23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 12 NİSAN 2014 CUMARTESİ 12 DIŞ HABERLER dishaberler@cumhuriyet.com.tr NATO’nun Ukrayna krizi gerekçesiyle bölgeye yapacağı ek askeri varlığa Ankara da katkı sağlayacak Türkiye’den tanker uçak Dış Haberler Servisi Türkiye’nin Ukrayna sınırlarındaki Rus askeri yığınağı nedeniyle bölgedeki üye ülkelerde askeri varlığını artırma kararı alan NATO’ya bir tanker uçakla katkı yapma taahhüdünde bulunduğu bildirildi. Bu taahhüde ilişkin teknik çalışmaların sürdüğü ve tanker uçağın Polonya ve Romanya’ya gönderilen erken uyarı uçaklarıyla (AWACS) ilgili planlamaya dahil olacağı belirtiliyor. AA’nın haberine göre, bu ay başında yapılan son NATO Dışişleri Bakanları toplantısında alınan karar gereği, ittifakın Ukrayna çevresindeki üye ülkelerde hava, deniz ve kara güçleri bağlamında görünürlüğünün ve askeri kapasitesinin artırılmasına yönelik katkılar netleşmeye başladı. NATO kaynakları, normalde Baltık ülkelerindeki hava sahası denetimi için Litvanya’da dört savaş uçağı konuşlandırıldığını, ABD’nin 6 adet F15 savaş uçağı göndererek bu sayıyı 10’a yükselttiğini ve mayıs döneminden sonra görev yapacak savaş uçağı sayısının 12 olacağını kaydediyor. Bu uçakların görev tanımlaması ise “olası hava sahası ihlaline acil mukabele” olarak belirlendi. Litvanya’daki üssün yanı sıra Estonya’nın Yumruk (II) Geçen yazıma çarpıcı bir okur mektubu aldım. Meselenin “bam teli”ne dokunan mektup şöyle: “Sayın Nilgün Cerrahoğlu; Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik saldırı konusunu irdeleyen yazınız toplumsal yaşamda kurumsallaşan ikiyüzlülüğü bütün açıklığıyla gözler önüne sermektedir. Konu gündeme gelmişken ikiyüzlü davranışlar ve bunlara seyirci kalmanın  kanattığı, görmezden gelinen, benzer bir toplumsal yaraya dikkat çekmek istedim.  Bugün içinde yaşadığımız ileri demokrasi toplumunda(!) Meclis koridorlarında ortaya çıkan bir genç, AKP mensuplarından herhangi birine yumruk atma yerine ‘Berk’in ölümsüzdür’ ya da ‘özelleştirmelere hayır’, ‘dereler özgür aksın’, ‘üçüncü köprüye veya havaalanına hayır’ gibi bir slogan atmış olsaydı kaş yarılmasını, gözlerin morartılması, bedenin ezilmesi  gibi olağan müdahaleler dışında, en hafifiyle birkaç kaburgası kırılarak, kim bilir hangi suçla kaç yıl ceza istemiyle karga tulumba içeri tıkılırdı. Türkiye’de, nerede olursa olsun, bir muhalif lidere saldırmak, Gezi Direnişi’nde gençleri palayla kovalamak, polise yardım amacıyla sopalarla saldırmak, maçlara döner bıçağıyla gitmek gibi barbarca eylemler tutuklanmayı gerektiren suçlar kapsamına girmiyor. Buna karşın yumurta veya slogan atma, afiş asma, bir devletliyi protesto etme gibi masum demokratik eylemler şiddetle cezalandırılması gereken suçlar olarak kabul ediliyor. Bugün pek çok sayıda tutuklu öğrenci gördükleri işkence ve kötü muamele dışında   onlarca aydır hâkim karşısına çıkmayı bekliyor, üniversite ya da okullarıyla ilişkileri kesildi ve toplum sağduyusunu kaybetmiş bir şekilde bütün bu hukuk dışı, ahlak dışı aşağılık ikiyüzlülükleri utanç verici bir kabullenişle seyrediyor. Bu suskun seyircileri ne yazık ki söz geldiğinde mangalda kül bırakmayan sendika, meslek birlikleri, siyasi partiler, demokratik örgütler, aydın, liberal vb. toplumun demokratik güçleri oluşturmaktadır ve bu kesimler demokrasi mücadelesi verdiklerine inanmaktadırlar. Eğer bu toplumda hak ve hukuktan, ahlaktan, demokrasiden söz edilecekse, özgürce bir yaşam ortamı kurulacaksa bütün demokrasi güçlerinin halka karşı sorumluluklarının bilincine varmaları gerekmektedir. Aksi halde hiç kimsenin hak, hukuk, ahlak gibi insani değerlerden söz etmeye hakları olmadığını düşünüyorum. Saygılarımla . İhsan Karababa” Karababa’nın satırlarına noktasıyla virgülüyle katılıyorum. Okurlardan çoğu kez “Yaşayın! Aklımdan geçene tam teşhis koymuş, benim ifade edemediklerimi siz söylemişsiniz” diyen mektuplar gelir. Bu tür geri dönüşler, “yazı”nın en sevindirici ödülüdür çünkü okurla tam bir buluşma, örtüşme gerçekleşmiştir… Bu defa benzer bir duyguyu yukardaki okur için ben hissettim. Yazıya henüz tam dökemediğim düşünceleri İ. Karababa özetlemiş. En vurucu satırlar… “Sendika, meslek birlikleri, siyasi partiler, demokratik örgütler, aydın liberal vb. demokratik güçlerin tüm bu hukuk dışı, ahlak dışı aşağılık ikiyüzlülükleri utanç verici bir kabullenişle seyretmesine” dair olan bölüm... İktidarın içyüzünü teşhir eden “tapeler”den, kuzuların sessizliğiyle beklediğimiz feci MİT yasasına dek bu acayip edilgen “kabullenişle seyrediş”, her düzeyde karşımıza çıkıyor. “İkiyüzlülük” her taraftan fışkırıyor… İhsan Dağı’nın dünkü yazısından son bir örneğe değinmeden geçemeyeceğim... “Sözün Bittiği Ülke” başlığını taşıyan Zaman gazetesindeki yazısında Dağı, “İslamcısı, liberali, Kürt’ü, dindarı ‘muhalefette demokrat’larmış meğerse” diye dert yanarak ekliyor: “Şimdi en ‘liberal’ bildiklerimiz bile bireyin değil devletin yanında, özgürlük değil ‘otorite, otorite’ diyor. Sözde ‘Yeni Türkiye’ için ‘devrim kanunları’na cevaz vermekle meşguller…” “İktidar” ve “gücün”, “demokratözgürlükçü boyaları döktüğünü” heyhat! yeni fark eden Zaman yazarı, eski yol arkadaşlarının demokrasi yanlısı olmadıkları gerçeğine henüz uyanmış! AKP kodamanlarının eski “dava arkadaşları” “Fetullahçıların” “şeffaf” olmadıklarına ve aksine devlete sızan çok muazzam bir “çete olduklarına” birdenbire uyanmaları gibi tıpkı. Aynı şekilde onlar da “Yahu ne safmışız! Aldatıldık!” diye dövünüyorlar. AKP Türkiyesi’nin tarihi sanki çok büyük bir “aldanış”ın öyküsü! Herkes sürekli bir “aldatmadan” yakınıyor. Kimse “aldatan” olmanın günahını almıyor. İş o kertede ki, “aldanma ve aldatılma salgınına” yurtdışından bile paçayı kaptıranlar var. Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup lideri Hannes Swoboda dahi Erdoğan için bugün “aldatıldım” ifadesini kullanıyor. “Hayır” diyenleri referendum döneminde demokrasi karşıtlığıyla suçlayan Swoboda bugün utanmadan “Referandumda hükümeti destekledim ama şimdi kendimi aldatılmış hissediyorum” diye ağlaşıyor: “Beni derinden üzen, Erdoğan’ın karekterindeki değişiklik oldu!” Sorun meğerse Erdoğan’ın Dr. JekyllMr. Hyde kişiliğindeymiş. “Reformcu, çağdaş liderin”(!) içinden birden bir “Hyde” çıkmış! Türkiye öyle bir gezegen ki dışardan bakanları bile kendisine benzetiyor. Swoboda bu analizi tanınan bir politikacı için ülkesi Avusturya’da yapsa fena alaya alınır. u Ukrayna’nın doğusundaki Lugansk’ta Rusya yanlısı silahlı grupların yerel yönetim binalarını işgalleri dün de sürdü. Ukrayna Başbakanı Yatsenyuk dün doğudaki ayrılıkçı bölgelerden Donetsk’e bir ziyaret gerçekleştirdi. (AFP/AP) da Amari üssünü NATO’nun kullanımına açma kararı aldığını duyuran yetkililer, Polonya’nın 4 Mig29, İngiltere’nin 4 Typhoon, Danimarka’nın dört F16, Fransa’nın 4 Rafales, Almanya’nın da 6 Eurofighter savaş uçağı katkısı yapma taahhüdünde bulunduğunu kaydediyor. ABD ve Hollanda’nın da iki tanker uçağı NATO’nun kullanımına sunması bekleniyor. NATO, hava unsurlarındaki güçlendirmenin yanı sıra deniz unsurlarını da Karadeniz’de daha görünür kılma yönünde adımlarını sıklaştırdı. Bölgede görev yapan Amerikan destroyeri USS Truxtun’ın yanı sıra USS Donald Cook da Karadeniz’e ulaştı. Fransız istihbarat gemisi Dupuy De Lome da Karadeniz’e geçen gemiler arasında. Avrupa Müttefik Kuvvetler Yüksek Komutanı General Philip Breedlove önceki gün, “Rus ordusunun Ukrayna için oluşturduğu tehdide karşı” alınacak önlemler arasında “kendilerini risk altında hisseden Doğu Avrupa’daki müttefik ülkelere Amerikan askeri konuşlandırılmasının” da yer aldığını söylemişti. Bu arada Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in önceki gün kendilerinden gaz satın alan Avrupa ülkeleri liderlerine gönder diği mektupta Ukrayna’nın doğalgaz borcuna işaret eden, ödenmemesi halinde gazın kesilebileceğini içeren açıklamalarına Washington’dan tepki geldi. Putin ise buna yanıt olarak “Başkalarının mektuplarını okumak iyi bir şey değildir” dedi. §ABD Başkanı Barack Obama’nın Almanya Başbakanı Angela Merkel’le telefon görüşmesinde Ukrayna krizinin sürmesi halinde Rusya’ya yeni yaptırımlara yeşil ışık yakılması yönünde ortak tavırın gerekliliğine vurgu yaptığı kaydedildi. Yatsenyuk’tan isyancı bölgelere daha fazla yetki vaadi Ukrayna’nın doğusunda kimi bölgelerde Rusya yanlısı bazı ayrılıkçılar Kiev yönetiminin resmi binaları işgalden vazgeçmeleri aksi halde güç kullanılacağı yönündeki 48 saatlik ültimatomun dolmasına karşın geri adım atmadı. Ukrayna Başbakanı Arseniy Yatsenyuk dün Donetsk’e bir ziyaret gerçekleştirdi. Ayrılıkçı grupların gösterilerine sahne olan doğu kentlerindeki yetkililerle bir araya gelen Yatsenyuk, bu bölgelere daha fazla yerel yönetim yetkisinin verilebileceğini söyledi. Erdoğan’ın maskesi düştü İNGİLİZ GAZETECİ FISK DE SARİN İDDİALARINI YAZDI ‘K Hillary Clinton ayakkabıyı ciddiye almadı ‘İkiyüzlülüğü kabulleniş’ Dış Haberler Servisi İngiliz addafi’ye satılan Independent gazetesinin deneyimli kimyasallar’ Ortadoğu muhabiri Robert Fisk, ABD’li gazeteci Seymour Hersh’in Fisk, Independent’a konuşan makalesine gönderme yaptığı ya Rus kaynakların kimyasalların zısında, Türkiye’nin Suriye’de Moskova’nın daha önce Libya’da ki eylemleriyle Başbakan Recep Kaddafi rejimine sattığı stoklardan Tayyip Erdoğan’ın Ortadoğu’nun geldiği yönündeki açıklamalarını “güçlü adamı” modelinden, “sı anımsattı. Suriyeli kaynakların da radan bir diktatöre” dönüşme kendisine sarin gazının Türkiye’nin bir bölümünden isyancılara taşınsine tanıklık edildiğini kaydetti. “Erdoğan, Barack Obama’nın dığına ilişkin kanıta kulak asılmaen sevgili müttefiklerinden biriy masından şikâyet ettiklerini belirdi. Dindar ama laik, güçlü ama ten Fisk şunları kaydetti: “Türkiye’nin güneyinden, yedemokratik, bağımsız ama güvenilir bir NATO kankası; tam da rel polis tarafından sarin olaBeyaz Saray ve Pentagon’un, Os rak tanımlanan kimyasal madde taşımakla suçmanlı İmparatorluğu’nun lanan 10 El Nusra Arap kısmında kılavuzadamı hakkındaki luk için güvenebilecekleri 130 sayfalık Türk bir adamdı. Ayrıca, Beşiddianamesine atıf şar Esad’ı devirebilecek isyapıyorlardı. Gruyancılar için bir kanaldı” bun elebaşısı Hayifadeleriyle başlayan yazıtam Kassab 25 yıl isda Robert Fisk, ABD’deki Robert temiyle mahkemebazı düşünce kuruluşlarının Fisk ye çıkarıldı ve daha Türkiye’yi diktatörlük sonsonra ‘yargılanmak rası Arap dünyası için “rol üzere’ serbest bıramodel” olarak bile gösterdiğine dikkat çekti. Fisk daha sonra kıldı. Hepsi ortadan kaybolurken, Türkiye’nin Moskova büşu ifadeleri kullandı: “Kendi Kürtlerine kötü dav yükelçisi tutuklamaları göz arranan, 1915’teki Ermeni soykı dı ederek neredeyse Saddamrımını kabul etmeyen soykırım vari bir kanaatle ‘sarin’in ‘aninkârcısı, hatta, 2007’de İstan tifriz’ olduğunu iddia edecekti.” Erdoğan’da “siyasi megalomani bul caddesinde Ermeni gazeteci Hrant Dink’i öldürenlerin yargı izleri” olduğunu söyleyen Fisk, aynı landığı davayı bile raydan çıka yöndeki iddiaları dile getiren ve esran ülke... Müslüman dünyası ki arkadaşı olan Seymour Hersh’in nın onaylayarak bakması gere makalesine atıfta bulunarak yazısını ken ayna böyle mi olmalı? Ar şöyle noktaladı: “Türkiye’nin Suriye savaşına karışması, Amerikatık maske düştü...” Gezi Parkı’nda protestocuları ez lılar ne yaparsa yapsın sürecek. mek için polis gönderen Erdoğan’ın Obama isyancıların hem güvenilyerel seçimlerden önce “sosyal mez, hem tehlikeli, hem de mağmedyanın” kökünü kazıyacağı lup durumda olduğuna inanıyor. nı söylediğini anımsatan ve “An Fakat YouTube’da yer alınca ki laşılan yeni ‘teröristler’ Facebo yasaklandı Erdoğan’ı çok öfkeok ve YouTube’du” diyen Fisk, lendiren bantlardan biri, Türk “Erdoğan’ın Türkiye’nin gittik yetkililerin Suriye’ye kendi salçe daha da yumuşak başlı olan dırılarına bahane ararkenki kobasına Saddam Hüseyin’in ağ nuşmalarını aktarıyordu. ‘Üzerinzından çıkmış olabilecek türden de oynanmış’ diye haykırdı Türk hükümeti. Hiç kuşkusuz.” tehditler savurduğunu” yazdı. A BD’nin eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’a, Las Vegas’ta yaptığı bir konuşma sırasında ayakkabı fırlatıldı. Mandalay Bay Hotel’de düzenlenen ve yaklaşık 1000 kişinin izlediği Katı Atık Geri Dönüşüm Sanayi Enstitüsü toplantısında konuşan 66 yaşındaki Clinton, son anda eğilerek ayakkabıdan kurtuldu. Olayın ardından şaşkına dönen Clinton, “O bir yarasa mıydı? Birisi bana bir şey mi fırlattı? Güneş Sirki şovunda mıyız? Aman Tanrım, katı atık yönetiminin bu kadar tartışmalı ve ihtilaflı olduğunu bilmiyordum” şeklinde espri yaptıktan sonra konuşmasına kaldığı yerden devam etti. Biletsiz içeri giren protestocunun amacı ise anlaşılamadı. (AFP) ABD Sağlık Bakanı istifa etti Dış Haberler Servisi ABD’de “Obamacare” olarak adlandırılan yeni sigorta sisteminin olumsuzlukları sebebiyle eleştirilen Sağlık Bakanı Kathleen Sebelius görevinden istifa etti. Görevinden ayrılan bakanın yerine ise Obama yönetimine geçen yıl katılan bütçe ofisi direktörü Sylvia Mathews Burwell getirilecek. Erbil’den Rojava hendeği PYD, Kürdistan Demokrat Partisi’nin sınıra hendek kazmasına tepki gösterdi Dış Haberler Servisi Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY), “Suriye’den terör gruplarının ve kaçakçıların geçişini önlemek için” sınıra hendek kazmaya başladığı bildirildi. AA’nın haberine göre Musul’un Zumar nahiyesi Şibana köyündeki Suriye sınırına iş makineleriyle uzunluğu 17 km., derinliği 3 metre ve genişliği 2 metre olan hendek kazılıyor. Bir peşmerge komutanı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Bu bölge teröristlerin geçiş güzergâhı. Buradan topraklarımıza geçenler, Irak’ın başka bölgelerine gidip bombalı eylemler düzenliyor. Bunu önlemek, güvenliğimizi sağlamak için hendek kazıyoruz” dedi. Suriye Irak sınırına hendek kazılması Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ile Suriye Demokratik Birlik Partisi (PYD) arasında yeni (AA) Aldatılan aldatılana bir gerginliğe yol açtı. PYD’nin organize ettiği yaklaşık 1000 kişi, hendekin kazıldığı alana gelerek protesto gösterisi düzenledi. Bazı eylemcilerin taş atması üzerine peşmergeler havaya ateş açtı. PYD’ye yakınlığıyla bilinen Erbil merkezli Kürdistan Demokratik Çözüm Partisi’nce yapılan basın açıklamasında, “Utanç hendekleri, Rojava halkımıza karşı düşmanlık yapan Kürdistan Demokrat Partisi’nin hayata geçirdiği bir projedir” denildi. ANMA BARIŞ'I VE ADALETİ ÇOK ÖZLÜYORUZ Şimdiye kadar adalet yerini bulacak diyorduk, henüz gerçekleşmedi. Hâlâ mı diyeceksin; evet 10 yıl oldu ama hâlâ adalet gerçekleşmedi... Senin yaşamını elinden alanlar ve adaleti engellemeye çalışanlar aslında hapishaneyi kendi içlerinde kurdular. Sonuçta; delil olmasa da, beraat etseler de, toplumun gözünde değişsin istedikleri o lekeden hiçbir zaman kurtulamayacaklar. Seni seviyoruz canımız Barış’ımız. Barış kültürünü gölgeleyen, vahşeti simgeleyen şu iki tarihi unutmuyoruz: Cinayetin işlendiği gün: 10.04.2004 ve seni yitirdiğimiz gün: 12.04.2004 MEHMET ÜNER Sevmeye doyamadığımız canımız, biricik babamız, aramızdan ayrılışının dördüncü yılında, seni tarifi imkânsız bir sevgi ve özlemle anıyoruz. Hayatımızdaki yerin asla dolmayacaktır. Sensiz geçen bu yıl, hanemize bir UMUTdoğdu, minicik ama sıcacık, mis kokulu, dünya güzeli bir şey... TORUNUN... Merak ve mutluluk dolu... Gerçek bir umut oldu bize. Ne güzel bir dedetorun olacaktınız... Sen bilge bir dede, o da minik bir sevgi yumağı. Olamadı... Biz de hayallerimizde yaşatacağız minik aşkım diye seslenişini. Hayattaki en büyük ayrıcalığımız senin gibi bir babaya, eşe sahip olmaktı. Yaşadığımız her gün bizimle olacaksın. Ruhun şad, mekânın cennet olsun. IŞIKLAR İÇİNDE YAT (19482010) Senin Aşkların CEREN ÜNER, NEVİN ÜNER, BAŞAK ÜNER KOÇ, GÖKHAN KOÇ, Biricik Torunun UMUT HAZAL KOÇ AİLEN ve DOSTLARIN
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear