02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 ŞUBAT 2013 CUMA CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 15 santralistanbul koleksiyonu satışında iki taraf arasında diyalog kuruldu Bağış eserler satılmayacak İspanya Kültür Bakanı Jose Ignacio Wert, İspanya Prensi Felipe ve Prenses Letizia ARCO madrid fuarını özel olarak gezdi. Türkiye’nin Madrid Büyükelçisi Sinirlioğlu, ARCOmadrid’i yorumladı: ‘Türkiye sanatıyla şaşırttı’ u ARCOmadrid Fuarı’nı gezen İspanya Veliaht Prensi Felipe ve Prenses Letizia, ‘Focus Türkiye’ hakkında bilgi aldı. Büyükelçimiz Sinirlioğlu, Türkiye’nin çağdaş sanatıyla İspanya’yı şaşırttığını söyledi. tıldığı fuarı İspanya Kültür Bakanı Jose Ignacio Wert ile birlikte gezen kraliyet üyeleri, Kültür Bakanı Yardımcısı Abdurrahman Arıcı ve Türkiye’nin Madrid Büyükelçisi Ayşe Sinirlioğlu ile Kadir Has Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Hasan Bülent Kahraman’dan ayrıntılı bilgi de aldı. Fuarın açılışı onuruna, Kültür Bakanı Ömer Çelik himayesinde, Büyükelçi Sinirlioğlu’nun resmi davetiyle dün akşam da Madrid’deki Conde Duque Kültür Merkezi’nde, sanatçı Eser Selen tarafından özel bir performans sunuldu. Büyükelçi Sinirlioğlu, açılış vesilesiyle Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, “Sanat zaten özgürlüğün olduğu bir ortamda kendi kendine gelişiyorsa bu çok güzel bir şey. Bu İspanya’da değil, İngiltere’de de, her yerde yapılıyor. Biz Türkiye’de de bunu daha çok yapalım. Tabii bunda ekonominin etkisinin de çok büyük katkısı var. Çağdaş sanatla ilgili olarak Türkiye, İspanya’yı şaşırttı. Ben çok iftihar ediyor ve her yerde söylüyorum. Arkadaşlarım hem çok genç hem de çoğu da hemcinsim” diye konuştu. koleksiyon için değil, eğitim fonuna aktarmak üzere kullanılmasının da etik olmadığıİstanbul Bilgi Üniversitesi yönetimi temnı belirtti. silcileri, sanat çevresini ayağa kaldıran MaçÖte yandan, müzayedeyi düzenleyen Maçka ka Mezat müzayedesiyle ilgili olarak “Kolek Mezat, Twitter hesabında müzayede hakkınsiyondaki bağışlanmış eserleri satıştan geda “haksız rekabet eyleminde bulunan” Gari çektiklerini” bildirdiler. Yetkililer ayrıca, lerist Sanat Galerisi hakkında yasal işlem başüniversiteye bağlı santralistanbul Müzesi’nin lattıklarını duyurdu. de kapanmayacağını belirttiler. Maçka Mezat’ın avukatı Mahmut ÖztürkAnımsanacağı üzere, üniversiteye bağler, Twitter’da yaptığı açıklamada “Galelı santralistanbul Müzesi’nin, koleksiyonun rist Sanat Galerisi AŞ aleyhine haksız reda yer alan, kimi bağışlankabetin tespiti, men’i ve hakmış onlarca önemli yapıtı sız rekabet eyleminin ortau AICA Başkanı satışa sunacak olması sanat dan kaldırılması ve bu konudünyasının tepkisiyle karda ihtiyati tedbir kararı verilErden, Bilgi Üniversitesi şılaşmıştı. mesi talepli olarak, İstanbul temsilcileriyle görüştü. Uluslararası Sanat Eleş21. Asliye Ticaret MahkemeÜniversite yönetimi, tirmenleri Derneği (AICA) sinin 2013/ 43 E sayılı dosyaTürkiye Başkanı Osman sı ile dava açılmıştır” ifadeleribağışlanmış eserleri satıştan Erden ile sanatçı Zeyno ni kullandı. geri çektiğini açıkladı. Pekünlü, dün Bilgi üniverGalerist Sanat Galerisi ise gaErden, “Niyetimiz diyalog sitesi yönetiminin temsilcizetemize yaptığı açıklamada kurmaktı. Etik açıdan bir leriyle buluştu. Erden’den söz konusu davayla ilgili, galeedindiğimiz bilgiye göre, ri olarak sanatçıları Nil Yalter’i sorun olduğunu söyledim” üniversite yetkilileri satıkorumakla yükümlü oldukladedi. Öte yandan, Maçka şa çıkarılmayan 102 eserin rını belirtti. Nil Yalter ise müMezat, Galerist hakkında santralistanbul Müzesi’nde zayedede satışa çıkarılacak sergileneceğini ve koleksiolan “Başsız Kadın” adlı vi“haksız rekabetten” yasal yona artık yapıt alınmayadeo eserinin sergileme kopyasıişlem başlattığını duyurdu. cağını da belirttiler. nın 2007’de “Modern & ÖteErden, “Niyetimiz diyasi” sergisi aracılığıyla santralislog kurmaktı. Yetkililetanbul koleksiyonuna yalnızca re hukuksuz bir durumun sergileme izniyle verdiklerini olmadığını ama etik açıdan bir sorun olbelirterek, “Bahsi geçen ticari değeri olmaduğunu söyledim. Bir müzenin koleksiyoyan bir gösterim kopyasıdır” dedi. nunun kamusal alandan çıkıp özel kolekMaçka Mezat, daha önce de Twitter hesasiyonlara parçalanması; kamunun ise bubında, müzayedeye karşı “haksız rekabet” na tanık olamaması da etik değil. Onlar da oluşturanlar hakkında suç duyurusunda bukoleksiyona bütün olarak talep olmadığılunacaklarını ve tazminat davası açacaklarını nı, bu nedenle böyle bir yöntem izledikleri duyurmuştu. ni söylediler” diye konuştu. Maçka Mezat, müzayedeyi 17 Şubat’ta İsErden, müzayededen elde edilen gelirin tanbul Sofa Hotel’de yapacak. CEREN ÇIPLAK Erasmus’un Yansızlığı… Stefan Zweig biyografi türündeki iki başeserinde, “Montaigne” ve “Rotterdam’lı Erasmus’un Zaferi ve Trajedisi” başlıklı kitaplarında, bu iki tarihsel kişilik için ortak bir payda bulur. Bu payda, düşüncede ve değerlendirmede yansızlıktır. Zweig’ın anlatımıyla Montaigne, denemelerinde dış dünyanın gelgitlerinin ortasında kendine hep bir tür “iç kale” inşa etme ve bu kaleyi dış dünya karşısında ne pahasına olursa olsun, ayakta tutabilme çabasıyla belirginleşen bir kişiliktir. Montaigne’e göre böyle bir iç kale inşa edilemediğinde birey, dış dünyadaki dalgalanmalar karşısında neredeyse savunmasız kalır; bu savunmasız kalma durumunun en büyük sakıncası, bireyin dış dünyada olup bitenleri aklın süzgecinden geçirmesinin engellenebilmesidir. Bu engel, bireyin bir kaos ortamında kendi yönünü saptayamadan dış olayların akışıyla rastgele sürüklenmesine neden olur. Oysa kendine bir “iç kale” inşa etmeyi başarabilmiş olan birey, en büyük kaosların anaforundayken bile kale kapılarını kapatıp içeri çekilebilir ve olup bitenlere bir de dışarıdan bakarak kendi duruşunu şekillendirebilir. Benzer bir durum ile, Zweig’ın Erasmus biyografisinde karşılaşırız. Hatta bu noktada, Zweig’ın Montaigne biyografisinde geliştirdiği bir kurama, iç kalenin gerekliliği kuramına Erasmus’un tarihsel kişiliği çerçevesinde somutluk kazandırdığını da söyleyebiliriz. Erasmus, kilise bünyesinde bir ıslahatın artık kaçınılmaz olduğu noktasında kendisi gibi bir din adamı olan Martin Luther ile görüş birliği içerisindedir. Fakat yöntem konusunda Rönesans’ın bu iki büyüğü arasında görüş farkları vardır ve bu farklar zamanla çok daha derinleşip bir uçuruma dönüşecektir. Toplumsal çatışmalar bağlamında her türlü kargaşa ortamına ve olasılığına karşı alerjisi olan Erasmus’a göre Katolik kilisesi bünyesinde yapılması gereken düzeltmelerin radikallik çizgisine varması, yani bir devrimin renklerine bürünmesi, ancak kilisenin parçalanmasına yol açabilir. O yüzden izlenmesi gereken yol, evrimin yoludur ve bu yol, atılacak her adımın aklın süzgecinden geçirilmesini öngörür. Martin Luther’e göre ise kilisenin yeniden Hazreti İsa’nın yoluna döndürülebilmesi için evrimden medet ummak artık boşunadır. O yüzden yapılması gerekenler, yumruklar masaya vurularak açıklanmalı, bu bağlamda radikallikten ürkülmemeli, dolayısıyla evrimin değil fakat devrimin yolu izlenmelidir. Sonuçlar bakımından tarih, Erasmus’u haklı çıkardı. Luther’in devrimci girişimi, kiliseyi Katolik ve Protestan diye ikiye ayırdı. Luther, varılan noktada evrimin bir işe yaramayacağını söylemekte haklı mıydı? Erasmus, devrimin gerekli olduğu bir noktada aşırı bir ürkeklik mi sergilemişti? Zweig, bu konuda kesin yanıtları tarihe ve okurlara bırakır. Buna karşılık başka sorular gündeme geldiğinde, örneğin her çatışkıda daha en baştan saflara ayrılıp çözüm arayışlarına birer hasım olarak mı başlanmalıdır gibisinden sorgulamalara girişildiğinde, aklın yerini de sorgulamak herhalde gereklidir. EVRİM ALTUĞ MADRİD İspanya Veliaht Prensi Felipe ve Prenses Letizia, Sevgililer Günü’nün kutlandığı dün, 32. ARCO Madrid Uluslararası Çağdaş Sanat Fuarı’ndan geçti. Bu özel günde fuara soylu ve resmi ama romantik bir hava katan sempatik ikili, Türkiye’den 10 galeri ve birçok kurum ve sanat yayınının Vasıf Kortun küratörlüğünde, “Focus Türkiye” imzasıyla temsil edildiği fuardaki standları tek tek inceleyerek, yapıtlar hakkında galeri danışmanlarından ayrıntılı bilgi aldı. Veliaht Prens ve Prenses, turları sırasında fuar organizasyonunu üstlenen IFEMA fuarı başkanı Luis Cortes ile ARCO direktörü Carlos Urroz’dan da bilgiler aldı. 27 ülkeden 2000 dolayında sanatçıyı yapıtlarıyla buluşturan ve 207 galerinin 17 Şubat’a değin ka TİYATRO SANATÇISI TEDAVİ GÖRDÜĞÜ HASTANEDE KALP VE AKCİĞER YETMEZLİĞİNDEN YAŞAMINI YİTİRMİŞTİ Tekin Akmansoy son yolculuğuna uğurlandı İstanbul Haber Servisi Tiyatro sanatçısı Tekin Akmansoy (89) dün düzenlenen törenin ardından son yolculuğuna uğurlandı. Akmansoy, Teşvikiye Camisi’nde öğle namazının ardından kılınan cenaze namazı sonrasında Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verildi. Akmansoy, tedavi gördüğü hastanede kalp ve akciğer yetmezliği sonucu 12 Şubat Salı günü yaşamını yitirmişti. “Kaynanalar” dizisindeki Kayserili işadamı “Nuri Kantar” karakteriyle ünlenen tiyatro sanatçısı Tekin Akmansoy için ilk tören dün Şişli Belediyesi Kent Kültür Merkezi’nde düzenlendi. Törene, Akmansoy’un kızfa Sarıgül ile çok sayıda sanatçı dostları ve sevenleri katıldı. Arzu Akmansoy, sözün bittiği yerde olduklarını belirterek, “O benim babam, o benim her şeyim. Ben çok büyük bir enerji topunu kaybettim” dedi. Sanatçı Defne Yalnız da Akmansoy’la 43 yıllık mesleki yakınlıkları olduğunu anımsatarak “Kendisinden çok feyiz aldım. Kantar ailesinden bir ben kaldım. Mesleki bir büyüğümü kaybettim. Anısının önünde saygıyla eğiliyorum” dedi. Bu arada, Teşvikiye Camisi’ndeki tören sırasında Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’a sarılıp yanağından öptü. ları Arzu Akmansoy ile Alev Esen, torunu sanatçı Ozan Orhon, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Kemal Fahir Genç, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Lemi Bilgin, Şişli Belediye Başkanı Musta n Haber Merkezi Gül Yıldız’ın ilk kitabı ‘Tutsak Çağrışım’ yayımlandı. ‘Aşk, ölüm, affetmek’ üzerine metaforlarla örülü kitapta, felsefeden mitolojiye, Ulysses’ten Faust’a kadar uzanan atıflar dikkat çekiyor. Yeraltı edebiyatının önemli isimlerinden Altay Öktem’in genel yayın yönetmenliğinde hazırlanan Marjinal Kitap dizisinden çıkan anlatı kitap, yaralanmış tüm ruhlara sesleniyor. n Kültür Servisi Radiohead, yeni albüm çalışmalarına eylülde başlayacağını açıkladı. Topluluk üyesi Colin Greenwood verdiği bir röportajda dokuzuncu albüm için eylülde stüdyoya gireceklerini ifade etti. Radiohead son olarak 2011’de, 8 şarkılık The King of Limbs albümünü yayımlamıştı. n Kültür Servisi Borusan Müzik Evi, rock müzik topluluğu Tortoise’u dokuz yıl aradan sonra yeniden İstanbul sahnesinde ağırlıyor. Amerikan underground rock müziğinin efsane topluluklarında çalmış John Herndon, Doug Mc Combs, David Pajo, John Mc Entire ve Dan Bitney tarafından kurulan topluluk, 19 Şubat’ta vereceği konserde, hiphop, electronica, ambient gibi yeni müzikal formlarını, klasik minimalizm, avantcaz, krautrock gibi deneysel ifade biçimleriyle harmanladığı şarkılarını seslendirecek. Yazarımızın yazısı elimize ulaşmadığından yayımlayamıyoruz. Gül Yıldız’dan Tutsak Çağrışım Radiohead’den güzel haber ‘USTALARA SAYGI’DA ALASYA’YI DOSTLARI ANLATACAK Bir mizah emekçisi: Zeki Alasya Kültür Servisi “Ustalara Saygı” toplantıları bu kez tiyatro ve sinema sanatçısı Zeki Alasya için düzenlenecek. Beşiktaş Belediyesi tarafından Faruk Şüyün’ün öncülüğünde sekiz sezondur düzenlenen “Ustalara Saygı” toplantıları 18 Şubat saat 20.00’de Akatlar Kültür Merkezi’nde izlenebilecek. Nilgün Belgün’ün sunacağı gecede Ahmet Gülhan, Atilla Dorsay, Cem Özer, Cezmi Baskın, Erdal Salihoğlu, Ferdi Merter, Halit Akçatepe, Halit Kıvanç, Hülya Koçyiğit, Levent Ülgen, Melek Baykal, Mete Alpman, Metin Akpınar, Müjdat Gezen, Orhan Topçuoğlu, Tarık Pabuççuoğlu, Timur Acar ve Zihni Göktay konuşmacı olarak katılacak. Aralarında “Köyden İndim Şehire”, “Hasip ile Nasip” ve “Nereye Bakıyor Bu Adamlar”ın da bulunduğu pek çok filmde rol alan Zeki Alasya, “Köşe Kapmaca”, “Vay Başımıza Gelenler”, “Cafer’in Çilesi”, “Sivri Akıllılar” ve “Rus Gelin” filmlerine de yönetmen olarak imza atmıştı. Zeki Alasya’nın rol aldığı oyun ve filmlerden görsellerin yanı sıra özel yaşamından karelerin yer alacağı bir dia gösterisinin yapılacağı gecede, sanatçının müzisyen kızı Zeynep Alasya da piyanist Alpay Göltekin ve gitarist Alp Yenier’in eşliğinde minik bir konser verecek. “Ustalara Saygı” toplantıları, 25 Şubat’ta Hıfzı Topuz gecesiyle devam edecek. Tortuise Borusan Müzik Evi’nde
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear