26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 10 OCAK 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Basın Tarihine Katkı “10 Ocak”ları 1972 yılına kadar “Çalışan Ga- zeteciler Bayramı” olarak kutlardık. 10 Ocak 1961 günü yürürlüğe giren 212 sayılı yasa, gazetecilerin işverenlerle ilişkilerine ve hak- larına yeni kurallar ekleyerek 5953 sayılı yasayı da- ha da güçlendirmişti. 10 Temmuz 1952’de kurulan Türkiye Gazete- ciler Sendikası (TGS) 1963 yılında yasalarda ya- pılan değişiklik sonucu, öteki işkollarındaki sen- dikalar gibi toplu iş sözleşmesi imzalama yetki- sini kazanmıştı. Kazanmakla kalmamış, üyeleri adı- na sözleşme düzenlemeyi de gerçekleştirmişti. 12 Mart 1971 sonrasında yaşanan karanlık ara dönem, 1961 Anayasası’ndaki hak ve özgürlük- leri tırpanlarken işçileri de unutmamıştı. 12 Eylül 1980 Darbesi ile somutlaştırılan işçi ve sendika düşmanlığının yaşama geçirilmesi konu- sundaki ilk girişim de 1971 yılında yaşanmıştı. İlk değişiklik sendikalar yasasında yapıldı. Bir iş- kolunda toplu iş sözleşmesi yapma hakkını ka- zanabilmek, o işkolunda çalışanların en az üçte bi- rini üye yapan sendika olma koşuluna bağlandı. Ardından da 17 Ekim 1971’de Resmi Gazete’de yayımlanan işkolları yönetmeliği geldi. Yönetmelikle Basın (Gazetecilik) işkolunun kapsamı da şöyle belirleniyordu: “Her türlü ba- sınevi, yayın ve klişe işleri, kâğıt ve madeni para basım işleri.” Aynı günlerde TGS’nin de Milliyet, Tercüman, Son Havadis ve Cumhuriyet gazetelerinde imza- ladığı sözleşmelerin süreleri dolmakta olduğun- dan yenilenmesi gerekiyordu. İşverenler adına TGS’nin muhatabı da Türkiye Gazete Sahipleri Sendikası’ydı (TGSS). TGS’nin, görüşme çağrısına TGSS adına vekilleri Dr. Halid Kemal Elbir yanıt verdi. Yazıda yukarıda özetlediğim değişiklikler anım- satılıyor ve şöyle deniyordu: “Muhatap TGS bu miktar işçiyi sinesinde bu- lundurmadığına göre, herhangi bir toplu iş söz- leşmesi yapma ehliyetini kaybetmiştir. Bu durum karşısında muhatap sendikanın ev- vela Türkiye çapında faaliyet gösterme ehliyetini elde etmesini temin ederek, ancak bundan son- ra usulüne ve kanuna uygun bir toplu iş sözleş- mesinin müzakeresinin mümkün olabileceğini kendilerine arz ederiz.” Noter aracılığı ile gönderilen yazı, sendikasız- laştırma konusundaki ilk girişimin devlet tarafın- dan gündeme getirildiğini de gösteriyordu. Gazeteler, işverenler için “dikensiz gül bahçe- si” durumuna dönüşecek, sadece yazıişleri, ida- re, reklam, muhasebe çalışanları değil, Teknisyen Gazeteciler Sendikası (TGSS) üyesi olan dizgi, say- fa düzenleme ve baskı çalışanları da haklarını kay- bedeceklerdi. O dönem sendikalarının ünlü cümlelerinden olan “kafa ve kasa birliği” söylemi yaşama geçirildi. TGSS, görüşmeler sonrasında TGS’ye katıldı. Sen- dikasızlaştırma girişimi başarısız kaldı, yeniden top- lu iş sözleşmesi dönemine girildi. İşverenler, yarattıkları gücü fark ederek yönet- meliği değiştirttiler ama iş işten geçmişti. Gazetecilerin ayrıcalıklı kişiler olduğuna inananlar o günlerde de vardı. TGS’den ayrılarak ayrı bir sen- dika kurdular ama yaşatamadılar. 1990’lardaki sendikasızlaştırma girişiminin tek- nik kesimlerden başladığını da unutmayalım. Ta- şeronlaştırma uygulaması onları ayrı işkoluna savurunca gazetecilik işkolu da direncini kaybetti. “212 sayılı yasa uygulanıyor mu” sorusuna doğrudan “evet” demek olanaksız. Çünkü yasalardaki kuralların yürürlükte olduğunu söylemek yetmiyor. Kimi yargı görevlilerinin bile yasalara aykırı davrandığı iddialarının kol gezdi- ği bir ülkede, kimi işverenlerin ve onlardan daha keskin işveren vekillerinin hiçbir yaptırımı olma- yan kuralları uygulamalarını beklemek safdillik olur. İş yine gazetecilere düşüyor. Bu yazıyı yazabilmek için eski defterleri karış- tırırken itiraf edeyim ki kendimi ayıpladım. İlk sendikasızlaştırma girişimini boşa çıkaran tek- nisyen gazetecilerden yalnızca Hasep Kars- lı’nın adını bu köşede anmışım. Eksikliğimi gideriyor, Üzeyir Kaya, Ferit Ömü- rüm, Mesut Eröz, Fikret Önsüer, Ahmet Ka- bataş ve Faik Ülgen’i saygıyla anıyorum. oerinc@cumhuriyet.com.tr Sabih Kanadoğlu’nun evinin Danõştay saldõrõsõ ve gazetemize atõlan bomba nedeniyle arandõğõ ortaya çõktõ Telefonlarõ da dinlenmişANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Yargõtay Onursal Cumhuriyet Başsavcõsõ Sabih Kanadoğlu’nun evinin, Danõştay’a yönelik saldõrõ ve gazetemize bomba attõklarõ öne sü- rülen Ergenekon zanlõlarõyla ile ilişki “şüphesiyle” arandõğõ ortaya çõktõ. Eski başsavcõnõn gözaltõna alõnmamasõna karşõn Ergenekon so- ruşturmasõ kapsamõnda “şüpheli” olarak gösterilmesi dikkat çekerken telefonlarõnõn da dinlendiği belir- lendi. Evindeki arama sonunda “Mad- di zararım yok ancak manevi za- rarım büyük” diye tepki gösteren Yargõtay Onursal Başsavcõsõ Kana- doğlu’nun evinin aranma gerekçe- lerinin utandõran boyutlara vardõğõ anlaşõldõ. Savcõ Zekeriya Öz’ün yü- rüttüğü Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda evi aranan Sabih Ka- nadoğlu’nun telefonlarõnõn da karar çõkartõlarak dinlendiği ortaya çõktõ. İstanbul 9. Ağõr Ceza Mahkeme- si’nin kararõna göre Kanadoğlu’nun Ankara ve Ayvalõk’taki iki evinin 6 Ocak tarihinden itibaren 72 saat sü- reyle arama, el koyma ve incelen- mesine izin verildi. Kararda, Ka- nadoğlu için “Yürütülen teknik ta- kip çalışmaları sonucunda örgüt mensupları (Ergenekon) ile irti- batlı olduğu değerlendirilen şüp- heli” denildi. Evinin aranma ge- rekçesi 6 Ocak 2009 tarihli kararda şu eylemlerle ilişkilendirildi:“ - 5, 10 ve 11 Mayıs 2006 tarihlerinde Cumhuriyet gazetesine el bom- baları atıldığı, ? 17 Mayıs 2006 tarihinde Da- nıştay 2. Dairesi’ne yönelik ger- çekleştirilen silahlı saldırı sonucu Yüksek Hâkim Mustafa Yücel Özbilgin’in öldürüldüğü, iki yük- sek hâkimin yaralandığı, ? 13 Haziran 2007’de İstanbul Ümraniye’de bir adrese düzenle- nen operasyonda 27 adet el bom- basının ele geçirildiği, ? 26 Haziran 2007 günü Eski- şehir ilinde gerçekleştirilen ope- rasyon sonucu, 12 adet el bom- bası, 2 adet uzun namlulu silah, 11 kg C-3 patlayıcı, 11 kg TNT pat- layıcının ele geçirildiği, ? Birçok şüphelide devletin gü- venliğine ilişkin gizli belgelerin bu- lunduğu, Yargıtay mensuplarına yönelik suikast planlarının ele geçirildiği, Başbakan, birçok ga- zeteci ve yazara karşı şok sui- kastlerin planlandığı, ? Bahsedilen eylemlerin Erge- nekon terör örgütü tarafından gerçekleştirildiğinin tespit edildiği, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün mütaalası ile Ergenekon yapı- lanmasının terör örgütü olarak ni- telendirildiği, ? Yürütülen teknik takip ça- lışmaları sonucunda örgüt men- supları ile irtibatlı olduğu değer- lendirilen şüphelinin, adreslerin- de bulundurması muhtemel delil ve dokümanların elde edilmesi amacıyla arama yapılmasına, bu- lunacak delillere el konulmasına, deliller üzerinde inceleme yapıl- masına ihtiyaç duyulmuştur.” Kanadoğlu dava açacak Arama kararõndan Sabih Kana- doğlu’nun telefonlarõnõn da dinlen- diği ortaya çõktõ. Kararda, arama ka- rarõnõn gece dahil 72 saat için geçerli olduğu, işyeri adresleri ile araçlarõ da kapsadõğõ, aramanõn gece de ya- põlabileceği vurgulandõ. Suç ve suç unsuru olabileceği değerlendirilen bilgisayar, CD, kayõt yapõlan elek- tronik cihazlara, ateşli silah, bõçak ve dokümanlarõn arama, el koyma ve incelemesine karar verildiği be- lirtildi. Avukatlarõnõn, evinden gö- türülen CD’lerin çözümünün yapõ- lacağõ sõrada emniyette bulunmala- rõnõ isteyen Kanadoğlu, arama ka- rarõnõn iptali için de gelecek hafta da- va açacak. S U S U R L U K D A V A S I Kanadoğlu Şahin’e ceza verdirmişti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Evi aranan Yargõtay Onursal Cum- huriyet Başsavcõsõ Sabih Kanadoğ- lu, Ergenekon kapsamõnda gözaltõna alõnan İbrahim Şahin’in Susurluk davasõnda ceza almasõnõ sağlamõştõ. Türkiye’nin bir dönemki karanlõk ilişkilerinin gün yüzüne çõktõğõ Su- surluk davasõ 12 Şubat 2001’de ka- rara bağlanmõştõ. İstanbul 6 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi, sanõk- lardan eski Özel Harekât Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin ve eski MİT görevlisi Korkut Eken’i cü- rüm işlemek amacõyla çete oluştur- mak suçundan 6’şar yõl hapisle ceza- landõrmõştõ. Aralarõnda Haluk Kırcı’nõn da bulunduğu diğer sanõk- lar ise 4’er yõl hapse mahkûm edil- mişti. Şahin ve Eken’e ayrõca ömür boyu kamu hizmetinden men cezasõ da verilmişti. O dönemde milletve- killeri Mehmet Ağar ve Sedat Bu- cak’a dokunulmazlõklarõ bulunduğu gerekçesiyle ceza verilememişti. Dokunulmazlõklarõ kaldõrõlmõş ol- saydõ iki milletvekili hapis cezasõ alacaktõ. DGM’nin verdiği karara yapõlan itirazõ değerlendiren Yargõtay 8. Ce- za Dairesi, hükmü, eksik soruşturma gerekçesiyle bozmuştu. Yargõtay 8. Ceza Dairesi’nin o dönemde verdiği bozma kararõna Yargõtay Cumhuri- yet Başsavcõsõ olarak Sabih Kana- doğlu itiraz etmişti. Kanadoğlu itirazõnda, “Susurluk davası, Türkiye’nin temiz toplum özleminin simgesidir. Türk halkı umut ve sabırla yargı organından, olayın aydınlatılmasını, varsa su- çun tespitini ve suçluların bir an önce cezalandırılmasını beklemek- tedir” değerlendirmesini yapmõştõ. Yargõtay Ceza Genel Kurulu, Kana- doğlu’nun eksik soruşturma gerek- çesiyle davanõn bozulmasõna yönelik itirazõnõ oyçokluğuyla yerinde bul- muştu. Bu kararõn ardõndan Yargõtay 8. Ceza Dairesi, İstanbul 6 No’lu DGM tarafõndan verilen mahkûmi- yet kararlarõna dair temyiz istemini 15 Ocak 2002’de esastan görüştü ve cezalarõn onaylanmasõna oybirliğiyle karar verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargõtay üyelerinden bir grup, Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda evinde arama yapõlan Yargõtay Onursal Cumhuriyet Başsavcõsõ Sabih Kanadoğlu’nu ziyaret etti. Kanadoğlu’nu Çayyolu Koru Mahallesi’ndeki evinde ziyaret eden Yargõtay üyeleri, yaklaşõk 1 saat süren ziyaretin ardõndan evden ayrõldõ. Kanadoğlu’nu gün içerisinde ziyaret edenler arasõnda, bazõ Yargõtay onursal üyeleri de yer aldõ. YARGITAY ÜYELERİNDEN KANADOĞLU’NA ZİYARET Silah ve patlayıcı İstanbul’da incelenecek İbrahim Şahin’in İstanbul’daki evinde 8, Ankara’daki evinde 1 adet Glock marka ruhsatsõz silah bulundu. Sõvas’ta gözaltõna alõnan 3 kişi İstanbul’a gönderildi. Emekli Orgeneral Tuncer Kõlõnç, ‘susma hakkõnõ’ kullanacağõnõ bildirdi CİHAN ORUÇOĞLU Ergenekon operasyonu kapsamõnda gözaltõna alõnan 20 kişinin İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün B Blok’ta bulunan Organize Şube Müdürlü- ğü’nde, 2 emekli orgeneralin de Te- rörle Mücadele Müdürlüğü’ndki iş- lemleri sürüyor. İstanbul Emniye- ti’nde şu an Sõvas’tan getirilen 3 kişi ile birlikte bulunan toplam 25 kişinin bir kõsmõnõn bugün, bir kõsmõnõn da pa- zar günü İstanbul Adliyesi’ne sevk edilmesi bekleniyor. Ankara’da bu- lunan silah ve bombalar da kriminal laboratuvarlarda incelenmek üzere İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne ge- tiriliyor. Gözaltõna alõnan 41 kişiden, arala- rõnda eski MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral Tuncer Kılınç, emekli Orgeneral Kemal Yavuz, es- ki Genelkurmay Adli Müşaviri emek- li Tümgeneral Erdal Şenel, emekli kurmay albaylar İlyas Çınar ve Hü- seyin Vural, Binbaşõ E.Ç, eski YÖK Başkanõ Prof. Dr. Kemal Gürüz, es- ki Özel Harekât Dairesi Başkanveki- li İbrahim Şahin, Prof. Dr. Yalçın Küçük, Bağõmsõz Cumhuriyet Parti- si (BCP) Genel Başkan Yardõmcõsõ ve yazar Engin Aydın’õn da aralarõnda bulunduğu 25 şüphelinin İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ndeki işlemleri dün de sürdü. TSK’de görevli 4 albay, bir binbaşõ, bir yüzbaşõnõn aralarõnda bulunduğu 9 kişi de Beşiktaş’taki Merkez Komutanlõğõ’nda tutuluyor. Ankara’da ele geçirilen silah ve bombalarõn İstanbul Emniyet Mü- dürlüğü’nde kriminal laboratuvarda in- celeneceği açõklandõ. İbrahim Şa- hin’in İstanbul’daki evinde 8, Anka- ra’daki evinde 1 adet Glock marka ruhsatsõz silah da bulundu. Adliyeye sevkleri istendi... Orgeneral Tuncer Kõlõnç’õn avu- katõ Hasan Gürbüz, müvekkili ile avukatõ Mustafa Hüseyin Buzoğ- lu’nun bir an önce adliyeye sevk edilmesi için Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde soruşturmayõ yürüten savcõlardan Murat Yönder’e dilekçe verdi. Gürbüz, Buzoğlu’nun, avukat olduğu için yasa gereği emniyette ifadesinin alõnamayacağõnõ belirterek Kõlõnç’õn susma hakkõnõ kullanacağõ- nõ söyledi. Erdal Şenel’in avukatõ Abdullah Kaya ise müvekkilinin emniyetteki iş- lemleri için ek gözaltõ süresi alõndõğõnõ, Şenel’in ifadesinin henüz alõnmadõğõnõ söyledi. Kaya, müvekkilinin susma hakkõnõ kullanmayõ düşünmediğini belirtti. Emekli Albay Mustafa Levent Göktaş’õn avukatlarõ da yaptõklarõ yazõlõ açõklamada Göktaş’õn avukatlõk yaptõğõ Ankara’daki bürosunun yasa- lara aykõrõ bir şekilde arandõğõnõ, avu- kat-müvekkil arasõnda kalmasõ gere- ken özel belgelerin bile delil diye alõn- dõğõnõ belirttiler. Medyada çõkan haberlerde “ofiste yapılan aramalarda evrak ve CD’ler ele geçti” ifadesini eleştiren avukat- lar, “El konulan dokümanlar ara- sında görev yaptığı döneme ilişkin hatıralar, ruhsatlı silahına ait mer- miler, klasik Türk müziği CD’leri, tasavvuf müziği CD’leri, ney tak- simleri, büroda görevli bir bayanın rafting videosu, bayan avukatlardan birinin rahmetli annesinin anjiyo CD’si, icra takiplerine ilişkin CD’ler bulunmaktadır” denildi. İstanbul’a sevk edildiler Sõvas’ta gözaltõna alõnan zanlõlar- dan eski Sõvas Ülkü Ocaklarõ Baş- kanlõğõ görevini de yürüttüğü belirle- nen Oğuz B., Bekir Ç. ile Ersin D, emniyetteki sorgularõnõn tamamlan- masõnõn ardõndan İstanbul’a gönderildi. Haseki Eğitim ve Araştõrma Hasta- nesi’nde sağlõk kontrolünden geçirilen 3 kişi daha sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne sevk edildi. Sõvas’taki Ermeni cemaati temsil- cisine suikast hazõrlõğõnda olduklarõ id- diasõyla gözaltõna alõnan 12 zanlõnõn ev ve işyerlerinde arama yapõldõ. Ope- rasyonda 2 el bombasõ, bir “kalem si- lah”, çok sayõda ruhsatsõz av tüfeği, kesici aletler, 36 mermi ve bol mik- tarda dijital materyal ele geçirildi. Gözaltõna alõnan diğer zanlõlar Cum- huriyet Üniversitesi’nde görevli öğ- retim üyesi M.A. ile diğer zanlõlar H.İ.B, D.G, G.K, M.Ç.Ş, F.Ç. ve İ.T’nin ise sorgularõnõn tamamlan- masõnõn ardõndan Sõvas Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na sevk edilecekleri bil- dirildi. Oğuz B’nin bir kamu kurulu- şunda memur olarak çalõştõğõ, Bekir Ç’nin ise mesleki eğitim veren bir okulda öğretmen olduğu öğrenildi. Yurt Haberleri Servisi - Ergenekon operasyonu kapsamõnda aranan Yarbay Mustafa Dönmez’le ilgili haberler kafa karõştõrdõ. Dünkü Vatan gazetesinde Dönmez’in Sakarya’nõn Sapanca ilçesindeki evinde yapõlan aramada 22 el bombasõ, 4 tabanca ve 1 Kalaşnikof tüfeğin ele geçirildiği belirtildi. Ankara’da yaşayan Dönmez’in ise ortadan kaybolduğuna dikkat çekildi. Ancak konuyla ilgili olarak dün Sakarya Valiliği’nden “ortada” bir açõklama yapõldõ. Açõklamada, Dönmez’e ait yazlõk evin jandarma bölgesinde olmasõ nedeniyle aramanõn Sakarya Emniyet Müdürlüğü ve İlçe Jandarma Komutanlõğõ görevlilerince yapõldõğõ belirtilerek “Arama sonucunda ele geçirilen suç unsuru malzemeler ise İstanbul Emniyet Müdürlüğü görevlilerine teslim edilmiştir. Söz konusu haberdeki iddialar gerçeği yansıtmamaktadır” denildi. Ancak bu açõklamayla hangi bölümün “gerçeği yansıtmadığı” ortaya çõkmadõ. Operasyonu protesto eden sivil toplum örgütleri ‘gerçeklerin’ saptõrõldõğõnõ belirttiler Gözaltılara tepki büyüyor Haber Merkezi - Ergenekon Operasyonu kapsamõnda yapõlan son gözaltõlar kamuo- yunda tepkiyle karşõlanõyor. Operasyonla “gerçeklerin” saptõrõldõğõnõ, Cumhuriyetçi ay- dõnlarla, mafya ilişkileri içinde olanlarõn ay- nõ kefeye konulduğunu belirten İzmir Baro- su, Cumok İzmir’in de aralarõnda olduğu 135 sivil toplum örgütü ve bazõ siyasi parti tem- silcisi bugün Cumhuriyet Alanõ’nda oturma eylemi gerçekleştirecek. İzmir Cumhuriyet Alanõ’nda saat 11.00’de başlayacak eyleme yoğun katõlõm beklenirken, provokasyondan da çekindiklerini belirten Ulusal Birlik Platformu Başkanõ Sancar Maruflu, bağõmsõz yargõya müdahale et- mek istemediklerini ancak yargõnõn da insan haklarõna saygõlõ biçimde davayõ götürmesi ge- rektiğini vurguladõ. Yeditepe Üniversitesi Öğrenci Konse- yi’nden yapõlan açõklamada, Ergenekon so- ruşturmasõ kapsamõndaki son operasyonlar- la Yeditepe Üniversitesi ve İSTEK Vakfõ’nõn hedef seçildiği ve emniyet güçlerince “or- ganize suç örgütü yuvası” şeklinde yansõ- tõlmasõ eleştirildi. Açõklamada Yeditepe Üni- versitesi’nin terör örgütü ve benzeri hiçbir ko- nuyla ilgisi bulunmadõğõ belirtilerek, “Emniyet güçlerinin tavrı, Yeditepe Üniversitesi ve İS- TEK Vakfı çalışanlarını, mezunlarını ve öğ- rencilerini bu sürecin bir parçasıymış gibi gös- termektedir. Sergilenen bu tutum, bu ku- rumların tüm mensuplarını derinden yara- lamıştır” denildi. Halkõn Kurtuluş Partisi İzmir İl Örgütü yaptõ- ğõ açõklamayla Türkiye’nin bugünkü durumunun “mütareke” yõllardan daha kötü olduğunu sa- vundu. Açõklamada, “Bu operasyonlarla ABD emperyalizminin ‘Yeşil Kuşak Projesi’ne kar- şı çıkan namuslu, antiemperyalist, laik, yurt- sever, tam bağımsızlıkçı, Mustafa Kemalci, ile- rici aydınlar gözaltına alınarak, tutuklanarak susturulmaktadır” denildi. Aydõn Barosu Başkanõ Sümer Germen de ope- rasyonlarõn siyasi olduğunu söyledi. Adana’da da İşçi Partisi (İP) üyeleri İnönü Par- kõ’nda bir araya gelerek gözaltõlarõ protesto et- ti. “Ergenekon yalanı, Amerikan planı”, “Tayyip Yüce Divan’a”, sloganlarõ atõp pan- kartlar taşõyan eylemcilere çevreden geçen yurt- taşlar da alkõşlarla destek verdi. Türkiye Tütün, Müskirat, Gõda ve Yardõmcõ İşçileri Sendikasõ’nõn (Tek Gõda-İş) açõklamasõnda, Ergenekon so- ruşturmasõ kapsamõnda yapõlan son arama ve göz- altõlarda uygulanan yöntemin, “hukuk ve de- mokrasi adına büyük bir tedirginlik yarattı- ğı ” uyarõsõnda bulunuldu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakülte- si öğretim üyesi Prof. Dr. Birgül Ayman Güler, kamuoyuna “Açık Mektup”unda Türkiye’nin düşünür ve yazarlarõnõn, sivil-asker yöneticile- rinin, evlerindeki kitaplarla, not kâğõtlarõnõn si- lah sayõlõp tutsak edildiğini kaydederek operas- yonu “Avro-Amerikan dinci karşıdevrimin son perdesi” şeklinde değerlendirdi. İşçi Partisi üyesi bir grup İnönü Parkı’nda Ergenekon gözaltılarını protesto etti (YUSUF BAŞTUĞ) Nezarethane görüntüleri basına verildi, Güler iddiaları yalanladı İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda gözaltõna alõnan kişilerin avukat ve yakõnlarõnca “nezarethane şartlarının soğuk ve elverişsiz” ol- duğu yönündeki beyanlarõ üzerine dün müdürlüğün internet site- sinde nezarahethanelerin görüntülerini yayõmladõ. Yayõmlanan fotoğraf görüntüler arasõnda nezarethane tuvaletleri, duşlar, avu- kat görüşme odalarõ, nezarethane odalarõ ve ortam õsõsõnõ göste- ren göstergelere yer verildi. İstanbul Valisi Muammer Güler de AA’ya yaptõğõ açõklamada İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün ne- zarethanelerinin her türlü standardõn üzerinde olduğunu belirte- rek basõnda yer alan haberlerin gerçeği yansõtmadõğõnõ savundu. YarbayDönmez karmaşasõ AÇIKLAMA KAFA KARIŞTIRDI Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda evinde hâkim kararõyla arama yapõlan Kanadoğlu’nun, aynõ soruşturmada gözaltõna alõnan Şahin’in Susurluk davasõnda ceza almasõnõ sağlamõştõ.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear