23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
16 KASIM 2010 SALI CUMHUR YET SAYFA HABERLER Bakan Atalay, sorunun çözümü için partiler arasında işbirliğinin zorunlu olduğunu söyledi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘Terör ortak mesele’ İçişleri Bakanı, terörün çözüme kavuşturulması konusunda siyasi partilerden, yürütülen çalışmalara çok katkı sağlanamadığını kaydetti. Bu konuda, CHP’nin yürüttüğü çalışmalardan memnuniyet duyduklarını dile getiren Atalay, aynı şekilde MHP’den de beklentileri olduğunu dile getirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İçişleri Bakanı Beşir Atalay, terörün siyasi partilerin işbiriliği ile çözüleceğini belirterek “Bu bir milli meseledir. Sadece iktidarın meselesi değildir” dedi. İçişleri Bakanı, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Terörle mücadelede demokratikleşme, özgürlük ve insan haklarının anahtar rolü olduğuna işaret eden Atalay, “8 yıllık süreçte demokratikleşme adına her adım atıldı. Demokratik açılıma hükümet önem veriyor. Daha ileri adımlar atılacak” dedi. Terör sorununun çözümünde siyasi partilerin yardımlaşmasının önemini anlatan Atalay, “Bu sorunları (terör) yaşayan ve çözen bütün ülkelerde siyasi partilerin işbirliği ve bu konuda yardımlaşması en önemli anahtar olmuş. Bir diğer anahtar medya... İngiltere, İspanya örneği dediğinizde hepsinde temel noktalardan biri, hiçbir siyasi parti bu konuları iç siyasi malzeme olarak kullanmamış. Bu bir milli meseledir. Sadece iktidarın meselesi değildir” diye konuştu. Bakan Atalay, terörün çözüme kavuşturulması konusunda siyasi partilerden, yürütülen çalışmalara çok katkı sağlanamadığını kaydetti. Bu konuda, CHP’nin son dönemde yürüttüğü çalışmalardan memnuniyet duyduklarını dile getiren Atalay, aynı şekilde MHP’den de beklentileri olduğunu dile getirdi. BDP ile temasınsa devam edeceğini bildiren Atalay, “BDP sadece bir siyasi parti değil, bu konularda meşru muhatap... Bundan sonra da görüşmeler devam edecek. BDP’nin bu konuya daha fazla katkı vermesini arzu ediyoruz. BDP’nin sorumlu siyaset üslubu benimsemesini, katkı vermesini bekliyoruz. BDP’yi önemsiyoruz” dedi. Benim Masalım Hiç Bitmez... Sonbahar benim için hüzün demektir... Sonbahar yaşamın sayfalarından kopan bir takvim yaprağıdır. Bugün bayram... 10 milyon kişi tatile çıkmış... Dile kolay dokuz günlük bir bayram tatili... Havaalanları, otogarlar dolu... Yollar şimdiden kan gölü, her bayram tatilinde olduğu gibi. Ilık ama kapalı bir hava var İstanbul’da... Fenerbahçe’de Yoğurtçu Parkı’nda dolaşıp banklarda oturan insanlar, kim bilir neler düşünüyor? Yaşlı adam ve karısı bir banka oturmuş, ağaçların dallarından savrulan sarı ve kızıl yaprakların uçuşunu seyrederken, belki yıllar öncesine gidiyorlar. Ben onları gözlüyorum yakından... Düşünceler ormanında dolaşmak, geçmişle hesaplaşmak, bugünlerden yarınlara uzanmak... Sevmek ve sevilmek... Bir genç kadının, erkeğinin kulağına “Seni sevmeye başladım” demesi... Sonra onun saçlarını okşaması, sabahın ışıkları odanın içine yayılırken bir kahve yapması. Mutfağın duvarına, asılı saate bakıp, anneannesiyle çocukluk günlerini anımsayıp yaşamını uzun uzun anlatması, tüm sevgililerinin onu bir türlü anlayamaması. Ardından gözlerini yumması, hiç konuşmaması... Puşkin’in “Yüzbaşının Kızı”nı okurken, aklına takılan bir soruyu sorduktan sonra sevdiği erkeğe şöyle seslenmesi: “Bırak sen benim peşimden koşma, ben senin peşinden koşayım!” Bir bayram yazısı için geçtim masamın başına... Gazeteler ve kitaplar arasındayım... Dün ve bugün arasında sıkışıp kalmışım... Medya üzerindeki baskı giderek artıyor, yazı emekçilerinin yazıları sansürleniyor, TRT’den yemlenenleri yazdıkları için. Kimileri işten atılıyor, kimilerine “Sakın ha, hükümeti eleştirmeyin” deniliyor... Böyle geliyor demek ki demokrasi ve özgürlükler, ne bileyim! Adliye koridorlarında, açılan davalara girip çıkmaktan yorgun düşen genç meslektaşlarım... Cezaevinde yatanlar, haklarında 35 yıl ağır hapis cezası istenenler... Kimsenin umrunda değil bunlar... Türkiye’de kaç yazı emekçisi, yani gazeteci öldürüldü? Bunu da soran yok! 10 milyon insan tatilde, 15 milyon insanımız ise işsiz... Yoğurtçu Parkı’nda sarı ve kızıl yapraklar bana çocukluk günlerimi geri getiriyor... Ağaçların kararan yeşilindeki dallar, bir Ege kasabasındaki o tren saatleri, doğduğum Edremit’in Yanık Değirmen Mahallesi... Okuduğum Güre İlkokulu, öğretmenlerim... Onların çoğu ya çok yaşlandılar ya da göğün titreyen yıldızlarının arasına karıştılar. Kımıltılı bir sonbahar sabahı düşünüyorum ve hayatın sayfalarında dolaşıyorum. Bir zamanlar çocukluğumun bahçeleri vardı, çiçekleri, ağaçları, kuşları... Yağmur altında sevgiliyle sırılsıklam ıslanıncaya dek el ele yürüyüşler... Kimsenin bilmediği düğün şenlikleri... Öğrencilik yıllarım,16 yaşında ilk kez gözaltına alınışım... Jorge Carrera Andrade’nin “Kuşların Kullanılması İçin Yaşam Öyküsü” şiirini okuduğum yıllar geldi aklıma. Babamı, annemi düşündüm. Annem, akşamüstü güneşini giyinmiş, derin bir gitarın içine koymuştu gençliğini... Babam ise bazı geceler müziğe, ışığa, sözcüklere gömülürken Nâzım Hikmet’ten şiirler okurdu. Hepsi gitti denizin üzerindeki tuzlu beyaz köpükler gibi, mavi sularla birlikte. Uzun bir yürüyüşe çıkmış gibiyim... Genç yaşta ölen basın emekçileri, faili meçhul cinayetler, derin güçler, kan ırmağından beslenenler. Bir korku tünelinden geçiyoruz, acımasızlığın tam orta yerinde duruyoruz. Su zambağına benzeyen belleklerin yerini düşünmeyen, üretmeyen yalakalar alıyor ve onlar el üstünde tutuluyor benim ülkemde. Çocuklar açlıktan ölüyor, töre vahşeti hâlâ kol geziyor... Güneydoğu’da çocuklar çöplükten yiyecek toplarken buldukları bir el bombasının patlamasıyla ölüyor, mayınlı alanlarda bedenleri parçalanıyor, kimisi ölüyor, kimisi sakatlanıyor. Başımı göğe kaldırıyorum, bir bulut geçiyor üzerimden... Kimi düşler ve gerçekler peşimizden koşarken, ben kaskatı kesiliyor, o yağmur altında sevgiliyle dolaştığım ve sırılsıklam olduğum günleri özlüyorum. Biliyorum gelmeyecek o günler. Olsun, zaten ben bir masal anlatıyorum bayram sabahında! Benim o hiç bitmeyecek masallarımdan birisini... ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Polislere muafiyet Atalay, polislerin askerlikten muaf tutulmasına ilişkin çalışmayı seçimden önce tamamlamayı umduklarnı açıkladı. Atalay, “Bu konuda bir söz verdik. Çalışmanın üzerindeyiz umarım geç olmadan gerçekleşir. Bu konuda bir çözüm getirilecek” şeklinde konuştu. musakart İstanbul Haber Servisi Marmara depremi sırasında hasar gördüğü gerekçesiyle ibadete kapatılan ve 11 yıldır restorasyon çalışmaları yapılan Edirnekapı Mihrimah Sultan Camisi, dün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı törenle ibadete açıldı. Erdoğan, öğle namazını kılmak üzere Edirnekapı’daki Mihrimah Sultan Camii’ne geldi. Erdoğan’a Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç ve Hayati Yazıcı ile İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Büyükşehir Bele yahoo.com Erdoğan 11 yıllık restorasyona tepki gösterdi diye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın eşlik etti. Öğle namazını kıldıktan sonra cami çevresinde toplanan yurttaşlarla selamlaşan Erdoğan, caminin avlusunda düzenlenen açılış töreninde yaptığı konuşmada, 15621565 yılları arasında 3 yılda yaptırılan caminin, bugün 10 yılda restore edilmesinin üzüntü verici olduğunu vurguladı. “Ne yazık ki ileri gitmiyoruz, geri gidiyoruz” diyen Erdoğan, “Anadolu yakasında sıfırdan bir Süleymaniye Camii’ni kısa sürede bitirmeyi hedefliyoruz” dedi. TÜRKİYE Kayıp çocuk sayısı artıyor İstanbul Haber Servisi CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal, Etiler’de 9 gün önce evlerinden ayrılan ve bir daha kendilerinden haber alınamayan lise öğrencileri Banu Aydınatay (14) ve Dilan Yenigün’ün (15) ailelerini ziyaret etti. Etiler’de kaybolan Banu Aydınatay’ın ailesini ziyaret eden CHP’li Soysal, yurt genelinde 2010 yılı içerisinde emniyet verilerine göre 1657 çocuğun kaybolduğunu, bunların büyük çoğunluğunun 1316 yaş arasındaki kız çocuklarının oluşturduğunu söyledi. Soysal, “Vahim bir durumla karşı karşıyayız. Çocukların kaçırılması gün geçtikçe daha da ilerliyor. İstanbul’un merkezinde gelişmiş bir bölgesinde çocukların kaçırılması endişe verici. Emniyet güçleri çocukların bulunması için bütün gücü ile çalışıyorlar. Benim de 13 yaşında bir kızım var ve bu kaçırılan çocuklar hepimizin çocuğu” dedi. Kaçırılan lise öğrencisi Banu Aydınatay’ın annesi Dilek Aydınatay ise kızına mesaj çeken 35 yaşlarında birinin gözaltına alındığını ve ifadesinin ardından serbest bırakıldığını belirtti. Aydınatay, çocuğunun bulunmasını sağlayan kişiye para ödülü vereceğini söyledi. hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 2013 YILINDA HİZMETE GİRMESİ PLANLANIYOR Yeni milletvekillerine ‘akıllı’ hizmet binası AYŞE SAYIN da bir anlamda “tezat” oluşturacak. 2013 yılında hizmete girmesi planlaANKARA 12 Haziran’da yapıl nan binadaki odanın sahipleri de haması planlanan genel seçimle yenile zirandaki genel seçimlerde seçilecek necek parlamentoya giren milletve yeni milletvekilleri olacak. killeri, “akıllı bina” olarak da adlanİlk başta, 250 milletvekili ve küdırılan, yüksek güvenlikli, VIP odalı, tüphane için yapımı dütuvaletbanyolu şünülen binanın proyeni hizmet binajesinde değişiklik yaEski başbakan, genel sında seçmenleripılarak milletvekili başkan ve Meclis ne hizmet verecek. odalarının sayısı başkanları için 12 VIP Yıllardır odala520’ye çıkarıldı. Milrının küçüklüğünodanın da tasarlandığı letvekilleri için yapıladen yakınan milcak yaklaşık 39 metreyeni binada, letvekilleri için dakarelik odalarda bir semilletvekilleri içinde ha geniş ve her türkreter, danışman odası tuvaletbanyonun da lü donanımın yer yanında bir de temizlik olduğu 39 metrekarelik aldığı yeni hizmet ihtiyaçları için küçük odalarda çalışacak. Her binası yapımına bir bir iç oda bulunacak. türlü gelişmiş süre önce başlanırMilletvekili için yateknolojinin kullanılacağı ken, projenin ayrınpılacak odalarda, CHP bina bodrum ve zeminle tıları da netleşmeye ve AKP genel merkez birlikte 11 katlı olacağı başladı. Milletvebinalarında olduğu giiçin “yatay” yerleşimli killerinin odalarının bi güvenlik gerekçeküçük olması ve güMeclis ana binasına da siyle “manyetik kartvenlik sorunu oldulı” sistem uygulanabir anlamda “tezat” ğu gerekçesiyle yacak. Yeni binada artık oluşturacak. pımına başlanan yegelen ziyaretçiler isni binada odalar datedikleri katta dolahil bütün mekânlara giriş ve çıkışlar şamayacak, milletvekilinin kapısını da elektronik kontrol sistemi uygula açıp içeri giremeyecek. Yüksek günacak. Eski başbakan, genel başkan ve venlikli olarak yapılacak binada, biMeclis başkanları için 12 VIP odanın naya giriş ve çıkışlar, katlar arası geda tasarlandığı yeni binada milletve çişler ve odalara girişte elektronik killeri, içinde tuvaletbanyonun da ol kontrol sistemi uygulanacak. Binada, duğu 39 metrekarelik odalarda çalı milletvekillerinin “toplu ziyaretçileşacak. VIP odalar ise 55 metrekare rini” ağırlamak için de ayrı odalar buolacak. Yeni hizmet binası 3 bodrum lunacak. Binanın altında yapılacak ve zemin dahil 11 katlı olacağı için otoparkta da elektronik kontrol siste“yatay” yerleşimli Meclis ana binasına mi yer alacak. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear