23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 11 HAZİRAN 2012 PAZARTESİ 4 HABERLER Ülkemizin eğitiminin böyle bir amacı yoktur. Eğitim, kültürlü insan yetiştirmek içindir. Ülkemizin eğitiminin böyle bir özü yoktur. Eğitim, eleştirel düşünce için yapılmalıdır. Ülkemizde eğitim itaat kültürüne hizmet etmek için değiştirilmektedir. Eğitim özgür insan yetiştirmek içindir. Ülkemiz özgür insanı yetiştirmemek için çalışmaktadır. Eğitim laik olursa evrensel nitelik taşır. Ülkemizde laiklik her yolla kaldırılmaya çalışılmaktadır. Eğitim düşünen insan yetiştirmek içindir. Ülkemiz düşünen insandan kurtulmaya çalışmaktadır. Eğitim elbette bu değil. Eğitim diploma ticareti değildir. EĞİTİM BU DEĞİLDİR! ??? DEMOKRASİ BU DEĞİL! Demokrasi beş yılda bir sandığa oy atmak değildir. Ülkemizde buna demokrasi derler. Demokrasi, insanlara özgürlük vermek içindir. Ülkem, bireyin özgürlüğünden korkar. Demokrasi insanın güven içinde yaşaması demektir. Ülkemde güvenliğin anahtarı suskunluktur. Demokrasi her farklı düşüncenin rahatça açıklanmasıdır. Ülkemde bunun adı “terör faaliyeti”dir. Demokrasi insanın huzur içinde yaşamasıdır. Ülkemde huzurlu olmanın yolu hiçbir şeye karışmamaktan geçer. Demokrasi insanların özgürce yazıp yayımlaması içindir. Ülkemde yayımlanmamış kitap için bile insan hapsedilmiştir. Demokrasi, farklılıkların bir arada yaşaması içindir. Ülkem artık bu farklılıkları suçlama yoluna girmiştir. Bu demokrasiye ileri de dense, süper de dense, bilinmektedir ki: DEMOKRASİ BU DEĞİL! ??? HAYAT BU DEĞİL! Robotların da ömrü vardır. Çalışır, yıpranır, eskir, hurdaya çıkarılır. Robot ne yaşadığını bilir ne öldüğünü. İnsanın robottan farkı budur. İnsan yaşadığını bilir, ne yaptığını bilir, öleceğini bilir. İnsan yaşarken özgür olmak ister. Yaşamına kendi karar vermek ister. Yaşamında kendi kararlarını vermek ister. Yaşamını kendi kararlarıyla yönetmek ister. Güven içinde yaşamak ister. Sevmek ister, sevilmek ister. Saygı görmek ister, saygı duymak ister. Böyle yaşamazsa insanın robottan farkı kalmaz. İnsan düşününce anlar ki: HAYAT BU DEĞİL! CHP lideri, Kürt sorununun çözümünde genel başkanlığı bırakma bedeline de hazır olduğunu belirtti ‘Neye mal olursa olsun’ ? Kılıçdaroğlu, Hakan Fidan’ın Oslo görüşmesinin açığa çıkmasını ‘Görevimiz Tehlike’ dizisini örnek vererek eleştirdi. İstanbul Haber Servisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin; Kürt sorununa ilişkin önemli bir adım attığını belirterek “Bu sorun çözülür, insanlar yaşamını yitirmezlerse, bu benim genel başkanlığıma mal olacaksa olsun” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, dün TRT 1’de yayımlanan “Politik Açılım” programında, gazeteciler Derya Sazak, Fehmi Koru ile akademisyenler Prof. Mustafa Erdoğan ve Prof. Fuat Keyman’ın sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, MHP’nin tutumuna ilişkin soruları, “Biz MHP için ‘Buyurun gelin, sorunu çözelim’ derken Sayın Başbakan, MHP’ye yönelik oldukça sert üsluplar kullandı. Yani açıkça ‘masaya gelmeyin’ diyor. Bu doğru değil” diye yanıtladı. MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın Başbakan’ın talimatıyla PKK yöneticileriyle görüştüğüne dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Devlet meşru zeminlerde gayrimeşru ilişkilere giremez. Bu böyledir. Amerikan dizisi vardır ‘Görevimiz Tehlike’ di Tıp Bu Değil! Yeni bir kitap. “Tıp Bu Değil.” Prof. Dr. İlknur Arslanoğlu editörlüğünde günümüz tıbbına yöneltilmiş bir eleştiri. (İthaki Yayınları, 2012.) İnsanı bir inceleme nesnesine indirgemiş piyasa tıbbı. İnsanı MR raporlarıyla, laboratuvar sonuçlarıyla gören yeni tıp. Özelleştirilen tıbbın faydamaliyet hesabıyla yönetilen sağlık hizmetleri. Parası olana her şeyin sunulduğu, olmayana hiçbir şeyin verilmediği yeni bir sağlık dünyası. Sağlığı korumanın unutulduğu, sadece hastalıkların dikkate alındığı tüketim ekonomisi tıbbı. Japon aile hekimleri, bakmakla yükümlü oldukları ailelerden aylık bir ödenti alırlarmış. Ancak bu ödenti bütün aile bireyleri sağlıklı olduğu sürece ödenirmiş. Ailede bir kişi bile hasta olursa hekime ödenen para kesilir, hasta iyileştikten sonra ödeme yeniden başlarmış. Böylece Japon hekimi ailenin ödentisini hastalık için değil, sağlık için alırmış. Herhalde günümüzün Japonya’sında bu uygulama yoktur. Günümüzde her gün artan hastalıklar... Her gün tüketimi katlanan ilaçlar... Görmezden gelinen sağlık bozucu etkenler... Paranın egemenliğindeki bu yeni dünyada tıbbın da yeniden biçimlenişi. Gerçekten de, TIP BU DEĞİL. Amerikalı profesör Dr. Nancy Andreasen de bu duruma karşı çıkıyordu. “Biz hastalarımızı testlere teslim etmek için doktor olmadık” diyordu. Sorun yalnız tıp biliminde mi? ??? HUKUK BU DEĞİL! Bugün ülkemizde hukuk var ama adalet yok! Bunu ben değil, ülkemizin değerli hukukçuları söylüyor. Barolar söylüyor, önemli hukuk insanları söylüyor. Hukuk her öğesiyle var. Mahkemeler, savcılar, yargıçlar var. Adalet sarayları var. Ama adalet yok. Oysa hukuk bilimi, tarafsız adalet dağıtıcısı olmak için var. Hukuk, biçimsel kurallar demeti değildir. Kanunların ruhu vardır. Adaletin vicdanı vardır. Hukuk, intikam alma aracı olmamalıdır. Hukuk, bir tarafın hesaplaşma isteğine hizmet etmemelidir. Böyle olduğu zaman bilinir ki: HUKUK BU DEĞİL! ??? EĞİTİM BU DEĞİL! Eğitim bilgilerin ezberletilmesi değildir. Ülkemizin eğitimi budur. Eğitim, olgun insan yetiştirmek içindir. CHP İSTANBUL GENÇLİK KOLLARI BAŞKANI ALİ GÖKÇEK İstanbul Haber Servisi CHP İstanbul İl Gençlik Kolları Başkanlığı 13. Olağan Kongresi dün Kadıköy Caferağa Spor Salonu’nda yapıldı. Kongreye 287 delege katıldı. Ali Gökçek ve Eser Şenay’ın yarıştığı seçimlerde Gökçek, aldığı 151 oyla İl Gençlik Kolları Başkanı seçildi. Şenay ise 136 oy aldı. Kongrenin açılışının ardından divan başkanlığına 11 Nisan 1980’de evinin önünde açılan ateş sonucu katledilen TRT programcısı, yazar Ümit Kaftancıoğlu’nun gelini Canan Kaftancıoğlu seçildi. Kongreye CHP Genel Sekreteri ve Bihlun Tamaylıgil, Gürsel Tekin, Umut Oran, Haluk Eyidoğan, Mahmut Tanal, Kadir Gökmen Öğüt, Binnaz Toprak, İhsan Özkes, eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen, eski Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Celal Doğan ve Deniz Gezmiş’in ağabeyi Bora Gezmiş katıldı. Kongrede açılan bir pankart yüzünden Şenay ve Gökçek yandaşları arasında kavga çıktı. Görüntü almaya çalışan bazı gazeteciler partililerce engellenirken, gazetecilerle partililer arasında da tartışma yaşandı. den, kutuplaştırmadan bir barış ortamı sağlanabileceğini kaydetti. “MHP’yi de ikna ederiz, BDP’yi de ikna edebiliriz, bir araya gelebiliriz” diyen Kılıçdaroğlu “Ama hemen birisi reddetti diye bir umutsuzluğa kapılmamamız gerekiyor. Onlar bize kızabilirler ama biz onlara kızmayalım. Onları biz anlayalım, niye kızdıklarını da anlayalım. Onların da bir politikaları var, onların da bir duruşları var, onlara da saygı göstermemiz lazım ama ortada bir sorun var, ben elimi uzatıyorum, sen de elini uzat” diye konuştu. ‘Sen de elini uzat’ MHP’ye açık çağrı Umutsuz olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, “Mesele bir üslup, dil meselesidir. Eğer siyaset kurumu bunu becerebilirse önemli bir aşama katetmiş oluruz. MHP’nin saygıdeğer lideri de meydanlara çıkacaktır. Vatandaş diyecektir ki ‘Ya bir yol haritası söyle. Öyle bir teklif yapıldı ki bunu beğenmiyorsanız siz bir teklif getirin.’ MHP, bunun yanıtını bir şekilde vermek durumundadır. MHP’ye de açık çağrımız var: ‘O zaman siz bir öneri getirin. Biz size destek verelim.’ Son sözü vatandaş söyleyecektir” dedi. ‘Görevimiz Tehlike’ye atıf ye. Orada böyle bir bant çalar, görev verir, eğer yakalanırsan, ‘Ne sen bizi tanıyorsun, ne ben sizi tanıyorum ve ne ceza alırsan al bir şey yapamam’... Bant da kendi kendini imha ediyor. Bu aslında meşru bir devlette olması gereken olgudur. Şimdi biz ne yaptık: Gönderdik, ‘Git görüş’ dedik. Savcı ‘Suç unsuru var’ dedi. ‘Vay efendim sen nasıl çağırırsın’ ve apar topar yasayı değiştirdik” dedi. Kılıçdaroğlu, “Şimdi Kürt sorununa ‘Gideriz hesabını veririz’ çözüm konusunda bir inisiyatif alıyorsunuz. Yarın size de gelirlerse ne olacak” şeklindeki soruya şu karşılığı verdi: “Gideriz, hesabını veririz. Mesele sorunun çözülmesi. Biz bir yol haritası çizdik, ertesi gün herkes oraya ‘evet’ diyecektir diye bakmamamız lazım, sabırla bakmamız lazım. O nedenle MHP’yi de anlayışla karşılamak lazım. Önemli bir adım attık. Ne kadar önemlidir onu zaman gösterecek.” Kılıçdaroğlu, bu sıkıntıları Türkiye’nin yok edebileceğini ancak toplumu germe İZMİR PROJELERİ Antalya il kongresinde konuşan Erdoğan, MHP ve BDP’yi sert eleştirdi Dönüşüm yapılamıyor EMRE DÖKER ‘Morg önünde nöbeti bırakın’ Kendisini hastanede ziyaret eden Başbakan Erdoğan ile sohbet eden Turan Çolak, “Daha önceki hayatım bir hayat değilmiş. Hayatım şimdi başlıyor” dedi. (Fotoğraflar: AA KAYHAN ÖZER) İZMİR Başbakan Tayyip Erdoğan’ın İzmir’deki mevcut kentsel dönüşümü kendilerinin yaptığını açıklamasına karşın İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin projelerini hazırladığı 7 dönüşüm projesine 1.5 yıl onay vermemesi kafaları karıştırdı. Yapıların yarısından fazlasının kaçak olduğu raporlarla belirlenen İzmir için Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar “Türkiye’de kentsel dönüşüm İzmir’de başlayacak” açıklaması yapmıştı. Gelinen süreçte dönüşüm engeller nedeniyle yapılamıyor. Erdoğan, önceki gün İzmir’de partisinin olağan il kongresine katıldı. Özellikle CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne eleştiren Erdoğan, kentteki birçok projeyi kendilerinin yaptığını öne sürdü. Uzundere’de TOKİ tarafından yapılan konutları belediyeye devrettiklerini söyleyen Erdoğan’a karşın, büyükşehir belediyesinin bu alanı 70 milyon TL karşılığında TOKİ’den aldığı ortaya çıktı. Kadifekale heyelan bölgesindeki evlerde oturanları bu evlere yönlendiren büyükşehir belediyesi, konutlara geçmek istemeyen ailelere de hak edişlerini ödedi. Bölge heyelan tehlikesinden kurtulurken kent de büyük bir yeşil alan kazanmış oldu. ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, “MHP de BDP de artık morg önünde nöbet tutmayı bıraksın, şehitlerimizi, terörist cenazelerini istismar etmeyi bıraksınlar ve çözüm için sürece dahil olsunlar. Türkiye’nin artık buna tahammülü yok” dedi. Erdoğan, dün, Antalya’da düzenlenen il kongresinde, terör sorunu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Biz, partizanlık yapmadan, oy kaygısına düşmeden, popülizme tevessül etmeden bu meselenin üzerine gittik” dedi. doğan , Türkiye’nin ilk yüz nakli yapılan Uğur Acar (solda) ve 4. yüz nakli yapılan Turan Çolak ile operasyonu gerçekleştiren ekibi Akdeniz Üniversitesi’nde ziyaret etti. Erdoğan, yetkililere Acar ve Çolak’ın ailelerinin ekonomik durumlarının düzeltilmesi için talimat verdi. Acar ve Çolak’a ziyaret Başbakan Erdoğan ve eşi Emine Er apımızı ardına kadar açtık’ Ana muhalefet partisinin, bu meseleyi gündemine almasından memnuniyet duyduklarını belirten Erdoğan, şunları söyledi: “Kapımızı ardına kadar açtık, kendilerini dinledik. Mesele çözüm... Dedik ki: MHP’ye çağrı mı yaptınız, yaptınız. MHP kabul etmiyor mu sizi? Şu anda etmiyor. BDP malum. Bakın, eğer bu konuda samimiyseniz, MHP de olmasın, BDP de olmasın önemli değil. Gelin biz ikimiz beraber bu işi birlikte yürütelim dedik. Benim Kürt kardeşimi kimse terörist olarak anamaz. Bu ciddi bir yanlıştır. Biz bu ülkede Türk’üyle Kürt’üyle Lazıyla, Zazasıyla, Arap’ıyla, Boşnak’ıyla, Arnavutuyla, Çerkeziyle, Türkmeniyle, Yörüğüyle, hepsiyle yaradılanı severiz Yaradan’dan ötürü anlayışıyla hepsini seviyoruz. İlkemiz bu. Allah’ın izniyle Türkiye’yi yine kardeşlik üzerine büyüteceğiz.” ‘K MHP GENEL BAŞKANI DEVLET BAHÇELİ ‘Tuzağa düşmemek lazım’ ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Terörle mücadele üzerinde durmak lazım, ‘Kürt’ sorunu diyerek bir başkalarının tuzağına Türkiye’yi düşürmemek lazım” dedi. Bahçeli, Antalya’da partisinin il teşkilatını ziyaret etti. Bahçeli, toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. CHP tarafından hazırlanan dosyanın özüne karşı olduklarını ifade eden Bahçeli, Türkiye’de “Kürt” sorunu olmadığını kaydetti. Bahçeli, bin yıllık kardeşliği zedeleyecek herhangi bir yanlışa ülkeyi düşürmemek gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “Kavram kargaşasıyla kardeşliği gölgelemek doğru değildir. O sebepten dolayı ‘Kürt sorunu vardır’ derseniz Türkiye’de çocuğunun, çoluğunun rızkını Antalya’da karşılamayı düşünen bu milletin güzide bir evladı Diyarbakırlı, Şırnaklı veya Siirtli diyerek sorunmuş gibi görünmesini kabul edebilir misiniz? O bakımdan terörle mücadele üzerinde durmak lazım, ‘Kürt’ sorunu diyerek bir başkalarının tuzağına Türkiye’yi düşürmemek lazım. Yani bugün iktidar partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi, İmralı canisinin yol haritası üzerinde yürümektedirler.” ‘İzmir ev ödevlerini yaptı’ İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, onaylanmayan kentsel dönüşüm projeleri için tepki göstermişti. Kocaoğlu şöyle demişti: “İzmir ev ödevini yaptı, projeleri Bakanlar Kurulu’na gönderdi. Bazı projeler, İçişleri Bakanlığı’nda bir yıl bekledi. Bakanlar Kurulu’na gitti, bir haber yok. Bakanlar Kurulu’na giren, bir günde projeleri onaylanan kentler var. Bu İzmir’in projesi niye onaylanmaz?” C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear