Catalog

SAYFA CUMHURİYET 15 ARALIK 2013 PAZAR [email protected] 16 KÜLTÜR Bob Dylan, demir işleri atölyesinde. (Fotoğraf: John Shearer) Şehir Tiyatroları’nda teşvik maaşı krizi CEREN ÇIPLAK Bu Seviyesizliğe Müstahak Değiliz! Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisi bunca seviyesizliğe, bunca iğrenç küfürleşmelere benim bildiğim kadarıyla hiç ama hiç sahne olmamıştı. (Tutanaklar ortada, isteyen bakabilir.) Belden aşağı küfürlerin uçuştuğu o oturumda gerek CHP’li Muharrem İnce, gerek AKP’li Zeyid Aslan, sadece birbirlerine değil, tüm millete küfretmişlerdir. Zeyid Aslan’ın bu ilk değil, kaçıncı vukuatı. Meclis’te Genel Kurul’da Kamer Genç’e ettiği en okkalı küfürler... Daha yenilerde kadın gazetecilere, “Ben sizin bacak aranızın fotoğrafını çeksem...” diye başlayan “ahlak vaaz”larını unutmadık! Hayır! Biz bu seviyesizliğe müstahak değiliz! HHH İmam vaaz vermiş, demiş ki, analara küfretmeyin, karşınızdakinin anasına ettiğiniz küfür, kendi ananıza geri döner... Bu haberi okuduğumda ne düşüneceğimi bilemedim. Beş yaş altı çocuklara bile artık günümüzde böyle ders verilmiyor: Sen onun saçını çekersen, o da senin saçını çeker misali! İmamın çok iyi niyetli olduğundan hiç kuşkum yok. Ancak görüldüğü gibi küfreden de olsanız, küfredilen de, sonunda okkanın altına giren analar, yani kadınlar oluyor! Öldükten sonra cennet, hurilerle mükâfatlandırılma ya da cehennem ateşiyle yanma korkusu arasında sıkışıp kalma yerine, eğitim alanındaki utanç verici durumumuzu düzeltmeye çalışsak artık... Meclis’te küfür, hoyratlık, kavga artışı ve seviyesizlikle, OECD’nin (PİSA 2012) Eğitim Raporu’nda, 64 ülke arasında 42. sırada olmamız arasında sahici bir bağ olduğuna çok inanıyorum. Hayır, biz eğitimdeki bu seviyesizliğe de müstahak değiliz. HHH Başbakan’ın “Ulan” diye konuşması, “Sen” diye hitap etmesi... Kimilerine göre onun kişiliğinin bir parçası; “karizmasının” bir parçası... Velev ki öyle... İnsan olumlu örnek olmaya çalışır, olumsuz değil! “Ananı al da git!” ... “Lan artistik yapma” ... Muhalefete ya da beğenmediklerine Meclis içinde ya da dışında: “Ahlaksız herifler” ... “Ahlaksızlar”, “Reziller”, “Sahtekârlar”... Örnek böyle olunca bir Bülent Arınç’ın “Şeyini şey ettiğimin şeyi” demesi de sineye çekilir, Vali’nin “Gavat” demesi de... Hayır, biz bu seviyesizliğe müstahak değiliz! HHH Ama biz bu kadar yalana da müstahak değiliz: Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın Bezmiâlem Camii’yle ilgili çoktan aksi kanıtlanmış yalanları tekrarlaması; insanları aptal yerine koyması olacak şey mi! “Dini değerler” diye diye yalan söylemek, öpüşmekten daha büyük günah, daha büyük edepsizlik değil mi! Bir yalanı bin kez tekrarlayarak gerçek yapabilir misiniz?! Hayır! Biz bu seviyesizliğe müstahak değiliz! Bozdağ’ın kullandığı Türkçede de ciddi sorun var: “... Birbirlerini kadınlı erkekli öpen yapılarla ilgili ...” Demek istiyor ki, camide bir kadınla bir erkek öpüşmüş! Galiba Başbakan’ı örnek aldı: O da Hülya Gülbahar’a dönüp “Yoksa Uganda mı olmak istiyorsun” demişti! Anadilimin de böyle horlanarak kullanılmasına gönlüm razı değil. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları (İBBŞT) sanatçıları ile çalışanları altı aydır teşvik maaşı alamıyor. Edindiğimiz bilgiye göre, teşvik maaşları bu yıl Başbakanlık tarafından onaylanmadı. Onaylanmamasının gerekçeli kararının Başbakanlık tarafından kuruma yollandığı, bu kararın da önümüzdeki hafta içi İBBŞT’nin yönetim kurulunda açıklanacağı belirtildi. Öte yandan, İBBŞT yönetmeni Ragıp Yavuz, Afife Jale Ödülleri’nde “En Başarılı Erkek Oyuncu Ödülü”, “En Başarılı Sahne Tasarım Ödülü”nü, Direklerarası Tiyatro Ödülleri’nde “En Başarılı Demokrasi Temalı Oyun Ödülü”, “En Başarılı Efekt Tasarım Ödülü”nü, Çırağan Lions Ödülleri’nde ise “En Başarılı Yönetmen Ödülü”nü alan “Ateşli Sabır” oyununun ekim, kasım, aralık, ocak programlarında yer almamasını “Neden acaba?” diyerek Facebook sayfasında eleştirdi. Anımsanacağı üzere, İstanbul Şehir Tiyatroları yönetimi, Kıbrıs Festivali’nde Gezi Direnişi’ne destek selamı gönderen Ragıp Yavuz hakkında soruşturma başlatmış, daha sonra da soruşturma kapanmıştı. Kurum içindeki kulislere kulak verdiğimizde, kurumda resmi olarak yansıtılmasa da, “muhalif bir tutum” sergileyen çalışanlara karşı bir ortamın oluştuğu ortaya çıkıyor. Bu durum da akla, “Şehir Tiyatroları, bazı muhalif yönetmenlerine karşı bir tavır içinde mi” sorusunu getiriyor. Bob Dylan’ın işlevsel heykelleri Londra’daki Halcyon Gallery’de sergileniyor u Daha önce çizimleri ve akrilik çalışmalarıyla da bilinen ünlü müzisyen bu kez çağdaş ve işlevsel heykelleriyle gündemde. Bu işler, sanatçının ‘ani ruh hali değişiklikleri’nin simgeleri. HANDE EAGLE O şimdi heykeltıraş LONDRA Robert Allen Zimmerman adı tutkunları dışında pek çok insanın zihninde yer edinmiş olmasa da Bob Dylan adı geçtiğinde akan sular durur. Kuzey Amerika’nın ortabatısında yer alan Minnesota eyaletinin Hibbing şehrinde büyümüş Dylan. Şehrin mottosu: “Maden cevheri ve daha fazlasıyız.” 2010 nüfus sayımında Hibbing’in nüfusu 16 bin 361 olarak saptanmış. Dylan’ın baba tarafı Ukrayna’nın ‘Kapı 1’, Bob Dylan, Halycon Gallery, Londra. üçüncü büyük şehri olan Odessa’dan Amerika’ya göç etmiş, anne tarafı ise es” adını verdiği 40 akrilik çalışma, Eylül Litvanya’dan. Dylan’ın otobiyografi2010’da başlayarak Nisan 2011’e dek Dasinde de, babaannesinin kızlık soyanimarka Ulusal Galerisi’nde sanatseverledının “Kırgız” olduğu ve aile soyare sunulmuştu. ğacının Türkiye’nin kuzeybatısındaki Son ikiüç yıl içinde Dylan’ın işleri, Kağızman’a dayandığı yazıyor. İnsanın New York’taki dünyaca ünlü Gagosian nereden geldiği değil, nereye doğru adım Gallery’de, Milano’daki Palazzo Reale’de attığı önemli. ve geçen ağustosta Londra’daki Ulusal Film, müzik, edebiyat gibi ilgi alanPortre Galerisi’nde yer alan sergileriyları her geçen yıl ürettiği yeni işlerle pek çok kez ses getirdi. Dylan şimdile daha da çeşitlenen Dylan’ın daha yeye dek tuval yüzeyine yansıttığı sanatsal ni döneme denk gelen bir başka ilgi alayeteneğini geçenlerde Londra’nın en saynı da güzel sanatlar. Dylan’ın çizimleringın güncel sanat galerilerinden Halcyon den oluşan “Drawn Blank” başlıklı kiGallery’de açılan ve 25 Ocak 2014’e katap 1994’te Random House Yayınevi tadar sürecek olan “Mood Swings” sergisi rafından yayımlanmıştı. Ekim 2007’deyile yepyeni bir düzleme taşıyor; Dylan arse kitapta yer alan çizimlerin serileştiriltık heykel yapıyor. miş hali Almanya’nın Chemnitz şehrinDylan’ın yıllar içinde biriktirdiği eski deki Kunstsammlungen’da sergilenmişmetal objelerden (yer yer üstü yeşil, kırti. Ardından, Dylan’ın “The Brazil Serimızı, mavi, sarıya boyanmış baltalar, kerpetenler, çiviler, envai çeşit zincirler, bıçaklar, dişli çarklar, testereler, at nalları) ve demirden yapılmış tek ve çift kanatlı kapılardan, üstü cam, altı yine demir işi masalar, serginin başlığının da belirttiği gibi “ani ruh hali değişikliklerinin” simgeleri. Demirden yapılmış küçük bir gitar, sol anahtarı, nota çizgisi üstünde yerini almış bir avcı köpeği, fa anahtarı, bronz görünümlü bir kartal gibi müzisyen kimliğine değin simgeleri de içeren tek ve çift kanatlı kapılar gündelik işleve de sahip. Bu heykeller satın alan kişinin bahçesinde yer almak için yapılmış. Doğanın içerisinde yer alıp geçen zamanla onun bir parçası olmak üzere yaratılmış bu ani ruh değişikliği simgelerini Dylan şöyle anlatıyor: “Çocukluğumdan beri hep demirle yaşadım. Demir cevheri üreten bir memlekette doğup büyüdüm. Öyle ki her gün onun kokusunu içinize çekebilirdiniz. Bir ya da daha çok formda demirle hep bir ilişkim oldu. Kapılar yarattıkları negatif alan sebebiyle bana cazip geliyorlar. Kapatılabilmelerinin yanı sıra mevsimlerin ve rüzgârların içlerinden geçip akmasına izin veriyorlar. Kapılar sizi dışarıda da bırakabilirler, içeri de hapsedebilirler. Ve aslında bazı açılardan bu ikisi arasında pek de bir fark yok.” Dylan, yarattığı her şeyde olduğu gibi bu işlerinde de o kendine özel damgasıyla yer alıyor günümüzün sanat dünyasında; bir çığır açıyor bu büyüleyici ve işlevsel heykel sergisiyle. ([email protected]) Özgen Acar’a ödül ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Rotary Kulübü, gazetemiz yazarı Özgen Acar’a “Meslek Ödülü” verdi. 60 yıllık geçmişe sahip Ankara Rotary Kulübü, Yönetim Kurulu’nun oybirliği ile “Yurtdışına yasadışı yollarla kaçırılmış kültür varlıklarının ülkemize geri dönmesinde sağladığı başarı ve kültürel mirasın korunmasına ilişkin çalışmaları nedeniyle”, yazarımız Özgen Acar’a ödül verdi. Acar’a ödülünü, kulübün Dönem Başkanı Aykut Çınaroğlu verdi. Acar ise ödül töreninde yaptığı çalışmaları görselleriyle birlikte anlatan bir sunum yaptı. Ömer Madra Robert Kolej Konuşmaları’nda Kültür Servisi “Robert Kolej Konuşmaları” dizisinin aralık ayı programında Cüneyt Ülsever’den sonra Ömer Madra konuk olarak yer alıyor. 17 Aralık saat 19.00’da Pera Müzesi’nde gerçekleşecek söyleşinin başlığı “Bir İş Modeli Olarak İklim Değişikliği Bu Haliyle Kapitalizm Değişebilir ve Değiştirebilir mi?” Robert Kolej’in 150. yıl kutlamaları kapsamında gerçekleşen “Robert Kolej Konuşmaları”, konusunda uzman mezunlar Aralık 2013 Mayıs 2014 döneminde ayda iki kez Pera Müzesi’nde dinleyicilerle buluşuyor. Açık Radyo’nun kurucusu yazar, akademisyen, gazeteci, radyo programcısı, aktivist Ömer Madra, küresel ısınma konusuna Türkiye’de dikkat çekmek amacıyla yıllardır yaptığı çalışmalarla tanınıyor. Kültür Servisi Önceki gün yaşamını yitiren tiyatro ve seslendirme sanatçısı Zafer Önen’in cenazesi bugün Teşvikiye Camisi’nde öğleyin kılınacak namazın ardından Feriköy Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Cenaze öncesi Önen için saat 10.00’da Şişli’deki Kent Sineması’nda anma etkinliği düzenlenecek. Zafer Önen bugün toprağa veriliyor