25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada Açıklamayı Türkçeye şöyle çevirebilir miyiz: “Ümüğümüzü sıkma derecesi konusunda sıra- lama yapıldı...Seçmeye çalışıyoruz!” Zira, G-20 zir- vesinden şu karar çıktı: Tüm ülkeler IMF ve Dünya Bankası‘yla daha ya- kın çalışmalı! IMF’nin “daha yakın”dan anladığı şu: Gelişmekte olan ülkeler öncelikle finans den- gesine bakıp dış borçlarını ödeyecekler. Bütçe ra- kamlarını IMF’ye teslim edecekler. Kalkınmayı ra- fa koyacaklar. AKP’nin bu kurallara karşılık önerisi şu: Önümüzde yerel seçimler var. Beni seçime ka- dar idare edin. Bütçeyi rahat kullanayım. Hatta bir miktar ek kredi verin, seçim yatırımı-dağıtımı ya- payım. Nisan 2009’dan sonra size teslim olayım, ne derseniz yaparım. Sat deyin satayım, at deyin atayım! Sormak gerekir: AKP, Türk ekonomisini mi kurtarmak istiyor, önümüzdeki yerel seçimlerini mi? Erdoğan, ABD gezisi boyunca “bazen konuş- madı” desek yeridir. Gezinin öncesinde New York Times gazetesine demeç verip açılışı yap- tı. Demeci gazete şu başlıkla duyurdu: “Türk lideri, ABD ile İran arasında arabuluculu- ğa gönüllü.” Başlık insanda ister istemez AKP kurmaylarının 3 yıl önce ABD’ye getirdikleri şu öneriyi çağrıştı- rıyor: “Süpüreceğinize, kullanın!” Ancak içeriğe bakınca kafalar daha da karışı- yor. Çünkü Erdoğan, ABD’ye arabuluculuk öne- rirken şunu da söylemeyi ihmal etmiyor: “İran nükleer silah yapıyorsa, ona bunu yapma diyenlerin de nükleer silahının bulunmaması ge- rekir.” Tümce özünde doğru. ABD, kendi istediği ül- kede nükleer silah olsun, istemediğinde olmasın politikası güdüyor. Erdoğan da buna karşı çıkıyor. Eğer politikamız bu ise, o zaman bizim işimiz İran’la ABD arasında arabuluculuk olmamalı... Erdoğan, BM Genel Kurulu’nda, Brookings Enstitüsü’nde ve Kolombiya Üniversitesi’nde yaptığı konuşmalarda, sürekli Türk-Amerikan ilişkilerine gönderme yaptı. İki tümcesini yan ya- na koyalım: “Ortak idealler ve vizyona bakıldığında ABD ile gelecekte de birlikte çalışacağımıza güvenim tamdır... İran’ın başta ABD olmak üzere diğer ül- kelerle sıkıntılarının aşılmasında biz arabulucu görevi görürüz...” Dış politikasının hedefine İran’ı koyan ABD’ye, İran’ın sorunlarını çözmesine yardımcı olacağımızı söylüyoruz! Bu çelişkiden denklem yapılsa, Einstein yaya kalır! Erdoğan’ın ABD gezisi konuşa konuşa sürerken uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Stan- dart-Poors, Türkiye’nin görünümünü durağandan negatife çevirdi. Bunu yaparken de gördüklerini sıraladı: - Türkiye’nin cari açığı daha da artacak, dışa- rıdan sıcak paraya gereksinim duyacak. - Bu durum gayri safi milli hasılaya yansıyacak. - Üstüne faizler binecek, ekonomik büyüme du- racak. - Özel sektör dışarıda aradığını bulamayacak, içe dönecek. Erdoğan’ın bu saptamalara ve not düşüklüğü- ne yorumu şu oldu: “Bize böyle dememişlerdi... Bu karar ısmarla- ma...” Kısa süre öncesine kadar yabancıların Türkiye övgüsünü ballandıra ballandıra anlatan Başbakan, şimdi “ısmarlama” diyor. AKP her alanda freni boşalmış araca benziyor. Erdoğan da aracın hızına bakıp gururla sesle- niyor: “Hızımıza kimse yetişemez...” ankcum@cumhuriyet.com.tr SAYFA 17 KASIM 2008 PAZARTESİCUMHURİYET 14 HABERLERİN DEVAMI İstanbul S 15 Edirne S 15 Kocaeli S 17 Çanakkale PB 16 İzmir PB 17 Manisa PB 18 Aydın PB 19 Denizli S 19 Zonguldak PB 16 Sinop Y 14 Samsun Y 14 Trabzon Y 15 Giresun Y 14 Ankara PB 14 Eskişehir S 13 Konya PB 13 Sıvas PB 10 Antalya PB 23 Adana PB 21 Mersin PB 20 Diyarbakır B 18 Şanlıurfa B 19 Mardin B 15 Siirt B 14 Hakkâri Y 7 Van Y 8 Kars Y 6 Oslo K 5 Helsinki Y 6 Stockholm Y 5 Londra B 12 Amsterdam B 15 Brüksel B 11 Paris B 12 Bonn Y 10 Münih Y 15 Berlin Y 11 Budapeşte B 13 Madrid B 18 Viyana Y 12 Belgrad PB 13 Soyfa Y 15 Roma Y 18 Atina Y 18 Zürih Y 11 Moskova Y 9 Aşkabat B 12 Astana B 3 Taşkent A 10 Bakû PB 16 Bişkek PB 8 Tiflis PB 13 Kahire B 23 Şam B 21 Yurdun kuzey ve batı kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları, Doğu Ana- dolu’nun doğusu ile Sinop çevreleri yağ- murlu ve sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu geçecek. Hava sıcaklığında önemli bir değişiklik olmayacak. MELTEM YILMAZ Avrupa Birliği (AB) uzmanõ Sinan Ülgen, Türkiye’nin AB İlerleme Rapor’unda, Ergene- kon davasõndaki gözaltõ süreleri, hak ihlalleri ile iddianemenin geç yayõmlanmasõna yönelik eleştiriler bulunduğunu, bunun “AB nezdinde Türkiye’deki yargı bağımsızlığı ile yargının adalet dağıtmadaki etkinliği açısından bir kri- ter” olarak değerlendirilebileceğini söyledi. Ülgen, Deniz Feneri davasõyla birlikte raporda ilk kez Türkiye’ye ilişkin “yolsuzluk” başlõğõ- nõn açõldõğõna dikkat çekerek “Bu raporun ar- dından hükümetin Deniz Feneri yolsuzluğunu daha fazla yok sayması mümkün değil” diye konuştu. 1992-1996 yõllarõnda Brüksel’de AB nez- dindeki Türkiye Daimi Temsilciliği’nde görev yapan Ülgen, rapordaki eleştiri dozunun özel- likle siyasi reformlarda odaklandõğõnõ kaydetti. Ergenekon davasõna AB’nin birçok açõdan ilgi gösterdiğini belirten Ülgen, devletin içine sõz- dõğõ iddia edilen mekanizmalarõn temizlenme- sinin AB de dahil olmak üzere tüm kesimlerin beklediğini vurgulayarak şunlarõ söyledi: ‘Yargı bağımsızlığı çok önemli’ “AB, Türkiye’de de yargı müessesesinin AB standartlarında işlevsellik kazanmasına önem atfediyor. Çünkü demokratik ülkeler içeri- sinde yargının bağımsızlığı, yargının adalet dağıtmakta etkinliği çok önemli bir kriter. Ra- porda geçen eleştiriler, yargının AB stan- dartlarında çalışmadığına yönelik eleştiriler olarak değerlendirilebilir. Avrupa komisyo- nu bu raporla bu davada Avrupa standatla- rına ve Avrupa hukukuna bir aykırılık ol- duğuna da işaret ediyor olabilir” diye konuştu. Raporda, Deniz Feneri davasõyla birlikte Türkiye’ye ilişkin ilk kez bir “yolsuzluk” baş- lõğõnõn açõldõğõna değinen Ülgen, daha önceki ra- porlarda yolsuzlukla mücadele stratejisinin Türkiye’den istendiğini, bugüne kadar Türki- ye’nin bunu talep edildiği kapsamda gerçek- leştiremediğini, Deniz Feneri davasõnõn bu bek- lentinin artmasõna ve aciliyet kazanmasõna se- bep olduğunu kaydetti. ‘Hükümet adını koymadı’ Davaya ilişkin hükümetin bugüne kadar yok sayma politikasõ yürüttüğünü belirten Ülgen, “Hükümet bu olayın henüz adını koymadı. Ancak nihayetinde bu karar, AB üyesi Av- rupa’nın yargı organından çıkmış bir karar olduğu için, hükümetin Deniz Feneri yol- suzluğunu daha fazla yok saymasının müm- kün olmadığını düşünüyorum” diye konuştu. ÖMER ŞAN RİZE - Rize’nin Derepazarõ ilçesinde bir polis memuru, İlçe Emniyet Müdür- lüğü’nde bir kişiyi vurarak yaraladõ. Rize’nin Derepazarõ ilçesinde, hak- kõnda “Kabahatler Kanunu”na göre iş- lem yapõlan Ercan Güneşdoğdu (27) ser- best bõrakõldõktan birkaç saat sonra ağa- beyi Hasan Güneşdoğdu (29) ile emni- yet müdürlüğüne döndü. Şizofren oldu- ğu iddia edilen Güneşdoğdu, belinden ta- banca ve bõçak çõkararak, silahõ ağabeyi Hasan Güneşdoğdu’ya uzattõ. Güneş- doğdu’nun ağabeyinden polislere ateş et- mesini istediği, kendisinin de bõçakla po- lis memurlarõnõn üzerine yürüdüğü ileri sürüldü. Bu sõrada polis memuru Yahya A’nõn (33) tabancasõnõ çekerek önce ha- vaya uyarõ ateşi açtõğõ daha sonra Ercan Güneşdoğdu’ya ateş ettiği idda edildi. Boynundan ve omzundan yaralanan ve hastaneye kaldõrõlan Güneşdoğdu’nun hayati tehlikesinin olmadõğõ belirtildi. Olay yerdinden kaçan Hasan Güneş- doğdu ise evinde olay sõrasõnda elinde bu- lunan kurusõkõ tabancayla yakalandõ. Soruşturma başlatıldı Rize Emniyet Müdürü Şammaz De- mirtaş olayla ilgili soruşturma başlatõl- dõğõnõ belirterek “Bu yaralanmada po- lisin bir ‘orantõsõz güç kullanõmõ’ ya da silah kullanımının gerektirdiği halin oluşup oluşmadığı, bacaklarına değil de neden boynuna ateş ettiği adli ve ida- ri açıdan soruşturuluyor” dedi. Liseli Genç Umut grubu adına açıklama yapan liseli öğrenciler, “Türkler, Kürtler, Araplarla bir arada mücadele vererek ‘Kardeşliğin Ülkesini’ yaratacağız” dediler. Adana’daki İnönü Par- kı’nda toplandıktan sonra Çakmak Caddesi üzerindeki Kültür Sokağı’na dek yürüyen lise- lilerin burada yaptıkları açıklamada, Adana Valisi İlhan Atış’ın “kentte gerçekleşen eylemlere katılan çocukların ailelerinin yeşil kartının iptal edileceği ve yapılan kömür yardımlarının dur- durulacağı” şeklindeki sözlerine tepki gösteril- di. Açıklamada, “Bizler Liseli Genç Umutçular olarak Vali Atış’ın yapmış olduğu açıklamaları şiddetle kınıyoruz. Atış bağımsız bir kent yöne- ticisi olması gerekirken sanki AKP’li bir belediye başkanı gibi demeçler vermekte, bunlar yet- mezmiş gibi yaptığı uygulamayı savunmaya ça- lışırken gerçek isteğini ise ‘O çocukları ileride bi- rer Gül, birer Erdoğan olarak görmek istiyoruz’ diyerek belli etmektedir” denildi. Liseli Genç Umut’tan protesto Tarım alanı konut alanı olduGÜRSU KUNT ANTALYA - Antalya’da 1500 hektarlõk birinci sõnõf tarõm alanõ olan Kõrcami bölgesi, Antalya Bü- yükşehir Belediyesi Meclisi’nde yapõlan imar tadilatõyla konut ala- nõna çevrildi. CHP’li Muratpaşa Be- lediye Başkanõ Süleyman Evcil- men, Antalya’daki seralarõn yüzde 8’inin bulunduğu Kõrcami’deki plan tadilatõyla, emsalin 0.50’den, 0.80’e çõkarõldõğõnõ, böylece yurt- taşlarõn kamulaştõrmadan dolayõ yüzde 40 oranõndaki kaybõnõn, yüz- de 20 daha artacağõnõ söyledi. Büyükşehir Belediye Başkanõ Menderes Türel, İmar Danõşmanõ Feridun Uyar’dan konuyla ilgili açõklama yapmasõnõ istemesine karşõn Uyar açõklama yapamadõ. AKP Grup Sözcüsü İsmail Av- şar’õn da sõk sõk “Bu iş çok uzadı. Maddeyi oylayıp geçelim” de- mesi üzerine meclis salonunda bu- lunan Kõrcamililer, duruma tepki gösterdi. AKP’lileri “yuh”layan Kõrcamililer, meclis kürsüsüne doğ- ru yönelerek kandõrõldõklarõnõ ve doğruyu bilmek istediklerini söy- lediler. Güvenlik görevlilerinin müdahale etmesiyle gerginlik sona erdi. Kõrcami’nin konut alanõna çevirilmesi AKP’lilerin oyçoklu- ğuyla kabul edildi. ‘Kentte konut fazlası var’ Konuyla ilgili bir basõn açõkla- masõ yapan Ziraat Mühendisleri Odasõ Antalya Şube Başkanõ Va- hap Tuncer ise kentte konut faz- lasõ olmasõna karşõn, tarõm alanla- rõnõn rant adõna elden çõkarõldõğõnõ belirtti. Tuncer, Toprak Koruma Kurulu’nun 0.50 emsal ile bölgenin imara açõlmasõ yönünde karar al- dõğõnõ, bunun üzerine Mimarlar Odasõ ile birlikte Antalya Bölge İda- re Mahkemesi’ne dava açtõklarõnõ anõmsattõ. Tuncer, “Mahkeme, yü- rütmenin durdurulması kararı verdi. Tarım ve Köyişleri Ba- kanlığı da yürütmenin durdu- rulması kararının iptali için Böl- ge İdare Mahkemesi’ne başvur- du. Mahkeme durdurma kara- rını iptal ederek, davanın esastan görüşülmesini istedi ve dava de- vam ediyor” dedi. Tuncer, yargõ sü- reci devam ederken Büyükşehir Belediyesi’nin hazõrladõğõ planda, 0.50 emsalin, 0.80’e çõkarõldõğõnõ ve bunun bölgeye 200 bin ek nüfus yo- ğunluğu getireceğini söyledi. Antalya’da yapõlan plan değişikliğinin çok sayõda yurttaşõ mağdur edeceği belirtildi Avrupa Birliği uzmanı Sinan Ülgen, Deniz Feneri davasının ardından AB’nin yolsuzluklar konusundaki beklentilerinin arttığını ve aciliyet kazandığını söyledi ‘Artõk yok sayamazlar’‘Türkiye ile anlaşacağız’ Ekonomi Servisi - IMF Başkanõ Do- minique Strauss-Kahn, Türkiye ile IMF arasõnda bir anlaşma sağlanacağõn- dan emin olduğunu söyledi. Washington’daki G-20 zirvesinin ar- dõndan düzenlediği basõn toplantõsõnda ko- nuşan Strauss-Kahn, Türk ekonomisine istikrar getirmesi açõsõndan IMF ile bir an- laşma sağlanmasõnõn oldukça önemli ol- duğunu vurguladõ. Reuters’õn haberine gö- re Kahn, IMF’nin finanse edebileceği eko- nomik paketin dahil olduğu bazõ konu- larda Türkiye ile görüş ayrõlõklarõnõn sürdüğüne de belirtti. Türkiye’nin, büyük umutlar vadeden bir ülke olduğunu be- lirten Strauss-Kahn, “Ancak başka ül- keler gibi, finans krizinden dolayı ser- maye akışının kurumasından, ortadan kalkmasından olumsuz etkilenmiş du- rumda. Dolayısıyla onlara (Türki- ye’ye) bu kötü durumdan çıkmaları için yardım etmemiz gerekiyor” dedi. ‘Türk ekonomisi etkilendi’ IMF Birinci Başkan Yardõmcõsõ John Lipsky de, Türk ekonomisinin son yõl- larda önce enerji ve emtia fiyatlarõndaki artõşlardan, yeni olarak da ihraç mallarõ- na dõşarõdan gelen talepte ortaya çõkan azalmadan etkilendiğini kaydetti. MALATYA (Cumhuriyet) - Malat- ya’da otel açõşõna katõlan “Yeni Oluşum Hareketi” lideri, eski devlet bakanõ Ab- düllatif Şener, önemüzdeki yerel se- çimlerden sonra yeni parti kuracağõ me- sajõnõ verdi. Bir açõlõşta konuşan Şener ülke sorun- larõna kalõcõ çözüm bulunmasõ için yeni bir parti ve siyasi vizyona ihtiyaç oldu- ğunu belirterek “Sizden aldığımız ener- jiyle yerel seçimlerden sonra yeni bir siyasi partiyi kurmaya karar verdik” dedi. Dünyanõn yolsuzluklar ve soygun- larla ilgili olarak Türkiye’yi konuştuğu- nu savunan Şener, “Her türlü soygunun koruma altına alındığı bir Meclis bu ül- kenin taleplerine uygun değildir” diye konuştu. Şener, dokunulmazlõklarõ kal- dõracaklarõnõ, Türkiye’yi şeffaf bir ülke yapmak için çalõşacaklarõnõ söyledi. AKP döneminde ülkede yüzü gülen kimsenin kalmadõğõnõ belirten Abdülla- tif Şener, “Sır perdeleri altında Tür- kiye’de kaynakların nasıl dağıtıldığı- nı hiç kimse bilmiyor” dedi. IMF BAŞKANI ‘EMİN’ Polis bu kez karakolda vurdu BİR YURTTAŞ YARALI Şener: Yeni parti seçimden sonra YENİ OLUŞUM HAREKETİ Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı İstanbul Şubesi Okmeydanı Cemevi tarafın- dan gerçekleştirilen “Dostluk ve dayanışma gecesi”nde laik- lik vurgusu yapılırken kızların okutulması istendi. Gecenin açılış konuşmasını yapan Ok- meydanı Cemevi Başkanı Ka- mil Aykanat, Alevi düşüncesi- nin laik Cumhuriyete sonuna kadar sahip çıkacağını söyledi. Şişli Belediye Başkanı Musta- fa Sarıgül ise yaptığı konuş- mada, Hacı Bektaş Veli’nin “Kadınları okutunuz” sözün- den alıntı yaparak “Bu bilinci benimseyerek kadını erkekle eşit gören, kuldan önce yurt- taş olduğu bilincini kavrayan, laikliğin ve Cumhuriyetin bekçisi Alevi yurttaşlarımızla olmaktan mutluluk duyuyo- rum” dedi. Konuşmaların ar- dından Cemevi Gençlik Kolla- rı semah gösterisi gerçekleşti- rirken, gençlik korosu Türk halk müziği konseri verdi. Ge- cede halk müziği sanatçıları Çiğdem Elmas, Erdal Akkaya, Gülcihan Koç, Nurettin Güleç ve Sevcan Orhan da sevilen parçalarını seslendirdi. (Fotoğraf: ALİ AÇAR) ALEVİLER DOSTLUK GECESİNDE BULUŞTU ADD’NİN MİTİNGİ Atatürk-Lenin pankartına soruşturma İstanbul Haber Servisi - Kadõköy Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, Atatürk ve Lenin’i yan yana gösteren pankart hakkõnda Atatürkçü Düşünce Derne- ği (ADD) ile pankartõ taşõyanlar hak- kõnda “Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanun’a Mu- halefet” suçundan soruşturma başlattõ. Savcõ Ömer Faruk Alpsan, 5816 sayõlõ “Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanun’a mu- halefet” suçundan dosya oluşturdu. Savcõnõn, aynõ pankartõn açõldõğõ İzmir mitingi için de ilgili cumhuriyet baş- savcõlõğõna yazõ göndererek soruş- turma açõlmasõnõ talep edeceği bildi- rildi. Dava açõlõrsa ADD yöneticile- ri, Türk Solu ve pankartõ taşõyan ey- lemciler, 3 yõla kadar hapis cezasõ is- temiyle yargõlanacak. 19 Temmuz’da Ergenekon soruşturmasõnõ protesto için ADD’nin düzenlediği mitingde Halkõn Kurtuluş Partisi, Atatürk ile Le- nin’i aynõ karede gösteren fotoğraflõ pankart açmõştõ. ADD Genel Merkez Yüksek Disiplin Kurulu üyesi Lütfü Kıroğlu, olayõn bir provokasyon ol- duğunu belirterek “ADD’yi bir yer- lere koymaya çalışıyorlar” dedi. Korsanlar kargo gemisini bıraktı SEUL (AA) - Hintli yetkililer, içinde 18 Hintli denizcinin bulunduğu kargo gemisinin, fidye karşõlõğõ serbest bõrakõldõğõnõ açõkladõ. Yetkili- ler, mürettebatõn sağlõk durumunun iyi olduğu- nu belirtti, ancak ne kadar fidye ödendiğine ilişkin ayrõntõ vermedi. Geminin kaptanõ Prab- hat Goel’in eşi Seema Goel, Hindistan haber ajansõna, geminin 4 ya da 5 gün içinde Mum- bai’de olmasõnõn beklendiğini söyledi. Türk berberden iyi haber Dış Haberler Servisi - Suudi Arabistan’da “Allah’a küfür ettiği” iddiasõyla yargõlanõp hakkõnda idam cezasõ verilen Hataylõ berber Sabri Boğday’õn (31) serbest bõrakõlacağõ bil- dirildi. Önceki gün, Türkiye’nin Riyad Bü- yükelçisi Naci Koru’nun Boğday’õn ailesini telefonla arayõp “Oğlunuz serbest bõrakõla- cak” haberini verdiği öğrenildi. Polis şiddeti protesto edildi İstanbul Haber Servisi - İstanbul Sosyalist Gençlik Derneği (SGD) üyeleri, çalõştõğõ börek salonunun önüne aracõnõ park eden sivil polis- lere aracõ çekmeleri yönünde uyarõda bulundu- ğu için polisin saldõrõsõna maruz kaldõğõ iddia edilen ve 10 gün iş göremez raporu alan Akõn Dumlu’ya destek vererek, polis şiddetini pro- testo etti. Taksim Tramvay Durağõ’nda topla- nan SGD’liler adõna basõn açõklamasõ yapan SGD İstanbul Şube Başkanõ Selim Sezer, Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu’nun toplumun tüm kesimlerine yönelmiş bir silaha dönüştü- ğünü belirtti. Grup açõklamanõn ardõndan Dumlu’nun çalõştõğõ Çağdaş Börek Salonu’na giderek geçmiş olsun dileklerini ilettiler.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear