23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHUR YET 8 İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Denizli Zonguldak Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara B B B B B B Y B Y Y Y Y B 17 21 18 17 24 23 25 14 13 13 13 17 20 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B Y Y B B B B B B B B B Y 17 19 18 23 26 25 23 28 22 25 18 16 15 HABERLERİN DEVAMI Oslo Y Helsinki PB Stockholm B Londra PB AmsterdamPB Brüksel Y Paris Y Bonn PB Münih B Berlin B Budapeşte B Madrid A Viyana B 18 17 19 21 20 21 25 26 24 24 23 27 23 Belgrad A 24 Sofya PB 15 Roma A 24 Atina B 18 Zürih B 25 Moskova PB 16 Aşkabat Y 22 Taşkent Y 28 Baku B 17 Bişkek B 25 Tiflis Y 26 Kahire B 29 Şam B 29 Ülkemizin geneli parçalı ve çok bulutlu, İç Anadolu’nun kuzeydoğusu, Orta ve Doğu Karadeniz, Doğu Anadolu’nun kuzey ve batısı, Göller yöresi ile Afyonkarahisar, Denizli Konya, Niğde, Kırşehir ve Sinop çevreleri sağanak ve gök gürültülü sağanak geçecek. 10 MAYIS 2011 SALI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 10 Mayıs GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Çetin Doğan’ın avukatları reddi hâkim taleplerindeki gerekçeyi açıkladı: Baştarafı 1. Sayfada CHP’den MHP’ye, hızını alamayıp Demirel’e kadar aklına, önüne gelene bindiren konuşmasını yapmadan önce, Üsküdar’da annesini evinde ziyaret etmiş, Anneler Günü’nü kutlamış. Aile mahremiyetine olağanüstü duyarlı Başbakan; annesi ile yanak yanağa fotoğraf çekimine de izin vermiş. Fotoğraf, acaba hangi amacın eseri? Bu gösteri gerçekten Anneler Günü’ne bugüne dek tanık olmadığımız ilginin kanıtı mı? Yoksa RTE’nin; seçim öncesi anne, kadın seçmene yakın görünme çabasının eseri mi? RTE gibi seçimi almak için her yola, yönteme başvuran bir siyasetçi için son olasılık geçerli. RTE gibi dini bütün, koyu Müslüman olan bir kişinin Anneler Günü gibi “gâvur kaynaklı” bir anma gününe rağbet etmesi şaşırtıcı değil mi? Demek ki, Amerikan malı olsun da gâvur olsun fark etmiyor RTE’ye. Anna Jarvis adında bir kadının kaybettiği annesi için 1908 yılında başlattığı, 1914 yılında ABD Kongresi’nin onayıyla ülke çapında genişleyen, Türkiye’de de yıllardır mayıs ayının ikinci pazar günü kutlanan Anneler Günü’nde... ...RTE’nin elinde bir buket çiçek annesini ziyaret edip elini öptüğüne ilk kez tanık olunuyor. Bu “ilk kez”, RTE’nin Anneler Günü’nü de siyasal propaganda aracı olarak kullandığı olasılığını güçlendiriyor. Anneler Günü tarihi çok eskilere; Antik Yunan’dan Antik Romalılara değin uzanıyor. Bu açılardan bakıldığında Anneler Günü RTE’ye pek yaraşmayan yabancı bir gelenek! Bir anma gününe, şu ya da bu nedenle dış kökenli Anneler Günü’ne “ilk kez” katılıyor ve Batılılaştığı izlenimi veriyorsa… …Başbakan’ı; uluslararası bir başka günde, 14 Şubat “Sevgililer Günü’nde” elinde bir buket çiçek veya armağan, eşi Emine Hanım’la fotoğraf çektirirken de görmeyi istemez misiniz? Dinler arası saygıya önem veren, bu konularda uluslararası girişimlerde önde görünen bir isim olduğuna göre; RTE’nin St. Valentine adına takılmadan Sevgililer Günü’nü de kutlaması uygun düşmez mi? Üstelik Anneler Günü’nden sonra Sevgililer Günü’nü gâvurların günü diye reddetmeyip Batıya, hatta Papalığa ne denli reformist bir insan olduğunu kanıtlayabilir böylece! Açılımsa açılım. Buyurun bir yenisine. Meydan konuşmalarını siyasal konuşmalar olmaktan çıkardı. Sayesinde siyasal konuşmalar pornolaştı! Siyasetin elini şunun bunun özel yaşamına gizli kameralarla sokmasına yeşil ışık RTE’den... Bir eksiği var pornolu siyasetin. Henüz o aşamaya gelmedik ama (gidiş o gidiş) bir gün gelecek; kim, kimi siyaseten harcamak istiyorsa konunun uzmanı özel şirketlere evde, yatak odasındaki cinsel görüntüler içeren kaset ısmarlayacak… Neden olmasın? Bugünler bir başlangıç değil mi? Bel altı kasetleri meydanlarda dillendirerek siyasal hasımlarını vurmuyor mu RTE? Bu özel yaşamı ilgilendiren seksi kasetleri dilinden düşürmeyerek MHP oylarıyla AKP oylarının yükselmesini sağlamaya çalışmıyor mu? Bugün sana ama yarın bana diye düşünmediğine göre; gelecek bir seçimde ya da siyasal çözüm bekleyen herhangi bir olayda çevresi de o biçim kasetlerle huzuruna çıkabilir. Ülkemizin AKP iktidarlarında aldığı “ileri” demokratik mesafe, yeni demokrasi kültürü gelecekte de neden engel olsun bel altı kasetli legal siyasal rekabete! Henüz medyaya haberi düşmedi. Amerika’da mı, Afrika’da veya Avrupa’da bir yerde; kim bilir kimler eve teslim ısmarlama “özel yaşamdan canlı seks öyküleri” kaseti yapacak bürolar kurma hazırlıklarına başlamıştır bile… Gelişimci girişimci ruhumuz ölmedi ya! İktidar destekliyor İstanbul Haber Servisi Balyoz Harekât Planı davasında tutuklu sanık eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın avukatları, davaya bakan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ömer Diken ile 3 üye hâkimini reddettiler. Avukatlar İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şeref Akçay’ın kamouyunda tartışma yaratan muhalefet şerhine karşın tutukluluğa itirazı reddeden 2 üye hâkim hakkında da reddi hâkim talebinde bulundular. Avukatlar dilekçelerinde “Balyoz ve Ergenekon yargılama süreçlerinde görev yapan hâkim ve savcıların siyasal iktidar tarafından desteklendikleri görülmektedir” dedi. Avukatlar, İstanbul 10 Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ömer Diken, üye hâkimler Davut Bedir, Murat Üründü, Ali Efendi Peksak ile tutukluluk halinin devamı kararına karşı yapılacak olan itirazları inceleyecek İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi üye hâkimleri Metin Özçelik Emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın avukatları, reddi hâkim talebini içeren dilekçelerini stanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi kalemine verdi. ve Birol Bilen hakkındaki reddi hâkim taleplerini “AİHM kararları, iç hukuk düzenlemeleri ve CMK 24. maddesine” dayandırdı. Avukatlar dilekçelerinde, Beşiktaş Adliyesi’nde görev yapan hâkimlerin tarafsızlığı ve bağımsızlığı ile ilgili ilk tartışmaların soruşturma sırasında Hurşit Tolon’u tahliye eden İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi nöbetçi hâkimi Necat Ede’nin “kurumsal olarak ciddi baskı altındayım” sözleriyle başladığını anlatı. tekne gezisinde bir araya gelmelerinin ve fotoğraflarının basında yer almasının tarafsızlık tartışmalarına yol açtığını anımsattılar. ‘Tarafsızlık kayboldu’ ftar yemeği Avukatlar, Beşiktaş Adliyesi’nde görev yapan hâkimlerin, savcılar ve emniyet personeliyle Eylül 2008’de iftar yemeğinde, Dilekçelerinde, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şeref Akçay’ın 14 Nisan 2011 tarihli itirazın reddi kararına koyduğu muhalefet şerhindeki 26 sayfalık değerlendirmeden alıntılar yapan avukatlar, “Bu değerlendirmeler hâkimlerin tarafsızlıklarını kaybettiklerinin bir göstergesidir” yorumunda bulundu. Savunma hakkı Duruşma sırasında hâkimlerinin isimleriyle adlandırılmış belgeler içeren CD’yi heyetin otur duğu kürsüye gizlice koyması üzerine İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin suç duyurusunda bulunduğunu anımsatan avukatlar, şöyle devam etti: “CD’lerin imajlarının verilmemesinden, müdafiler hakkında tamamen savunma hakkı sınırları içinde olan beyanları hakkında suç duyurusunda bulunulmasına, hâkimlik mesleği ile bağdaşmayacak şekilde sanıklar ve müdafileri ile tartışmaya girmeye varacak kadar bir dizi davranışın sonucu olarak varılan bir kanaattir.” “Siyasal iktidar tarafından yapısı değiştirilen HSYK’ye iletilen suç duyurularından da hiçbir sonuç alınamamaktadır” ifadesini kullanan avukatlar, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AHİS) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AHİM) kararlarına göndermede bulunarak “AİHM, yargıcın tarafsız olmadığına ilişkin yasal olguların varlığı halinde hâkimlerin derhal görevden el çekmeleri gerektiğini belirtmektedir” dedi. ‘Taşeron köle değil!’ Adliye Sarayı Türkmen taşeron işçileri, Kartal ve Çağlayan Adliye Sarayları yapımında çalışan 150 Türkmen uyruklu işçinin maaş, sigorta ve mesai ücretlerinin ödenmemesini protesto etti. Çağlayan’da yapımı süren stanbul Adalet Sarayı önünde toplanan işçiler, “Güvencesiz, sigortasız çalışmaya son”, “Eşit işe eşit ücret” dövizleri taşıyıp “Taşeron işçisi köle değildir”, “Ücret haktır gasp edilemez” sloganları attı. Çillioğlu dosyası yeniden MALATYA (Cumhuriyet) Tunceli Jandarma Alay Komutanlığı görevini yürütürken lojmanında ölü bulunduktan sonra dış otopsisi yapılarak “intihar ettiği” sonucuna varılan ve dosyası kapatılan Kazım Çillioğlu ile ilgili soruşturma, oğlu Gökhan Çillioğlu’nun isteğiyle Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından yeniden açıldı. Gökhan Çillioğlu, babasının intihar etmediğini, öldürüldüğünü iddia ediyor. CENG Z’ N SORGUSU SÜRDÜ ‘Sözleri bölgeyi geriyor’ DİYARBAKIR (AA) CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, dün milletvekili adaylarıyla birlikte Ofis semtinde esnafı ziyaret ederek, 12 Haziran seçimlerinde CHP için destek istedi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın son zamanlarda yaptığı açıklamalarla bölgede gerginlik yarattığını belirten Tanrıkulu, “Başbakanın öfkeden ve gerginlikten uzak durması lazım. Başbakan’ın da diline sahip çıkması lazım” dedi. ‘Görüşmeleri MİT görevlisinin zoruyla yaptım’ Gazetemiz yazarı Balbay’ın da yargılandığı davada sağlık sorunları nedeniyle duruşmalara katılamayan emekli Tuğgeneral Ersöz dünkü 116. oturuma tekerlekli sandalye ile katıldı. HAT CE TUNCER AKP’li kuzene: Delikanlı ol YALOVA (Cumhuriyet) Yalova’dan bağımsız milletvekili adayı olan eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, AKP’ye destek vereceğini açıklayan kuzeni Yalova Belediye Başkanı Yakup Koçal’ı eleştirerek, “Siyasi hayatında bir kez delikanlı ol” dedi. Okuyan, kendisinin de yüzde 35.4 oy alabileceğini savundu. Gazetemiz yazarı Mustafa Balbay’ın 2 yılı aşkın süredir tutuklu bulunduğu İkinci Ergenekon davasına devam edildi. Sağlık sorunları nedeniyle duruşmalara bugüne kadar hiç gelemeyen emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, dün ilk kez tekerlekli sandalyeyle duruşmaya katıldı. Ancak Ersöz rahatsızlanarak yeniden Selimpaşa Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi bitişiğinde görülen davanın 116. duruşmasında, Başkan Köksal Şengün’ün mazereti nedeniyle heyet, Başkan Hasan Hüseyin Özese ile üye hâkimler Hüsnü Çalmuk ve Sedat Sami Haşıloğlu’ndan oluşturuldu. Aktan ile görüştüm. Ben radyocuyum. İşim lay lay lom” diye konuştu. Önceki ifadelerinde tehditten korktuğu için MİT’çilerden söz etmediğini belirten Cengiz, “30 aydır biz yatıyoruz. Biraz da onlar yatsınlar” dedi. Cengiz, Şahin’e kendisini Kayseri Hava İndirme Tugayı’nda görevli santral operatörü gibi tanıtarak Metin Gürak ve Bekir Kalyoncu adlı generalleri bağladığını söylemesini ise “Tiyatroydu” diye açıkladı. Sevgi Bayrağı Amasya’da Mustafa Kemal Atatürk’ün Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı başlatmak üzere Samsun’a ilk adımını atışının 92. yıldönümünde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e sunulmak için Samsun’dan yola çıkan “Sevgi Bayrağı” Amasya’ya ulaştı. “Gençlikten Atatürk Sevgisiyle Cumhurbaşkanımıza” yazılı bayrak Samsun Amasya il sınırında Amasyalı atletlere törenle teslim edildi. Bayrağı teslim almak için düzenlenen törene Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, Amasya Valisi Halil brahim Daşöz ve Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ile birçok yetkili katıldı. Törende, Samsun Valisi Aksoy, “Sevgi Bayrağı”nı Amasya Valisi Daşöz’e teslim etti. Daşöz de Amasyalı atletlere verdi. Yol boyunca vatandaşlar alkışlarla sevinç gösterilerinde bulunurken kent Türk bayrakları ile donatıldı. Jandarmanın bayrağın geçtiği yol boyunca yoğun güvenlik önlemi aldığı gözlendi. Amasya’da vilayette hazırlanan özel bir yerde tutulan “Sevgi Bayrağı” bugün, Tokatlı atletlere teslim edilecek. Bayrak Tokat’ta da bir gece kaldıktan sonra Sivas, Erzincan, Erzurum, Kayseri, Nevşehir, Kırşehir’den geçerek Ankara’ya ulaştırılacak. (MEHMET MENEKŞE) ‘O Zamanlar Biz Güzeldik’ Baştarafı Arka Sayfada Heyecandan öleceğim, biraz cesaret verdiniz, devam ediyorum. Şimdi uzun bir şiir, adı, o zamanlar biz güzeldik: “fena yakalandım / telefondaki ses “Amelia Rodriges öldü” dediğinde / uzun zamandır kuşandığım / beni benden gizleyen o maske / paramparça oldu / fena yakalandım o zamanlar biz güzeldik / o sobalı evde / Amelia dinlediğimiz / Feneryolu’ndaki o evde / biz güzeldik / gözlerimiz parlaktı çünkü inanırdık / hayata aşka kardeşliğe / dostluğa inanırdık / sobanın üstünde her zaman / bir çaydanlık dururdu / çay içer Birinci tüttürürdük / paramız yettiğinde / rakı olurdu masamızda / bir de çiroz ondan vazgeçmezdik Süreya yeni dönmüştü / karı boranı ve muhtarı / dilimize dolanan / o uzak dağ köyünden / bütün rüzgârları / bütün türküleri / bütün mutlu delileri / tek tek bellemişti / o anlatırken / Amelia nice ölümlerden / nice acılardan / geçmiş sesiyle / ona eşlik ederdi / işte o zaman / ayazda ayakları üşümüş çocuklar / yolu gurbete düşmüş erkekler / siyahı aşk bilmiş kadınlar / kimsesiz dağ başlarını / yurt bellemiş kaçakçılar / sessiz çığlıkları işkence görenlerin / Mayo meydanının beyaz eşarplı anaları / dünyanın bütün sürgün şairleri / yolu hiç şaşırmadan / Feneryolu’ndaki o sobalı eve gelirdi / her zaman teselli eden bir şeyler vardı / sobanın sıcaklığında / Birincinin sert tütününde / bizim saf inancımızda / o zamanlar biz güzeldik” Sazı elime aldım ya, dur demezseniz durmam, neyse ki yerim azalıyor, son bir şiirle huzurlarınızdan ayrılıyorum. Şiirin adı, yunus da gitti: “en çok beni üzmek için gitti / en çok birbirimizi bilirdik / ben ona dağları anlatırdım / o bana derin suların şarkısını / bütün yunuslar gibi oyun severdi / ve her zaman beni şaşırtacak / bir şeyleri olurdu / bazan öpücükleriyle baştan çıkardığı / bir deniz kızından / fildişi tarak / bazan ay büyüleri / ama yunus gitti / en çok beni üzmek için gitti / kıyıları kendime yasakladım artık / ve tek bir şey istiyorum geri / neşemi” öyledir: “bir Hint atasözü şöyle der / ‘aşkta kalplerden biri / daha soğuktur’ /belki de budur aşk yapan / soluk soluğa bir sevişmeyi” Bilemiyorum, içiniz biraz ferahladı mı? TEK N VE ARSLAN BAĞLANTISI ARAŞTIRILIYOR ZM R L GENEL MECL S KARIŞTI Suç çetesine operasyon İstanbul Haber Servisi Tekirdağ Cezaevi’nde tutuklu bulunan bir kişinin “Ergenekon soruşturmasında tutuklu yargılanan Muzaffer Tekin ve Alparslan Aslan ile bağlantılı kişiler var” şeklindeki ihbarı üzerine, Levent Ç, Bekir ve Bülent Ş. kardeşler ile Gökhan B’nin de aralarında bulunduğu 11 kişi gözaltına alındı. Özel hayatın gizliliği, haraç ve adam yaralama suçlarına karıştığı öne sürülen şüpheliler, emniyetteki sorgularının ardından Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne sevk edildi. Polis, söz konusu kişilerin özel hayatın gizliliği, adam yaralama ve haraç suçlarına karıştığını tespit etti. 6 Mayıs’ta operasyon gerçekleştiren ekipler 11 kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerin boşanma davası açan bir işadamının isteği üzerine eşini izleterek fotoğraflarını çektikleri de belirlendi. Söz konusu kişilerin Tekin ve Aslan ile ilişkisi de araştırılıyor. AKP CHP gerilimi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir İl Genel Meclisi toplantısında CHP ile AKP grubu arasında “analarını satarlar” tartışması yaşandı. Dün gerçekleştirilen toplantıda söz alan CHP İl Encümen Üyesi Onur Koçanalı’nın, AKP’ye yönelik “Memlekette satacak bir şey kalmayınca neyi satacaklar” sözüne CHP sıralarından “analarını” şeklinde yanıt gelmesi AKP’lilerin tepkisine neden oldu. Bu söze karşılık AKP’li bir meclis üyesi “Çüş” diye bağırırken AKP sıraları da hareketlendi. AKP Grubu üyeleri sözü söyleyen CHP’li üyeye yönelik “Delikanlı ise çıksın ben söyledim desin” diye bağırdı. Meclis Başkanı Serdar Değirmenci, AKP’li üyelerin çıkışı üzerine kendisinin bu tür bir sözü duymadığını ancak kamera kayıtlarının incelenerek bir sonraki oturumda tespit edilebileceğini söyledi. AKP’li üyeler itiraz ederek, salonu terk etti. Sınırda oy verme başlıyor... İstanbul Haber Servisi Milletvekili genel seçimlerinde Yurtdışı Seçmen Kütüğü’ne kayıtlı seçmenlerin gümrük kapılarında oy verme işlemi bugün 08.00’den itibaren başlıyor. İstanbul Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali’ne toplam 15 şeffaf sandık yerleştirildi ve örtülü kabinler kuruldu. Sandıklar 24 saat açık olacak ve oy kullanma işlemi seçim bitene kadar sürecek. ‘Radyocuyum’ Çapraz sorgusuna devam edilen Fatma Cengiz, 1 Mart 2008’de yaptığı telefon görüşmelerini “Davut kod adlı MİT’çinin zoruyla yaptığım görüşmedir. Diğeri ise yapmayı planladığım bir TV programı nedeniyle yaptığım görüşmedir” diye açıkladı. Susurluk davasından hükümlü eski MİT’çi Korkut Eken’i tanımadığını söyleyen Cengiz, “Korkut Eken’in koruması Akif Bir kişiye 189 bin lira ANKARA (AA) On Numara’da 10 bilen bir kişi, 189 bin 39 lira kazandı. Numaraların; 1, 2, 4, 5, 15, 19, 21, 31, 33, 38, 39, 43, 47, 48, 51, 56, 58, 64, 67, 68, 72, 79 olarak belirlendiği çekilişte 9 bilenler 1827’şer TL, 8 bilenler 87’şer TL, 7 bilenler 15’er TL, 6 bilenler 2’şer TL ve hiç numara bilemeyenler de 1 lira 80’er kuruş alacak. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear