23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 29 NİSAN 2014 SALI 6 HABERLER 1 Mayıs şehitleri törenlerle anıldı, anma töreninde bir kez daha Taksim çağrısı yapıldı ‘Emekçiler Taksim’e ALİ AÇAR 1 Mayıs şehitleri, emek ve meslek örgütleri tarafından Taksim Kazancı Yokuşu, Şişhane ve Kadıköy’de düzenlenen törenlerle anıldı. DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, Taksim yasağını eleştirerek “Taksim’den ümidi kesmek emekten, gelecekten ve yaşamdan ümidi kesmek demektir. Emekten yana olan herkesi de Taksim’e bekliyoruz” dedi. 1 Mayıs 1977 Taksim, 1989 yılı Şişhane ve 1996 yılında Kadıköy’de vurularak katledilen 1 Mayıs şehitlerini anmak amacıyla dün aralarında DİSK, KESK, TTB, TMMOB ve CHP milletvekilleri Süleyman Çelebi, Kadir Gökmen Öğüt, CHP İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ve ÖDP Genel Başkanı Alper Taş ile birlikte 60’a yakın siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcisi Taksim Atatürk Kültür Merke AKP’yi İktidarda Tutan Ne? Bu soruya akılcı, nesnel, geçmiş seçim deneyimlerini de yorumlayarak, doğru dürüst bir yanıt veremeyen, bugünü de, seçimlerin ve ülke koşullarının dinamiklerini de anlayıp politikalar üretemez. Bunda hemfikir miyiz?! O zaman: Kafanızdaki bütün “dogmaları” boşaltın.. Seçmen ve ülke durumu hakkında çok kalıp, değişmez doğmalarınız/doğrularınız varsa, fikir ür(e)temez ve durumu anlamak için çaba sarfedemezsiniz... Böyle olunca, değiştirme çabaları da sıfır noktasında durur! Mesela, sosyal medyada, dünkü yazıma gelen yorumlardan birikisi şöyleydi: “Bu ülkede CHP ağzı ile kuş tutsa oy vermeyecek kemik bir seçmen var.” “Bu ülkede milletin din bağnazlığı o kadar derin ki, artık Türkiye dincileşti… Her şey boşa.” Eğer öyleyse, herkes kendi işine demekten başka yol yok... Siyaset bitti, sahile çıkabiliriz! Bu konuda bana dadananlar var, içeriden dışarıdan.. acaba AKP’li trollerin bir kısmına böyle görevler mi verildi diye merak ediyorum! Onlara veya umudunu yitirenlere, dogmalara saplananlara güle güle! Biz işimize bakalım... HHH Ana etkenleri sıralayalım: l Seçmenin siyasal dinamizmi, l Seçmenin, ülkenin ekonomik dinamizmi, l Seçmenin dini ideolojik dinamizmi, l Seçmenin kültürel dinamizmi... l Ülkenin içinde bulunduğu varsayımsal büyük dış tehlikeler, l Geçmişten gelen toplumsal miras, l Ve, iktidar partisinin dinamizmi ile seçmen ilişkisi... HHH Hayır, bugün bir yorum veya hazır görüş belirtmeyeceğim... Herkes düşünsün istiyorum. Yukarıdaki, seçmenin davranışını belirlediğini düşündüğüm ana etkenlerden, bazıları ön plana çıkar ve seçimde etkileyici olur. Hepsinin şu veya bu oranda seçimlerde etkisi vardır.. Bazılarının oranı biraz daha fazla olabilir (varsayılan taban etkenler). Ama bu taban etkenler de sabit değildir, koşullara göre azalır veya çoğalır. HHH Ben burada örneğin acil ve öncelikli olarak, iktidar partisinin özellikle son iki genel seçimde, 2007 ve 2011 (yerelleri de katarsak, +3), iktidarı yükseltip yüzde 50’ye vurdurtan ve yerel seçimlerde de yüzde 43.5 45.5 oranında oy desteği sağlayan etkenleri öğrenmeye öncelik veriyorum. En güncel durumu anlamak önemli... HHH Şimdi bir görüntüyü akılda tutalım: AKP’li kızlar ve kadınlar başta, kutsal mabede girmişler gibi, bir salonda resimleri asılı Erdoğan’ı öpüyor. Gözümün önünde neyin canlandığını kestirebilirsiniz: Kiliseye girer girmez hemen önüne çıkan İsa’yı, kilise azizi vb. ikonalarını öpenleri.. Gelenektendir bu... HHH Şimdi soruyorum: AKP 12 yıl içinde, kaç milyon insana “sınıf atlattı”? Yani: 1) Yoksul kesimden kaç milyonu, ekonomik olarak bir kademe yükseldi? 2) Bir kademe yukarıdaki, zar zor ama geçinen, kaç milyon seçmen, orta halli duruma geçti? 3) Orta halliden, daha yukarı gelir seviyesine, kendi işini kurma ve daha rahat para kazanma düzeyine geçenlerin sayısı nedir? 4) Köylerde kaç milyon insanın gelirinde yükselme oldu? 5) Seçim ve özel zamanlarda dağıtılan kömür, yiyecek gibi doğrudan yardımların, ailelerin bütçesine yıllık katkısı ne kadardır ve bu ailelerin / seçmenlerin sayısı nedir? 6) AKP’li belediyeler çevresinde, yılda kaç aileye/ seçmene düzenli/düzensiz ne kadar yardım yapılıyor, bu yardımların yıllık parasal karşılığı nedir ve kaç milyon seçmen bundan yararlanıyor? 7) 350 milyar dolarlık dış borcun, ne kadarı bankalar kanalıyla halka kredi olarak aktı ve halk bu paraları nerelerde kullandı ve ne kadar ekonomik memnuniyet sağladı? 8) KÖYDES’in köylere desteği, çözdüğü sorunlar, yol, su vb. nedir ve bunun seçmen üzerindeki etkisi nasıl ölçülür?.. 9) Eksik bıraktıklarım mutlaka vardır. HHH Nesnel durumun fotoğrafını çekmeden, en azından, iktidarın halkla ilişkisinin ekonomik dinamizmini anlamamız ve iktidara süren desteğin içeriğini kavramamız olanaksızdır. Dünkü yazımda bir noktanın altını çizmiş ve demiştim ki: “Ama iktidarda olmanın ve ülke koşullarının dinamikleri, seçimlere en iyi hazırlanan muhalefeti bile iktidar yapmaz, yapmayabilir.” Hani diyorlar ya, CHP muhalefet yapamıyor.. Veya, muhalefetin ne projesi var da, halk onları iktidara getirmiyor?.. Ucuz beyinler çok bol bu ülkede.. Önce şunu bir çözelim, anlayalım ne nedir diye... Bunu kim yapacak? Sizler, hepiniz, konuyu bilenler, bilgi sahibi olanlar... Sonra, veya aynı zamanda temel etkenleri de bir bir tartışırız. İyi şeyler çıkarsa, görüşler vb. valla buradan bir kitap yapmaya da ben hazırım!? CHP’Lİ ÖĞÜT: OMUZ OMUZA ÇIKACAĞIZ Törende konuşan CHP milletvekili Kadir Gökmen Öğüt de polis müdahalesi olmaz ise hiçbir sorun yaşanmayacağını, 1 Mayıs’ta işçilerle omuz omuza Taksim’e çıkacaklarını söyledi. Açıklamanın ardından gruptakiler ellerindeki kırmızı karanfilleri Kazancı Yokuşu’nun başına bıraktı. Emekçiler daha sonra 1989 yılında Şişhane’de vurularak katledilen Mehmet Akif Dalcı’nın vurulduğu yere karanfil bıraktıktan sonra Kadıköy’de 1996 yılında katledilen Hasan Albayrak, Dursun Odabaş ve Yalçın Levent’in vuruldukları yerde anma töreni düzenledi. zi önünde bir araya geldi. Polis çevrede yoğun güvenlik önlemi alırken, ellerinde kırmızı karanfil bulunan grup slogan atarak Kazancı Yokuşu’na yürüdü. DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu yaptığı konuşmada, 1 Mayıs’ın anlamının Türkiye’de özgürlük ve eşitlik mücadelesinin tarihi başlangıcı olduğunu belirterek “Yıllarca bedel ödeyerek geldiğimiz bu noktada bu ülkenin emekçileri olarak 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamaya hazırlanıyoruz. Bütünü ile akıl dışı ve hukuksuz biçimde Taksim’i işçi sınıfına kapatmaya çalışan siyasal iktidara diyoruz ki: Taksim’den ümidi kesmek emekten, gelecekten ve yaşamdan ümidi kesmek demektir. Burası işçilerin ve ezilen halkların eşitlik ve özgürlük mücadelesi verdiği alandır” dedi. Çerkezoğlu, Taksim’de kararlı olduklarını, tüm emek ve ezi ‘Taksim paranoyası’ Bakırköylü çocuklar Atatürk’e mektup yazdı İstanbul Haber Servisi Bakırköylü yaklaşık 500 çocuk ve aileleri, Anıtkabir’e giderek Atatürk’e yazdıkları mektupları Anıtkabir Komutanlığı’na teslim etti. Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu ile birlikte mozoleye çelenk koyan Bakırköylü çocuklar Atatürk’ün huzuruna çıkmaktan çok mutlu olduklarını belirterek, “Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğimize ant içeriz” dediler. Bülent Kerimoğlu da şeref defterine “Atam, Bakırköylü çocuklarımızla beraber onların size olan özlemlerini, duygularını, düşüncelerini içeren mektupları getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz” diye yazdı. len halkları Taksim’e beklediklerini söyledi. TTB Merkez Konsey üyesi Osman Öztürk ise 37 yıl önce 33 emekçinin katledildiğini anımsatarak “Görüyoruz ki hükümet bugünden demir barikatları, TOMA’ları, silahlı polisleri ile bu alanı işgal etmeye başlamış. Daha önce trafik kapanır dendi, çukur var dendi. Ama artık bu meydan mitingden başka hiçbir şeye yaramayacak hale getirildi. Burada hükümetin yaşadığını tıp dilinde paranoya denir. AKP Taksim paranoyasına takılmıştır. Sizin paranoya olmanız bizim buraya gelmeyeceğimiz anlamına gelmez” diye konuştu. KESK Genel Başkanı Lami Özgen de AKP’nin “Taksim’de 1 Mayıs yasağını biz kaldırdık” sözlerinin gerçeği yansıtmadığını, Taksim’in sosyalistler, devrimciler, işçi ve emekçilerin mücadelesi sonucu açıldığını söyledi. İki ilde AKP’den istifalar YALOVA / MERSİN (Cumhuriyet) AKP Yalova İl Başkanı Mustafa Pehlivan ve il yönetimi istifa etti. AKP Bursa Milletvekili Bedrettin Yıldırım, yeni il başkanı ve yönetiminin 2 gün içinde belirleneceğini kaydetti. AKP’nin Mersin Toroslar İlçe Başkanı Bilal Babalıklı da seçimlerde başarısız olduğu için görevinden istifa etti. Türkİş Ankara’da da ayrıldı u İstanbul’da Taksim yerine Kadıköy’de kutlama kararı alan Türkİş, Ankara’da da Tandoğan’a gidecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İstanbul’da Taksim yerine Kadıköy’de 1 Mayıs’ı kutlama kararı alan Türkİş, Ankara’daki kutlamaları da Sıhhiye’den Tandoğan’a kaydırdı. Türkİş Ankara’daki kutlamaları DİSK, KESK, TMMOB ve TTB ile birlikte Sıhhiye Meydanı’nda yapma kararı almıştı. Bu karar Türkİş Genel Merkezi’nde düzenlenen toplantı ile kamuoyuna da açıklanmıştı. Ancak Türkİş bu kararını değiştirdi. Türkİş Ankara İl Temsilciliği’nden dün yapılan açıklamada, Türkİş Genel Merkezi’nden alınan talimat gereği 1 Mayıs’ın diğer emek örgütleriyle birlikte Ankara’da Sıhhiye Meydanı’nda kutlanması kararı alındığı anımsatıldı. Ancak “diğer emek örgütleriyle yapılan sözlü mutabakata uyulmaması, mutabakat dışında kararlar alınması ve Türkİş’in ilkelerine aykırı dayatmalarda bulunulması” nedeniyle Türkİş’in 1 Mayıs’ı Ankara’da Tandoğan Meydanı’nda kutlama kararı aldığı bildirildi. Saat 11.00’de başlayacak mitinge, Türkİş’in yanı sıra Türkiye KamuSen ve Birleşik Kamuİş konfederasyonları, sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerin de katılacağı belirtildi. Kaçakçılar askerleri taşladı 1 Mayıs gözaltıları İstanbul’da HATAY (Cumhuriyet) Reyhanlı ilçesine bağlı Beşaslan köyü yakınlarında görev yapan hudut birlikleri, Suriye tarafından getirilecek mazotları almak için bekleyen 100150 kişilik kaçakçı grubu tespit etti. Sınırdan uzaklaşmaları konusunda uyarıda bulunan askerlerle kaçakçılar arasında arbede çıktı. Taşlı saldırı sonucu ismi ve rütbesi açıklanmayan 1 asker başından hafif yaralandı. Korucu mektubuna ret ÇORUM (Cumhuriyet) Mardin’in Derik ilçesinde 19931994 yılları arasında 13 kişinin öldürülmesi olayıyla ilgili dönemin Derik İlçe Jandarma Komutanı olan Ankara Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Musa Çitil’in yargılanmasına Çorum 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Çitil ve avukatı, müşteki avukatları tarafından mahkemeye sunulan Mardin Cezaevi’nde tutuklu eksi korucu Nurettin Polat’ın yazdığı mektubun incelenmesi talebine itiraz etti. Mektubun incelenmesi talebini reddeden mahkeme, savcının mütalaasını hazırlaması için duruşmayı 12 Mayıs’a ertelendi. ‘AKP’ye karşı isyanımızı haykırmak için yürüyeceğiz’ İstanbul Haber Servisi Direnişteki Karşı gazetesi çalışanları, Greif, Kazova ve Feniş işçileri, 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlama çağrısı yaparak “Direnen işçiler, birleşe birleşe ve direne direne kazanacaklardır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın” dediler. Galatasaray Lisesi önünde dün öğlen saatlerinde bir araya gelen işçiler, 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak için Şişli Camisi önünde toplanarak Taksim’e gideceklerini belirttiler. İşçiler Galatasaray Lisesi önünde, “Direniyoruz. 1 Mayıs’ta Taksim’e birlikte yürüyoruz” pankartı açtı, “Yaşasın sınıf dayanışması”, “Kahrolsun sendika ağaları”, “Zafer direnen işçilerin olacak” sloganları attılar. Grup adına açıklama yapan Greif işçilerinden Orhan Purhan, “1 Mayıs, 1886’dan bugüne sömürüye karşı direnen işçilerin, bu uğurda bedel ödemekten çekinmeyen işçilerin kavgasıdır” dedi. Kazova, Karşı gazetesi, Feniş ve Greif çuval işçileri olarak 1 Mayıs’ta, 1 Mayıs Meydanı’na, Taksim’e yürüyeceklerini anımsatan Purhan, ortak pankart altında 1 Mayıs Meydanı’na yürüyeceklerini söyledi. AKP hükümetinin 39 bin polis, 50 TOMA ile 1 Mayıs günü emekçilerin Taksim’e çıkmasını engellemeye çalışacağını kaydeden Purhan, şöyle devam etti: “Haziran direnişinden, işgal ettiğimiz işyerlerimizden öğrendiklerimiz sayesinde onların saldırılarına karşı direnmesini iyi biliyoruz. 1 Mayıs Meydanı’na, 1 Mayıs’ta kaybettiklerimizin, Gezi Direnişi’nde kaybettiklerimizin, ILO rakamlarına göre her yıl çalışırken ölen 2 milyon 300 binden fazla işçinin öfkesiyle yürüyeceğiz. Kapitalizmin yurdumuzda, sermaye ve emperyalizmle işbirliği halinde uygulayıcısı olan AKP hükümetine karşı isyanımızı haykırmak için yürüyeceğiz. Direnen işçiler, birleşe birleşe ve direne direne kazanacaklardır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.” Dicle hastaneye kaldırıldı DİYARBAKIR (AA) KCK ana davası kapsamında Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan, eski DEP Milletvekili Hatip Dicle, Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Dicle Haber Ajansı’nda yer alan habere göre, kalp rahatsızlığı bulunan Dicle yapılan muayenesinin ardından cezaevine gönderildi. Kürt grup, Bayık’la görüştü DİYARBAKIR (DHA) İran Kürdistan Demokrat Partisi (İKDP) Genel Sekreteri Mıstefa Hicri başkanlığında bir heyet, Kandil Dağı’nda KCK’nin önde gelen ismi Cemil Bayık’ı ziyaret ederek ‘Ulusal çıkarlar ve ulusal birlik’ konularında görüştü. Örgütün internet sitesi Kürdistan Medya’da yer alan habere göre heyet, Türkiye ve PKK arasındaki ‘çözüm sürecinin’ devam etmesi ile KCK tutuklularının serbest bırakılmasından memnuniyet duyduklarını belirtti. Bayık ise İran ve Türkiye’nin kendilerine karşı plan hazırlığı içinde olduğunu savundu. İstanbul Haber Servisi Polis her yıl yaptığı gibi 1 Mayıs öncesi Küçük Armutlu da gerçekleştirdiği operasyonda arandığı gerekçesiyle 10 kişiyi gözaltına aldı. Sarıyer Küçük Armutlu Mahallesi’nde polis önceki akşam yozlaşmaya karşı yapılan hak toplantısının sabahında aralarında Pir Sultan Abdal Kültür Derneği yöneticisi Zeynep Yıldırım’ın da bulunduğu çok sayıda eve baskın düzenlendi. Polis, operasyon öncesi mahallede adeta kuş uçurtmazken baskın yapılan adreslerde Paşa Çimen, Songül Çimen, Haydar Yıldırım, Metin Doğan, Mazlum Doğan, Mehmet Doğan, Aysel Doğan, İbrahim Yalçın Sevinç, Bekir Agil, Eyüp Teber gözaltına alındı. Polis gözaltına alınanlar hakkında aranma ve yakalama kararı olduğunu ileri sürdü. Öte yandan evine baskın düzenlenen Zeynep Yıldırım evde bulunmazken Yıldırım ile birlikte Çiğdem Yaksi, Demet Şahin, Ali Kemal Aşık, Baran Kuzey Yıldırım, Coşkun Özdemir,ve Umut Daşdemir hakkında yakalama kararı olduğu belirtildi. Taksim olmadan 1 Mayıs olmaz Almanya Federal Parlamentosu Başkanvekili Claudia Roth ’Türkiye’nin muktedir başbakanı Tayyip Erdoğan istikrarı her zaman baskı ve otoriterlikle eşit görüyor’ dedi ÖZGÜR ULUSOY Almanya Federal Parlamentosu Başkanvekili Claudia Roth, Gezi Parkı olaylarından sonra Türkiye’ye düzenlediği ilk ziyarette, kaygılanmak için daha da fazla neden gördüğünü söyledi. Temaslarının ardından İstanbul’da basın mensuplarıyla buluşan Roth, Roth, Almanya Cumhurbaşkanı’nın Türkiye’ye yönelik sert eleştirilerini desteklediğini ifade etti. Roth, Gezi’de renkli, demokrasi talebi getiren, umut verici bir hareketle, bu hareketin karşısında ise şiddete başvurmaktan kaçınmayan baskıcı bir hükümet tavrı gördüklerini, bu tavrın devam ettiğini söyledi. Taksim’in 1 Mayıs için sembolik bir anlamı olduğuna dikkat çeken Roth, gösterilerin yasaklanmasının iyi bir sinyal, birleştirici bir tavır olmadığını, polisin şiddet uygulaması olasılığının ürküttüğünü, Türkiye’de Taksim olmadan 1 Mayıs’ı düşünmenin mümkün olmadığını kaydetti. Türkiye demokrasisinin krizlerin tehdidi altında olduğunu, ekonomik gelişimin sürdürülebilirlik ilkelerine dayanmadığını, çevreye saygı içermediğini, dış politikada da benzer sorunların görüldüğünü belirten Roth, “Türkiye’nin muktedir başbakanı Tayyip Erdoğan istikrarı her zaman baskı ve otoriterlikle eşit görüyor. Oysa istikrar insan haklarına, vatandaşlık haklarına saygıyla, güçler ayrılığıyla, medya özgürlüğüyle gerçekleşebilir, Rusya’daki gibi bir istikrar arzu edilir bir şey değildir” dedi. Roth, en son çıkan MİT yasasında, demokratik denetime tabi tutulması gerekirken demokratik denetimden uzaklaşıldığına tanık olunduğunu kaydetti. ANMA Emniyet’i sarsan ölüm ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdür Yardımcısı Ahmet Er (38) 1 Mayıs’ta alınacak güvenlik önlemleriyle ilgili Özelleştirme İdaresi’nde yapılan güvenlik toplantısı sırasında fenalaştı. Hastaneye kaldırılan ve kalp krizi geçirdiği anlaşılan Er, tüm müdahalelere karşın kurtarılmadı. Öğrenciye darp iddiası 23.07.1979 – 29.04.2006 BATMAN (AA) Gercüş ilçesine bağlı Yemişli Ortaokulu’nda görevli kadın öğretmenler A.S, Y.Ö. ve N.N’nin 5. sınıf öğrencisi oğlu S.T’yi darp ettiğini öne süren baba İbrahim T, suç duyurusunda bulundu. Servisin gelmemesi üzerine oğlunun 4 kilometrelik yolu yürümek zorunda kaldığı için okula geç gittiğini belirten İbrahim T, öğretmenlerin de bu nedenle çocuğunu dövdüğünü öne sürdü. Sevgili DENİZ, Sensiz geçen sekiz yılın her anını seni düşünerek, seni özleyerek, seni anarak geçirdik. Acın yüreğimizde kor gibi... Devrim Bakiye Sabahattin BUDAK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear