Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
Baştarafı 1. Sayfada
önce ellerini cep telefonuna uzatıyorlar, “Abi dinli-
yorlardır, ama olsun” deyip devam ediyorlar:
“Ne olacak bu işin sonu?”
Hukuki sonuçları bir yana, Ergenekon operasyo-
nunun toplumsal sonuçları çoktan ortaya çıktı. Top-
lumda ciddi bir tedirginlik var. Bir gazetecinin doğal
görevini yapmasına bile neredeyse büyük bir cesa-
ret gözüyle bakılıyor.
Ya devlet kurumlarında?
Yargıdan başlayalım...
Kanadoğlu’na yönelik uygulama deyim yerin-
deyse yargının bacasından aşağı bir tuğla atmak gi-
bi bir şeydi.
Mesaj açık:
“Ergenekon dalgası yargı kurumlarını da vurabilir...”
Yargıtay mesajı almış görünüyor. Dün toplanan Yar-
gıtay Başkanlar Kurulu operasyonları hukuki zeminden
başlamak üzere bütün boyutlarıyla masaya yatırdı.
Aynı mesajı Kanadoğlu da almış olmalı ki, laiklik mü-
cadelesinin altını bir kez daha çizme gereği duydu.
Askerlerin durumuna gelince...
Operasyon günü başlayan hareketlilik dün de de-
vam etti. Başbakan Erdoğan ile Genelkurmay Baş-
kanı Orgeneral İlker Başbuğ arasında gerçekleşen
olağandışı görüşme her şey bir yana, Ergenekon ope-
rasyonlarının hukuk zemininin dışında sonuçlarının ol-
duğunu ortaya koyuyordu.
Ergenekon dalgalarının görevdeki askerlerle ilgili
ayağı teğmenlerle başlamıştı. Sonra yüzbaşı ve yar-
bay düzeyine çıktı. Son operasyonda gözaltına alı-
nanlar arasında görevdeki albaylar da var. Zincirin na-
sıl seyrettiğini yorumlamaya gerek yok!
Ahmet Taner Kışlalı’nın ordu için kullandığı şöy-
le bir tanım vardır:
“Büyük dilsiz!”
Ordu doğası gereği fazla konuşmaz. Türkiye’de bu
gelenek dönemsel koşullar içinde zaman zaman kı-
rılıyor. Ancak iş karşılıklı konuşma ve bildiri yayımlama
ortamına dönüşünce daha da karmaşık hale geliyor.
Kışlalı’nın da vurguladığı gibi ordunun her gün ko-
nuşması olanaksız. Ama siyasi iktidarlar için durum
tam tersi. Her gün konuşmaması olanaksız.
Sözü getireceğimiz yer şu; öyle anlaşılıyor ki askerler
“bildiri yayımlamanın” sonuç alıcı bir yöntem olma-
dığını düşünüyorlar...
Ankara ve İstanbul’daki dünkü görüşme trafiği, Er-
genekon olayına sadece “dava” gözüyle bakılama-
yacağını, bakılmadığını bir kez daha ortaya koyuyordu.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın şu değerlen-
dirmesinin altını ayrıca çizmek gerekiyor:
“İntikam kokusu alıyorum...”
Son operasyonda gözaltına alınanları kimliğine, ka-
muoyundaki görünümüne, görev yaptığı döneme gö-
re irdeleme yapmak gerekirse, yakın geçmişteki üç ay-
rı dönemin bugüne taşınmakta olduğunu görüyoruz:
1- 28 Şubat süreci...
2- AKP iktidarının ilk yıllarındaki gerilimler...
3- 11. Cumhurbaşkanının seçiliş süreci...
Henüz elimizde resmi bilgiler olmadığı için bu ko-
nularda kesin bir değerlendirme yapamayız. Ancak
dünkü medya yelpazesine baktığımızda bu üçlü
süreci görüyoruz.
Bu dalgalanmalar içinde bütün dileğimiz hukukun
ve yargı kurumlarının sürecin bir parçası olmaması;
tam tersine süreci belirleyecek sağlam bir zemin oluş-
turması.
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
geçiren bir bilim adamı…
Keskin dilli, araştırmacı, yazar bir başka bilim ada-
mı, profesör...
Yıllarca İstanbul’a ve Türk siyasal yaşamına hizmet
eden, bir üniversite, sayısız okul kuran değerli bir in-
san, yurtdışında olduğu için yerine oğlu…
Yurdun çeşitli illerinde -örneğin Sivas’ta on- pek
çok kişi…
Gözaltına alındı.
Ömrünü hukukun üstünlüğüne adayan değerli
bir hukuk adamının evi arandı, tarandı. Kimine göre
gözdağı, kimine göre uyarı. Şimdilik gözaltında de-
ğil.
Gözaltılar hangi nedenle: “Ergenekon soruşturması
kapsamında” savcı Zekeriya Öz’ün takdiri ve em-
riyle…
Ama yasanın emrine göre “bu tip aramalarda sav-
cının bizzat bulunması ve o savcının evi aranan kişi-
ye gözaltına alınma koşullarını sıralaması” gerekiyor.
Uygulamalara göre gerekmiyor!
Neden gözaltı? Yasal koşula göre kaçma olasılı-
ğıyla.
Git, kaç bu ülkeden desen gitmeyecek, bu ülke-
den kaçmayacak; dinci bir diktaya, dinci AKP’nin
amaçlarına karşı laik cumhuriyet için savaşan insanlara
reva görülen uygulamanın adı, gözaltıdır bugün...
Evi aranan, evraklarına, bilgisayarına el konulanın
neden, niçin sorularını yanıtlamak yok!
Yuvarlak bir laf; Ergenekon soruşturması kapsa-
mında? Pekâlâ. Lakin hangi nedenle gözaltı? “Şüp-
heli”. Pekâlâ. Ama hangi suçlamayla? Sadece sav-
cı bilir, gözaltına alınan bilmez.
Sonra? Derdest edilip adli tıp doktoruna, oradan
Emniyet’e ve tıraş takımını alamadan Ankara’da ise
İstanbul’a… ve sonra telefon söyleşilerini suçlama-
ya dönüştüren sorguya...
Dört veya beş gün. Sadece nefes almasına izin ve-
rilen dar bir odada...
Karşısında gece gündüz bir koltukta gözlerini
dikmiş oturan… konuşmayan bir polisin bakışları al-
tında uyumaya çalışmak…
İki yıla yakındır demokratik hukuk devletinde izle-
nen gözaltı manzaraları...
Suçlama:
İki saptama dikkat çekiyor:
Bir: Ergenekon 28 Şubat’ın intikamı davasıdır, çün-
kü: Gözaltına alınan Orgeneral Kılınç 28 Şubat’ta
MGK Genel Sekreteri... Tümgeneral Erdal Şenel 28
Şubat’ta Genelkurmay Adli Müşaviri… Kemal Gü-
rüz 28 Şubat’ta YÖK Başkanı… Gözaltında. Saat-
lerce evi aranan Sabih Kanadoğlu 28 Şubat’ta Fa-
zilet Partisi’ni kapatan Cumhuriyet Başsavcısı…
28 Şubat dinci bir başbakanla kadrosunu demo-
kratik kurallar içinde tasfiye etti.
Şimdi altı yıldır ülke yönetimine tek başına egemen
olan dinci ve 28 Şubat’ta tasfiye edilen siyasal kad-
ronun sürgiti olan bir parti iktidarda. Başlarında Er-
genekon davasının savcısı olduğunu göğsünü gererek
ilan eden bir genel başkan, başbakan.
İki: Ergenekon siyasal bir hesaplaşmadır; çünkü bu
dava aracılığıyla laikliği savunanlar, laikliği hedefle-
rine uygun biçimde yozlaştırmayı amaçlayanlar ta-
rafından tasfiye edilmeye çalışılıyor.
Gözaltına alınanların kimlikleri bu saptamanın ka-
nıtı.
Bir kadı edasıyla… bir ayağını altına almış, elinde
de tespih.
Laik Cumhuriyeti korumakla görevli…
Laik Cumhuriyeti canları pahasına savunanları
suçlayarak sorgulayan bir Cumhuriyet savcısı…
Onursal Yargıtay Başkanı Sami Selçuk, “20 yıllık
meslek hayatımda böyle iddianame görmedim.
Umarım savcı ne yaptığını biliyordur” diyor.
Onursal Başsavcı Kanadoğlu saatlerce evi aran-
dıktan sonra, “Türkiye, hiçbir zaman, hiçbir dinci dik-
tanın ve akla gelebilecek her türlü diktanın yerleş-
meyeceği özgür bir ülke olarak kalacaktır” diye ko-
nuşuyor.
Lakin; dinci iktidarın sindiremediği bu hukuk ada-
mı; Cumhuriyet gazetesini, gazetemizi bombalamak…
Danıştay saldırısını planlamak… Örgüt mensuplarıyla
yakın ilişkiler içinde olmakla suçlanıyor!
Mantıktan yoksun bu suçlamalara, iddialara güler
misiniz, ağlar mısınız?
Hem gülün hem ağlayın. Zira gülünür ağlanacak
halimize.
Dokuzuncu dalga diye tanımlanan son gözaltıla-
ra hükümetin, üstelik hükümette başbakandan son-
ra ikinci sıradaki, üstüne üstlük hukuk adamı Baş-
bakan Yardımcısı Çiçek Cemil’in karşı atağına ba-
kınız:
“…Yeni gözaltıları eleştirenler karanlığa kurşun
sıkıyorlar…” diyor.
Oysa daha önce amaçlarına hizmet edecek bir sav-
cı aradığını, bulamadığını söyleyen RTE; karanlıktan
çıkma savaşı verenlere kurşun sıkıyor.
Kim ki AKP’nin dinci bir yönetim, şeriat devleti yo-
lundaki açılımlarına savaş veriyor.
Ergenekon örtüsü altında Atatürkçü ve laik devlet
savaşçıları, iktidara muhalefet edenler bir bir tasfiye
ediliyor.
Bal gibi siyasal bir dava Ergenekon.
Gözaltıları, “Bu tamamen yargısal bir faaliyettir” di-
ye değerlendiren Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin,
sen bu sözün doğruluğunu gel de külahıma anlat!
ankcum@cumhuriyet.com.tr
SAYFA9 OCAK 2009 CUMA CUMHURİYET
19HABERLERİN DEVAMI
İstanbul Y 6
Edirne B 2
Kocaeli Y 7
Çanakkale B 7
İzmir PB 12
Manisa PB 10
Aydın PB 13
Denizli PB 11
Zonguldak Y 6
Sinop Y 5
Samsun Y 5
Trabzon Y 7
Giresun Y 6
Ankara S 3
Eskişehir S 2
Konya S 3
Sıvas S - 1
Antalya PB 16
Adana PB 14
Mersin PB 13
Diyarbakır S 5
Şanlıurfa PB 9
Mardin S 7
Siirt S 5
Hakkâri B - 3
Van B 3
Kars K - 2
Oslo PB - 2
Helsinki PB - 1
Stockholm PB - 2
Londra PB 0
Amsterdam PB - 2
Brüksel PB - 3
Paris PB - 1
Bonn PB 3
Münih PB 2
Berlin B - 2
Budapeşte B 0
Madrid Y 6
Viyana B 1
Belgrad PB - 2
Soyfa B 0
Roma Y 15
Atina Y 14
Zürih B - 1
Moskova B -10
Aşkabat PB 8
Astana B -10
Taşkent B 12
Bakû B 8
Bişkek PB 11
Tiflis K - 3
Kahire Y 18
Şam B 16
Yurdun kuzey kesim-
leri parçalı çok bulut-
lu, Marmara’nın do-
ğusu, Batı Karade-
niz, Orta Karadeniz
kıyıları, Doğu Kara-
deniz ile Kars ve Ar-
dahan çevreleri ya-
ğışlı, diğer yerler az
bulutlu geçecek. Ha-
va sıcaklığı yurdun iç
ve doğu bölgelerinde
3-5 derece azalacak.
VEFAT
Cumhuriyet’le yaşıt canım dayım
Gemlik Ziraat Bankası emekli memuru
MUSTAFA KAZIM AKAY’ı
04 Ocak 2009’da kaybettik.
Acımız büyüktür.
İnci Doğruyol
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Beyin ka-
namasõ sonucu yaşamõnõ yitiren İzmir Barosu Baş-
kanõ Nevzat Erdemir bugün toprağa verilecek.
Geçen salõ günü beyin kanamasõ sonucu Ege Üni-
versitesi Tõp Fakültesi Hastanesi’ne kaldõrõlan Er-
demir, yoğun bakõm servisine alõnmõş ancak kana-
manõn durmamasõ nedeniyle cerrahi müdahale
gerçekleştirilememişti. Doktorlar önceki akşam
saatlerinde Erdemir’in beyin ölümünün gerçekleş-
tiğini açõkladõlar. Hastane bahçesinde bekleyen
Erdemir’in yakõnlarõ, mesai arkadaşlarõ derin
üzüntü yaşadõlar. Erdemir, İzmir’de bugün gerçek-
leştirilecek törenin ardõndan toprağa verilecek. İlk
tören 10.00’da İzmir Adliyesi’nde düzenlenecek.
Daha sonra 11.00’de İzmir Barosu önünde tören
yapõlacak. Erdemir’in cenazesi Alsancak Hocaza-
de Camisi’nde kõlõnacak öğle namazõnõn ardõndan
Urla İskele Mezarlõğõ’nda toprağa verilecek.
AYŞE SAYIN
ANKARA - TBMM İnsan
Haklarõnõ İnceleme Komisyo-
nu’nun, İsrail saldõrõsõ altõndaki
Gazze’deki “insan hakkı ihlal-
lerini araştırmak” için alt ko-
misyon kurarak bölgeye gitme gi-
rişimine Dõşişleri Bakanlõğõ’ndan
“veto” geldi. Dõşişleri, İsrail’in
3’er saatlik ateşkesi ve bazõ ül-
kelerin ateşkes girişimlerine dik-
kat çekerek, “Ziyaretin böyle bir
süreci zaafa uğratacağı” uyarõ-
sõnda bulununca, komisyon ge-
zisini “uygun zamana” erteledi.
İnsan Haklarõnõ İnceleme Ko-
misyonu CHP’li Çetin Soysal ile
MHP’li Mehmet Ekici’nin İsra-
il saldõrõsõ altõndaki Filistin’e gi-
dilerek, Gazze’deki insan hakkõ
ihlallerinin yerinde incelenmesi
için alt komisyon kurulmasõ öne-
risini görüştü. Komisyon Baş-
kanõ Zafer Üskül, sabah saatle-
rinde yapõlan toplantõyõ bu öne-
rilerle ilgili Dõşişleri’nin de gö-
rüşünü almak üzere akşam saat-
lerine erteledi. Edinilen bilgiye
göre Dõşişleri Bakanlõğõ, komis-
yonun Gazze’ye gitmesinin çok
güç olacağõ, Mõsõr’õn sõnõrdan
geçişlere izin vermediği ve can
güvenliği konusunda sõkõntõlar
yaşanacağõnõ belirtti. Dõşişleri,
“İsrail ile Filistin arasında Mı-
sır ve Türkiye’nin de katılı-
mıyla barış görüşmeleri sürü-
yor. 3’er saatlik uzatmalarla
ateşkes sağlandı. Gazze’ye git-
meniz görüşmeleri zaafa uğra-
tacak adım olur. Süreci balta-
layabilir” görüşünü bildirdi.
Üskül, akşam saatlerinde ye-
niden topladõğõ komisyonda Dõş-
işleri’nin görüşünü aktararak, ge-
zinin koşullarõn “daha uygun”
olacağõ ileri bir zamana ertelen-
mesini istedi. CHP ve DTP’li
üyeler ise bölgede ağõr insan hak-
kõ ihlali yaşandõğõnõ ve dünya
kamuoyunun dikkatini bölgeye
çekmek için hemen Gazze’ye gi-
dilmesi görüşünde õsrarlõ olurken
MHP’liler “gidilmesi yönünde-
ki ilke kararı” koşuluyla, Üs-
kül’e destek verdi. CHP’li Ahmet
Ersin, Çetin Soysal ile DTP’li
Akın Birdal “TBMM İnsan
Hakları Komisyonu bağımsız
komisyondur. Hükümetin, Dış-
işleri Bakanlığı’nın görüşü bi-
zi ilgilendirmez. Siyasi kaygı-
lara göre hareket edemeyiz
‘Karar alalõm ama gitmeyi son-
raya bõrakalõm, karar almõş gibi
yapalõm’ gibi açıklamalar ipe un
sermektir. TBMM’nin saygın-
lığına yakışmaz” diyerek bu
yaklaşõma karşõ çõktõ. Gezi ileri bir
tarihe ertelendi. Toplantõda, BM,
Avrupa Konseyi, Avrupa Parla-
mentosu ve uluslararasõ insan
haklarõ örgütlerine “uyarı ve iş-
birliği mektupları” gönderil-
mesi kararlaştõrõldõ.
Çeber raporu kabul edildi
Komisyon ayrõca, Engin Çe-
ber’in cezaevinde işkenceyle öl-
dürülmesinin ardõndan İstan-
bul’daki bazõ karakollar ile Met-
ris ve Bandõrma cezaevlerinde in-
celemelerde bulunan alt komis-
yonlarõn hazõrladõğõ iki ayrõ raporu
kabul etti. İstanbul’daki bazõ ka-
rakollarda yapõlan incelemeler
sonucunda hazõrlanan raporda,
polisler hakkõnda kötü muamele
ve işkence iddiasõyla açõlan so-
ruşturmalarõn “cezasız” kaldõğõ
saptamasõna yer verilmişti.
Gazze gezisine Dõşişleri freni
Milletvekillerinin ‘insan hakkõ ihlallerini araştõrmak’ için bölgeye gitme
girişimi ‘Ateşkes var, süreci zaafa uğratmayõn’ uyarõsõ yapõlarak engellendi
Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde okuyan
bir grup öğrenci, ekonomik krizi ve do-
ğalgaz zamlarını protesto etti. Fen-Edebi-
yat Fakültesi önünde toplanan öğrenciler ellerine tencere, sırtlarına battaniye alarak “Kriz bizi teğet
geçmiyor”, “Doğalgaz zamları geri çekilsin”, “Patronları değil halkı kurtarın” sloganları atarak Tıp Fa-
kültesi’ne kadar yürüdü. Grup adına açıklama yapan Nazlı Taş, “Kriz, işten çıkarılan ailemizle, öde-
yemediğimiz kiramızla, elektrik ve doğalgaz faturalarımızla karşımıza çıkıyor” dedi. Öğrenciler, ihti-
yacı olan her öğrenciye ücretsiz yurt sağlanmasını, yerleşke içi ulaşımın ücretsiz olmasını istediler. (AA)
Öğrencilerden kriz protestosu
Şaibelikayõtlarsilinmedi
DENİZ TATARER
İstanbul Fatih’deki Mimar Si-
nan Mahallesi muhtarlõğõnda as-
kõya çõkarõlan yeni seçmen liste-
sinde, 3 yõl önce yõkõlan ve ye-
rinde İstanbul İl Özel İdaresi
Hizmet Binasõ inşaatõ devam
eden eski Karayollarõ Lojmanla-
rõ’nda 8 kişi halen seçmen olarak
görülüyor. Listedeki 8 kişiden
6’sõnõn 2007’deki genel seçimle-
re ilişkin seçmen listelerinde bu-
lunmamasõ ise dikkat çekiyor.
CHP Beylikdüzü Belediye Baş-
kan aday adayõ Osman Çelikol
ise Beylikdüzü’nde kaba inşaatõ
devam eden bir binada 211 seç-
men kaydõ yapõldõğõnõ tesbit etti.
Yerel seçimlere ilişkin hazõr-
lanan ve 6 milyonluk fazla seç-
men fazlasõ nedeniyle pazartesi
günü ikinci kez askõya çõkarõlan
seçmen listelerinde de “şaibeli”
kayõtlar olduğu ortaya çõktõ. Mi-
mar Sinan Mahalle muhtarlõğõn-
da 26 Kasõm’da ilk kez askõya çõ-
karõlan listelerde 10 kişi İl Özel
İdaresi’nin Hizmet Binasõ inşaa-
tõnõn bulunduğu Adnan Menderes
Bulvarõ 62 numarada kayõtlõ gö-
rünüyordu. Pazartesi günü askõ-
ya çõkan yeni seçmen listesinde
ise 2 kişinin kaydõ silinmiş ol-
masõna karşõn 8 kişinin kaydõnõn
korunmasõ dikkat çekiyor. Yeni
listede yer alan 8 şaibeli kayõttan
6’sõnõn 22 Temmuz genel seçim
listelerinde kaydõnõn bulunma-
masõna karşõn yeni listelerde yer
almalarõ adrese dayalõ seçmen
kaydõ sisteminin güvenilir olma-
dõğõnõ ortaya koyuyor. Mimar
Sinan Mahallesi Muhtarõ Hasan
Kef, listedeki 8 kişinin daha ön-
ce eski Karayollarõ Lojmanõ’nda
ikamet ettiklerini belirterek, ika-
metgâh nakillerini yaptõrmadõklarõ
için listelerden çõkarõlmadõklarõ-
nõ söyledi.
Halk sandığa gömecek
İstanbul Büyükşehir Belediye
Meclisi CHP Grup Sözcüsü Can
Özyedierler, Türkiye’nin 29
Mart’taki yerel seçimlere “par-
tizanca” hazõrlanmõş bir listeyle
gitmek zorunda bõrakõldõğõnõ be-
lirterek, “İlk kez bir kamu bi-
nasının devam eden inşaatında
hayali seçmenlere rastlıyoruz.
AKP ne yaparlarsa yapsın halk
AKP’yi sandığa gömecek” diye
konuştu. Özyedierler, Mimar Si-
nan Mahallesi’ndeki sahte seç-
menlerle ilgili hukuki süreç baş-
latacaklarõnõ da söyledi. .
CHP Beylikdüzü belediye baş-
kan aday adayõ Osman Gürcan
Çelikkol, Beylikdüzü Sahil Ma-
hallesi’nde 60 dairelik bir binada
211 kişinin kayõtlõ göründüğünü
söyledi. Çelikkol, seçim hazõr-
lõklarõ kapsamõnda geliştirdikle-
ri bir bilgisayar sistemi sayesin-
de sahte seçmenleri tespit ettik-
lerini belirterek, “Gerekli bi-
rimlere itiraz ettik. Mesela bir
dairede 48 seçmen görünüyor.
Fatih Mahallesi’nin 13 bin 600
nüfusu var bunun 12 bini seç-
men gözüküyor” diye konuştu.
İkincikezaskõyaçõkarõlanlistelerhâlâsahtekayõtlarladolu.Fatihve
Beylikdüzü’nde yõkõlan, inşaat halindeki binalarda seçmenler kayõtlõ
PARTİLERİN KASALARI DOLUYOR
ANKARA (AA) - Kanun uyarõnca devlet yardõmõna hak
kazanan 3 partiye, 2009’un yerel seçim yõlõ olmasõ nedeniyle
2 katõ tutarõnda Hazine yardõmõ yapõlacak. Maliye Bakanlõğõ,
AKP, CHP ve MHP’nin 195.3 milyon TL’lik Hazine yardõmõ-
nõ hafta sonuna kadar ödeyecek. AKP devletten 111.3 milyon,
CHP 49.9 milyon ve MHP ise 34.1 milyon TL yardõm alacak.
Anayasa Mahkemesi’nin AKP’nin kapatõlmasõ davasõnda ver-
diği karar çerçevesinde 22.8 milyon TL’lik Hazine yardõmõ,
AKP’nin bu yõl bütçeden alacağõ 111.3 milyon TL’den kesile-
cek. AKP’ye 88 milyon 488.5 bin TL ödeme yapõlacak.
İLK TÖREN İZMİR ADLİYESİ’NDE
Erdemir bugün
toprağa veriliyor
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP’li
Atilla Kart, Anayasa Mahkemesi Başkanõ Haşim
Kılıç’õn damadõ Mustafa Çubuk’un ortağõ olduğu
binayõ takas ederek Ankara Anakent Belediyesi’ne
ait arsaya ortak olmasõyla ilgili savlarõ TBMM’ye
taşõdõ. Kart, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn yanõtla-
masõ istemiyle verdiği önergesinde “Dikmen’deki
arsanın metrekaresine 1.3 milyar TL değer bi-
çildiği, değer tespitinin belediyenin Kıymet
Takdir Komisyonu tarafından yapıldığı anlaşıl-
mıştır” dedi. Kart, önergesinde “Trampaya konu
yapılan 4014 m2 yüzölçümündeki taşınmazın
imar durumunda 2008 yılı içinde herhangi bir
değişiklik yapılmış ve arsa malikine bir avantaj
kazandırılmış mıdır? Son 1 yıl içinde bu şekil-
de başa baş kıymet takdiriyle yapılmış başka
bir trampa işlemi var mıdır” diye sordu.
CHP’Lİ KART’TAN ÖNERGE
Ankara’daki kârlı takas
Meclis gündeminde
Kılıçdaroğlu Taksim
Toplantısı’nda
İstanbul Haber
Servisi- Geleneksel Taksim
Toplantõlarõ’nõn bu ayki
konuğu CHP Grup Başkan-
vekili Kemal Kõlõçdaroğlu
olacak. 12 Ocak Pazartesi
akşamõ İstanbul’da The
Marmara Oteli’nde saat
19.30’da başlayacak Tak-
sim Toplantõsõ’nda konuşa-
cak olan Kõlõçdaroğlu,
“2009’a girerken Türkiye”
konusu hakkõnda
düşüncelerini açõklayacak.
7 çocuğa 35’er yıl
hapis istemi
SİİRT (Cumhuriyet)
- Siirt’te terör örgütü
PKK’nin 30. kuruluş yõldö-
nümü nedeniyle düzenle-
nen korsan gösteriye katõlõp
polisi taşladõklarõ, yasadõşõ
slogan attõklarõ ve pankart
taşõdõklarõ gerekçesiyle yaş-
larõ 16 ile 18 arasõnda deği-
şen 5’i tutuklu 7 sanõk hak-
kõnda 35’er yõl hapis iste-
miyle dava açõldõ. İddiana-
mede, göstericilerin yasadõ-
şõ sloganlar atarak ara so-
kaklara kaçtõklarõ ve yaşa-
nan kovalamaca sonucunda
yakalandõklarõ, sanõklarõn
bu gösterilere PKK’nin is-
temleri ve çağrõlarõ üzerine
katõldõklarõ ifade edildi.
Çengel’den Silivri’ye
sosyal projeler
İstanbul Haber Ser-
visi - CHP’den Silivri Bele-
diye Başkanlõğõ için aday
adaylõğõnõ açõklayan Avcõ-
lar Belediye Başkan Yar-
dõmcõsõ Yavuz Çengel,
“Silivri’deki gençleri gele-
ceğe hazõrlayacak sosyal
projelere ağõrlõk vereceğiz”
dedi. Silivri’nin imar yol-
suzluklarõyla değil yatõrõm-
larla anõlacağõnõ söyleyen
Çengel, “Silivrililer, sosyal
anlamda yaşamlarõnõ kolay-
laştõracak projelere ihtiyaç
duyuyor. Silivri’yi Selim-
paşa’sõyla Çanta’sõyla,
merkeziyle iyi bilip doğru
projeleri geliştirmek zorun-
dasõnõz” diye konuştu.
TOKİ’den açıklama
İstanbul Haber Ser-
visi - Başbakanlõk Toplu
Konut İdaresi (TOKİ), ga-
zetemizde 3 Ocak 2009’da
yayõmlanan ve “Kentsel de-
ğil rantsal dönüşüm” baş-
lõklõ haberle ilgili yaptõğõ
açõklamada konu edilen
Zeytinburnu’ndaki eski
Bostan Hali arazisinde sür-
dürülen inşaatlarõn TO-
Kİ’den bağõmsõz yapõldõğõnõ
bildirdi. Açõklamada, “TO-
Kİ’nin Zeytinburnu’nda
herhangi bir arazi alõmõ-sa-
tõmõ veya kentsel dönüşüm
projesine yönelik ihale ve
inşaat faaliyeti bulunma-
maktadõr” denildi.