Catalog

CMYB C M Y B 1 AĞUSTOS 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Ne Desem Bilmem ki... Kemal Özer, bizi bırakıp gittiğinde iki gün süre- cek önemli bir mesleki toplantı için Ankara’daydım. Döndüğümde sonsuzluğa uğurlanmıştı. 1963’te Cumhuriyet’te kapıyoldaşlığı ile başlayan arkadaşlığımız, son dönemdeki rastlaşmalarımız seyrekleşse de sürüyordu. İnsancıllığına uygun şairliği ya da sanatına uygun yaşam biçimine ayrıca saygı duyanlardan biriydim. Bıyığı yoktu ama bıyıkaltından gülmeyi en iyi ba- şaranların da önde geleniydi. Kendisini uğurlayanlar arasında bulunamamam içimde ukde olarak kaldı. Bu yetmezmiş gibi Demirtaş Ceyhun’un hasta- lığı da gündemdeydi. Alman Hastanesi’nde yoğun bakıma kaldırılmış- tı. Sağlık durumunu öğrenmek için hastaneye git- meye niyetlendim. Danışma bankosundaki görevliye yaklaştım ve “Kemal Özer’in sağlık durumunu öğrenmek istiyorum” dedim. Görevli elindeki listeye baktı ve “Bizde yok efendim” dedi. “Nasıl olur” diye üsteledim, “Gaze- telerdeki haberlerde Alman Hastanesi diye yazıyor”. Görevli listeye bir kez daha göz attı ve yineledi: “Biz- de yok efendim.” Kafam ve dolayısıyla şuuraltım Kemal Özer’e mi takılı kalmıştı, yoksa bir dizi sağlık kontrolünün ya- rattığı dalgınlıktan mıydı, bilemiyorum. Kös kös dışarı çıktım ve bahçe kapısına ulaştı- ğımda aydım. Demirtaş Ceyhun için gelmemiş miy- dim? Utandığımdan geri dönemedim ve ömrümde ilk kez edebiyatla ilgilenmeyen, gazete bile okumayan bir kişiye (danışma görevlisine) kızamadım. En son salı günü gittiğimizde öğrendiklerimiz pek iç açıcı değildi. Zaten çarşamba günü de öldüğünü öğrenerek yıkılanlar arasına katıldık. Söyleyecek sözlerini, yapacaklarını ve yazacak- larını bitirmeden aramızdan ayrılan Demirtaş Ceyhun, bana göre aynı zamanda iyi bir araştırmacıydı. Çok sayıda kitap yayımlamıştı. Eski bir vilayet - be- lediye muhabiri olarak “Yağma Edilen Türkiye” ki- tabının ayrı bir yeri ve önemi olduğuna inanırdım. 1968’de, geçmişte Son Posta’da kapıyoldaşlığı yaptığımız Bülent Habora kardeşimin kitabevinden çıkmıştı. O kadar iyi saklamışım ki bulamadım. Teş- vikiye Camisi’nde kaşılaştığım Nurer Uğurlu’ya dert yanınca “Bende var, veririm” dedi. Dün sabah kitap masamdaydı. Bu kitabı neden önemsediğimi özetleyeyim. Bu- gün Türkiye’nin hemen her yerleşim biriminde ya- şanan arazi yağmasının ve topraktan yüksek rant- lar sağlanmasına yol açan imar değişikliklerinin 41 yıl önceki durumunu belgelerle ortaya koymakla kal- mıyor, bugünkü durumu da öngörüleriyle haber ve- riyordu. Örneğin bugün üçüncüsünün yapımına ilişkin tartışmaların sürdüğü Boğaz Köprüsü, o yıllarda da- ha kâğıt üzerinde bile şekillenmemişti. Ama “Köp- rüler Tuzağı” diye nitelendirilen ve birincisinin ya- pılmasını ikinci, üçüncü ve dördüncünün izleyece- ği görüşü ağırlıktaydı. Demirtaş Ceyhun, Bayındırlık Bakanı’nın 22 kilo- metre tutacak çevre yolları açıklamasından yola çı- karak yaptığı hesabı, ilgili bölümün başında şöyle açıklamıştı: “Köprünün getireceği yağma imkânı: 13.2 milyar lira.” Yine o günlerin en büyük para birimi sa- yılan milyarın daha sonra katrilyona dönüştüğünü de anımsamak gerekiyor. Hemen hemen her karşılaşmamızda “Yağma Edi- len Türkiye kitabını güncelleştirip yayımlasan ne iyi olur” diye ısrarıma, hep tebessümle yanıt vermesi de artık anılarda kaldı. Önerimi şimdi zorunlu olarak genelleştirmek du- rumundayım. Bir yayınevi kitabın ikinci baskısını yap- sa da okumamış olanlar bugünü daha iyi anlama ola- nağına kavuşsalar. Özer’i, Ceyhun’u ve gazeteciliğin aydınlık yüzü Ne- zihe Araz’ı saygıyla, sevgiyle bir kez daha anıyorum. oerinc@cumhuriyet.com.tr Anadolu’da Vakit gazetesi yazarõ Üzmez’in tutuklanmasõnõ sağlayan, B.Ç’ye ‘ruh sağlõğõ bozulmuştur’ diye rapor veren ATK 6. İhtisas Dairesi Başkanõ Prof. Dr. Mert Savrun istifa gerekçesini, iş yoğunluğu olarak gösterdi Adli Tõp’ta ikinci istifa şoku İstanbul Haber Servisi - Dinci Anado- lu’da Vakit gazetesi yazarõ Hüseyin Üz- mez’in tacizine uğrayan B.Ç’ye (14) “ruh sağlığı bozulmuştur” yönünde rapor ve- rerek, Üzmez’in tutuklanmasõnõ sağlayan Adli Tõp Kurumu (ATK) 6’ncõ İhtisas Dairesi Başkanõ Prof. Dr. Mert Savrun gör- evinden istifa etti. 7 aydõr kurum başkan- lõğõ yapan, aynõ zamanda Cerrahpaşa Tõp Fakültesi’nde de öğretim üyesi olan Savrun, “Hem üniversitede hem Adli Tıp Kuru- mu’nda çalışıyordum, iki işi aynı anda götürememem nedeniyle istifa ettim. Ayrıca hayatımda tahammül edemeye- ceğim vakalarla karşılaşınca psikolo- jimde etkilendi” dedi. Kamuoyunda uzun süre tartõşmalara ne- den olan ATK 6. İhtisas Kurulu’nda çocuk psikiyatristi Doç. Dr. Ayten Erdoğan’õn is- tifasõnõn ardõndan Prof. Dr. Mert Sav- run’un istifasõ da kurumda şok etkisi ya- rattõ. Prof. Dr. Savrun, Üzmez’in tacizine uğrayan B.Ç.’ye “Ruh ve beden sağlığı bo- zulmamıştır” yönünde rapor veren ve ka- muoyundan gelen tepkilerin ardõndan gör- evinden alõnan Prof. Dr. Cemal Yalçın Ergezen’in yerine 28 Aralõk 2008’de, dönemin Adalet Bakanõ Mehmet Ali Şa- hin tarafõndan atanmõştõ. ATK Başkanõ Doç. Dr. Haluk İnce’ye ön- ceki gün, “Hasta- nedeki işlerimin yoğunluğu nede- niyle kurul başkanlığından istifa ediyo- rum” şeklinde bir dilekçe veren Savrun, ATK’den ayrõldõğõnõ açõkladõ. Prof. Dr. Ha- lis Toprak’õn kendisinden 54 yaş küçük Nazlıcan Tağızade ile evlenmesi için de, “Bu evlilik bozulmalı. Genç kız sonraki yıllarda ağır travma yaşar” demişti. İs- tanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tõp Fa- kültesi (CTF) Psikiyatri Anabilim Dalõ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mert Savrun, üniversitedeki ve ATK’deki iki işi aynõ an- da yürütmenin zorluğu nedeniyle istifa et- tiğini anõmsatarak özetle şunlarõ söyle- di:“Kurula haftanın 3 günü gidiyor- dum. Özellikle başkanlık yapınca da iş yükünüz daha ağır oluyor. Görevi bı- rakmamdaki temel neden budur. Cinsel istismar dosyaları psikolojimi de olum- suz etkiledi. Hayatımda tahammül ede- meyeceğim vakalarla karşılaştım, tüm yaşananlar arka arkaya gelince istifa ka- rarı aldım. Buradan aldığım maaş son olarak 410 TL oldu. Hiçbir zaman bu işin maddi boyutuyla ilgilenmedim. Ku- rula Sağlık Bakanlığı uzun süre çocuk psikiyatristi atamadı, bu da iş yükümü- zü arttırdı. 8 yıldır farklı bölümlerinde çalıştığım kurumda ne siyasi, ne maddi ne de manevi bir baskı gördüm. Kuru- la başkan olarak atandıktan sonra norm- larımızı değiştirdik, daha önce verilen normların dışında calışmaya başladık ve sistem oturmaya başladı. Şu an için Ad- li Tıp’ta herhangi bir görevde bulun- muyorum, özellikle 6. İhtisas Daire Baş- kanlığı’nda bir göreve gelmek istemem.” Zere için AKP’ye kara tabut İstanbul Haber Servisi - Halk Cephesi üyeleri, ileri de- rece kanser hastasõ olan Güler Zere’nin serbest bõrakõlma- masõnõ protesto etti. Halk Cep- heliler, Zere’nin cezaevlerin- de yaşamõnõ yitiren 123. insan olmasõna izin vermeyecekle- rini belirterek, AKP il binasõ önüne “kara tabut” bõraktõlar. Sütlüce’de bulunan AKP İstanbul İl Başkanlõğõ önünde toplanan grup, “Eğer Güler Zere serbest bırakılmaz ve ölürse katili AKP olacak- tır” pankartõ taşõyõp, “Güler Zere serbest bırakılsın”, “Tecrite son”, “Adalet isti- yoruz” sloganlarõ attõ. Grup adõna konuşan Nagihan Kurt, Zere’nin Elbistan Cezaevi’nde kanser hastalõğõna yakalandõ- ğõnõ belirterek, “Adana Tabip Odası ve Çukurova Üniver- sitesi Balcalı Hastanesi Ad- li Tıp Anabilim Dalı Baş- kanlığı’nın raporlarına göre, 4. evrede ağız içi kanseri olan Zere, serbest bırakılsa dahi iyileşme ihtimali yüzde 30. Zere’nin yaşamı ağır risk altında olduğu için iyi- leşene kadar cezasının erte- lenmesi zorunlu hale gel- miştir” dedi. AKP iktidarõnõn bilerek ve isteyerek ölüme se- bebiyet verdiğini öne süren Kurt, “AKP iktidarı, hasta tutukluların hayatlarıyla oy- namaktan vazgeçmelidir. Zere’nin cezaevlerinde 123. ölüm olmasına izin verme- yeceğiz. Güler, serbest ka- lana kadar adalet istemekten bir an olsun vazgeçmeyece- ğiz” diye konuştu. CEMİL CİĞERİM SAMSUN -Türk-İş’e bağlõ Be- lediye-İş Sendikasõ Samsun Şube Başkanõ Mustafa Çift ve Genel Sekreter İlyas Yiğit’in DİSK’e bağlõ Genel-İş Sendikasõ’na geç- mek isteyen işçilere yapõlan sal- dõrõyõ “azmettirdikleri” iddia edildi. Bir işçinin yaralandõğõ olay- la ilgili Gazi Polis Merkezi’ne suç duyurusunda bulunuldu. Çift, “Ben olayın içinde değilim” de- di. Atakum Belediyesi’nde çalõşan 15 işçinin Belediye-İş Sendika- sõ’ndan istifa ederek Genel-İş Sen- dikasõ’na geçmek istemesi üzerine olaylar çõktõ. Belediye-İş üyeleri- nin saldõrõsõ üzerine Genel-İş Sen- dikasõ’na geçmek isteyen işçilerden Çetin Kara yaralanarak hastane- ye kaldõrõldõ. Saldõrõyõ Belediye- İş Şube Başkanõ Mustafa Çift ve Genel Sekreter İlyas Yiğit’in kõş- kõrttõğõ ileri sürüldü. Saldõrõya uğrayan işçilerin ya- nõnda olan eski Genel-İş Sendika- sõ Şube Başkanõ Fahrettin Çan- kaya, olayla ilgili Gazi Polis Mer- kezi’ne Çift ve Yiğit hakkõnda “azmettirme” iddiasõyla suç du- yurusunda bulundu. Belediye-İş Sendikasõ Başkanõ Mustafa Çift, iddialarõ reddederek “Ben olay yerine sonradan gel- dim. Olayın içinde değildim. Za- ten orada olmasaydık, olaylar daha çok büyüyebilirdi” dedi. Çift ve Yiğit hakkõnda suç duyurusu VAN (Cumhuriyet) - Van’õn Özalp ilçe- sinde, yasadõşõ yollardan İran’a geçmeye çalõştõğõ belirtilen biri çocuk iki kişi, kimli- ği belirlenemeyen kişilerce açõlan ateş sonucu yaşamõnõ yitirdi. Bir kişi de yaralandõ. İran sõnõrõnda bulunan Balçõklõ köyü 27 No’lu sõnõr taşõndan, yasadõşõ yollardan İran’a geçmek istediği iddia edilen İlter Salan (25) ve N.S’ye (15) kimliği belirlenemeyen kişilerce ateş açõldõ. Salan olay yerinde ya- şamõnõ yitirirken, N.S. ambulansla Özalp Devlet Hastanesi’ne kaldõrõldõ. N.S, burada yapõlan tedavinin ardõndan Van’a sevk edil- di. Özalp ilçesinin Yukarõ Tulgalõ köyü ya- kõnlarõnda yasadõşõ yollarla İran’a geçmeye çalõştõğõ ileri sürülen 13 yaşõndaki Günay Işı- kay da kimliği henüz belirlenemeyen kişilerce açõlan ateş sonucu yaşamõnõ yitirdi. Olayla il- gili soruşturmanõn sürdüğü belirtildi. İRAN’A GEÇECEKLERDİ 2 kişi öldürüldü DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakõr merkeze bağlõ Doğu Çanakçõ Kö- yü İlköğretim Okulu’nun çatõsõ ve kullanõl- mayan lojmanõnda ele geçirilen el bombasõ, si- lah, cephane ve askeri malzemeler nedeniyle tutuklanan iki kişi hakkõnda, yalnõzca “ruh- satsız silah ve mühimmat” gerekçesiyle da- va açõldõ. Operasyonda Doğu Çanakçõ Köyü İlköğretim Okulu’nun çatõsõ ve kullanõlmayan lojmanõnda çuvallar dolusu askeri malzeme, askeri makamlarca kullanõlan soğuk iklim par- kesi, 2 adet savunma tipi el bombasõ, 2 adet seyyar dipçikli Kalaşnikof otomatik tüfek, 68 adet fişek, bir adet ruhsatsõz tabanca, 3 litre si- lah temizleme yağõ, 2 adet uzman jandarma rüt- besi, askerler tarafõndan kullanõlan ayakkabõ, parka ve kazak ele geçirildi. Yakalanan askeri malzeme, el bombasõ ve silahlara ilişkin olarak köylülerden İlhan Öz- bay ile Abdülkadir Özbay tutuklandõ. Sa- nõklar hakkõnda, Cumhuriyet Savcõsõ Süley- man Kesgin tarafõndan hazõrlanan iddiana- mede, ele geçirilen askeri malzemeler konu- sunda bir işlem yapõlmazken, İlhan ve Ab- dülkadir Özbay’õn “ruhsatsız silah ve mü- himmat” bulundurduklarõ gerekçesiyle 6136 sayõlõ yasanõn 12/2-4 ile Türk Ceza Yasasõ’nõn 174/1 53, 54 ve 63. maddeleri uyarõnca 8 yõl hapsi istendi. İki zanlõ hakkõndaki davaya önü- müzdeki günlerde Diyarbakõr Özel Yetkili Ağõr Ceza Mahkemesi’nde başlanacağõ belirtildi. SİLAH DAVASI İki kişi tutuklandõ HÜSEYİN ÜZMEZ T.C. KADIKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ DOSYA NO: 2006-689 (ALİ TAMER ERENLER’E İLANEN TEBLİGAT) Davacõ Türkiye İş Bankasõ Anonim Şirketi avukatõ tarafõndan davalõlar SSK Başkanlõğõ, T.C. Maliye Bakanlõğõ’na İzafeten İstanbul Muhakemat Müdürlüğü ve Ali Tamer Erenler aleyhi- ne mahkememize açõlan sõra cetveline itiraz davasõnõn yapõlan yargõlamasõ sonucunda mahkememizce verilen 24.09.2008 ta- rih, 2006-689 Esas, 2008-553 Karar sayõlõ hüküm, Yargõtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlõğõ‘nõn 26.03.2009 tarih, 2009-1393 Esas, 2009-2365 Karar sayõlõ ilanõ ile bozulmuştur. İşbu bozma ilamõ 7201 sayõlõ Tebligat Kanunu’nun ve 29. maddeleri gere- ğince davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. İşbu ilan yayõnlandõğõ tarihten itibaren 15 gün sonra tebliğ edil- miş sayõlõr. 09.07.2009 Basõn: 43310 T.C. BAKIRKÖY 12. İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINIRIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2009 / 722 Tal. Bir borçtan dolayõ hacizli olup aşağõda cins, miktar ve de- ğerleri yazõlõ mallar satõşa çõkarõlmõştõr. Birinci artõrmanõn 19 Ağustos 2009 tarihinde çarşamba günü saat 10.00 - 10.10 ara- sõ Bakõrköy İncirli Zaloglu yediemin otoparkõ E5 Yanyol ad- resinde yapõlacağõ ve o gün kõymetlerinin % 60’õna istekli bu- lunmadõğõ takdirde 24 Ağustos 2009 tarihinde pazartesi günü aynõ yer ve saatte 2. artõrmanõn yapõlarak satõlacağõ; şu kadar ki, artõrma bedelinin malõn tahmin edilen değerinin %40’õnõ bulmasõnõn ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacakla- rõnõn toplamõndan fazla olmasõnõn ve bundan başka paraya çe- virme ve paylarõn paylaştõrma giderlerinin geçmesinin şart ol- duğu; böyle bir bedelle alõcõ çõkmadõğõnda satõşõn düşürülece- ği, satõş badeli üzprinden % 18 oranõnda KDV’nin alõcõya ait olacağõ ve satõş şartnamesinin icra dosyasõnda görülebilece- ği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteye- ne gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarõda yazõlõ dosya numarasõyla dairemize başvurmalarõ ilan olunur. 28/07/2009 Lira: 50.000 TL. Adedi: 1 adet Cinsi: 34 TM 7561 plakalõ 2009 model, siyah renkli Action tipi, SSANG Yong Marka Kamyonet. (İİK m. 114/1, 114/3) Basõn: 43119 Kızımız Feride Karasulu’nun tedavisinde emeği geçen Doç. Dr. Burak Erdamar, Uz. Dr. Mehmet Çelik ve ameliyathane hemşireleri Seher Kılınç, Süheyla Şencan, anestezi teknikeri Nail Kurna, ameliyathane personeli Hüseyin Yiğitoğlu ile servis hemşireleri Sinem Çöme ve Nagihan Ustabaş’a teşekkür ederiz. Özgür-Levent Karasulu BAŞSAĞLIĞI Mühendislik Dekanlar Konseyi’nin değerli üyesi Prof. Dr. RIDVAN BERBER’i kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Merhuma Tanrı’dan rahmet, ailesine, fakültesine ve Konseyimizin tüm üyelerine başsağlığı dileriz. MÜHENDİSLİK DEKANLAR KONSEYİ