22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 ARALIK 2014 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 9 Bu ne yaman ortaklık Türkiye 2015 Siyaset Bir genel seçimin yapılacağı 2015’e girerken siyaseti biçimlendiren üç büyük etken var: Siyasal İslamcılar arasındaki büyük savaş; uygulamalı başkanlık düzenine geçiş; çözüm sürecinin nasıl sonuçlanacağı. HHH Yalnız siyaset değil ülke bütünüyle, İslamcı iki ana akımın, AKP ile Cemaatin yer yer sokağa taşan iktidar savaşı alanına dönüşmüştür. Yakın yıllara kadar ülkenin ilerici kurum ve kişilerini elbirliğiyle ezen ikilinin ortak özelliği, ikisinin de düşünce ve anlatım özgürlüğü, kadınerkek eşitliği ve bilimin yol göstericiliği gibi evrensel insan hakları değerlerinden uzak olmalarıdır. Buna karşın, kamuoyu bu iki savaşkandan ya da kimilerince suç ortağından birinin tarafını tutmak zorunda kalıyor. Savaşı AKP’nin kazanacağı kesin; bilinmeyen ise sonrası, yani, savaşın toplumda yaratacağı yıkımın boyutlarıdır. HHH Seçimlere uygulamalı başkanlık düzeniyle giriliyor. Seçimlere gidilirken bu düzenin anayasal ve yasal dayanağının sorgulanması gerekir. Seçimler, AKP’nin bu konuda da atı alıp Üsküdar’ı geçmesine izin vermemelidir. Eğer bu düzene diktatörlük denilecekse, adı doğru konulmalıdır; çünkü bu sıradan bir diktatörlük değil, siyasal İslamcı diktatörlüktür. Seçimlere gidilirken buna uygun bir karşı çıkış süreci sergilenmelidir. Karşı çıkış, öncelikle AKP düşüncesini sorgulamaya dayandırılmalıdır. Çünkü AKP’nin en zayıf tarafı zorla dayatarak mutlak biçimde egemen kılmaya çalıştığı ideolojisidir. Söylemi ve eylemiyle AKP düşüncesi, Türkiye’yi çağdaş uygarlığa taşıyamaz. AKP ideolojisinin bugünün dünyasında Türkiye’yi geliştirme ve güçlendirme gizil gücünden yoksun olduğu kuşkusuzdur. HHH Türkiye siyasetinin asıl tıkanıklığı, AKP’ye ideoloji düzeyinde ve bütüncül bir yaklaşımla karşı çıkılamamasından kaynaklanıyor. Cumhuriyet çağdaşlaşmasının siyasal örgütü olan CHP, AKP’yi ideoloji düzleminde hemen hiç eleştiremiyor; düşünsel kökeninde Tanrı Dağı damarı bulunan MHP de aynı davranışı sergiliyor. Birkaç cephede yaşam savaşı veren HDP ise doğal olarak kendi derdinde; AKP’ye hak ve özgürlükler, özellikle de toplantı ve gösteri yürüyüşü özgürlüklerinin güvence altına alınması bakımından ve kendisi için yaşamsal noktalarda karşı çıkmakla uğraşıyor. Ancak bu karşı çıkış, bütüncül bir ideolojik çerçeveye yerleştirilemiyor. Tam da bu nedenle 2015 siyaseti, çözüm sürecinin çözümsüzlüğü noktasında yoğunlaşıyor. HHH Oysa AKP’ye güçlü bir biçimde karşı çıkabilecek siyaset kesimleri yok değil. Geleneksel Cumhuriyetçiler ve solcular; Alevilerin ve Kürtlerin önemli bir bölümü; kaldıysa kökenlerini Orta Asya’da arayan Türkçüler AKP’ye karşılar. Son zamanlarda AKP karşıtı bu kesimlere Cumhurbaşkanı’na hiç olmazsa burada dur, daha ileri gitme diye yalvar yakar olan Tanzimat yenilikçileri de ekleniyor. Ekonomide büyük bir kırılma olmadıkça ülke dışından gelecek eleştirilere aldırmayan AKP, içeride de kendisine düşünce düzeyinde karşı çıkanların siyasal dağınıklığından yararlanıyor. Bu nedenle, AKP’ye ideoloji düzleminde karşı olanların dayanışması ve işbirliğinin yanında siyaseti toplumdan koparan seçim barajının düşürülmesine öncelikle çalışılması gerekiyor. HHH Siyaset, 2015’te yapılması gereken muhalefetin AKP’ye düşünce düzleminde karşı çıkmasını sağlamaktır. AKP ideolojisine yaslanmış olan bugünkü siyasetin arapsaçı gibi dağınık durumu, genel seçim sonrasının dört yılının nasıl geçeceğinin de özgürlükleri düğümlemiş ipuçlarını veriyor. AYKUT KÜÇÜKKAYA 1725 Aralık yolsuzluk operasyonunda adı Urla villalarıyla gündeme gelen işadamı Mustafa Latif Topbaş ile Yimpaş’ın patronu Dursun Uyar’ın ortaklığındaki Aytaç AŞ’nin sermayesinin 60 milyon TL artırıldığı ortaya çıktı. Şirketin sermayesi Haziran 2014’te 140 milyon TL’ye yükseltildi. Kararın altında Topbaş ve Uyar’ın imzası bulunuyor. Uyar bu sermaye artırımını yaparken binlerce mağdur yarattığı yeşil sermaye şirketleri Yimpaş Holding, Yimpaş İhtiyaç ve Yimpaş Gıda şirketleriyle ilgili “son 10 günde 3 iflas davası” açıldı. İki hafta önce Uyar’ın evine hacze giden mağdur avukatlarından Dr. Acun Papakçı, “Yimpaş şir Dursun Uyar u Urla villalarıyla gündemden düşmeyen Latif Topbaş’la ortağı Dursun Uyar Aytaç Et’te 60 milyon TL’lik sermaye artırımı yaptı. Sermaye artırımında imzası bulunan Uyar’ın binlerce mağdur yarattığı Yimpaş şirketleriyle ilgili M. Latif Topbaş son 10 günde 3 tane iflas davası açıldı. ketinin mal varlığını azaltmaya yönelik hileli bir tasarrufta bulunulması durumunda TCK’nin 161. maddesi uyarınca ‘hileli iflas’ suçu işlenmiş olur. Son dönemde Yimpaş’ın en önemli mal varlıklarından olan Aytaç şirketlerinin fabrikalarının, markalarının elden çıkartılması ile ilgili olarak; satımın gerçek değerinde yapılıp yapılmadığı, gerçekten bir ödeme yapılıp yapılmadığı, bu ödemenin nereye harcandığı konusunda araştırma yapacağız. Ve suç duyurusunda bulunacağız” dedi. 2013 yılının Temmuz ayında Aytaç Et, Yıldız Holding tarafından satın alındı. Daha sonra Topbaş şirketin Yönetim Kurulu Başkanı, Aytaç’ın kurucusu Uyar da başkanvekili oldu. Aytaç Beyazet Sanayi ve Ticaret AŞ Haziran 2014’te 80 milyonluk sermayesini 140 milyon TL’ye çıkarttı. Sermaye artırımında imzası bulunan Uyar, Yimpaş mağduruna parasını geri ödemeyince son 10 günde ardı ardına iflas davaları açıldı. Almanya’daki yeşil sermaye mağdurlarından A.Ç. ile M.A.K. 9 Aralık 2014’te Yimpaş Holding’e, M.A.K. 12 Aralık 2014’te Yimpaş İhtiyaç’a, Z.A., G.A., N.A. ve S.A. 12 Aralık 2014’te Yimpaş Gıda’nın iflası için Yozgat’taki yerel mahkemelere başvurdu. 17 Aralık’ın ardından internete düşen ses kayıtlarında Topbaş’la, dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan arasında geçtiği ileri sürülen konuşmalarda, Topbaş, Erdoğan’a İzmir Valisi’ni (Cahit Kıraç) şikâyet ediyordu. Valinin söz konusu villaları yıkmak istediğini söyleyerek Erdoğan’ı durumdan haberdar ediyordu. KISA... KISA... * Finansbank’ın, Türkiye’deki girişimcilik ruhunu destekleme hedefi ile bu yıl ikincisini hayata geçirdiği “Geleceğin Patronları 2014” yarışması sonuçlandı. Game Looper projesiyle birinciliği elde eden Kutay Yalçınkaya, Finansbank’tan 50 bin TL’lik işletme sermayesi ödülünü almaya hak kazandı. * ING Bank’ın emeklilere yönelik hayata geçirdiği kampanya kapsamında, maaşını ING Bank’a taşıyan emekliler 2 adet çeyrek altın kazanıyor. Ayrıca 10 bin TL ve üzeri ihtiyaç kredisi kullanımında emeklilere 1 çeyrek altın daha hediye ediliyor. * İş Bankası, KOBİ’lere Özel Yeni Yıl Paketi’nde, 3 aya kadar ödemesiz dönemli toplam 36 aya kadar vadeli azami 250 bin TL’ye kadar taksit ödemeli ticari kredi imkânı, ücretsiz çek karnesi ve şirket kredi kartlarına Maxipuan kazanma fırsatı gibi avantajları bir arada sağlıyor. C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear