24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 19 ARALIK 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 HATİCE TUNCER İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi ta- rafõndan Silivri Cezaevi Kampusu’nda görülen İkinci Ergenekon davasõnõn dün 24. duruşmasõ yapõldõ. Duruşmada söz alan gazetemiz Ankara Temsilcisi Mustafa Bal- bay, savunmasõnõ bir bütün ha- linde sunmak istemesine karşõn 19 Kasõm günü başladõğõ sa- vunmasõnõ, çatõ çökmesi, bayram tatili gibi nedenlerle 14 Aralõk günü tamamlayabildiğine dik- kat çekti. Savunma ve çapraz sorgusunun zamana yayõl- masõ nedeniyle açõkladõğõ konularõn yeniden soruldu- ğunu belirten Balbay “İd- dianamenin benimle ilgili 145 sayfalık bölümünün önemli bir kısmını, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile görüşme notlarım oluşturuyor” diye konuştu. Sezer değerlendirmesi Savcõ Nihat Taşkın’õn çapraz sorgu sõ- rasõnda “Ahmet Necdet Sezer’in bu oluşum içinde yer almadığını gördük” şeklinde konuştuğunu anõmsatan Bal- bay şöyle devam etti: “Keşke bu değer- lendirmenizi iddianameye yazmış ol- saydınız. Benimle ilgili ‘Deliller ve Hu- kuki Değerlendirme’ bölümünün ilk cümlesi ‘Cumhurbaşkanõ’ndan aldõğõ mesajlarõ şüphelilere ilettiği’ şeklinde baş- lıyor. İlk suçum. Zaman içinde Cum- hurbaşkanı’nın böyle bir şeyin içinde olmadığı söyleniyor. Sezer ile ilgili sü- reç içinde oluşan bu değerlendirmenin benim için de oluşacağını umuyorum.” Haşõloğlu’nun “kendisinde bulun- duğu iddia edilen gizli belgelere” iliş- kin sorular sorduğunu anõmsatan Balbay “Bende gizli olduğu iddia edilen 45 bel- ge var. Bu 45 belgenin 43’ünü İran, Su- riye, Irak kitaplarında kullandım. Ancak bu belgeleri biz hiç görmedik. Ben neler olduklarını başlıklarından çı- karabildim.” Kendisinde kişilerle ilgi- li hiçbir belge olmadõğõnõ ifade eden Bal- bay şöyle devam etti: “Kişilerle hiçbir zaman uğraşmadım. Kitaplarımın ana konusu davalarla ilgili.” Savcõlarõn sorgu sõrasõnda “Emekli Or- amiral Özden Örnek’in günlükleri ve Hilmi Özkök’ün tanık olarak verdiği ifadesi Balbay’ın günlükleri ile örtü- şüyor” dediklerini ifade eden Balbay şöy- le devam etti: “Kuvvet komutanları ifade verdi. Savcılıktan mahkemeye da- hi sevk edilmeden serbest bırakıldılar. Cumhuriyet savcıları ‘bu davanõn özü- nü darbelerin oluşturduğunu’ söylüyor. Asıl kişiler serbest bırakıldı. Darbe ya- pacaklar ile darbe yapılacak hükümet ile ilgili sorum vardı. Ben gazeteci ola- rak olup bitenleri aktarırken, muhatap olan hükümet ne yapmış?” 2004’de dönemin TBMM Başkanõ Bü- lent Arınç’õn “Bana 2004’te haber gel- di” dediğini, Hayati Yazıcı’nõn AKP Ge- nel Başkan Yardõmcõsõ Dengir Mir Meh- ANKARA/ANTALYA (Cumhuriyet) - Emni- yet Genel Müdür Yardõmcõlarõ Mustafa Gülcü ile Celal Uzunkaya, nitelikli dolandõrõcõlõk soruş- turmasõ kapsamõnda “şüpheli” sõfatõyla İzmir’de sorgulandõktan sonra, serbest bõrakõldõ. Polis şef- lerinin, dolandõrõcõlõktan tutuklanan İrfan Erba- rıştıran ile irtibatlõ olduklarõ ileri sürülmüştü. Emniyet Genel Müdür Yardõmcõsõ Emin Ars- lan’õn uyuşturucu soruşturmasõ kapsamõnda tu- tuklanmasõnõn ardõndan, önceki gün de Emniyet Genel Müdür Yardõmcõlarõ Celal Uzunkaya ile Mustafa Gülcü, İzmir’de yürütülen bir dolandõrõ- cõlõk soruşturmasõ çerçevesinde şüpheli sõfatõyla ifade verdi. Emniyet İstihbarat Dairesi’nin kayõt- lõ “haber elemanı” olarak çalõşan İrfan Erbarõş- tõran ile iki adamõ, nitelikli dolandõrõcõlõk iddia- sõyla geçen ay İzmir’de tutuklanmõştõ. İzmir Özel Yetkili Cumhuriyet Savcõsõ Fatih Genç’in yürüttüğü soruşturmada Erbarõştõran verdiği ifa- dede iki Emniyet Genel Müdür Yardõmcõsõyla bağlantõlarõnõ anlatmõştõ. Savcõlõğõn genişlettiği soruşturma sonucunda, Erbarõştõran’õn Bursa’da hakkõnda yürütülen bir soruşturma sõrasõnda sanõk konumundayken Bur- sa Polisevi’nde konakladõğõ, Ankara Sheraton Oteli’nde kaldõğõ ve parasõnõn emniyet tarafõndan karşõlandõğõ, İstanbul’da da Polisevi’nde konak- ladõğõ belirlendi. Erbarõştõran’õn Ankara’ya gele- rek Emniyet Genel Müdürlüğü’ne Münevver Karabulut cinayetiyle de ilgili bilgi verdiği ve Sheraton Oteli’nde konaklamasõnõn sağlandõğõ anlaşõldõ. Ancak Erbarõştõran’õn verdiği bilgilerin doğru olmadõğõ saptandõ. Genç, Emniyet Genel Müdür Yardõmcõlarõnõn ifade için İzmir’e gelme- leri talimatõnõ verdi. Önceki gün Uzunkaya ile Gülcü, ifade verdi. Savcõlõk, polis şeflerini sorgu- larõnõn ardõndan serbest bõraktõ. Antalya’da operasyon: 20 gözaltı Antalya merkezli iki ayrõ suç örgütüne yönelik operasyonda da Ankara Emniyet Müdür Yardõm- cõlarõndan Y.Ç. ile Antalya’daki farklõ karakol- larda görevli polis memurlarõ O.D. ve H.D, An- talya E Tipi Cezaevi’nde görevli astsubay H.Ç. ve infaz koruma memuru A.Ö. ile kumar oynatõl- dõğõ iddia edilen bir kafenin sahibi E.Ç. adlõ ka- dõnõn da aralarõnda bulunduğu 20 kişi gözaltõna alõndõ. “Ahtapot” adõ verilen operasyonda zanlõ- larla birlikte ruhsatsõz 4 tabanca, 4 tüfek, 550 mermi ve fişek ile çeşitli doküman ele geçirildi. İZMİR VE ANTALYA’DA SORGU BAYRAMPAŞA’DA DAVA AÇILMADI Emniyet’te deprem ‘Hayata Dönüş’ün 9’uncu yılı HÜLYA KESKİN “Hayata Dönüş Operasyonu”nun 9. yõlõ geri- de kaldõ. Operasyonda 2’si asker 32 kişi yaşamõ- nõ yitirdi, onlarcasõ yaralandõ, sakat kaldõ. Ope- rasyona katõlan jandarma personeli ve kamu gö- revlileri hakkõnda açõlan davalar ya zamanaşõmõ nedeniyle ortadan kaldõrõldõ ya da söz konusu ki- şiler hakkõnda beraat kararõ verildi. Operasyo- nun en ağõr olarak yaşandõğõ kapatõlan Bayram- paşa Cezaevi’nde ise katliamõ yürütenler hakkõn- da halen dava açõlmadõ. İstanbul Valiliği soruş- turma isteğini iki kez “soruşturmaya gerek ol- madığı” nedeni ile reddetti. Hayata Dönüş Operasyonu en kanlõ olarak Bayrampaşa Cezaevi’nde yaşandõ ve 12 kişi öldü. Konu ile ilgili İstanbul Valiliği’nin diretmesi so- nucu yargõlama başlatõlmadõ, yargõnõn önü yine tõkandõ. Bayrampaşa’da tutuklu ve hükümlülere biri Elazõğ Jandarma Özel Asayiş Birliği, diğeri de Ankara Jandarma Özel Asayiş Birliği olmak üzere iki ekip müdahale etti. Bu ekiplerde yer alan kişilerin kimliği tespit edilemediği için ifa- deleri alõnamadõ. Bayrampaşa’daki tutuklu ve hükümlüler hakkõnda “kamu malına zarar ver- me” iddiasõyla açõlan dava ise 2009 yõlõnda za- manaşõmõ nedeniyle ortadan kaldõrõldõ. Müdahil avukatlar tüm sanõklar hakkõnda beraat verilmesi için bu kararõ temyiz etti. Operasyonla ilgili Ça- nakkale, Bursa, Ceyhan, Mayatya, uşak, Buca ve Bartõn’da da davalar açõldõ. Malatya’da hükümlü ve tutuklulara cezalar verildi. Operasyon ile ilgili yalnõzca Ümraniye Cezaevi’nde yaşananlarla il- gili iki dava devam ediyor. ‘Deliller ortadan kaldırıldı’ Davanõn müdahil avukatlarõndan Oya Arslan, operasyonla ilgili açõlan davalarda “zamanaşımı- na gidildiğini” vurgulayarak, “Aradan uzun yıl- lar geçtiği için deliller ortadan kaldırılıyor. Hem bilgi verilmiyor hem de mahkeme olan bilgi ve belgeye ulaşılmasının önünü tıkıyor. Halen cezaevinde keşif yapılmadı. Bu yolla sa- nıkları da aklamış oluyorlar. Kimliklerin be- lirlenmemesi durumunda savcının bu duruma müdahale etmesi gerekirdi. Ancak bunu yap- madı. Delillerin ortadan kaldırılmasına sebep oldu” dedi. Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi Başkanõ avukat Taylan Tanay da, “F tipi cezaevleri de halen ölüm saçmaya devam edi- yor. Buradan yüzlerce tabut çıktı ve hâlâ çıkı- yor. Katliamda yaşandığı gibi” diye konuştu. ERGENEKON DAVASI AİHM’YE TAŞINDI ANKARA (ANKA) - Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi (AİHM), “Erge- nekon” sanõğõ Muammer Karabulut’un bu davada “adil yargı- lanma hakkının ihlal edildiği” gerek- çesiyle yaptõğõ başvuruyu kabul etti. Davayla ilgili AİHM’nin kabul belge- si, avukatõ Süleyman Çetin tarafõndan Karabulut’a ulaştõrõldõ. İstanbul Cum- huriyet Savcõlõğõ’nõn talimatõyla, “Er- genekon” davasõ kapsamõnda, geçen yõl 22 Şubat’ta gözaltõna alõnõp 11 ay cezaevinde kalan Noel Baba Barõş Konseyi Başkanõ Muammer Karabu- lut’un avukatõ Süleyman Çetin, adil yargõlanma hakkõnõn ihlali başta olmak üzere, çeşitli gerekçelerle, toplam 117 bin Avro tazminat talebiyle Avrupa İn- san Haklarõ Mahkemesi’ne (AİHM) dava açmõştõ. AİHM, Karabulut’un başvurusu üzerine, “önemli gelişmele- ri en kısa süre içinde bildirmesini ve ilgili bütün ulusal mahkeme karar- larını da göndermesini” istedi. LEVENT BEKTAŞ ‘KAFES’İ REDDETTİ ‘33 ASKERLE İLGİLİ DOSYA YOK’ ‘SÖYLEMEDİĞİM ŞEYLER HABER OLDU’ İstanbul Haber Servisi - Ergene- kon soruşturmasõ kapsamõnda Poyraz- köy’de ele geçirilen silahlarla ilgili tu- tuklu bulunan emekli Binbaşõ Levent Bektaş, avukatlar aracõlõğõyla Siliv- ri’de Ergenekon davasõnõ izleyen basõn mensuplarõna yazõlõ açõklama gönder- di. “Kafes Eylem Planı” ile ilgili 11 Aralõk günü savcõlara ifade veren Bek- taş basõn açõklamasõnda “DNA’mız gereği bizden terörist çıkmaz” dedi. İstanbul Haber Servisi - İstanbul Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nca yapõlan açõklamada son günlerde bazõ basõn yayõn organlarõnda “Ergenekon so- ruşturması kapsamında Bingöl’de 1993 yılında şehit edilen 33 erle il- gili soruşturma yapıldığı” yönünde haberlere yer verildiği ifade edildi. Başsavcõlõk, Ceza Muhakemesi Kanu- nu’nun (CMK) 250. maddesi ile yet- kili birimlerinde, Bingöl’de 1993 yõ- lõnda 33 erin şehit edilmesiyle ilgili olarak herhangi bir soruşturma dosya- sõnõn bulunmadõğõnõ bildirdi. İstanbul Haber Servisi - Bin- göl’de, 33 askerin şehit olduğu saldõ- rõdan yaralõ kurtulan gazi Erdal Öz- demir, “kendisiyle konuşulmadan haber yapıldığını ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşıymış gibi göste- rilmeye çalışıldığını” söyledi. Söz- cü gazetesine açõklama yapan 33 erin şehit edildiği saldõrõdan yaralõ olarak kurtulan Erdal Özdemir, bir süredir kendisiyle konuşulmuş gibi yapõlan haberleri yalanladõ. Özdemir, “Beni bu hale getiren, arkadaşlarımı şe- hit eden PKK’dir. Şimdi, Abdullah Öcalan, emri kendisinin vermediği- ni söyleyerek, olayı başka tarafa çekmek istiyor” dedi. Afganlarakomandoeğitimi Eğirdir Dağ Komando Okulu’nda gruplar halinde üçer hafta eğitim alan Afgan personel daha sonra ülkelerinde Taliban ve El Kaide ile mücadele kapsamında görev yapıyor. (Fotoğraf: AA) SERTAÇ EŞ ISPARTA - Türkiye Afganistan’a sağladõğõ askeri eğitim desteği kapsamõnda bu ülkenin as- keri personeline Eğirdir’de terörle mücadele amacõyla komando eğitimi veriyor. Gruplar ha- linde üçer hafta eğitim alan Afgan personel da- ha sonra ülkelerinde Taliban ve El Kaide ile mücadele kapsamõnda görev yapõyor. Türkiye’nin Afganistan’a askeri eğitim alanõn- da sağladõğõ destek, Kara Kuvvetleri Eğitim Doktrin Komutanlõğõ’ndan (EDOK) Korgeneral Muzaffer Şen, Eğirdir Dağ Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanõ Tümgeneral Abdul- lah Barutçu, İç Güvenlik Eğitim ve Tatbikat Merkez Komutanõ Tuğgeneral Mehmet Şahin- göz ile Genelkurmay İletişim Daire Başkanõ Tuğgeneral Metin Gürak’õn katõldõğõ programla tanõtõldõ. Afgan personele verilen eğitimler hak- kõnda bilgi veren Tümgeneral Barutçu, Genel- kurmay Başkanlõğõ’nõn ikili eğitim ve işbirliği anlaşmalarõ kapsamõnda Afganistan’õn milli or- du personelinin eğitildiğini dile getirdi. Barutçu, İç Güvenlik Eğitim ve Tatbikat Merkez Komu- tanlõğõ’nda 6 dönem halinde, ekim, kasõm, ara- lõk, mart, nisan ve mayõs aylarõnda 3’er haftalõk eğitim verildiğini söyledi. Her dönemde ortala- ma 75 personelin eğitimlere katõldõğõnõ belirten Barutçu, “Afgan personele mayın ve el yapımı patlayıcılarla mücadele, cesaret, kondisyon kazandırma, gözetleme ve rapor yazma ile sı- cak temasta harekat tarzı ve ateş altında iler- leme eğitimleri veriliyor” dedi. 8 bin Afgan eğitim gördü Barutçu, Afgan personele 135 saat gündüz, 80 saat gece koşullarõnda olmak üzere toplam 215 saat eğitim verildiğini ve iç güvenlik taktik ve tekniklerinin arazide fiilen uygulanmasõnõ içeren kesintisiz 3 gün süreyle toplam 55 kilometre ya- ya yürüyüşü ile tatbikatõn gerçekleştirildiğini kaydetti. Genelkurmay İletişim Daire Başkanõ Gürak ise 2001 yõlõndan bu yana 8 bin 78 Afgan personele eğitim desteği sağlandõğõnõ açõkladõ. Kanadoğlu ifade verecek Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda 1 yõl önce evinde arama yapõlan Sabih Kanadoğlu, ‘şüpheli’ sõfatõyla ifadeye çağrõldõ ANKARA/İSTANBUL (Cumhuri- yet) - Ergenekon soruşturmasõ kapsa- mõnda 7 Ocak 2009 tarihinde evi aranan Yargõtay Onursal Cumhuriyet Başsavcõsõ Sabih Kanadoğlu, “şüpheli” sõfatõyla ifadeye çağrõldõ. Kanadoğlu’na tebliga- tõn evinin bulunduğu mahallenin muh- tarlõğõna yapõldõğõ öğrenildi. Kanadoğlu tebligatõn eline ulaşmadõğõnõ, ancak çağ- rõ bilgisini aldõğõnõ söyledi. Kanadoğlu, 22 Aralõk’ta İstanbul’da ifade verecek. TRT’nin, 7 Ocak’ta Yargõtay Onursal Cumhuriyet Başsavcõsõ Sabih Kanadoğ- lu’nun gözaltõna alõndõğõ haberi Anka- ra’da bomba etkisi yaratmõştõ. Ancak Ka- nadoğlu gözaltõna alõnmadõğõnõ açõkla- mõştõ. TRT’nin bu haberinden yaklaşõk 4 saat sonra polis ve jandarma Kana- doğlu’nun evine giderek arama yapmõş- tõ. TRT’nin 4 saat öncesinde emekli başsavcõnõn gözaltõna alõnacağõnõ iddia eden haber yayõmlamasõ haklarõnda ara- ma ile gözaltõ kararõ çõkartõlanlarõn lis- tesinin önceden TRT’ye ulaştõrõlõp ulaş- tõrõlmadõğõ sorusunu gündeme getirmiş- ti. Ergenekon iddianamesinde Sabih Ka- nadoğlu ismi “şüpheli” olarak yer al- mõştõ. Sabih Kanadoğlu’nun telefonlarõ- nõn dinlendiği, kendisinin de teknik araçlarla izlendiği anlaşõlmõştõ. Soruş- turma kapsamõnda Ergenekon savcõlarõ, ifadesini almak üzere Kanadoğlu’na tebligat çõkarttõlar. ‘Tabii ki gideceğim’ Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Çanakkale Şubesi’nce düzenlenen “Hu- kuk Devleti ve Yargı Bağımsızlığı” kon- feransõna katõlan Kanadoğlu, gazetecilerin konuya ilişkin sorularõ üzerine, “Ben her şeyden önce yargının en üst kademe- sine kadar hizmet etmiş bir insanım. Çağırırlarsa tabii ki gideceğiz, bu- nun dışında bir şey olamaz” dedi.Sabih Kanadoğlu. Balbay, Genelkurmay Başkanõ’nõn yaptõğõ açõklamalarõn gazetelere ‘rahatsõzõz’ diye yansõtõldõğõna dikkat çekti ‘Başbuğ kaos mu yaratõyor’ YARGIÇ HAŞILOĞLU: ADALET BAKANI KİM? İkinci Ergenekon davasında, üye hâkim Sedat Sami Haşıloğlu hakkındaki reddi hâkim talebi sırasında tartışmalar yaşandı. Sanık avukatlarından Ser- vet Bora, Adalet Bakanlığı’nda şikâyet dosyası bulunması nedeniyle hâkim Haşıloğlu’nun baskı altında olduğunu savunarak hâkimi reddetti. Haşıloğlu, “Ben Adalet Bakanı’ndan mı korkacağım? Adalet bakanı kim? Ben bir hâki- mim” diye tepki gösterdi. Mahkeme heyeti, reddi hâkim talebini reddetti. met Fırat ile kendisine aynõ gün dar- be ihbarõ mektubu geldiğini anlatan Balbay “Mektup gelen kişilere sor- mak lazım. Ne yapmışlar? 30 Ka- sım’da Milliyet gazetesinde ya- yımlanan haber hâlâ yalanlanma- dı. Haberde ABD Büyükelçisi ‘AKP liderliğine yakõn kişiler bana iki ayrõ zamanda gelip bir darbeden kaygõ duyduklarõnõ ilettiler’ diyor” şeklinde açõklamalarda bulundu. Balbay “Darbeyi bildiği halde ge- reğini yapmayan ben değilim. İki mektuptan söz ediliyor. Bildikle- rini anlatsınlar” diye konuştu. ‘Yaşananları yansıttım 10 aydır tutukluyum’ Kendisine en çok 23 Mayõs 2003 tarihinde Cumhuriyet gazetesinde “Genç Subaylar Tedirgin” başlõk- lõ haberle ilgili suçlamalar yöneltil- diğinin ve sorular sorulduğunun al- tõnõ çizen Balbay şöyle devam etti: “Bugünkü (dünkü) bütün gazete- lerin manşeti ‘Genelkurmay Başkanõ rahatsõz.’ ‘Neden rahatsõz? Türk Si- lahlõ Kuvvetleri’nin değerlerine bir di- zi saldõrõdan rahatsõz’… Genelkur- may Başkanı TSK’ye yönelik asi- metrik olarak nitelendirilen bir dizi saldırıdan rahatsız. Yargıla- madaki kimi uygulamalardan ra- hatsız. Bir Genelkurmay Başkanı Karadeniz’de bir savaş gemisinden değerlendirme yapıyor, ‘Rahatsõzõz, ilgili makama ilettik’ diyor. Bir Ge- nelkurmay Başkanı rahatsızlığını nereye iletir? Tapu kadastro mü- dürüne değil. Cumhurbaşkanı’na ya da Başbakan’a.” “Peki Mustafa Balbay haberin- de ne yazmış” diye sorarak konuş- masõnõ sürdüren Balbay “Cumhu- riyet’te ‘Genelkurmay Başkanõ ra- hatsõzlõğõnõ Başbakan’a iletti’ yazmış. Bugün (dün) bütün gazetelerin bi- rinci sayfasında ‘Rahatsõzõz’ diye haber var. Şimdi Türkiye’de kaos ortamı mı yaratılmaya çalışılıyor? Keşke bütün kurumlar reklamdaki gibi ‘tõkõr tõkõr’ işlese. 6 yıl geçmiş olmasına rağmen Türkiye’de ger- çek bu” diye konuştu. Başbuğ’un ko- nuşmasõna en geniş şekilde Sabah ga- zetesinde yer verildiğini ve “Ra- hatsızız” manşeti atõldõğõnõ ifade eden Balbay “Bir gazeteci böyle bir durumu, somut yaşananları yan- sıttığı için 10 aydır tutuklu” dedi. Siyah-beyaz resimler... Balbay sözlerini şöyle tamamladõ: “Mesleğimle ilgili cevaplamadı- ğım hiçbir soru kalmadı. Evliyim, iki çocuğum var. Eşim de gazete- ciydi, çocuklarımız olunca en bü- yük fedakârlığı yaptı. İşbölümün- de çocukların bakımını üstlendi. Kızım ilkokul 3. sınıfta. Ona, öğ- renmeyi öğretiyorum. Çok güzel resim yapıyor. Ama son günlerde siyah-beyaz resimler gönderiyor. ‘Renk kullanmak istemiyorum baba’ dedi. Oğlum ben tutuklandığımda emekliyordu. Yürüdüğünü cam bölmenin arkasından gördüm. Ca- ma vurup dokunamama oynuyo- ruz. Terör örgütüne üye olacak bir kişilik de değilim. Haşıloğlu’nun dediği gibi ‘Biz de peygamber sab- rõ’ gösteriyoruz. Tutuksuz yargı- lanmayı talep ediyorum.” Pazartesiye ertelendi Başkan Şengün duruşmayõ son- landõrõrken Levent Ersöz’ün avukatõ Ali Rıza Dizdar’õn õsrarõ üzerine söz verildi. Dizdar müvekkili Ersöz’ün hastanede karantinaya alõndõğõnõ an- lattõ. Dizdar dilekçesini okumak is- tediğini belirtirken Şengün kar yağ- dõğõnõ, duruşmanõn geciktiğini aslõnda konuşma sõrasõnda Balbay’õn avu- katlarõnõn olduğunu ancak koşullar nedeniyle oturumu kapadõklarõnõ söy- ledi. Duruşma pazartesiye ertelendi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear