17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 21 ARALIK 2013 CUMARTESİ 4 HABERLER Kılıçdaroğlu, bakanları görevden almayan Erdoğan’ın yolsuzluğun parçası olduğunu söyledi Altın Kural Kafamda son günlerde hep şu dizeler: “Bu sofracık ki, efendiler iltikaama muntazır Huzurunuzda titriyor, bu milletin hayatıdır Bu milletin ki, mustarip, bu milletin ki muhtazır Fakat sakın çekinmeyin yiyin yutun hapır hapır Yiyin efendiler yiyin , bu hanı iştiha sizin Doyunca tıksırınca çatlayıncaya kadar yiyin” Sonra da yakalanırsanız “uluslararası komplo var” deyin. Haksızlık etmeyelim. Ne ilk ne ikinci, ne beşinci kez düşüyor aklıma Tevfik Fikret’in “Hanı İştiha”sı. Hemen belirteyim ki, şiirin yukarıya alınan bölümündeki son mısra Tevfik Fikret’in değil, çünkü o dönemde suçüstü yakalanıldığında, pişkinliğin bu kadarı kimsenin aklına gelemiyordu. Türkiye’de hep, bir yağma dönemi izlenimi içinde yaşadım herkes gibi. Rüşvetin de, yolsuzluğun da belgesi, genellikle olmadığı için, çoğu zaman iddialar havada asılı kaldı. Genelde de yakalanma son derece ender olan bir durum. Yakalanmamak için altın kurallar var. Belge bırakmayacaksın, delilleri yok edeceksin, dilini tutacaksın, olur olmaz yerlere takılmayacaksın vb. Bu altın kurallardan birini de, atalarımız şöyle dile getirmişlerdir. “Su geçerken, at değiştirilmez.” HHH Bu, su geçerken at değiştirilmez vecizesine duruma göre ekler yapmak gerekiyor. Mesele Ergun Göknel’in baş kahramanı olduğu İSKİ skandalında bu vecize şu şekle dönüşmüştü: “Su geçerken at, rüşvet yerken avrat değiştirilmez.” Ergun Göknel bunu anlamadığından, rüşvet yerken, eşini boşayıp, yenisine gitmek istediğinden, her şeyi eline yüzüne bulaştırdı, eski karısının ihbarıyla hapsi boyladı. Bunun gibi, yolsuzluk batağına batmışsan eğer, talan içindeysen bileceksin ki, yola beraber çıktığın ortağı tam bu anda değiştiremezsin, çünkü bilmelisin ki, “Su geçerken at, yolsuzluk yaparken ortak değiştirilmez” eline yüzüne bulaştırırsın her şeyi. Şimdi bu kurala uyulmadığı için her şeyin aşikâr olduğu söyleniyor ve iddia ediliyor ki, skandal ortaklık bozulduğu için patlak vermiştir. Eğer öyle olmasaydı, her şey eskisi gibi devam edecekti. Gerçi, yolsuzlukların ayyuka çıktığı dünya âlemin dilindeydi, ama bunları yayınlamak da o kadar kolay olmuyordu. Gerçi İhale Yasası kevgire döndürülmüştü, gerçi Sayıştay ağzı var dili yok, hiçbir şeyi denetleyemez, hiçbir şeyi söyleyemez hale dönüştürülmüştü. Ama öyle bir tezgâh kurulmuştu ki, dokunan yanıyordu. HHH Ortaklık aksamadan sürdükçe, her şey tıkırında gitti. Tezgâha çomak sokan, olaya dokunan yandı bitti. Kuşku yok, hayır üzerine değil, şer üzerine kurulmuş bir ortaklıktı söz konusu olan. İş bölümü ustaca kotarılmış, tezgâh iyi düzenlenmişti. Kabul etmek gerekir ki, şer ortaklığı pislik üzerine bina edilmiş bir koalisyondu. Hapishaneler dolup taşıyor, insanlar, köşe başında vurulup indiriliyor, bunun adı da ileri demokrasi oluyordu. Ama oyunun kuralına uyup, herkesin payını bilip, gerekeni, gerektiği yere verip, çarkı çevirdiğin sürece hiçbir şey olmamışçasına dönüyordu devran. Ama şer ortaklığının esası, kendini güvenceye alma ilkesine dayanırdı. Şer ortaklığında, ortak hem dayanak hem köstekti. Şer ortaklığında, hem hayra karşı hem de şer ortağına karşı gardını almak zorundaydın. Altın kuraldır bu. Ergun Göknel, su geçerken at, rüşvet yerken avrat değiştirilmeyeceği altın kuralını bilmediğinden yandı. Şimdi de, su geçerken at yolsuzluk yaparken ortak değiştirilmeyeceği altın kuralını bilmeyenlere geldi sıra. Bakalım bu sefer kimler yanacak? ‘Çetenin reisi sensin’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yolsuzluk operasyonu ile ilgili olarak “Devlet içinde çete” değerlendirmesini yapan Başbakan Tayyip Erdoğan’a “Çete sensin, çete reisi de sensin. Ülkeyi bu hale getirdin. Yolsuzluk haberleri gazetelerde, bakanlar halen koltuklarında. Yüzsüzlüğün bu kadarına, samimi söylüyorum pes yani pes” yanıtını verdi. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın soruşturmanın giziliğine ilişkin “acıklı” açıklamasını da “Sana niye haber verilecek? Sana haber verilmesi suç. Sana haber verildi, Deniz Feneri’nde yaptığın ortaya çıktı” sözleri ile değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, Milli Kütüphane Konferans Salonu’nda düzenlenen TMMOB Sanayi Kongresi’nin açılışında konuştu. Türkiye’yi sarsan yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın, “14 ay dinleme, izleme yapılıyorsa ve bu konuda ‘Belli bir koltuğa bağlı siyaset yapmam’ Dış Haberler Servisi Amerikan haber sitesi Huffington Post gazetesi muhabiri Joe Lauria, yaptığı röportajda CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Tayyip Erdoğan’a karşı daha karizmatik bir liderin çıkması için istifayı düşünebileceğini söylediğini aktardı.ABD’li yazar şunları söyledi: “Haziran 2015’te yapılması planlanan bir sonraki genel seçimlerde iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin yerine geçme ihtimalini artırma anlamına gelmesi halinde partideki yükselen yıldız Mustafa Sarıgül’ün ipleri ele almasını değerlendirip değerlendirmeyeceğini sorduğumda, Kılıçdaroğlu ‘Ben belli bir koltuğa bağlı olarak siyaset yapmıyorum. Ben ülkenin iyiliği için, gelişmesi ve demokratikleşmesi için siyasetteyim. Koltuğuma âşık değilim’ dedi” açıklamasını yaptı. kendi üstlerine haber verilmiyorsa, siyasi mühendisliğin bir başka versiyonudur. Bu çeteler devletin içinde devlet olmaktadır” sözlerini anımsatarak, “11 yıldır kim yönetiyor bu ülkeyi? Benim Sayın Başbakan’a bir önerim var; devlet içinde örgütlenen çeteyi görmek istiyorsan, Bakanlar Kurulu’nu toplarsın, orada çeteyi görürsün. Türkiye Cumhuri yeti tarihinde yapılan en büyük yolsuzluk operasyondur bu. Bu operasyona bir isim vermek gerekiyorsa bu ‘Kul Hakkı’ operasyonudur” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, “Bir İçişleri Bakanı’nın oğlunun gözaltına alındığını basından öğrenmesi kadar acıklı ne olabilir” sözlerine de “Daha acıklı olanı o bakanın hâlâ o görevden kalmış olmasıdır. Siz bu milletin aklıyla alay mı ediyorsunuz? ‘14 aydır benim haberim olmadı’ diyor. Sana niye haber verilecek, zaten sana haber verilmesi suç” diye tepki gösterdi. Erdoğan’a seslenen Kılıçdaroğlu, “Sen o bakanları neden hâlâ orada tutuyorsun? Tutuyorsan sen de o yolsuzluğun bir parçasısın” dedi. Bakanların koltuklarında oturmasına tepki gösteren Kılıçdaroğlu, “Çocuğu yolsuzluk yapacak, kendisi bakanlık koltuğunda oturacak, altında kırmızı plakalı araçlar, bütün devlet emrinde, istediği gibi bakanlığı yönetiyor. Ya arkadaş sen daha ne istiyorsun. Doymuyor musun daha, devleti soymaktan bıkmadın mı daha? Ar damarı çatlamış birisi halkın yüzüne bakmaktan korkmaz” dedi. Kongreden ayrılırken gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Kılıçdaroğlu, “İsterse kabinenin tamamı değişsin. Artık bu hükümet Türkiye’ye güven vermiyor” dedi. İçişleri ihaleleri için önerge ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, İçişleri Bakanlığı’na bağlı kurum ve kuruluşların yaptıkları ihalelerle ilgili Meclis araştırması açılmasını istedi. CHP’li Tanrıkulu, araştırma önergesinde “İçişleri Bakanlığı’na bağlı kurum ve kuruluşların yaptıkları ihaleler yolsuzlukla mücadele için araştırılmalı, sorumluları belirlenmelidir. Devleti zarara uğratan bürokrat, işadamı, siyasi kim olursa olsun siyaset zırhının koruyucuları arkasına saklanmadan adalete ve halkın gerçek temsilcisi TBMM’ye hesap vermek zorundadır” dedi. Tanrıkulu, önergesinin gerekçesinde Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün 2012 Yolsuzluk Algı Endeksi’nde Türkiye’nin 176 ülke arasında 49 puanla 54. sırada yer aldığına dikkat çekti. CHP İstanbul Milletvekili Oktay Ekşi de soru önergesinde Başbakan Tayyip Erdoğan’a ciddi suçlamalara hedef olan 4 bakanın neden istifasının istenmediğini sordu. AKP’li Günay, rüşvet operasyonuna adı karışan bakanlara çağrıda bulundu Suçlamayın, istifa edin Emine Erdoğan ile aynı karede Rıza Sarraf’ın Emine Erdoğan’ın himayesinde kurulan Toplumsal Gelişim Merkezi Eğitim ve Sosyal Dayanışma Derneği’nin (TOGEMDER) bağışçılarından olduğu ortaya çıktı. TOGEMDER’in 16 Ekim’de bağışçılarına plaket vermek için düzenlediği gecede de Zerrab, Emine Erdoğan’ın elinden aldığı plaketiyle aynı karede poz vermiş. Dernek sitesinde Rıza Zerrab ile eşi Ebru Gündeş’in dernek faaliyetlerinde yardımlarıyla ‘gönül köprüsü’ oluşturan kişiler olduğunu da belirtiyor. ‘Bilal Erdoğan zanlı mı?’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Başbakan Tayyip Erdoğan’a “Ağabeyiniz Mustafa Erdoğan ve oğlunuz Bilal Erdoğan rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasının zanlıları arasında mıdır? 4 bakanı görevden alıp istifa edecek misiniz” diye sordu. Oran, Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde şu soruları yöneltti: “Oğlunuz Bilal Erdoğan ve gözaltına alınan AKP’li Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir’in de yönetim kurulu üyesi olduğu TÜRGEV’e, soruşturma dosyasına göre Temmuz 2013’te ismi bilinen kurye aracılığıyla iki parti halinde toplam 3 milyon TL para aktarıldığı doğru mudur? Fatih Belediyesi’nce sit alanındaki bazı arazilerin imar ve inşaata açılması için oğlunuz tarafından, Belediye Başkanı Demir’e baskı yapıldığı doğru mudur? Fatih Belediyesi sınırları içerisinde sit alanında yaklaşık 5 milyon TL maliyetle yaptığı öğrenci yurdunu 25 yıllığına ücretsiz olarak TÜRGEV’e niçin devretmiştir, bu konuda Fatih Belediyesi’ne talimat mı verdiniz?” Oran, ayrıca Muammer Güler ile Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’a, “Rıza Sarraf’ın Türk vatandaşlığı işlemini kim yürüttü, kimler referans oldu” diye sordu. CHP’li Şafak Pavey de iktidara, AKP üst düzey yetkililerinin cumhurbaşkanına cemaatle arabuluculuk yapmasını isteyip istemediğini sordu. Tekin: İktidarda akıl tutulması yaşanıyor İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, büyük rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun ardından hükümetten gelen “milli iradeye müdahale” açıklamalarını, akıl tutulması olarak değerlendirdi. CHP Genel Başkan Yardımcıları Gürsel Tekin ve Sezgin Tanrıkulu, dün partilerinin il başkanlığında basın toplantısı düzenledi. Tanrıkulu yaptığı açıklamada “Yıllarca baro başkanlığı yaptım, 25 yıllık hukukçuyum. Çift imzalı savcı işlemi görmedim. Soruşturma nedeniyle imtiyaz olduğu için savcılar eklendi. Yargılama hukukunda böyle bir uygulama yok. Kimse imtiyaz sahibi değildir” diye konuştu. ‘Kutuda saklayacak paramız yok!’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Türkiye’yi sarsan yolsuzluk operasyona gönderme yaparak “Allah’a şükür bizim kutularda saklayacak paramız yok ama itibarımız var. En önemlisi de budur. Özelleştirmenin, para yemenin sonu yok. Her İzmirli kentin değerlerine, malına sahip çıkmalı” dedi. Rotary ve Rotaract kulüplerinin önceki akşam düzenlediği toplantıda kentle ilgili konuşan Kocaoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ekonomik yapısının yatırımlarını kimseye muhtaç olmadan yapacak durumda olduğunu belirtti. İstanbul Haber Servisi AKP İzmir Milletvekili Ertuğrul Günay, yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda önceliğin Emniyet ve yargı mensuplarının değiştirilmesinin olmaması gerektiğini vurgulayarak “Adı iddialara karışanlar soruşturmanın sağlığı için istifa etmeliydi. Bunu yapmadan, yolsuzluğa ortaya çıkaranları suçlamak yanlıştır” dedi. Twitter hesabından operasyonu değerlendiren Ertuğrul Günay, bir hukuk devletinde herkesin yaptığının sonucuna katlanması gerektiğini belirtti. Günay “AKP’ye oy vermiş milyonlar ‘adalet’le kalkınan bir Türkiye ‘umut’ ettiler. Bu temiz umudu istismar eden varsa cezasını çekmesi şarttır. Üçbeş kişi için koca bir parti zan altında kalırsa haksızlıktır, yazıktır. Yaşananlar vahim ve acıdır” yorumunu yaptı. Soruşturmaya müdahale Hakkında takibat yapılan kişinin operasyon sürerken Emniyet’te tayin yapmasını “soruşturmaya müdahale, affedilmez hukuk ihlali ve suç” olarak niteleyen Günay, adli takibin yürütmeye bilgi vermemesinin yasa ve usul gereği olduğunu kaydetti. Günay, bundan şikâyetçi olanların hukukçu değil mahalle bekçisi bile olamayacağını ifade etti. Adaletin tecellisini sabırla beklemek gerektiğini dile getiren Günay “Ancak, Emniyet’e ve yargıya müdahale adalete güveni gölgelerse sonucu daha vahim olur. Siyasi taraflılıkla bilip bilmeden yolsuzluğu koruyor görünmenin siyasi bedeli ağır olacağı gibi, halka ve Hakk’a karşı da vebali ağırdır” dedi. CHP PM üyesi Ercan Karakaş da Günay’ın açıklamalarına destek vererek “Görülüyor ki AKP’de yolsuzluk, rüşvet kepazeliğine karşı çıkacak başkaları yok. Bu nedenle Günay, AKP’deki diğer eski CHP’li, sosyal demokrat arkadaşları ile de konuşarak artık gereğini yapmalıdır” dedi. Yeniçeri: Artık sonuç çıkmaz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, Meclis’te yaptığı basın toplantısında üzerinde “(A) yakkabı (K)utusu (P)artisi” yazan ve dolar işareti olan ayakkabı kutularıyla geldi. Yeniçeri, AKP’nin bütün gücüyle yolsuzluk ve rüşvetle mücadele edenlerin üzerine çullandığını belirtirken “Bu aşamadan sonra kimse soruşturmalardan bir sonuç çıkacağını beklememelidir” dedi. Yeniçeri, kutulardaki paralardan iktidarın hiç bahsetmediğini kaydetti. (Fotoğraf: AA)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear