25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 19 KASIM 2008 ÇARŞAMBA 4 HABERLER GLOBALPOLİTİKÜLTÜR ERGİN YILDIZOĞLU Kriz ve Fırsat Başbakan haklı, krizden fırsat yaratılabilir. Ama onun zannettiği gibi değil. Bazı ülkelerin deneyle- rinden yararlanarak şöyle bir şeyler önerebiliriz: İç pazara öncelik… Önce, bu krizin geçici bir sarsıntı olmadığını, ihracata (özellikle de ithal girdisiyle), iç talebin dış kaynakla finansmanına dayalı büyüme modelinin tükendiğini görmemiz gerekiyor. Kredi köpüğü sönerken, bu modelde ısrar edildikçe hem işsizlik artıyor hem de kriz serma- yenin üretici kesimlerini imha ediyor. Türkiye kapitalizminin yola devam edebilmesi için sana- yi ve tarım modellerinin/rejimlerinin değişmesi ge- rekir. Yeni model öncelikle, iç pazarın genişle- mesini, gıda egemenliğini, ülke içi üretimin ve tü- ketimin desteklenmesini amaçlayan önlemleri içermelidir (Tayland). Ancak, böyle bir modelin ül- kenin dünya ekonomisine eklemlenme biçimleri- ni sorgulaması kaçınılmaz. Bu yeniden yapılanma, hem teknoloji hem de insan kaynakları açısından kendine özgün bir altyapıyı, toplumsal duyarlılık- larda değişiklikleri gerektirecektir. Bunları göz önüne alan bir proje, teknoloji, per- sonel, kültür açısından uygun devlet kurumlarıyla desteklenmelidir. Örneğin DPT ve DİE gibi ku- rumların yeniden yapılandırılması gerekir. Bu ku- rumlar (tabii ki meslek kuruluşlarıyla iletişim içinde) yaptıkları çalışmalarla hangi sektörlerin destek- lenmesi, hangilerinin terk edilmesi gerektiğini, ser- mayenin ve emeğin hangi sektörlerden çıkarak han- gilerine yöneleceğini saptayacak, hükümetlere yol göstereceklerdir (Güney Kore, Çin). Tarım sektörüyse öncelikle gıda üretiminin art- masını, gıda egemenliğinin sağlanmasını amaçla- yan tedbirlerle desteklenmelidir. Dahası, tarımsal nüfus yapısının güçlendirilmesi, orta ve küçük öl- çekli çiftçilerin üretkenliklerinin arttırılması, buna uy- gun altyapının kurulması da, hem çevrenin ko- runması hem de kentleşmenin yavaşlatılması açı- sından son derecede yararlı olacaktır. Ayrıca ta- rım üreticisinin küreselleşmenin etkilerinden ko- runması, maliyet, teknoloji, bilgi ve finansman açı- larından desteklenmesi de gerekecektir (Tayland). Kırda ve köy topluluklarında tarım dışı mal ve hizmet üretimi (el zanaatları, küçük sanayi, özel ihraç edilebilir tarım ürünleri, turizm türleri) po- tansiyelinin de özellikle desteklenmesi, ürünleri- nin pazarlanmasına yardımcı olunması gerekir (Tayland). Dünya ekonomisiyle yeniden… Bu tür tedbirleri düşünmeye başlayınca, hemen Türkiye’nin dünya ekonomisine bağlanma bi- çimlerinin gündeme geldiği, dış ticaret, döviz re- jimlerinin iç piyasayı destekleyecek ve koruyacak biçimde düzenlenmesinin, sermaye giriş, çıkışı- nın kurallara bağlanmasının gerekli olduğu görü- lüyor (Malezya). Doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının da, “ye- şil saha yatırımlarıyla” sınırlanması, gerektiğinde teş- vik edilmesi, ancak içerde yeni talep, ihracat geli- ri yaratmak, çevre koşullarına uygunluk, kaynakların sürdürülebilirliğinin korunması, teknoloji transferi ko- şullarına bağlanması gerekecektir (Çin). Dış borç yapısı da yeniden düzenlenebilir ya da bir programa bağlanabilir. Bunlar olmazsa toptan veya kısmen silinmesi gündeme alınabilir (Arjantin). Mali sektörde, yabancı payı, başka sektörden grupların katılım oranları sınırlanmalıdır (Malezya). Bu yeni model, emeklilik ve sigorta fonlarının ye- relleştirilmesini içermelidir. Hatta emeklilik fonla- rının devlet garantisi altına alınması da gerekebilir (Arjantin). Ve acil önlemler İç piyasanın hızla güçlendirilmesi, gelir dağılı- mında hızlı bir iyileşme olmadan gerçekleştirile- mez. Bu bağlamda, hem iş yaratıcı hem de ser- mayeye dışsal ekonomiler sağlayıcı kamu har- camaları, yatırımları işlevsel olacaktır; emekçile- re yönelik vergi indirimleri, kapsamlı bir işsizlik si- gortası sistemi de… Kır ve kent küçük üreticisine yönelik vergi in- dirimleri, temel tüketim mal ve hizmetlerinin (eği- tim, sağlık, konut, en temel gıda, enerji ürünleri) fiyatlarına, destek hatta denetim, yoksul annele- re, çocuklarının eğitimini sürdürme koşuluna bağlı olarak ek özel mali yardımlar da çok yarar- lı olabilir (Brezilya). Çalışanların tükettiği malları üre- ten sektörlerin girdilerine destek getirmek de dü- şünülebilir. Bunların bir kısmı yeniden devlet mül- kiyetine alınabilir. Böyle bir programın kaynak sorunu, dış yü- kümlülerin, faiz dışı fazlanın düzenlenmesiyle ek olarak, hızlı bir vergi reformuyla aşılmaya başla- nabilir. “Tobin vergisi”ne benzer bir yöntemle ma- li işlemler vergilenebilir böylece çalışanların ver- gi yükü azaltılabilir. Aşırı lüks tüketime, çevre kir- lenmesine yönelik yüksek vergiler yeni kaynak ya- ratacaktır. En üst yüzde 5’lik gelir diliminden bir kereye mahsus bir vergi alınabilir, ondan sonra da ödedikleri vergiler yükseltilebilir. Bu veya benzer bir modelin gerçekleşmesinin ilk şartı modele ilişkin tartışmanın halkın önünde yapılması, medyanın ve krizden en büyük zararı görecek, toplumsal dokunun hızla çözülmeye baş- lamasının risklerini algılayabilen sermaye kesim- lerinin desteğinin kazanılmasına bağlıdır (Tayland). Umutlu değilim ama, “söyledim ve ruhumu kur- tardım”... erginy@tr.net http://erginyildizoglu.blogspot.com MHP lideri Bahçeli, Alevilerin inanç ve kültür temelli sorunlarõiçin çözüm istedi ‘Anlamaya hazõrõz’ ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - MHP Genel Başkanõ Devlet Bahçeli, Aleviliğin siyasi istismar ve rant aracõ olmaktan çõka- rõlmasõnõ isteyerek bu ke- simin sorunlarõnõn çözü- mü için “karşılıklı anlama ve anlaşılma” sürecinin başlatõlmasõna hazõr ol- duklarõnõ bildirdi. Bahçeli, grup konuşma- sõna son Kurtuluş Savaşõ gazisi Şekip Birgöl’ü ana- rak başladõ. Başbakan Tay- yip Erdoğan’õn “ya sev ya terk et” olarak yorumlanan açõklamalarõna dikkat çeken Bahçeli, Başbakan’õn sõkõ- şõnca, bu sözü MHP’ye mal etmeye çalõştõğõnõ söy- ledi. MHP’nin hiçbir şe- kilde böyle bir yaklaşõmõ benimsemediğini, milli- yetçilik anlayõşõnõn “ırkçı- lığa dayanmadığını” sa- vunan Bahçeli, “Sevme- yenin terk etmesi yerine, öncelikle bizi ona sevdi- recek, beraberliğimizi saydıracak bir yaklaşı- mın hâkim kılınması bi- zim siyaset anlayışımızın vazgeçilmezlerindendir” görüşünü dile getirdi. Türk milletini meydana getiren “muhteşem beşeri varlığın” bir bölümünün, Alevi İslam inancõnõ be- nimsediğini anõmsatan Bahçeli, bu kardeşlerin inanç ve kültür temelli ba- zõ sorunlarõ, sõkõntõlarõ ve beklentilerinin bulunduğu- nu söyledi. Bu durumun görmezden gelinemeyece- ğini belirten Bahçeli, “Ta- rihi süreç içinde bugüne taşınan önyargılar ve has- sasiyetler, aşılamayan korku ve endişeler” ne- deniyle karşõlõklõ “anla- ma, anlaşılma” sürecinin yaşama geçirilemediğini, bu nedenle de sorunun “kördüğümler yumağı” haline geldiğini bildirdi. Aleviliğin tõpkõ diğer inanç alanlarõnda olduğu gibi “si- yasi istismar ve rant ara- cı” olmaktan çõkarõlmasõnõ isteyen Bahçeli, “MHP, Alevi kardeşlerimizin so- runlarının çözümü için, bu konuda karşılıklı an- lama ve anlaşılma süreci başlatılmasına katkıda bulunmaya samimiyetle hazırdır” dedi. Yaşanan ekonomik krize de dikkat çeken Bahçeli, Başbakan Erdoğan’õn bu konudaki çelişkili açõkla- malarõnõ eleştirirken “Baş- bakan Erdoğan ve AKP’nin krizle ilgili de- ğerlendirmeleri döviz kurları gibi dalgalı bir seyir izlemektedir” diye konuştu. Bütün bu ürkü- tücü tablo karşõsõnda Baş- bakan Erdoğan ve hükümet üyelerinin hâlâ “krizden en az etkileneceğiz” diye- bildiğine dikkat çeken Bah- çeli, “Bunu diyebilmesi için akıl denetimlerini kaybetmiş olmaları ge- rekmektedir” görüşünü dile getirdi. Ahmet Türk, partisinin grup toplantısında Erdoğan ve AKP yönetiminin partisini ve partili belediye başkanlarını hedef alan açıklamalarına tepki gösterdi. (Fotoğraf:AA) Türk, Erdoğan’õn ülkeyi ‘darbeci çizgiye’ götürdüğünü söyledi ‘Yasin Hayal’e 3 yıl, taş atan çocuk için 23 yıl isteniyor’ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DTP Genel Başkanõ Ahmet Türk, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn “ya sev ya terk et” yaklaşõmõyla en “şoven” milli- yetçileri bile geride bõraktõğõnõ belirterek “Acaba AKP, ‘Tek devlet, tek millet’ söylemini bir süre sonra ‘tek parti’ da- yatmasına taşıyarak, bir dik- ta rejimi mi oluşturmaya ça- lışıyor?” dedi. Türk, partisinin grup toplan- tõsõnda Başbakan Erdoğan ve AKP yönetiminin partisini ve partili belediye başkanlarõnõ he- def alan açõklamalarõna tepki gösterdi. Erdoğan’õn sözlerinden kendilerine yönelik “hırs ve nefret aktığını” belirten Türk, adil ve demokratik bir ülkede savcõlarõn derhal harekete geç- mesi gerekirken bunun yapõl- madõğõnõ belirterek, halkõn bu yaklaşõma tarihi yanõtõnõ seçim- lerde vereceğini söyledi. Dersim isyanõndan “zulüm” diye söz eden Türk, “binlerce insana akıl almaz zulüm ya- pıldığını” öne sürdü. AKP iktidarõ döneminde 6 yaşõndaki çocuklarõn ellerinin kelepçelenerek gözaltõna alõn- dõğõnõ ve 23 yõlla yargõlandõğõ- nõ belirten Türk, “Hrant Dink’in katil zanlısı Yasin Hayal bom- ba atmak suçundan 3 yılla yargılanıyor. Taş atan çocuk- lar ise 23 yılla! Bu kadar çar- pık bir adalet anlayışı olabilir mi?” görüşünü dile getirdi. Mehmet Ali Aybar’õn bu yak- laşõmlara “ceberrut devlet” dediğini anõmsatan Türk, AKP hükümetinin ülkeyi 12 Eylül rejimini andõran “darbeci çiz- giye” götürdüğünü söyledi. Türk, bu yaklaşõmõn akõllara, AKP’nin “tek devlet, tek mil- let” söylemini bir süre sonra “tek parti” dayatmasõna taşõ- yarak, bir “dikta rejimi mi oluşturmaya çalışıyor” soru- sunu getirdiğini söyledi. 2-B MECLİS YOLUNDA Turizm kentleri yağmalanacak Hükümetin Meclis’e getirmeye hazõrlandõğõ tasarõ yasalaşõrsa turizm kentlerinde su havzalarõ ve orman arazileri yakõnõndaki 2-B arazileri AKP yandaşlarõnõn yatõrõm arazilerine dönecek. ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Orman talanõna neden olacağõ gerekçesiyle eleştirilen 2-B düzenlemesi yeni- den gündeme getirilir- ken, uzmanlar çalõşma- nõn “yerel seçim yatı- rımı” olduğuna dikkat çekiyor. 2-B sorununun çözü- mü için anayasa deği- şikliğinin gerçekleşme- si halinde en büyük rant alanõ yaratõlacak illerin başõnda Antalya geli- yor. 2-B arazilerinin or- man özelliğini kaybet- mesine karşõn özellikle turizm kentlerinde or- man alanlarõ ve su hav- zalarõnda yapõlaşmaya yol açacağõna dikkat çe- kiliyor. Bu arazilerde toplu konut yatõrõmõ ya- põlacağõ vaatlerinin de seçim yatõrõmõnda etkin olarak kullanõlabileceği belirtiliyor. 2-B arazi- lerinin birçoğunun or- man özelliğini kaybet- mesine karşõn diğer or- man alanlarõna ve su havzalarõna yakõn yer- lerde bulunmasõ, mevcut orman alanlarõnõ ve su havzalarõnõ de tehdit edecek. Uzmanlar söz konusu hazõrlõğõn orman alanla- rõnõn yağmalanmasõnõ teşvik edecek örtülü bir af anlamõna geldiğini belirtiyor. Şehir Plancõ- larõ Odasõ İstanbul Şube Başkanõ Erhan Demir- dizen, orman alanlarõn- daki yapõlaşmayõ özen- direcek, af anlamõna ge- lecek böyle bir uygula- maya karşõ olduklarõnõ belirtti. Geçmişte de özellikle yerel seçimle- rin öncesinde pek çok af kararõ çõktõğõnõ anõmsa- tan Demirdizen uygula- ma ile orman alanlarõnõn tehdit altõna girdiğini söyledi. ‘Antalya hedefte’ Antalya’da orman vasfõnõ kaybetmiş arazi- ler 45 bin 548 hektarlõk bir alana yayõlõyor. An- talya’yõ 39 bin 287 hek- tar ile Mersin, 34 bin 887 hektar ile de Balõ- kesir izliyor. Çevre ve Orman Bakanlõğõ ile Maliye Bakanlõğõ’nõn ortak görüşüyle anayasal değişikliğin gerçekleş- mesi halinde şehir mer- kezlerinde kalan 2-B arazileri üzerinde kent- sel dönüşüm projeleri gerçekleştirilecek. He- deflenen projelerle mini kentler oluşturulacak. Maliye Bakanõ Ke- mal Unakıtan dün ga- zetecilerin sorularõ üze- rine 2-B ile ilgili çalõş- malarda sona yaklaşõl- dõğõnõ belirtti. Düzenle- menin yakõnda TBMM’den geçeceğini ümit ettiğini söyleyen Unakõtan, yasanõn ye- rel seçimden önce mi sonra mõ TBMM’den geçeceği yönündeki so- rulara ise “Bunlar se- çimlere bağlı hususlar değil” yanõtõnõ verdi. Bağış ‘neo- con’ları hedef aldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Genel Başkan Yardõmcõsõ Egemen Bağõş, Demokrat Parti’nin seçim zaferinin, Washington’õn artõk kullanõm tarihi geçmiş “neo-con”larõna ciddi bir darbe vurduğunu belirtti. Bağõş, Newsweek dergisi editörüne gönderdiği yazõda, Washington Enstitüsü Türkiye masasõ direktörlerinden Soner Çağaptay’õn yazdõğõ makaleyi değerlendirdi. “Türkiye ve ABD stratejik müttefiktir. Liderler değişebilir, ancak güçlü ilişkiler ve ortak çõkarlarõmõz kalõcõdõr’” diyen Bağõş, “Eğer Türkiye’de Amerikan aleyhtarlõğõ varsa bunun kaynağõ AKP değil, Soner Çağaptay’õn dost ve ahbaplarõdõr” dedi. Bayram Bozyel af istedi DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - HAK-PAR Genel Başkanõ Bayram Bozyel, dün Diyarbakõr’da düzenlediği basõn toplantõsõnda İmralõ Adasõ’ndaki durumun istismara açõk olduğunu savunarak Abdullah Öcalan’õn başka bir cezaevine nakledilmesini istedi. Kürt sorununun çözümüne ilişkin özgürlük zemini oluşturulmasõ gerektiğini ifade eden Bozyel, “Şiddete başvurmamak koşuluyla, bütün Kürt siyasi partilerine açõk siyasette yer açõlmalõdõr. Geniş kapsamlõ genel siyasal af kanunu ile herkese legal zemin yolu açõlmalõdõr” dedi. PKK bombacısına ömür boyu hapis ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Terör örgütü PKK’nin saldõrõlarõna katõlõp 2003 yõlõnda 2 askeri şehit ettikten sonra 2007’de Hatay ve Adana’da bombalõ eylemler yapmak üzereyken yakalanan Yõldõrõm Çelebi (35), “terör örgütü adõna silahlõ eylem yaparak devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak” suçundan ömür boyu hapis cezasõna çarptõrõldõ. Özel yetkili 8. Ağõr Ceza Mahkemesi Çelebi’ye ayrõca “patlayõcõ madde bulundurmak” ve “sahte kimlik kullanmak” suçlarõndan da 10 yõl hapis cezasõ verdi. AKP’li başkandan erken yalanlama ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP’li belediyelerin yolsuzluklarõnõ açõklamaya hazõrlanan CHP Grup Başkanvekili Kemal Kõlõçdaroğlu’ndan önce Adana Büyükşehir Belediyesi’nin AKP’li Başkanõ Aytaç Durak, hakkõnda çõkan yolsuzluk savlarõna ilişkin açõklama yaptõ. Her seçim döneminde yolsuzlukla suçlandõğõnõ ileri süren Durak, “Ben yolsuzluk yapmadõm. Benim hakkõmda her zaman böylesi şeyler konuşulur” dedi. Adana’daki 227 mahalle muhtarõ ile toplantõ düzenleyen, ancak daha çok Kõlõçdaroğlu’nun açõklamalarõna değinen Durak, eşine ait arazide imar düzenlemesi yaparak rant sağladõğõ iddialarõnõ yalanladõ. Aleviliğin tõpkõ diğer inanç alanlarõnda olduğu gibi “siyasi istismar ve rant aracõ” olmaktan çõkarõlmasõnõ isteyen Bahçeli, “MHP, Alevi kardeşlerimizin sorunlarõnõn çözümü için, bu konuda karşõlõklõ anlama ve anlaşõlma süreci başlatõlmasõna katkõda bulunmaya hazõrdõr” dedi. DUYURU İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’nda 91593-36655 sicil numarasõyla kayõtlõ Hür Si- gorta AŞ unvanlõ şirketimizin Afyonkarahisar Ticaret Sicil Memurluğu’nda 10011 si- cil no ile kayõtlõ Afyonkarahisar acentesi Musa Kazõm Gömleksiz ile Afyonkarahisar 1. Noterliği’nin 27 Ağustos 2007 tarihli 19425 yevmiye no ile yapõlan acentelik söz- leşmesi ve kendisine Beyoğlu 10. Noterliği’nin 21 Ağustos 2007 tarihli 24467 yev- miye No’lu umumi vekaletname ile verilen tüm yetkiler acentenin şirket prensipleri- ne uymamasõ nedeni ile Beyoğlu 10. Noterliği’nin 16 Ekim 2008 tarihli 30955 yev- miye No’lu fesihname, azilnamesi ile kaldõrõlmõştõr. Musa Kazõm Gömleksiz ile şir- ketimiz arasõnda hiçbir bağ kalmamõş olmakla münfesih acentenin uhdesinde bulunan 1499329 – 1499383 – 1499384 – 1499385 – 1499386 – 1499387 – 1499403 – 1499408 – 1499417 – 1499483 – 1499500 – 1500391 – 1708309 – 1708310 – 1708311 – 1708318 – 1708321 – 1708323 – 1708324 – 1708327 – 1708334 – 1708340 – 1708342 – 1708347 – 1708354 – 1708361 – 1708362 – 1708363 – 1708364 – 1708365 – 1708366 – 1708367 – 1708368 – 1708369 – 1708370 – 1708371 – 1708372 – 1708373 – 1708374 – 1708375 – 1708376 – 1708377 – 1708378 – 1708379 – 1708380 – 1708381 – 1708382 – 1708383 – 1708384 – 1708385 – 1708386 – 1708387 – 1708388 – 1708389 – 1708390 – 1708391 – 1708392 – 1708393 – 1708394 – 1708395 – 2092301 – 2092302 – 2092303 – 2092304 – 2092305 – 2092306 – 2092307 – 2092308 – 2092309 – 2092310 – 2092311 – 2092312 – 2092313 – 2092314 – 2092315 – 2092316 – 2092317 – 2092318 – 2092319 – 2092320 – 2092321 – 2092322 – 2092323 – 2092324 – 2092325 – 2092326 – 2092327 – No’lu boş poliçeler şirketimizce iptal edilmiş olup, hükümsüzdür. 3. kişilere ilanen duyurulur. Hür Sigorta AŞ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear