23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 18 KASIM 2013 PAZARTESİ 8 HABERLER GÜNDEM n Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Mardin’in Nusaybin ilçesinden Türkiye sınırını geçmeye çalışan mülteci gruba ateş açıldı Üç Suriyeli öldürüldü ‘Hasan Ferit hep aramızda olacak’ Maltepe Gülsuyu’nda çeteler tarafından katledilen Hasan Ferit Gedik için Sarıyer Armutlu Cemevi’nde 40 duası yapıldı ve aşure dağıtıldı. Anma etkinliğine Hasan Ferit Gedik ile başından vurularak ağır yaralanan ve geçen günlerde taburcu olan Gökhan Aktaş, başında ve kolunda özel koruyucu atel takılı olduğu halde katıldı. Hasan Ferit Gedik’in dedesi, Aktaş’ı “Hoş geldin yiğidim, senin de dedenim” sözleriyle karşıladı. Anne Nuray Gedik “Feritimin sesini, arkadaşlarının sloganları arasında duyuyorum. Mahallelerimizdeki dönüşümleri, yozlaşmaya karşı zaman birlik olma zamanı. Bu yolda Hasan Ferit Gedik hep bizimle olacak. Evladımın ardından tek isteğim, onun huzur içinde yatması, katillerinin halka hesap vermesidir” dedi. Yurt Haberleri Servisi Mardin’in Nusaybin ilçesinde Suriye sınırından Türkiye’ye yasadışı yollardan geçmeye çalışan gruba yapılan müdahalede Suriye uyruklu 3 kişinin öldüğü bildirildi. Mardin Valiliği’nden olaya ilişkin yapılan açıklamada, “Yasadışı yollardan sınırı geçmeye çalışan bir gruba, görev değişimi maksadıyla Nusaybin’den il merkezine intikal etmekte olan Polis Özel Harekât timi tarafından NusaybinKızıltepe yolunun 9. kilometresinde müdahale edilmiş, olay esnasında Suriye uyruklu 3 şahıs hayatını kaybetmiştir” denildi. Olayla ilgili Nusaybin Cumhuriyet Başsavcılığı’nca adli soruşturma başlatıldığı belirtilen açıklamada, öldürülen 3 Suriyelinin cesedinin Malatya Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği kaydedildi. Öte yandan yerel kaynaklar, öldürülen kişilerin terör örgütü El Kaide ile çatışan Suriye’nin Kürt bölgesi Rojava’dan olduğunu bildirdi. BDP: EL NUSRA’YA VIP, RojAvA hAlkınA kuRşun ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, Nusaybin’e geçmeye çalışan üç kişinin öldürülmesine tepki gösterdi. Gültan Kışanak Twitter’da “Güney Kürdistan federasyonu tüm Kürtlerin kazanımıdır. Rojava devrimi de tüm Kürtlerin kazanımıdır. Hiçbir onurlu Kürt buna karşı çıkamaz. Hiçbir onurlu Kürt, Nusaybin sınırında 3 Rojavalının TSK tarafından katledilmesine sessiz kalamaz. Amed’de düğünde buluşanların dikkatine” dedi. BDP genel merkezinden yapılan açıklamada da “Son bir ay içerisinde sınırda 7 sivil katledilmiştir. El Nusra çetelerine sınırdan geçerken VIP hizmeti veren devlet, Nusaybin’de katledilen sivil insanlar için ise sınır ihlali gerekçesinin arkasına sığınmaktadır” denildi. Mehmetçik BARKIN ŞIK MEB’in girişimi Güneydoğu’daki yoksul öğrencileri de vuracak dershaneleri de kapanacak ANKARA Milli Eğitim Bakanlığı’nın dershanelerin kapatılması yönündeki girişimi, özellikle Güneydoğu Anadolu’da ücretsiz hizmet veren “Mehmetçik Dershanelerini” ve dolayısıyla bu kurumlarda üniversiteye hazırlanan fakir öğrencileri de vuracak. Eğitimde fırsat eşitliği yaratmayı amaçlayan bu dershanelerde, silah altındaki özel okul ile dershanelerde görev yapmış öğretmenler ücretsiz eğitim veriyor. Yurt genelinde halen bu dershanelerden 132 adet bulunuyor. Genelkurmay Başkanlığı, Mehmetçik Dershanesi uygulamasına 2002 yılında başladı. Parası olmayan fakir çocukların eğitimine katkı sağlamak amacıyla oluşturulan bu kurslarla ilgili olarak Milli Eğitim Bakanlığı ile Milli Savunma Bakanlığı arasında 13 Temmuz 2012’de protokol imzalandı. Protokol ile dershanelerde en az 10 en çok 25 mevcut bulunması ve ekim ayında başlayacak kursların sınavların yapılacağı tarihe kadar sürmesi kayıt altına alındı. Türk Silahlı Kuvvetleri son olarak 5 Ekim’de mevcutlara ek olarak Hakkâri ili Çukurca ilçesinde, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile koordineli olarak, ‘Mehmetçik Dershanesi’ açtı. Dershanede, 4 derslikte, 48’i erkek, 47’si kız öğrenci olmak üzere 95 öğrenci öğrenim görüyor. 20132014 eğitim yılında yurt genelinde faaliyet gösteren Mehmetçik Dershanesi sayısı ise 132. Jandarma Genel Komutanlığı, 2011 yılındaki eğitimöğretim döneminde kendisine ait hizmet veren 26 Mehmetçi Dershanesi’nde yüzde 86 başarı oranı yakalandığını açıklamıştı. Jandarma Genel Komutanlığı’na ait dersliklerde eğitim gören bin 599 öğrencinin yüzde 86’sı baraj puanını geçmişti. Çağlayan’daki protesto eylemi Dövüldüler ve tutuklandılar İstanbul Haber Servisi Gezi Direnişi sırasında yaralanan ve 154 gündür yoğun bakımdan çıkamayan Berkin E’nin vurulmasına ilişkin suç duyurusunda bulunmak üzere önceki gün Çağlayan Adliyesi önünde toplandıkları sırada polis müdahalesi sonucu gözalınan 19 kişiden Duygu Güneş, Doğukan Çıkar, Gökhan Yıldırım ve Hakan Yılmaz dün savcılığa çıkarıldıktan sonra tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkeme Duygu Güneş’i serbest bırakırken, Doğukan Çıkar, Gökhan Yıldırım ve Hakan Yılmaz’ın 2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanuna muhalefetten tutuklanmalarına karar verildi. Polisin müdahalesi sırasında bacağında ve kolunda kırıklar oluşan Suna Yıldız’ın hastanedeki tedavisi de sürüyor. İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi, yazılı bir açıklama yaparak Taksim Dayanışması’nın “Berkin İçin Adalet” eylemini polis müdahalesini kınadı. Açıklamada “Kamu adına kamuyu yöneten siyasi iktidarların yargı gücüyle denetlenemediği toplumlarda kitlelerin sokağa inmesi meşru bir haktır” denildi. Seyit Rıza ve arkadaşları anıldı Dersim Araştırmaları Merkezi, Seyid Rıza ve arkadaşlarının idam edilişinin 75’inci yılında anma etkinliği düzenledi. Şişli Belediyesi Kent Kültür Merkezi’nde dün akşam gerçekleştirilen anmaya BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, Gazetemiz yazarı Can Dündar, Tunceli Belediye Başkanı Edibe Şahin, ve çok sayıda yurttaş katıldı. Dersimli bir annenin dualar eşliğinde “çıra” yakması ile başlayan anma etkinliğinde Dersim Katliamı’nı anlatan bir sinevizyon gösterildi. Etkinlikte konuşan Can Dündar, “Ben ne yazık ki Kürtçe bilmiyorum. Az önceki şarkıları anlamadım; ancak o acıyı anlamak için Kürtçe bilmeye, Dersimli olmaya gerek yok. İnsan olmak yeterli” dedi. Dündar, Ahmet Kaya’nın Ağladıkça şarkısına da vurgu yaparak, “Biz o acılardan bir barış yeşertmek üzereyiz. Acıları unutturmayacağız; ama tekrar yaşanmaması için bir ülke kuracağız. Barışa yürüyeceğiz ve ağladıkça bu dağları yeşerteceğiz” diye konuştu. (Fotoğraf: KAYHAN AYHAN) kozlarından biri haline getirildi. Yazının bulunuşundan bu yana 42 uygarlığa beşiklik etmiş Anadolu’da kurulan yerleşim yerlerine verilen adlar, bugün güncel olarak tartışılandan çok daha öte anlamlar ifade ediyor. Toprak bir yana sadece bu adlar üzerinde yapılacak bir arkeolojik kazı üst üste binmiş kültür katmanlarından şaşırtıcı kesitler verebilir. İktidar bunu yapmak yerine yerel halkın isteği, hükümetin arzusu, Meclis’in onayıyla, demokratikleşme adımı olarak eski adları yenileyecek. Daha doğru anlatımla yeni adları eskisiyle değiştirecek. HHH Acaba bu eski adlar ne kadar eski? 100 yıl mı, 500 yıl mı, bin yıl mı, yoksa daha mı eski? Şu ara elimdeki kitaplardan biri Prof. Dr. Bilge Umar’ın “Türkiye’deki Tarihsel Adlar” çalışması. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde de hocamız olan, öğrencilere ufuk açıcı bir öğrenme heyecanı aşılayan Prof. Umar kitapta Türkiye’deki 5 bin yerleşim yeri adının kökenlerini araştırmış. Zaman içinde uğradıkları değişimleri ortaya çıkarmış. Prof. Umar’a göre Türkiye’de bugünkü Türkçenin yanı sıra, Hitit, Asur, Luwi, Urartu, Ugarit, Hellen, Rum, Ermeni, Kürt, Arap, İran, Selçuklu dillerinden binlerce yer adı var. En eski ve yaygın yer adı Luwi dilinden. Prof. Umar, konuyla ilgili tarihçilerin dışında bu dili fazla kişinin bilmediğini vurgularken Anadolu araştırmaları derinleştikçe Luwi sözcüğünün de yaygınlaşacağına dikkat çekiyor. Batı Anadolu’da Yunanca, Doğu Anadolu’da Kürtçe olduğu sanılan yer adlarının çoğu Hititler döneminde Anadolu’da yaşamış olan Luwiler’den kalma. Pek çok yer adı Türkçeye uyarlanırken de sadece ses uyumuna bakılarak uydurulmuş. Örneğin Roma İmparatoru Heraclius’tan adını alan pek çok yerleşim yeri ve doğal alan adı var. Bunlardan biri olan Marmara Ereğlisi’nin doğusundaki Herakleia Burnu’nun adı Erikli Burnu olmuş. Samsun’dan Konya’ya pek çok büyük ilimizin adı ise Roma, eski Yunan döneminden daha geriye Hititler dönemine kadar gidiyor. Prof. Umar’a göre son olarak törenle yerine konan “Tillo” adının kökeni Süryani dilinde “Tepe” anlamına gelen “Til”den gelmiş, Kürtçe ağzına çevrilmiş olabilir. Çünkü bu adın saptanmış bir anlamı yok. HHH Vurgulamak istediğimiz o ki; binlerce yıldır göç almış, göç vermiş, göçlerin geçiş yolu olmuş Anadolu’daki yer adları Türkiye’deki kültürel zenginliğin kapağı. Biz bu kapağı açıp içinde ne var diye bakmadan adını pazarlık konusu yapıyoruz. Örneğin Yunus Emre Divanı’nı alıp üstüne basit bir cilt kapağı takıp, “Dadaloğlu’ndan Seçmeler” yazsanız uygun düşer mi? Diyelim ki tarihte bu tür mantık dışı uygulamalar olmuş. Bunları düzeltmek için tarihe saygı içinde çalışma yapmak yerine partiler arası pazarlıkla isim değiştirseniz komik duruma düşmez misiniz? Anadolu’nun bütün kültürleri onu üreten insanların yurt sevgisiyle büyümüş, kardeş olmuş. İç içe girmiş. Bugün akıllıca olan; birini ötekinden ayırma yarışına girmek değil, tümünün yaşamasını, Anadolu’nun daha da zenginleşmesini sağlamak. CHP’li Mahmut Tanal da yaralandı İstanbul Haber Servisi Çağlayan Adliyesi’nde Berkin E. için adalet istemiyle suç duyurusunda bulunmak isteyen gruba yönelik polisin yaptığı sert müdahalesi sonucu CHP milletvekili Mahmut Tanal’ın da aralarında olduğu çok sayıda kişi yaralandı. Aldığı darbeler sonucu karın ve sırt bölgesinde ağrılar sonucu geceyi hastanede geçiren Tanal, tedavisinin ardından dün taburcu edildi. Evinde dinlenen Tanal saldırıya ilişkin Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada,“Polisinlerin müdahalesine engel olmaya çalıştık ancak sert bir şekilde karın ve sırt bölgeme vurdular. Olayın sıcağı ile bir şey olmaz diyerek orada bekledik. Ancak akşam saatlerinde ağrılar artınca hastaneye giderek tedavi oldum. Vücudumun çeşitli yerlerinde ezilme olmuş”dedi. Suç duyurusunda bulunmayı düşünmediğini anlatan Tanal,“Daha önce de saldırıda bulundular ve suç duyurusunda bulunduk. İBB önünde zabıtalar kafamızı kırdı yine saldırganlar bulunmadı. Şikayetçi olsak ne değişecek. Siyasal iktidardan güç alanlar pervarsızca saldırıyorlar” diye konuştu. ‘Fırsat eşitsizliği doğar’ Haber Merkezi AKP Milletvekili İdris Bal, dershanelerin belirli bir camianın müessesesi olarak değerlendirilmesinin yanlış olduğunu belirterek 10 yılda eğitim sisteminin sürekli değiştirilmesine tepki gösterdi. Dershanelerin kapatılacağını açıklayan AKP hükümetine bir tepki de AKP milletvekili Bal’dan geldi. Yazılı açıklama yapan Bal, “Dünyada en stratejik kaynak iyi eğitimli korkak ve zorba olmayan demokrat, cesur, halkı ile barışık, vicdan sahibi, vizyoner insandır. Bunun için ise eğitim hayati öneme sahiptir. Bir tarafta maddi imkân lar iyileştirilirken diğer taraftan son 10 yılda 23 defa eğitim sisteminin değiştirilmiş olması hem eğiticilerin eğitimi hem sistem sorununu gün yüzüne çıkarmıştır” dedi. Bal, dershanelerin kapatılması ile en fazla zararı ekonomik durumu iyi olmayan ailelerin yaşayacağını, fırsat eşitsizliğinin doğacağını vurguladı. Bal, “Dershanelerin belirli bir grup ya da camia ile özdeşleştirilmesi mantığı doğru değildir. Çok farklı ideolojik ve siyasi görüşe sahip insanların dershaneleri olduğu gibi, dershanelerde çalışan eğitimciler, öğretmenler de çok farklı siyasi görüşlere sahiptir” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DSP Genel Başkanı Masum Türker, partisinin 28. kuruluş yıldönümü dolayısıyla Anıtkabir’i ve eski başbakanlardan merhum Bülent Ecevit’in mezarını ziyaret etti. Partililerle ulu önder Atatürk’ün mozolesine çelenk sunan Türker, Anıtkabir Özel Defteri’ni imzaladı. DSP heyeti, Anıtkabir yerleşkesindeki İsmet İnönü’nün mezarını da ziyaret ederek saygı duruşunda bulundu. Türker ve beraberindekiler daha sonra partinin kurucusu merhum Ecevit’in mezarını da ziyaret etti. Türker burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin bölünmesinin engellenmesi için dik durmaya devam edeceklerini belirterek Ecevit ve Atatürk’ün fikirlerini yaşatmayı sürdüreceklerini kaydetti. DSP’nin 28. kuruluş yıldönümü Bilal Erdoğan vakıf kurdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Vakfedenler arasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Necmeddin Bilal Erdoğan’ın da bulunduğu “İnsan ve İrfan Vakfı” kuruldu. İstanbul’da kurulan İnsan ve İrfan Vakfı’nın diğer vakfedenleri arasında araştırmacıyazar ve gazeteciler de bulunuyor. Vakfın amacı, “Eğitim, kültür, sağlık ve sosyal yardım amacı yanında, özellikle eğitim kalitesinin yükseltilmesine katkıda bulunmak, ülkemizin ihtiyaç duyduğu sahalarda meslek sahibi, nitelikli, milli ve manevi değerlerini tanıyan ve taşıyan insanlar yetiştirmek” olarak tanımlandı. Vakfın Yönetim Kurulu, M. Fatih Çıtlak, Nuhi Şahinler, Adem Özkul, Yusuf Kaya, Yusuf Sancak, Abdurrahman Şişman, Murat Türkyılmaz’dan oluştu. Gülen’in dershanelerin kapatılmasına ilişkin açıklamaları sürüyor ‘İncinsek de incitmeyelim’ İstanbul Haber Servisi Dershanelerin kapatılması girişimlerine karşı hükümeti hedef alan açıklamalarını sürdüren Fethullah Gülen, “Öyle rahatsızlıklardır ki tımarhanelerde bile tedavisi kabil değildir” ifadelerini kullandı. Herkul.org adlı sitede görüntülü yayımlanan değerlendirmesinde Gülen “Muhalif rüzgârlar esebilir, çok defa insanları önüne katıp savurabilir. Karakter bakımından zayıf insanlar, belli çıkarlar, belli menfaatler mülahazasında hep savrulabilirler. Olup biten bu şeyler karşısında katiyen sarsılmama, yeise kapılmama müminin şiarı olmalıdır” dedi. Hükümete çatan ve yandaşlarına itidal çağrı yapan Gülen şu ifadeleri kullandı: “Mıncıklayacaklar, çuvaldız saplayacaklar, önünüzü kesecekler, gittiğiniz yere gitmenizi istemeyecekler, bazen küfür kaynaklı olacak, bazen haset kaynaklı olacak, bazen hazımsızlık kaynaklı olacak ve bunlar öyle marazlardır ki insan ruhunda, öyle virüsler dimağa musallat olmuş, nöronları sarmış öyle rahatsızlıklardır ki tımarhanelerde bile tedavisi kabil değildir. Gelin siz de allahaşkına delice hareket eden bu insanlara küsmeyin, gönül koymayın, hatta Allah’a havale etme gibi şeylere bile gitmeyin. Biz değil çuvaldızlara karşı mızraklara karşı bile iğne kullanmamaya karar vermeliyiz. İğne kullanmama kararı içinde olmalıyız. İncinsek de incitmemeliyiz.” Bu arada cemate yakın gazeteler dün dershane tartışması üzerinden hükümeti hedef almayı sürdürdü. Zaman Gazetesi yazarları Mustafa Ünal ve Mümtaz’er Türköne dünkü yazılarında, yerel seçimlere vurgu yaparak ve AKP’ye oy vermeme tehdidinde bulundular. Ünal, “Siyasette çok kritik bir süreç başlamak üzere. Peş peşe üç seçim var. Sandığın şakası yok. 1 oy kazandırır veya kaybettirir” diye AKP’yi uyarırken, Türköne, “Başbakan, dershane operasyonu ile yerel seçimler için ön alıyor. İşe yarar mı? Bu sefer Başbakan’ın attığı taş ürküttüklerine değecek mi?” görüşünü dile getirdi. ‘Çözüm bulunmalı’ İstanbul Haber Servisi AKP hükümetinin cemaatle büyük kavgaya girmesine neden olan özel dershanelerin kapatılması tartışmalarına özel dershane sahipleri, gazetelere ortak bir ilan vererek yanıt verdi. Dershane sahipleri dün hükületin girişimine karşı gazetelere ortak ilan verdiler. Gazete ilanlarında “Sayın Cumhurbaşkanı’na kadar toplumun her kesiminden yüzde 70’lerle ifade edilen karşı çıkışlara rağmen nedendir bu ‘dershaneleri kapatacağım’ ısrarı” diye soran dershane sahipleri “Toplumun önemli bir kesimini ilgilendiren ulusal ve evrensel hukuk ilkelerine aykırı bulunan, girişim özgürlüğünü, öğrenme ve öğretme hakkını... Anayasal bir dizi haklarımızı yok sayan; dershaneleri siste dışına çıkarmaortadan kaldırma çabalarına karşı çıkmak en temel hakkımızdır” görüşünü dile getirdi. İlanda dershane kapatma girişimi hukuksuzluk olarak nitelendirilerek “Milli Eğitim Bakanlığımızı bir kez daha özel dershane sektör temsilcileriyle soruna ortak çözüm bulmaya davet ediyoruz” denildi. ODTÜ’de olaylı Berkin protestosu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Gezi Parkı Direnişi sırasında gaz bombası kapsülüyle başından vurularak komaya giren Berkin E’yi vuranların yakalanması amacıyla İstanbul’da yapılacak suç duyurusuna polisin müdahale etmesi Ankara’da protesto edildi. ODTÜ kampusunun A1 kapısında akşam saatlerinde öğrenciler tarafından barikat kuruldu. Çevik kuvvet polisinin kampus alanına girerek TOMA’lı müdahalesi olayları daha da büyüttü. Çatışma sırasında kampus alanı içerisinden alevler yükseldi. Kampus kapısını kontrol altına alan öğrencilerin sayısı, polisin kampusa girmesiyle arttı. Bunun üzerine çok sayıda çevik kuvvet polisi TOMA, biber gazı ve plastik mermiyle öğrencilere müdahale etti. Yoğun gaz, Eskişehir yolundan geçen araç sürücülerini ve yurttaşları olumsuz etkiledi.Çatışmalar gece geç saatlere kadar sürdü. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, bir vatandaşa yönelik sözleri nedeniyle kamuoyunda tartışma yaratan Adana Valisi Hüseyin Avni Coş hakkındaki “anlaşmalı ihale” iddialarını sordu. Tanrıkulu, Başbakan Erdoğan tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesinde, “Adana Valisi Hüseyin Avni Coş’un Aydın Valisi iken samimiyet kurduğu iddia edilen bir kişiyi beraberinde Adana’ya getirdiği ve Adana İl Özel İdaresi’ndeki ihalelerin büyük kısmının bu kişiye verilmesini sağladığı doğru mudur? Doğru ise bu kişi kimdir?” diye sordu. Coş hakkında soru önergesi Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. BUKET ŞENTÜRK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear