24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 28 TEMMUZ 2009 SALI 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER PENCERE AKP’nin PKK’ye Açılımı... PKK konusunda bizim AKP’li medyada öyle bir muhabbet başladı ki sormayın... Neredeyse Apo’yu bağrımıza basacağız... Peki, nedir bu değişimin nedeni?.. AKP “açılım” yapacak imiş... Hazretler Ermenistan’a “açılım” yapamadılar, anlaşılan şimdi PKK’ye “açılım” için seferber ol- dular... İnsan düşünüyor: - Bunlar akıllarını peynir ekmekle mi yediler?.. Apo da modaya uydu, içerde boş durmuyor, o da önümüzdeki günlerde “açılım” yapacak... Kürt sorununda öne geçmeyi, cezaevinden çık- mayı mı tasarlıyor?.. Gazetelerde manşetlerde, başlıklarda uçuşan laflar var: - Silahlara veda... - Silahları bırakalım... - Silah dönemi kapanıyor... Bir devletin ordusu silahını bırakamaz... Peki, PKK’nin silahını bırakması için bir engel mi var?.. Öyleyse nedir bu gürültü, patırtı?.. Gürültü patırtı doğal, çünkü ABD artık BOP’tan vazgeçiyor, iki aşiret beyine dayalı “Büyük Kür- distan” tasarımı suya düştü, Amerika çekilince PKK’nın işi bitiktir, bu nedenle ‘vakit bu vakit’ di- yerek Türkiye’yi kazıklamak üzerine ortak tezgâh kuruluyor... Birdenbire içerde, dışarda, medyada PKK’nin ajanları, komisyoncuları harekete geçtiler... PKK ile Türkiye Cumhuriyeti’ni müzakare ma- sasına oturtmak için AKP-FETO ortaklığını ka- fakola aldılar mı yeme de yanında yat!.. AKP ne yapıyor?.. RTE yerel seçimlerde adeta kanatlanmıştı, Türkiye’yi baştan sona tarıyordu, Güneydoğu’da AKP-FETO ittifakı PKK’yi ve yandaşı DTP’yi dinciliği kullanarak yenilgiye uğratacaktı... Olmadı... AKP-FETO dinciliği, Anadolu’nun batısında ve doğusunda sandıktan çıkamadı... Ne yapmalıydı?.. “Açılım” lafı bu yüzden piyasaya sürüldü... PKK sırtını bir büyük devlete dayamadan ya- şayamaz; Amerika’nın Kuzey Irak’tan çekilmesi tüm dengeleri altüst edecektir; hele bu operas- yon için ABD’nin TSK’ye ihtiyacı varsa, her şey değişecektir... AKP yöneticilerinin, en başta RTE’nin bu ko- nuda kulaklarına kar suyu kaçmıştır... Hapishanedeki Apo’ya gelince... Türklerle Kürtler, yalnız Güneydoğu’da değil İs- tanbul, İzmir, Mersin ve Anadolu’nun başka yer- lerinde iç içe yaşıyorlar, çıt çıkmıyor... Ama diyelim ki Apo affedildi, salıverildi, ha- pishaneden çıktı... Türkiye kentlerinde, sokaklarında rahatça do- laşacağını mı sanıyor?.. Olayın püf noktası burada... Amerika’ya sırtını dayamış PKK inişe geçmiş- tir... Amerika’ya sırtını dayamış AKP-FETO ortaklı- ğı da inişe geçmiştir... Bunların giderayak Türkiye’yi kazıklamasına göz yummak, budalalığın ta kendisidir... Kürtlere gelince... Anadolu bütününde, çağdaş yaşam ve insan haklarına dayalı düzende buluşacak özgür top- lumun güvencesi ve baştacı olacaklardır... Bir ‘belge’ çıkardılar toplumun önüne.. Genelkurmay’a bağlı birkaç subay otur- muş bir plan yapmış; “Şu AKP’yi, bir de Amerika’da yaşayan Fethullah adlı hocayı nasıl bitireceğiz” diye... Bitirmek, öldürmek midir? Siyaset ala- nından silip atmak mıdır? Uzun yıllardır Atatürk Cumhuriyetini savunanların özle- mi bu değil mi? Her milli güvenlik top- lantısında yenilenen, iktidardakilere anım- satılan, Anayasa Mahkemesi’nce de ka- nıtlanan bir istek, bir dilek... Oysa öyle bir belge de yok! Altan kar- deşlerden birinin ‘Taraf’ının ortaya attığı uydurma bir kâğıt parçası... Ama AKP des- tekçisi kalemler günlerce yazdı, konuyu şi- şirdi, suçu da askerlere, dolayısıyla Türk Silahlı Kuvvetleri’ne attı. Genelkurmay Başkanı, bu bir uyduruk kopya, varsa as- lını bulun dedi. Haftalar geçti, çıt yok!.. AKP’nin ‘laikliğe karşıt odak noktası’ ol- duğu Anayasa Mahkemesi’nce onaylan- mıştır. İktidar partisinin ve liderinin 2001’de söylediklerinin çizgisinde durmakta ol- duğunu hepimiz görüyoruz. Durmak ne demek, 7 yıllık AKP iktidarında, Ata- türk’ün laik, halkçı, devrimci Cumhuriye- tinin ortadan kaldırılacak bir duruma ge- tirildiğini de! Tayyip Bey, daha Başbakan olmadan, neler demişti! Hep yazdık, yineledik, bir kez daha anımsatmakta yarar var: “Tutturmuşlar laiklik elden gidiyor diye. Yahu bu millet istedikten sonra laiklik ta- bii elden gidecek. Sonra nedir bu laiklik Al- lah aşkına! Bu ne menem şey?” “Hem laik, hem Müslüman olunmaz. Ya Müslüman olacaksın ya laik.” “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir la- fı koskoca bir yalan. Egemenlik kayıtsız şartsız Allah’ındır.” “Avrupa Birliği’ne girmek için koşturu- yorlar. Onlar da bizi almamayı düşünü- yorlar. Eee biz de girmemeyi düşünüyo- ruz. AB’nin asıl adı, Katolik, Hıristiyan Dev- letler Birliği’dir.” “Anayasayı sarhoşlar hazırladı.” “Yahu bu milletin bütünlüğü, Ne Mutlu Türküm Diyene ifadesiyle sağlanır mı?” “Doğumevlerinde yalnız kadın doktor ça- lışacak; öğretmenlikte yetişmiş başörtülü kızlarımız var. Şimdi işe alınmayan bu başörtülü kızlarımız, anaokullarımızda yav- rularımızı yetiştirecek.” “Türkiye Cezayir olur mu diye soruyor- lar! Biz hazmettire hazmettire geliyoruz Al- lah’ın izniyle. Şimdi millet yalnız aktörleri değil, senaryoyu da değiştirmeye talip. Bu çalışmalarımız senaryoyu değiştirme ça- lışmalarıdır. Biz onun için geliyoruz. Bu dü- zenin koruyucusu olamayız, bu mümkün değil.” “Bir buçuk milyar nüfuslu İslam âlemi, Müslüman Türk milletinin ayağa kalkma- sını bekliyor. Ayağa kalkacağız. Işıklar göründü, Allah’ın izniyle kıyam başlaya- cak.” Hazmettire hazmettire, Tayyip Bey’in is- tediği bir Türkiye yaratılmakta... Ergene- kon’lar, uyduruk belgeler, sabah karanlı- ğında tutuklamalar, aylarca yıllarca zin- danlara Atatürkçüleri kapatarak yok etme çabalarının kaynağı, işte yukarıdaki söz- ler... Yedi yıl önce apaçık söylemişler! Şimdi bir bir gerçekleştirmekteler... EVET / HAYIR OKTAY AKBAL Hazmettire Ettire!..
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear