Catalog

C İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ORHAN ERİNÇ Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), İbrahim Yıl Ankara Temsilcisi: Utku Çakırözer Ahmet RaGenel Yayın Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ l Yazıiş l İstihbarat: Cengiz Yıldırım dız (Başkan Yardımcısı), Cüneyt Arcayürek, Ali Sir sim Sok. No: 14 Çankaya 06550 Ankara Tel: leri Müdürleri: Murat Ataş l Ayşe Yıldırım Başlangıç l Ekonomi: Hasan Eriş (0312) 4423050 l İzmir Temsilcisi: Serdar l Dış Haberler: Özgür Ulusoy men, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Emre Kon Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: (0232) l Aykut Küçükkaya (Yazıişleri Müdür Yrd.Sorumlu l Kültür: Celâl Üster gar, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. 4411220 l Web Koordinatörü: Oğuz Güven. Müdür) l Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara l Spor: Arif Kızılyalın Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 3 HAZİRAN 2014 [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt İstanbul Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt İstanbul l Mali İşler: Bülent Yener l Satış: Tunca Çinkaya l Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden lGenel Müdür Yardımcısı: Nazende Körükçü Tel: (0212) 251 98 74 75 /251 98 81 82 Faks: (0212) 251 98 68 Rezervasyon: (0212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 İmsak: 3.28 Güneş: 5.27 Öğle: 13.09 İkindi: 17.06 Akşam: 20.40 Yatsı: 22.27 l Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. Polis kampusunda 6 kişi yaralandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı Özel Harekât Daire Başkanlığı’nın Ankara Gölbaşı’ndaki eğitim alanına yıldırım düştü. Yıldırımdan etkilenen kursiyerlerden ağır yaralanan Ali Bıyık ile hafif yaralılar Zeynep Bozkurt ve Gülay Yerebasmaz, eğitim alanına inen helikopterle Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. 3 kursiyer ise ayakta tedavi edildi. Ali Bıyık’ın bilincinin kapalı olduğu, diğer kursiyerlerin ise durumunun iyi olduğu öğrenildi. Bıktıran Sözler! Bazı konuşmalardan, sözlerden ve sorulardan bıktım! Şöyle, vali “ Erdoğan’la Öcalan’ı takdir ediyorum” demiş; soru “Devletin valisi bunu nasıl söyler?” Bu ne şaşkın bir soru, söyler. Yeni iş yasası, taşeronluğu daha da güçlendirecek! Soru, “İleri demokraside bu nasıl olur?” Olur kardeşim, oldu da! Anayasayı sürekli çiğneyen bir başbakanımız var. Soru “Bu devlet adabına sığar mı?” Sığar! Hepimizin hissettiği ama açıkça söylemeye dilimizin varmadığı bir şeyi bari ben söyleyeyim. Biz hep birlikte muhalefetin şaşkın söylemlerinden ve iş bilmezliğinden bıktık! Sokaklarda fazla gezdiğim için tüm içtenliğimle söyleyeyim, halk sonuçsuz konuşmalardan, sürekli Tayyip Erdoğan eleştirisinden bıkmış durumda. Millet “Yeter” diyor. “Siz konuşuyorsunuz, Başbakan her istediğini yapıyor, istediği her yasayı artık Meclis olmaktan çoktan çıkmış Meclis’ten geçirerek önümüze sunuyor.” Daha da ileri gidip Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçimlerinde ilk turda işi bitireceğini söyleyebilirim. Dünya tarihi göstermiştir ki kaos durumunda risk almayı bilen siyasetçiler, hem kendilerini hem de ülkelerini düze çıkarmışlardır. Bizim önümüzde Atatürk gibi bir örnek var. Atatürk bir kaos ortamında 19 Mayıs’ta Samsun’a çıkarak İstanbul’dan bağımsız yeni bir Meclis için yollara düşmüştü. Şimdi insanların anlamadığı bir şey var; anayasayı defalarca çiğnemiş, dört bakanının fezlekesi Meclis’te uyutulmaya çalışılan, Soma katliamıyla tüm cehaleti ve acımasızlığı ortaya çıkan bir iktidar var. Hukuku yok eden ve çoğunluk onda olduğu için her yasayı geçiren bir iktidar var. Peki muhalefet partileri o Meclis’te durmakta neden ayak diretiyorlar. “Kaos” olurmuş, şu andaki durumumuzdan daha fenası olamaz. Evet, siz Meclis’i boykot etmemekte ayak direttikçe, çatı aday diye kapı kapı dolaştıkça Erdoğan kazanıyor. Neden muhalefet partileri cumhurbaşkanı seçimini boykot etmiyor! Milyonlarca insanın oy vermeye gitmediği bir cumhurbaşkanı seçimi her şeyiyle bir falso olur. Şu sahte demokrasi oyununun sonu artık bir gelmeli. Açık söylemek gerekirse sokaktaki insan yeniden sandığa gitmek istemiyor. Öyle bir ortam oldu ki siyaset, insanların canını sıkıyor. Bir bezginlik kol geziyor. Tayyip Erdoğan, şiddet dolu stratejisiyle önlenemez bir biçimde ilerliyor. Tüm kozları kendine çeviriyor. Hiç beklenmedik bir şey gerek. Bu şiddet dolu strateji ancak böyle bozulur. Bir yazımda önermiştim, muhalefet partileri Meclis’ten çekilin ama halk meclisleri kurun. Soma’da bir tane, Zonguldak’ta bir tane, Van’da bir tane, yurdun dört bir yanında kurun bu meclisleri ve bölge halkı sizlerle birlikte kendi geleceği için sorular sormaya başlasın, çözümler önerin. Diyeceksiniz ki, medya Erdoğan’ın elinde meclislerin sesi duyulmaz. Öyle değil, siz bir meclisleri kurmaya yönelin bakın en sonunda o Erdoğan medyası da bunları haber yapmak zorunda kalacaktır. Bu arada havalar ısındı ve PKK, Erdoğan’a gözdağı vermeye başladı. Şöyle diyor, “Kardeşim, ya bize idari özerklik tanırsın ve bunu yasallaştırırsın ya da biz hiçbir yere gitmediğimizi tüm ülkeye gösteririz.” Bu durum muhalefetin elinde müthiş bir kozdur. Kürt açılımını Tayyip Adana’da yıldırım Körfez’de hortum Haber Merkezi Adana’nın Kozan ilçesinde Ali Can ve eşi Cennet Can, yağmur yağarken sığındıkları çardağa yıldırım düşmesi sonucu yaşamlarını yitirdi. Alanya Kalesi’nde manzara izleyenlerin bulunduğu bölgeye yıldırım düşmesi sonucu biri turist 4 kişi yaralandı. Yaralılardan Mehmet Uslu’nun durumunun ağır olduğu bildirildi. Öte yandan Bursa, Bolu’da sağanak yağmur nedeniyle bazı ev ve işyerlerini su bastı. Koceli’nde ise İzmit Körfezi’nin batısında denizin üzerinde hortum oluştu. Rüya değil gerçek İstanbul Haber Servisi İstanbul’da dün akşam etkili olan sağanak ve dolu yağışı hayatı olumsuz etkiledi. Anadolu Yakası’nda özellikle Üsküdar ve Ataşehir gibi ilçelerde su baskınları yaşandı, yollar kapandı, yurttaşlar mahsur kaldı. Zor durumda kalan yurttaşlar uzun uğraşlar sonucu kurtarılabildi. Dün akşamki yağışın ardından en ilginç görüntüler Üsküdar’da ortaya çıktı. Sağanak yağmurla biriken yağmur suları kaldırımları aşıp denize doğru akarken denizin de kabarmasıyla denizle kara adeta birleşti. Sosyal medyada bu durumu gösteren çok sayıda fotoğraf paylaşıldı. Esenyurt da yoğun yağıştan payını aldı. İlçedeki birçok altgeçit sular altında kaldı. Bağcılar Kemalpaşa Mahallesi, Mehmet Akif Bulvarı’ndaki rögarlar taştı. Tavukçu Deresi’nin yanında bulunan mazgalın da tıkanmasının ardından, yol göle döndü. Çok sayıda araç yolda kaldı. Bağcılar Belediyesi’ne ait bir kepçe de derenin etrafındaki beton bariyerleri kırarak, suyun dereye akmasını sağladı. Bir yurttaş “Şaka gibi... Dere yatağında su yok. Derenin yanında su var. Mazgal var burada. Araya ‘gider’ yapsa, dereye akması gereken su akar gider. Bunu düşünemiyor mu bu altyapı uzmanları, mimarlar, mühendisler?” diye tepki gösterdi. Bayrampaşa’daki dev bir AVM de sular altında kaldı. Esenler’deki Büyük İstanbul Otogarı’na giden yolları su bastı. Bazı yolcular, otobüslerden inerek otogara yürüdü. Trenler hemzemin geçitte hızlarını 25 kilometreye düşürecek İki ileri bir geri SELDA GÜNEYSU ANKARA Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Yüksek Hızlı Tren (YHT) hatlarıyla demiryolu yolcu taşımacılığını özendirmeye çalışırken TCDD’nin İstanbul I. Bölge Müdürlüğü, çok tartışılacak bir uygulama başlattı. Bölge müdürlüğü, son yıllarda hemzemin geçitlerde yaşanan ölümlü kazaların önüne geçmek için bölgesine yayımladığı ve TCDD Genel Müdürlüğü’nü de bilgilendirdiği telgraf emrinde, konvansiyonel hatta çalışan trenlerin, hemzemin geçitlerde hızlarını 25 kilometreye düşürmesini istedi. Uygulamanın pek çok kez açılışı ertelenen en son 29 Mayıs’ta açılacağı duyurulan ancak açılamayan Ankaraİstanbul YHT hattını da kapsadığı belirtildi. Uygulama ile Ankaraİstanbul YHT hattı bakanlığın duyurduğu gibi 3.5 saat değil, en az 4.5 saat olacak. Bakanlık, EskişehirKonya, AnkaraKonya ve AnkaraEskişehir YHT hatlarını ulaşıma açtı. AnkaraSivas ve Ankaraİstanbul YHT hattının çalışmaları da sürüyor. TCDD’nin YHT ile ilgili duyurularında AnkaraEskişehir YHT seferlerinde Afyon ve Kütahya’ya bağlantılı tren bulunduğu ve Ankaraİstanbul YHT hattı sayesinde de iki il arasındaki mesafenin 3.5 saate ineceği belirtiliyor. Cumhuriyet’e ulaşan makinistler, TCDD’nin AnkaraEskişehir YHT seferlerinde Afyon ve Kütahya’ya bağlantılı tren bulunduğu yönündeki açıklamalarına dikkat çekerek AfyonKonya arasında en az 50, Afyonİzmir arasında en az 200 tane hemzemin geçidin bulunduğunu, uygulamanın trenlerin 200 dakika tehir yapabileceği anlamını taşıdığına dikkat çekiyor. Uygulamanın daha önce 29 Mayıs’ta açılacağı açıklanan, ancak çalışmaları bir türlü sonlandırılamayan, son olarak Arifiye ilçesinde yaşanan kazayla gündeme gelen Ankaraİstanbul YHT hattını da kapsadığı belirtildi. NEDEN l Makinistler, ayrıca Avrupa’da hemzemin geçitlerde yaşanabilecek olası kazalar için otomatik açılırkapanır bariyerlerin bulunduğunu belirtiyor. Makinistlerin verdiği bilgiye göre, söz konusu bariyerler, tren hattan geçeceği zaman otomatik olarak geçidi karayolu ulaşımına kapatıyor ve kaza riskini en aza indiriyor. Böylece trenler hızını yavaşlatmak zorunda kalmıyor. Ancak durum Türkiye’de farklı. Türkiye’deki demiryolu hatlarının bir kısmında otomatik bariyer sistemi var, bazı yerlerde de TCDD’de son yıllarda yaşanan özelleştirmelerden önce hemzemin geçitler için “geçit bekçileri” mevcuttu. Makinistler, taşeron sisteminin gelişiyle birlikte şirketlerin alanda etkinliği olmayan “geçit bekçilerinin” daha az ücretle çalıştırıldığını belirterek uzmanlığın ortadan kalkmasıyla hemzemin geçit kazalarının da iki kat arttığına dikkat çekiyor. 25 kilometre hız uygulamasının da “yönetimin tüm sorumluluğu makinistlere yıktığının göstergesi” olarak tanımlanıyor. Chagall’dan ‘Bizim Köy’. açılırkapanır Gökçeada’da bariyer yok? tsunami izleri l ÇANAKKALE (DHA) Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nden Prof. Dr. Doğan Perinçek, 24 Mayıs’ta 6.5 büyüklüğündeki depremi yaşayan Gökçeada’da 4 bin 700 yıl önce büyük bir deprem ve ardından da tsunami meydana geldiğini açıkladı. Gökçeada’nın kuzeyinde kıyıya yakın bir alanda yer alan Yenibademli Höyüğü’nde jeoarkeloji çalışmaları yaparken depremin ve tsunaminin izlerine rastladığını söyleyen Perinçek “Muhtemelen MÖ 27102720 tarihleri arasında olan deprem yerleşim duvarlarında kırılmalara neden olmuş. Depremin bölgede tsunami yarattığına dair veriler belirgin. Höyük alanında deprem sonrası oluşan tsunaminin çökelleri bulundu” dedi. Erdoğan’dan almak ve Kürt sorununun bütün Türkiye’nin sorunu olduğunu anlatmak ve gerekeni yapmak için! Bütün bunlar için cesaret gerekir. Gandi’nin Mandela’nın, Mustafa Kemal’in cesareti ya da ülkemizin yakın geçmişinden verelim, Ecevit ve Erdal İnönü cesareti. Son söz, bir zamanlar pazarları ve esnaf lokantalarını dolaştığım için CHP’nin yüzde on barajını geçemeyeceğini söylemiştim. Ölüm tehdidi dolu fakslar almıştım, rahmetli İlhan Abi, “Kız sen ne yaptın böyle” diye sabahın köründe beni gazeteye çağırmıştı. Yanılmamıştım, CHP o seçimde yüzde on barajının altında kaldı. Şimdi böyle giderse Erdoğan, Cumhurbaşkanlığını birinci turda kazanacak, diyorum. Çok bozulabilirsiniz, kızabilirsiniz ama öyle görünüyor. Dilerim muhalefet kendine bir çekidüzen verir ve hep birlikte bir düzlüğe çıkarız. Efemçukuru’nda da aynı uygulama Bu nasıl özendirme? Şirketlere ‘acil’ kıyak HAKAN DİRİK İZMİR Acele kamulaştırma yetkisi, savaş, afet gibi olağanüstü durumlarda uygulanabiliyor. Efemçukuru’nda TÜPRAG tarafından işletilen altın madeni, Karaburun Yarımadası’ndaki rüzgâr enerji santrallari (RES) yatırımları ile başta HES olmak üzere ülkenin dört bir yanına yayılan projelerin yaşama geçirilmesi için ‘acele kamulaştırma’ kararı alınıyor. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi sözcülerinden Avukat Arif Ali Cangı; “Şirketlere kamu gücüyle dikensiz gül bahçesi sunuluyor. ‘Parayı veren düdüğü çalar’ anlayışı gereği, süreç tamamlandığı zaman şirket o yörenin tek hâkimi oluyor” diye konuştu. Acele kamulaştırmanın en çarpıcı örneğinin İzmir Efemçukuru’nda yaşandığına dikkat çeken Arif Ali Cangı “Altın madeni işletmesi 1 Haziran 2011 tarihinden bu yana çalışıyor. Denetim mi? Kim, hangi teçhizatla, hangi uzman ekiple yapacak? Faaliyetin su havzasında yarattığı etki tam bir muamma” dedi. Kraliçe’nin kuğusunu yedi l Haber Merkezi İngiltere’de ülkedeki tüm kuğuların Kraliçe Elizabeth’e ait olduğunu bilmeyen bir Türk, bir kuğuyu kesip yedi. İngiliz basınında yer alan habere göre, bir gölün kenarında yakaladığı kuğunun başını keserek çantasına koyarken fotoğraflanan kişinin peşine düşen İngiliz polisi, 46 yaşındaki Hasan F. adlı Türkü olaydan 10 gün sonra yakaladı. 110 sterlin para cezası kesilen Hasan F, kuşun kuğu olduğunu bilmediğini söyledi. “Ben herhangi bir kuş zannediyordum. Kraliçeye ait olduklarını bilmiyordum” diyen Hasan F, kuğuyu avladıktan sonra ne yaptığını da “Önce tüylerini yoldum. Tadını merak ediyordum. Tadı güzel. Geri kalanını buzdolabına koydum. Sonra polis geldi, bir kuş öldürüp öldürmediğimi sordu. Ben de ‘Evet’ dedim. Polis buzdolabında kalan kısmı aldı” şeklinde anlattı.