Catalog
                    Publication
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Years
                    
                    - 2025
 - 2024
 - 2023
 - 2022
 - 2021
 - 2020
 - 2019
 - 2018
 - 2017
 - 2016
 - 2015
 - 2014
 - 2013
 - 2012
 - 2011
 - 2010
 - 2009
 - 2008
 - 2007
 - 2006
 - 2005
 - 2004
 - 2003
 - 2002
 - 2001
 - 2000
 - 1999
 - 1998
 - 1997
 - 1996
 - 1995
 - 1994
 - 1993
 - 1992
 - 1991
 - 1990
 - 1989
 - 1988
 - 1987
 - 1986
 - 1985
 - 1984
 - 1983
 - 1982
 - 1981
 - 1980
 - 1979
 - 1978
 - 1977
 - 1976
 - 1975
 - 1974
 - 1973
 - 1972
 - 1971
 - 1970
 - 1969
 - 1968
 - 1967
 - 1966
 - 1965
 - 1964
 - 1963
 - 1962
 - 1961
 - 1960
 - 1959
 - 1958
 - 1957
 - 1956
 - 1955
 - 1954
 - 1953
 - 1952
 - 1951
 - 1950
 - 1949
 - 1948
 - 1947
 - 1946
 - 1945
 - 1944
 - 1943
 - 1942
 - 1941
 - 1940
 - 1939
 - 1938
 - 1937
 - 1936
 - 1935
 - 1934
 - 1933
 - 1932
 - 1931
 - 1930
 
                    Our Subscribers Can Login And Read Original Page
                    I Want To Register And Read The Whole Archive
                    I Want To Buy The Page
                
            
                CMYB  C M Y B  SAYFA CUMHUR YET 7 EK M 2010 PERŞEMBE  4 HABERLER  DÜNYADA BUGÜN  ALİ SİRMEN  Din Devletine Son Adım  PARİS  Önce, Diyanet te görevli bir profesör  konuştu.  Ardından yasal düzenleme geldi ve Diyanet  İşleri nin  dini eserleri inceleme  yetkisi,  eserleri  dini açıdan inceler  şeklinde değiştirildi...  Doğrusu ilk bakışta masum bir şaşırma gibi  görünen bu değişiklik, din devleti sansürcülüğü  önündeki son engeli de kaldırıyordu.  Sonunda, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali  Bardakoğlu aldı sazı eline...  Sayın Bardakoğlu na göre, Diyanet İşleri  Başkanlığı tamamıyla resmi bir kurum olmayıp,  din görevlileri devlet memurundan öte, toplumla  iç içe yaşayan sivil kişilerdir.  Bardakoğlu na sorarsanız, din görevlileri  toplumun her kesimini kucaklarlar, sosyal  yaşamlarının içinde olurlar, Diyanet İşleri de  insanların dini inançları konusunda yol gösteren  bir kurumdur.  Bardakoğlu na göre, Diyanet  Cami Dışı Din  Hizmetleri Projesi  ile, din hizmetlerinin sadece  namaz kılmak ya da oruç tutmak olmadığını,  bütün sosyal hayatı kapsadığını vermeye  çalışacaktır.  Ali Bardakoğlu yine buyuruyor ki, camiler resmi  kurumlar değillerdir. Diyanet İşleri Başkanlığı da  resmi kurum değildir. Zaten din ile devlet  bürokrasisinin ayrı olmasının anlamı bu olmalıdır.   Bardakoğlu her şeyi o kadar açık söylemiş ki...  Hani ne demişler:  Anlayana sivrisinek saz,  anlamayana davul zurna az.   Dinin bütün sosyal hayatı kapsadığı  yönetimlerin, laik toplumlar olmadığını bilmek için  k hin ya da  lim olmaya gerek yok.  Ayrıca böyle bir düzenin anayasaya aykırı  olduğunu görmemek de mümkün değil.  Üstelik anayasanın bu yapısının  değiştirilmesinin önerilmesinin bile mümkün  olmadığını da herkes biliyor.  Herkes dediysek, zaman zaman kimilerinin  sözlerini yanlış anlayıp, içinde hikmet aradıkları,  mahkemenin saygıdeğer başkanı Haşim Kılıç  hariç tabii ki...  Ona göre, bu maddeler zaten çağdışıdır.  Kimin ya da neyin çağdışı olduğu ayrı bir  tartışma konusudur.  Zaten amaç da, yeni tartışmalar başlarken  kurumlar ve kavramların içlerini boşaltmaktır.  Dini ve din adamlarını toplumun her bölümüne  egemen kılmak isteyen Bardakoğlu, Diyanet İşleri  Başkanlığı yla onun memurları imamların, resmi  kurum ve kişiler olmadığını söyleyerek, kendi  kafasınca bir dindevlet ayrımı yapıyor.  En ufak bir irdeleme karşısında bile  dayanamayacak böylesi bir tanımın kabul  görmemesi ve Anayasa Mahkemesi nden  dönmesi beklenirdi, eğer Anayasa Mahkemesi ni  yeni iktidarın keyfine uygun biçimde yeniden  dizayn operasyonu başlamamış olsaydı.  Ama o da yapılıyor ve Anayasa Mahkemesi ne  yeni dönemde h kim olacak zihniyet de başkanı  tarafından açıklanmış bulunuyor.  Diyanet in pek becerikli başkanı Ali Bardakoğlu,  laik Cumhuriyet in henüz ayakta kalmış son  kalıntılarına darbeyi de, Diyanet i ve imamı  bütün  sosyal hayatı kapsayacak  hale getirerek  indirmeye çalışıyor.  Zamanlama tamamdır.  Buna karşı durabilecek güç ve kurumların hepsi  hizaya getirilmiştir.  Bardakoğlu nun projesi ve Haşim Kılıç ın  açıklamalarını bir arada okuyunca, son anayasa  referandumunun ardındaki amacın ne olduğu  bütün açıklığıyla anlaşılmaktadır.  Türkiye de laik Cumhuriyeti ortadan kaldırıp din  devletinin önünü açma yolunda iktidar ile  yandaşları ve güdümündeki güçler artık son hızla  ilerleyeceklerdir.  Bütün bunlar, kimi aklıevvellerin iddia ettikleri  gibi  Beyaz Türkler in yersiz korkuları mıdır  acaba?  Bu tehlikeyi görenlere  Beyaz Türk  demek  doğruysa eğer, bunların karşıtlarına da  Dangalak  Türkler  demek gerek.  Tabii siz eğer, onların kişiliklerinde kurnaz  satılmışları görüp, hain sıfatını dangalağa tercih  etmiyorsanız.  Ben hain sıfatının uluorta kullanılmasını  sevmediğimden,  dangalak ı tercih ediyorum.  Hemen belirtmek isterim ki, demokrasilerde  herkesin dangalak olmak ve de karşısındakini  dangalak yerine koymak özgürlüğü vardır.  Turhan Ilgaz da yok artık  Felsefenin hor görüldüğü bir ülkede, felsefeye  merak sarmıştı. Yazı ile  yazının  kolaylıkla  birbirlerine karıştırıldığı bir meslekte  yazın   ustasıydı. Değerli, derinden ve sessiz yaşadı  Turhan Ilgaz. Değerinin yeterince kavrandığına  emin değilim. Yaşadığı gibi sessizce gitti.  Anılarımızda yalnız bir gazeteci değil, yazar ve  düşünür olarak da yaşayacak.  asirmen@cumhuriyet.com.tr  İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN  namikzafer@yahoo.com  Adalet Bakanı Ergin, şik yetlerinin ciddiye alınmama nedenini delil sunamaması olarak açıkladı   Avcı belge vermedi ANKARA  Cumhuriyet Bürosu    Adalet Bakanı Sadullah Ergin,  Hanefi Avcı nın, müşteki sıfatıyla  bakanlıkta ifadesinin alındığını ancak  burada kendilerine somut belge ve  rilmediğini söyledi. Türban sorununun  yeni ve özgürlükçü bir anayasa ile çö  zülebileceğini anlatan Sadullah Ergin,  bu durumun yeni olmadığını belirte  rek kendilerinin ülkedeki özgürlük  ve demokrasinin ilerlemesi için ça  lıştıklarını kaydetti.  Adalet Bakanı Ergin, katıldığı  NTV deki programda gündeme ilişkin  soruları yanıtladı. Avcı nın müşteki sı  fatıyla bakanlıkta ifade verdiğini ilk de  fa açıklayan Ergin,  Hanefi Avcı be  nimle yaptığı görüşmede sadece  birkaç telefon numarası vererek  yakınları ve kendisinin usulsüz din  lendiğini söylemişti. Ancak kitapta  iddialar daha genişti  dedi. İddialar  üzerine soruşturma başlatıldığını, Av  cı ya da bilgi verildiğini anlatan Ergin,  şunları söyledi:   Ancak kendisi ithamlara devam  etmişti. Biz de müşteki sıfatıyla Av  cı yı davet ettik. 20 Eylül de geldi  ğinde kendi kitabındaki iddialar  hakkında sorular soruldu. Ama di  rekt cevap vermeyerek, duyumla  rım var, düşüncelerim bu.. gibi ce  vaplar vermiştir. Kendisi birkaç  gün içinde yeni bilgiler vereceğini  söylemişti ama tutuklandı. Fakat tu  tukluyken de soru sorduk ama yi  ne net cevap vermedi. Soruşturmayı  ilerletmek için somut delil sunula  madı. Ben düşünüyorum, bulun  tavrında bir şeyler söyledi. 20 Ey  lül de müşteki sıfatıyla verdiği ifa  dede bir somut belge yok. 1 Ekim de  de sorduk ama,  Geriye dönük araş  tırılsın  dedi o kadar.   Avcı yı ziyaret eden ve ardından  açıklamalarda bulunan CHP millet  vekilleriyle de ilgili olarak,  CHP mil  letvekillerinin açıklamalarını tasvip  edemeyiz. Milletvekillerinin bu şe  kil taleplerini karşılamaya çalışı  yoruz. Ancak bu arkadaşlar yine ka  nunlara karşı geldi. Artık kendile  rine izin vermemiz çok zor. Ancak  bu durum sadece bu arkadaşlarımız  için geçerli  dedi.  Avcı ve kitabındaki iddiaların ol  dukça çok olduğunu ve iddiaların gi  derek arttığını dile getiren Bakan Er  gin,  Bu iddiaların hepsini soruş  turmayı yapan kişiler değerlendi  recektir. Biz de konunun mevzua  ta ilişkin ilerlemesini izleyeceğiz. Bu  kadar bilgi kirliliğinin olduğu yer  de iddialar iddia olarak kalacak.  Esas olan soruşturma sonucunda çı  kacak karardır  diye konuştu.  Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ün  TBMM nin açılışında değindiği tu  tukluluk sürelerinin uzunluğu ve ar  dından bakanlığın yaptığı elektronik  pranga projesine de değinen Adalet  Bakanı, şunları söyledi:  Şu anda tu  tuklu ve hükümlü oranı yüzde 50  50. Modern sistemler geliştirilirse tu  tuklu oranı aşağı düşecektir. Elek  tronik sistemi hem tutuklu hem de  hükümlüler için uygulanabilir. An  cak kararı parlamento verecek.  Tutukluluk hallerinde en fazla 10  yıl, adli kontrol çerçevesinde, h kim  takdiri ile olabilir.. Bu proje için 1.5  yıldır çalışıyoruz. Bu yıl içinde ka  nun tasarısını Bakanlar Kurulu na,  ardından Meclis e göndermeyi dü  şünüyoruz. Dünyada birçok yerde  kullanılıyor. Altyapı çalışmalarını  tamamlıyoruz.   CHP Genel Başkanı Kemal Kılıç  daroğlu nun AB de yetkililere 48  gazetecinin tutuklu olması açıklama  sının doğruyu yansıtmadığını savunan  Ergin,  48 değil 148 de olabilir. Bu  rada önemli olan gazetecilerin yaz  dıkları yazılardan, fikirlerini açık  lamalarından dolayı içerde olma  masıdır. Bendeki bilgilere göre 26  gazeteci hapiste. Fikir ve düşünce  suçundan çok az sayıda gazeteci ha  piste olabilir. Hırsızlık, silahlı terör  örgütüne üyelik, uyuşturucu, gasp  tan dolayı hapiste gazeteci var. Bu  rada ölçü kaç gazetecinin gazeteci  lik faaliyetinden içerde olmasıdır   açıklamasını yaptı.  HSYK seçimlerine değinen Bakan  Ergin, kendilerine yöneltilen  hal  kı kandırdılar  iddialarının doğru  olmadığını savunarak, Adalet Ba  kanlığı bünyesinde 45 kişinin aday  olduğunu, ne var ki 200 adaydan ya  rısının YARSAV listelerinden gel  diğini öne sürdü.  Hanefi Avcı nın kendisi ve yakınlarına yönelik dinlemeler nedeniyle bakanlıkta  ifade verdiğini ilk kez doğrulayan Bakan Sadullah Ergin, somut delil sunulamadığı  için soruşturmanın ilerleyemediğini savundu. Uzun tutukluluk sürelerine ilişkin  eleştirileri de yanıtlayan Ergin, elektronik pranga için altyapı çalışmalarının  sürdüğünü söyledi.  Zorunlu din  dersine karşı  oturma eylemi  ANKARA  ANKA   Pir Sultan  Abdal Kültür Derneği yöneticileri,  zorunlu din derslerinin kaldırılması  için 9 Ekim Cumartesi günü  Kızılay da bir günlük oturma eylemi  yapacak. Pir Sultan Abdal Kültür  Derneği Genel Başkan Yardımcısı  Kemal Bülbül, yaptığı açıklamada  zorunlu din derslerinin  insan hakları  ihlali ve asimilasyon projesi   olduğunu ifade ederek  Zorunlu din  dersi 12 Eylül askeri darbesinin  Türkİslam projesidir. Zorunlu din  dersi Aleviliği ve Türkiye deki  farklı inançları yok etme projesidir.  AKP hükümeti hukuk tanımıyor   dedi. Bülbül, zorunlu din derslerinin  kaldırılması için 9 Ekim günü saat  12.00 de tüm şube yöneticileriyle  Kurtuluş Parkı nda buluşarak  Kızılay a yürüyeceklerini ve burada  bir günlük oturma eylemi  yapacaklarını belirtti. Bülbül,  adalet  isteyen Pir Sultan Abdal dostlarını   eylemlerine güç vermeye çağırdı.  9 EKİMANKARA  Meclis te  tartışmalı  oylama  ANKARA  Cumhuri  yet Bürosu   Sayış  tay ın belirlediği adaylar  arasından Hicabi Dur  sun, dün TBMM Genel  Kurulu nda yapılan üçün  cü tur oylamada 256 oy  alarak Anayasa Mahke  mesi üyeliğine seçildi.  Meclis, Anayasa Mah  kemesi için Sayıştay ın  önerdiği 3 isimden birini  seçmek için dün toplandı.  İlk turda üye tamsayısının  üçte ikisi  367 , ikinci oy  lamada da salt çoğunluk   276  gerekiyor. Üçüncü  tura ise önceki turda en  çok oy alan iki aday giri  yor ve en fazla oyu alan  aday üye seçilebiliyor. İlk  tur oylamada Hicabi Dur  sun 259, Rıdvan Güleç 5,  Cavit Özkahraman ise 3  oy alırken, 10 oy boş çık  tı ve 20 oy da geçersiz sa  yıldı. İkinci tur oylamada  Dursun 263 oy alırken,  Güleç ve Özkahraman a  1 er oy çıktı, 40 oy ge  çersiz sayıldı, 16 oy boş  çıktı. İki adayın birer oy  alması üçüncü tura girecek   en fazla oyu alan ikin  ci kişi  konusunda belir  sizliğe yol açtı.  Akşener çıkmadı  MHP li TBMM Baş  kanvekili Meral Akşe  ner, genel kurula ara ve  rirken grup başkanvekil  leriyle yaptığı toplantıda  oylamaya ara verilmesini  istedi. Akşener bu görü  şünün kabul edilmemesi  üzerine kürsüye çıkma  dı. Bunun üzerine, AKP li  TBMM Başkanvekili  Nevzat Pakdil kürsüye  çıktı ve ikinci tur oyla  mayı tekrarlayacağını bil  dirdi. MHP li Vural   Meclis böyle keyfilikle  yönetilmez  diye tepki  gösterdi. CHP li Kemal  Anadol da  Israr eder  seniz seçilecek isim şim  diden gayri meşru olur.  Kanarya sevenler der  neğine üye seçmiyoruz,  biraz ciddi olalım  dedi.  Anadol, daha sonra gaze  tecilerin sorularını yanıt  larken  Anayasa Mah  kemesi ne gidilip gidil  meyeceği konusuna ba  kıyoruz. Yeni anayasa  ayaklarına dolandı   açıklamasını yaptı.  Oylamının tekrarlan  ması üzerine CHP liler  salonu terk ederken, MHP  ve BDP liler ise salonda  bulunmalarına karşın oy  lamaya katılmadı. Oyla  mada Hicabi Dursun 190,  Rıdvan Güleç 31, Cavit  Özkahraman 8 oy aldı.  Üçüncü tur oylamada 256  oy alan Dursun, Anayasa  Mahkemesi üyeliğine se  çilmiş oldu. TBMM, baro  başkanlarının gösterece  ği üç aday arasından da  bir üye seçecek.  AYM YE HİCABİDURSUN SEÇİLDİ  Yeni oluşum için çabaları hızlandıran eski SP lideri seçimlere katılmak konusundaki tavrını netleştiremedi  KurtulmuşTantan lagörüştüERDEM GÜL  ANKARA  Necmettin Erbakan  yanlılarıyla kavgalı bir süreçten  sonra SP den ayrılan Numan Kur  tulmuş, yeni bir oluşum için ara  yışlarını başlattı. Kurtulmuş ekibi ilk  teması seçime katılma hakkı bulu  nan Yurt Partisi nin Genel Başkanı  Sadettin Tantan la kurarken, Kur  tulmuş da eski ANAP lılardan Meh  met Keçeciler le görüştü.  Kurtulmuş, SP den istifasının ar  dından çalışmalarını yeni bir siyasi  oluşum üzerinde yoğunlaştırdı. Kur  tulmuş, çalışmalarını yürütmek üze  re Ankara da bir büro da oluşturdu.  Kurtulmuş, SP den birlikte ayrıldı  ğı ekibiyle seçime katılacak bir par  tiye dönüşüp dönüşmemesi gerektiği  konusunda henüz kararını vermedi.  Kurtulmuş ekibi içinde  bir oluşum  çalışmasını başlatıp, acele etmeden  2011 deki seçime katılmayıp par  tilerin durumunu gözleyerek se  çim sonrası partileşme  görüşünü  seslendirenler de bulunuyor. Kur  tulmuş un kuracağı yeni oluşumun  seçime girip girmeyeceği konusunu  önümüzdeki günlerde ekibiyle ya  pacağı değerlendirmelerle netleş  tirmesi bekleniyor. Kurtulmuş un   AKP listelerinden seçime gir  me  önerilerine de sıcak bakmadı  ğı, bunu da bir süre sonra açıklaya  cağı belirtiliyor.  Bu tartışmalar sürerken bir yan  dan da yeni oluşum için arayışlar  başlatıldı. Kurtulmuş a yakın isim  ler seçime katılma hakkını elinde  bulunduran Yurt Partisi nin Genel  Başkanı Sadettin Tantan la bir gö  rüşme yaptı. Edinilen bilgilere gö  re Tantan görüşmede,   Benim partim satılık  değil. Siyaset ilkeler  üzerinde yapılmalı. İl  keler üzerinde anla  şırsak birliktelik  mümkün olabilir  şek  linde bir yaklaşım ser  giledi. Kurtulmuş da  yeni bir oluşumda bir  likte olabileceği isimler  üzerinde çalışmalarını  sürdürüyor. Kurtul  muş un, eski ANAP lı  bakanlardan Mehmet  Keçeciler ile bir görüş  me yaptığı da öğrenildi.  Yıldız da Gül e protesto  Akademik yıl açılışına geldiği YTÜ de öğrencilerin protestolarıyla karşılanan  Cumhurbaşkanı Gül, başkanlık sistemi tartışmalarındaki üslubu eleştirdi  İstanbul Haber Servisi  Cumhurbaşka  nı Abdullah Gül, başkanlık sistemine iliş  kin yapılan değerlendirmelerde yetkin ol  mayan birçok kişinin yorum yaptığını be  lirtti. Cumhurbaşkanı Gül ü YTÜ ye geldi  ği sırada pankart açarak protesto eden öğ  renciler gözaltına alındı.  Gül, dün Yıldız Teknik Üniversitesi nin   YTÜ , 20102011 akademik yılının açılışı  nedeniyle düzenlenen törene katıldı. Gül, tö  rende yaptığı konuşmada, başkanlık sistemi  ne ilişkin tartışmaların medyada sürdüğüne  dikkatçekti.Gül,konununyetkinolmayanki  şilercetartışıldığınıönesürdü.Tartışmaprog  ramlarında bilim adamlarının söyledikleriy  legenelkonuşanlararasındanekadarçokfark  olduğunun açıkça görüldüğünü belirten Gül,   O bakımdan Türkiye nin temel konula  rıyla... Ki bunlar hepimizin gerçekleridir.   Bunları sakın konuşmayın ,  Bunlarla sakın  uğraşmayın  kesinlikle demiyorum. Ama  bunlarla ilgili yorumlarınızı tavsiyelerini  zi eleştirilerinizi yaparken, akademiye ya  kışır şekilde, bilim adamına yakışır şekil  de günlük siyasetin içine ve onun polemik  lerine girmeden yapın ve bunların hepsi  kabulgörebilsinvedikkatealınabilsinçağ  rısını yapmak istiyorum  dedi.  YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek de  üniversitelerin bir ülkenin geleceği için öncü  güç olacaksa, ülkedeki bütün bireylerin, ku  rum ve kuruluşların sorumluluk alması ve bu  yükü paylaşması gerektiğini söyledi.  Cumhurbaşkanı Gül, akademik yıl açılışı  nın yapıldığı YTÜ ye geldiği sırada pankart  açan bir kız bir de erkek öğrenci polis tara  fından gözaltına alındı. Bu sırada 1520 ki  şilik başka bir grup öğrenci de dövizler ve  sloganlarla Gül ü protesto etti.  Anayasayı ertelemek  samimiyetsizlik  ANKARA  Cumhuriyet Bürosu   BDP  Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, Başbakan  Tayyip Erdoğan ın yeni anayasa talebini, se  çim sonrasına ertelemesinin  samimiyetsizlik   olduğunu belirterek  Artık sanal  lemdeki öz  gürlükçü başbakan olarak gezinti yapamaz  sın. Sana sevdalı ve meftune olan köşe ya  zarları da seni kurtaramaz  sözleriyle tepki  gösterdi. Yıldız, Meclis te düzenlediği basın  toplantısında toplumda oluşan bu kadar olumlu  havaya rağmen Erdoğan ın yeni anayasayı se  çimlerden sonraya ertelemesine tepki gösterdi.  Yıldız,  Şimdi köşe yazarlarını, aydınları,   yetmez ama evet  diyenleri Erdoğan ın bu  oyalama hamlelerine karşı ses çıkarmaya,  tavır koymaya çağırıyoruz  dedi.  BDP Lİ BENGİ YILDIZ:  FAKIBABA DA SAADET  TERK ETT  Yurt Haberleri Servisi  Saadet  Partisi nin  SP  olağanüstü kongre  öncesi kayyuma devredilmesi ve ar  dından Numan Kurtulmuş un ay  rılmasıyla başlayan istifalar sürüyor.  Şanlıurfa Belediye Başkanı Ahmet  Eşref Fakıbaba, Samsun, Sivas,  Nevşehir ve Eskişehir de de çok sa  yıda belediye başkanı, il ve ilçe baş  kanı ile meclis üyesi dün Saadet  Partisi nden ayrıldı.  Şanlıurfa Şair Nabi Kültür Mer  kezi nde bir basın toplantısı dü  zenleyen Belediye Başkanı Fakı  baba, Akçakale Belediye Başkanı  Abdülhakim Ayhan, Birecik Be  lediye Başkanı Faruk Pınarbaşı,  Hilvan Belediye Başkanı Aslan  Ali Bayık ile İl Başkanı Mehmet  Kayacan, ilçe başkanları ile arala  rında il genel ve belediye meclis  üyelerinin bulunduğu grup SP den  istifa ettiklerini açıkladı.  İl başkanı Mehmet Kayacan,   Biz aile olarak, hep beraber  yürüdük. Böylesi bir olayla kar  şılaşmak istemezdik ancak ol  du  dedi. Belediye Başkanı Fakı  baba da  İnanıyorum ki yeni olu  şum, ülkemize ve memleketi  mizde hayırlara vesile olacak  tır  diye konuştu.   CMYB  C M Y B  SAYFA CUMHUR YET 7 EK M 2010 PERŞEMBE  4 HABERLER  DÜNYADA BUGÜN  ALİ SİRMEN  Din Devletine Son Adım  PARİS  Önce, Diyanet te görevli bir profesör  konuştu.  Ardından yasal düzenleme geldi ve Diyanet  İşleri nin  dini eserleri inceleme  yetkisi,  eserleri  dini açıdan inceler  şeklinde değiştirildi...  Doğrusu ilk bakışta masum bir şaşırma gibi  görünen bu değişiklik, din devleti sansürcülüğü  önündeki son engeli de kaldırıyordu.  Sonunda, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali  Bardakoğlu aldı sazı eline...  Sayın Bardakoğlu na göre, Diyanet İşleri  Başkanlığı tamamıyla resmi bir kurum olmayıp,  din görevlileri devlet memurundan öte, toplumla  iç içe yaşayan sivil kişilerdir.  Bardakoğlu na sorarsanız, din görevlileri  toplumun her kesimini kucaklarlar, sosyal  yaşamlarının içinde olurlar, Diyanet İşleri de  insanların dini inançları konusunda yol gösteren  bir kurumdur.  Bardakoğlu na göre, Diyanet  Cami Dışı Din  Hizmetleri Projesi  ile, din hizmetlerinin sadece  namaz kılmak ya da oruç tutmak olmadığını,  bütün sosyal hayatı kapsadığını vermeye  çalışacaktır.  Ali Bardakoğlu yine buyuruyor ki, camiler resmi  kurumlar değillerdir. Diyanet İşleri Başkanlığı da  resmi kurum değildir. Zaten din ile devlet  bürokrasisinin ayrı olmasının anlamı bu olmalıdır.   Bardakoğlu her şeyi o kadar açık söylemiş ki...  Hani ne demişler:  Anlayana sivrisinek saz,  anlamayana davul zurna az.   Dinin bütün sosyal hayatı kapsadığı  yönetimlerin, laik toplumlar olmadığını bilmek için  k hin ya da  lim olmaya gerek yok.  Ayrıca böyle bir düzenin anayasaya aykırı  olduğunu görmemek de mümkün değil.  Üstelik anayasanın bu yapısının  değiştirilmesinin önerilmesinin bile mümkün  olmadığını da herkes biliyor.  Herkes dediysek, zaman zaman kimilerinin  sözlerini yanlış anlayıp, içinde hikmet aradıkları,  mahkemenin saygıdeğer başkanı Haşim Kılıç  hariç tabii ki...  Ona göre, bu maddeler zaten çağdışıdır.  Kimin ya da neyin çağdışı olduğu
            
    
