23 Kasım 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 21 ARALIK 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Yaşamla Hesaplaşma... Gizemli kapılar ardında yaşamak... Uzaklardan yankılanan bir ses ya da çığlık... Kaygı karanlığında diz çökmüş bir aşk... Yerkürenin insanı çoğaltan yalnızlığı içinde, bir minik serçe... Camın önünde içeriye bana bakıyor. Sık ağaçlıkların içinden geçip denize çıkıyor in- sanlar. Deniz dalgalı ve hırçın... Cesare Pavase’yi okuyorum bir akşamüstü. Yaz düşlerim, güz düşlerim bitti. Şimdilerde kış düş- lerindeyim. Bir ışık sarıyor bahçedeki ağacı... Ben serçeye bakıyorum, serçe bana. Bir iletişim başlıyor aramızda. Serçe ve ben an- laşıyoruz. Pavase’nin “güney denizleri”ni anlatıyorum ben minik kuşa... “Sessizce yürüyoruz gece yamacında bir tepe- nin. / İlerleyen boşluğunda ikindi vaktinin, / beyazlar giyinmiş bir dev sanki amcamın oğlu / davranışı ağır, yüzü kavruk ve suskun bir dev. / Bize bunca sessizliği öğretebilmek için.” Kaybolan dalgalar benim kış düşlerimde ka- bardıkça kabarıyor. Denize yakın bir yerde ağaç- lar arasında. Yürüyorum... Kırlangıçlar uçuyor başımın üzerinden... Bir rüzgâr çıkıyor, bir gemi geçiyor, güvertesi ıs- lak... “Biz de durup dinleriz geceyi / rüzgârın çırılçıplak estiği an: rüzgâr / Soğudu yollar, kokular hep in- miş; burun kanatları sallanan ışıklara kalkar.” Bir kadın gözlerinin içinde büyütür o saatlerde hüznü ve sevgiyi. Geçen yıllara inat, bir başka ev- rede bulur kendini. Bir genç kız kendi öyküsünü anlatır kış akşamlarında. Olimpos’un eteklerinde renklerle çoğalan do- ğaya inat aşkın türküsünü söyler delikanlı. Mor menekşeler, sümbüller, karanfiller or- tasında sırılsıklam olmuş sevgililer. Hani o terk edi- lişler ve kaçışlar. Yalnızlığın beyaz badanalı duvarlarına asılı fo- toğraflar! Bir şiir, bir türkü, bir bağırış... Ben Oktay Rifat’ı anımsarım: “Burası dalyan kahvesi Ortalık süt mavisi Apostol bu ne biçim meyhane Tabağımda bir bulut Kadehimde gökyüzü” Süren bir çiçek kokusu ve benim kış düşlerim, ilkyaza özlemim! Ve bitirmeye çalıştığım iki kitap... D.H. Law- rence’nin “Oğullar ve Sevgililer”le “Bakire Çin- geneler”i... Can Yayınları’ndan çıkan bu iki kita- bın yanı sıra yine Can’dan Uwe Tımm’ın “Kırmı- zı”, Federico Andahazi’nin “Gölgedeki Zengin”i, Wofgang Borchert’in “Fener, Gece ve Yıldızlar”ı... “Evet, hiç değilse / ben ölünce / bir fener olsun; tek başıma geceleri / uykulardayken dünya, / gök- te ayla senli benli / sohbete dalsam.” Behçet Necatigil’in o olağanüstü çevirisi... “Veya limanda / gemilerin uyuduğu zamanda, / gülüşürken kızlar, / uyumasam; dar kirli bir kanal- da / bir yalnıza göz kırpsam.” Yumuşak ve adsız mevsimlere gitmek istiyorum kış düşlerimde... Banu Avar’ın “Sınırlar Arasında” kitabını (Rem- zi Kitabevi) okurken Balkanlar’ın hüznünün ağır örtüsünü kaldırmaya çalışıyorum... Komrad’da- ki kadın öyküsünü okurken bir duygu ırmağına ka- pılıyorum... Göklerin ardındaki gökler... Tahran’da Asgar Fardi ve İstanbul şiiri... Bir Semerkant gecesi. Yaşamın derinliğine götürüyor beni, hüznü! Pencerenin pervazına konan minik serçeyle ko- nuşuyorum saatlerdir... O beni anlıyor, ben onu... Sonra hafif bir sis iniyor İstanbul üzerine... Fırtına, toprağın bittiği mavi bir aydınlığın izdü- şümü olurken Balzac’ın o ünlü tümcesi geliyor ak- lıma: “Hükmeden aşk, köleleştirici aşk!” Öfkeli bir kasırga, sabaha karşı gördüğün düş- lerde hep ben varım, sevdiklerim var, dostlarım ve arkadaşlarım! Yaşamla hesaplaşıyorum Ataol Behramoğlu gi- bi... Homeros’un “ışık sahili”nde “Hayata Uzun Ve- da” (Tekin Yayınevi) belki beni, sizi anlatıyor... Şiirsel tümlük, uzun bir yolcuğun sonunda çı- kar ortaya... 70’li, 80’li, 90’lı ve 2000’li yıllar... Bizim kuşağımız hâlâ “Bir gün mutlaka” diyor yaşamın derinliklerinde dolaşırken... Belki bir “Hayata Uzun Veda” olacaktır, bizim 40 yıllık öykümüz, yaşadıklarımız, tutkularımız, sürgünlük ve hapislik günlerimiz. Başımızı bükmeden, gerdan kırmadan, düzene boyun eğmeden geldik bugünlere. Hiç ödün vermedik, düşüncelerimizden dön- medik! Belki anlattık belki de anlatamadık yurtsever olamadan sosyalist olunamayacağını... Yeterince yazıp çizemedik kendi öykümüzü, sev- dalarımızı, türkülerimizi, alanlara nasıl sığamadı- ğımızı... Kalemine, usta şairliğine merhaba dostum, sevgili kardeşim Ataol Behramoğlu! Bugün Kadıköy Caddebostan Kültür Merkezi’nde okurlarla buluşuyoruz. Söyleşi “Susurluk’tan Er- genekon’a”, saat 17.00 - 18.00 (B Salonu). Kitap imza saat 18.00 - 19.00. hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 Haber Merkezi - Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, yazar Can Dündar hakkõnda, Atatürk’ün yaşamõnõ anlattõğõ “Mustafa” adlõ belgesel filmi nedeniyle soruşturma baş- lattõ. Dündar hakkõndaki soruşturma süreci 3 ayrõ suç duyurusu üzerine başlatõldõ. Sigara ile Savaş Derneği kurucu üyesi Prof. Dr. Ah- met Ercan ile Sigara ile Savaşanlar Vakfõ Onursal Başkanõ Prof. Dr. Orhan Ku- ral’õn, ortak suç duyurusu dilekçesinde, “Mustafa’ filmi, içeriği, ayrıca konulara yorumu ile Cumhuriyetin ve Atatürk’ün saygınlığını aşındırmaktadır. Türkiye tarihinin en büyük sigara reklamı Atatürk kullanılarak yapılmaktadır” denildi. Dilekçede Atatürkçü Düşünce Derneği Çankaya Şubesi üyesi Ali Berham Şah- budak’õn suç duyurusunda yer alan iddia- lara benzer ifadeler dikkat çekerken, İstanbul Barosu’na kayõtlõ Avukat Gülnihal Soy- dan’õn suç duyurusuna değinerek, filmin ya- põm ekibinde yer alan isimler ve sponsor- lar aleyhinde de dava açõlmasõ talep edildi. Suç duyurularõnõ birleştiren Ankara Cum- huriyet Başsavcõlõğõ’na ifade veren Dündar, filmin sadece 114 sani- yesinde Atatürk’ün sigara içer- ken görüldüğünü belirtti. Sav- cõlõk, filmde Atatürk’e haka- ret edilip edilmediği ve sigara reklamõ yapõlõp yapõlmadõ- ğõ konusunda bilirkişiye başvurma kararõ aldõ. ‘Bir tek lokmamız kaldı’ BALIKESİR (Cumhuriyet) - ADD Balõkesir Şubesi Yerli Malõ Haftasõ’nõ ilginç bir etkinlikle kutladõ. “Yerli olarak bir lokmamõz kaldõ” diyen ADD Balõkesir Şube Başkanõ Mürüvvet Keleş, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Emek Sinemasõ’nõn yanõndaki parkta lokma günü yaptõ. ADD’li gençler, yurttaşlara, “Yerli olarak bir lokmamõz kaldõ. Sattõrma... Sahip çõk... ” yazõlõ broşürler dağõttõ. ‘Ankaralının parası tırtıklandı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Ankara Anakent Belediye Başkan Adayõ Murat Karayalçõn dün yaptõğõ açõklamada, “Melih Gökçek’in açõklamalarõndan ortaya çõkan tek gerçek, Ankaralõlarõn parasõnõn tõrtõklandõğõdõr” dedi. Karayalçõn Ankara Anakent Belediyesi tarafõndan doğalgaz abonelerinden sayaç bedeli olarak 300 dolar tahsil edildiğinin, bunun 150 dolarõnõn yatõrõm için harcandõğõnõn ortaya çõktõğõnõ kaydetti. Karayalçõn, doğalgaz paralarõnõn peşin olarak toplanmasõna karşõn BOTAŞ’a da ödeme yapõlmadõğõnõ, belediyenin BOTAŞ’a 500 milyon dolar borçlu olduğunu belirtti. Azerbaycan da nakille tanıştı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Ege Üniversitesi (EÜ) Tõp Fakültesi Organ Nakil Ekibi’nin Azerbaycan’da ilk karaciğer naklini gerçekleştirdiği bildirildi. EÜ Tõp Fakültesi Genel Cerrahi Kliniği’nde 4 yõl ihtisas yapan Azerbaycanlõ Dr. Mir Celal Kazimi’nin hazõrlõklarõnõn ardõndan, EÜ Tõp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalõ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Kõlõç başkanlõğõndaki nakil ekibi, Rasim Mehmedov’a (48) halasõnõn oğlunun (22) karaciğerini nakletti. EMO’dan Gökçek’e dava ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Elektrik Mühendisleri Odasõ (EMO) Yönetim Kurulu Başkanõ Musa Çeçen, doğalgaz sayaçlarõna ilişkin İçişleri Bakanlõğõ soruşturmasõnda bilirkişi raporunu hazõrlayan Haşim Aydõncak’la birlikte düzenlediği basõn toplantõsõnda, Ankara Anakent Belediyesi Başkanõ Melih Gökçek’in EMO’ya yönelik sözlerini çirkin bir saldõrõ olarak niteledi ve “Dava açõlabilir” dedi. Oğuz Atay ödülü Büke’nin KASTAMONU(AA) - Türk edebiyatõnõn önemli roman ve öykü yazarlarõndan Oğuz Atay adõna düzenlenen “Üçüncü Oğuz Atay Ödül Töreni” Kastamonu’da düzenlendi. Kastamonu Valiliği ile Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nce düzenlenen törende, Oğuz Atay’õn “Tutunamayanlar” isimli romanõyla Türk romanõndaki yeri vurgulandõ. Törende, Kanat Kitapevi’nden yayõmlanan Ahmet Büke’nin “Alnõ Mavide” isimli kitabõ ödüle layõk görüldü. BM: 2009 son şans BM’nin Kõbrõs Özel Temsilcisi Downer’õn Ankara’ya, 2009 yõlõ içerisinde çözüm olmazsa,BM’ninKõbrõsileilgiliçözümsürecindençekileceğinisöylediğiöğrenildi MAHMUT GÜRER ANKARA - BM Genel Sekrete- ri Ban Ki-mun’un Kõbrõs Özel Temsilcisi Alexander Downer’õn, Ankara temaslarõnda adadaki mü- zakereler ile ilgili net mesajlar ver- diği öğrenildi. Downer’õn 2009 yõ- lõnda taraflar arasõndaki müzake- relerin sonuca ulaştõrõlmamasõ du- rumunda BM’nin çözüm süreci içerisinde daha fazla yer almaya- cağõnõ aktardõğõ ve “2009 çözüm için son şans” değerlendirmesini yaptõğõ öğrenildi. Diplomatik kaynaklardan edini- len bilgilere göre, Downer önceki gün Ankara’da gerçekleştirdiği te- maslarda Dõşişleri Bakanlõğõ Müs- teşarõ Ertuğrul Apakan ve Kõb- rõs’tan sorumlu diplomatlar ile gö- rüştü. Downer görüşmelerde, Kõb- rõs bakõmõndan yaşamsal önem ta- şõyan konulara dikkat çekti. Te- maslarda, adada süren müzakere- lerin son derece yavaş ilerlediğini belirten Downer, bunun için Tür- kiye’nin de elinden geleni yapma- sõnõ istedi. Taraflarõn görüştükleri konularõn çoğunluğunda herhangi bir uzlaşõya varamadõklarõnõ vur- gulayan Downer’õn sürecin çözümü için 2009’un son şans olduğunu ve önümüzdeki yõl içerisinde soru- nun çözülmemesi durumunda, BM Genel Sekreteri’nin Kõbrõs konu- sundaki iyi niyet misyonunu son- landõrabileceğini anlattõ. Downer, BM’nin garantör ülkeler olarak Türkiye ve Yunanistan’dan Türk ve Rum taraflarõnõ çözüm için teşvik etmesini istediğini söyledi. Ankara’nõn ise Downer’a, taraf- lar arasõndaki uzlaşmazlõğõn büyük oranda Rum tarafõndan kaynak- landõğõnõ ve Güney Kõbrõs Rum Yö- netimi Lideri Dimitris Hristof- yas’õn, KKTC Cumhurbaşkanõ Mehmet Ali Talat’a kabul edilmesi zor teklifler getirdiğini vurguladõ- ğõ öğrenildi. Barõş sürecinin KKTC ve Türkiye’nin çabalarõyla yeniden başlatõldõğõnõ anlatan Dõşişleri Ba- kanlõğõ yetkilileri, Ankara’nõn çö- züm isteyen taraf olduğunun orta- da olduğuna dikkat çektiler. Türkiye’nin, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’a iletilmek üzere ye- ni bir teklifi de Downer’a sunduğu öğrenildi. Edinilen bilgilere göre, Ankara sürecin BM Genel Sekreteri tarafõndan bir takvime bağlanma- sõnõ, 2009’un ortalarõna doğru An- nan Planõ’nõn yazõm sürecinde ol- duğu gibi BM’nin öncülüğünde Türkiye, Yunanistan, KKTC ve GKRY’nin bir araya gelerek, çö- züme ulaşmayan konular üzerinde kapsamlõ bir müzakereye oturma- sõnõ ve yine uzlaşma sağlanamamasõ durumunda, bu bölümlerin BM Genel Sekreteri tarafõndan doldu- rulmasõnõ istedi. Annan Planõ’nõn hazõrlanõş süre- cinde de aynõ sistem izlenmiş ve BM’nin o dönemki genel sekrete- ri Kofi Annan, uzlaşõya varõla- mayan bölümleri kendisi doldur- muştu. Downer Ankara’nõn ardõn- dan Atina’ya geçerek orada da te- maslarda bulunmuştu. ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Kahramanmaraş Katliamõ’nõn 30. yõldönümünde katliamõ kõnayacak olan Aleviler, Adana’da bugün yapõlacak miting için çağrõda bulundu. Uğur Mumcu Meydanõ’nda yapõlacak mitingde zorunlu din derslerinin kaldõrõlmasõ, eşit yurttaşlõk ve cemevlerinin ibadethane olarak düzenlenmesi talep edilecek. Mitinge katõlõm çağrõsõ yapan Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanõ Metin Çelik, “Gelin canlar bir olalım. Bir daha katliamlar yaşanmasın” dedi. Mitinge çağrõ amacõyla dün Halkevleri üyeleri de İnönü Parkõ’nda eylem yaptõ. “Katliamın hesabını halk soracak” sloganõ atan eylemciler adõna konuşan Halkevleri Adana Şube Başkanõ Osman Erkut, “Çorum, Sıvas ve Maraş katliamlarının hesabını sormak için, bir daha böylesi acılar yaşamamak için herkesi mitinge katılmaya çağırıyoruz” diye konuştu. Downer, KKTC Cumhurbaşkanı Talat’tan kabul edilmesi zor şartlar masaya konulduğunu söyledi. ‘Gelin canlar bir olalım’ ADANA’DA MİTİNG İstanbul Haber Servisi - Ulusal Si- vil Toplum Kuruluşlarõ Birliği (USTKB), yerel seçimler için işbirli- ği çağrõsõ yaparak, cumhuriyetçi par- tiler tarafõndan İstanbul Büyükşehir Be- lediye Başkanlõğõ’na, gazetemiz yazarõ Oktay Ekinci’nin “ortak aday” gös- terilmesini istedi. USTKB’nin çağrõ- sõnda, siyasi partilerin cumhuriyet de- ğerlerini savunan ortak adaylar çõ- karmasõ gerektiğinin altõ çizildi. Aralarõnda ADD, İstanbul Barosu Kadõn Komitesi, TEMA, Çağdaş Eği- tim Vakfõ, Çekül, 68’liler Vakfõ’nõn da bulunduğu USTKB tarafõndan yapõlan açõklamada, “İstanbul’da USTKB olarak bütün örgütlerin desteğini alabilecek çaptaki mesleki bilgisi, yurtseverliği ve çalışkanlığı ile Ok- tay Ekinci’nin cumhuriyetçi parti- lerin ortak adayı olarak desteklen- mesini teklif ediyoruz” denildi. Atatürk ilke ve devrimlerinin yoz- laştõrõldõğõ, anayasanõn temel nite- liklerinin, ülke bütünlüğünün tar- tõşmaya açõldõğõnõn vurgulandõğõ açõklamada, cumhuriyetin savunul- masõndan yana olan tüm partilerin, coşkulu Cumhuriyet Mitingleri’nde halkõn en büyük isteği olarak orta- ya çõkan “işbirliği” çağrõsõna kulak vermeleri istendi. Sezer: Laik Cumhuriyetin güvencesiyiz OZAN YAYMAN İZMİR - DSP Genel Başkanõ Zeki Sezer, Türkiye’de çağdaş, laik Cumhuriyetin gü- vencesinin Demokratik Sol Parti olduğunu savundu. Sezer, partisinin İzmir’deki bazõ be- lediye başkan adaylarõnõ Kültürpark Atlas Pavyonu’nda gerçekleştirilen törenle açõk- ladõ. Tören öncesi DSP Karabağlar İlçe Bi- nasõ’nõn açõlõşõnõ gerçekleştiren Sezer, Tür- kiye’nin tehlikeli bir bölünme süreci yaşa- dõğõnõ belirtti. CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal’õ da eleştiren Sezer, “İktidar par- tisi ülkeyi uçuruma sürüklüyor. Diğeri de onu destekliyor. Birisi türban konusunda ısrar ediyor. Çarşafa rozet takan Baykal, Recep Tayyip Erdoğan’a da Başbakanlık rozetini takmıştır” dedi. Daha önce Konak’a Erdal İzgi, Dikili’ye de Nazire Kösten’i aday gösterdiklerini bil- diren Sezer, Aliağa’da Mahmut Erkol, Bayõndõr’da Mehmet Önder, Bayraklõ’da Tekin Akoyun, Güzelbahçe’de İlhan Pınar, Foça’da Cengiz Uysal, Karaburun’da Ercan Yesari Yiğit, Karşõyaka’da Mehmet Yıl- dırım, Kemalpaşa’da Zeki Özdengiz, Men- deres’te Süleyman Pehlivanoğlu, Çandar- lõ’da Mehmet Bayraktar, Çiğli’de de Ab- durrahman Tekin’le seçime katõlacaklarõ- nõ söyledi. Dündar, savcıya ifade verdi. Dündar’a ‘Mustafa’ soruşturmasõ Partilerin Cumhuriyet değerlerini savunan adaylar çõkarmasõ gerektiği bildirildi USTKB’den Oktay Ekinci’ye destek Zeki Sezer, başkan adaylarını tanıtmak için gittiği İzmir’de Baykal’ı eleştirdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear