23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHUR YET 17 MART 2011 PERŞEMBE 4 HABERLER Bürokrat ve ilk kez aday olacakların sayısının yüksekliği birçok milletvekilinin işini zorlaştırıyor ‘Müsterih’ Olmayın! Japonya’da meydana gelen 9 şiddetindeki dünya tarihinin kaydedilmiş en büyük depremi olan son sarsıntı, hem bu ülkeyi hem de Pasifik’e sahildar diyarları, sarsıntının kendisinden de onun sonucunda oluşan tsunamiden de daha büyük bir felaket ile karşı karşıya getirdi. Fukuşima santralında meydana gelen sızıntının yol açtığı radyasyon tehdidi idi bu. ABD’nin Pasifik kıyılarını da tehdit eden ve henüz boyutları tam olarak belirlenemeyen, büyük bir felaketle karşı karşıya bulunmaktayız. Nedenini bir türlü tam olarak anlamadığım, dünyada yaygın olan kanaatin aksine, Japon yetkililer de henüz tam doyurucu bir açıklama yapmamakta, gerçekleri veya bir bölümünü kamuoyundan gizlemektedirler. Nitekim Guardian’a konuşan İngiliz yetkili John Large şunları söylüyor: Japon hükümetinin eylemleri ile açıklamaları birbirleriyle çelişiyor. Large çelişkileri şöyle açıklıyor: 180 bin kişiyi tahliye ettiler, ama hiç radyasyon olmadığını söylüyorlar. Ardından da şu anımsatmayı yapıyor: Çernobil’de de aynısı olmuştu; önce biraz sorun olduğu söylenmiş, olayın gerçek boyutları sonradan ortaya çıkmıştı. Bilindiği gibi, Kobe depremi sırasında da Japon yetkililer gerçekleri gizlemekle suçlanmışlardı. Yine de Japonların deprem karşısında hazırlıklı olma konusunda, tam not aldıklarını söylemek yanlış olmaz. Dokuz şiddetinde olan ve çok uzun süren depremden bu kadar az hasarla çıkmak kolay değil. Hasarın büyük bir bölümü de ilk sarsıntının yarattığı yıkım olmayıp ardından oluşan ve sarsıntıdan hemen dokuz dakika sonra sahile vurarak, uyarı sistemini etkisiz kılıp, önlem alınmasını engelleyen tsunamiden kaynaklanmaktadır. Fukuşima santralında meydana gelen ısınma sızıntı ve patlamalar da doğrudan yer sarsıntısının binalarda meydana getirdiği yıkımdan değil, elektrik kesintilerinin de etkisiyle soğutma sistemlerinin aksamı neticesinde oluşan nedenlerden kaynaklanmaktaymış. Ayrıca, nükleer tehdidi doğuran esas etkenin de sarsıntı veya tsunami karşısında alınan önlemlerin yetersizliğinden çok, felaketin boyutu konusundaki öngörülerden kaynaklandığı söyleniyor. Yani depremin şiddeti olarak 8.2 öngörülmüş, tsunami dalgalarının ebatları da, daha düşük tahmin edilmiş. Bunlara rağmen binalar sarsıntıda yıkılmamış, setler parçalanmamış, ancak tahmin edilenden büyük olan dalgalar setleri aşmıştır. Ama, her ne nedenle olursa olsun, nükleer felaket kapıyı çalmış bulunuyor ve kamuoyu olarak daha henüz facianın boyutu hakkında tam bir fikre de sahip değiliz. Ama olay bütün dünyanın nükleer santrallarını da, bu alandaki politikalarını da yeniden gözden geçirmesine neden oldu. Herkes önlem peşinde. Bir tek Türkiye hariç. Türkiye’nin Başbakanı Tayyip Erdoğan Akkuyu nükleer santralının yapımını üstlenmiş olan Rusya’ya hareketinden önce, Japonya’daki olaydan sonra Akkuyu konusunu gözden geçirip geçirmeyeceklerini soranlara şu yanıtı vermiştir: Riski olmayan yatırım yoktur, o zaman eve doğalgaz çekmeyin, tüp gaz koymayın! Enerji Bakanı Taner Yıldız ise aynı konudaki soruya şu kesin yanıtı vermiştir: Müsterih olun! İnsan elinde olmadan 1986 Çernobil faciasını anımsıyor. O günlerde de Sanayi Bakanı Cahit Aral aynı şeyi söylemişti: Müsterih olun! Benim de Türk kamuoyuna tavsiyem şudur: Müsterih olmayın! Bu konuda müsterih olmak aptal olmakla eşanlamlıdır. Türkiye şu anda, deprem bölgesinde faya yakın bulunan Akkuyu santralı ile ciddi tehdit altına girebilir. Unutmayalım ki daha önce Trakya’da kurulması düşünülen ve “Yunan Bulgar tehdidi!” yüzünden, “deprem tehdidi” bölgesine kaydırılan, Akkuyu santralının yer lisansı 35 yıllıktır. Konuyu tartışmaya devam edeceğiz. Ama önce yapılacak iş müsterih olmamaktır. Aptal olmayalım! Aklımızı başımıza toplayıp, tehlikeyi irdeleyelim. AKP’de liste sürprizleri ERDEM GÜL ANKARA Bürokrat ve ilk kez aday olacak aday sayısının yüksek olması nedeniyle mevcut milletvekillerinin yarısına yakınının çizileceğine kesin gözüyle bakılan AKP’de bakanları da sürprizler bekliyor. Adaylık başvuru yapmayan Devlet Bakanı Mehmet Aydın dışında bakanların milletvekili adayı yapılacağı, ancak seçim bölgelerinin değiştirileceği belirtiliyor. AKP’ye, halen Fransa’da yaşayan Cem Uzan’ın da Sakarya’dan bağımsız milletvekili adayı olacağı duyumları gelirken; eski futbolcu Hakan Şükür’ün bu kentten aday yapılacağı dile getiriliyor. Aday adayları başvurularının tamamlanmasının ardından AKP’de gözler listelere çevrildi. Erdoğan yaptırdığı gizli anketler sonrası “Listelerde göstermediğimiz arkadaşlar küsmeden çalışmaya devam etsinler” diyerek mevcut vekiller için Fransa’da yaşayan Cem Uzan’ın Sakarya’dan bağımsız milletvekili adayı olacağı duyumları gelirken; eski futbolcu Hakan Şükür’ün de bu kentten AKP’den aday yapılacağı belirtiliyor. Devlet Bakanı Mehmet Aydın dışında bakanların milletvekili adayı yapılacağı ancak seçim bölgelerinin değiştirileceği bildiriliyor. 2007 seçimlerindeki gibi “büyük çizik” olacağı mesajını verdi. Ancak edinilen bilgilere göre AKP’deki liste sürprizleri milletvekilleriyle sınırlı kalmayacak. AKP’de adaylık başvurusu yapan bakanların büyük oranda yeniden listelere gireceklerine kesin gözüyle bakılıyor. Ancak listelerde bakanlar açısından sürpriz olarak karşılanacak seçim bölgeleri değişiklikleri bekleniyor. ‘Hayır’ oyları ‘Evet’ oylarını geçmişti. Arınç’ın ayrıca teşkilat tepkisi nedeniyle de Manisa’dan Bursa’ya kaydırılacağı belirtiliyor. Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın bu kez Kayseri’den aday gösterilmeyeceği ifade ediliyor. Partinin en yüksek oy oranına sahip illerinden Kayseri’de yeni adaylara yer açabilmek için Yıldız’ın Ankara’ya kaydırılması bekleniyor. En uzun süre bakanlık yapan AKP’lilerden Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın da bu kez Erzincan’dan aday gösterilmeyeceği belirtiliyor. Erzincan’ın milletvekili sayısı düştüğü için Yıldırım’ın partinin oylarını arttırmak için özel çalışma yürüteceği İzmir ya da İstanbul’dan aday yapılması düşünülüyor. TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin de seçim bölgesi değişecek isimler arasında yer alıyor. Şahin, 2007 seçimlerinde İstanbul’dan Antalya’ya kaydırılmıştı. 2009 seçimlerinde Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığını CHP kazandı. Uzan duyumu Kaybeden başkan Menderes Türel de milletvekili adaylığı için başvuru yaptı. Bu nedenlerle Şahin’in yeniden İstanbul’a ya da memleketi Karabük’e kaydırılması bekleniyor. AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik de seçim bölgesi değiştirilecek isimler arasında sayılıyor. Çelik’in de teşkilatta oluşan sıkıntılar nedeniyle İstanbul’a kaydırılabi Arınç Bursa’dan aday Buna göre Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, seçim bölgesi Manisa yerine Bursa’dan aday gösterilecek. Arınç’ın seçim bölgesi Manisa’da, 2009 yerel seçimlerinde belediye MHP’ye kaptırılmış, referandumda da leceği belirtiliyor. Bankalarına ve medyasına el konduktan sonra Türkiye’yi terk eden ve halen Fransa’da yaşayan eski Genç Parti lideri Cem Uzan’ın seçimde bağımsız aday olacağı duyumunu alan AKP, bu ilde eski futbolcu Hakan Şükür’ü aday yapmayı planlıyor. AKP’liler, seçim kampanyasını yurtdışından yürüteceğini iddia ettikleri Uzan’ın hakkındaki davalar nedeniyle dokunulmazlık zırhı kazanmayı amaçladığını ileri sürdüler. AKP’de, aday olması durumunda Uzan’ın milletvekili seçileceğine kesin gözüyle bakılıyor. Uzan’ın milletvekili seçilmesinin önünde kesinleşmiş cezası bulunmadığı için bir engel olmadığı belirtiliyor ve Uzan’ın olası adaylığı, 2002 seçimlerinde Jet Fadıl olarak bilinen Fadıl Akgündüz’ün Interpol tarafından kırmızı bültenle aranırken Siirt’ten aday olup seçilerek İsviçre’den TBMM’ye gelmesine benzetiliyor. Y NE SKANDAL İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN GENEL SEÇ M HAZIRLIĞI Emniyette ‘böcek’ bulundu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Emniyet Genel Müdürlüğü Koruma Daire Başkanlığı’na bağlı bir odada ortam dinleme cihazı bulunması emniyeti karıştırdı. “Böcek” olarak adlandırılan cihazın kim tarafından ve neden yerleştirildiği konusunda genel müdürlük soruşturma başlattı. Önlem olarak müdür ve amirlerin odalarında da böcek araması yapıldı. Akşam gazetesinin haberine göre böcek skandalı, Dikmen’deki binanın 4. katında yer alan Koruma Daire Başkanlığı’na ait bir odada, bilgisayar arızasıyla ortaya çıktı. Daha önce Başkanlığa bağlı bir şube müdürünün makamı olan, müdür değiştikten sonra şubeye bağlı polislere büro olarak verilen odada, emniyetin kapalı devre bilgisayar ağına (Polnet) bağlı bilgisayarlardan biri bozuldu. Polnet ve internet hatlarının geçtiği kablo kutusunun kapağını açan polisler, dinleme cihazıyla karşılaştı. Pilleri dolu olan cihazın, hâlâ aktif olduğu saptandı. Sinyalleri kaydeden alıcı ise bulunamadı. Dinleme cihazının, daha önce odayı makam odası olarak kulanan şube müdürünü dinlemek amacıyla İstihbarat ya da Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı tarafından yerleştirildiği iddia ediliyor. CHP’li adaylar önseçimden yana Önseçimin, parti ile üye arasındaki güveni ve bağı yeniden kuracağı partinin oy oranını yükselteceği vurgulanıyor. TARKAN TEMUR namikzafer@yahoo.com Önseçimin, parti ile üye arasındaki güveni ve bağı yeniden kuracağını, partiye dinamizim kazandıracağını belirten aday adayları, CHP’nin her il örgütünde yüksek sesle dile getirilen önseçim uygulamasının genel seçimlerde CHP’ye iktidar olmak için gerekli dinamizmi sağlayacağı görüşünde birleştiler. Görüşlerine başvurduğumuz aday adaylarından eski DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak bir eğilim yoklaması yapılması halinde örgütün kendisine değer verildiğini hissedeceğini söyledi. Bunun ağırlıklı ya CHP MYK bu akşam toplanıp illerde aday belirleme yöntemini netleştirecek Baykal ‘Antalya’da önseçim’ istiyor TÜREY KÖSE Deniz Baykal ANKARA CHP yönetimi adayların hangi illerde önseçimle, hangilerinde merkez yoklaması ile belirleneceği üzerinde çalışırken; CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal “Antalya’da önseçim isteyeceğim” mesajı verdi. CHP Merkez Yönetim Kurulu’nun bugün akşam toplanıp illerde aday belirleme yöntemini netleştirmesi ve yarın da Parti Meclisi’nde kesinleştirilerek aynı gün YSK’ye bildirilmesi planlanıyor. CHP’nin bazı il lerde kontenjanlı önseçim yöntemine başvuracağı ifade ediliyor. Önseçim yapılacak iller arasında Ankara, İstanbul ve İzmir gibi büyük şehirlerin yer almadığı ifade edildi. Bursa ve Adana’nın durumu ise MYK’de belirlenecek. Bartın, Sinop, Giresun, Tekirdağ, Çanakkale, Uşak, Bilecik, Isparta, Nevşehir, Yozgat, Afyon, Burdur, Kütahya, Karaman, Niğde, Kırşehir, Karabük, Erzincan, Kars, Tokat, Amasya, Kilis, Artvin ve Adıyaman illerinde önseçimin yapılmasının beklendiği kaydedildi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu bir süre önce Antalya listesi için, “Baykal hangi yöntemi uygun bulursa tercihimiz o yöntem olacak. Liste başına Sayın Baykal’ın adı yazılır. Listenin diğer isimlerine de Sayın Baykal kimi arzu ederse onlar yazılır” demişti. Baykal yakın çevresine, “Eğer fikrimi sorarlarsa, önseçim isteyeceğim. Antalya listesini tek başıma yapma sorumluluğunu almam” dedi. CHP Genel Başkan yardımcıları Gürsel Tekin, Umut Oran, Erdoğan Toprak ve Süheyl Batum’un İstanbul listelerinde olması bekleniyor. POMPALI TÜFEKLE ATEŞ AÇILDI CHP’nin seçim otobüsüne saldırı KOCAELİ (Cumhuriyet) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kocaeli’ye gelişini duyuran seçim otobüsüne pompalı tüfekle ateş açıldı. Olayda ölü ve yaralı olmazken aracın camları kırıldı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumartesi günü Gebze’de düzenleyeceği mitingini duyurmak için İzmit sokaklarında anons yapan CHP Kocaeli Başkanlığı’na ait seçim otobüsüne, İnönü Caddesi Çınarlı Camii yakınında silahlı saldırı düzenlendi. Otobüste anons yapan parti görevlisi Sibel Çimen, “Allah’tan orada kimse oturmuyordu. Arkadaşlarla beraber otobüsün ön tarafındaydık. Herhangi bir yaralanma olmadı” dedi. BDP’de kadınlar 3 ili kapattı BDP; üç ilde erkek aday adaylarına başvuru yolunu kapattı. Parti yüzde 40 kadın kotasını, bağımsız adaylarla da fiili olarak yaşama geçirecek AYŞE SAYIN ANKARA 12 Haziran seçimlerine bağımsız adaylarla girecek olan BDP; parti kimliğiyle uyguladığı yüzde 40 kadın kotasını, bağımsız adaylarla da fiili olarak yaşama geçirecek. BDP bu kapsamda 3 ili kadın adaylar için ayırdı ve erkek aday adaylarına başvuru yolunu kapattı. Bu seçimlerde azınlıklardan da aday gösterme kararı alan BDP; Ermeni kökenli parti meclisi üyesi İsmet Şahin’de karar kıldı. Kadın örgütlerinin başlattığı “Meclis’e 275 kadın milletvekili” kampan yasına, BDP’den ilginç bir destek geldi. Meclis’te oransal olarak en fazla kadın milletvekiline sahip olan ve kadın örgütlenmesinin son derece güçlü olduğu BDP; resmi olarak olmasa da 3 ili “fiili” olarak kadın adaylara ayırdı. Bu kapsamda Iğdır, Siirt ve Adana illeri kadın adaylar için ayrıldı ve aday adaylarına bu illerden başvuru yolu kapatıldı. Seçimlerde azınlıklardan da aday gösterme kararı alan BDP, bu konudaki tercihini “parti içinden” yana koydu. 12 Eylül referandumu sürecinde “yetmez ama evet” platformu içinde yer alan bir grup yazar ve aydının BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı ziyaretinde adaylık için önerdiği gazeteci Hayko Bağdat’a parti içinden sıcak bakılmayınca, yeni isim arayışı gündeme geldi. Bu kapsamda aslen Artvinli olan Ermeni kökenli parti meclisi üyesi İsmet Şahin’in, İstanbul 2. bölgeden aday gösterilmesi kararlaştırıldı. Adaylığını Cumhuriyet’e doğrulayan Şahin, kendisinin sadece Ermenilerin değil, Alevi, Çerkez, Gürcü, bütün farklı kimliklerin adayı olduğunu ifade etti. Öte yandan RTÜK Yasası’nda yapılan değişikliğe rağmen Yüksek Seçim Kurulu’nun radyo ve televizyon dan yapılacak seçim propagandasında “Türkçenin esas alınması” yönündeki kararına BDP’den tepki geldi. BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, “Biz anadili yok sayan anayasayı tanımıyoruz. Bu düzenlemeleri de hiçbir şekilde tanımayız. Onun için bu düzenlemeler bizim için ölü düzenlemelerdir, biz Kürtçe konuşmaya devam ederiz” dedi. Kürtçe konuştukları için haklarında çok sayıda dokunulmazlık fezlekesi bulunduğunu kaydeden Yıldız, bu seçim döneminde de Kürtçe konuşmaya devam edeceklerini ifade etti. pılması halinde CHP’nin oylarının İstanbul’da 5 puan daha artıracağına inandığını belirten Rıdvan Budak, “Seçim bölgelerinde tanınan, bölgede oturan, halkla sıcak ilişkileri olan aday adayları öne çıkarılmalıdır. Siyaset yerelleşmeli, en sade partililerin de görüşleri alınmalı ve parti hızla demokratikleşmelidir. Önseçim talebi yalnızca örgütün talebi değil, halkın da talebidir” dedi. CHP Silivri İlçe Başkanlığı görevinden ayrılan Selami Değirmenci de gönlünden önseçim geçtiğini ancak bugünkü şartlarda milletvekilliği adaylığında önseçimin yapılmasının da zor olduğunu söyledi. Bahçelievler İlçe Başkanlığı görevinden milletvekili adayı adaylığı için istifa eden Hüseyin Özkahraman da milletvekili adaylarının önseçimle belirlenmesi gerektiğini söyledi. Siyasetin her kademesindeki seçimlerde, önseçim yapılmasının örgütün de eğilimi olduğunu belirten Özkahraman, partililerin milletvekili adaylarını önseçimle belirleyememesinin partiye olan güveni sarstığını, taban ile partinin bağını kopardığını belirtti. Bakırköy İlçe Başkanlığı’ndan istifa eden aday adaylarından Dilek Baki ise genel seçimlerde milletvekili adaylarının önseçimle belirlenmesi gerektiğini söyledi. Beyoğlu İlçe Başkanlığı görevinden istifa eden Hüseyin Aslan ise örgütün önseçim beklentisinin yüksek olduğunu söyledi. Önseçim kararının CHP’de büyük bir enerji yaratacağını vurgulayan Aslan, “Örgüte, parti için çalışan üyelerin kararlarına değer vermek lazım. İstanbul gibi metropol kentlerde önseçim daha da önemli. ” diye konuştu. Milletvekili olmak için CHP Büyükçekmece İlçe Başkanlığı görevinden istifa eden Erol Şahin de milletvekili adaylarının önseçimle belirlenmesinden yana olduğunu ancak PM’nin kararına da saygılı olacaklarını söyledi. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear