Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
10 OCAK 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
GEÇMİŞTEN
GELECEĞE
ORHAN ERİNÇ
Basın Tarihine Katkı
“10 Ocak”ları 1972 yılına kadar “Çalışan Ga-
zeteciler Bayramı” olarak kutlardık.
10 Ocak 1961 günü yürürlüğe giren 212 sayılı
yasa, gazetecilerin işverenlerle ilişkilerine ve hak-
larına yeni kurallar ekleyerek 5953 sayılı yasayı da-
ha da güçlendirmişti.
10 Temmuz 1952’de kurulan Türkiye Gazete-
ciler Sendikası (TGS) 1963 yılında yasalarda ya-
pılan değişiklik sonucu, öteki işkollarındaki sen-
dikalar gibi toplu iş sözleşmesi imzalama yetki-
sini kazanmıştı. Kazanmakla kalmamış, üyeleri adı-
na sözleşme düzenlemeyi de gerçekleştirmişti.
12 Mart 1971 sonrasında yaşanan karanlık ara
dönem, 1961 Anayasası’ndaki hak ve özgürlük-
leri tırpanlarken işçileri de unutmamıştı.
12 Eylül 1980 Darbesi ile somutlaştırılan işçi ve
sendika düşmanlığının yaşama geçirilmesi konu-
sundaki ilk girişim de 1971 yılında yaşanmıştı.
İlk değişiklik sendikalar yasasında yapıldı. Bir iş-
kolunda toplu iş sözleşmesi yapma hakkını ka-
zanabilmek, o işkolunda çalışanların en az üçte bi-
rini üye yapan sendika olma koşuluna bağlandı.
Ardından da 17 Ekim 1971’de Resmi Gazete’de
yayımlanan işkolları yönetmeliği geldi.
Yönetmelikle Basın (Gazetecilik) işkolunun
kapsamı da şöyle belirleniyordu: “Her türlü ba-
sınevi, yayın ve klişe işleri, kâğıt ve madeni para
basım işleri.”
Aynı günlerde TGS’nin de Milliyet, Tercüman,
Son Havadis ve Cumhuriyet gazetelerinde imza-
ladığı sözleşmelerin süreleri dolmakta olduğun-
dan yenilenmesi gerekiyordu. İşverenler adına
TGS’nin muhatabı da Türkiye Gazete Sahipleri
Sendikası’ydı (TGSS).
TGS’nin, görüşme çağrısına TGSS adına vekilleri
Dr. Halid Kemal Elbir yanıt verdi.
Yazıda yukarıda özetlediğim değişiklikler anım-
satılıyor ve şöyle deniyordu:
“Muhatap TGS bu miktar işçiyi sinesinde bu-
lundurmadığına göre, herhangi bir toplu iş söz-
leşmesi yapma ehliyetini kaybetmiştir.
Bu durum karşısında muhatap sendikanın ev-
vela Türkiye çapında faaliyet gösterme ehliyetini
elde etmesini temin ederek, ancak bundan son-
ra usulüne ve kanuna uygun bir toplu iş sözleş-
mesinin müzakeresinin mümkün olabileceğini
kendilerine arz ederiz.”
Noter aracılığı ile gönderilen yazı, sendikasız-
laştırma konusundaki ilk girişimin devlet tarafın-
dan gündeme getirildiğini de gösteriyordu.
Gazeteler, işverenler için “dikensiz gül bahçe-
si” durumuna dönüşecek, sadece yazıişleri, ida-
re, reklam, muhasebe çalışanları değil, Teknisyen
Gazeteciler Sendikası (TGSS) üyesi olan dizgi, say-
fa düzenleme ve baskı çalışanları da haklarını kay-
bedeceklerdi.
O dönem sendikalarının ünlü cümlelerinden olan
“kafa ve kasa birliği” söylemi yaşama geçirildi.
TGSS, görüşmeler sonrasında TGS’ye katıldı. Sen-
dikasızlaştırma girişimi başarısız kaldı, yeniden top-
lu iş sözleşmesi dönemine girildi.
İşverenler, yarattıkları gücü fark ederek yönet-
meliği değiştirttiler ama iş işten geçmişti.
Gazetecilerin ayrıcalıklı kişiler olduğuna inananlar
o günlerde de vardı. TGS’den ayrılarak ayrı bir sen-
dika kurdular ama yaşatamadılar.
1990’lardaki sendikasızlaştırma girişiminin tek-
nik kesimlerden başladığını da unutmayalım. Ta-
şeronlaştırma uygulaması onları ayrı işkoluna
savurunca gazetecilik işkolu da direncini kaybetti.
“212 sayılı yasa uygulanıyor mu” sorusuna
doğrudan “evet” demek olanaksız.
Çünkü yasalardaki kuralların yürürlükte olduğunu
söylemek yetmiyor. Kimi yargı görevlilerinin bile
yasalara aykırı davrandığı iddialarının kol gezdi-
ği bir ülkede, kimi işverenlerin ve onlardan daha
keskin işveren vekillerinin hiçbir yaptırımı olma-
yan kuralları uygulamalarını beklemek safdillik olur.
İş yine gazetecilere düşüyor.
Bu yazıyı yazabilmek için eski defterleri karış-
tırırken itiraf edeyim ki kendimi ayıpladım.
İlk sendikasızlaştırma girişimini boşa çıkaran tek-
nisyen gazetecilerden yalnızca Hasep Kars-
lı’nın adını bu köşede anmışım.
Eksikliğimi gideriyor, Üzeyir Kaya, Ferit Ömü-
rüm, Mesut Eröz, Fikret Önsüer, Ahmet Ka-
bataş ve Faik Ülgen’i saygıyla anıyorum.
oerinc@cumhuriyet.com.tr
Sabih Kanadoğlu’nun evinin Danõştay saldõrõsõ ve gazetemize atõlan bomba nedeniyle arandõğõ ortaya çõktõ
Telefonlarõ da dinlenmişANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Yargõtay Onursal Cumhuriyet
Başsavcõsõ Sabih Kanadoğlu’nun
evinin, Danõştay’a yönelik saldõrõ ve
gazetemize bomba attõklarõ öne sü-
rülen Ergenekon zanlõlarõyla ile
ilişki “şüphesiyle” arandõğõ ortaya
çõktõ. Eski başsavcõnõn gözaltõna
alõnmamasõna karşõn Ergenekon so-
ruşturmasõ kapsamõnda “şüpheli”
olarak gösterilmesi dikkat çekerken
telefonlarõnõn da dinlendiği belir-
lendi.
Evindeki arama sonunda “Mad-
di zararım yok ancak manevi za-
rarım büyük” diye tepki gösteren
Yargõtay Onursal Başsavcõsõ Kana-
doğlu’nun evinin aranma gerekçe-
lerinin utandõran boyutlara vardõğõ
anlaşõldõ. Savcõ Zekeriya Öz’ün yü-
rüttüğü Ergenekon soruşturmasõ
kapsamõnda evi aranan Sabih Ka-
nadoğlu’nun telefonlarõnõn da karar
çõkartõlarak dinlendiği ortaya çõktõ.
İstanbul 9. Ağõr Ceza Mahkeme-
si’nin kararõna göre Kanadoğlu’nun
Ankara ve Ayvalõk’taki iki evinin 6
Ocak tarihinden itibaren 72 saat sü-
reyle arama, el koyma ve incelen-
mesine izin verildi. Kararda, Ka-
nadoğlu için “Yürütülen teknik ta-
kip çalışmaları sonucunda örgüt
mensupları (Ergenekon) ile irti-
batlı olduğu değerlendirilen şüp-
heli” denildi. Evinin aranma ge-
rekçesi 6 Ocak 2009 tarihli kararda
şu eylemlerle ilişkilendirildi:“ - 5,
10 ve 11 Mayıs 2006 tarihlerinde
Cumhuriyet gazetesine el bom-
baları atıldığı,
? 17 Mayıs 2006 tarihinde Da-
nıştay 2. Dairesi’ne yönelik ger-
çekleştirilen silahlı saldırı sonucu
Yüksek Hâkim Mustafa Yücel
Özbilgin’in öldürüldüğü, iki yük-
sek hâkimin yaralandığı,
? 13 Haziran 2007’de İstanbul
Ümraniye’de bir adrese düzenle-
nen operasyonda 27 adet el bom-
basının ele geçirildiği,
? 26 Haziran 2007 günü Eski-
şehir ilinde gerçekleştirilen ope-
rasyon sonucu, 12 adet el bom-
bası, 2 adet uzun namlulu silah, 11
kg C-3 patlayıcı, 11 kg TNT pat-
layıcının ele geçirildiği,
? Birçok şüphelide devletin gü-
venliğine ilişkin gizli belgelerin bu-
lunduğu, Yargıtay mensuplarına
yönelik suikast planlarının ele
geçirildiği, Başbakan, birçok ga-
zeteci ve yazara karşı şok sui-
kastlerin planlandığı,
? Bahsedilen eylemlerin Erge-
nekon terör örgütü tarafından
gerçekleştirildiğinin tespit edildiği,
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün
mütaalası ile Ergenekon yapı-
lanmasının terör örgütü olarak ni-
telendirildiği,
? Yürütülen teknik takip ça-
lışmaları sonucunda örgüt men-
supları ile irtibatlı olduğu değer-
lendirilen şüphelinin, adreslerin-
de bulundurması muhtemel delil
ve dokümanların elde edilmesi
amacıyla arama yapılmasına, bu-
lunacak delillere el konulmasına,
deliller üzerinde inceleme yapıl-
masına ihtiyaç duyulmuştur.”
Kanadoğlu dava açacak
Arama kararõndan Sabih Kana-
doğlu’nun telefonlarõnõn da dinlen-
diği ortaya çõktõ. Kararda, arama ka-
rarõnõn gece dahil 72 saat için geçerli
olduğu, işyeri adresleri ile araçlarõ
da kapsadõğõ, aramanõn gece de ya-
põlabileceği vurgulandõ. Suç ve suç
unsuru olabileceği değerlendirilen
bilgisayar, CD, kayõt yapõlan elek-
tronik cihazlara, ateşli silah, bõçak
ve dokümanlarõn arama, el koyma
ve incelemesine karar verildiği be-
lirtildi. Avukatlarõnõn, evinden gö-
türülen CD’lerin çözümünün yapõ-
lacağõ sõrada emniyette bulunmala-
rõnõ isteyen Kanadoğlu, arama ka-
rarõnõn iptali için de gelecek hafta da-
va açacak.
S U S U R L U K D A V A S I
Kanadoğlu
Şahin’e ceza
verdirmişti
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Evi aranan Yargõtay Onursal Cum-
huriyet Başsavcõsõ Sabih Kanadoğ-
lu, Ergenekon kapsamõnda gözaltõna
alõnan İbrahim Şahin’in Susurluk
davasõnda ceza almasõnõ sağlamõştõ.
Türkiye’nin bir dönemki karanlõk
ilişkilerinin gün yüzüne çõktõğõ Su-
surluk davasõ 12 Şubat 2001’de ka-
rara bağlanmõştõ. İstanbul 6 Nolu
Devlet Güvenlik Mahkemesi, sanõk-
lardan eski Özel Harekât Dairesi
Başkanvekili İbrahim Şahin ve eski
MİT görevlisi Korkut Eken’i cü-
rüm işlemek amacõyla çete oluştur-
mak suçundan 6’şar yõl hapisle ceza-
landõrmõştõ. Aralarõnda Haluk
Kırcı’nõn da bulunduğu diğer sanõk-
lar ise 4’er yõl hapse mahkûm edil-
mişti. Şahin ve Eken’e ayrõca ömür
boyu kamu hizmetinden men cezasõ
da verilmişti. O dönemde milletve-
killeri Mehmet Ağar ve Sedat Bu-
cak’a dokunulmazlõklarõ bulunduğu
gerekçesiyle ceza verilememişti.
Dokunulmazlõklarõ kaldõrõlmõş ol-
saydõ iki milletvekili hapis cezasõ
alacaktõ.
DGM’nin verdiği karara yapõlan
itirazõ değerlendiren Yargõtay 8. Ce-
za Dairesi, hükmü, eksik soruşturma
gerekçesiyle bozmuştu. Yargõtay 8.
Ceza Dairesi’nin o dönemde verdiği
bozma kararõna Yargõtay Cumhuri-
yet Başsavcõsõ olarak Sabih Kana-
doğlu itiraz etmişti.
Kanadoğlu itirazõnda, “Susurluk
davası, Türkiye’nin temiz toplum
özleminin simgesidir. Türk halkı
umut ve sabırla yargı organından,
olayın aydınlatılmasını, varsa su-
çun tespitini ve suçluların bir an
önce cezalandırılmasını beklemek-
tedir” değerlendirmesini yapmõştõ.
Yargõtay Ceza Genel Kurulu, Kana-
doğlu’nun eksik soruşturma gerek-
çesiyle davanõn bozulmasõna yönelik
itirazõnõ oyçokluğuyla yerinde bul-
muştu. Bu kararõn ardõndan Yargõtay
8. Ceza Dairesi, İstanbul 6 No’lu
DGM tarafõndan verilen mahkûmi-
yet kararlarõna dair temyiz istemini
15 Ocak 2002’de esastan görüştü ve
cezalarõn onaylanmasõna oybirliğiyle
karar verdi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargõtay üyelerinden bir
grup, Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda evinde arama
yapõlan Yargõtay Onursal Cumhuriyet Başsavcõsõ Sabih
Kanadoğlu’nu ziyaret etti. Kanadoğlu’nu Çayyolu Koru
Mahallesi’ndeki evinde ziyaret eden Yargõtay üyeleri,
yaklaşõk 1 saat süren ziyaretin ardõndan evden ayrõldõ.
Kanadoğlu’nu gün içerisinde ziyaret edenler arasõnda,
bazõ Yargõtay onursal üyeleri de yer aldõ.
YARGITAY ÜYELERİNDEN KANADOĞLU’NA ZİYARET
Silah ve patlayıcı İstanbul’da incelenecek
İbrahim Şahin’in İstanbul’daki evinde 8, Ankara’daki evinde 1 adet Glock marka ruhsatsõz silah bulundu. Sõvas’ta
gözaltõna alõnan 3 kişi İstanbul’a gönderildi. Emekli Orgeneral Tuncer Kõlõnç, ‘susma hakkõnõ’ kullanacağõnõ bildirdi
CİHAN ORUÇOĞLU
Ergenekon operasyonu kapsamõnda
gözaltõna alõnan 20 kişinin İstanbul
Emniyet Müdürlüğü’nün B Blok’ta
bulunan Organize Şube Müdürlü-
ğü’nde, 2 emekli orgeneralin de Te-
rörle Mücadele Müdürlüğü’ndki iş-
lemleri sürüyor. İstanbul Emniye-
ti’nde şu an Sõvas’tan getirilen 3 kişi
ile birlikte bulunan toplam 25 kişinin
bir kõsmõnõn bugün, bir kõsmõnõn da pa-
zar günü İstanbul Adliyesi’ne sevk
edilmesi bekleniyor. Ankara’da bu-
lunan silah ve bombalar da kriminal
laboratuvarlarda incelenmek üzere
İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne ge-
tiriliyor.
Gözaltõna alõnan 41 kişiden, arala-
rõnda eski MGK Genel Sekreteri
emekli Orgeneral Tuncer Kılınç,
emekli Orgeneral Kemal Yavuz, es-
ki Genelkurmay Adli Müşaviri emek-
li Tümgeneral Erdal Şenel, emekli
kurmay albaylar İlyas Çınar ve Hü-
seyin Vural, Binbaşõ E.Ç, eski YÖK
Başkanõ Prof. Dr. Kemal Gürüz, es-
ki Özel Harekât Dairesi Başkanveki-
li İbrahim Şahin, Prof. Dr. Yalçın
Küçük, Bağõmsõz Cumhuriyet Parti-
si (BCP) Genel Başkan Yardõmcõsõ ve
yazar Engin Aydın’õn da aralarõnda
bulunduğu 25 şüphelinin İstanbul
Emniyet Müdürlüğü’ndeki işlemleri
dün de sürdü. TSK’de görevli 4 albay,
bir binbaşõ, bir yüzbaşõnõn aralarõnda
bulunduğu 9 kişi de Beşiktaş’taki
Merkez Komutanlõğõ’nda tutuluyor.
Ankara’da ele geçirilen silah ve
bombalarõn İstanbul Emniyet Mü-
dürlüğü’nde kriminal laboratuvarda in-
celeneceği açõklandõ. İbrahim Şa-
hin’in İstanbul’daki evinde 8, Anka-
ra’daki evinde 1 adet Glock marka
ruhsatsõz silah da bulundu.
Adliyeye sevkleri istendi...
Orgeneral Tuncer Kõlõnç’õn avu-
katõ Hasan Gürbüz, müvekkili ile
avukatõ Mustafa Hüseyin Buzoğ-
lu’nun bir an önce adliyeye sevk
edilmesi için Beşiktaş’taki İstanbul
Adliyesi’nde soruşturmayõ yürüten
savcõlardan Murat Yönder’e dilekçe
verdi. Gürbüz, Buzoğlu’nun, avukat
olduğu için yasa gereği emniyette
ifadesinin alõnamayacağõnõ belirterek
Kõlõnç’õn susma hakkõnõ kullanacağõ-
nõ söyledi.
Erdal Şenel’in avukatõ Abdullah
Kaya ise müvekkilinin emniyetteki iş-
lemleri için ek gözaltõ süresi alõndõğõnõ,
Şenel’in ifadesinin henüz alõnmadõğõnõ
söyledi. Kaya, müvekkilinin susma
hakkõnõ kullanmayõ düşünmediğini
belirtti.
Emekli Albay Mustafa Levent
Göktaş’õn avukatlarõ da yaptõklarõ
yazõlõ açõklamada Göktaş’õn avukatlõk
yaptõğõ Ankara’daki bürosunun yasa-
lara aykõrõ bir şekilde arandõğõnõ, avu-
kat-müvekkil arasõnda kalmasõ gere-
ken özel belgelerin bile delil diye alõn-
dõğõnõ belirttiler.
Medyada çõkan haberlerde “ofiste
yapılan aramalarda evrak ve CD’ler
ele geçti” ifadesini eleştiren avukat-
lar, “El konulan dokümanlar ara-
sında görev yaptığı döneme ilişkin
hatıralar, ruhsatlı silahına ait mer-
miler, klasik Türk müziği CD’leri,
tasavvuf müziği CD’leri, ney tak-
simleri, büroda görevli bir bayanın
rafting videosu, bayan avukatlardan
birinin rahmetli annesinin anjiyo
CD’si, icra takiplerine ilişkin CD’ler
bulunmaktadır” denildi.
İstanbul’a sevk edildiler
Sõvas’ta gözaltõna alõnan zanlõlar-
dan eski Sõvas Ülkü Ocaklarõ Baş-
kanlõğõ görevini de yürüttüğü belirle-
nen Oğuz B., Bekir Ç. ile Ersin D,
emniyetteki sorgularõnõn tamamlan-
masõnõn ardõndan İstanbul’a gönderildi.
Haseki Eğitim ve Araştõrma Hasta-
nesi’nde sağlõk kontrolünden geçirilen
3 kişi daha sonra İstanbul Emniyet
Müdürlüğü’ne sevk edildi.
Sõvas’taki Ermeni cemaati temsil-
cisine suikast hazõrlõğõnda olduklarõ id-
diasõyla gözaltõna alõnan 12 zanlõnõn ev
ve işyerlerinde arama yapõldõ. Ope-
rasyonda 2 el bombasõ, bir “kalem si-
lah”, çok sayõda ruhsatsõz av tüfeği,
kesici aletler, 36 mermi ve bol mik-
tarda dijital materyal ele geçirildi.
Gözaltõna alõnan diğer zanlõlar Cum-
huriyet Üniversitesi’nde görevli öğ-
retim üyesi M.A. ile diğer zanlõlar
H.İ.B, D.G, G.K, M.Ç.Ş, F.Ç. ve
İ.T’nin ise sorgularõnõn tamamlan-
masõnõn ardõndan Sõvas Cumhuriyet
Başsavcõlõğõ’na sevk edilecekleri bil-
dirildi. Oğuz B’nin bir kamu kurulu-
şunda memur olarak çalõştõğõ, Bekir
Ç’nin ise mesleki eğitim veren bir
okulda öğretmen olduğu öğrenildi.
Yurt Haberleri Servisi - Ergenekon
operasyonu kapsamõnda aranan Yarbay
Mustafa Dönmez’le ilgili haberler kafa
karõştõrdõ. Dünkü Vatan gazetesinde
Dönmez’in Sakarya’nõn Sapanca
ilçesindeki evinde yapõlan aramada 22 el
bombasõ, 4 tabanca ve 1 Kalaşnikof tüfeğin
ele geçirildiği belirtildi. Ankara’da yaşayan
Dönmez’in ise ortadan kaybolduğuna
dikkat çekildi. Ancak konuyla ilgili olarak
dün Sakarya Valiliği’nden “ortada” bir
açõklama yapõldõ. Açõklamada, Dönmez’e
ait yazlõk evin jandarma bölgesinde olmasõ
nedeniyle aramanõn Sakarya Emniyet
Müdürlüğü ve İlçe Jandarma Komutanlõğõ
görevlilerince yapõldõğõ belirtilerek
“Arama sonucunda ele geçirilen suç
unsuru malzemeler ise İstanbul Emniyet
Müdürlüğü görevlilerine teslim
edilmiştir. Söz konusu haberdeki
iddialar gerçeği yansıtmamaktadır”
denildi. Ancak bu açõklamayla hangi
bölümün “gerçeği yansıtmadığı” ortaya
çõkmadõ.
Operasyonu protesto eden sivil toplum örgütleri ‘gerçeklerin’ saptõrõldõğõnõ belirttiler
Gözaltılara tepki büyüyor
Haber Merkezi - Ergenekon Operasyonu
kapsamõnda yapõlan son gözaltõlar kamuo-
yunda tepkiyle karşõlanõyor. Operasyonla
“gerçeklerin” saptõrõldõğõnõ, Cumhuriyetçi ay-
dõnlarla, mafya ilişkileri içinde olanlarõn ay-
nõ kefeye konulduğunu belirten İzmir Baro-
su, Cumok İzmir’in de aralarõnda olduğu 135
sivil toplum örgütü ve bazõ siyasi parti tem-
silcisi bugün Cumhuriyet Alanõ’nda oturma
eylemi gerçekleştirecek.
İzmir Cumhuriyet Alanõ’nda saat 11.00’de
başlayacak eyleme yoğun katõlõm beklenirken,
provokasyondan da çekindiklerini belirten
Ulusal Birlik Platformu Başkanõ Sancar
Maruflu, bağõmsõz yargõya müdahale et-
mek istemediklerini ancak yargõnõn da insan
haklarõna saygõlõ biçimde davayõ götürmesi ge-
rektiğini vurguladõ.
Yeditepe Üniversitesi Öğrenci Konse-
yi’nden yapõlan açõklamada, Ergenekon so-
ruşturmasõ kapsamõndaki son operasyonlar-
la Yeditepe Üniversitesi ve İSTEK Vakfõ’nõn
hedef seçildiği ve emniyet güçlerince “or-
ganize suç örgütü yuvası” şeklinde yansõ-
tõlmasõ eleştirildi. Açõklamada Yeditepe Üni-
versitesi’nin terör örgütü ve benzeri hiçbir ko-
nuyla ilgisi bulunmadõğõ belirtilerek, “Emniyet
güçlerinin tavrı, Yeditepe Üniversitesi ve İS-
TEK Vakfı çalışanlarını, mezunlarını ve öğ-
rencilerini bu sürecin bir parçasıymış gibi gös-
termektedir. Sergilenen bu tutum, bu ku-
rumların tüm mensuplarını derinden yara-
lamıştır” denildi.
Halkõn Kurtuluş Partisi İzmir İl Örgütü yaptõ-
ğõ açõklamayla Türkiye’nin bugünkü durumunun
“mütareke” yõllardan daha kötü olduğunu sa-
vundu. Açõklamada, “Bu operasyonlarla ABD
emperyalizminin ‘Yeşil Kuşak Projesi’ne kar-
şı çıkan namuslu, antiemperyalist, laik, yurt-
sever, tam bağımsızlıkçı, Mustafa Kemalci, ile-
rici aydınlar gözaltına alınarak, tutuklanarak
susturulmaktadır” denildi.
Aydõn Barosu Başkanõ Sümer Germen de ope-
rasyonlarõn siyasi olduğunu söyledi.
Adana’da da İşçi Partisi (İP) üyeleri İnönü Par-
kõ’nda bir araya gelerek gözaltõlarõ protesto et-
ti. “Ergenekon yalanı, Amerikan planı”,
“Tayyip Yüce Divan’a”, sloganlarõ atõp pan-
kartlar taşõyan eylemcilere çevreden geçen yurt-
taşlar da alkõşlarla destek verdi. Türkiye Tütün,
Müskirat, Gõda ve Yardõmcõ İşçileri Sendikasõ’nõn
(Tek Gõda-İş) açõklamasõnda, Ergenekon so-
ruşturmasõ kapsamõnda yapõlan son arama ve göz-
altõlarda uygulanan yöntemin, “hukuk ve de-
mokrasi adına büyük bir tedirginlik yarattı-
ğı ” uyarõsõnda bulunuldu.
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakülte-
si öğretim üyesi Prof. Dr. Birgül Ayman Güler,
kamuoyuna “Açık Mektup”unda Türkiye’nin
düşünür ve yazarlarõnõn, sivil-asker yöneticile-
rinin, evlerindeki kitaplarla, not kâğõtlarõnõn si-
lah sayõlõp tutsak edildiğini kaydederek operas-
yonu “Avro-Amerikan dinci karşıdevrimin son
perdesi” şeklinde değerlendirdi.
İşçi Partisi üyesi bir grup İnönü Parkı’nda Ergenekon gözaltılarını protesto etti (YUSUF BAŞTUĞ)
Nezarethane görüntüleri basına verildi, Güler iddiaları yalanladı
İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda gözaltõna alõnan kişilerin avukat ve
yakõnlarõnca “nezarethane şartlarının soğuk ve elverişsiz” ol-
duğu yönündeki beyanlarõ üzerine dün müdürlüğün internet site-
sinde nezarahethanelerin görüntülerini yayõmladõ. Yayõmlanan
fotoğraf görüntüler arasõnda nezarethane tuvaletleri, duşlar, avu-
kat görüşme odalarõ, nezarethane odalarõ ve ortam õsõsõnõ göste-
ren göstergelere yer verildi. İstanbul Valisi Muammer Güler de
AA’ya yaptõğõ açõklamada İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün ne-
zarethanelerinin her türlü standardõn üzerinde olduğunu belirte-
rek basõnda yer alan haberlerin gerçeği yansõtmadõğõnõ savundu.
YarbayDönmez
karmaşasõ
AÇIKLAMA KAFA KARIŞTIRDI
Ergenekon soruşturmasõ
kapsamõnda evinde hâkim kararõyla
arama yapõlan Kanadoğlu’nun, aynõ
soruşturmada gözaltõna alõnan
Şahin’in Susurluk davasõnda ceza
almasõnõ sağlamõştõ.