24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 13 KASIM 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Yargıya Gözdağı... Cumhuriyet’in manşetten verdiği (11 Kasım 2009) İlhan Taşcı’nın “soruşturma belgesi” ha- beri üzerinden kaç gün geçti? Üç gün! İlhan Taşcı’nın haberi şöyle başlıyordu: “Adalet Bakanlığı’nın müfettişlere, suçlama ve isim belirtmeksizin Hâkimler ve Savcılar Yasası kapsamındaki tüm başsavcı, savcı ve yargıçları da içine alabilecek biçimde ‘ucu açık soruşturma’ iz- ni verdiği ortaya çıktı.” Önceki gün akşam saatlerinde bir başka haber gündeme bomba gibi düştü: “Ergenekon soruşturması kapsamında çok sa- yıda yargıç ve savcının yanı sıra İstanbul Cum- huriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin’in ev, iş ve cep telefonlarının dinlendiği belirlendi.” Başsavcı Engin’in “işyeri” İstanbul Adliyesi... Yani İstanbul Adliyesi’nin santralı dinlenmiş, tıp- kı Cumhuriyet Ankara Bürosu’nun santralının din- lendiği gibi... Aykut Cengiz Engin’in telefonlarının dinlenmesi iznini İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi 14 Ekim 2008’de vermiş. Türkiye’de hukuk çiğneniyor, insanların özel ya- şamları izinli ve izinsiz izleniyor; hukuk dışı uy- gulamalar “demokratik açılım” masalıyla örtbas ediliyordu. Puslu ve yağmurlu bir İstanbul sabahında Başsavcı Engin’in kısa açıklamasını dinledim. O sırada televizyonlar altyazı geçmeye başla- dılar: “Yargıtay’ın da telefonları dinlenmiş!” HSYK’nin seçilmiş üyelerinin, telefon dinle- melerine ilişkin yaptığı yazılı açıklama, Türkiye’nin nereden nereye geldiğini göstermesi bakımından çok önemli: “Türkiye’de böyle bir korkunun yaratılmış olması günlük yaşamda bile insan hakları ihlali olarak de- ğerlendirilmektedir.” Durum vahim!.. Türkiye’de yargı potansiyel suçlu olarak mı gö- rülüyordu siyasal iktidar tarafından? Sincan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz ve YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun başına gelenler, Türkiye’de hu- kukun çiğnendiğini gösteriyordu. Yargıtay santralının dinlenmesi kararı 3 Kasım 2008’de İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkeme- si’nce alınmış. Yargıç ve savcılara ucu açık soruşturma izni, telefonlarının dinlenmesi... Ve Yargıtay... Yargı demokratik rejimin güvencesi değil mi- dir? Bu tür uygulamalar demokratik rejimlerde de- ğil, baskıcı rejimlerde olur! Yargıç ve savcı güvencesinin sarsıldığı bir dönemden geçiyoruz... Bağımsız yargıyı içine sindiremeyen siyasal iktidar, savcıları ve yargıçları yıpratıp, baskı al- tına almak için her yolu deniyor. İlhan Taşcı’nın haberinin ardından başlayan bu gelişmeler gerçekten ürkütücü... Başta belirttiğim gibi, yargıçlara ve savcılara gözdağı veriliyor. Böylece hukuksuzluk AKP ik- tidarında ivme kazanıyor. Bir ülkede Yargıtay’ın ve adliyenin santralları dinleniyorsa, yargı güvencesinden, hukuktan, de- mokrasiden, insan haklarından söz edilebilir mi? Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Os- man Kaçmaz hakkında dinleme kararı yok... Peki, nasıl dinlenmiş? Yasadışı! 2008 yılında alınan yargı kararıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Cengiz’le Yargıtay’ın santralı dinleniyor. Artık bunlar iddia filan değil, belgeler ortaya çık- tı. Ucu açık soruşturma ve telefon dinlemeleri! İşte Türkiye’nin bugün geldiği nokta bu! Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının canlarıyla, kanlarıyla kurdukları laik, demokra- tik Cumhuriyetin savcıları ve yargıçları dinleni- yor, onlar potansiyel suçlu olarak görülüyorsa in- sanın aklına şu soru geliyor: “Birileri laik, demokratik Cumhuriyetle hesap- laşmak mı istiyor?” Başsavcı Aykut Cengiz Engin, hem dinleniyor hem de izleniyor! Gittiği yerler görüntüleniyor! Üstelik Ergenekon kapsamında dinleniyor, iz- leniyor! Dinleme Adalet Bakanı’nın istemiyle gerçek- leşiyor!.. Yani başsavcıya bağlı savcılar! Telefon dinleme ve teknik izleme! Bir hukuk devletinde oluyor bunlar... Yazık! hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ‘Darbeci despot hükümet anlayışı’ ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - MHP Grup Başkanvekili Ok- tay Vural düzenlediği basõn toplantõsõnda bir gazetecinin, “Ergene- kon soruşturmasõnõ yü- rüten savcõlarõn başõnda- ki savcõnõn dinlenmesini nasõl değerlendiriyorsu- nuz” sorusu üzerine, bu- nun “zorbalõk” anlayõşõ- nõn yansõmasõ olduğunu ifade etti. Vural, “Her- kes, hepimiz, milletve- killeri olarak dinlenildi- ğimizden ve yanlõş de- ğerlendirildiğinden endi- şe içindeyiz, demokrasi geriye gidiyor. ‘Quo Va- dis...’ Endişe, korku im- paratorluğu, Meclis’e baskõ...” dedi. Anadol: Faşizm uygulaması ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Yar- gõtay santralõ ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcõsõ Aykut Cengiz Engin’in telefonlarõnõn dinlen- mesine muhalefetten sert tepki geldi. CHP Grup Başkanvekili Ke- mal Anadol, “Her türlü hukuk kurallarõ, ilgili yasalar ve anayasa çiğ- nenerek ülkedeki 11 bin hâkim ve savcõyõ dinle- yebilecek şekilde karar çõkarmaya tevessül et- mek, faşizm isteği ve uygulama hevesinin en somut örneğidir” dedi. CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin de “AKP, cumhuriyetin bütün ku- rumlarõnõ, laiklik karşõtõ bir yönetimin icraatõna karşõ gelemeyecek duru- ma getirmeye çalõşõyor” görüşünü dile getirdi. Tüzün konuşmayı doğruladı ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - TBMM Başkanlõk Diva- nõ üyelerinden, CHP Bi- lecik Milletvekili Yaşar Tüzün, 10 Kasõm günü Başkanlõk Divanõ oda- sõnda yaşananlarõ anla- tõrken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn TBMM Başkanõ Meh- met Ali Şahin’e öfkeli biçimde “Bu pankartlarõ açmalarõna nasõl izin ve- rirsiniz? O kartonlarõ at- tõrsana dõşarõ” dediğini doğruladõ. Toplusözleşmede ‘Norşen’ DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Bitlis’in Güroymak Be- lediyesi ile Tüm-Bel Sen arasõnda gelecek yõl için yapõlan toplu iş gö- rüşmelerinde anlaşma sağlandõ. Anlaşmadan sonra Belediye Başkanõ Mehmet Emin Özkan ve Tüm-Bel Sen Bitlis Şu- be Başkanõ Uğur Turan tarafõndan toplusözleş- me metni imzalandõ. Sözleşmeye Güroymak adõnõn yanõ sõra parantez içinde ilçenin Kürtçe adõ Norşen de yazõldõ. TBMM’de Mavi Akım gerginliği ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - AKP Grup Başkanvekili Suat Kõlõç’õn, Mavi Akõm’la ilgili Meclis’teki gizli oturumu açõklayõn ifa- desi üzerine dönemin Başbakanõ Mesut Yõl- maz ve koalisyon ortağõ MHP tutanaklarõn açõk- lanmasõnõ istedi. AKP’liler bu önerinin aleyhinde oy kullandõ. Adalet Bakanlõğõ’nõn Yüksek Kurul’un kararõnõ yerine getirmediği vurgulandõ HSYK’denağõrsuçlama ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Ku- rulu’nun (HSYK) bakan ve müsteşar dõşõndaki seçilmiş üyeleri tarafõndan yapõlan yazõlõ açõklamada, Adalet Bakanõ’nõn, Yüksek Kurul’un aldõğõ kararlarõn gereğini yerine getirmedi- ği vurgulanarak Bakanlõğõn kendisi- ne bağlõ adalet müfettişleri eliyle hâ- kim ve cumhuriyet savcõlarõ hakkõn- da iletişimin tespiti, dinlenilmesi ve kayda alõnmasõ uygulamasõnõ sürdür- düğü uyarõsõnda bulunuldu. “HSYK’nin Seçilmiş Üyelerinin Basın Açıklaması” başlõğõyla yapõlan yazõlõ açõklamada, sade vatandaşlarda dahi dinlenildiği ve izlendiği endişesi yaratan iletişimin tespiti, dinlenilmesi ve kayda alõnmasõyla ilgili uygulama- larõn kurul tarafõndan dikkatle izlendi- ği kaydedildi. HSYK’nin açõklama- sõnda şöyle denildi: “Türkiye’de böy- le bir korkunun yaratılmış olması günlük yaşamda bile insan hakları ih- lali olarak değerlendirilmektedir. HSYK, Adalet Bakanı’nın emri ve- ya onayıyla bakan adına görev yapan adalet müfettişlerinin talebi üzerine CMK’nin 135. maddesi kapsamında hâkim ve cumhuriyet savcılarına ait telefonlarla ilgili iletişimin tespiti, dinlenilmesi ve kayda alınması yo- lunda mahkemece verilen kararın ka- nun yararına bozulması için Yargı- tay’a başvurulması yönünde karar al- mıştır. Kurulun bu kararının gereği Adalet Bakanlığı’nca bugüne kadar yerine getirilmediği gibi bu konuda Yüksek Kurul’a herhangi bir bilgi de verilmemiştir. Adalet Bakanı, ken- disinin başkanı olduğu Yüksek Ku- rul’un aldığı kararın gereğini yerine getirmediği gibi aksine kendisine bağlı adalet müfettişleri eliyle hâkim ve cumhuriyet savcıları hakkında iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kay- da alınması uygulamasını sürdürm- üştür. HSYK, aldığı kararların Ada- let Bakanlığı tarafından ivedilikle yerine getirilmesini beklemekte olup bunun takipçisi olacaktır.” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, Yargõtay santralõ ile İstanbul Cumhu- riyet Başsavcõsõ’nõn telefonlarõnõn din- lenmesini, “ABD’deki Watergate skandalından çok daha vahim bir hukuksuzluk” olarak nitelendirdi. Star TV’ye açõklamalarda bulunan Baykal “Yargıda telefonların dinle- nildiği” iddiasõna ilişkin “Türkiye’de son zamanlarda hukuka, anayasa- ya, demokratik geleneklere tama- men ters düşen ihlal ve uygulama- lara tanık olunduğunu” ifade etti. Yargõtay ve İstanbul Cumhuriyet Baş- savcõsõ’nõn dinlenmesi ve fiziki taki- be alõnmasõnõn bardağõ taşõran son damla olduğunu kaydeden Baykal, “Ne yazık ki bir hukuk devleti olan ülkemizde başsavcı yardımcıları başsavcıyı dinleme ve izleme kara- rı aldırabilmektedir... Devlet he- sap vermeyen, ne olduğu bilinme- yen, gizli bir örgütün tutsağı haline dönüştürülmektedir. Hiç kuşku- suz bu ABD’deki Watergate skan- dalından çok daha vahim bir hu- kuksuzluktur” dedi. “Bütün bunların arkasında ise Anayasa Mahkemesi tarafından iktidar partisinin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olarak mahkûm edilmesi gerçeği yatmaktadır” di- yen Baykal, iktidar partisinin anayasa çizgisinde hareket etme gibi bir ça- baya girmek bir yana, tam tersine baş- ta yargõ olmak üzere, bütün anayasal kurum ve kuruluşlarla hesaplaşma içi- ne girdiğini söyledi. Baykal, önceki gün partisinin MYK toplantõsõnda ise son gelişmelerle ilgili değerlendirmeler yaparken “ilk kez bir iktidarın Cumhuriyeti tehdit ettiğini” söyledi. ‘Türkiye faşizme gidiyor’ Adli Tõp kararõ konusundaki tutumu ile Albay Dursun Çiçek’i tutuklama kararõnõ bizzat Başbakan’õn verdiğini savunan Baykal, “Ergenekon savcıları Başbakan’ın emrindedir. Ve o iste- mediği için ıslak imzalı belgeyi askeri mahkemeye vermemişlerdir. Artık yargı güvencesinden, yargı bağım- sızlığından söz edilemez. Anayasanın güçler ayrılığı prensibinden söz edi- lemez. Bunun gidişi de faşizmdir. Türkiye bir faşizme doğru sürük- lenmektedir. Bu gidişe karşı ‘dur’ de- mek için tek güç millettir” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, telefon dinlemelerini değerlendirirken “Yargı şu anda savunma konumun- dadır. Kuvvetler ayrılığı ilkesi, kuv- vetler ayrılığı sistemini değerlendir- diğimizde yargının savunma konu- muna düşürülmüş olması son dere- ce sıkıntı vericidir” dedi. Özbek, kurulun seçilmiş üyeleriyle yapõlan toplantõnõn ardõndan gazeteci- lere açõklamalarda bulundu. Seçilmiş üyelerle son günlerde gündeme gelen te- lefonlarõn dinlenilmesi iddialarõnõ gör- üştüklerini belirten Özbek, “Yargı şu anda savunma konumundadır. Kuv- vetler ayrılığı ilkesi, kuvvetler ayrı- lığı sistemini değerlendirdiğimizde yargının savunma konumuna düşü- rülmüş olması son derece sıkıntı ve- ricidir. Bunu, tüm yargı mensupları olarak hep beraber yaşıyoruz. Uma- rım ki bundan sonra yargıyla ilgili ko- nularda son derece duyarlı ve dikkatli davranılır. Çünkü bu Türkiye’nin, sistemin geleceğiyle doğrudan bağ- lantılı bir durumdur” diye konuştu. İhraç dosyaları gelmedi Özbek, dinleme olaylarõnõn son za- manlarda giderek artan bir şiddetle sü- regeldiğini ve toplumda herkesin sa- de vatandaşõn dahi dinlenildiği, iz- lendiği paranoyasõ yarattõğõna dikkat çekti. Özbek, “Fakat son zaman- larda, bu geçen günlerde Sincan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı ve Yargıtay savcısıyla ilgili olarak gündeme yansıyan konular, basın- da yer aldığı gibi kurulumuza henüz intikal etmedi. Kurulumuza disip- lin yönünden intikal ettiğinde bu yolda gerekli çalışmalarımızı ya- pacağız, gerekli değerlendirmele- rimizi sizlerle paylaşacağız” dedi. Özbek, HSYK’nin haziran ayõnda, dinlemelerin hukuki dayanağõnõn olmasõ gerektiği ve özellikle adalet müfettiş- lerinin başvurusu üzerine mahkemelerce verilen dinleme kararlarõnõn kanununa uygunluğunun yargõ süzgecinden geç- mesi gerektiği yönünde açõklama ya- põldõğõnõ anõmsatarak şu değerlendir- meyi yaptõ: “Bunun, yargı süzgecin- den geçirilmesinin yolu da Ceza Mu- hakemesi Kanunu’nun 309. madde- sindeki kanun yararına bozma yo- luna başvurmaktır. Burada görevli olan Adalet Bakanımızdır. Kendisi kurulun başkanıdır. Kurulun aldığı kararın bugüne kadar Yargıtay de- netimine sunulmadığını öğrenmiş bulunuyoruz. Dinlemelerin sürdü- rüldüğünü görüyoruz. Bu işin de ta- kipçisi olacağımızı ifade etmek isti- yorum.” “Sizin dinlenildiğinize ilişkin endişeniz var mı” sorusunu yanõtlarken de Özbek, “Türkiye’de herkesin din- lenildiğinden bahsediliyor” dedi. TİB’de yeniden inceleme kararı İLHAN TAŞCI ANKARA - Sincan 1. Ağõr Ce- za Mahkemesi, Telekomünikasyon İletişim Başkanlõğõ (TİB), HTS (geçmişe dönük sinyal bilgileri) ka- yõtlarõnõn yeniden incelenerek, bunlara ilişkin mahkeme kayõtla- rõnõn olup olmadõğõnõn araştõrõl- masõnõ istedi. Ankara 1. Sulh Ce- za Mahkemesi Başkanõ Hayri Keskin tarafõndan düzenlenen bi- lirkişi raporunda, YARSAV Baş- kanõ’nõn Yargõtay’daki direkt hat- tõnõn dinlenmeyip, özellikle Yar- gõtay Birinci Başkanlõğõ santralõnõn dinlendiği belirlemesi yer aldõ. Ankara 1. Sulh Ceza Mahke- mesi hâkimi ve beraberindeki bi- lirkişi heyeti, 5 Kasõm’da tespit ve keşif yapmak üzere TİB’e git- mişti. Sincan 1. Ağõr Ceza Mah- kemesi, heyetin TİB görevlile- rince engellendiği ve bu nedenle çalõşmalarõn yapõlamadõğõ gerek- çesiyle tespitin yenilenmesine ka- rar verdi. Bu arada geçen hafta TİB’de inceleme yapan bilirkişi heyeti raporunu tamamladõ. Bi- lirkişi raporunda ilginç saptama- lar yer aldõ. Raporda, 5 Kasõm ta- rihinde 6’sõ sabit, 5’i cep telefo- nu olmak üzere toplam 11 telefo- nun öncelikle kütük araştõrmasõ (abone bilgisi) yapõlmasõ ama- cõyla TİB’in HTS birimine gidil- diği belirtildi. Bu işlem sõrasõnda 11 ayrõ telefon numarasõnõn kime ve hangi kurumlara ait olduğu saptandõ. Yapõlan incelemelerde “0312 416 24 33” ve “0312 417 83 65” numaralõ telefonlarõn Yar- gõtay Birinci Başkanlõğõ’na ait ol- duğu belirlendi. Bilirkişiler, telefonlarõn abone bilgilerinin belirlenmesinin ar- dõndan usulsüz bir dinleme bulu- nup bulunmadõğõnõn tespitine geç- ti. Rapordaki, “Bahsi geçen tele- fon numaraları için aktif dinle- me olup olmadığı sorgulaması kurum yetkilileri tarafından ya- pılmış ve kurum yetkilileri ilgi- li numaralar için aktif dinleme yapılmadığını beyan etmişler- dir” değerlendirmesi dikkat çek- ti. Bilirkişi raporunda, arama so- nuçlarõ tabloya dökülürken, “Bu tespitler ile ilgili hiçbir sayısal ya da basılı bilgi/belge/materyal kopyalaması/temini yapılma- mış olup, elde edilen veriler sa- dece sorgulama ekranlarından elle not edilmiştir” denildi. Raporda, 11 telefon numara- sõndan 3’ünün dinlendiği, 8’ine ilişkin ise “herhangi bir kayda rastlanmadığı” vurgulandõ. Ra- porda, dinlenen üç telefondan birisinin Yargõtay Birinci Baş- kanlõğõ’na ait olduğu saptamasõ- na yer verildi. Söz konusu telefon numaralarõnõn YARSAV Baş- kanõ Eminağaoğlu’nun dinlen- mesi kapsamõnda kayda alõndõğõ savunuldu. BİLİRKİŞİ RAPORUNDAKİ ÇARPICI SONUÇ HSYK Başkanvekili Özbek: Yargõnõn bu konuma düşürülmesi sõkõntõ verici ‘Yargı savunmada’ Baykal, yargõda telefon dinleme iddialarõyla ilgili sert açõklamalar yaptõ ‘Watergate’den daha vahim’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sincan Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, YARSAV Başkanõ ve Yargõtay Cumhuriyet Savcõsõ Ömer Faruk Eminağaoğlu hakkõnda, “yargı görevi yapanı etkileme”, “soruşturmanın gizliliğini ihlal” ve “Dernek ve Vakıfların Kamu Kurum ve Ku- ruluşları ile İlişkilerine Dair Kanun’a mu- halefet” suçlarõndan iddianame hazõrladõ. İddianame, önce Sincan 2. Ağõr Ceza Mah- kemesi’ne gönderildi. Mahkeme, önümüzdeki günlerde iddianameyi inceleyecek ve kovuştur- manõn açõlmasõna gerek görürse dosyayõ Yargõtay Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na gönderecek. Ada- let Bakanlõğõ, disiplin soruşturmasõ kapsamõn- da 1 kez “meslekten ihraç”, 2 kez “yer değiş- tirme” cezasõ istemişti. Bu istemlerle ilgili ka- rarõ Hâkimler Savcõlar Yüksek Kurulu verecek. Özbek, toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. (AA) ‘ABDÜLHAMİT DÖNEMİNDEN DAHA KÖTÜ’ ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - CHP Grup Başkanvekili Ke- mal Kılıçdaroğlu, TBMM Genel Kurulu’nda, 10 bin hâkimin din- lenmesine olur veren ve altõnda dö- nemin Adalet Bakanõ Mehmet Ali Şahin’in imzasõ olan bir belgeyi gös- tererek, “Abdülhamit dönemin- deki jurnalcilik bile bu kadar de- ğildi. Siz hukukun dışına çıkar, devleti istihbaratla yönetmeye kalkarsanız, istihbarat çukurun- da herkes boğulur” dedi. Genel Kurul’da söz alan Kõlõç- daroğlu “Adalet Bakanı bugün buraya gelmeye korktu. Daha çok korkacak” diye konuştu. Kõ- lõçdaroğlu, gazetemizde yayõmlanan belgeyi göstererek, “Bakın, bura- da Adalet Bakanlığı’nın izlemey- le ilgili oluru... Altında Mehmet Ali Şahin’in imzası var. Biz söy- lediğimiz her sözün arkasına mut- laka bir belge koyarız. Bu belge sağlam” dedi. Adalet Bakanlõğõ Teftiş Kurulu Yönetmeliği’nde ‘Adalet Bakanlığı müfettişleri hâ- kimleri, savcıları dinler’ diye de- ğişiklik yapõldõğõnõ hatõrlatan Kõ- lõçdaroğlu, “Adalet Bakanlığı mü- fettişi mahkemeye gittiği zaman hangi mahkeme ona ‘izin vermi- yorum’ diyebilir? Biz buna isyan ediyoruz” diye konuştu. ‘YARGITAY BÜTÜNÜYLE TAKİBE ALINDI’ Haber Merkezi - YARSAV Başkanõ Ömer Faruk Eminağa- oğlu, TİB Başkanõ Fethi Şiş- mek’in “Yargıtay dinlenmedi” açõklamasõnõ belgelerle yalanla- dõ. Kendisi hakkõnda alõnan mah- keme kararlarõnõ açõklayan Emi- nağaoğlu, direk hattõ olmasõna karşõn santral çõkõşlõ telefonun dinlenerek Yargõtay’õn dinleme kapsamõna alõndõğõnõ, “işyerlerinin teknik araçlarla izlenmesi” ka- rarõyla da işyeri olan Yargõtay’õn teknik takibe alõnarak ortam din- lemesine tabi tutulduğunu söyledi. Kanal D Haber’in dün akşamki haber bülteninde sorularõ yanõtlayan Eminağaoğlu, “Yargıtay’da sade- ce dinleme yok; Yargıtay bütü- nüyle teknik takibe alınmış du- rumda...” dedi. Eminağaoğlu, “TİB Başkanı iddiaları reddetti” hatõr- latmasõ üzerine “Fethi Şimşek’in beyanları gerçeği saptırmakta- dır” diye konuştu. Emniyetteki TİB kayõtlarõnõn Adalet Bakanlõğõ mü- fettişlerinin emriyle silindiğini öne süren Eminağaoğlu, “Adalet mü- fettişleri İstanbul Emniyeti’nden ‘TİB’deki kayõtlarõ tamamen silin bunlarõ ayrõ bir yere veri olarak alõn ve bize gönderin’ diyor. Bu im- ha işlemi yapıldığı için Şimşek ra- hat konuşuyor” dedi. Eminağaoğlu hakkõndaiddianame MAHKEMEYE GÖNDERİLDİ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear