Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
3 AĞUSTOS 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Acının Derinliği...
Bunaltıcı bir sıcak var İstanbul’da... Gündem çok
yoğun...
Önceki gün televizyon kanallarında AKP dava-
sı ve sonrası gelişmelere ilişkin tartışma program-
larını izledim. Sonra kendi kendime düşünmeye baş-
layıp şu soruyu sordum:
“Gerçekten Türkiye’nin gündemi yurttaşların
gündemi miydi?”
İşçi, üretici, memur, esnaf, özetle dar gelirli yurt-
taşlarımız geçim derdindeydi...
Ekonomi ağır aksak gidiyor, insanlarımız tatile bi-
le çıkamıyordu...
AKP Anayasa Mahkemesi’den uyarı almıştı...
Birden aklıma geldi. AKP’yle ilgili hiçbir şey yaz-
mayacaktım bir süre...
Güngören vahşetini ya da katliamını nasıl unu-
turduk? Çok sayıda yurttaşımız kör terörün kurba-
nı olmuştu. Arada üç dört gün geçtikten sonra o
kör terörü nasıl unutabilirdik?
Acılı insanlar... Annesiz ve babasız kalan çocuklar...
Böyle bir çağda nasıl yaşanırdı böyle bir kıyım?
Böylesine acılara, hüzünlere nasıl tanık olurduk?
İstihbarat birimleri neden önceden böyle bir kan-
lı eylemin duyumunu almamışlardı?
Kötülüğün karanlık dehlizinde etnik milliyetçilik, ken-
di canavarını yaratıyor, Türkiye’yi bir açmaza doğru
sürüklüyordu...
Sevgiyi, kardeşliği, umudu yok etmiştik...
Devlet içinde örgütlü çeteler, faili meçhul cina-
yetler..
Güngören’deki o görüntüler, gazetelerin birinci say-
fasında yayımlanan fotoğraflar...
O korkunç patlama... Alev topunun gecenin için-
de yankılanması... İnsanlarımızın çığlık çığlığa ko-
şuşturmaları...
Düşlerimizi ve umutlarımızı yok etmek istiyorlar bi-
zim... Yaşamın derinliklerinde yakaladığımız aş-
kımızı ve sevdamızı alıp götürmek istiyor birileri...
Güngören’in ardından bu kez güneşli bir sabahın
ilk saatlerinde İstanbul Küçükçekmece’de Pakis-
tan ve Burma uyruklu on üç göçmenin ölüm habe-
rini öğrendim...
Bir TIR’ın dorsesine doldurulan yüzün üzerinde göç-
men Van’dan İstanbul’a getirilmişti...
Susuzluk, havasızlık ve açlık...
On üç kişi ölmüştü...
Umuda yolculuktu bunun adı. Türkiye üzerinden bir
Avrupa ülkesine gitmek ve orda yaşamak...
Kimi zaman Ege, kimi zaman Akdeniz kıyıların-
dan yapılırdı umuda yolculuk. Beşer bin dolar ve-
rilirdi insan tacirlerine. Çoğu kez bindikleri motor ba-
tardı.
Ölümler!.. Ölümler!..
Bir insanlık acısıydı bu. Yüreğinize ok gibi sapla-
nan.
Yaşamın o dipsiz avuntularında düşlerimizle çiz-
diğimiz hüznün resimleri, geride kalan haftanın hiç-
bir zaman unutamayacağım ayrıntılarıydı.
Bir başka haber Diyarbakır’dan geldi. Sıvas’a
mevsimlik işçi olarak giden Fesih K., eşi Şirine K.,
kayınpederi Fethi G. ve kayınvalidesi Yüksel G.’yi av
tüfeğiyle öldürmüştü.
Geride on iki çocuk kaldı öksüz ve yetim...
Çocuklara amcaları sahip çıktı. Amca Mehmet Ta-
hir Kar’ın da on beş çocuğu vardı. Hepsi çadırlarda
yaşıyorlar. Kıl çadırlar...
Tüm bunlar bir Türkiye fotoğrafıdır. Gerçeğin tam
kendisidir. Acının, öfkenin iç içe girdiği toplumlarda
bu tür görüntülere alışılır.
Ateş buza varır ve ölüm yaşama varır...
İlkel toplumlarda geçerlidir bu sav...
Belki bir şafak vaktinde bıçak yaraya varır, gök-
kuşağı yağmura; gülümseyiş gözyaşına varır, okşayış
ve sevgi aydınlığa...
Çağdaş ve uygar toplularda bu sav geçerlidir..
Konya’nın Taşkent ilçesi... Balcılar beldesi... Ta-
rikatların cirit attığı, yöneticilerin göz yumduğu bir yö-
re... Bir dönem Erbakan’ın, şimdilerde AKP’nin oy
deposu...
Bağcılar beldesinde Diyanet İşleri’nin Kuran kur-
su var... Yetmiyor o kurs... Süleymancılar kaçak Ku-
ran kursu açıyor elli metre ötesine... Kaçak Kuran kur-
sunun yatakhanesi çöktü ve 18 yavrumuz öldü... Yaş-
ları sekiz ve on beş arasındaydı yaşamını yitiren ço-
cuklarımızın...
Gözden ırak, dağ başlarında açılan kaçak Kuran
kursları, tarikatlar, din bezirgânları.
Güneydoğu’yu kuşatan Hizbullah, İslami Hareket,
El Kaide.
Güngören’deki o patlama. Yine Güneydoğu’da-
ki yoksulluk. Öksüz ve yetim kalan çocuklar. Akde-
niz’de orman yangınları.
Konya’nın Taşkent ilçesinin Balcılar beldesi.
Kerpiçten bir yapı. Denetimsiz. 18 kız çocuğu ya-
şamıyor artık.
Fethullahçı ve dinci gazeteleri okudunuz mu? Hep-
si, Balcılar’daki kaçak Kuran kursunu “Boğaziçi Kız
Öğrenci Yurdu” olarak yazdılar, utanmadan!..
Bu da bir terör değil midir? Sorumluları hakkında
ne yapılacaktır?
Yoksa!
“Bu çocuklar cennete gitti” mi denilecektir?..
[email protected]
Faks numaramız: 02126 343 72 69
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
musakart yahoo.com
Deniz Baykal
anjio oldu
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
CHP Genel Başkanõ
Deniz Baykal, Hacettepe
Üniversitesi Tõp
Fakültesi Hastanesi’nde
anjiyo oldu. Alõnan
bilgiye göre, Hacettepe
Hastanesi’ne dün sabah
saatlerinde giden
Baykal, Kardiyoloji
Bölümü’ne alõndõ.
Baykal’a, gerekli
tetkiklerin ardõndan Prof.
Dr. Ali Oto tarafõndan
anjiyo yapõldõ. Baykal’õn
saat 10.00’da anjiyoya
alõndõğõ ve işlemin
yaklaşõk bir saat sürdüğü
öğrenildi.
‘Sorumlular
cezalandırılsın’
İstanbul Haber
Servisi - Emekçi
Kadõnlar Derneği
(EKD), Ergenekon
davasõnda tüm
bağlantõlarõn ortaya
çõkarõlmasõnõ ve
sorumlularõn
cezalandõrõlmasõnõ istedi.
Taksim’de bir araya
gelen EKD’liler,
“Karanlõk değil adalet
istiyoruz” pankartõ
açarken, “Kontrgerilla
yargõlansõn”
sloganlarõyla
Galatasaray Meydanõ’na
yürüdü.
‘Yıkımlara izin
vermeyeceğiz’
İstanbul Haber
Servisi - Yõkõmlara
Karşõ Emekçi Halk
Koordinasyonu, 27
Temmuz’da
gerçekleştirdiği,
“Yõkõmlar ve Kentsel
Dönüşüm Projesine
Karşõ Konut Hakkõ
Kurultayõ” sonuç
bildirgesini açõkladõ.
TMMOB Makina
Mühendisleri Odasõ
İstanbul Şubesi’nde
açõklama yapan sözcü
Köksal Doğan,
“İstanbul’un 25 bölgesi
yõkõm kapsamõnda
bulunuyor. Barõnma
hakkõ, yõkõmlarla ihlal
ediliyor” dedi.
Neşter 2’de
bozma kararı
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
“Neşter-2” davasõnda
bozma kararõ verildi.
Yargõtay 4. Ceza
Dairesi, “Neşter-2”
davasõnõn sanõklarõ
avukatlar Cenk Güryel,
Özgün Öztunç ve Galip
Altuntaş ile işadamõ
Haldun Erdavran’a,
“bazõ davalarõn
sonucunu etkilemek için
yargõ mensuplarõ
üzerinde nüfuz
kullanarak baskõ kurmak
ve bu yolla haksõz çõkar
sağlamak” suçundan
verilen 2 yõl 1 ay ile 12
yõl 1 ay arasõnda değişen
çeşitli hapis cezalarõna
ilişkin kararõ, “eksik
soruşturma ve yetersiz
gerekçeyle hüküm
kurulduğu”na işaret
ederek bozdu.
Düzeltme
Haber Merkezi -
İstanbul Güngören’de
meydana gelen terör
saldõrõlarõyla ilgili olarak
gazetemizin 29.07.2008
tarihli sayõsõnda yer alan
haberde saldõrõda
yaşamõnõ yitiren Eğitim-
Sen 1 Nolu Şube üyesi
Halil Öge’nin adõ Halit
Öge olarak yer almõştõr.
Düzeltir özür dileriz...
TBMM, kapatma davasõ nedeniyle 1 aylõk gecikmeyle tatile girdi
Meclis AKP’ye çalõştõANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - AKP hakkõndaki kapatma davasõ
nedeniyle 1 aylõk gecikmeyle tatile gi-
ren Meclis, yasama çalõşmalarõndan
çok, yaşanan siyasi gerilimlerle gün-
deme geldi. Anayasa Mahkeme-
si’nden dönen kamuda türbanõ serbest
bõrakan anayasa değişikliği ile AKP
hakkõndaki kapatma davasõ Meclis
gündemine damgasõnõ vuran en önem-
li konular oldu. CHP Grup Başkan-
vekili Kemal Kılıçdaroğlu,
TBMM’nin bu yasama yõlõnda ken-
dinden beklenen işlevi yerine getire-
mediğine dikkat çekti.
22 Temmuz 2007’deki seçimlerle
oluşan 23. Dönem Meclisi’nin ilk ya-
sama yõlõ, Cumhurbaşkanlõğõ, TBMM
Başkanlõk Divanõ ve Komisyon baş-
kan ve üyelerini belirledikten sonra
sona ermişti. Meclis, 1 Ekim 2007’de
başlayan 2. yasama yõlõnda normal ya-
sama faaliyetlerine başlayabildi. Hü-
kümet, bu yasama yõlõnda Meclis’e
397 yasa tasarõsõ sevk ederken, mil-
letvekilleri tarafõndan 313 yasa öne-
risi verildi. Gelen tasarõ ve önerilerin
116’sõ yasalaşõrken, komisyonlarda
bekleyen çok sayõda tasarõ ve öneri
bulunuyor.
Sadece bir iade
Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, çõ-
karõlan yasalardan sadece birini Mec-
lis’e iade ettiği için “Çankaya note-
ri” eleştirilerinin hedefi oldu.
Türbanla ilgili Anayasa Mahke-
mesi tarafõndan iptal edilen anayasa
değişikliği, Meclis’te yoğun tartõş-
malara yol açtõ. Gerçekleştirilen ve hâ-
lâ tartõşõlan düzenlemeler arasõnda;
Vakõflar Yasasõ, Sosyal Sigortalar
ve Genel Sağlõk Sigortasõ yasasõnda
yapõlan değişiklik ile TCK’nin 301.
maddesinde yapõlan değişiklikler de
bulunuyor.
CHP, bu dönemde, türban düzen-
lemesi, nükleer santral kurulmasõ,
tanõk koruma ve vakõflarla ilgili dü-
zenlemelerin de aralarõnda bulundu-
ğu 16 yasanõn iptali istemiyle Anayasa
Mahkemesi’ne başvurdu. Yüksek
Mahkeme, başvurulardan biri hak-
kõnda ret, 2’si hakkõnda iptal ve yü-
rütmeyi durdurma kararõ verdi.
TBMM Genel Kurulu, 138 birleşim
554 oturumda 810 saat 20 dakika ça-
lõştõ. Bu çalõşmalarda 39 bin 139
sayfa tutanak tutuldu. Genel Kurul,
komisyonlar ve diğer görevlerle bir-
likte toplam 1903 saat 40 dakika ça-
lõşma yapõldõ, toplam 54 bin 680
sayfalõk tutanak tutuldu. .
‘AKP gerecek’
Geçen yasama yõlõnõ değerlendiren
CHP Grup Başkanvekili Kemal Kõ-
lõçdaroğlu, Meclis’in kendisinden
beklenen işlevi yerine getiremediği-
ni söyledi. Kõlõçdaroğlu, “Daha çok
AKP’nin sorunlarıyla ilgilenen
Parlamento konumuna düştü” gö-
rüşünü dile getirdi. Kõlõçdaroğlu, par-
lamentoda çok gergin saatler yaşan-
dõğõnõ, zaman zaman tartõşma ve kav-
galarõn olduğunu ifade ederek, bunun
da büyük ölçüde Başbakan Tayyip
Erdoğan’õn söylemlerinden ve eleş-
tirilere tahammülsüzlüğünden kay-
naklandõğõnõ söyledi.
TSK’DEN DİNLEME ÖNLEMİ
Cep telefonu
nizamiyede
bırakılıyor
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - Türk
Silahlõ Kuvvetleri
(TSK) bazõ komutanla-
rõn konuşmalarõnõn ve
bazõ gizli evrakõn son
dönemde dõşarõya sõz-
masõnõn yoğunlaşmasõ
üzerine karargâhlarda
sõkõ önlemler almaya
başladõ. Karargâhta gö-
revli personel telefon-
larõnõ nizamiyede bõra-
kõyor ya da göreve gi-
derken yanõna almõyor.
Komutanlara yönelik
ortam dinlemesinin en-
gellenmesi için etkili
elektronik karõştõrõcõlar
kullanõlõyor.
Genelkurmay Elek-
tronik Sistemler Ko-
mutanõ Tuğgeneral
Münir Erten’e atfen
yayõmlanan ses kaydõ,
Hakkâri Dağlõca’daki
piyade taburunun ko-
mutanõ Yarbay Onur
Dirik’e ait görüntülerin
internette yayõmlanma-
sõnõn ardõndan Genel-
kurmay, Kara Kuvvet-
leri ve diğer birimlerde
bazõ önlemler uygula-
maya konuldu.
Karargâhlarda ilk ön-
ce cep telefonlarõna sõ-
nõrlama getirildi. Ka-
rargâhlarda çalõşan per-
sonelin cep telefonlarõ-
nõ getirmeleri duru-
munda nizamiyede bõ-
rakmalarõ isteniyor. Per-
sonelin çoğunluğunun
ise cep telefonlarõnõ me-
sai saatleri içinde kul-
lanmadõğõ, dolayõsõyla
karargâha götürmediği
belirtiliyor.
TSK’yi hedef alan
bazõ ortam dinlemele-
rinin basõna yansõmasõ-
nõn ardõndan bu konuda
da ciddi önlemler alõn-
dõ. TSK komuta heye-
tinin bulunduğu bölge-
lere daha önce elektro-
nik karõştõrõcõlar olasõ
suikast girişimlerini ön-
lemek amacõyla yerleş-
tiriliyordu. Dinleme
olaylarõnõn ortaya çõk-
masõ üzerine komutan-
larõn programlarõnõn ol-
duğu bölgelerde de or-
tam dinlemesini engel-
leyecek önlemler alõnõ-
yor. Buna örnek ola-
rak da Genelkurmay
Başkanõ Orgeneral Ya-
şar Büyükanıt’õn pa-
nel, sempozyum gibi
etkinlikler nedeniyle
gittiği yerlere benzer
araçlarõn götürülmesi
gösteriliyor.
TSK’ye atfen bazõ
belgelerin basõnda yer
almasõnõn yoğunlaşma-
sõ üzerine bu alanda da
önlemler arttõrõldõ. Ka-
rargâhlarda ilgili per-
sonelin dõşõnda kimse-
nin bulunmamasõna
özen gösteriliyor.
Bu kapsamda Kara
Kuvvetleri’nde, emek-
li personelin bazõ özlük
haklarõ dahi nizamiye-
den çözümleniyor. İlgili
birimler ile emekliler
arasõndaki iletişimi bu
konuda görevlendiril-
miş personel sağlõyor.
ILO devreye girdi
Uluslararasõ Çalõşma Örgütü, işçilere sendika değiştirmeleri yönünde
baskõ yapõldõğõ iddialarõyla ilgili olarak Türkiye’den yanõt istedİ
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Uluslararasõ Çalõşma
Örgütü (ILO), Türk-İş’in baş-
vurusu üzerine, orman işlet-
meleri, belediyeler ve ÇAY-
KUR’da çalõşan işçilere sen-
dika değiştirmeleri yönünde
baskõ yapõldõğõ iddialarõyla il-
gili olarak Türkiye’den yanõt is-
tedi.
ILO Uluslararasõ Çalõşma
Standartlarõ Departmanõ Sen-
dika Özgürlüğünden Sorumlu
Müdür Yardõmcõsõ Karen Cur-
tis, Türk-İş Genel Sekreteri
Mustafa Türkel’e gönderdiği
mektupta, başvuruyla ilgili ola-
rak ILO’nun girişimleri hak-
kõnda bilgi verdi.
Mektupta, orman idaresi, be-
lediyeler ve ÇAYKUR’da sen-
dikalarõndan istifa etmeye zor-
lanan işçilere işten çõkarma
tehdidi ve baskõ yapõldõğõ id-
dialarõnõn Türk makamlara ile-
tildiği belirtildi. Mektupta, hü-
kümetin iddialarla ilgili yanõ-
tõndan konfederasyonun da bil-
gilendirileceği kaydedildi.
Genel Sekreter Türkel imza-
sõyla ILO’ya yapõlan başvuru-
da, başta ÇAYKUR olmak
üzere, orman işletmeleri ve
belediyelerde işçilerin tehdit
ve baskõyla sendikalardan isti-
faya zorlandõğõ, istifa etmek is-
temeyenlerin iş şartlarõnõn ağõr-
laştõrõldõğõ ya da ülkenin başka
bölgelerine zorla gönderilerek
cezalandõrõldõğõ belirtilmişti.
İşçilerin sendikaya üye olma
veya olmama özgürlüğüne doğ-
rudan engel olma niteliği taşõ-
dõğõ ifade edilen bu uygula-
malarõn, anayasaya, uluslar-
arasõ sözleşmelere ve
demokratik normlara aykõrõ ol-
duğu belirtilen başvuruda, sen-
dikal özgürlüklerin kõsõtlan-
masõ olarak değerlendirilen bu
tutumu değiştirmesi için hü-
kümetin uyarõlmasõ istenmişti.
‘Gözlemci çağıracağız’
Türk-İş Genel Sekreteri ve
Tek-Gõda-İş Genel Başkanõ
Mustafa Türkel özellikle bazõ
kamu işyerlerinde yöneticilerin,
işçilere, kendilerine yakõn gör-
dükleri sendikalara üye olma-
larõ için baskõ yaptõklarõnõ söy-
ledi. Orman işletmeleri ve be-
lediyelerden sonra ÇAY-
KUR’da benzer olaylar yaşa-
narak işçilerin başka bir sen-
dikaya üye olmaya zorlandõk-
larõnõ dile getiren Türkel, sen-
dikal hak ve özgürlüklere yö-
nelik müdahale ve ihlallerin
ILO’yu da harekete geçirdiği-
ni söyledi.
Türkel, ILO’nun Çalõşma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlõ-
ğõ’ndan yanõt istediğini ve ba-
kanlõğõn bir yanõt hazõrlamak
için çalõşma yaptõklarõnõ belirtti.
Türkel, “ILO’ya tüm ihlalle-
ri belgeleri ile sunacağız ve
ihlalleri yerinde izlemesi için
gözlemci çağıracağız” dedi.
Anayasa Mahkemesi’nden dönen kamuda türbanõ serbest
bõrakan anayasa değişikliği ile AKP hakkõndaki kapatma davasõ
Meclis gündemine damgasõnõ vuran en önemli konular oldu.
Atalay: Güngören zanlõlarõ yakalandõ
İstanbul Haber Servisi - İçişleri
Bakanõ Beşir Atalay, İstanbul
Güngören’de 17 kişinin ölümüne
neden olan bombalõ saldõrõda,
bomba atanõn, hazõrlayanlarõn,
yardõm ve yataklõk edenlerin
tümünün yakalandõğõnõ ve adalete
teslim edildiğini açõkladõ. Atalay,
olayõ gerçekleştiren zanlõlarõn
Büyükçekmece’de çay bahçesinde
bir süre önce meydana gelen
patlamayõ gerçekleştirenle aynõ
grup olduğunu dile getirdi.
Terör saldõrõsõ ile ilgili olarak
Terörle Mücadele Şubesi’nde
sorgularõ tamamlanan 10 zanlõ dün
İstanbul Adliyesi’ne sevk edildi.
Savcõlõk tarafõndan sorgulanan bu
kişilerden 8’i “PKK terör örgütü
üyesi olmak” suçundan
tutuklanmalarõ istemiyle nöbetçi
mahkemeye sevk edilirken, diğer 2
kişi serbest bõrakõldõ. Mahkemeye
sevk edilenler arasõnda bulunan
Hüseyin T.’nin, görgü tanõklarõnõn
beyanõna göre Güngören’deki
patlamalar öncesi olay yerinde
olduğu öne sürüldü.