24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 22 TEMMUZ 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Maskara!.. Sermayenin, ABD’nin sözcüleri... Vahşi kapitalizmin gülen yüzü küreselleşmenin destekçileri... Sorosçu, Amerikancı!.. Piyasacı solcular!.. Kim bunlar? Adlarını vermeye gerek yok, tanıyorsunuz. Yaptıkları iş, küreselleşmeyi ve sermayeyi sa- vunmak, sol-sosyalistleri, devrimcileri “darbeci” olarak suçlamak. İşi 12 Mart’lara ve 12 Eylül’lere değin götürdüler, Mahir Çayan’ı, Deniz Gezmiş’i darbecilikle suç- ladılar. Küreselleşme doğrultusunda “yeni sol” gibi uy- duruk bir ideoloji yontmaya çalışanları tanıyor- sunuz! Bunlar piyasa solcusu filan da değil, maskara! Yaptıkları, Türkiye’nin sol tarihini bir çırpıda si- lip atmak!.. Ilımlı İslama karşı ılımlı sol(!).. Yakışır keratalara! Bu yaşlarına dek siyasette bir çizgi belirleye- memiş, 60’ından sonra genel başkan koltuğuna oturmuş muhterem, TİP’ten CHP’ye, Cem Boy- ner’in Yeni Demokrasi Hareketi’ne, oradan da SHP’ye. Yeni Dünya Düzeni’nin tosuncukları, maskara- ları bunlar! Seçmecedir hepsi, kes kes al... Dışı yeşil, içi kan kırmızı! Dinci-tarikatçı ve AKP yandaşı medya, bunla- rı sürekli parlatıyor... Her akşam TV kanallarında atıp tutuyorlar. İşleri sosyal demokratlara, sol-sosyalistlere, devrimcilere, yurtseverlere vurmak! Geçmişe tanıklık ettiklerini söyleyen maskara ta- kımı ve liboş tayfa, Behice Boran’ın, Mehmet Ali Aybar’ın da adını kullanarak genç kuşakları etki- lemeye çalışıyorlar. Deniz’i ve Mahir’i “darbeci” olarak tanımlayan liboş tayfa, solcuların dindarlarla uğraştığını, oruç tutanları gericilikle suçladığını söylüyor. Kendimi bildim bileli sosyal demokratlar, sol- sosyalistler, devrimciler ne dindarlarla ne oruç tutanlarla uğraştı, ne de onları gerici olarak gör- dü. Bizim liboş tayfa, AKP’ye yalakalık yapmak için dindarlarla dincileri karıştırıyor! Bu ülkede oruç tutmayanlar öldürüldü, tutan- lar değil... Sıvas Madımak’ta onlarca aydınımız, yazarımız, sanatçımız, ozanımız, gencimiz yobazlar tarafın- dan diri diri yakılırken devlet sadece seyredip fa- turayı Aziz Nesin’e çıkardı. Dönek maskaralar solculuktan çoktan vaz- geçti ama ABD onlara galiba yeni bir rol mode- li seçti: “Ilımlı İslam süresini dolduruyor, ılımlı sol yara- tın! Adı da yeni sol olsun!” Bu iş için eski TKP’liler ve TİP’liler kullanılıyor ama tümünün de kullanılma tarihi geçmiş. Onlar bir yandan, “AKP çok güzel şeyler yapı- yor ama bizim solcular karşı çıkıyor” deyip ekli- yorlar: “Sol, dinle barışmalı... Türban takan, oruç tutan, namaz kılan gerici sayılmamalı...” Fethullah Gülen’i ise öve öve bitiremiyorlar: “Okullar açıyor, hastaneler, yurtlar... Kolay de- ğil yurtdışında bin okul açmak...” ABD güdümündeki “Yeni Sol Hareket”in baş- lama vuruşu Washington’dan yapılmış. Irak’ı ABD işgal ettiğinde bu liboş tayfa ne de- mişti: “ABD Irak’a demokrasi getirecek, Türkiye ABD’yle Irak’a birlikte girmeli, bu fırsattan yarar- lanmalıdır.” Liboş tayfa şimdilerde yine işbaşında... Sosyal demokratlara, sol-sosyalistlere, dev- rimcilere çatıyor, AKP iktidarını öve öve bitire- miyor. Üstelik tüm bunları solculuk adına yapıyor! Türkiye’nin dağları, ovaları çokuluslu altın av- cılarına, koyları, bükleri yabancılara peşkeş çe- kilirken dut yemiş bülbüle dönen sözüm ona bu eski solcular, AKP’ye neden bu denli alkış tutup yıkayıp yağlarlar! Hem bir siyasi parti lideri olacaksın, hem de mu- halefet yapmayıp sosyal demokratlara, sol- sosyalistlere, devrimcilere, Mahir’e, Deniz’e ça- mur atacaksın! Sonra kalkıp “Sol hep din düşmanı oldu” diye- ceksin! Onlara göre solcular, yurtsever ve millici (ulu- salcı) olmaz... Peki, ne olur? AKP yalakası liboş! hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Başbakan ahlaki erezyona dikkat çekti. Türk öğrencinin başarısı İSTANBUL (AA) - İngiltere’deki City Üniversitesi finansal ekonomi bölümünde master yapan Haslet Tayyareci, 32 yõldan sonra bu bölümden tam notla mezun olan ilk öğrenci olma unvanõnõ kazandõ. Alõnan bilgiye göre, 27 yaşõndaki Haslet Tayyareci, üniversite bünyesinde 1977 yõlõnda kurulan Finansal Ekonomi Master Programõ’ndan tam notla mezun oldu. Tüm derslerinden tam not alan Tayyareci’nin başarõsõ, City Üniversitesi akademisyenlerinin de takdirini toplandõ. Haslet Tayyareci, Türkiye’yi bu şekilde temsil etmekten duyduğu mutluluğu dile getirerek, master programõnõ 2 yõlda tamamladõğõnõ ve aynõ üniversitede doktora programõna başladõğõnõ kaydetti. Şırnak’ta mayın tuzağı: 1 şehit ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Şõrnak’ta mayõn patlamasõ sonucu bir güvenlik görevlisi şehit oldu. Genelkurmay Başkanlõğõ’nõn internet sitesindeki “Bölücü Terör Örgütüyle Mücadele Olaylarõ” başlõklõ bölümünde, Şõrnak’õn Küpeli Dağõ bölgesinde terör örgütü PKK üyelerince tuzaklanmõş el yapõmõ mayõnõn patlamasõ sonucu 1 güvenlik görevlisinin şehit olduğu belirtildi. Gül’ün, Poyraz’a açtığı davaya ret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün, “Musa’nõn Gülü” adlõ kitapta yer verilen ifadelerle “kişilik haklarõna saldõrõda bulunulduğu” gerekçesiyle Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda halen cezaevinde tutuklu bulunan yazar Ergün Poyraz ile kitabõn yayõncõsõ şirket ve yöneticisi aleyhinde açtõğõ 50 bin TL’lik manevi tazminat davasõ reddedildi. Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen davanõn karar duruşmasõnda, yargõç Hürriyet Yõldõrõm, davanõn reddine karar verdi. Son mektup teslim edilecek (ANKA) - 12 Eylül askeri darbesi sonrasõ İzmit Cezaevi’nde idam edilen Mehmet Kanbur’un idamden önce yazdõğõ mektup, yarõn saat 12.30’da Mülkiyeliler Birliği’nde düzenlenecek bir basõn toplantõsõnõn ardõndan eşine ve kardeşine teslim edilecek. Devrimci 78’liler Federasyonu’ndan yapõlan açõklamada, “29 Ocak 1983 tarihinde İzmit Kapalõ Cezaevi’nde idam edilen 4 devrimciden biri olan Mehmet Kanbur’un idamõndan 10 dakika önce eşine yazdõğõ veda mektubunun aslõ, Fransa’dan gelecek olan eşi Zeynep Kanbur ile İstanbul’dan gelecek kardeşi İnsaf Selver Karabulut’a teslim edilecektir” denildi. AKP’ye verdiği desteğin karşõlõğõnõ bulamayan parti, muhalefet anlayõşõnõ değiştiriyor MHP köprüleri atõyorAYŞE SAYIN ANKARA - Parlamentoya girdikten sonra “uzlaşmacı ve yapıcı muhalefet anlayışı ser- gileme” kararõ alan ve kritik ka- rarlarda AKP’ye destek veren MHP; AKP’nin “gece yarısı operasyonuyla”, askerlere si- vil yargõ yolunu açan yasayõ ge- çirmesi ve Başbakan Tayyip Erdoğan’õn “uzlaşmaz-sert üslubu” nedeniyle muhalefet anlayõşõnõ yeni bir zemine oturt- maya hazõrlanõyor. AKP’nin parlamentoda uz- laşmaya aykõrõ davranarak, “ge- ce yarısı operasyonu” ile as- kerlere yargõ yolunu açan Ce- za Muhakemesi Yasasõ deği- şikliği yapmasõ ve iktidar ile muhalefet partileri arasõndaki gerginliğin, Meclis’in yeni ya- sama yõlõndaki çalõşmalarõna da yansõyacağõna dikkat çeki- liyor. Meclis’te genelde daha “ılımlı” bir tutum izleyen ve türban serbestisine ilişkin ana- yasa değişikliği girişimi, Cum- hurbaşkanlõğõ seçimi gibi kritik süreçlerde AKP’ye destek ve- ren MHP, önümüzdeki dö- nemde yeni bir muhalefet an- layõşõnõ uygulamaya koymayõ planlõyor. MHP Grup Başkan- vekili Mehmet Şandır, parla- mentoya girdikten sonra, “uz- laşmacı, sorun üreten değil sorun çözen, yıkıcı değil ya- pıcı muhalefet” anlayõşõnõ be- nimsediklerini anõmsatarak, an- cak AKP’nin son dönemdeki uygulamalarõ ve tutumlarõ ile parlamentoda ciddi bir “gü- ven bunalımı” yarattõğõnõ söy- ledi. ‘AKP’ye güven kalmadı’ Parlamento çalõşmalarõnda “güven” unsurunun önemli bir etken olduğunu kaydeden Şan- dõr, “Önümüzdeki dönemde parlamento ile hükümet ara- sında güven tamamen kalk- tığı için AKP, parlamentoyu nasıl çalıştıracak çok merak ediyorum” dedi. MHP olarak kendilerinin yine “uzlaşma” ile sorunla- rõn çözülmesi gerektiğine inandõklarõnõ, ancak başta Başbakan Erdoğan olmak üzere AKP’lilerin bu üslup- larõndan vazgeçmediği süre- ce uzlaşma ortamõnõn sağ- lanmasõnõn da güç olduğunu belirten Şandõr, “Bundan sonra parlamentodan Da- nışma Kurulu kararı çık- ması çok zor, çok nadir ve önemli konularda ancak olabilir. Başta Başbakan Erdoğan olmak üzere AKP’lilerin bu üslup ve an- layışlarını sürdürdüğü sü- rece Meclis’te karşılıklı gü- ven ortamının oluşması son derece zor” diye konuştu. ‘Tek parti diktası’ AKP’nin parlamentodaki ço- ğunluğuna güvenerek, “iste- diğimi yaparım” anlayõşõyla hareket ettiğini kaydeden Şan- dõr, “AKP demokratik ço- ğulcu parlamenter sistem ye- rine, çoğunluğa dayalı tek parti diktasına gidiyor. Ama şunu da iyi bilmeliler ki, kes- kin sirke küpünü eritir” diye konuştu. Meclis’te genelde daha “õlõmlõ” bir tutum izleyen ve türban serbestisine ilişkin anayasa değişikliği girişimi, Cumhurbaşkanlõğõ seçimi gibi kritik süreçlerde AKP’ye destek veren MHP, önümüzdeki dönemde yeni bir muhalefet anlayõşõnõ uygulamaya koymayõ planlõyor. Grup Başkanvekili Şandõr, “AKP, çoğunluğa dayalõ tek parti diktasõna gidiyor. Artõk Meclis’ten Danõşma Kurulu kararlarõ çõkmasõ çok zor” dedi. ABDÜLLATİF ŞENER ‘AKP, korku imparatorluğu kuruyor’ Türkiye’nin “demokratikleşme standardõnõn çağdaş olmadõğõnõ ve bu konuda geriye gittiğini” belirten Abdüllatif Şener, “Hükümet sorumluluklarõnõ yerine getirememesine karşõn korku imparatorluğu kurarak ülkenin en temel sorunlarõnõ konuşulamaz hale getiriyor” dedi. ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Tür- kiye Partisi Genel Baş- kanõ Abdüllatif Şener, partisinin genel mer- kezinde düzenlediği ba- sõn toplantõsõnda, eko- nomik krizin en fazla hissedildiği ülkenin Türkiye olduğuna dik- kat çekerek, “Kriz, Türk ekonomisine da- mardan girmiştir” di- ye konuştu. Hükümetin ekono- mik krizin azaltõlmasõ ve ülkenin krizden çõ- karõlmasõ konusunda başarõsõz olduğunu kay- deden Şener, iktidarõn ekonomideki başarõ- sõzlõğõna karşõn, suçu üreten kesimlere attõ- ğõnõ, sanayici, çiftçi, iş- çi, memur ile de kavga ettiğini söyledi. Hükü- metin sorumluluklarõnõ yerine getirmediği için “korku imparatorlu- ğu” kurarak, ülkenin en temel sorunlarõnõ konuşulamaz hale ge- tirdiğini kaydeden Şe- ner, “Ekonomik dar- belerin sıkıntısını çe- kenlerin sahibi yok. Basın sessiz, sivil top- lum örgütleri suskun. Türkiye’ye sessizlik ve suskunluk çök- müş” dedi. Konuşmasõnõn ardõn- dan gazetecilerin soru- larõnõ yanõtlayan Şener, bir gazetecinin, asker- lerin sivil mahkeme- lerde yargõlanmasõna ilişkin düzenlemeyle ilgili sorusu üzerine, kendilerinin sivilleşme ve demokratikleşme- den yana olduğunu, an- cak her işin adabõ usu- lü olduğunu ve bunlara uyulmasõ gerektiği ka- naatinde olduklarõnõ söyledi. “Ergenekon yargı- lamaları” konusunda- ki bir soru üzerine Şe- ner, Türkiye Cumhuri- yeti’nin hukuk devleti olduğuna inandõklarõ- nõ, kurumlarõn anayasa ve yasalarõn verdiği yetkiler çerçevesinde hareket etmesinin önemli olduğunu, kim- senin de bu davaya za- rar vermemesi gerekti- ğini söyledi. 2003 raporunda memura yapõlan iyileştirmenin diğer kesimlere de yansõtõlmasõ gerektiği belirtilmiş YDK de emekliden yanaMURAT KIŞLALI ANKARA - Başbakanlõk Yüksek Denetleme Kuru- lu’nun (YDK), AKP iktidarõ başõnda memurlara yapõlan 100 liralõk iyileştirmenin SSK ve Bağ-Kur emeklilerine de yansõtõlmasõ gerektiğini tespit ettiği ve bunun sağlanmasõna ilişkin harekete geçilmesini istediği ortaya çõktõ. YDK’nin tespiti, Ankara Barosu avukatlarõndan Se- dat Vural’õn, Bülent Ecevit başbakanlõğõndaki koalisyon hükümeti döneminde me- murlara yapõlan 100 liralõk iyileştirmeyi SSK ve Bağ- Kur emeklilerine de yansõta- cak koalisyon hükümeti ka- rarõnõn, AKP iktidarõnõn he- men başõnda iptal edilmesi nedeniyle açtõğõ davada önemli bir kanõt olacak. İç hu- kuk yollarõnõn tükenmesi üze- rine Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi’ne (AİHM) taşõ- nan davada, emekli başõna 5 bin liradan 13 bin liraya ka- dar tazminat ödenmesi iste- niyor. YDK’nin “SSK 2003 Yılı Raporu”nda, memurlara ya- põlan iyileştirmelerin, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine de yansõtõlmasõnõn yasal bir zo- runluluk olduğu “4447 sayı- lı kanunun geçici 4. mad- desinde, Sosyal Sigortalar Kurumu’ndan gelir ve ay- lık almakta olanlara yapılan ödemeler ile Bağ-Kur tara- fından ödenen aylıklarda, dönem sonuna kadar yapı- lan artış oranının, aynı dö- nemin başında memur ay- lıklarında yapılan ortalama artış oranının altında kal- ması halinde, söz konusu ödemeleri, aradaki fark ka- dar arttırmaya Bakanlar Kurulu yetkili kılınmıştır” ifadeleriyle anlatõldõ. ‘Aradaki farkın giderilmesi gerekir’ Raporda AKP hükümetinin yasal olarak yapmasõ gereken ödemeyi yapmadõğõ şu ifa- delerle ortaya konuldu: “Me- mur emeklilerine Bakan- lar Kurulu kararıyla Ekim/2002’de bürüt 75 mil- yon lira, Ocak/2003’te 25 milyon lira olmak üzere toplam 100 milyon lira SSK emeklilerine göre daha faz- la emekli aylığı alma imkâ- nı tanınmıştır. Emekli Sandığı emekli- lerine yapılan 100 milyon li- ralık artış emekli aylıkları- na aynı şekilde yansıtılır- ken, SSK emeklilerine Ocak/2003’ten itibaren ödenmesi öngörülen tutar, aylıklara Emekli Sandı- ğı’nda olduğu gibi yansıtıl- mamıştır. Emekli Sandığı emeklilerine yapılan zam ile SSK ve Bağ-Kur emek- lilerine yapılan zam oranı arasındaki farkın gideril- mesi gerekmektedir.” Başbakanlõk Yüksek Denetleme Kurulu’nun “SSK 2003 Yõlõ Raporu”nda, memurlara yapõlan iyileştirmelerin, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine de yansõtõlmasõnõn yasal bir zorunluluk olduğu belirtilmiş. Bu rapor, haklarõnõ almak için AİHM’ye başvuran emeklilerin davadaki durumunu güçlendirecek. Anayasa Mahkemesi yarõn askere sivil yargõ ve mayõn düzenlemelerini görüşecek Gündemde iki kritik yasa var ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Anayasa Mahkemesi ya- rõn Türk Silahlõ Kuvvetleri (TSK) personelinin sivil yargõda yargõ- lanmasõ yolunu açan yasa ile Suriye sõnõrõndaki mayõnlarõn te- mizlenmesine ilişkin yasa hak- kõndaki başvurularõ görüşecek. Yüksek mahkeme, yarõn ya- pacağõ oturumlarõnda ana muha- lefet partisi CHP’nin başvurula- rõnõ ele alacak. Kamuoyunun ya- kõndan izlediği bu başvurulardan biri TSK personeline sivil yargõ yolunu açan düzenlemeyi içeri- yor. CHP, düzenlemenin iptali ve yürürlüğünün durdurulmasõ iste- miyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştu. Anayasa Mahke- mesi CHP’nin başvurusuyla ilgili ilk incelemesini yarõnki oturu- munda yapacak. Mahkeme heyeti öncelikli olarak yürürlüğün dur- durulmasõ istemini ele alacak. Çõ- kacak karara göre Anayasa Mah- kemesi Başkanõ Haşim Kılıç’õn belirleyeceği bir tarihte dava esastan görüşülebilecek. Mayın temizliği Suriye sõnõrõndaki mayõnlarõn ihale yöntemiyle temizlenmesi- ni öngören yasa ise tüm muha- lefet partilerinin ortak kararõ ile Anayasa Mahkemesi’ne götü- rülmüştü. İlk incelemesini ta- mamlayan ve davayõ esastan gö- rüşmeye karar veren mahkeme heyeti, yürürlüğü durdurma iste- mini yarõn görüşecek. Heyet, ka- nunun bazõ hükümlerinin iptal is- temini ise daha sonra belirlene- cek bir günde esastan sonuçlan- dõracak.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear