23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 9 MART 2012 CUMA 8 İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Denizli Zonguldak Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Y Y Y Y B B B Y Y B Y Y Y 11 11 10 11 17 15 16 8 7 9 7 9 10 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y PB S B PB B S PB S PB S S S 7 12 2 18 17 17 13 12 10 10 1 0 1 HABERLER Oslo K 3 Belgrad Helsinki K 3 Sofya Stockholm K 3 Roma Londra PB 12 Atina AmsterdamY 8 Zürih Brüksel PB 8 Moskova Paris PB 9 Aşkabat Bonn Y 6 Taşkent Münih K 4 Baku Berlin Y 9 Bişkek BudapeştePB 6 Tiflis Madrid PB 18 Kahire Viyana Y 7 Şam B B Y Y Y PB PB PB K B PB PB B 11 9 14 16 8 8 13 10 4 9 3 24 19 Kuzey kesimler parçalı çok bulutlu, Marmara, Doğu Karadeniz kıyıları, İç Anadolu’nun kuzeybatısı, Çorum ve Amasya çevreleri yağışlı, diğer yerler parçalı ve az bulutlu geçecek. Ülkenin iç kesimlerinde sis, doğu kesimlerinde buzlanma ve don olayı ile birlikte sis görülecektir. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 9 Mart GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada Gazetelerde kadın konusunu işleyen geniş yayınlar yer aldı. Yayımlanan anketlerde (örneğin Milliyet’teki) kamuoyu araştırmacılarının önde gidenlerinden sayılan Adil Gür’ün 42 ilde 3.252 kadınla yaptığı araştırma; “boşanan kadınlar tablosu çocuk gelinlerin dramı eğitimin şiddeti azalttığı” gibi sonuçların yanıtlarını içeriyor. Erkeğin neden şiddete başvurduğu rakamlarla değerlendiriliyor. Kadınların yüzde 67.9’una şiddet uygulanma nedeni “kadını baskı altında tutma çabasına” bağlanıyor. Fakat anketteki tutumda bir acayiplik var. Temel bir soru yok. ??? Meclis’te yasa üzerindeki görüşmelerde erkeğin kadına uyguladığı şiddetin köklerinin araştırıldığına tanık olmadık. Tek bir kadın milletvekili dışında. CHP Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova, bu konuya değinen konuşmasında, “Mükemmel yasalar hazırlansa dahi kadını ikinci sınıf gören ‘toplumsal zihniyet’ değişmediği sürece bir sonuç alınamayacağını” söyledi... ... Ne var ki bu doğru saptamasını kimi verilerle kanıtlamadı. Ayşe N. Akova; belki olası tepkilerden sakındı. Belki genel başkanının CHP’nin dinsiz bir parti olmadığını kanıtlayacaklarını içeren özdeki açıklamasına ters düşmemek amacıyla, bu gerçekçi saptamasını kanıtlamaktan kaçındı ve... … Müslüman bir toplum olan Türkiye’de, yüzyıllardır erkeğin genlerine yerleşmiş kadına bakışı içeren İslami kurallar değişmedikçe, değiştirilmedikçe… … “kadına şiddetin asla önüne geçilemeyeceğini” vurgulayamadı. ??? Akova: Soruna bakış açısını küçük örnekler vererek İslamın kadını ikinci sınıf insan kabul ettiğini, kadının tanıklığını bile geçersiz saydığını, evde kocasının cinsel gereksinmelerine ve çocuklarına hizmet etmekten öteye toplumsal ve insancıl hiçbir hakka sahip kılmadığını açıklayabilir ve şiddet olaylarına değerli ve de gerçekçi bir bakış açısı armağan edebilir. Hatta, kadına şiddeti önleyecek dinsel açıdan değişmesi artık zorunlu girişimlerin başlamasına da önayak olabilirdi. Kadına İslamın bakış açısını uygulayan somut örnek şeriatla yönetilen Suudi Arabistan. Bu çağda kadını en basit haklardan mahrum ediyor. Seçme seçilme hakkı hak getire. Kadının otomobil kullanmasını bile düne kadar yasakladı. Suudiler; dinci AKP iktidarı gelinceye kadar Atatürk’ün laik Türkiyesi’ni uyguladığı şeriat düzeni için tehlike saydı. Suudi Arabistan ile yakınlaşma, kucaklaşma; Erbakan’ın MekkeMedine kapılarında Suudi krallarından bir milyar dolar dilenmesiyle başladı. AKP’de yoğunlaştı. Kadına değer verdiği pompalanan RTE, Suudistan olamıyor, lakin acayip bir tezada imza atıyor. Kadını eve kapayan İslami kurallara istese de riayet edemiyor. Ama kadını baştan aşağı, saçından ayak başparmağına dek kapatıyor. ??? Kadın hakları savunuluyor. Kadına şiddete savaş açılmış. Sorun Meclis Genel Kurulu’nda bir yasa ile çözümlenmeye çalışılırken bir başka acayip tabloyla karşılaşılıyor. Oturuma TBMM’deki 79 kadın milletvekilinin ancak 10’u katılıyor. MHP Milletvekili Ruhsar Demirel tepkisini, “Bu önemli tasarının görüşülmesi sırasında gösterilen duyarsızlıktan hicap duyuyorum” diye dile getiriyor. Acayip ve ayıp bir tablo: Kadına şiddeti önleyeceği varsayılan yasanın TBMM’deki görüşmelerde tümüne katılarak maddimanevi desteğini kanıtlaması beklenen kadın milletvekilleri yerine… …tasarıyı erkek milletvekilleri tartışıyor. Gerekli görürlerse değişiklikler yapıyor. Savunuyor ve yasalaşmasına çalışıyorlar. İyi mi?.. Suriye’de Esad karşıtı gösterilerin başlamasından bu yana bir yıl geçti. Rejimin yöneticileriyle Şam’da, muhaliflerin önde gelen isimleriyle de İstanbul’da yaptığım görüşmeler ışığında Suriye krizinde ortaya çıkan manzara şöyle: ünniler bile tereddütte Suriye’de yönetimin ve ulusal güvenlikle ilgili bakanlık ve istihbaratgüvenlik birimlerinin en kritik makamlarında az sayıda Nusayri oturuyor. Batı, başlarda ülke içindeki Sünni çoğunluğu harekete geçirebilmek için bu mezhepçi yaklaşımı yoğun biçimde işledi. Nitekim, hem ülke içindeki silahlı direniş hareketine hem de Suriye dışında örgütlenen sivil muhalefete yüzde 90’ın üzerinde Sünniler hâkim. Buna rağmen Şam’daki orta sınıf ve varlıklı Sünni kesimde Esad’a karşı çıkma konusunda tereddüt var. Nedeni ise Esad sonrasına ilişkin belirsizlik. “Esad giderse kaos çıkar mı? Bugünkü iş bağlantılarımız korunur mu?” sorularına yanıt bulamadıkça bu kesimler ayaklanmaya destek için isteksiz kalacak. Ülkede yaşayan Hıristiyanlar da henüz muhaliflere destek vermiş değil. Bunun nedeni Esad rejimi altında dini azınlıkların ibadet özgürlüğünün mükemmele yakın biçimde korunmuş olması. Hıristiyan gruplar ellerindeki S Birinci Yılında Suriye Baharı bu özgürlükleri, Müslüman Kardeşler ve daha radikal Selefiler tarafından yönlendirilecek yeni rejimde kaybedecekleri endişesi taşıyor. El Kaide terör örgütünün Suriye muhalefetine destek olacakları yönündeki açıklamaları da ülkedeki azınlıkları son derece ürkütüyor. Hıristiyanların bu haklı kaygısı, ABD ve diğer ülkelerde popüler destek bulunamamasında önemli role sahip. Irak’ta olduğu gibi Suriye’de de rejimin geleceğinde Kürtler kritik role sahip. Henüz Esad’a karşı ayaklanmadılar. Kuzey Irak Kürtlerinin başındaki Mesud Barzani, Suriye’deki soydaşlarını Esad’a karşı tavır almaya yönlendirdi. Bu çağrı doğrultusunda bazı Kürt partileri yakında SNC’ye katılacak. Suriye içinde PYD adıyla örgütlenen PKK ise Esad ile işbirliği içinde. Bu durum Türkiye sınırına yakın bölgelerde Kürtlerin direnişe katılmasını önlüyor. Kürtler ve PKK Hıristiyanlar kaygılı Rusya ve Çin, BM’den Esad’a yaptırım kararı çıkmasını veto ettiler. Ancak Esad yönetiminin muhalefete yönelik her kanlı müdahalesinde daha fazla köşeye sıkışıyorlar. Rusya’nın Esad yönetimine “açık çek vermediği” ve işler kötüye giderse Batı ile pazarlığa oturabileceği konuşuluyor. Son söz ise ABD’nin. İstese geniş bir uluslararası gönüllüler koalisyonu kurabilecek olan Washington frene basmış durumda. Bunun nedeni de ABD’de seçim yılı olması. Başkan Obama, seçimlere giderken Suriye’ye bir askeri müdahale sorumluluğunu üstlenmek istemiyor. ABD şimdilik Türkiye ve Arapları öne sürmekle yetiniyor. ABD’ye güvenip Şam ile ilişkisini erkenden kesen, Suriye’nin sadece sivil değil aynı Son söz ABD’nin Türkiye çok zorda zamanda askeri muhaliflerine de kapıları ardına dek açan AKP hükümeti çok zor durumda. Esad’ın koltuğunda kaldığı her gün AKP için ayrı sıkıntı. Suriye ile 2 milyar dolarlık ticaret hacmi ve Türkiye’yi ziyaret eden bir buçuk milyon turist kesilmiş durumda. Şam yıllar sonra yeniden PKK kartını kullanıyor. İş o noktaya vardı ki, Türkiye Esad’ın gitmesini neredeyse muhaliflerden daha fazla ister bir görüntü vermekte. Ancak, bir yandan Rusya’nın vetosu ve ABD’nin isteksizliği, diğer yandan ev sahipliği yaptığımız rejim muhaliflerinin İslamcı kompozisyonuna Suriye içinden ve dışından gelen tepkiler Ankara’nın pozisyonunu son derece zorlaştırıyor. Muhaliflerin silah ve askeri müdahale talepleri karşısında Ankara “Kapsayıcı olun, Nusayrileri, Hıristiyanları ve Kürtleri yanınıza alın” demekle yetiniyor şu anda. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Türkiye’de yaşayan Hıristiyan azınlıkların liderlerine ziyaretlerini de bu çerçevede okumak gerekli. Ancak bu nasihat politikası yetmeyebilir. Türkiye, uluslararası meşruiyeti olmayan adımlar atmaya zorlanabilir. İş başındaki hükümet içine düştüğü çukurdan kurtulmak için bu tür adımlara gönüllü bile olabilir. Türkiye’nin sonu belli olmayan bir maceraya sürüklenmesini önlemek için parlamento içi ve dışındaki toplumsal muhalefete büyük sorumluluk düşüyor. Dersim arşivinde kıyım belgesi ? TUNCELİ (Cumhuriyet) Dersim katliamında 19 yakını ölen kendisi de yaralı kurtulan Ali Doğan’ın Cumhurbaşkanlığı aleyhine açtığı davada Başbakanlık’a bağlı Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü’nden Tunceli’deki mahkemeye yollanan 1826 belge arasından, Ali Doğan’ın köyü Bornek dahil 3 köydeki katliamların kayıtları çıktı. Belgelerde Düzpelit, Çığırlı, Buzlupınar ve Demirkapı köylerinden 395 kişinin öldürüldükleri belirtildi. Savcı, Eminağaoğlu’na hapis istedi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İstanbul 34. Sulh Ceza Mahkemesi Yargıcı Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun, yargıç ve savcılar hakkındaki dinleme kararlarını açıklayarak gizliliği ihlal suçundan yargılandığı davaya devam edildi. Duruşmaya Eminağaoğlu, avukatı Ahmet Akgün, YARSAV Başkanı Murat Aslan ve YARSAV üyeleri ile çok sayıda yargı mensubu katıldı. Eminağaoğlu’nun TCK’nin “gizliliğin ihlal” başlığındaki 285. maddenin 1. ve 3. fıkraları ile “zincirleme suç” başlığındaki 43. maddeden cezalandırılmasını istendi. Kumrular saldırısında bir gözaltı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü, pazartesi günü Vekâletler Caddesi’nde Yargıtay’ın önünde patlayan ses bombasına ilişkin başlattığı soruşturma kapsamında Yenimahalle’de bir kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Zanlının Ankara’ya şehir dışından geldiği belirtildi. Zanlının 20 Eylül 2011’de Kızılay Kumrular Caddesi’nde 5 yurttaşın ölümüyle sonuçlanan bombalı saldırıyla da bağlantısı olduğu iddia edildi. Gizli Tanık Dilovası, Küçük’ün usulsüz kazanç sağladığını savundu O kitaba toplatma kararı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Ermeni sorununa ilişkin tartışmalı ifadeler içeren ve İstanbul Kartal Kaymakamlığı tarafından okullara dağıtılan “Bu Dosyayı Kaldırıyorum” adlı kitabı toplatma kararı aldı. Yapılan açıklamada, kitabın bakanlıktan talimat almadan dağıtıldığı belirtildi. Küçük payını alırdı HATİCE TUNCER Başkan ‘cebimden öderim’ dedi ? BURSA (Cumhuriyet) Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, Hopa olaylarını protesto etmek amacıyla adliye sarayı önünde saçlarını kesen 4 üniversite öğrencisine kesilen çevre kirliliği cezalarını cebinden ödeyeceğini açıkladı. Ancak öğrenciler bunu kabul etmeyeceklerini belirterek cezalarının tümüyle kaldırılmasını istedi. 1. Ergenekon davasında ifade veren DHKPC itirafçısı gizli tanık Dilovası, Gebze Dilovası’ndaki limanda gümrüklü alanda yapılan kaçakçılıktan tutuklu sanık Veli Küçük ve bazı jandarma subaylarının pay aldığını ileri sürdü. DHKPC örgütünün üst düzey yöneticilerinden Faruk Erener’in polis takibinden, Di lovası’dan bir motora bindirilerek kurtarıldığını anlatan gizli tanık, “Faruk Erener’i DHKPC’nin isteği üzerine kaçıran eski DevYol’cunun bu olayı ilişki içinde bulundukları Veli Küçük’e söylememiş olmaları, doğanın kanununa aykırıdır” şeklinde iddialarda bulundu. Devrimci Sol/DHKPC örgütünde 19921995 arasında faaliyet gösterdiğini anlatan gizli tanık Dilovası, “1990’lı yıllarda generaller Temel Cingöz, Adnan Ersöz, Kemal Kayacan, MİT’çi Hiram Abas gibi sansasyonel eylemlerde hedeflerin Devrimci Sol/DHKPC örgütüne servis edildiğini söyleyebilirim” iddialarını ortaya attı. Generallere karşı suikastların düzenlendiği tarihte Küçük’ün Ankara merkezli olmak üzere “Jandarma A Timleri”nde görevli olduğunu söyleyen Dilo Albay Çillioğlu soruşturması ‘Deliller lehte serbest bırakın’ İstanbul Haber Servisi Balyoz Planı davasında yargılanan 249’u tutuklu 365 sanığın 1 yılı aşkın bir süredir tutuklu olduğuna dikkat çeken Vardiya Bizde Platformu üyeleri, duruşmaların TRT ekranlarından canlı yayınlanmasını, sanıkların tutuksuz yargılanmasını istedi. Vardiya Bizde Platformu’ndan yapılan açıklamada, 249 subayın tutukluluğunın bir yılı çoktan geçtiği, savunmalar tamamlandığı ve tanıkların dinlendiği belirtildi. Mahkemenin ses kayıtlarını dinlediği belirtilerek “1. Ordu Komutanlığı’ndaki memurlar, CD’leri arşivleyenler, Genelkurmay başkanları yani tanıkların tamamı sanıklar lehine ifade verdi. Mahkemece çağrılan tanıkların mı, yoksa bir bavul içerisinde iletilen tamamı dijital, imzasız ve sahteliği defalarca kanıtlanmış sözde belgelerin mi mahkemeyi ikna edeceğini ilerleyen süreçte hep beraber göreceğiz. Bu cuma günü verilecek ara kararda sanıkların tamamının serbest bırakılacağına inanıyoruz” denildi. Düzenlenen belge sahte çıktı DÜZCE/ MALAYA (AA) Tunceli Jandarma Alay Komutanlığı görevini yürüttüğü sırada 1994 yılında lojmanında intihar ettiği iddia edilen Albay Kâzım Çillioğlu’na ait silahların ölümünden 3 yıl sonra ailesinden teslim alınmasına ilişkin Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı adına düzenlenen belgenin sahte olduğu belirlendi. Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı, Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı’na yazı yazarak, 1997 yılında Çillioğlu’nun Düzce’deki evine giden iki askeri personel tarafından alınan ve Çillioğlu’na TSK tarafından verilen iki silaha hangi maksatla el konulduğunu, bu silahlarla ilgili ne gibi incelemeler yapıldığını sordu. Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı, Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı’na gönderdiği yazıda, hiçbir tarihte söz konusu silahların kendileri tarafından istenmediğini belirterek, “Buna ilişkin belge bize ait değil, imzası bulunan kişinin kurumla bağı yok” denildi. Soruşturmayı genişleten özel yetkili cumhuriyet savcılığı, silahları teslim alan iki askerin şüpheli sıfatıyla ifadesine başvurdu. Söz konusu askerler, ifadelerinde kendilerine verilen emirleri yerine getirdiklerini söyledi. Oğul Gökhan Çillioğlu, 12 Kasım 1997’de iki rütbeli askerin teslim tebellüğ belgesiyle babasının silahını aldığını ve belirli bir süre sonra teslim ettiklerini belirtti. Babasının ölümünden 3 yıl sonra silahların istenmesinin kendilerini şüpheye soktuğunu anlatan Çillioğlu, “O tarihte bu işlemin hangi sebepten yapıldığını sorduğumuzda ‘rutin bir kontrol’ cevabını aldık. Bu konu yıllarca aklımızda bir soru işareti olarak kaldı. Biz de o dönemde şüphelerimizi daha da kuvvetlendirdik. 2010 yılında da soruşturma dosyasına ıslak imzalı belgeyi (silahların teslim tebellüğ belgesi) sunduk ” diye konuştu. Çillioğlu, olay yeri tespit raporunda çanta içerisinden 7/65 çapında bir merminin alındığının tespit edildiğini belirterek “Mezar açıldıktan sonra babamın sol kürek kemiğindeki deliğin 7/65 çapında olması bu silahın cinayet anında kullanılmış olabileceği şüphesini uyandırdı. Biz teslim alınan silahın namlusunun ve iğnesinin daha sonra değiştirilmiş olabileceği şüphesindeyiz” dedi. vası, bu eylemlerle Küçük ve Jandarma İstihbarat’ta görevli subayların irtibatlı olduğunu savundu. Mahkeme başkanının “Bunlar kimdi, isim verebilir misin?” sözleri üzerine Dilovası, “İsim vermek istemiyorum. Ancak bunlar Jandarma Genel Komutanlığı’ndaki belgelerden bulunabilir” dedi. 1991’de tahliye olduktan sonra 1995’e kadar DevSol içinde olduğunu belirten Dilovası, örgütün talimatıyla girdiği Gebze Dilovası Motorlu Taşımacılar Kooperatifi’nde 1992’den 1995 yılına kadar faaliyet gösterdiğini anlattı. Gizli Tanık Dilovası şöyle devam etti: “Veli Küçük ve istihbaratçı subaylar kooperatife gelip gidiyorlardı. Küçük o dönemde Kocaeli İl Jandarma Alay Komutanı’ydı. Veli Küçük, orada yapılan işten belirli bir pay alıyordu. ” Dilovası’nın ifadesi sırasında Küçük “Biri yazmış eline vermiş, okuyor” dedi. Dilovası elinde kesinlikle yazılı bir metin olmadığını söyledi. Başkale’de 2 erkek cesedi ? Yurt Haberleri Servisi Van’ın Başkale ilçesinde, İlçe Jandarma Komutanlığı’nı arayan yurttaşlar, İran sınırındaki Özpınar köyü Sultan Çayır mevkisindeki 325. sınır taşı yakınlarında 2 erkek cesedi olduğunu söyledi. Bölgeye giden jandarma ekiplerince cesetler üzerinde yapılan kontrollerde herhangi bir kimlik bulunamadı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. İDO İstanbulİzmir’e başlıyor ? İstanbul Haber Servisi İstanbul Deniz Otobüsleri’nin (İDO), deniz ve kara ulaşımını entegre eden İstanbulİzmir seferleri, 22 Mart tarihinde başlayacak. İDO’nun Yenikapı Genel Müdürlük binasında düzenlenen basın toplantısında bilgi veren Sir Brian Souter, İDOBÜS hizmetiyle yolcuların deniz otobüsleri ile İstanbulKabataş’tan Bursa limanına 50 dakikada ulaştırılacağını, oradan da Kâmil Koç ve Ulusoy firmalarının otobüsleriyle yolcuların Balıkesir, Manisa ve İzmir’e taşınacaklarını anlattı. Souter, bu yolculukla İstanbulİzmir arasının 1.5 saat kısalmış olacağını kaydetti. Pasta büyük... Kooperatifin başında bulunan iki eski DevYolcu’nun Kürşat Yılmaz gibi kişilerle de ilişki olduğunu belirten Dilovası, “Limanı, pastası büyük olan bir alandı. Burada büyük bir mücadele vardı. Diğer şirketlere baskı yapıyorlar, çalışanları darp ediyorlardı” dedi. KCK korkusuyla dolandırıcılık ? ADANA(Cumhuriyet) İzmir’de yaşayan A.H’nin (50) bankaya yatırdığı 37 bin liranın 36 bin 950 TL’sini çeken A.K (20), kalan 50 lirayı almak için bankaya geldiği sırada suçüstü yakalandı. A.K’nin A.H’yi “KCK soruşturmasında adın geçiyor, para ver seni kurtarayım” diyerek dolandırdığı belirlenirken A.K, tutuklandı. Duyar’ın öldürülmesi Dilovası, Sabancı suikastı tetikçisi Mustafa Duyar’ın Afyon Cezaevi’nde “Konuşmaması için” öldürüldüğünü söyledi. Duyar’ın cezaevinde MİT ve jandarma ile görüştüğünü söyleyen Dilovası, Duyar’ın Afyon Cezaevi’ne sevk edilme isteğinini de planlı olduğunu savunarak, “Kırklareli’deki saldırıyı gerçekleştiren Sami Tokur ve arkadaşları aynı cezaevine gönderildi” dedi. Süper Loto devretti ? ANKARA (AA) Süper Loto’da bu hafta numaralar “3, 9, 29, 34, 36 ve 42” olarak belirlenirken 6 bilen çıkmayınca 2 milyon 123 bin 867 lira 73 kuruş haftaya devretti. Çekilişte 5 bilenler 6 bin 821 lira, 4 bilenler 87 lira 60’ar kuruş, 3 bilenler 7 lira 10’ar kuruş ikramiye kazandı. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear