25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 EKİM 2014 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Bir kış geçti, ilkyaz, yaz... Mevsimlerden sonbahar... Eh, 810 gün izin iyi gelir... Önce okurlardan, sonra gazete yönetiminden izin... Teşekkür ederim! Uzaklarda değil, yakınlardayım!.. Gezi’ye destek eyleminde CHP milletvekili de şüpheliler arasında yer aldı Savcı değişti dava açıldı HURİYE MAZI Ahmet Toptaş AFYONTaksim Gezi Parkı’nda ağaçların sökülerek yerine AVM yapılmak istenmesi üzerine başla yan di reniş sırasında Afyonkarahisar’daki destek eylemlerine katılan 54 kişi hakkında önce soruşturmaya yer olmadığına karar verildi, ancak ardından açılan 2. soruşturma toplantı ve yürüyüş kanununa aykırılık ve trafiği tehlikeye düşürmek iddiasıyla dava açıldı. CHP Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş’ın da dava dosyasında şüpheli olarak yer aldığı ancak dosyasının ayrıldığı belirtildi. Afyon’da CHP, KESK, TGB’li öğrenciler, farklı tarih ve yerlerde Gezi Direnişi’ne destek yürüyüşü yaptı. Afyonkarahisar Em niyet Müdürlüğü’ne çağırılan eylemcilerin ifadeleri alındı. İncelemenin ardından savcı, 54 kişi hakkında suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Bir süre sonra dosyayı yeniden açan Afyonkarahisar Cumhuriyet Savcısı Ahmet Çamoğlu, Emniyet’in tutanaklarına dayanarak eylemciler hakkında gösteri kanununa muhalefetten iddianame hazırladı. Afyonkarahisar 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede CHP’li Toptaş’ın dosyası ayrılarak cumhuriyet başsavcısı Adem Yazar tarafından takip edildiği belirtildi. Afyonkarahisar’da 54 sanığın yargılanacağı davanın ilk duruşması ise 15 Ekim’de yapılacak. CHP Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş, “Bu konu tam bir rezalet. Türkiye’de insanlar sokaklarda bir birini kırıyor. Bunu önlemesi gerek hükümet önlemek bir kenara dursun tam tersi kışkırtıyor. Gezi, tamamen barışçıl ve hak arama eylemiydi. Başı örtülüsü de vardı açık olanda. Bu davadan tutuklama çıkarsa da şaşırmam. Böyle bir ülkede yaşıyoruz” dedi. 810 Gün... ‘Yol taslağı’ HDP’ye iletildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, hükümetin, çözüm sürecinin yol haritasınının “taslağını” kendilerine gösterdiğini, ancak “ayrıntılı” olan yol haritasını kendilerine sunmadığını bildirdi. Baluken’in işaretini verdiği harita taslağının 6 adımdan oluştuğu ve en kritik takvimin şubat ayındaki geri çekilme olduğu belirtiliyor. Baluken’in Meclis’te düzenlediği basın toplantısının ardından HDP grup odasında parti yöneticileri ve milletvekilleri bir araya gelerek durum değerlendirmesinde bulundu. Edinilen bilgilere göre taslak 6 maddelik bir takvimden oluşuyor. Buna göre ilk aşamada geçen hafta Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren İzleme ve Koordinasyon Kurulları hayata geçirilecek. Taslakta öngörülen takvimde en kritik aşamayı, ikinci adım olarak şubat ayında gerçekleşmesi planlanan geri çekilme oluşturuyor. Bunun ardından atılacak diğer adımlar da şöyle sıralanıyor: 4 Geri çekilmeye bağlı olarak PKK’nin Türkiye’ye karşı silah kullanmaktan vazgeçtiğini açıklaması. 4 Geri dönüşlerin sağlanması. 4 Geri dönenlerin rehabilitasyon ve topluma kazandırılması. 4 PKK’lilerin tamamı değil ancak bazı isimlerine aktif siyaset yapma olanağının sağlanması yolunda yasal idari adımların atılması. Baluken Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin günde l 6 maddelik taslaktaki en kritik aşama şubatta planlanan geri çekilme ‘İç savaşa götürür’ me ilişkin sorularını da yanıtladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kobani eylemlerinde çıkan olaylar nedeniyle, “polis ve askerin artık sadece kalkan kullanmayacağını” belirterek, ipuçlarını verdiği polisin yetkilerini artırmaya dönük yasal düzenleme hazırlığı ile soru üzerine Baluken, böyle bir düzenlemenin “ateşe benzin dökmek” anlamına geleceğini söyledi. Baluken, böyle bir paketin Meclis’e gelmesi halinde ülkeyi “kaos ve iç savaşa götürecek” ciddi toplumsal olaylar yaşanabileceğini belirterek, “Sokakta bu kadar polis kurşunuyla öldürülen çocuk varken polisin kalkanla değil silahla gerekeni yapacağı vurgusunu büyük bir kaygıyla takip ettik” dedi. Baluken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kobani eylemlerinde çıkan olaylarda yaşamını yitiren 40 yurttaşın “katili” olarak HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı sorumlu tutmasıyla ilgili bir soru üzerine de, kutuplaştırmayı artıracak söylemlerden kaçınılması gerektiğini söyledi. Türkiye’nin tarihi bir eşikten geçtiğini belirten Baluken, “Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakan ve hükümet yetkililerinin yaptığı her açıklamada kutuplaşmayı artıracak söylemlerden çok toplumsal barışı sağlayacak vurgulara önem vermesi gerektiğini düşünüyoruz. Partimiz üzerindeki, eski hafızamızda bütün canlılığıyla duran linç kampanyalarına tekrar başvuruldu. Halkımız, barış, çözüm istiyor, kan akmamasını istiyor. Siyasetçilerin ve yetkililerin de kullandıkları dilde buna dikkat etmeleri son derece önemlidir” karşılığını verdi. AİHM’den ‘Öcalan kararı’nın yeniden görüşülmesine ret Haber Merkezi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), PKK lideri Abdullah Öcalan hakkında 18 Mart’ta kararı verilen davanın esastan yeniden görüşülmesi yönünde davacı ve Türkiye tarafından yapılan başvuruları geri çevirdi. AİHM, 2003 yılında Öcalan’ın tutukluluk koşullarının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin bazı maddelerine aykırı davranışlar gerekçesiyle açılan davada Öcalan’ı kısmen haklı bulmuştu. AİHM kararında, 2009 yılı öncesi tutukluluk koşullarının AİHS’ye aykırı olduğuna ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla ilgili olarak da şartlı salıverme olanağı tanınması gerektiğine hükmetmişti. Mahkeme, Öcalan’ın tazminat taleplerini yanıtsız bırakarak mahkeme masrafları için Türkiye’nin 25 bin avro ödemesine karar vermişti. Türkiye’nin bu karara itiraz ettiği ana bölümü “şartlı salıverme olanağı tanınması” talebi oluşturuyordu. Öcalan’ın avukatları ise davanın AİHM’nin temyiz organı olarak çalışan 17 yargıçtan oluşan Büyük Daire’ye taşınmasını sağlayarak konuyu uluslararası toplumun gündeminde tutmayı amaçlıyordu. AİHM, davanın yeniden esastan görüşülmesi yönündeki talepleri geri çevirmesine herhangi bir gerekçe göstermedi. Konunun önümüzdeki aylarda Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi gündemine gelmesi bekleniyor. l CHP’Lİ ÖZDEMİR: SEÇİM İÇİN KULLANILACAK Köşk bütçesindeki AYŞE SAYIN ANKARA TBMM’nin 2015 bütçesinin görüşüldüğü Meclis Başkanlık Divanı’nda iki katına çıkartılan Cumhurbaşkanlığı bütçesi tartışma konusu oldu. CHP’li divan üyesi Malik Ecder Özdemir, bütün kurumlar “tasarrufa” giderken, Köşk bütçesinin neden bu kadar artırıldığının açıklanması gerektiğini belirterek, “Herhalde Recep Tayyip Erdoğan, AKP’nin 2015 seçim kampanyasını Cumhurbaşkanlığı bütçesi üzerinden götürecek, AKP’ye de oy isteyecektir” sözleriyle tepki gösterdi. TBMM Başkanı Cemil Çiçek başkanlığında yapılan başkanlık divanı toplantısında Meclis’in bütçe teklifi ele alındı. Meclis’in 2014 yılı için 774 milyon 393 bin lira olarak benimsenen bütçesi, 2015 yılı için 763 milyon 216 bin lira olması teklif edildi. Toplantıda CHP’li Özdemir, Cumhurbaşkanlığı bütçesindeki artışı eleştirdi. TBMM’nin bile sembolik de olsa yüzde 1 dolayında bütçesinde azalma olduğuna işaret eden Özdemir, Cumhurbaşkanlığı bütçesinin ise yüz rekor artış tepki çekti de 100 artırıldığını ifade etti. Böyle bir artışın “haklı” bir gerekçesinin olması gerektiğini belirten Özdemir, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e “Bu konuda muhatap sizsiniz, siz bunun nedenini sormalısınız. Cumhurbaşkanlığı bütçesi başkanlık divanında görüşülemez ama Genel Kurul’da görüşülürken bu artışın nedenini sormalısınız” dedi. Özdemir, Erdoğan’ın görev ve sorumluluğunun sınırlarını bilmediğini ve Meclis’e de “hangi yasayı çıkaracağı” konusunda müdahale ettiğini belirtti. Toplantıda CHP’li Katip Üyes Rıza Yalçınkaya ise Milli Saraylar bünyesindeki sosyal tesislerin kiraya verilip verilmediği ve bunlardan ne kadarlık gelir sağlandığı konusunda bilgi istedi. Yalçınkaya, Dolmabahçe, Yıldız Parkı, Küçüksu Kasrı’ndaki kafelerin 3 ayrı firmaya verildiğini belirtirken, bu firmaların gazete ve internet sayfalarındaki ilanlarını okudu. Bunun üzerine Meclis bürokratları buralardaki sosyal tesislerde “kiralama” değil, “konsiye” diye ifade edilen “mal alımı” yöntemi uygulandığını açıklamak zorunda kaldılar. İdris Baluken
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear