26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada önce ellerini cep telefonuna uzatıyorlar, “Abi dinli- yorlardır, ama olsun” deyip devam ediyorlar: “Ne olacak bu işin sonu?” Hukuki sonuçları bir yana, Ergenekon operasyo- nunun toplumsal sonuçları çoktan ortaya çıktı. Top- lumda ciddi bir tedirginlik var. Bir gazetecinin doğal görevini yapmasına bile neredeyse büyük bir cesa- ret gözüyle bakılıyor. Ya devlet kurumlarında? Yargıdan başlayalım... Kanadoğlu’na yönelik uygulama deyim yerin- deyse yargının bacasından aşağı bir tuğla atmak gi- bi bir şeydi. Mesaj açık: “Ergenekon dalgası yargı kurumlarını da vurabilir...” Yargıtay mesajı almış görünüyor. Dün toplanan Yar- gıtay Başkanlar Kurulu operasyonları hukuki zeminden başlamak üzere bütün boyutlarıyla masaya yatırdı. Aynı mesajı Kanadoğlu da almış olmalı ki, laiklik mü- cadelesinin altını bir kez daha çizme gereği duydu. Askerlerin durumuna gelince... Operasyon günü başlayan hareketlilik dün de de- vam etti. Başbakan Erdoğan ile Genelkurmay Baş- kanı Orgeneral İlker Başbuğ arasında gerçekleşen olağandışı görüşme her şey bir yana, Ergenekon ope- rasyonlarının hukuk zemininin dışında sonuçlarının ol- duğunu ortaya koyuyordu. Ergenekon dalgalarının görevdeki askerlerle ilgili ayağı teğmenlerle başlamıştı. Sonra yüzbaşı ve yar- bay düzeyine çıktı. Son operasyonda gözaltına alı- nanlar arasında görevdeki albaylar da var. Zincirin na- sıl seyrettiğini yorumlamaya gerek yok! Ahmet Taner Kışlalı’nın ordu için kullandığı şöy- le bir tanım vardır: “Büyük dilsiz!” Ordu doğası gereği fazla konuşmaz. Türkiye’de bu gelenek dönemsel koşullar içinde zaman zaman kı- rılıyor. Ancak iş karşılıklı konuşma ve bildiri yayımlama ortamına dönüşünce daha da karmaşık hale geliyor. Kışlalı’nın da vurguladığı gibi ordunun her gün ko- nuşması olanaksız. Ama siyasi iktidarlar için durum tam tersi. Her gün konuşmaması olanaksız. Sözü getireceğimiz yer şu; öyle anlaşılıyor ki askerler “bildiri yayımlamanın” sonuç alıcı bir yöntem olma- dığını düşünüyorlar... Ankara ve İstanbul’daki dünkü görüşme trafiği, Er- genekon olayına sadece “dava” gözüyle bakılama- yacağını, bakılmadığını bir kez daha ortaya koyuyordu. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın şu değerlen- dirmesinin altını ayrıca çizmek gerekiyor: “İntikam kokusu alıyorum...” Son operasyonda gözaltına alınanları kimliğine, ka- muoyundaki görünümüne, görev yaptığı döneme gö- re irdeleme yapmak gerekirse, yakın geçmişteki üç ay- rı dönemin bugüne taşınmakta olduğunu görüyoruz: 1- 28 Şubat süreci... 2- AKP iktidarının ilk yıllarındaki gerilimler... 3- 11. Cumhurbaşkanının seçiliş süreci... Henüz elimizde resmi bilgiler olmadığı için bu ko- nularda kesin bir değerlendirme yapamayız. Ancak dünkü medya yelpazesine baktığımızda bu üçlü süreci görüyoruz. Bu dalgalanmalar içinde bütün dileğimiz hukukun ve yargı kurumlarının sürecin bir parçası olmaması; tam tersine süreci belirleyecek sağlam bir zemin oluş- turması. GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada geçiren bir bilim adamı… Keskin dilli, araştırmacı, yazar bir başka bilim ada- mı, profesör... Yıllarca İstanbul’a ve Türk siyasal yaşamına hizmet eden, bir üniversite, sayısız okul kuran değerli bir in- san, yurtdışında olduğu için yerine oğlu… Yurdun çeşitli illerinde -örneğin Sivas’ta on- pek çok kişi… Gözaltına alındı. Ömrünü hukukun üstünlüğüne adayan değerli bir hukuk adamının evi arandı, tarandı. Kimine göre gözdağı, kimine göre uyarı. Şimdilik gözaltında de- ğil. Gözaltılar hangi nedenle: “Ergenekon soruşturması kapsamında” savcı Zekeriya Öz’ün takdiri ve em- riyle… Ama yasanın emrine göre “bu tip aramalarda sav- cının bizzat bulunması ve o savcının evi aranan kişi- ye gözaltına alınma koşullarını sıralaması” gerekiyor. Uygulamalara göre gerekmiyor! Neden gözaltı? Yasal koşula göre kaçma olasılı- ğıyla. Git, kaç bu ülkeden desen gitmeyecek, bu ülke- den kaçmayacak; dinci bir diktaya, dinci AKP’nin amaçlarına karşı laik cumhuriyet için savaşan insanlara reva görülen uygulamanın adı, gözaltıdır bugün... Evi aranan, evraklarına, bilgisayarına el konulanın neden, niçin sorularını yanıtlamak yok! Yuvarlak bir laf; Ergenekon soruşturması kapsa- mında? Pekâlâ. Lakin hangi nedenle gözaltı? “Şüp- heli”. Pekâlâ. Ama hangi suçlamayla? Sadece sav- cı bilir, gözaltına alınan bilmez. Sonra? Derdest edilip adli tıp doktoruna, oradan Emniyet’e ve tıraş takımını alamadan Ankara’da ise İstanbul’a… ve sonra telefon söyleşilerini suçlama- ya dönüştüren sorguya... Dört veya beş gün. Sadece nefes almasına izin ve- rilen dar bir odada... Karşısında gece gündüz bir koltukta gözlerini dikmiş oturan… konuşmayan bir polisin bakışları al- tında uyumaya çalışmak… İki yıla yakındır demokratik hukuk devletinde izle- nen gözaltı manzaraları... Suçlama: İki saptama dikkat çekiyor: Bir: Ergenekon 28 Şubat’ın intikamı davasıdır, çün- kü: Gözaltına alınan Orgeneral Kılınç 28 Şubat’ta MGK Genel Sekreteri... Tümgeneral Erdal Şenel 28 Şubat’ta Genelkurmay Adli Müşaviri… Kemal Gü- rüz 28 Şubat’ta YÖK Başkanı… Gözaltında. Saat- lerce evi aranan Sabih Kanadoğlu 28 Şubat’ta Fa- zilet Partisi’ni kapatan Cumhuriyet Başsavcısı… 28 Şubat dinci bir başbakanla kadrosunu demo- kratik kurallar içinde tasfiye etti. Şimdi altı yıldır ülke yönetimine tek başına egemen olan dinci ve 28 Şubat’ta tasfiye edilen siyasal kad- ronun sürgiti olan bir parti iktidarda. Başlarında Er- genekon davasının savcısı olduğunu göğsünü gererek ilan eden bir genel başkan, başbakan. İki: Ergenekon siyasal bir hesaplaşmadır; çünkü bu dava aracılığıyla laikliği savunanlar, laikliği hedefle- rine uygun biçimde yozlaştırmayı amaçlayanlar ta- rafından tasfiye edilmeye çalışılıyor. Gözaltına alınanların kimlikleri bu saptamanın ka- nıtı. Bir kadı edasıyla… bir ayağını altına almış, elinde de tespih. Laik Cumhuriyeti korumakla görevli… Laik Cumhuriyeti canları pahasına savunanları suçlayarak sorgulayan bir Cumhuriyet savcısı… Onursal Yargıtay Başkanı Sami Selçuk, “20 yıllık meslek hayatımda böyle iddianame görmedim. Umarım savcı ne yaptığını biliyordur” diyor. Onursal Başsavcı Kanadoğlu saatlerce evi aran- dıktan sonra, “Türkiye, hiçbir zaman, hiçbir dinci dik- tanın ve akla gelebilecek her türlü diktanın yerleş- meyeceği özgür bir ülke olarak kalacaktır” diye ko- nuşuyor. Lakin; dinci iktidarın sindiremediği bu hukuk ada- mı; Cumhuriyet gazetesini, gazetemizi bombalamak… Danıştay saldırısını planlamak… Örgüt mensuplarıyla yakın ilişkiler içinde olmakla suçlanıyor! Mantıktan yoksun bu suçlamalara, iddialara güler misiniz, ağlar mısınız? Hem gülün hem ağlayın. Zira gülünür ağlanacak halimize. Dokuzuncu dalga diye tanımlanan son gözaltıla- ra hükümetin, üstelik hükümette başbakandan son- ra ikinci sıradaki, üstüne üstlük hukuk adamı Baş- bakan Yardımcısı Çiçek Cemil’in karşı atağına ba- kınız: “…Yeni gözaltıları eleştirenler karanlığa kurşun sıkıyorlar…” diyor. Oysa daha önce amaçlarına hizmet edecek bir sav- cı aradığını, bulamadığını söyleyen RTE; karanlıktan çıkma savaşı verenlere kurşun sıkıyor. Kim ki AKP’nin dinci bir yönetim, şeriat devleti yo- lundaki açılımlarına savaş veriyor. Ergenekon örtüsü altında Atatürkçü ve laik devlet savaşçıları, iktidara muhalefet edenler bir bir tasfiye ediliyor. Bal gibi siyasal bir dava Ergenekon. Gözaltıları, “Bu tamamen yargısal bir faaliyettir” di- ye değerlendiren Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, sen bu sözün doğruluğunu gel de külahıma anlat! ankcum@cumhuriyet.com.tr SAYFA9 OCAK 2009 CUMA CUMHURİYET 19HABERLERİN DEVAMI İstanbul Y 6 Edirne B 2 Kocaeli Y 7 Çanakkale B 7 İzmir PB 12 Manisa PB 10 Aydın PB 13 Denizli PB 11 Zonguldak Y 6 Sinop Y 5 Samsun Y 5 Trabzon Y 7 Giresun Y 6 Ankara S 3 Eskişehir S 2 Konya S 3 Sıvas S - 1 Antalya PB 16 Adana PB 14 Mersin PB 13 Diyarbakır S 5 Şanlıurfa PB 9 Mardin S 7 Siirt S 5 Hakkâri B - 3 Van B 3 Kars K - 2 Oslo PB - 2 Helsinki PB - 1 Stockholm PB - 2 Londra PB 0 Amsterdam PB - 2 Brüksel PB - 3 Paris PB - 1 Bonn PB 3 Münih PB 2 Berlin B - 2 Budapeşte B 0 Madrid Y 6 Viyana B 1 Belgrad PB - 2 Soyfa B 0 Roma Y 15 Atina Y 14 Zürih B - 1 Moskova B -10 Aşkabat PB 8 Astana B -10 Taşkent B 12 Bakû B 8 Bişkek PB 11 Tiflis K - 3 Kahire Y 18 Şam B 16 Yurdun kuzey kesim- leri parçalı çok bulut- lu, Marmara’nın do- ğusu, Batı Karade- niz, Orta Karadeniz kıyıları, Doğu Kara- deniz ile Kars ve Ar- dahan çevreleri ya- ğışlı, diğer yerler az bulutlu geçecek. Ha- va sıcaklığı yurdun iç ve doğu bölgelerinde 3-5 derece azalacak. VEFAT Cumhuriyet’le yaşıt canım dayım Gemlik Ziraat Bankası emekli memuru MUSTAFA KAZIM AKAY’ı 04 Ocak 2009’da kaybettik. Acımız büyüktür. İnci Doğruyol İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Beyin ka- namasõ sonucu yaşamõnõ yitiren İzmir Barosu Baş- kanõ Nevzat Erdemir bugün toprağa verilecek. Geçen salõ günü beyin kanamasõ sonucu Ege Üni- versitesi Tõp Fakültesi Hastanesi’ne kaldõrõlan Er- demir, yoğun bakõm servisine alõnmõş ancak kana- manõn durmamasõ nedeniyle cerrahi müdahale gerçekleştirilememişti. Doktorlar önceki akşam saatlerinde Erdemir’in beyin ölümünün gerçekleş- tiğini açõkladõlar. Hastane bahçesinde bekleyen Erdemir’in yakõnlarõ, mesai arkadaşlarõ derin üzüntü yaşadõlar. Erdemir, İzmir’de bugün gerçek- leştirilecek törenin ardõndan toprağa verilecek. İlk tören 10.00’da İzmir Adliyesi’nde düzenlenecek. Daha sonra 11.00’de İzmir Barosu önünde tören yapõlacak. Erdemir’in cenazesi Alsancak Hocaza- de Camisi’nde kõlõnacak öğle namazõnõn ardõndan Urla İskele Mezarlõğõ’nda toprağa verilecek. AYŞE SAYIN ANKARA - TBMM İnsan Haklarõnõ İnceleme Komisyo- nu’nun, İsrail saldõrõsõ altõndaki Gazze’deki “insan hakkı ihlal- lerini araştırmak” için alt ko- misyon kurarak bölgeye gitme gi- rişimine Dõşişleri Bakanlõğõ’ndan “veto” geldi. Dõşişleri, İsrail’in 3’er saatlik ateşkesi ve bazõ ül- kelerin ateşkes girişimlerine dik- kat çekerek, “Ziyaretin böyle bir süreci zaafa uğratacağı” uyarõ- sõnda bulununca, komisyon ge- zisini “uygun zamana” erteledi. İnsan Haklarõnõ İnceleme Ko- misyonu CHP’li Çetin Soysal ile MHP’li Mehmet Ekici’nin İsra- il saldõrõsõ altõndaki Filistin’e gi- dilerek, Gazze’deki insan hakkõ ihlallerinin yerinde incelenmesi için alt komisyon kurulmasõ öne- risini görüştü. Komisyon Baş- kanõ Zafer Üskül, sabah saatle- rinde yapõlan toplantõyõ bu öne- rilerle ilgili Dõşişleri’nin de gö- rüşünü almak üzere akşam saat- lerine erteledi. Edinilen bilgiye göre Dõşişleri Bakanlõğõ, komis- yonun Gazze’ye gitmesinin çok güç olacağõ, Mõsõr’õn sõnõrdan geçişlere izin vermediği ve can güvenliği konusunda sõkõntõlar yaşanacağõnõ belirtti. Dõşişleri, “İsrail ile Filistin arasında Mı- sır ve Türkiye’nin de katılı- mıyla barış görüşmeleri sürü- yor. 3’er saatlik uzatmalarla ateşkes sağlandı. Gazze’ye git- meniz görüşmeleri zaafa uğra- tacak adım olur. Süreci balta- layabilir” görüşünü bildirdi. Üskül, akşam saatlerinde ye- niden topladõğõ komisyonda Dõş- işleri’nin görüşünü aktararak, ge- zinin koşullarõn “daha uygun” olacağõ ileri bir zamana ertelen- mesini istedi. CHP ve DTP’li üyeler ise bölgede ağõr insan hak- kõ ihlali yaşandõğõnõ ve dünya kamuoyunun dikkatini bölgeye çekmek için hemen Gazze’ye gi- dilmesi görüşünde õsrarlõ olurken MHP’liler “gidilmesi yönünde- ki ilke kararı” koşuluyla, Üs- kül’e destek verdi. CHP’li Ahmet Ersin, Çetin Soysal ile DTP’li Akın Birdal “TBMM İnsan Hakları Komisyonu bağımsız komisyondur. Hükümetin, Dış- işleri Bakanlığı’nın görüşü bi- zi ilgilendirmez. Siyasi kaygı- lara göre hareket edemeyiz ‘Karar alalõm ama gitmeyi son- raya bõrakalõm, karar almõş gibi yapalõm’ gibi açıklamalar ipe un sermektir. TBMM’nin saygın- lığına yakışmaz” diyerek bu yaklaşõma karşõ çõktõ. Gezi ileri bir tarihe ertelendi. Toplantõda, BM, Avrupa Konseyi, Avrupa Parla- mentosu ve uluslararasõ insan haklarõ örgütlerine “uyarı ve iş- birliği mektupları” gönderil- mesi kararlaştõrõldõ. Çeber raporu kabul edildi Komisyon ayrõca, Engin Çe- ber’in cezaevinde işkenceyle öl- dürülmesinin ardõndan İstan- bul’daki bazõ karakollar ile Met- ris ve Bandõrma cezaevlerinde in- celemelerde bulunan alt komis- yonlarõn hazõrladõğõ iki ayrõ raporu kabul etti. İstanbul’daki bazõ ka- rakollarda yapõlan incelemeler sonucunda hazõrlanan raporda, polisler hakkõnda kötü muamele ve işkence iddiasõyla açõlan so- ruşturmalarõn “cezasız” kaldõğõ saptamasõna yer verilmişti. Gazze gezisine Dõşişleri freni Milletvekillerinin ‘insan hakkõ ihlallerini araştõrmak’ için bölgeye gitme girişimi ‘Ateşkes var, süreci zaafa uğratmayõn’ uyarõsõ yapõlarak engellendi Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde okuyan bir grup öğrenci, ekonomik krizi ve do- ğalgaz zamlarını protesto etti. Fen-Edebi- yat Fakültesi önünde toplanan öğrenciler ellerine tencere, sırtlarına battaniye alarak “Kriz bizi teğet geçmiyor”, “Doğalgaz zamları geri çekilsin”, “Patronları değil halkı kurtarın” sloganları atarak Tıp Fa- kültesi’ne kadar yürüdü. Grup adına açıklama yapan Nazlı Taş, “Kriz, işten çıkarılan ailemizle, öde- yemediğimiz kiramızla, elektrik ve doğalgaz faturalarımızla karşımıza çıkıyor” dedi. Öğrenciler, ihti- yacı olan her öğrenciye ücretsiz yurt sağlanmasını, yerleşke içi ulaşımın ücretsiz olmasını istediler. (AA) Öğrencilerden kriz protestosu Şaibelikayõtlarsilinmedi DENİZ TATARER İstanbul Fatih’deki Mimar Si- nan Mahallesi muhtarlõğõnda as- kõya çõkarõlan yeni seçmen liste- sinde, 3 yõl önce yõkõlan ve ye- rinde İstanbul İl Özel İdaresi Hizmet Binasõ inşaatõ devam eden eski Karayollarõ Lojmanla- rõ’nda 8 kişi halen seçmen olarak görülüyor. Listedeki 8 kişiden 6’sõnõn 2007’deki genel seçimle- re ilişkin seçmen listelerinde bu- lunmamasõ ise dikkat çekiyor. CHP Beylikdüzü Belediye Baş- kan aday adayõ Osman Çelikol ise Beylikdüzü’nde kaba inşaatõ devam eden bir binada 211 seç- men kaydõ yapõldõğõnõ tesbit etti. Yerel seçimlere ilişkin hazõr- lanan ve 6 milyonluk fazla seç- men fazlasõ nedeniyle pazartesi günü ikinci kez askõya çõkarõlan seçmen listelerinde de “şaibeli” kayõtlar olduğu ortaya çõktõ. Mi- mar Sinan Mahalle muhtarlõğõn- da 26 Kasõm’da ilk kez askõya çõ- karõlan listelerde 10 kişi İl Özel İdaresi’nin Hizmet Binasõ inşaa- tõnõn bulunduğu Adnan Menderes Bulvarõ 62 numarada kayõtlõ gö- rünüyordu. Pazartesi günü askõ- ya çõkan yeni seçmen listesinde ise 2 kişinin kaydõ silinmiş ol- masõna karşõn 8 kişinin kaydõnõn korunmasõ dikkat çekiyor. Yeni listede yer alan 8 şaibeli kayõttan 6’sõnõn 22 Temmuz genel seçim listelerinde kaydõnõn bulunma- masõna karşõn yeni listelerde yer almalarõ adrese dayalõ seçmen kaydõ sisteminin güvenilir olma- dõğõnõ ortaya koyuyor. Mimar Sinan Mahallesi Muhtarõ Hasan Kef, listedeki 8 kişinin daha ön- ce eski Karayollarõ Lojmanõ’nda ikamet ettiklerini belirterek, ika- metgâh nakillerini yaptõrmadõklarõ için listelerden çõkarõlmadõklarõ- nõ söyledi. Halk sandığa gömecek İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Sözcüsü Can Özyedierler, Türkiye’nin 29 Mart’taki yerel seçimlere “par- tizanca” hazõrlanmõş bir listeyle gitmek zorunda bõrakõldõğõnõ be- lirterek, “İlk kez bir kamu bi- nasının devam eden inşaatında hayali seçmenlere rastlıyoruz. AKP ne yaparlarsa yapsın halk AKP’yi sandığa gömecek” diye konuştu. Özyedierler, Mimar Si- nan Mahallesi’ndeki sahte seç- menlerle ilgili hukuki süreç baş- latacaklarõnõ da söyledi. . CHP Beylikdüzü belediye baş- kan aday adayõ Osman Gürcan Çelikkol, Beylikdüzü Sahil Ma- hallesi’nde 60 dairelik bir binada 211 kişinin kayõtlõ göründüğünü söyledi. Çelikkol, seçim hazõr- lõklarõ kapsamõnda geliştirdikle- ri bir bilgisayar sistemi sayesin- de sahte seçmenleri tespit ettik- lerini belirterek, “Gerekli bi- rimlere itiraz ettik. Mesela bir dairede 48 seçmen görünüyor. Fatih Mahallesi’nin 13 bin 600 nüfusu var bunun 12 bini seç- men gözüküyor” diye konuştu. İkincikezaskõyaçõkarõlanlistelerhâlâsahtekayõtlarladolu.Fatihve Beylikdüzü’nde yõkõlan, inşaat halindeki binalarda seçmenler kayõtlõ PARTİLERİN KASALARI DOLUYOR ANKARA (AA) - Kanun uyarõnca devlet yardõmõna hak kazanan 3 partiye, 2009’un yerel seçim yõlõ olmasõ nedeniyle 2 katõ tutarõnda Hazine yardõmõ yapõlacak. Maliye Bakanlõğõ, AKP, CHP ve MHP’nin 195.3 milyon TL’lik Hazine yardõmõ- nõ hafta sonuna kadar ödeyecek. AKP devletten 111.3 milyon, CHP 49.9 milyon ve MHP ise 34.1 milyon TL yardõm alacak. Anayasa Mahkemesi’nin AKP’nin kapatõlmasõ davasõnda ver- diği karar çerçevesinde 22.8 milyon TL’lik Hazine yardõmõ, AKP’nin bu yõl bütçeden alacağõ 111.3 milyon TL’den kesile- cek. AKP’ye 88 milyon 488.5 bin TL ödeme yapõlacak. İLK TÖREN İZMİR ADLİYESİ’NDE Erdemir bugün toprağa veriliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP’li Atilla Kart, Anayasa Mahkemesi Başkanõ Haşim Kılıç’õn damadõ Mustafa Çubuk’un ortağõ olduğu binayõ takas ederek Ankara Anakent Belediyesi’ne ait arsaya ortak olmasõyla ilgili savlarõ TBMM’ye taşõdõ. Kart, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn yanõtla- masõ istemiyle verdiği önergesinde “Dikmen’deki arsanın metrekaresine 1.3 milyar TL değer bi- çildiği, değer tespitinin belediyenin Kıymet Takdir Komisyonu tarafından yapıldığı anlaşıl- mıştır” dedi. Kart, önergesinde “Trampaya konu yapılan 4014 m2 yüzölçümündeki taşınmazın imar durumunda 2008 yılı içinde herhangi bir değişiklik yapılmış ve arsa malikine bir avantaj kazandırılmış mıdır? Son 1 yıl içinde bu şekil- de başa baş kıymet takdiriyle yapılmış başka bir trampa işlemi var mıdır” diye sordu. CHP’Lİ KART’TAN ÖNERGE Ankara’daki kârlı takas Meclis gündeminde Kılıçdaroğlu Taksim Toplantısı’nda İstanbul Haber Servisi- Geleneksel Taksim Toplantõlarõ’nõn bu ayki konuğu CHP Grup Başkan- vekili Kemal Kõlõçdaroğlu olacak. 12 Ocak Pazartesi akşamõ İstanbul’da The Marmara Oteli’nde saat 19.30’da başlayacak Tak- sim Toplantõsõ’nda konuşa- cak olan Kõlõçdaroğlu, “2009’a girerken Türkiye” konusu hakkõnda düşüncelerini açõklayacak. 7 çocuğa 35’er yıl hapis istemi SİİRT (Cumhuriyet) - Siirt’te terör örgütü PKK’nin 30. kuruluş yõldö- nümü nedeniyle düzenle- nen korsan gösteriye katõlõp polisi taşladõklarõ, yasadõşõ slogan attõklarõ ve pankart taşõdõklarõ gerekçesiyle yaş- larõ 16 ile 18 arasõnda deği- şen 5’i tutuklu 7 sanõk hak- kõnda 35’er yõl hapis iste- miyle dava açõldõ. İddiana- mede, göstericilerin yasadõ- şõ sloganlar atarak ara so- kaklara kaçtõklarõ ve yaşa- nan kovalamaca sonucunda yakalandõklarõ, sanõklarõn bu gösterilere PKK’nin is- temleri ve çağrõlarõ üzerine katõldõklarõ ifade edildi. Çengel’den Silivri’ye sosyal projeler İstanbul Haber Ser- visi - CHP’den Silivri Bele- diye Başkanlõğõ için aday adaylõğõnõ açõklayan Avcõ- lar Belediye Başkan Yar- dõmcõsõ Yavuz Çengel, “Silivri’deki gençleri gele- ceğe hazõrlayacak sosyal projelere ağõrlõk vereceğiz” dedi. Silivri’nin imar yol- suzluklarõyla değil yatõrõm- larla anõlacağõnõ söyleyen Çengel, “Silivrililer, sosyal anlamda yaşamlarõnõ kolay- laştõracak projelere ihtiyaç duyuyor. Silivri’yi Selim- paşa’sõyla Çanta’sõyla, merkeziyle iyi bilip doğru projeleri geliştirmek zorun- dasõnõz” diye konuştu. TOKİ’den açıklama İstanbul Haber Ser- visi - Başbakanlõk Toplu Konut İdaresi (TOKİ), ga- zetemizde 3 Ocak 2009’da yayõmlanan ve “Kentsel de- ğil rantsal dönüşüm” baş- lõklõ haberle ilgili yaptõğõ açõklamada konu edilen Zeytinburnu’ndaki eski Bostan Hali arazisinde sür- dürülen inşaatlarõn TO- Kİ’den bağõmsõz yapõldõğõnõ bildirdi. Açõklamada, “TO- Kİ’nin Zeytinburnu’nda herhangi bir arazi alõmõ-sa- tõmõ veya kentsel dönüşüm projesine yönelik ihale ve inşaat faaliyeti bulunma- maktadõr” denildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear