02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 ŞUBAT 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] 9 BASINDA SENARYOLAR Rusya Dışişleri Bakanı, Batılı ülkelerin elçilerini ‘güvenlik gerekçesiyle’ geri çektiği Şam’da Lavrov, Esad’dan söz aldı Dış Haberler Servisi Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev’in talimatıyla Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’la görüşmek üzere dün Suriye’ye giden Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov Şam’da çoşkuyla karşılandı. Rus haber ajanslarının verdiği bilgiye göre Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’a “Her ülkede her lider sorumluluk üstlenmelidir, siz bunun farkındasınız” diyen Lavrov, “Arap halkının barış ve uzlaşma içinde yaşayabileceğini umut ediyoruz” şeklinde konuştu. Esad’la yaptığı görüşmeden sonra da bir açıklama yapan Rusya Dışişleri Bakanı, “çok faydalı bir görüşme yaptığını” belirttiği Esad’ın “Suriye’deki şiddeti sona erdirme sözü verdiğini ve reformlar için takvim belirlemeye hazırlandığını” söyledi. Lavrov, ülkesinin, Arap Birliği planına dayalı bir çözüme hazır olduğunu da kaydetti. Suriye resmi haber ajansı Sana, beraberinde Dış İstihbarat Şefi Mikhail Fradkov ile birlikte Şam’a gelen Rusya Dışişleri Bakanı’nın sevinç gösterileriyle karşılandığını kaydederek, karşılama sırasında kalabalık bir grubun Rusya ve Çin lehine tezahürat yaptığını duyurdu. BM Güvenlik Konseyi’nde Suriye’ye ilişkin Fas’ın önerdiği karar tasarısını Çin ile birlikte veto ettikten Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Esad’ın şiddeti durdurma ve reformlar yapma sözü verdiğini açıklarken, Batılı ülkeler elçilerini Şam’dan çekmeye başladı. Körfez İşbirliği Konseyi ülkelerinin de Şam’daki büyükelçilerini geri çekme kararı aldığı bildirildi. Konsey üye ülkelerde görev yapan Suriye elçilerinin de kovulmasını istedi. (Fotoğraf: EPA) elçilerini “görüşmelerde bulunmak üzere” geri çağırdı. 11 Şubat’ta Suriye’deki muhalif güç Özgür Suriye Ordusu’nu tanıma yönünde karar alacağı belirtilen Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkelerinin de Suriye’deki büyükelçilerini geri çekme kararı aldığı bildirildi. Konsey, ayrıca KİK ülkelerinde görev yapan Suriye büyükelçilerinden bulundukları ülkeleri terk etmelerini istedikleri belirtildi. Avrupa Birliği ise Suriye’deki temslicisini çekme planı olmadığını açıkladı. Birlik’in, Dış Politika Sorumlusu Catherine Ashton’un sözcüsü Michael Mann dün yaptığı açıklamada “özgür bir basının olmadığı bir ülkede nelerin olup bittiğini gözlemlemeye devam edeceklerini” ifade etti. Öte yandan Suriyeli muhaliflerin verdiği bilgiye göre Suriye ordusunun dün ülke genelinde düzenlediği operasyonlarda 95’i Humus’ta olmak üzere 128 kişi hayatını kaybetti. Suriye İçişleri Bakanlığı ise silahlı grupların bozgunculuk ve adam öldürme eylemlerinin devam ettiğini, bu kişilerin yaptıkları eylemleri ordunun üzerine yıkmak için askeri üniforma giydiklerini ileri sürdü. Türkiye’nin müdahalesi konuşuluyor Dış Haberler Servisi Suriye’ye yönelik dış müdahale ve Türkiye’ye biçilen role ilişkin spekülasyonlar sürüyor. İran’ın İngilizce yayın yapan devlet televizyonu Press TV, ABD’nin Suriye’deki rejimi devirmeye yönelik komplo planları çerçevesinde Türkiye’nin bu ülkenin topraklarına girmesinin de bulunduğunu öne sürdü. İddiaya göre Türkiye, Suriye topraklarına girerek Suriyeli muhalifleri silahlandıracak. İsrail de hava saldırısıyla Beşşar Esad yönetiminin devrilmesine yardımcı olacak. “Bilgi sahibi kaynaklara” dayandırılan haberde, plan çerçevesinde Suriye muhalefetinin meşru hükümet olarak tanınmasının yer aldığı ifade edilirken halihazırda Şam yönetimine karşı grupların Türkiye’de ofis açtıklarına da işaret edildi. ABD planına göre, bazı ülkelerdeki Suriye diplomatik misyonları muhaliflerin saldırısına uğrayacak ve böylelikle Şam yönetiminin meşruiyeti uluslararası kamouyunda zedelenecek. Haberde ABD’nin uygulamaya koyduğu ya da yakın gelecekte izleyebileceği planlar şöyle ifade ediliyor: İlk olarak Suriye hükümeti savaş suçlusu olarak gösterilecek. Suçlamalar Lahey’e götürülecek. Washington daha sonra, Türkiye’nin askerlerini Suriye topraklarına sokma planını devreye sokacak. Türkiye, iç savaşı kışkırtmak amacıyla Şam’a karşı muhalifleri ve halkı silahlandıracak. Bir sonraki adımda ise Washington Vahabi militanları ve Libya’daki Fetih elİslam üyelerini silahlandıracak. Bu güçlere Katar ve Libyalı savaşçılar da destek vererek Suriye sınır köylerine saldıracaklar. Haberde İsrail ve Ürdün’ün Suriye’ye yönelik bir askeri operasyona hazır oldukları da öne sürüldü. ABD’nin Şam rejimini devirmeyi içeren komplosunun başarısı için gerekli koşullar arasında Suriye ordusundan kaçışlar ve Esad’ın suikast sonucu öldürülmesi olduğu savunuldu. İngiliz Financial Times gazetesinde yayımlanan bir makalede ise BM Güvenlik Konseyi’ndeki Rusya ve Çin’in vetosunun ardından Suriye için Türkiye’nin ön planda olduğu iki ayrı senaryo üzerinde duruldu. Makalede, bu senaryolar Türkiye ve NATO ülkelerinin Esad rejimine muhalif Özgür Suriye Ordusu’nu silahlandırması ile Arap Birliği ülkeleri ve Türkiye’nin askeri müdahale yoluyla Suriye’de siviller için güvenli bölgeler oluşturması olarak sıralandı. ABD Dışişleri Bakanlığı Planlama Dairesi’nin eski direktörü, Princeton Üniversitesi profesörlerinden AnneMarie Slaughter imzalı makalede Arap Birliği’nin Şam’daki büyükelçilerin kitlesel olarak geri çekilmesini sağlayabileceği de savunuldu Ordu operasyonunda 128 ölü sonra Rusya’nın Şam’a yolladığı Lavrov, ziyaret gerekçesini tam olarak açıklamamış ancak ziyaretteki amacın “gerekli demokratik reformları bir an önce yapması” mesajını Esad’a iletmek olduğunu söylemişti. Diplomatik kaynaklar, Rusya’nın “en gizli” kurumu olan Dış İstihbarat Servisi’nin başı Mihail Fradkov’un gezideki rolünün ne olduğu konusunun açık olmadığını ifade ettiler. ABD’nin güvenlik nedeniyle elçiliğini kapatması, İngiltere’nin de “görüşmelerde bulunmak üzere” Şam büyükelçisini geri çekmesinin ardından Belçika, İtalya, Fransa ve İspanya da bu ülkedeki büyük Batılı elçiler gitti, AB kalıyor ‘Suriyeli casuslara gözaltı’ OSMAN ÇUTSAY Lavrov Şam’da kahraman gibi karşılanırken Humus’tan yıkıntı görüntüleri geldi. (Fotoğraf: AP/ REUTERS FRANKFURT Federal Almanya’da yaşayan ancak Suriye’deki Beşşar Esad yönetiminden yana oldukları ortaya çıkan bazı isimler hakkında “muhtemelen casusluk yaptıkları” gerekçesiyle soruşturma başlatıldı. 31 Ocak’ta biri hem Lübnan hem Alman vatandaşı, diğeri Suriyeli 2 zanlının gözaltına alındığı ve bugün yargıç önüne çıkarılacakları bildirildi. 47 ve 34 yaşlarındaki ilk iki zanlının Suriye hükümeti için çalışan ajanlar olduğu, Almanya’da yaşayan fakat Suriye rejimine muhalif olan Suriyelileri planlı bir biçimde izlemeye aldığı ileri sürülürken onlara yardımcı olan altı şüphelinin daha evlerinde arama yapıldığı kaydedildi. Federal Başsavcılık, yargıya teslim edilen ve haklarındaki soruşturma sürdürülen Esad yanlılarının Almanya’daki muhalif gruplar hakkında düzenli araştırmalar yaptıklarına dikkat çekti. Zanlıların uzun bir süredir iç istihbarattan sorumlu Anayasayı Koruma Örgütü tarafından izlendiği belirtildi. Geçen aralık ayında Yeşiller Partisi üyesi yerel politikacı Ferhad Ahma, Berlin’deki evinde saldırıya uğrayarak dövülmüştü. Yeşiller’den yapılan açıklamada, Suriye asıllı Ahma’ya saldıran iki kişinin Suriye istihbaratı için çalıştığı ileri sürülmüştü. ‘Ya Beşşar men dakka dukka’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’a yönelik üslubunu sertleştirerek “Esad’a kendi anlayacağı şekilde, kendi dilinde sesleniyorum; ya Beşşar, men dakka dukka. Ey Beşşar, eden bulur. Baba Esad, işlediği cinayetlerin hesabını bu dünyada vermedi, onun izinden gidenler kendi halklarının önünde hesap verecektir” dedi. Erdoğan, önce Arap birliği daha sonra da Batı ülkeleri nezdinde yeni bir girişim başlatacaklarını açıkladı. Başbakan Erdoğan, partisinin grup toplantısında Esad yönetimine sert ifadelerle seslenerek şunları söyledi: Şundan hiç kimsenin endişesi olmasın, bugün babaların izinden, o diktatörlerin, firavunların izinden gidenler de hak ettiklerini mutlaka bulacaklardır. Hama’da 30 bin masumu hunharca öldüren baba Esad, işlediği cinayetlerin hesabını bu dünyada vermedi. Umuyor ve inanıyorum ki bugün onun izinden gidenler, bugün Humus’ta yüzlerce masum sivili katledenler, “adli ilahi”den önce, kendi halklarının önünde hesap verecektir. Hama’nın hesabı sorulmadı ama emin olunuz ki er ya da geç Humus’un hesabı sorulacaktır. Beşşar Esad, “Ölene kadar savaşırım” diyor. Madem ölene kadar savaşacak bir kahramansın neden Golan Tepeleri için ölene kadar savaşmadın? Senin kahramanlığın, kendi mazlum, masum halkına mı, bu mu kahramanlık? Bu kahramanlık değil, korku, korkaklıktır, her zalimin kalbine sinmiş acziyet, zavallılıktır. Hiçbir zulüm karşılıksız kalmaz. Irak, Libya, Mısır’da mazlumun ahı çıktı, hiç şüpheniz olmasın Suriye’de de mazlumun ahı çıkar. CHP Baas’a destek versin: Biz Suriye’de olup bitene karşı sessiz kalmayız, kala ‘Olaylar karar tasarısına bağlı’ MEHMET ALİ SOLAK ‘Eşim tüm Suriye’nin başkanı’ Dış Haberler Servisi Daha önce basında eşine Suriye’deki olayları şiddetle bastırdığı gerekçesiyle muhalefet ettiği ileri sürülen Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın eşi Esma Esad ilk kez görüş bildirdi. Esma Esad, İngiliz The Times gazetesine bir aracı vasıtasıyla gönderdiği elektronik postada, “Devlet Başkanı bir grup Suriyelinin değil, Suriye’nin devlet başkanıdır” dedi. Bunun, Esma Esad’ın eşine karşı gösterilerin başlamasından bu yana uluslararası medyayla ilk irtibatı olduğunun belirtildiği haberde First Lady’nin görüş ayrılıklarını gidermek ve diyaloğu teşvik etmek için çalıştığı, şiddet kurbanlarının ailelerini dinlediği de kaydedildi. 36 yaşındaki Esma Esad, kocasının tersine, Alevi azınlığa mensup Humuslu bir ailenin kızı. Ünlü College in London’dan dereceyle mezun olan Bayan Esad, karizmatik biri olarak değerlendiriliyor. “Ey Beşşar eden bulur” diyen Erdoğan, “Ana muhalefet partisinin, diğer muhalefet partilerinin yaptığı gibi, gidip kendi halkını katleden zalimlerin sırtını sıvazlamayız. CHP gitsin, aynı kafayı, zihniyeti paylaştığı Baas Partisi’ne destek versin. Biz Baas Partisi ile değil mazlum Suriye halkıyla dayanışma içinde olacağız” ifadelerini kullandı. Baba Esad hesap vermeden gitti: mayız. Suriye halkına sırtımızı dönemeyiz. Ana muhalefet partisinin, diğer muhalefet partilerinin yaptığı gibi gidip, halkını katleden zalimlerin sırtını sıvazlamayız. CHP gitsin, aynı kafayı, zihniyeti paylaştığı Baas Partisi’ne destek versin. Baas Partisi ile değil mazlum Suriye halkıyla dayanışma içinde olacağız. Türkiye olarak Suriye yönetimine 9 yıldır, ‘Hama katliamının izlerini silin, milletiniz, halkınız ile barışın, babanızdan farklı olduğunuzu, babanızın izinden yürümediğinizi Suriye halkına gösterin’ dedik. Ama Beşşar Esad, babasının izini takip etmeye, babası gibi silahların namlusunu kendi halkına çevirmeye başladı, verdiği tüm sözleri çiğnedi, bize ve kendi halkına verdiği sözlerinin arkasında durmadı. Hama katliamının 30. yıldönümünde 3 Şubat akşamı, babasının yaptığı gibi bir şehri kuşatarak, yüzlerce masum insanı katletti. Kendisine bir kez daha hatırlatıyorum; gittiğin yol yol değildir. Daha fazla kan akıtmadan, daha fazla masum sivilin canını almadan, bu yanlış yoldan dönmesini, kendisine bir kez daha tavsiye ediyoruz. AKP grubundan, Esad’a bir kez daha sesleniyorum: Kendi anlayacağı şekilde, kendi dilinde sesleniyorum; ya Beşşar, men dakka dukka. Ey Beşşar, eden bulur. Esad’a ‘Babandan farklı ol’ dedik: Golan Tepeleri için neden ölmedin! C MY B C MY B ANTAKYA Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad yönetimine son verilmesi amacıyla başlayan muhalif hareketlerle ilgili spekülasyonlar devam ediyor. Bazı kaynaklar Suriye ile ilgili karar tasarısını etkilemek için olayların arttırıldığını iddia ediyor. Humus’ta silahlı çatışmaları doğrulayan kaynaklar, ölü sayısının 300’ün üzerinde olduğunu belirtirken şu ifadeleri kullandı: “Silahlı çatışmaların yaşandığı doğru. Ölenler arasında çocukların olduğu da doğru. Ancak bizi rahatsız eden konu, bu saldırıların Suriye ordusu tarafından yapıldığının açıklanmasıdır. Oysa her gün ordunun çeşitli kademelerinden askerler pusuya düşürülerek şehit ediliyor. Bunun için de generaller, subaylar ve polisler de var. Birçok işadamı kaçırıldı, bazılarının çocukları öldürüldü. Daha önce ölen ve BM süreci fiyasko: Birleşmiş Milletler’de öldürülenler açıklanırken, saldırıların kimler yaşanan süreç, medeni dünya açısından bir fitarafından yapıldığı bilenebiliyordu. Son yaskodur. Veto yetkisi kullanılırken zulmün deolaylar da ne yazık ki durumu anlamak ve vam etmesine yeşil ışık yakılmamalıdır. Surianlatmak da çok zor.” Saldırı ile ilgili ye’nin dört bir yanında cinayetler yaşanırken, haberlerin Londra merkezli olmasının da daha uluslararası toplum bu gidişata tek bir ağızdan önceki spekülatif haberlere benzediğini ifade dur bile diyememiştir. eden adının açıklanmasını istemeyen bir Arap Birliği nezdinde yeni giribürokrat, Suriye ordusuna bağlı askeri güçlerin tanımlanmasındaki ifadelerin bile uygun şim: Bölgemizdeki tüm sorunların müzakeolmadığını öne sürdü. Aynı kaynak “Esad’a re zemininde çözülmesi gerektiğini vurguladık. bağlı askerler olarak açıklanan bilgiler bile, Çatışma olmasın, kan akmasın diye büolayların kimler tarafından tezgâhlandığının yük çabalar harcadık. Suriye’de en açık kanıtı. Suriye’de hiç olay barış ve istikrarın tesisi için gayyaşanmadığını söylemek elbette uygun ret sarf etmeye devam edirdoğan değil. Ancak ısrarla belirtmek isterim yoruz. Diplomasinin bütün gazetecilerin ki, 300’ü aşkın kişinin ölümüne yol imkânlarını kullanıyor, girişimlerin ayrıntısıyla açan bu olay, karşılıklı bir dünya kamuoyunun dikilgili sorusuna, çatışmanın ürünüdür” dedi. katini Suriye üzerinde “Çalışmalar sürüyor. Suriye’de yaşanan olayların karar topluyoruz. Suriye yöGelişmeler sürdükçe hepiniz tasarısı metniyle doğrudan ilgili netiminin değil, halkıyakından takip etme imkânı olduğunu savunan kaynaklar, “Suriye nın yanında yer alacak bulacaksınız. Çalışmalar yönetiminden insan hakları ülkelerle, yeni bir girişiönce Arap Birliği’nde, ihlallerine derhal son verilmesi mi de bu noktada başlaondan sonra Batı’da. istenirken, öldürülen subaylar neden tacağız, bunun da hazırÇalışmaları görmezden geliniyor? Suriye’de lıklarını yapıyoruz. Arap sürdüreceğiz” silahlı gruplar da dahil bütün taraflara birliği’nin Suriye ile ilgili giyanıtını verdi. şiddet eylemlerinin sona erdirme çağrısı rişimlerini, aynı şekilde desyapıldı” diye konuştu. teklemeye devam ettireceğiz. E
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear