23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
gotüruyor okuru (“Ben beni hunaltiyor.“), neler söylemek istersiniz? - Bir kez, şu gerçeğin altını çizeyim: Tezer Ozlü meslekten bir yazar değildi. Yani yazarlığı kendine meslek olarak seçmiş biri değildi. Dünya edehiyatında böyle birçok şair, yazar vardır. Bu şu dcmektir: Sözcüklerden bir dünya yaratmayasoyunmuş, zamanını ei verdiği ölçüde bu işe adamış olmak. Tezer, sözcüklerdendeğil, acılarından, varoluş sancılarından bir yapıt ortaya koydu. (.)nsözdc andığım Antonin Artaud gibi. Oda yaşamının bir bölümünü, Tezer gibi küçük bir bölümünü değil, yıllarını kliniklerde geçirmiş, Tezer gibi elektroşoklatanışmış biriydi. Ustüıw üstlük büyük bir uyuşturucu b,ığımlısıydı. Ama Artaud bir edebiyatçıydı. Otuz cildi aşan bir yapıtı (mektuplar önemlibir yer tutar) tüm karşınbır bütuntin parçaları. Toplumun tüm kurumlarına (kilise, okullar, kültür)savaş açmıştır. Başkaldırısını evrenselleştirmişıir. Bir aykırı olduğu için, varoluş sorunları olduğu ve bunlarıdile getirdiği için Tezer ( )zlü’yü böylesi bir yazar olarak görmek yanlış olur. - Tezer (Mil ilişkilerinde ozellıkle büyük sıkıntılar çekiyor ve ini oıııı intihardüşüncesine varan bir sürece goturuvor. Biraz bunu aniaıııı bize... Omegin ilk eşi Giiı>erSüıııer ‘leavrı• lık süreci ver alıyor... - Onsüzde dc belirttim. Mektuplarınbazılarının hastalığının depreştiği dönemlerde yazıldığını urıutmamak gerek. Bu hastalığın bir somicuydu intihar düşüncesi. Musuz bir ilk evlilikyaptı. Güner Sümer, l)emir’in de benim de arkadaşımızdı. Paris’te tanıştılarve hemen evlenmeye karar verdiler. Gençlik işte! Bu evlilik ikisinede yaramadı. 1izerinde dııı’ınanın pek bir anlamı yok, - ‘l’ezer(.)zlüsıkıntılı, günlerindesizij,’örüvoı’yakınında. “Sen tek doktorum olahilirsin, “ diyor. () böyle yazdıkça size, siz neler hissettiniz?Büyük bir duygu yükünü payla şnıaknasıl oldu? Farklı ülkelerde, farklı şehirlerdeydiniz... - Tek güvendiği kişi ben değildım, bunu biliyordum. Bu da yükümü hafifletiyordu.Kaldı ki, yakınında olsaydımbile pek fazla bir şey yapamayacağımıda biliyordum. Sanırım hiç kimse bir şey yapamazdı, kendinden başka. Ama tüm bunların, yazar Tczer’lcpek bir ilgisiyok. - Sanırım mektuplarda geçen (>zlü ‘nünşu ifadesi cesaretlendirici bir güç olnnıştur: “11crakıl alnıaz duruma kar- Şii) gene de belli bir çevrede edehiyatın etkisi t’ar Tiirkive’de.“Ne dersiniz? - İyimser olduğu anlardan birinde yazdığıbir cumle olmalı. Çok çok küçükbir çevre dışında, edehiyatın. sanatıntoplumda bir etkisi olmadı. İleriye doğru, olumlu anlamda köklü hiçbir değişime yol açmadı. Yalnız bizimki gibibirey odaklı edebiyatın değil, toplumcuedehiyatın da toplumda bir şeylerindeğiştirdiğini gözlcmlemiş değilim. - “Benen çok seni kavravahuliyorum. Nasıl anlatayım. Senden başka hiçbir ınsan tam anlamıyla, bütünüyle kavrayannyorunı.Ovkillerini ve çevirilerini ve vazıLırınıda iyianlıv<‘rum. Diğer ki- şilerle aramda hc;) bir boşluk kalıyor, Demir le bjk. Galiba en çok da seni seviyorum. Bana mektubun hile BaL’h kadar dinlendiricigeliyor. “ Böylebir dostluk. .. 11cmde en husumet güdülen bir çevre olan edebiyat diinvasında... Nedir bunun sırrı? - İlişkilerimizde hiçbir art niyetin,çıkar diişüncesinin olmayışı. - Mekıuplaşnıalar .ırasınd;ı siz ve ‘[‘ezerOzlil ı’aroLınbir kişi daha rai’, da Franz Kalka! Nere<k’vseher ınektııj’ta atıfta buıluınuv‘rsuı nıız Kalka ya.. Kalka <1< arasıııa nasıl katıldı - Kalka, ‘l’ezer’lebenim ortak dostumuz, ortak yol göstercnimiz,ortak yazarımızdı. Kit aplarıylakatıldı aramıza ve bizi hiçbirzaman yalnız bırakmadı. - Mektuplaşmalarınız 68’den 84‘e atlıyor.Neler oldu o ara dönemde? Neden görüşemediniz? - (;örüşmez olur muyuz, görüştük. Görüştüğümüz için de mektup yazmak gereğini duymadık. Bu enks kitapta bilinmeyen acı tatlı anılar da yer alıyor. Tatlı olana örnek, Tezer (Mü ‘nünen önemli kitaplarındanbiri olan, Yaşamın Ucuna Yolculuk ‘un yayıncisl ve isim babası siz oluyorsunuz. ()zlü ilk olarak, Bir İntiharınİzinde olarak koyuyı‘r kitabının adını... Biraz sizden dinleyelim mi? - l)emir Ozlü, birkaç kez “Tczer’i sen yazar yaptın” dedi. Onur verici bir söz ama tam olarak doğru değil. Doğru olan, yıllar boyLıncadergilerde çıkan öykülerini Eski Bahçe adıyla yayımlamış olmam. ilk kitabı. Sonra Çocukluğun Soğuk Günleri geldi. Bir roman gibi tasarlanıpyazılmıştı. Anlattıklarının böylesibir yapıya gereksinimi olmadığını söyledim. Yayımlamadım. Tezer, birçok yazar gibi alıngan biri değildi. Bir başka yayınevinden yayımladıkitabını. Sonra, Berlin’de Almanca olarak yazıp ödül aldığıBir Intiharın Izinde ‘vigönderdi. I)osyayı, her zaman yaptığım gibi. evde herkes vattıktan sonra okudum. Çok sarsıldım. Büyük bir varoluşsal metinle karşı karşıya olduğumu anladım. Ile- men yazdım kendisine. Adını hiç hc ğenmcmiştim. Bir polisiye rnmaııııı başlığıgihivdi. Ccliııe’in ünlü ronianı günlerde henüz çevrilmiş değildi) t nin (_Icıına)‘olculıık‘tanesinlenerek ‘t‘aşaının(Jcıına Yok’uiuk‘ii önerdinı. Kabul etti, işte masalın sonu. - Tezer ()zlü siirekli ınutsuz. I)aha d<ğrıısıı urnmsuz. Bir yerde, James Joyce‘unbaşındaykcn, “Mezarlıklarda en büyük huzuru duyar oldum, ölmek isteğimyok, yaşamak isteğim olmadığı gibi”der. Nedir onu bu denli huzursuz ve mutsuz edlen? - Hayat. Onun hayatı. - Son olarak bu kitap Tezer (Mü okurlarına mı, yoksa onu tanıyacakyeni okurlara bir ön okuma mı sağlayacak dersiniz? - Bunu hilemem. Çünkü hiç düşün. medim. Bir kitap, önünde sonunda bir kitaptır okuyucusunu bekleyen. Bugünküve yarınki... • Her ŞeyinSonundayım: Tezer ÖzlüFeritEdgu Mektuplaşmaları! I’ayıma Hazırlayan: Burak Sel Yayıncılık/112s. --—.—-...— 1 Herşeyinsonundamektuplar...nine denk düşen yazışmalarda,Özlü’nün çoğu zaman bunalım ve gerginlikle,bazen de coşkuyladolu satırlarına rastlıyoruz. Yazdığıgibiyaşayan,yaşadığıgibi yazanbir edebi kimlik, mektuplardakendini gösteriyor. Depresyonungetirdiğihastahklıdurum, Ozlü’yüsusmayave 1 kimizaman da yazmayasürüklüyor.Amasessizlikgenelde istediğibir şey;bunun aksine “çeneleridüşen”; depresyonu çenesinevuran insanlarıuzakta tutuyor kendisinden. Yakın dostlarının sohbetleri isesessizliğikırıp geçenbir istisna. Mektuplarınbize gösterdiğiüzere Ferit Edgü, Ozlü’nün en yakınlarınınbaşında geliyor.Ikilininarasındakibağ, dönüp dönüpokunan eskikitaplarlakurulan ilişkiyebenziyor.Edgü’nün Ozlü’yledostluğunu, insanlarladolu yainızliktakigerçekbir yakınlıkbiçimindede niteleyebiliriz. Yayıncısıolarak Ferit Eılgü, Tezer Ozlü’nün yaratımsürecini de yakındantakipediyor. Mektuplarda bu izleyişin,isyanların, ortaya konan eserin yarattığısevincinya da basım sırasında beliren yarattığıöficeninimleride var. Gerek Ozlü’nün gerekseEdgü’nün oradan orayayolculukları da mektupların önemli bir yanı.Sonrasıyazıyine;yazmakiçin düşünme ve yazma... Svevo’nun,Rimbaud’nun, Kafka’nın peşinde,onların izinisüren bir Tezer Ozlü bulunuyor satırlarda; hem onlardan etkilenen hem dc bazen onların yardımıyla düşünüpyazan. Tezer Özlü için değer verdiğibir insanlamektuplaşmaksoluk almayabenziyor.Kitabın vitrinineçıkarılansatırlar,bu duyguyu yansıtıyor:“Severekmektup yazılanbir insanın bile olmasıne büyük bir olay,söylenenher sözcüğünanlaşılmaktanöte, yaşandığını,dahası sözcülderebile gerekolmadanyaşandığınıbilmek, güç gibiyalmçbir olgu değil,varolmak gibi bir şey.” Ozlü ile Edgüarasındakimektupların tamamıdeğil kitaptakiler.Kimisikaybolınuş,kimiside yok edilmiş.Ama her ne olursa olsun, bu kadarı bile uzun bir dostluğun satırlarayansımasmm yanında,ikiyazarınodasına davet ediyor okuru. “Değişmeyiyaşayabildiğiiçinmutlu olan” bir yazarın,yakın dostuylayıllarsüren paylaşıınlarınınsayfalaradökülüşü, aynı zamandayazmayıvaroluş sayanikiismide getiriyorönümüze.Bu anlamdaHerŞeyinSonundayımbaşhğıylayayımlananÖzlüile Edgü’nün mektupları, geleceğetaşınacakbir hatırave öte yandan,geçmişibugünle buluşturan bir tanıklık.• CJ Ali BULUNMAZ Sanallığa bağımlılığımtzarttığından beri kağıdıkalemi elimizealıp birbirimize ikisatır yazmayada üşenir olduk. Tek tek kimseyisuçlıımanınyerideğil;herkes suçlu, değişen dünyanın “yükselendeğerleri”bizi buralara getirdi. Ancakiçimizdebir özlemvar, bu da yadsınamaz.Nereden mi belli? Uzakveyayakıngeçmişedair, hayatımızdayer etmişveya bir şekildeyanından geçtiğimizkişilerinmektuplaşmaya da yazışmalangün yüzüne çıktığında,hemen peşinedüşüveriyoruz. Belkisamimiyetbelki nitelikarayışı,belki de geçmişeözlem,kim bilir.. Edebiyat gündemini meşguleden yazarlarperdelerini aralayınca;mektupları, notları, günlülderive pek çoğumuzun bilmediğiyaşanmışlıklarıortaya saçılınca,haz duyuyoruz.Tezer Özlü ile Ferit Edgü arasındaki mektuplaşmalarda böylesinekir haz uyandırıyorinsanda. Türk edebiyannın gsmhprensesi(Dzlü’nün “kendine ait,özelodası”na mektuplaşmalarınyayımlanışıyla giriyoruzEdgii’nündeyişiyle. ÖzlüileEdgü arasında süren ve İstanbul-Ankara-Paris üçgeCUMHURİYETKİTAP SAYI 1054 SAYFA 5
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear