26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 12 OCAK 2009 PAZARTESİ 6 HABERLER ÖZLEM YÜZAK Londra’da önde gelen bir çokuluslu ener- ji şirketinin üst düzey yöneticisi Mehmet Öğütçü ile hem günümüzdeki enerji mey- dan okumalarõ, hem geleceğe dönük enerji çözümleri hem de Türkiye’nin izlemesi ge- reken yol haritasõ üzerine söyleştik. - Ne oluyor dünya enerji düzeninde son birkaç yıldır? Yeni bir enerji ekonomisi- ne mi giriyoruz? Son zamanlarda spekülatif amaçlõ hedge fonlar, yatõrõm bankalarõ ve zengin tacirle- rin “sıcak para”sõnõn da piyasa dõşõna çõk- masõyla ve tepedeki OPEC’ten bile güçlü ol- duğu anlaşõlan “görünmez elin” müdahalesi ile petrolde fiyatlar geçen yõlõn temmuz ayõndaki varil başõna 147 dolardan bugün 40 dolar civarõna geriledi. Bunlar geçici olgu- lar. Temelde dünyanõn enerji kaynaklarõ ile tüketim hõzõ arasõnda ciddi bir uyumsuzluk var. Arz açõğõ giderek artacak. Dolayõsõyla, ülkeler arasõnda kõt enerji kaynaklarõ ve bun- larõn getirisinin nasõl paylaşõlacağõ konusunda yaşanan rekabet azalmayacak, aksine daha da kõzõşacak. Önümüzdeki yõllarda alõnacak alternatif enerji kaynaklarõ ve yeni enerji eko- nomisi kararlarõ ve bunlarõn ne ölçüde et- kinlikle uygulanacağõ geleceğimizi şekil- lendirecek.. ve hepimizin yaşamõ etkilene- cek. Enerji açõğõ olan ve ithalata bağõmlõ bi- zim gibi ülkelerde yoksullar ve orta sõnõf tü- keticiler ise en olumsuz etkilenecek. Yani biz- ler ve çocuklarõmõz. Yenilenebilir enerji kaynaklarõ sadece yüzde 8.1’e yükselecek. Yani gelecek bugünden daha parlak gözük- müyor, şayet devrimci bir teknolojik buluş gerçekleştiremezsek ya da geleneksel yaşam tarzõmõzõ değiştirmezsek... KAYNAK MİLLİYETÇİLİĞİ - Enerji kaynaklarının paylaşımında son gelişmelerden biraz bahseder misiniz? 1982’de imzalanan tam 208 sayfalõk bir BM Anlaşmasõ var. Antarktika’daki zengin doğal kaynaklarõn ABD, Rusya, Kanada, Norveç ve Danimarka arasõnda paylaşõmõn- da belirleyici rol oynayacak bir belge bu: De- niz Hukuku Konvansiyonu. Biz ve ABD da- hil birçok ayak sürüyen ülkeye rağmen, ge- niş kabul görmeye başladõ. Yakõnda Was- hington’õn da onaylayabileceği söyleniyor. Güney Çin Denizi ve Malaca Boğazõ’ndan seyrüsefer serbestisini sağlamak ve okyanus yataklarõnõ işlemek güdüsüyle Çin de onay- ladõ bu konvansiyonu. Geçtiğimiz yõl Ruslar, diğer ülkelerden ön- ce harekete geçip Antarktika’nõn denizyata- ğõ üzerindeki egemenlik haklarõnõ kayda geçirmek icin bayraklarõnõ diktiler bu böl- geye... Küresel õsõnma nedeniyle bölgedeki buzullarõn çözülmesi araştõrma çalõşmalarõ- nõ kolaylaştõrõyor. Bu arada, “kaynak mil- liyetçilliği” hõzõndan kaybetmiyor. Birçok kaynak ülke, Batõlõ petrol şirketlerini re- zervlerinden uzak tutmaya devam ediyor. Bu şirketlere üretim paylaşõm anlaşmasõ yerine teknik hizmet sözleşmeleri öneriyorlar. Ar- tõk ExxonMobil, BP, Chevron, Shell gibi ço- kuluslu devler dünya rezervlerinin sadece yüzde 10’una hükmedebiliyor, geriye kalan büyük lokma ulusal petrol şirketlerinin elin- de. Petronas, Petrobras, Aramco, PetroChi- na, Kazmunaigas yeni düzenin önemli oyun- cularõ olarak sivriliyorlar. Petrolün önü- müzdeki dönemde her kim üretirse üretsin ye- terince ucuza ve bol miktarda olmayacağõ ke- sin. Ve bizi petrolden doğalgaza, oradan da yenilenebilir kaynaklara bağlayacak ucuz, tek- nolojõk olarak mümkün ve arz güvenliği so- runu olmayacak köprü yakõtõn ne olacağõ ko- nusu hâlâ netlik kazanmadõ. ‘DOĞALGAZ VAZGEÇİLMEZ OLDU’ - Doğalgaz, bu bahsettiğiniz ‘köprü yakıt’ rolünü oynuyor mu? Bence daha ileri bir noktaya ulaştõ. 15-20 yõl önce doğalgaz dünya enerji arzõndaki kõs- mi açõğõ kapatacak bir geçiş dönemi yakõtõydõ. Oysa bugün elektrik üretiminde, õsõtmada, petrokimya sektöründe, sõvõlaştõrõlmõş haliyle ulaşõm sektöründe ağõrlõğõ giderek arttõ, vazgeçilmez oldu. Doğalgazda dünya re- zervleri 172 trilyon metreküp (tm3). İlk beş sõrayõ Rusya (48 tm3), İran (26 tm3), Katar (25 tm3), Suudi Arabistan (7 tm3) ve Birleşik Arap Emirlikleri (6 tm3) alõyor. Türkme- nistan dördüncü sõraya çõktõ. Dünyanõn en bü- yük doğalgaz sahalarõ İran-Katar (51 tm3) ile Rusya’nõn Yamal bölgesinde (10 tm3). Üre- timde Rusya başõ çekiyor (650 milyar met- reküp). Yani dünyanõn doğalgaz süper gü- cü Rusya. Ancak Rusya, yüksek petrol fi- yatlarõndan yararlanarak biriktirdiği döviz re- zervlerinden yiyor son zamanlarda. Ekono- mik genişleme sona erdi. Mart-nisan ayla- rõna doğru Rusya daha derin bir krize sü- rüklenebilir. ‘Yaşamõmõz etkilenecek’ Mehmet Öğütçü, enerjide arz açõğõnõn artacağõnõ, paylaşõmda rekabetin kõzõşacağõnõ söyledi AB’nin kendisine alternatif güzergâhlar aradığı bir dönemde “dördüncü arter” olarak da bilinen Nabuc- co daha fazla aciliyet kazanacak. Türkiye’nin istekle- ri ile AB’nin gereksinimi ve güveninin sarsılmaması- nı sağlayacak orta yolun bulunması için zaman geldi geçiyor. Müzakerelerde Ankara şimdi daha güçlü. ‘Kaynak milliyetçilliği’ hızından kaybetmiyor. Birçok kay- nak ülke Batılı petrol şirketlerini rezervlerinden uzak tut- maya devam ediyor. Bu şirketlere üretim paylaşım anlaş- ması yerine teknik hizmet sözleşmeleri öneriyorlar. Artık ExxonMobil, BP, Chevron, Shell gibi çokuluslu devler dünya rezervlerinin sadece yüzde 10’una hükmedebiliyor. Doğalgaz sorunu, fiyatların gözden geçirileceği altı ay sonra ya da en geç Aralık 2009’da yeniden alevlenecek, çünkü temel sorun hâlâ ortada. Gerçek bir çözüm, şef- faf olmayan aracılık düzenlenmesini masaya yatırma- dan mümkün değil. Ukrayna Moskova’nın yörüngesi dışına çıkmamış olsaydı bu fiyat krizi yaşanmazdı. - Rusların 1 Ocak günü gaz sevkıyatını kesmesi sizi şaşırtmadı mı? Bunun işaretlerini uzun zamandõr veriyordu Moskova. 2006’da yaşadõğõmõz ama üç gün- de çözümlenen sorun artõk iyice kemikleşti. So- run fiyatlarõn gözden geçirileceği altõ ay son- ra ya da en geç Aralõk 2009’da yeniden alev- lenecek, çünkü temel sorun hâlâ ortada. Gerçek bir çözüm, Gazprom ile Ukrayna Naftohaz arasõndaki şeffaf olmayan aracõlõk dü- zenlenmesini masaya yatõrmadan mümkün değil. Şayet Ukrayna Moskova’nõn yörünge- si dõşõna çõkmamõş olsaydõ bu fiyat krizi ya- şanmazdõ. 2004’te “Turuncu Devrim” neti- cesinde Batõ yanlõsõ Cumhurbaşkanõ Yuşçen- ko’nun iktidara gelmesi, NATO üyeliği için ça- ba göstermesi, ağustostaki krizde Gürcistan’õ desteklemesi, Sivastopol’daki Rus donanma fi- losunun statüsü konusunda süregiden gergin- lik krize tuz biber ekiyor. - Kriz ile ilgili tartışmalarda kimse Orta Asya boyutunu ciddi şekilde ele almadı... Doğru. Avrupa’ya akan doğalgazõn bir kõs- mõ Orta Asya’dan geliyor. Rusya, yeterince ya- tõrõm yapmadõğõ için halihazõrda AB ve 2. bü- yük müşterisi Türkiye’ye gaz ihraç yükümlü- lüğünü Orta Asyalõ gaz üreticilerinden destek almadan yerine getiremiyor. Ve Çin’e, doğ- rudan batõya ve güneye yönelmelerinin önünü almak, bölge piyasalarõndaki tekelini sürdü- rebilmek için 1 Ocak 2009’dan başlayarak bu üreticilerin doğalgazlarõnõ “Avrupa fiyat dü- zeyi”nden satõn alma sözü verdi. Örneğin Rusya Türkmenistan’dan aldõğõ ve her bin metreküp için 65 dolar ödediği gazõ Av- rupa’ya 450 dolardan satõyordu. Putin’in verdiği bilgiye göre 2009’un ilk çey- reği için artõk Kazakistan, Türkmenistan ve Öz- bekistan 340 dolar alacak. Buna Transneft’in tarifesini ve diğer masraflarõ da eklediğinizde Avrupa’ya fiyat yansõmasõnõn önümüzdeki dönemde hatõrõ sayõlõr boyutta olacağõnõ tah- min etmek güç değil. Ukrayna’nõn 200 dolar- da kalmasõ hiç mi hiç mümkün olmayacak. - Gelelim Türkiye’ye... Biz de mi hazırlıksız yakalandık krize? Aynõ sorunu 2006’da da yaşadõğõmõz için bu türden arz yetersizliği karşõsõnda nasõl hareket edeceğimiz konusunda deneyimliyiz. Hemen Mavi Akõm’dan alõnan gaz miktarõ günlük 48- 50 mm3’e çõkarõldõ. İran’dan ilave gaz getiril- mesi sağlama bağlandõ. Ocak ayõ içinde BO- TAŞ’õn spot piyasadan alacağõ LNG kargola- rõnõn arttõrõlmasõ düşünülüyor. Çevrim santrallarõnda (daha pahalõ bile olsa) alternatif yakõt kullanõmõ istendi... Tabii ki arz kõsõntõsõ nedeniyle Türkiye ge- reğinden fazla fiyat ödemeyi ve bazõ ekonomik kayõplarõ üstlenmek zorunda kaldõ. Bunlarõn Gazprom’dan tazmini sözleşmede yer alõyor mu bilmiyorum ama uğranõlan zararlarõn faturasõ- nõn bir şekilde Rusya ve transit ülkelere çõkar- tõlmasõ gerekiyor. - Sizce bu krizin sonuçları ne olacak? Her şeyden önce doğalgazõn güvenilir bir ya- kõt olarak itibarõ darbe aldõ. Nükleer dahil, ye- nilenebilir enerji kaynaklarõna yöneliş hõzla- nacaktõr. Sõvõlaştõrõlmõş doğalgaz ithaline im- kân verecek projeler gündeme gelecek. Ukrayna’yõ teğet geçecek Nord Stream ve So- uth Stream boru hatlarõ menzile daha da yak- laşabilir. Nabucco da şimdiye kadar olduğun- dan daha gerçekçi hale geldi. ‘KISA VADEDE HAYAL’ - Nabucco hattının şansının daha da art- tığını mı söylüyorsunuz? AB’nin kendisine alternatif güzergâhlar ara- dõğõ bir dönemde “dördüncü arter” olarak da bilinen ve 2004’te ilk defa ortaya atõlmõş olan Nabucco daha fazla aciliyet kazanacak. Tür- kiye’nin haklõ istekleri ile AB’nin gereksinimi ve güveninin sarsõlmamasõnõ sağlayacak orta yo- lun bulunmasõ için zaman geldi geçiyor. Mü- zakerelerde Ankara şimdi daha güçlü. Nabuc- co’nun en büyük sõkõntõsõ boru hattõna kesinti- siz gaz sağlayacak, sadece ona tahsis edilmiş 31 milyar metreküp doğalgazõn henüz ortada ol- mamasõ. Sadece Azerilerin Şah Denizi’nden yõl- da 8 ile 9 milyar metreküp civarõnda gönder- me sözü var. Gereken gaz miktarõnõn yamalõ bohça gibi biraz Azerbaycan’dan, biraz İran’dan (şayet yaptõrõm engeli aşõlabilirse), biraz da Irak’tan (şayet karmaşõk siyasi denklemler çö- zümlenebilirse) toplanmasõ ve 3 bin kilometrelik bu hat üzerinden taşõnmasõ kõsa vadede hayal. Türkiye’nin kendi gaz arz güvenliği AB’nin arz güvenliğini düşünmekten daha önemli. Cüzi bir gaz transit ücreti ve “aferin” karşõlõğõnda hem kendi gereksinimi üzerinden Avrupa’ya gön- dermesi, hem bu yüzden en önemli ortaklarõn- dan birisi haline gelen Rusya ile ilişkilerini ek- şitmesi, hem de boru hatlarõnõn yaratacağõ ekolojik ve toplumsal sorunlarla baş etmek zo- runda kalmasõ Nabucco konusunda çok hevesli olunmasõnõ engelliyor. AB üyeliğinin Nabuc- co sayesinde gelebileceğini sananlar da bence aldanõyor. Şayet öyle bir şey olacaksa çoktan Ukrayna’ya olurdu. - Dünyada güçler dengesi ışığında yeni bir sistem kurulması çabaları yo- ğunlaşıyor. Bunda enerjinin rolünü na- sıl görüyorsunuz? Yeni küresel düzenin belirlenmesinde, enerji kritik rol oynuyor ve oynamaya de- vam edecek. ABD, 2011’e kadar Irak’tan çekileceğini açõkladõ. Haziran 2009 İran se- çimlerinden sonra Tahran’õn uluslararasõ sistem ile barõşmasõ, şaşõrtõcõ olmayabilir. Rusya’nõn ise Çin ile Batõ’ya karşõ strate- jik evliliği bir süre daha devam edecek. Türkiye bu yeni sistemde, şayet dersine iyi hazõrlanõr ve yetenekli insan sermayesini akõlcõ bir strateji çerçevesinde bu işe se- ferber ederse bu defa treni kaçõrmayõz. Ak- si halde, “böyle gelmiş böyle gider” se- naryosunu sürdürürüz. Enerji alanõndaki kamu kuruluşlarõnõn küçültülmesi, işlev- sizleştirilmesi, özelleştirilmesi çalõşmala- rõna, dünyada son yõllarda gözlenen “stra- tejik sektörler”, ”ulusal enerji şampi- yonları” çabalarõ çerçevesinde taze bir gözle bakmanõn yararlõ olacağõnõ düşü- nüyorum. AB, Dünya Bankasõ, IMF ve Uluslar- arasõ Enerji Ajansõ istiyor diye ve sõrf arz- talep dengesi güdülerek enerji gibi ya- şamsal önemdeki bir sektörü bölük pörçük yapõlarla yönetemeyiz. İşin siyasi ve gü- venlik boyutu, çevre mülahazalarõ da he- saba katõlmalõdõr. İşte bu anlamda içinde yaşanõlan kriz yeni fõrsat pencereleri aça- bilir. Partiler üstü ulusal ve bölgesel viz- yona en fazla ihtiyaç duyduğumuz bir dö- nemdeyiz. Zamanõmõz yaklaşõyor. Küre- sel yeni düzenin yönetim kurulu üyeleri arasõnda yer alabiliriz. Söylemeye gerek var mõ, bunu kendiliğinden vermezler hiçbir ülkeye. Mehmet Öğütçü, çeyrek yüzyõlõ aşkõn meslek kariyerine Ankara, Pekin, Brüksel ve Paris’te diplomatlõğõ, Uluslar- arasõ Enerji Ajansõ ve OECD’de program başkanlõğõnõ ve nihayet son dört yõldõr Londra’da çokuluslu bõr enerji şirketinin üst düzey yöneticiliğini sõkõştõrmõş bir kişi. Aynõ zamanda Forum İstanbul’un yö- netiminde. Geleceğimiz Asya’da mõ? (Mõllõ- yet, 1998) ve 2023 Türkiye Yol Haritasõ (Et- kileşim, 2007) kitaplarõnõn yazarõ. PORTRE ‘DOĞALGAZ KRİZİ 6 AY SONRA YENİDEN ALEVLENEBİLİR’ ‘Nabucco aciliyet kazanacak’ ‘Enerji sektörü bölük pörçük yapılarla yönetilemez’ BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - Türkiye, Iraklõ Kürtlerle görüşme- me politikasõnõ bõraktõktan sonra ilk kez böl- gesel Kürt yönetiminin lideri Mesud Barzani ile Irak’õn kuzeyinde temas kurdu. Türki- ye’nin Irak Özel Temsilcisi Murat Özçelik, hafta sonunda Mesud Barzani ile Erbil yakõn- larõndaki Selahaddin’de görüştü. Özçelik’in Türkiye ile Irak arasõnda yürü- tülen temaslar çerçevesinde Bağdat’a gitmesi gündeme gelince, Kürtler ile bugüne kadar yapõlan temaslarõn Bağdat’ta gerçekleştiril- mesine özen göstermiş olan Dõşişleri Bakan- lõğõ’nda bu kez Barzani ile temasõn Erbil’de gerçekleştirilmesi görüşü öne çõktõ. Özçelik de bu çerçevede geçen perşembe günü 5 gün- lük bir ziyaret için Irak’a gitti. Özçelik, hafta sonu bölgesel Kürt yönetiminin lideri Mesud Barzani ile Selahaddin kentinde bir araya geldi. Bu görüşme, Türkiye’nin bölgesel Kürt yönetimine ilişkin yaklaşõmõnõ değiştir- mesinden sonra Mesud Barzani ile Dõşişleri Bakanlõğõ düzeyinde Irak’õn kuzeyinde yapõ- lan ilk temas niteliği taşõyor. ‘Erbil’de temsilcilik açılsın’ Edinilen bilgilere göre görüşmede, Türkiye ile bölgesel Kürt yönetimi arasõndaki, ekono- mik ve siyasal bağlarõn güçlendirilmesi konu- su tartõşõldõ. ABD ile Irak arasõnda imzalanan ve ABD askerlerinin Irak’tan çekilmesi takvi- minin belirlendiği anlaşmanõn uygulanmasõ- nõn da ele alõndõğõ görüşmede Bağdat’taki son gelişmeler ve Irak Parlamentosu’nda meydana gelen olaylar değerlendirildi. Görüşmeye böl- gesel Kürt yönetimi başkanlõk divanõ üyesi Fuad Hüseyin ve Irak Kürdistan Demokrat Partisi’nin dõş ilişkiler sorumlusu Safin Dızai de katõldõ. Türkiye’nin bölgesel Kürt yöneti- mine ilişkin açõlõmõnda, “PKK ile mücadele- de istihbarat, sınır güvenliği, lojistik deste- ğin kesilmesi ve PKK’nin lider kadrosunun yakalanması alanlarında aktif işbirliği” öne çõkarken bölgesel Kürt yönetimi ise “Kürt Özerk Bölgesi Yönetimi ile diplomatik iliş- kilerin geliştirilmesi ve Türkiye’nin Er- bil’de temsilcilik açmasını, Türkiye’nin bölgedeki ekonomik faaliyetlerinin artma- sını ve petrolün Ceyhan üzerinden uluslar- arası piyasaya sürülmesini” istiyor. IKYB temsilcisiyle görüştü Özçelik, Selahaddin’deki temaslarõndan sonra da Irak’õn kuzeyinde Cumhurbaşkanõ Celal Talabani’nin karagâhõnõn bulunduğu Süleymaniye kentine geçerek Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği (IKYB) Genel Sekreteri Kosret Resül Ali ile bir görüşme yaptõ. Yapõ- lan görüşmede Türkiye ile bölgesel Kürt yö- netimi arasõndaki siyasi ve ekonomik ilişkile- rin ele alõndõğõ bildirildi. MURAT ÖZÇELİK GÖRÜŞTÜ Barzani ile K. Irak’ta ilk temas TAHRAN (AA) - Terör örgütü PKK’nin İran’daki uzantõsõ olan PJAK, “Bölücü ve ay- rılıkçı faaliyetlerine son verdiğini” bildirdi. İran Resmi Haber Ajansõ‘nõn (İRNA), terör örgütüne ait uydudan yayõn yapan Nevruz TV’ye istinaden verdiği habere göre, terör ör- gütü PJAK, Türkiye, İran, Suriye ve Irak’taki merkezi hükümetlerden ayrõlmayõ düşünmedi- ğini bildirdi. “Merkezi hükümetlere karşı koyacak ve onlarla çatışacak güçten yoksu- nuz” itirafõnda bulunan terör örgütü, kaynak- larõn yetersizliği ve imkânsõzlõklar nedeniyle siyasi bir oluşumun hayatõnõ devam ettireme- yeceğini belirtti. Diğer örgütlere de çağrı Diğer terör örgütlerine de tavsiyelerde bulu- nan PJAK, “Merkezi yönetimlerden, ayrıl- ma düşüncesini bir kenara bırakmalıyız” ifadesini kullandõ. Kurulduğu günden beri İran’da sivillere ve güvenlik güçlerine karşõ terör eylemlerinde bulunan PJAK’õn saldõrla- rõnda binlerce İranlõ hayatõnõ kaybetti. Terör örgütü pes etti PEJAK: Artõk çatõşmayacağõz Gaz krizinden büyük ölçüde etkilenen Bulgaristan’da halk soğuk günleri kurduk- ları sobalarla atlatmaya çalışıyor. (Fotoğraflar: AP) VİYANA (AA) - Rusya ile Ukrayna arasõndaki doğalgaz krizi nedeniyle enerji darboğazõna giren Slovakya hükümeti, AB’nin 2 yõl önce kapatma kararõ aldõğõ Bohunice nükleer reak- törünü yeniden hizmete soktu. Hükümetin hafta sonunda yaptõğõ olağanüstü toplantõda Bohunice reaktörünün V1 birimini yeniden hizmete sokma kararõ aldõğõnõ doğrulayan Başbakan Robert Fico, “Bu kararımızla AB üyelik anlaşmasını ihlal ettiğimizi biliyoruz ancak halkın ısınma ve aydınlanma ihtiya- cını karşılayabilmek mecburuz” dedi. Slovakya’dan AB’ye rest BOHUNICE’Yİ TEKRAR ÇALIŞTIRDI M E H M E T Ö Ğ Ü T Ç Ü
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear