26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 10 OCAK 2009 CUMARTESİ 12 KOBİ Krizde inovasyona direnen kaybeder İstanbul Sanayi Odasõ bünyesinde oluşturulan Kalite ve Teknoloji İhti- sas Kurulu (KATEK), küresel krizin Türk sanayisi ve özellikle KOBİ’ler üzerindeki etkilerini, teknolojiyi kul- lanarak hafifletmek ve/veya ortadan kaldõrmak olanağõ olup olmadõğõnõ sor- guladõ. İSO-KATEK Başkanõ Uran Tiryakioğlu başkanlõğõnda gerçek- leştirilen ve KATEK üyesi Ali Akur- gal’õn ön hazõrlõğõnõ yaptõğõ 2008’in son çalõştayõnda, özellikle 8 ile 20 ça- lõşanõ olan küçük işletmeler üzerine odaklanõlarak, krize karşõ; inovasyon, birleşmeler, da- yanõşma, kümeleşme ve iş- birlikleri tek tek ele alõndõ, in- celendi ve krize karşõ ne öl- çüde yararlõ olacaklarõ tartõ- şõldõ. Toplantõya katõlan KA- TEK üyelerinin onayladõklarõ sonuç bildirisinde ortaya çõ- kan bulgular ve öneriler özet- le şöyle:  Krizden, tasarruf yapõ- larak çõkõlacağõ düşünülmektedir.Ta- sarruf denilince de işçilikten tasarruf anlaşõlmaktadõr. Elbette, işletmenin na- kit akõşõ kaç işçiyi besleyebiliyorsa o kadar işçi sayõsõna inerek krizi atlat- mak mümkündür. Ama bu yaklaşõm, krizden çõkarken işletmeyi, zayõflamõş, yeteneklerinin ancak bir kõsmõnõ ko- ruyabilmiş olarak bõrakacaktõr.  Krizden çõkmanõn diğer bir denk- lemi de teknolojiyi kullanarak başka- larõnõn yapamadõğõ işleri yapabilir duruma gelmektir.  İnovasyon, ürün ve tasarõmõ içe- risinde değil, işletmenin süreçlerinde ve bayiler / dağõtõm kanallarõ, yeni pa- zarlar bulmak gibi alanlarda yaratõl- malõdõr. Hatta, alõşõlmadõk yeni “az- mettirici” teknikler bulunmalõdõr. Örneğin satõn alõnacak giysilerin 2 yõl boyunca bedelsiz temizlenip ütülen- mesini fiyata dahil etmek, otomobilin bir yõllõk benzinini fiyata dahil etmek gibi.  1990’lõ yõllardaki krizde ülke ola- rak kaliteyi öğrendik, 2000’li yõllarõn başõndaki krizde verimliliği öğren- dik,bu kriz sonrasõnda da inovasyonu öğreneceğiz.İnovasyona direnen şir- ketlerin varlõklarõnõ kaybedeceklerini söylemek, kehanet olmaz.  Çoğu işletmede tüm iş- çileri işten çõkartarak yapõ- labilecek gider azaltmasõ bile, gelir azalmasõnõ karşõ- lamamaktadõr. Kõsõlacak maliyetlerin, örneğin ay- dõnlatmanõn azaltõlmasõnõn bile, kaliteye olumsuz etki- lerinin olmamasõna dikkat edilmelidir.  Ortak kaynak kullanõ- mõ önemli bir yaklaşõmdõr. İşletmelerin bir diğerine rakip bile ol- sa bir kõsõm makineleri ortak kulla- narak bu makinelerdeki kullanõm ka- pasitesini yüksek tutmalarõ ve bu yol- la maliyet indirimi sağlamalarõ öneri- lir. Benzer şekilde ortak tedarik zin- ciri ve ortak nakliye (dağõtõm) ola- naklarõ maliyet indirimlerine yol aça- bilecektir. Yapõlacak bir ürün satõşõna bağlõ, gelir arttõrõcõ “bağlı hizmetler” sunulmasõ, hem ürünün müşteri gö- zünde değer kazanmasõna, hem de iş- letmenin ek ciro elde etmesine yara- yacaktõr. Müşteriye yönelik yenilik- lerin belirlenmesi için müşteri bek- lentilerinin ötesine geçilerek yenilik- çi yaklaşõmlar sergilenmesi, pazarla- ma çalõşmalarõnõn arttõrõlmasõ önerilir. KOBİ’lerde borsa dönemi Sermaye Piyasasõ Kurulu (SPK) Başkanõ Turan Erol, küçük ve orta boy işlet- m e l e r i n (KOBİ) ve tüm büyüme potansiyeli- ne sahip şir- ketlerin bor- saya girişle- rine izin ve- ren çalõşma- larõn tamam- landõğõnõ bil- dirdi. Erol, “İMKB bünyesinde- ki piyasa için tüm çalışmalar bitirildi. Şirketlerimiz cesur davransın, geniş bir vizyon- la borsada işlem görmek için başvuruda bulunsun” dedi. SPK Başkanõ Erol, AA’ya yaptõğõ açõklamada, Türki- ye’deki işletmelerin yaklaşõk yüzde 99’unun KOBİ tanõ- mõna girdiğini, bu işletmeler- de çalõşan kişi sayõsõnõn kayõtlõ istihdam içindeki payõnõn da yüzde 45.6 olduğunun altõnõ çizerek Borsa’da kurulan ye- ni pazarla KOBİ’lerin ve bü- yüme potansiyeline sahip şir- ketlerin fi- n a n s m a n bulma im- kânlarõnõ arttõrdõkla- rõnõ ifade etti. ABD’de de uygula- nan piyasa yapõcõlõğõ sistemi- nin ilk defa bu piyasada kul- lanõlacağõnõ belirten Erol, ye- ni oluşturulan piyasada, liki- ditenin arttõrõlmasõna katkõ sağlamasõ için “piyasa yapı- cılık” sisteminin uygulana- cağõnõ söyledi. Erol, bu uygu- lama ile, piyasa yapõcõ kuru- luşlarõn alõş ve satõş tarafõnda kotasyon vererek piyasanõn derinliğini sağlayacaklarõnõ kaydetti. SPK Başkanõ Erol, piyasaya işlerlik kazandõra- cak bir diğer uygulama olan “piyasa danışmanlığı” ile de sermaye piyasasõnda bir ilk gerçekleştirildiğini ifade etti. Piyasa danõşmanõ olacak şir- ketlerin, piyasa hakkõnda yeterli bilgiye sahip olmayan KO- Bİ’lerin bilgilendirilmesinde ve gerek sermaye piyasasõ araç- larõnõn ihracõ sõrasõnda, gerek- se ihraç sonrasõnda şirketin yükümlülüklerinin doğru ve zamanõnda yerine getirilme- sinde görev ve sorumluluk üst- leneceğinin altõnõ çizdi. Sermaye Piyasasõ Kurulu önderliğinde KOBİ’ler de da- hil olmak üzere, gelişme ve büyüme potansiyeline sahip iş- letmelerin sermaye piyasala- rõndan fon temin etmelerini sağlamak, böylelikle bu iş- letmelerin finansman sõkõntõ- larõnõ gidermek amacõyla or- ganize bir piyasa oluşturulmasõ çalõşmalarõnõn tamamlandõğõ- nõn altõnõ çizen SPK Başkanõ Erol, bu şirketleri modern fi- nansman olanaklarõndan ya- rarlandõrmaya yönelik çalõş- malarõn bunlarla sõnõrlõ kal- madõğõnõ ifade etti. Turan Erol, gelecek hafta kamuoyuyla paylaşacaklarõ yeniliklerde de KOBİ’lere 500 milyon dolarõ aşan kaynak kapõlarõnõ açacaklarõnõ sözle- rine ekledi. ”Şirketlerimiz cesur davransõn, geniş bir vizyonla borsada işlem görmek için başvuruda bulunsun” diyen Erol, likiditenin arttõrõlmasõna katkõ sağlamasõ için “piyasa yapõcõlõk” sisteminin uygulanacağõnõ söyledi. Ülkemizin meslek kuruluşlarının en yaygın, siyasi ve ekonomik açıdan en güçlü örgütlerinden biri olan ticaret, sa- nayi odaları ve borsalarının yönetim se- çimleri ocak ayında başladı, belirlenen takvime göre şubat sonunda bitecek... Siyasi iktidar, ekonomi yönetimini, za- man zaman siyasetteki gelişmeleri eleş- tirenler; reel sektörün, KOBİ’lerin daha doğrusu kendi üyelerinin yaşadıkları sorunları dile getiren, çözüm öneren oda yöneticilerinden rahatsız. Örneğin İSO, EBSO, İTO (İzmir) ATO, gibi... Bunlardan kurtulabilmek ve tüm il ve ilçelerdeki odalarda ve onun üst kuruluşu olan TOBB’de etkin olabilmek, dikensiz gül bahçesi ya da arka bahçe yapabilmek için iktidara mensup belediyeler, il ve il- çe örgütleri ne gerekiyorsa onu yapıyor... Odaların seçim süreci meslek komi- telerinin seçimiyle başlıyor, Meclis üye- liğine seçilenler arasından oda başka- nı, yönetim kurulu üyelikleri ve TOBB ge- nel kurul delegasyonu belirleniyor. Oda meslek komiteleri seçimleri Aralık 2008’de tamamlandı. Meslek komite- lerinde başlayan baskı ve kendi görü- şündeki kişilerin seçimi sürecinde şim- di sıra Meclis üyeliği, yönetim kurulu başkan ve üyelikleri ile TOBB delegeli- ği seçimlerinde. Mayıs ayında TOBB genel kurulu ya- pılacak ve orada 4 yıl süreli görev ya- pacak TOBB başkanı ile yönetim ku- rulu, konsey ve yüksek disiplin kurulu üyeleri seçilecek. Bu nedenle de ya- pılmakta olan seçimler, deyim yerin- deyse kıran kırana geçiyor. Seçim sü- recinde yapılan ilginç girişimlerin, ya- pılan oyunların bir kısmı medyamızda yer aldı. Ticaret ve Sanayi Odaları, borsalar ve onun üst kuruluşu TOBB, siyasi gücün yanı sıra ekonomik gelire sahip olan bir konumda. Üye aidatlarının dışında ya- sayla verilen yetkilerle üyelerine yöne- lik işlemlerde ve bazı hizmetlerde cid- di gelir sağlıyorlar. Siyasal iktidarın en önemli beklentisi, TOBB’de hâkim ko- numda olabilmek. Çünkü TOBB’nin malvarlığı, banka- lardaki parası ve Gümrük ve Turizm İş- letmeleri Ticaret AŞ, Kredi Garanti Fo- nu, KOBİ Girişim Sermayesi Yatırım Or- taklığı , Vadeli İşlem ve Opsiyon Bor- sası; TOBB-BİS Organize Sanayi ve Teknoloji Bölgeleri; Kocaeli,Gazian- tep ve İzmir ABİGEM’ler; İstanbul Dünya Ticaret Merkezi; Formula İs- tanbul Yatırım AŞ; İzmir Fuarcılık Hiz- metleri gibi ticari iştiraklerinin yöne- timlerinde yer almanın yanı sıra TIR kar- nesinin dağıtımı ve muhtelif ülkelere ait geçiş belgesi düzenlemesi, DEİK, Türk Standartları Enstitüsü (TSE), Milli Pro- düktivite Merkezi (MPM), KOSGEB benzeri kamu nitelikli kuruluşlarda temsil edilmek. Reel sektörün, KO- Bİ’lerin, ticaret ve borsa ile uğraşan tüm işadamlarımızın toplumsal çıkarlarını savunacak sorunlarının çözümlerini önerecek yönetimlerin seçilmesinde kendilerine büyük sorumluluklar düş- tüğünü hatırlatmakta yarar var. S A T I R A R A S I Oda ve Borsa Seçimleri Yapılırken... HİLMİ DEVELİ hilmideveli@hotmail.com SSK borçlusuna da can suyu Sanayicilerin karşõ karşõya kal- dõklarõ önemli bir sorun bulun- duğunu, SSK borcu olan işletme- lerle, borcunu yapõlandõrmamõş iş- letmelerin can suyu kredisinden ya- rarlanamadõklarõnõ belirten Sanayi ve Ticaret Bakanõ Zafer Çağlayan Çalõşma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanlõğõ ile çok kõsa süre içinde ya- pacaklarõ bir çalõşmayla SSK borcu olanlarõn da bu krediden faydala- narak gerekirse mahsup yapabile- cekleri bir sistemi oluşturacaklarõnõ söyledi. Çağlayan, “Daralmanın 2009’un ilk 6 ayında da devam edeceğini kabul etmek zorundayız. Bu krizi 6 ay daha yaşamaya de- vam edeceğiz. Bütün programla- rımızı, değerlendirmelerimizi bu- na göre yapıyoruz” dedi. ASO kendi işsizini eğitecek Ankara Sanayi Odasõ (ASO), İş- Kur ile ortaklaşa gerçekleştire- ceği Kriz İşsizlerine Mesleki Eğitim Programõ’yla (KİMEP), krizde işsiz kalanlarõ 10 alanda eğitecek. Proje kapsamõnda öncelikle ASO üyesi işletmelerde kriz nedeniyle iş- siz kalan çalõşanlar, daha sonra da di- ğer işsizler üç farklõ eğitime tabi tu- tulacak. Eğitim programõ kapsamõn- da bir meslek sahibi olan kursiyerle- rin mesleklerindeki bilgi ve görgüle- rinin arttõrõlmasõ, meslek sahibi ol- mayanlara yeni bir meslek öğretilmesi ya da mesleklerini değiştirme imkâ- nõ sunulacak. İki yõl boyunca uygulanacak proje kapsamõnda ilk etapta 100 kişi eğiti- lecek. 2009 yõlõ içinde eğitilecek işsiz sayõsõ ise yaklaşõk 1000 kişi olacak. SPK Başkanõ Erol KOBİ’lerin borsaya girişlerine yönelik çalõşmalarõn bittiğini söyledi KINIYORUZ! ? “Ergenekon Dalgası” olarak adlandırılan ve “Hukuk Devleti” ilkesini ayaklar altına alan, “utanç” duyduğumuz gelişmeleri bütün varlığımızla kınıyoruz. ? Apaçık biçimde “yasama”dan sonra “yargı”nın bir bölümünü de, AKP iktidarının elinde olan “yürütme”nin buyruğuna sokulma girişimini dehşetle izliyoruz. ? AKP iktidarının bu tutumunu eleştiren, “Cumhuriyetin ilkeleri”ni savunan, yılların hukukçularını, aydınlarını, basını, bilim adamlarını, üniversite yöneticilerini “susturmak” için “yargı”yı ve “polis”i kullanması hiçbir “demokraside”, hiçbir “hukuk devleti”nde görülemez. ? AKP iktidarına özgü bu “kabile” yönetiminin Türkiye’yi “kaos”a sürüklediği apaçık ortadadır. ? Bütün anayasal kurumların, basının, sivil toplum örgütlerinin, toplumun birleşerek, çağdaş laik ve demokratik Cumhuriyet’i korumak için sesimizi duyurmalıyız. KADIN ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ Yönetim Kurulu ACI KAYBIMIZ Atatürk ilke ve devrimlerinin, çağdaşlığın, Cumhuriyetin kazanımlarının, hukukun üstünlüğünün, ülkenin bölünmez bütünlüğünün yılmaz savunucusu İzmir Barosu Başkanı Av. NEVZAT ERDEMİR’i Saygıyla anıyoruz. İSTANBUL BAROSU YÖNETİM KURULU İSO-KATEK çalõştayõndan krize karşõ öneriler 1990’lõ yõllardaki krizde ülke olarak kaliteyi, 2000’li yõllardaki krizde verimliliği öğrendik, bu kriz sonrasõnda da inovasyonu öğreneceğiz.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear