23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 KASIM 2010 SALI HABERLER CUMHURİYET SAYFA 7 Hükümet, ‘12 Eylül’den hesap sorulacak’ dedi, ancak Evren’in nerede yargılanacağı belirsizliğe büründü Yargıda Evren denklemi MEB’e pastalı protesto ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk EğitimSen ve sözleşmeli öğretmenler, kadro istekleri 502 gündür yerine getirilmediği için Milli Eğitim Bakanlığı önünde 7 katlı siyah yaş pasta keserek, Bakan Nimet Çubukçu’yu protesto etti. Grup “Sayın Bakan söz verdin, sözünü tut”, “Sözleşmeli köleliğe hayır” ve “502. gün” dövizleri taşıdı. Sendika genel başkanı İsmail Koncuk, eylemi 70 bin sözleşmeli öğretmen adına yaptıklarını söyledi. ALİCAN ULUDAĞ Başkana silahlı saldırı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Marmaris’e bağlı Turunç beldesinin CHP’li Belediye Başkanı Ali Fuat Fidan’ın eşinin de bulunduğu özel aracına önceki akşam saatlerinde silahlı saldırıda bulunuldu. Araca 6 kurşun isabet ederken, Fidan ve eşi saldırıdan yara almadan kurtuldu. Saldırıyla ilgili 3 kişi gözaltına alındı. Fidan, saldırının yasadışı işlere onay vermediği için yapıldığını belirtti. ANKARA Hükümet referandum sürecinde “12 Eylül’den hesap sorulacak” propagandası yaptı, ancak darbeyi yapan Kenan Evren ve dönemin kuvvet komutanlarının nerede ve nasıl yargılanacağı “çok bilinmeyenli denkleme” dönüştü. Bazı hukukçular Evren’in Yüce Divan’da, bazıları da ağır cezada yargılanması gerektiğini savunuyor. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, “Yargılanacak yer bulunur” dedi. Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’nin “görevsizlik” kararı vermesi, Evren ve arkadaşlarının nerede yargılanacağı tartışmalarını gün yüzüne çıkardı. Hükümet temsilcileri, referandum öncesinde geçici 15. maddenin kaldırılmasıyla “12 Eylül’den hesap sorulacağını” öne sürüyordu. Ancak muhalefet ve hukukçular ise Evren’in nasıl yargılanacağına açıklık getirilmesini istemişti. Anayasa paketinin referandumda kabul edilmesinin ardından suç duyuruları üzerine özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Evren ve dönemin kuvvet komutanları hakkında soruşturma başlattı. Savcılık, uzun süre incelediği suç duyu Bazı hukukçular Kenan Evren’in Yüce Divan’da, bazıları da ağır cezada yargılanması gerektiğini savunuyor. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu, “Yargılanacak yer bulunur. Memlekette hâkim mi mahkeme mi yok?” dedi. rularına ilişkin görevsizlik kararı verdi ve dosyayı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Bu noktada da dosyanın nereye gönderileceği merak konusu oldu. Yeni Ankara Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Ethem Kuriş, konuyla ilgili bir başsavcı vekili görevlendirebileceği gibi, dosyayı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na da gönderebilecek. Öte yandan, suç olarak gösterilen 12 Eylül darbesinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konusunda da bir karar verilmedi. Dosyanın gönderileceği yeni savcılık, bu konuda da karar vermek zorunda olacak. cak o halde yargılama olabilirdi. Kenan Evren Cumhurbaşkanlığı da Genelkurmay Başkanlığı da yaptı. Hangi sıfatla nerede yargılayacaksın? CHP geçici 15. madde kaldırılırken kimin nerede yargılanacağına ilişkin önerge verdi. Ancak AKP bunu reddetti. O önergenin kabulü gerekiyordu. AKP’nin asıl karın ağrısı şimdi ortaya çıktı. Çünkü şov yaptılar. Şu an ortada garip bir tablo var” diye konuştu. Ankara Barosu Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu da anayasa değişikliğinin ardından kuvvet komutanlarının Yüce Divan’da yargılanması gerektiğini söyledi. Burada tartışılacak diğer bir konunun “Darbe görev suçu mudur değil midir” sorusu olduğunu kaydeden Feyzioğlu, “Ama zaten görevde yetkinin kötüye kullanıldığı durumu olduğu için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Yüce Divan’ın savcısı sıfatıyla konuya bakması gerekiyor. Kuvvet komutanlığı ‘Çok bilinmeyenli denklem’ YARSAV Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, yaşananları “çok bilinmeyenli bir denklem” olarak nitelendirdi. Geçici 15. madde kaldırılırken kimin nerede yargılanacağının açıkça yazılması gerektiğini belirten Eminağaoğlu, “An sıfatıyla bir darbe planlanıyorsa bunu mesai saati dışında ve yetkisini hiç kötüye kullanmadan yaptığını söyleyemezsiniz. Görevden kaynaklanan yetkisini ve nüfuzunu kötüye kullanarak bir darbe planlanabilir. Bu da tipik bir görev suçudur” dedi. Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu ise darbenin görev suçu olmadığını savunarak, “Burada Yüce Divan olmaz. Darbe yapmak bunların görevi ve yetkisi değildir. Burası bir defa kapalıdır. Kimse bunu düşünmesin” diye konuştu. Konuya, ağırlaştırılmış müebbete hangi mahkemeler karar veriyorsa o mahkemelerin bakması gerektiğini söyleyen Burhan Kuzu, “Elbette ağır ceza mahkemeleri bakıyor. Burada tek engel zamanaşımı var mı yok mu? Bunu çözdükten sonra yargılanacak yer bulunur. Memlekette hâkim mi mahkeme mi yok yani?” değerlendirmesini yaptı. Konuyla ilgili bir uyum yasası çıkarmayacaklarını dile getiren Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu, “Mevcut ceza yasası neyse o uygulanacak. O çerçevede yargılanacak. Biz uyum yasası çıkarsak ve desek bunları filan mahkeme yargılar. Bunun bir anlamı yok” diye konuştu. ADALET BAKANI ‘Yargılanır ya da yargılanmaz diyemem’ Muhalefet, Kenan Evren’le ilgili görevsizlik kararını değerlendirirken referandum sürecinde “12 Eylülcüleri yargılayacağız” diye kampanya yürüten hükümete yüklendi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Kenan Evren’le ilgili görevsizlik kararını değerlendirirken “Evren yargılanır ya da yargılanmaz diyemem” dedi. Adalet Bakanlığı, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay’ın 2011 yılı bütçelerinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, muhalefet, anayasa paketiyle ilgili “12 Eylülcüleri yargılayacağız” diyerek “evet” oyu isteyen hükümete, “Kenan Evren’i neden yargılamıyorsunuz” diye yüklendi. Görüşmeler sırasında söz alan BDP’li Hasip Kaplan, anayasa referandumu sürecinde hükümetin “12 Eylülcüleri yargılamak” için pakete destek istediğini anımsatarak “Anayasayı da değiştirdiniz, neden Kenan Evren’i yargılayamıyorsunuz” sorusunu yöneltti. Evren’in yargılanmasına ilişkin yapılan başvuruya Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından suç tarihi eski olduğu gerekçesiyle görevsizlik verildiğini anımsatan Kaplan, “Biz bunu Meclis’e getirdik. Süre zamanı olmasın dedik. Kenan Evren’i yargılayacağız deyip, yargılamayanları biz yargılarız” görüşünü dile getirdi. İLHAN CİHANER ‘Hesabını soracağım’ ERZİNCAN (AA) Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK), Adana Cumhuriyet Savcılığı’na atadığı Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, “Burada saldırıya uğramış, hukuksuzluğa uğramış bir insanım. Hesabını soracağım” dedi. Cihaner, makamında düzenlediği basın toplantısında, Adana Cumhuriyet Savcılığı’na atanmasını değerlendirdi. “Cumhuriyet savcısının rütbesi olmaz, hukuki statüsü vardır” diyen Cihaner, “Kimse bana rütbe vermedi, kimse de alamaz. Önemli olan cumhuriyet savcısı olmak o unvanı da taşıyoruz” şeklinde konuştu. Cihaner, görev süresi dolmadan ve talebi olmadan yapılan atamanın, “çifte standart” olduğunu söyledi. Cihaner, “Hakkımdaki soruşturma ya da dava gerekçe gösteriliyorsa bununla ilgili benden savunma istenmedi. Henüz nerede olduğu bile belli değil, bakanlık da bilmiyor. Yeni atanan üyelerin bu soruşturmayı gerekçe göstererek bu atamayı yapmaları doğru ise çok anlamsız olur. Çünkü bırakın dosyaları, kararnameleri bile bu kısa sürede incelemeleri mümkün değil” dedi. HSYK üyelerinin açıklamalarının taraflı olduğunu savunan Cihaner, “Bu üyelerin benimle ilgili kararlara katılmamaları gerekir. Çünkü taraf olduklarını daha önceden belli ettiler. Bu hukuk dışıdır” diye konuştu. “Siyaseti düşünür müsünüz” sorusu üzerine Cihaner, “Siyaseti düşünmüyorum, şu an cumhuriyet savcısıyım. Ben burada saldırıya, hukuksuzluğa uğramış bir insanım. Bunun hesabını soracağım. Birileri kaçacak uzak yerler arayacaklar ” dedi. Bu arada Cihaner’in avukatı Turgut Kazan, atamanın yeniden incelenmesi için bugün HSYK’ye başvuracaklarını açıkladı. CHP liderinden başsağlığı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesinde çöp toplarken dozerin altında kalarak yaşamını yitiren 13 yaşındaki Hüseyin Seyrek’in babasını telefonla arayarak başsağlığı diledi. Kılıçdaroğlu’nun acılı babaya üzüntülerini ilettiği öğrenildi. Toplumsal Bellek Platformu üyeleri Mamak Cezaevi önünde düzenlenen anma toplantısı sırasında ellerinde faili meçhul cinayete kurban giden yakınlarının fotoğraflarının yer aldığı dövizler taşıdı. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) Toplumsal Bellek Platformu üyeleri, AKP ve diğer siyasilere çağrıda bulundu ‘Susun ve işinizi yapın’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yakınlarını faili meçhul cinayetlerde kaybeden ailelerin oluşturduğu Toplumsal Bellek Platformu üyeleri, 7 Kasım 1980’de Mamak Askeri Cezaevi’nde dövülerek öldürülen yayıncı İlhan Erdost’u ceazaevi önünde andı. Yetkililere seslenen platform üyeleri, “Susun ve işinizi yapın. Acıyı, üzüntüyü sahibine bırakın. Bedelini ödemediğiniz gözyaşlarınızı kendinize saklayın. Siyasi cinayetlerin aydınlatılması için verilen önergeleri dört kez reddettiniz” mesajı verdi. İlhan Erdost’un ailesi, 12 Eylül’ün sorumluları hakkında suç duyurusunda da bulundu. Platform üyeleri dün ilk olarak, Mamak Askeri Cezaevi’nin içinde bulunduğu General Eşref Akıncı Kışlası’nın önünde toplandı. Hrant Dink’in eşi Rakel Dink de İstanbul’dan gelerek grup üyeleri arasında yer aldı. Eyleme, Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız, Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Ahmet Abakay’ın yanı sıra 12 Eylül döneminde MHP davasından Mamak Askeri Cezaevi’nde hapis yatan eski bakanlardan Yaşar Okuyan da katıldı. İlhan Erdost’un eşi Gül Erdost, eşinin 30 yıl önce Mamak Askeri Cezaevi’nde 17.00’den 20.00’ye kadar dövülerek öldürüldüğünü, tutuklanma nedeninin de evlerinde bulunan “Doğanın Diyalektiği” isimli bir kitap olduğunu anımsattı. ‘12 Eylül’ü kullandınız’ CHP’li Mustafa Özyürek, adaletteki en önemli sorunun, tutukluluk sürelerinin uzaması olduğunu söyledi. Özyürek, “Türkiye’de artık tutukluluk, esas ceza haline dönüştü. Yargı, hükümetin istediği şekilde kullandığı bir alet haline geldi” dedi. İzinsiz dinlemelerle Türkiye’de bir “korku imparatorluğu” yaratıldığını belirten Özyürek, Bakan Ergin’e bu soruna ne zaman son verileceğini sordu. Evren’in yargılanması konusunda boşluk bulunduğunu kaydeden Özyürek, “12 Eylül ile ilgili bir yargılama niyetiniz yok. Anayasa Mahkemesi ve HSYK’nin yapısını değiştirmek için bunu anayasa değişikliğinde bir bahane olarak kullandınız” diye konuştu. MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal da anayasa değişikliği görüşülürken,“12 Eylülcüleri yargılayamayacaksınız, bunun amacı Anayasa Mahkemesi ve HSYK’yi yandaşlaştırmaktır” dediklerini ve bu konuda uyarıda bulunduklarını söyledi. Görüşmeler sırasında CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, yasadışı dinlemeleri eleştirerek Türkiye’nin “polis ve parti devleti” yönetimine doğru gittiğini söyledi. Kart, “İçişleri adalet ve başbakanlık bünyesinde bir illegal karargâh Türkiye’nin 4.5 yılına damgasını vurmuştur” görüşüne yer verdi. Baydemir’e dava açıldı Haber Merkezi Başbakan Tayyip Erdoğan, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı BDP’li Osman Baydemir hakkında 50 bin TL’lik manevi tazminat davası açtı. Erdoğan’ın davayı, KCK/TM operasyonu kapsamında gözaltına alınan Baydemir’in, partisinin Diyarbakır il binası önünde yaptığı açıklamada kullandığı küfürlü sözlere yönelik açtığı belirtildi. ‘Adalet konuşmalı’ Grup adına basın açıklamasını Dink’in eşi Rakel Dink okudu. Kendileri yerine adaletin konuşması gerektiğini belirten Dink, “Biz konuşuyorsak adalet yoktur. Kulağı olan işitsin” dedi. “12 Eylül”ün bir günün değil, bir dönemin adı olduğunu söyleyen Dink, “Hâlâ içinde yaşadığımız bir dönemin adı... Biz sevdiklerimizi 12 Eylül’de yitirdik. Şimdi bunun hesabını sormak için buradayız, adalet için buradayız” dedi. Dink, “Bizi acılarla akraba ettiler” diye konuştu. “Öldürülen yakınlarımızın adlarını ağızlarından düşürmeyen yetkililere sesleniyoruz” diyen Dink, “Susun ve işinizi yapın. Acıyı, üzüntüyü sahibine bırakın. Bedelini ödemediğiniz gözyaşlarınızı kendinize saklayın. Siyasi cinayetlerin aydınlatılması için verilen önergeleri dört kez reddettiniz. Reddeden sen, eksik bulan sen, eksiği tamamlayacak olan yine sen... Neyi bekliyorsun? Biz dert ortağı aramıyoruz, adalet arıyoruz” ifadelerini kullandı. Adalete hesap vermesi gerekenlerin sadece “tetikçiler” değil, tüm bu süreçlerin sorumluları olduğunu vurgulayan Dink, “Kendi yitirdiğimize ağlarken utanmamak için bir araya geldik. Yarın bu utancı yaşamak istemeyenler, çağrımıza destek olsun. Herkesi adaletin takipçisi ve üreticisi olmaya davet ediyoruz. Kulağı olan işitsin” diye konuştu. Günay’ın kedisi öldü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın iki yıl önce Van’dan getirdiği kedisi “Mia” öldü. Günay, önceki gün bir televizyon kanalında katıldığı programda, kedisi ‘Mia’ kaybolduğu için günün kendisi için ‘tatsız pazar’ olduğunu söylemişti. Günay dün gazetecilere Mia’nın öldüğünü açıkladı. Özüne dokunulmayan tasarıya yalnızca savcılık teminatıyla ilgili düzenleme eklendi ‘Telekulak’ta cezalar artacak Bakan Ergin, Evren’in yargılanmasına ilişkin soru ve eleştirilere yanıt verdi. Ergin, “Benim burada referandum öncesinde beyanlarım var. Biz geçici 15. maddedeki yasakları kaldırıyoruz. Zamanaşımı ile sıkıntıların çözümü, ilgili savcıların yapacağı işlemlerle belli olacak. Görev konusunda da bir tereddüt var. İlgili organlar aralarında bunlar görüşülecek. Yargılanır ya da yargılanmaz diyemem” görüşünü savundu. Yasadışı dinlemelerle ilgili eleştirilere de yanıt veren Ergin, bu konuda yasal çalışma yaptıklarını söyledi. Ergin, “TCK 132. ve devamı maddelerde cezalar caydırıcı hale getirilecek. Savcı harekete geçerken mağdurun ifadesine başvurup, devam edip etmemek istediğini sorarak yapacak. Mağdura seçimlik hak verilebilir. Bütçe görüşmelerinden önce tasarı getirebiliriz” diye konuştu. AKP, HSYK’de bildiğini okudu AYŞE SAYIN On Numara çekildi 3, 4, 5, 6, 7, 9, 14, 17, 21, 26, 27, 31, 38, 39, 41, 47, 49, 57, 60, 62, 69, 72 ANKARA AKP, TBMM Adalet Alt Komisyonu’nda “mini rötuşlarla” kabul edilen HSYK Yasa Tasarısı’yla ilgili Yargıtay ve Danıştay’ın, “yargı bağımsızlığını ortadan kaldırır” uyarılarına, CHP’nin, “yargı üzerinde Adalet Bakanlığı vesayeti güçlendiriyor” eleştirilerine karşın bildiğini okudu. AKP, tasarının özüne dokundurmazken alt komisyonda yalnızca tasarıya savcılık teminatıyla ilgili düzenleme eklendi. HSYK Yasa Tasarısı, Adalet Alt Komisyonu’nda kabul edildi. Yargıtay ve Danıştay’ın komisyona gönderdiği raporlarda yer alan öneri ve uyarılar dikkate alınmadı. CHP’li üye Ali İhsan Köktürk, mu AKP, Adalet Alt Komisyonu’nda “mini rötuşlarla” kabul edilen HSYK Yasa Tasarısı’yla ilgili Yargıtay ve Danıştay’ın “yargı bağımsızlığını ortadan kaldırır” uyarılarını dikkate almadı. halefet şerhi koydu. Yargı organlarının komisyona sunduğu raporlarda, tasarıyla ilgili şu eleştiri ve önerilerde bulunuldu:  Tasarı, anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel niteliklerini ve özellikle hukuk devleti ilkesini zedeler mahiyette düzenlemeler getirdiği gibi, yürütme ve yargı erkleri arasındaki dengeyi bozar nitelikte bulunduğu ve yargının bağımsızlığı tarafsızlığı ilkesini kaldırır şekilde hükümler içerdiği görülmektedir.  HSYK’nin bağımsızlığı sağlanmadan, yargının daha bağımsız, tarafsız ve teminatlı bir statüye taşınması olası değildir.  Müsteşarın kurulun tabii üyesi olması düzenlenmiş, ancak kendisine kimin vekâlet edeceği açıkça belirtilmemiştir. Bu hüküm uyarınca müsteşarın yanı sıra müsteşarın vekâlet edeceği bir başkası da kurulda görev yapabilecektir. Böylece anayasanın öngörmediği bir durum yasaya konularak ayrıcalık yaratılmaktadır.  Kurul üyeleri arasında herhangi bir ayrım yapılmaksızın suç soruşturması ile disiplin soruşturması ve kovuşturması iş lemlerini yürütmek ve bu konuda gerekli kararları vermek genel kurulun görevleri arasında sayılmıştır. Bu düzenleme anayasada güvence altına alınan yüksek yargı mensupluğu statüsü ile bağdaşmamakta, anayasal ve yasal pek çok hükme aykırılık teşkil etmektedir.  Yargı mensupları üzerinde bir baskı aracı olarak kullanılma ihtimali bulunan teknik takip ve iletişimin tespitine ilişkin yetkilerin, mevcut yargı kararlarına rağmen HSYK müfettişlerine verilmek istenmesi doğru ve isabetli bir yaklaşım değildir. CHP’li Köktürk, komisyon çalışmaları sırasında, muhalefet, yüksek yargı temsilcileri tarafından dile getirilen “makul” önerilerin AKP’li üyelerce reddedildiğine dikkat çekti. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear