26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 26 HAZİRAN 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT ‘Ya Darbe Ya da Komplo Var’ Genelkurmay Askeri Savcılığı’nın “irtica ile mü- cadele planı” denilen o fotokopi belge üzerinde yap- tığı soruşturmayı sonuçlandıran açıklamasını, herkes çok dikkatle okumalıdır. Dz. Kurmay Albay Dursun Çiçek’in imzasını ta- şıdığı ileri sürülen o belge hakkında kovuşturmaya ni- çin yer olmadığını anlatırken, 12 günlük soruşturma sürecinin tüm ayrıntıları tek tek kayda geçirilmiş. Askeri Savcı’nın kararı, özellikle, Ergenekon so- ruşturması kapsamında onlarca “şüpheli” kişi için ta- lep edilen tutuklama istemlerinde gerekçe olarak, “su- çu işlediğine dair kuvvetli kuşkular bulunduğu” gi- bi ne olduğu anlaşılması olanaksız ifadeler kullanmayı alışkanlık haline getirenlere de adeta bir ders belgesi değerinde bir içerik taşıyor. Soruşturma kapsamı içinde nelerin, niçin ve na- sıl yapıldığını özenle anlatan bu açıklama, haftalar- dır yaratılmak istenilen gerilimin baskısı altındaki ka- muoyu için yeterli mi? Elbette değil. Çünkü şimdi sıra, “O” gazetenin ya- yını ile başlatılan tartışmada hedef olan Türk Silah- lı Kuvvetleri ile adını hemen hepimizin bellediği Al- bay Dursun Çiçek’te. Haber Türk gazetesi, sıcağı sıcağına “Hedefteki Al- bay”ın “Bu işin peşini bırakmayacağım. Şimdi bunu yapanlar düşünsün” dediğini yazıyordu. “AKP ile Gülen’i Bitirme Planı” adı ile yayımlanan belgenin fotokopi olduğuna değinmek gereğini duy- mayan “O” gazete dün de tam bir yavuz hırsız ör- neği vererek, Askeri Savcılığa yeni sorular yönelte- rek gerilim ortamını sürdürmeye çalışıyor. Belgenin aslının bulunmadan soruşturmanın neden durdurulduğundan tutunuz da, “planın Genelkurmay karargâhında hazırlanmadığını söylüyorsunuz da, neden Silahlı Kuvvetler’in herhangi bir biriminde ha- zırlanmadığını açıklamıyorsunuz?”a varıncaya kadar bir dizi hukuk cehaleti örneği sıralanıyor. Emir komuta zinciri olmadan... Türkiye’de bir askeri darbe yapılmak istendi ise, bu- nun rütbeleri ve konumları ne olursa olsun, bazı emek- li komutanlarca yürütüldüğüne inanmak, emir-komuta zincirini iliklerine kadar sindirmiş olan bir ordunun ge- leneklerini inkâr anlamına gelir. Öyle bir denemenin nasıl sonuçlandığını bizim kuşağımız, 22 Şubat 1962 ve 21 Mayıs 1963’te Kurmay Albay Aydemir ve arkadaşlarının hazin bir şekilde biten sergüzeşt- leri ile yaşadı. Bu yüzden, iktidarları hâlâ darbe yöntemi ile de- ğiştirmek hevesine kapılacak yeni maceracılar zuhur edecek ise onların tek dayanağı, o emir-komuta zin- ciri olacağı için, zaten karmaşık bir kördüğüm yumağı haline gelmiş olan Ergenekon soruşturmasının içine bir de, Genelkurmay Başkanlığı’nı bulaştırmaya kal- kışmak düşündürücüdür. Akıl, böyle bir haberi eline geçiren bir gazetenin, öncelikle habere dayanak olan bilginin bir yazılı fo- tokopi notu olduğunu unutmaması, olayı o yönü ile duyurmasını söylemiyor mu? Söz konusu gazete bunun tam tersi yöntemi kul- landı. Bir resmi belgeden söz etti. Yetmedi, estirilmek istenilen fırtına Başbakan’ı da önüne kattı. Önce ülkenin, sonra da Erdoğan’ın tan- siyonlarını yükseltti. Şanlıurfa konuşması Başbakan’ın, bir fotokopi kâğıdında yazılı olanla- rı yeterli bularak, partisinin Şanlıurfa İl Kongresi’nde yaptığı konuşma, bütün canlılığı ile hafızalarda du- ruyor. O konuşmadan sonra, AKP Genel Sekrete- ri ile Meclis Grup Başkanvekili’nin akşam karanlı- ğında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptık- ları suç duyurusu, İstanbul Başsavcılığı tarafından işleme konmuştur. O işlem elbette yürüyor. Erdoğan, bu sonucu bile bekleme gereğini duy- madan dün Arnavutluk’a hareketinden önce, eski kuş- kularını taşımaya devam ettiğini açıklayan bir tutum sergiledi. Eskisi kadar olmasa bile, askeri yargının ka- rarından yeterince tatmin olmadığını söyledi. Genelkurmay’da başlatılan soruşturmanın sür- dürülmesini isterken, muhalefet partilerini de yardı- ma çağırdı. Baykal devrede O çağrıya CHP Genel Başkanı’nın hemen verdi- ği yanıtın, Erdoğan’ın başını ağrıtacağı anlaşılıyor. Bay- kal, askeri yargının önceki gün verdiği kararı yeterli bulmayan Hükümet’in, ulaşmak istediği sonuca, dev- letin bütün olanaklarını seferber ederek ulaşabileceğini hatırlatıyor. Askeri yargı kararına inanmayanların, bu kuşkularını doğrulayacak bilgi ve belgeleri ortaya koy- malarını istiyor. Dahası, şayet ortada bir darbe hazırlığı değil de, silahlı kuvvetlerle hükümeti karşı karşıya getirmeyi amaçlayan bir komplonun sahneye konulması ça- lışması varsa, devlet kurumlarının içine sızmış, yer- leşmiş olan o düşünce sahiplerinin ortaya çıkartıl- masının da Erdoğan’a düştüğünü söylüyor. Parlamento yaz tatili için çalışmalarına ara veriyor.. Politika da yavaşlar diye düşünürken, temmuz ayı bü- tün bir kavurucu sıcaklığı ile giriyor. Askeri Savcılığın kararına yönelik tepkileri, TSK’nin bugünkü haftalık brifinginde öğreneceğiz diye bek- lerken, ani bir haber, belirlenen saatte Orgeneral Baş- buğ’un bir basın toplantısı yaparak brifinge girece- ğini bildiriyor. AKP, iki ateş arasında kalacak gibi. Erdoğan, ya darbe belgelerini ortaya çıkartarak maceracıların üs- tüne yürümelidir. Ya da ortamı geren komplocuların üstündeki örtüyü kaldırıp onlardan hesap sormalıdır. Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net Not skandalında 2 öğrenci serbest ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Ha- cettepe Üniversitesi’nde- ki not değiştirme skanda- lõyla ilgili olarak Sosyal Bilimler Meslek Yüksek- okulu öğretim elemanõ Meltem Bozkurt’un bilgi- sayarõnõ incelemeye alan bilişim uzmanõ polisler, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu’nda öğren- ci olduklarõ belirlenen M.N. ve F.N’yi gözaltõna aldõ. Hacettepe Üniversi- tesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Turhan Menteş, “Kendilerininkileri değiş- tirmemişler, başkalarõnõn- kini değiştirmişler” dedi. Ankara Adalet Sarayõ’na getirilen 2 öğrenciden biri savcõlõk, diğeri de mahkeme tarafõndan ser- best bõrakõldõ. Kaymakama 6 yıl hapis istemi DİYARBAKIR (AA) - Diyarbakõr’õn Çõ- nar Kaymakam Hasan Tanrõseven hakkõnda, makam aracõnõ özel işle- rinde kullandõğõ ve fahiş fiyattan araç kiraladõğõ gerekçesiyle 6 yõla kadar hapis istemiyle dava açõl- dõ. Kaymakamõ Tanrõse- ven, “Hakkõmdaki iddia- lar hayalidir, beni yõprat- maya yöneliktir. Makam aracõm dahi yok” açõkla- masõnda bulundu. Sarhoş hâkime suç duyurusu İZMİR (Cumhuri- yet) - İzmir Adliyesi’nde nöbetçi hâkimin alkollü olarak duruşmaya çõktõğõ- nõ savunan İzmir Baro- su’na kayõtlõ 6 avukat ad- li girişim başlattõ. İzmir Barosu İzmir Adalet Ko- misyonu’na, gerekli ince- lemelerin yapõlmasõ için girişimde bulundu. Şikâ- yetçi avukatlar bireysel olarak da Adalet Komis- yonu’na başvurarak, hâ- kim İ.E’nin akşam saatle- rindeki duruşmaya alkol- lü çõktõğõnõ bildirdiler. Polis okulunu sarsan iddialar Yurt Haberleri Servisi - Erzincan Polis Meslek Yüksekokulu’nda görevli emniyet müdürü H.K. hakkõnda dolandõrõ- cõlõk yaptõğõ ve okuldaki öğrencilerle eşcinsel ilişki yaşadõğõ iddialarõ üzerine soruşturma başlatõldõ. Er- zincan Valisi Abdulkadir Demir, müdürün soruştur- ma bitene kadar açõğa alõndõğõnõ açõkladõ. Tütün deposu otel oluyor İstanbul Haber Servisi - Cumhuriyetin ilk sanayi yapõlarõndan bi- ri olan Beşiktaş’taki tarihi Tütün Deposu, 7 katõ ye- rin altõnda olmak üzere 14 katlõ ve 7 yõldõzlõ otel ha- line dönüştürülecek. Mül- kiyeti Tanrõverdi Hol- ding’e ait olan otelin yük- sekliği 27 metreyi bula- cak. Otel, yükseklik sõnõrõ 17.5 metre olan Dolma- bahçe Sarayõ’ndan sonra sahilde yer alan ikinci yüksek bina olacak. 2012’ye kadar tamamlan- masõ planlanan otel 50 milyon dolara malolacak. THY teknisyeni, Phuket’te boğuldu İstanbul Haber Servisi - Tatil için Phu- ket Adasõ’na giden THY başteknisyeni Deniz Ço- ban (33), Büyük Okya- nus’ta boğuldu. Çoban’õn cenazesi, bugün THY uçağõyla Bangkok’tan İs- tanbul’a getirilerek Kara- caahmet Mezarlõğõ’nda toprağa verilecek. Muhalefet partileri mayõn yasasõnõn iptali ve yürürlüğünün durdurulmasõ istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne dava açtõ ‘Bu bir dayatma yasasõdõr’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Muhalefet partileri, Türkiye ile Suriye Arasõndaki Kara Sõnõrõ Boyunca Ya- põlacak Mayõn Temizleme Faaliyetle- ri ile İhale İşlemleri Hakkõnda Ka- nun’un bazõ maddelerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulmasõ istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne dava açtõ. CHP Grup Başkanvekili Hakkı Sü- ha Okay, MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır ve CHP Ankara Mil- letvekili Tekin Bingöl, CHP, MHP, DTP, DSP ve Türkiye Partisi ile bazõ bağõmsõz milletvekillerinin de imzasõ- nõn bulunduğu dava dilekçesini, Ana- yasa Mahkemesi Başkanlõğõ’na sundu. Çõkõşta gazetecilere açõklama ya- pan Okay, TBMM’deki 196 milletve- kili adõna hazõrlanan dilekçeyi Anayasa Mahkemesi’ne verdiklerini söyledi. CHP’nin, ana muhalefet partisi olarak grup adõna bu başvuruyu yapma hak- kõna sahip olduğunu anõmsatan Okay, “Ancak bu yasa özelliği, tartışması, toplumda yarattığı duyarlılık ve Türkiye’deki tüm kesimlerden gelen istem doğrultusunda ana muhalefet partisi kıskançlığı içerisinde olmayıp, tüm muhalefetin arzusunu birlikte imza altına alarak Anayasa Mah- kemesi’ne müracaatta bulunduk” dedi. Başvuruda CHP’den 97, MHP’den 65, DTP’den 20, DSP’den 8, Türkiye Partisi’nden 1 ve bağõmsõz 5 milletvekilinin imzasõnõn bulunduğu- nu hatõrlatan Okay, MHP, DTP ve DSP’den 1-2 milletvekilinin yurtdõ- şõnda olmalarõ nedeniyle imzalarõnõn bulunmadõğõnõ belirtti. Başvuruyla, “ülkenin menfaatı, değerleri doğ- rultusunda Suriye sınırı gibi hassas bir sınırın ‘yap-işlet-devret modeli’ adı altında yabancı ortaklıklara açıl- masını önlemeyi amaçladıklarını” söyleyen Okay, kanunun, anayasanõn başlangõç hükümlerinin 1. ve 5. para- graflarõ ile 2, 3, 7, 8, 9, 44, 87 ve 138. maddelerine aykõrõ olduğunu belirtti. Türkiye’de tüm kesimlerin yasanõn anayasaya aykõrõ olduğunu ifade et- tiklerini söyleyen Okay, “Bu bir da- yatma yasasıdır. Bu yasanın içeri- sinde yap-işlet-devret modeli olma- saydı, zaten bu yasanın çıkarılmasına da gerek yoktu” diye konuştu. Okay, yasanõn 2. maddesinde, mayõnlarõn te- mizlenmesi ihalesini Milli Savunma Bakanlõğõ ya da Maliye Bakanlõğõ’nõn yapmasõnõn öngörüldüğünü, ancak bu maddelerin işlerliğinin olmadõğõnõ söy- ledi. Bu düzenlemelerin kamuoyunu yanõltõcõ olduğunu dile getiren Okay, “İktidarın asıl amacı, yap-işlet- devret modelini devreye sokmaktır. Buna bizlerin, muhalefet partisi- nin, milletvekili arkadaşlarımızın olur vermesi mümkün değil” dedi. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır da bu yasanõn anayasaya, ül- kenin geleceği ve çõkarlarõna aykõrõ ol- duğunu söyledi. Şandõr, “Yasa, AKP’nin dayatma yasasıdır, maa- lesef Cumhurbaşkanlığı makamı da bu dayatmaya iştirak etmiştir” dedi. Bu arada, basın mensupları Anayasa Mahkeme- si’nin İncek’teki yeni binasına alınmadı. Okay ve Şandır basın açıklamalarını, mahkeme binasının karşısındaki kaldırımda yaptı. Şandır “MHP olarak Anayasa Mahkemesi’nin basın mensuplarına uyguladığı bu tavrı kınıyoruz, doğru bulmuyoruz” dedi. HİLAL KÖSE DHKP/C davasõ hükümlüsü Gü- ler Zere, cezaevinde yakalandõğõ kanser hastalõğõyla, yaklaşõk bir yõl- dõr mücadele ediyor. Çukurova Üniversitesi Adli Tõp Kurumu’nun acil tahliye gerekir raporuna karşõn Zere’nin avukatlarõnõn tahliye ta- lebine üç gündür yanõt verilmedi. Güler Zere, 1995 yõlõndan bu ya- na cezaevinde. Zere hakkõnda ve- rilen mahkûmiyet kararõ, 1998 yõ- lõnda Yargõtayca onandõ. Ceza- evinde kanser hastalõğõna yakala- nan Zere, tedavisinin Çukurova Üniversitesi Balcalõ Araştõrma Has- tanesi’nde sürmesi nedeniyle Ada- na Karataş Kadõn Cezaevi’ne sevk edildi. Hastanenin mahkûm ko- ğuşunda tutulan Zere’ye ‘ağız içi kanseri’ teşhisi kondu. Ağõz içine protez damak takõlan Zere, boyun ve baş bölgesinden iki ameliyat ge- çirdi. Tamamen iyileşemeyen, bes- lenmede zorluk yaşayan Zere, rad- yoterapi tedavisi görüyor. Zere’nin avukatlarõnõn Adana Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na Mart 2009’da in- fazõn geri bõrakõlmasõ için yaptõk- larõ başvuru dilekçesi kayboldu. Avukatlarõn yaklaşõk 20 gün önce yaptõklarõ ikinci başvuruya ise he- nüz yanõt verilmedi. Çukurova Üniversitesi Adli Tõp Anabilim Dalõ’nõn hazõrladõğõ ra- porda, 37 yaşõndaki Zere’nin ev- re 4 ‘malign tümörü’ olduğunu belirterek ağõr özürlü kabul edil- diğine dikkat çekildi. Zere’nin yaşamõnõn ağõr risk altõnda oldu- ğu kaydedilen raporda, Zere’nin bir başkasõnõn bakõm ve gözeti- mine muhtaç olduğu ifade edildi. ‘SAVCILIK İŞLEM YAPMIYOR’ TBMM İnsan Haklarõ Komis- yonu’na dilekçe veren avukat Taylan Tanay, Zere’nin hastalõ- ğõnõn teşhisinde geç kalõndõğõnõ, “mahkûm koğuşunda yer ol- madığı” gerekçesiyle tedaviye başlanmadõğõnõ belirtti. Tanay, İnfaz Yasasõ’nõn 16. madde- sinde, “cezanın amacı dı- şında etki yaratabile- ceği’ durumlarda, in- fazõn geri bõrakõlaca- ğõnõ düzenlediğini anõm- sattõ. Tanay, adli tõp ra- poruna göre müvekkilinin derhal tahliye edilmesi ge- rektiğine işaret ederek “Sav- cılığın isteği üzerine adli tıp raporu hazırlandı. Ancak üç gündür tahliye kararı ve- rilmiyor” dedi. Raporu olmasõna rağmen kanser hastasõ Zere’nin tahliye talebine yanõt verilmiyor Zere’nin çõğlõğõna kulak tõkanõyor Adana’da polislerin demokratik eylemlere katılan lise öğrencilerinin evlerine giderek tehdit ettiği öne sürüldü. Öğrencilerle birlikte basın açıklaması yapan İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şube Sekreteri Osman Kara, polisin bu tutumunu kınadı. Toplantıda yaşadığı olay hakkında bilgi veren Borsa Lisesi öğrencisi Dicle Sakatoğlu, polislerin randevu alarak babasının görev yaptığı okula geldiğini ve burada görüştüklerini söy- ledi. Sakatoğlu, “Gelen polislere yasal eylemlere katıldığımı, bunların da suç olmadığını anlatmaya çalıştım. ‘Engin Çeber’in başına gelenler senin de başına gelebilir’ diyerek yanımdan ayrıldılar” dedi. (YUSUF BAŞTUĞ) Haber Merkezi - Divriği Kültür Derneği “Gele- neksel Pilav ve Kültür Şenliği”nin bu yõl 25.’sini gerçekleştiriyor. Yaklaşõk 10 bin kişiyle gerçekleş- tirilecek şenliğe, çok sayıda sanatçının yanõ sõra semah ve halk oyunlarõ ekipleri katõlacak. Şair ve yazarlarõn da kitaplarõnõ imzalayacağõ şenlikte ti- yatro gösterileri, çocuklar için resim ve karikatür atölyesi de yer alacak. Her yõl farklõ bir kurumun katõlõmõ ile gerçekleştirilen şenliğin bu yõlki katõ- lõmcõ kurumu ise DİSK. Divriği Kültür Derneği, “Geleneksel Pilav ve Kültür Şenliği”ni bu yõl 28 Haziran Pazar günü Göktürk Köyü Kurtkemeri Mevkii Şişli Vakfõ Piknik Alanõ Kemerburgaz’da yapacak. Etkinlik10.00’da başlayacak. Orhan Ay- dın ve Şenay Erdoğan’ın sunacağõ programa Fer- hat Tunç, Cengiz Özkan, Ezginin Günlüğü, Ay- nur Güneş, Ahırkapı Roman Orkestrası, Koma Çiya, Afrika Halk Dansları Grubu, Divriği Ça- murlu Köyü Semah Ekibi ve Divriği Kültür Derneği Halk Oyunları Ekibi, Kadın Korosu katõlacak. (212) 292 20 20 - www.divrigi.org.tr) TEKİRDAĞ (Cumhuriyet) - Tekirdağ’õn Marmara Ereğlisi ilçesine bağlõ Yeniçiflik beldesinde jandar- manõn yol kontrolü sõrasõnda kimlik sorarken duru- mundan şüphelendiği 13 yaşõndaki E.F.S. adõndaki kõz dehşet verici iddialarda bulundu. E.F.S, öz baba- sõ M.S.’nin 12 yaşõndayken kendisine tecavüz ettiği- ni, daha sonra da para karşõlõğõ erkeklere sattõğõnõ söyledi. Bunun üzerine jandarmalar durumu savcõlõ- ğa bildirdi. Savcõlõğõn koruma altõna aldõğõ E.F.S, psikolog eşliğinde verdiği ifadede annesi ile babasõ- nõn 2001 yõlõnda boşandõğõnõ ve kendisinin yurda ve- rildiğini anlattõ. İlerleyen süreçte annesinin kendisini yurttan alarak babasõnõn yanõna gönderdiğini anlatan E.F.S, bir yõl önce babasõnõn bir depoya götürerek kendisine tecavüz ettiğini ve daha sonrada R.A. adlõ biriyle beraber erkeklere pazarlamaya başladõğõnõ id- dia etti. Durumu annesine anlatmasõ üzerine yurda verildiğini kaydeden E.F.S, babasõnõn kendisini yurt- tan kaçõrarak tekrar pazarlamaya başladõğõnõ öne sür- dü. Gözaltõna alõnan baba M.S, iddialarõ yalanladõ. M.S, tutuksuz yargõlanmak üzere serbest bõrakõldõ. DEV-YOL DAVASI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargõtay 11. Ceza Dairesi, 27 yõldõr süren Dev-Yol davasõnda kararõnõ 9 Tem- muz’da açõklayacak. Sanõk avu- katlarõndan Şenal Sarıhan, “Eğer Yargıtay’dan beraat kararı çıkmazsa adaletin vic- danı sızlayacaktır” dedi. 1982 yõlõndan bugüne değin süren 21 sanõklõ Dev-Yol da- vasõnõn Yargõtay 11. Ceza Dai- resi’nde görülen temyiz duruş- masõnda 13 sanõk ve avukatla- rõ katõldõ. Sanõklardan 11’inin avukatõ Mehdi Bektaş, dava dosyalarõnõn askeri yargõdan adli yargõya geçmesinin ardõn- dan birçok belgenin kayboldu- ğunu hatõrlatarak eksik belge ve bilgiye dayalõ olarak karar ve- rilemeyeceğini, bu sebeple ye- rel mahkemenin kararõnõn ön- celikle usul yönünden bozul- masõnõ istediklerini kaydetti. Şenal Sarõhan da sanõklarõn adil yargõlanma haklarõnõn ihlal edildiğini, yargõlamanõn uzun sürmesi nedeniyle bazõ sanõk- larõn AİHM’ye başvurduğunu ve Türkiye’nin tazminat öde- meye mahkûm olduğunu anõm- sattõ. Sarõhan, davada geçen süre içinde bazõ klasörlerin ek- sildiğini, kaybolduğunu belir- terek “Eğer Yargıtay’dan be- raat kararı çıkmazsa adaletin vicdanı sızlayacaktır. Türki- ye’nin hâlâ adil yargılamada yol kat edemediğine ilişkin olumsuz bir tablo ortaya çı- kacaktır” diye konuştu. Sarõ- han, sanõklar hakkõnda yerel mahkemenin verdiği kararõn bozulmasõnõ istedi. Sanõklar da 27 yõldõr defa- larca savunma yaptõklarõnõ be- lirterek işkence altõna tutanak- lara imza attõrõldõğõnõ, işkence izlerinin hâlâ vücutlarõnda ol- duğunu belirttiler. Yargõtay 11. Ceza Dairesi, 9 Temmuz Per- şembe günü temyiz istemine ilişkin kararõnõ açõklayacak. Karar 9 Temmuz’da DİVRİĞİLİLERİN 25. YIL BULUŞMASI ‘BABAM TECAVÜZ EDİP PAZARLADI’ İDDİASI Aldatılan kocaya iyi haber ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anaya- sa Mahkemesi, baba olmadõğõnõ öğrenen kişinin soybağõnõn reddi için açtõğõ davayõ doğumdan başlayarak 5 yõl içinde açmasõ zorunluluğunu ön- gören yasa hükmünü iptal etti. Çelikhan Asliye Hukuk Mahkemesi’nin Medeni Kanunu’nun 289. maddesinin iptali istemiyle yaptõğõ başvuruyu ka- rara bağlayan yüksek mahkeme maddenin birinci fõkrasõnda yer alan “Koca, davayõ, doğumu ve ba- ba olmadõğõnõ veya ananõn gebe kaldõğõ sõrada başka bir erkek ile cinsel ilişkide bulunduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yõl, her halde doğumdan başlayarak beş yõl içinde açmak zo- rundadõr” hükmündeki, “... her halde doğumdan başlayarak beş yõl ...” ibaresini iptal etti. BASIN MENSUPLARI BİNAYA ALINMADI Öğrencilere tehdit savı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear