25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 23 KASIM 2014 PAZAR 16 Doğada yetişen zehirli mantar türleri, yenilir mantar türlerinden gayet belirgin özelliklerle ayrılır. Ama bizim yurdumuzda insanlar, yaban mantarları arasında hangisinin yararlı, hangisinin zararlı olduğunu öğrenmeye ve öğretmeye hiç mi hiç merak sarmadığından, her yıl onlarca insan zehirli mantardan ölür; afiyetle yenilebilecek mantarlar da toplanmaz, eceliyle çürür. Oysa nefis yaban mantarlarından bazıları, örneğin Oronge diye de anılan “amanita caesarea”, mikoloji dünyasının emperyal tacı, bulanı piyango çıkmış kadar sevindiren bir türdür. Roma tarihinde Sezar’ların en seçkin yemeği olarak ünlenen Oronge, çok arandığı Batı’da o kadar azalmıştır ki, mantar mevsimlerinde kurulan borsalarda tanesi bile açık arttırmayla satılır ve pahası altını zaten sollar da önceden kestirilemez. Değerli mantarlar arasında Oronge’dan sonra gelen ve son yıllarda ülkemizdeki zenginlerin de damak şapırdattığı ikinci tür, “tuberaceae” ailesinden Truffe’dür. Çikolatadan makarnaya, katıldığı her yiyeceğe özel bir tat ve rayiha veren bu mantarın beyazı ve siyahı vardır. HHH Dünyada tüketilen Truffe mantarının yüzde 45’ini Fransa, 35’ini İspanya, 20’sini İtalya sağlar. Garip ama gerçek, Fransız mutfağı “toprağın havyarı” diyebileceğimiz bu mantarın siyah türüne rağbet edip fiyatını tırmandırırken İtalyan mutfağı beyazını kutsar. Havyarla birlikte, her ikisi de dünyanın en pahalı yiyecekleridir. Ama son yıllarda daha az bulunan beyaz Truffe’ün piyasası ağır basıyor, dudak uçuklatan rekorlar kırıyor. İtalya’nın Alba kentinde her yıl “Uluslararası Truffe Açık Arttırması” düzenlenir. Dünyanın beş kıtasından alıcıların katıldığı 2013’teki açık arttırmada lütfen gazeteyi elinizden düşürmeyin!sadece 11 adet beyaz Truffe mantarı, toplam 274 bin 200 Avro’ya satılmıştır… bir Oronge bile buldum ve Sezar’ların ağzına layık dedikleri en nadide mantarı, kıskançlıktan çatlayan arkadaşlarımla birlikte afiyetle gövdeye indirdim! Yaban mantarlarının yararlısını zararlısından ayırmak için mikolog olmaya gerek yoktur. Konuyla ilgili ve tabii ki hepsi yabancı dilde yazılmış, fotoğraflarla desteklenmiş rehber kitaplardaki tanımları dikkatle okumak, ama hiçbir ayrıntıyı atlamadan okumak ve mantarı incelemek yeter. Yanılmamak için başlıca önlem, kitaptaki ayrıntılı tanıma tam tamına uymayan mantarı yemeye kalkmamaktır. HHH Ülkemizde, yaban mantarları konusunda herkesin anlayacağı bir Türkçeyle yazılıp yayımlanmış tek bir kitap yok! Toplum, okuyarak öğrenmeye ne yazık ki hiç mi hiç alışık değil. Zaten bilmediğini merak da etmiyor. Mantar özelinde belki böylesi daha iyi. Çünkü insanımız okuyarak, inceleyerek değil, deneyerek öğrenmeye eğilimli. Merakını deneyerek gidermeye kalkıyor ve tabii ki zehirleniyor! Dolayısıyla Türkiye’de çok az yaban mantarı toplanıyor, bir iki tür mantar yetiştiriliyor. Bilgisizlik diz boyu olduğu için de “biz kebabını yaparız” diye övünülen domalan ya da keme mantarı, altından daha pahalı trüf sanılıyor. Oysa değil. Domalan, aynı familyanın “terfezia” namlı yoksul akrabası. Trüf ise “tuber” armalı zengin soylusu. Bütün bunları niçin anlattım bugün, vallahi bilmiyorum. Bir zamanlar kimsenin yüzüne bakmadığı mantar meşelerine, işlemediği sakız ağaçlarına da takmıştım. Yok edilen bir servete, zeytin ağaçlarına da kayıyor aklım, zaman zaman. Türkiye’nin doğal zenginlikleri bir bir betona gömülürken sahte cennetlere döşenen yollar hakiki cehennemlere çıktığı için olabilir mi? “Cehalet korkuya, ko rku kine, kin şiddete yol aç ar. Denklem budur.” MICHAEL MOORE Edirne Valisi istifaya çağrıldı ‘Nefret suçu işlediğini itiraf etti’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İsrail’in Mescidi Aksa’ya yönelik saldırılarını kastederek ‘Eşkiya kılıklı insanlar Müslümanları katlederken, biz sinagoglarını yapıyoruz’ diyen ve Edirne Büyük Sinagogu’nu Türk Musevi Cemaati’ne kullandırmayacağını açıklayan Edirne Valisi Dursun Şahin istifaya çağırıldı. Türkiye Hahambaşılığı ‘ndan yapılan açıklamada Şahin’e tepki gösterildi. Edirne Valisi Dursun Şahin, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 2010 yılından bu yana 3 milyon 700 bin liraya restorasyonu yapılan ve daha önce Kültür Merkezi’nin yanı sıra dini düğün törenlerinde de kullanılabileceği açıklanan büyük sinagogun sadece “müze” olarak kullanılmasına karar verdiklerini bildirdi. Vali Şahin’in “İçimde büyük bir kinle söylüyorum bunu. Biz de onların mezarlıkların etrafını temizliyor, projelerini kurula gönderiyoruz” sözleri tartışma yarattı. CHP Bursa milletvekili Aykan Erdemir, “Vali Şahin makamının itibarını ve Türkiye’nin onurunu korumak için istifa etme sağduyusunu gösteremeyecekse, vakit geçirmeden görevden alınmalıdır” dedi. “İçimde büyük bir kinle söylüyorum bunu” diyerek “işlediği nefret suçunu bizzat ihbar eden Edirne Valisi Dursun Şahin’in kamu görevi icra etmeye uygun bir ruh hali içinde olmadığını” ifade etti. Şahin’e Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem yanıt verdi. Ertem “Tarihi Edirne Büyük Sinagoğu, sinagog kalacak” dedi. Ertem, “Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait bütün yapılarda fonksiyonla alakalı kararı biz veriyoruz. Bizim niyetimiz kesinlikle oranın öncelikli olarak bir ibadethane olarak fonksiyon üretmesidir. Türkiye’ye gelecek, Edirne’yi ziyaret edecek veya Musevi cemaatine mensup vatandaş dışarıdan olur, içeriden olur, oraya gidip ibadetini, onların ifadesiyle duasını rahatlıkla yapabilmeliler. Ona zemin hazırlıyoruz ve imkân vereceğiz. Sinagogla ilgili düşüncemiz bunun dışında bir şey değildir. Bu açıklamayı yapmak zorunda hissediyorum. Bunun haricindeki söylemlere itibar edilmemesi gerekiyor” dedi. Türkiye Hahambaşılığı tarafından Edirne Valisi’nin sözleri üzerine yapılan açıklamada, “Bu tür bir söylemin devletimizi temsil eden bir valimiz tarafından ifade edilmesinden dolayı hicap duymaktayız” denildi. Açıklamada, Edirne Valisi Dursun Ali Şahin için “Kendi ifadesi ile ‘içinden gelen büyük bir kinle’, ülkemizin asırlardır önemli bir unsurunu teşkil eden biz vatandaşlarını ötekileştirmiş ve ‘onlar’ diye tanımlayarak düşman haline getirmiştir” değerlendirmesi yapıldı. Sahte Cennet, Hakiki Cehennem Talih Eski denizcilerin yalancısıyım Gemilerin de talihlisi olurmuş kimilerine ışıklı limanlar durgun denizler kimilerine kör kuyular sert havalar gece yatağa girerken ferahlatıyor beni sonunda eşitleniyorlar avuntusu ya parçalanıyorlar ya da maviliklerin bağrındalar bir yastık bir yorgan yatağın bir kenarı yazılarım şiirlerim gece yarıları bitip başlayınca sabahlar dalgalar fırtınalar batıp çıkan talihsiz gemiler gibi ekmek kavgalarım. A. KADRİ ERGİN Fotoğraf: Truffe Mantarı Hong Kong’dan uydu telefonla açık arttırmaya katılan bir alıcı, toplam 950 gram ağırlığındaki 3 adet beyaz Truffe için 90 bin Avro ödemiştir. Yani bu değerli mantarın bir gramı, altını üçe katlamaktadır. HHH Diyeceksiniz ki sen mantarı da mı bilirsin, başımıza bir de mikolog mu kesildin? Nüfus çoğunluğunun yaban mantarı deyince ödünün koptuğu, mantarları az buçuk tanıyıp yiyenlerin de yukarda anlattığım trüf mantarını da domalan ya da keme sandığı bir ülkede, gülünç olduğumu biliyorum. Ama 1980’li yıllarda İstanbul’da görevli Fransız arkadaşlarımla Belgrad ormanlarında mantar toplardım ben… Onların yanlarından ayırmadığı mantar kitaplarını okuyarak işi öğrendim. Hatta o yıllarda henüz beton değmemiş bu ormanlarda bir kez, hem de kocaman G NOKTASI Kararı biz veririz BAKANLIKLAR ÇalışmaLARINI tamamlaNdı Suriyeliye iş ve Tanrıkulu’ndan Libya iddiası plaka verilecek MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Türkiye’ye giriş yapan yaklaşık 2 milyon Suriyeliden çalışabilecek olanların işe yerleştirilmeleri için hazırlıklar tamamlanırken, Suriyelilerin araçlarına da plaka verilecek. Araçlar Türkiye içerisinde serbestçe dolaşabilecek. Suriyeliler herhangi bir ilde de işe yerleşebilecek. İçişleri Bakanlığı, Karayolları Trafik Yönetmeliği’ne ekleme yaptı. Yeni madde ile Suriye’den gelen araçlara plaka alınabilecek. Düzenlemeye göre, savaş, iç karışıklık, doğal afet ve benzeri olağanüstü nedenlerle, ülkesinden ayrılmaya zorlanmış, sınıra gelen veya sınırı geçen yabancıların beraberlerinde getirdikleri tescilli araçlara, Türkiye’de kaldıkları süre içerisinde kullanılmak üzere, geçici trafik belgesi ve tescil plakası verilecek. Uygulama şöyle işleyecek: Araçlara Türkiye’ye girişleri sırasında ilgili gümrük idaresince, herhangi bir trafik tescil kuruluşunda geçici trafik belgesi ve tescil plakası düzenleninceye kadar kullanılmak üzere geçerli zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırılmış olması şartı ile 15 gün süreyle geçerli “Geçici Giriş Yol Belgesi” verilecek. Daha sonra araç sahipleri veya kanuni temsilcileri geçici trafik belgesi ve tescil plakası almak için dilekçeyle herhangi bir trafik tescil kuruluşuna başvuracak. Başvuru sırasında tescil belgesi, Türkiye’de geçerli zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ve Geçici Giriş Yol Belgesi ile aracın geçerli muayenesinin bulunması zorunluluğu aranacak. Geçerli muayenesi bulunmayan araç sahiplerine araçlarının muayenelerini yaptırmak üzere 7 güne kadar izin verilecek. Geçici Giriş Yol Belgesi verilen araçların, geçici trafik belgesi ve geçici tescil plakası düzenlenmeden yurtdışına çıkışlarına izin verilmeyecek. Bu araçlarla yurtdışına çıkılmak istenirse, geçici trafik belgesi ve tescil plakası, bu belge ve plakaları düzenleyen tescil kuruluşuna iade edilip yurtdışına çıkışın yapılacağı gümrük idaresine kadar kullanılmak üzere 7 gün geçerli “Geçici Çıkış Yol Belgesi” alınması zorunlu olacak. Araç bu süre sonunda yurtdışına çıkış yapmazsa trafikten men edilecek. Geçici trafik belgesi ve tescil plakası verilen araçlar, geçici belge ve plakalar üzerinden başkasına satılamayacak, devredilemeyecek, kiralanamayacak, ödünç verilemeyecek. Araçlar geçici trafik belgesinde kayıtlı kişi, eşi veya belgede adı kayıtlı kişinin çocukları, torunları tarafından kullanılabilecek. Yönetmelik değişikliğinden önce Türkiye’ye giriş yapan araçlara da en geç 30 gün içinde geçici trafik belgesi ve tescil plakası alınması zorunlu olacak. Türkiye’ye giren Suriyelilerin işe yerleştirilmeleri işlemlerinde de sona gelindi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın Türkiye’de bulunan çalışabilecek durumdaki Suriyelilerin işe yerleştirilmeleri için yaptığı çalışmalar tamamlandı. Son olarak Bakanlar Kurulu’nda ele alınacak olan çalışmaya göre, Suriyelilere geçici kimlik verilecek. Suriyeliler herhangi bir ilde işe yerleşebilecek. Ancak Suriyeli işçilerin sayısı işe girecekleri işyerindeki Türk işçilerin yüzde 10’undan fazla olmayacak. Suriyeli işçiler asgari ücretin altında bir ücretle de çalıştırılamayacak. Şu anda asgari ücret net 891 lira olarak uygulanıyor. Suriyeliler sosyal güvenlik sistemine de tabi olacak. Sigortaları yatırılacak. Çatışmalarda yaralananların İstanbul’da tedavi edildiğini açıkladı Bizi düşman haline getirdi İstanbul Haber Servisi CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, İstanbul Cerrahi Hastanesi’nde Libya’daki çatışmalarda yaralanan hastaların tedavi edildiğini iddia ederek, konuyu TBMM gündemine taşıdı. Tanrıkulu, Türkiye üzerinden yasadışı yollardan Suriye’ye geçen ve yaralanarak tedavi için Türkiye’ye getirilen IŞİD ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) mensubu kişilerle ilgili iddialara atıf yaparak konunun aydınlatılmasını istedi. Tanrıkulu, 21 Kasım 2014 tarihinde hasta ziyareti için Ni şantaşı’ndaki İstanbul Cerrahi Hastanesi’nde gittiğini, hastanenin 5. katının yurtdışından getirilen hastalara ayrıldığı bilgisini aldığını belirtti. Tanrıkulu “Hastane yetkililerinden söz konusu katta bulunan hastaların Libya’daki çatışmalarda yaralanan ve bu amaçla tedavi edilen hastalar olduğunu öğrendim” dedi. Hastanede 6 hastanın olduğunu söyleyen Tanrıkulu, tedavi amaçlı hastaların sürekli geldiğini öne sürerek, “Her sakallı olan tabii ki IŞİD mensubu değil ama Libya ve başka ülkeler den havayoluyla yasal yollardan Türkiye’ye gelip yasadışı yollardan Suriye’ye geçerek orada yaralandıktan sonra tekrar Türkiye’ye getirilip tedavi edilen birçok IŞİD ve ÖSO mensubu olduğu bilgileri de kamuoyuna sıklıkla yansımaktadır” dedi. Tanrıkulu, konuyla ilgili Başbakan Ahmet Davutoğlu’na yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. İddialarla ilgili telefonla ulaşmaya çalıştığımız hastane yetkililerinin, hafta sonu olması nedeniyle yerinde olmadığı ve açıklama yapılamayacağı belirtildi. Gecekondu bahçesinde cephane ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube ekipleri tarafından yapılan operasyonda bir gecekonduda toprağa gömülü haldeki sandıktan cephane çıktı. Sandıktan 3 adet HK 47 Kalaşnikof, 2 adet suikast silahı Uzi, 2 adet tabanca, 1 adet pompalı tüfek ile 5 adet 9 milimetrelik şarjör, 1 kutu mermi, 100 fişek ve çok sayıda silahlara ait mühimmat ele geçirildi. Operasyonda yüklü miktarda uyuşturucu bulunurken 10 kişi gözaltına alındı. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr Gerici dalga eğitimi karartıyor En az asgari ücret İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Vardiya Bizde Platformu tarafından geleneksel olarak düzenlenen “Sessiz Çığlık” eylemlerinin dünkü bölümünde, Türkiye’deki karanlık ve gerici dalganın eğitime de kalıcı zarar verdiği vurgulandı. Konak Alanı’nda 122.’si gerçekleştirilen eylem, Öğretmenler Günü nedeniyle eğitim emekçilerine adandı. Eğitimİş Temsilcisi Uygar Sunal, “Eğitimciler olarak gerici ve karanlık saldırıya karşı sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi. BULMACA SOLDAN SAĞA: SEDAT YAŞAYAN ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com Artuklu’da Yıldırım serbest Haber Merkezi Yolsuzluk iddiaları üzerine başlatılan operasyonda gözaltına alınan Mardin Artuklu Üniversitesi (MAÜ) Rektör Yardımcısı ve Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım serbest bırakıldı. Soruşturmada kapsamında 5 kişi tutuklandı. Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturmada gözaltına alınan ve savcılıktaki işlemlerinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen 29 şüphelinin sorgusu tamamlandı. Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarılan şüphelilerden MAÜ Genel Sekreteri Süleyman Bayburt, Sedat Gül, Abdulkadir Aydın, Vedat Bal ve Hasan Çevik tutuklandı. Aralarında üniversitenin rektör yardımcısı Prof. Dr. Yıldırım’ın da bulunduğu 24 kişi adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakıldı. Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 12 Temmuz’da MAÜ’de “haksız ekonomik çıkar sağlamak, ihaleye fesat karıştırmak, görevi kötüye kullanmak” iddiasıyla soruşturma başlatılmıştı. 5 kişi tutuklandı HARBİ SEMİH POROY 1/ Ahşap yüzeyi 1 dağlayarak yapılan resim. 2/ Sayı, 2 tane... Bir elektro 3 liz aygıtındaki ar 4 tı kutup. 3/ Dansta erkeğe eşlik 5 eden kadın... Bir 6 ilimiz. 4/ Ateş... Kredi kartıyla ya 7 pılan alışverişler 8 de müşteriye ve 9 rilen fiş. 5/ Yeşil etli ve C vitami 1 2 3 4 5 6 7 8 9 nince zengin bir mey1 S L İ V O V İ Ç ve... Briç, poker gibi oyun larda, oyunu oy 2 K O V A D A E H nayan dört kişilik grup. 3 O T E L R O T A 6/ Üzerine yapı yapıl 4 L A D O G A EM mak için ayrılmış yer... 5 Y İ N Ö N Ü S Notada durak işareti. 7/ L R S K İ Yurdumuzun batısında 6 O F bir körfez... Tavır, dav 7 Z İ Y A D E A L ranış. 8/ Kısa çizme... 8 F E R E T İ K O Bir işteki engelleri yen 9 F A N K A S İ S mede kesin karar. 9/ Kireçtaşının üzerine yağlı bir maddeyle çizilmiş biçimleri baskı yoluyla çoğaltma sanatı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Yarış atlarının elle dolaştırılarak meraklılara gösterildikleri yer... Su taşkını. 2/ Eskiden lise derecesindeki okullara verilen ad... Bayağı, sıradan. 3/ Rüyaların görüldüğü uyku evresi... Olabileceği akla gelen. 4/ Bilgisiz, kültürsüz kimse... Akdeniz havzasında görülen çok kuru ve çok sıcak bir rüzgâr. 5/ Aldatma işi, hile... Nazi partisinin askeri polis örgütü. 6/ Karahindibanın sebze olarak yenen yaprakları... Utanç duyma. 7/ Bir fasulye cinsi... Sıkıntı verme, üzme. 8/ Belirli bir iş için ayrılan para... Şiirde, bir uyaktan sonra yinelenen aynı anlamdaki sözcük ve eklere verilen ad. 9/ Verme, ödeme... “İsimler” anlamında eski sözcük. 1 2 3 4 5 6 7 8 9
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear