Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 18 AĞUSTOS 2007 CUMARTESİ 14 TEB’den KOBİ’lere yeni ufuklar Türk Ekonomi Bankası (TEB), Erzurum’da Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler (KOBİ) için dış ticaret ve pazarlama konularında seminer düzenleyecek. 2122 Ağustos’taki “TEB KOBİ Akademi’’ seminerinde KOBİ’lere ulusal ve uluslararası pazarda kârlılıklarını ve rekabet güçlerini artırabilecekleri eğitim programları vereceklerini kaydeden TEB Ticari Bölge Yönetmeni İsmail Kaya, bu seminerleri düzenlemekteki amaçlarının yatırımcılara yeni ufuklar açmak olduğunu söyledi. İki gün sürecek seminerin ilk gününde KOBİ temsilcilerine iş planına dayalı stratejik yönetim, dış ticaret stratejik yönetim ve planlama, kurumsallaşma ve süreçlerle yönetim, büyüme için pazarlama üzerine uygulamalı atölye eğitimi verilecek. İkinci günde ise ArGe’nin önemi ve dış ticarette riski azaltmanın yolları konunun uzmanlarınca anlatılacak. KOBİ AirTies’dan KOBİ’lere yönelik çözümler AirTies, KOBİ’lere yönelik geliştirdiği ürün ve çözümleriyle, 2007 sonunda 5 bin KOBİ’de bulunmayı hedefliyor. AirTies Türkiye Genel Müdürü Hakan Koçer, 2007 sonunda ADSL’i olan her 10 KOBİ’den 1’inde, 2008 sonunda ise ADSL’i olan her 3 KOBİ’den 1’inde olmayı hedeflediklerini söyledi. AirTies CEO’su Bülent Çelebi de VPN teknolojisi ile ofislerin ADSL üzerinden güvenli bir şekilde birbirleriyle iletişim sağlayabildiğini, MULTI SSID teknolojisi ile modem üzerinde 2 ayrı ağ kurularak ofise veya eve gelen kişinin de ADSL hizmetinden, ofisin ağına girmeden yararlanabildiğini anlattı. ‘CeBIT’e katılacaklara KOSGEB desteği 27 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da, TÜYAP Beylikdüzü Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek CeBIT Bilişim Eurasia Fuarı’na katılmak isteyen KOBİ’ler için KOSGEB desteklerinin hazır olduğu bildirildi. KOSGEB tarafından yapılan açıklamada, toplamda 1500 metre karelik alana sahip olacak fuarın, teknoloji geliştiren Türk şirketlerini küresel sahneye taşıyacağı vurgulandı. Açıklamada, CeBIT Fuarı’nın, KOSGEB destekli alanlarda yeni iş bağlantıları kurmaya istekli ve cesaretli 60 kadar şirketi ağırlayacağı belirtilerek, söz konusu fuara katılmak için, www.destek.kosgeb.gov.tr adresinden başvuru yapılabileceği gibi 0 212 671 10 22 numaralı telefondan da fuara ilişkin bilgi alınabileceği belirtildi. Steril ameliyat ipliği üreten SSM’in genel müdürü Oğuz, hem haksız rekabetten hem de devletin ilgisizliğinden yakınıyor GÜVEN ENDEKSİ Don Kişot gibi mücadele ediyor B ugün sayfalarımıza konuk olan işletme hayli farklı. Hem faaliyet konusu hem de yönetim mantığı açısından. 1991 yılında kurulan SSM Steril Sağlık Malzemeleri AŞ, tek kullanımlık cerrahi ürün, özellikle de ameliyat ipliği ve serum setleri üretiyor. Fabrika Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nde. Yaklaşık 100 çalışanı var. Konu sağlık olunca, doğal olarak ilk aranan da üretimde kalite oluyor. Zaten SSM de bunun bilincinde olarak kendi alanında ilklerin sahibi oluyor. Örneğin Türkiye’de ameliyat ipliği üretiminde ilk steril saha kullanımı SSM’de yapılmış; Avrupa Topluluğu normlarına tam uygun, uluslararası bağımsız akredite kuruluşlarca valide edilmiş Class 10.000 seviyesindeki steril sahalarda sütür ya Girişimci beklemede Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın on dördüncüsünü gerçekleştirdiği “Girişimci Güven Endeksi” sonuçlarına göre, temmuz ayı “girişimci güven endeksi” yüzde 104.8 olarak belirlendi. Üç ayda bir oluşturulan endeks, önceki dönemde olduğu gibi 100’ün üstünde kalmasına karşın, girişimcilerin Nisan 2007’deki kadar iyimser olmadığını ortaya koydu. Nisan 2007’de endeks Ocak 2007’ye göre yüzde 21.7 oranında artarak yüzde 121.7 olarak hesaplanmıştı. Bu dönem endeks çalışmasında firma sahipleri, seçimlerin hemen arkasından yapılmış olmasının da etkisi ile olumlu bakış açılarını koruduklarını, ancak bekleyip duruma göre hareket edeceklerini ifade ettiler. Anket için seçilen firmaların dağılımı incelendiğinde yüzde 27.1’i tekstil ve konfeksiyon, yüzde 18.7’si inşaat ve yapı, yüzde 12.8’i gıdatarım, yüzde 5.9’u makine ve metal, yüzde 5.9’u otomotiv sektörlerinde faaliyet gösteriyor. O ni ameliyat ipliği yapan ilk Türk şirketi olmuş. SSM bir anonim şirket. Utku Oğuz şirketin genel müdürlüğü görevini sürdürürken Mutlu Suner de genel müdür yardımcısı. Bu ilklerin hayata geçirilmesinde Utku Oğuz’un yurtdışı deneyimi, özellikle de İtalya’nın en büyük ilaç firması Menarini’de çalışması etkili oluyor. Üstelik bunu, Türkiye’de ucuz ve kalitesiz üretim yapan merdiven altı üreticiler ile çokuluslu şirketlerin tüm pro ğuz: Devletin nitelikli tıbbi malzemenin Türkiye’de üretilmesi konusunda hiçbir ciddi ve yapısal bir sahiplenme ve koruma programı yokken, bu sektörde ilklere imza atmak gerçekten çok güç oluyor mosyonel ağırlıkları ile ülkeye yüklendikleri sırada onca toz duman arasında yapıyor. Tabi bir de Çin’den gelen sahte CE belgeli ameliyat iplikleri ile mücadele ederek. Oğuz, bu durumu “Bir taraftan merdiven altı üreticilerin yaratığı güvensizlik; bir taraftan çokuluslu firmaların devasa promosyon bütçelerinin yarattığı saldırgan tutundurma kampanyaları, bir taraftan devletin nitelikli yerli üretime sahip çıkmak ve desteklemek anlamında hiçbir ciddi adım atmamış olması gibi etrafımızı çevreleyen birçok olumsuzluğa rağmen, yine hep ileri doğru yol aldık. Bizim böylesi bir ‘toz duman’ ortamda sesimizi duyurabilmemiz tabii ki çok zordu. Örneğin, biz yıllarca bakanlık nezdinde steril saha koşullarından yoksun ortamlarda tıbbi melzeme imalatının yasaklanması gerektiği yönünde sayısız dilekçelerle yazdık çizdik ama kimselere kendimizi dinletemedik ve uzun yıllar son derece sağlıksız ortamlarda tıbbi malzeme üretimi yapıldı Türkiye’de...” diye özetliyor. Bugün SSM, birçok ülkeye ürünlerini ihraç ediyor. Oğuz, “Belçika, Lüksemburg, Avusturya ve Slovenya’ya; diğer taraftanda birçok Arap ülkesine ve Afrika’da bazı ülkelere ve İran’a ihracatımız var. Son üç yıldır her yıl ihracatımızı ikiye katlayarak büyütüyoruz ama bu rakamlar henüz çok küçük olduğundan daha kayda değer seviyede görmüyoruz. Hedefimiz ciromuzun yüzde 50’sinin ihracattan gelmesini sağlamak” diye anlatıyor. Ancak Utku Oğuz’un derdi “en büyük alıcı” konumunda olan devlet ile. “Devletin nitelikli tıbbi malzemenin Türkiye’de üretilmesi konusunda hiçbir ciddi ve yapısal bir sahiplenme ve koruma programı yokken, bu sektörde ilklere imza atmak gerçekten çok güç oluyor” diyor. TIBBİ MALZEME STRATEJİK ÖNEM TAŞIYOR FARKLI BİR YAKLAŞIM Ulusal güvenlik meselesi Türkiye’de daha verimli bir çalışma yapabilmeniz için hangi koşulların sağlanmış olmasını isterdiniz? Sizce KOBİ’lerin önündeki en büyük engel ne? Bir defa her şeyden evvel, tıbbi malzeme ve ilaç konularının “stratejik bir ulusal güvenlik konusu” olduğunun iyice algılanması lazım. Maalesef henüz bu algı dahi oluşmuş değil. Bir diğer önemli konu şu: Türkiye’de maalesef devletin ilaç ve tıbbi malzemede “dışa bağımlılığı azaltma” konusunda ölçülebilir hedeflerle yönetilen açık bir kararlılığı ve ilan edilmiş bir politikası yok. Örneğin devletin “Biz 10 sene içerisinde tıbbi malzeme ve ilaçta dışa bağımlılığımızı yüzde 70’ten yüzde 50’nin altına indireceğiz...” diye sayısal bir hedef ilan etmesi ve bu konuda gereken destek sistemlerini oluşturması gerekiyor. Üçüncü önemli konu da, “Devlet İhale Yasası”nın mutlak surette “yerli üreticiyi” ciddi şekilde koruyacak şekilde değiştirilmesi gereğidir. Bizim iş yaptığımız Güney Afrika Cumhuriyeti’nde bile devlet yerli üreticiyi yüzde 25 oranında korumakta. Bunun Türkiye’de de mutlaka yapılması lazım. Ayrıca yine Devlet İhale Yasası’nda tedarikçilerle hastaneler arasında uzun dönemli sağlıklı ilişkilerin tesisine imkân verecek şekilde uzun erimli satın alma sözleşmeleri yapılmasına imkân veren bir yapı oluşturmak lazımdır. Şu andaki yapı bir yıldan fazla alım anlaşmaları yapılmasına izin vermemektedir. Bu hem stok planlaması hem de uzun dönemli mali planlama için yeterli bir zaman dilimi değildir. KOBİ ama danışman kadrosu var SSM AŞ’nin diğer KOBİ’lerde olmayan bir özelliği, çok değişik disiplinlere mensup yetkin bir danışman kadrosundan hizmet alıyor olması. Utku Oğuz, bu durumu şöyle açıklıyor: “Biz gerçekten de konusunda dünya seviyesinde uzman danışmanlardan yararlanmayı hayati derecede önemli buluyoruz. Bunun birkaç sebebi var: Birincisi, bizim gibi mali kaynakları son derce sınırlı KOBİ’lerin çok spesifik konularda çok yüksek düzeyde bir uzmanlık seviyesine ulaşmış kişileri fulltime olarak sürekli çalıştırmaya zaten gücümüz yetmeyecekti. Ancak parttime danışmanlık, bizim için sürdürülebilir bir çözüm oldu. İkincisi, ben işleri dört dörtlük yolunda giden işletmelere dahi her halükârda dış danışmanlarla çalışmalarını öneririm, zira zaman içinde işletme çalışanlarında ‘işletme körlüğü’ denilen hadise ortaya çıkıyor. SSM Türkiye’de ameliyat ipliği üretiminde kalite ve uluslararası akreditasyon açısından ‘ilk’leri bünyesinde barındırıyor. Microsoft KOBİ’lerde yüzde 38 büyüdü Microsoft Türkiye Genel Müdürü Çağlayan Arkan, geçen yıl KOBİ’lerde genelde yüzde 38, küçük işletmelerde yüzde 78 büyüdüklerini açıkladı. Microsoft ürünlerinden daha fazla katma değer elde etmenin yollarının tartışıldığı ve 2008 mali yılının temel stratejilerine son şeklin verildiği Microsoft Türkiye İş Ortakları toplantısı sonrası başarılı iş ortaklarının ödüllendirildiği törende konuşan Arkan, Türkiye’yi ileriye götürmek için kurumların önündeki iki temel konunun verimlilik ve yenilikçilik olduğunu, bunların ortak paydasının ise bilişim olduğunu kaydetti. Önümüzdeki mali yılda tanıtımını yapacakları ürünlere bakıldığında inovasyon, teknolojik gelişme ve katma değerin muazzam arttığının görüleceğini aktaran Arkan, şirketin geçen mali yılda finansal hizmetlerde yüzde 50, üretim ve perakendede yüzde 40, telekomda yüzde 64, MSN’de yüzde 126, KOBİ genelde yüzde 38, küçük işletmelerde yüzde 78, tüketicide yüzde 300, büyüdüğünü söyledi. Microsoft Türkiye’nin, satış, ciro ve büyüme performansına göre başarılı olan iş ortakları birer plaketle ödüllendirildi. Törende ‘Yılın KOBİ Satıcısı’ ödülünü İstanbul’dan Probil, Ankara’dan Omni Teknoloji Bilgisayar, Anadolu’dan Turkom Bilgisayar Elektronik; ‘Yılın En Gelişen Bilgisayar Firması KOBİ’ ödülünü ise İstanbul’dan Aksis Yazılım Bilişim, Ankara’dan Aysys Sistem Teknolojileri, Anadolu’dan CoşkunOrhan Bilgisayar Teknolojileri aldı. S A T I R A R A S I Eli Kolu Bağlanmış TSE... HİLMİ DEVELİ İnsanoğlunun yaratıldığı günden bu yana günlük yaşamın her alanında karışıklıktan, karmaşadan kurtulma ve belirli bir düzen kurma çabasında olduğu bilinmektedir. Bu düzeni ya da sistemi kurabilmek amacıyla standartlar ve standardizasyonlar geliştirme çabası içine girmiştir. Dünyadaki tüm ülkeler, standardizasyonu, dünyamızda giderek kıtlaşan iktisadi kaynakları optimum değerlendirme çabasının bir ürünü, insan yaşamında mutlak bir gereklilik, toplumun refah düzeyinin gelişmesinde önemli bir düzenleme olarak tanımlamaktadır. Standardizasyon uygulamalarında temel doküman, standartlar olarak kabul edilmiştir. Standartların en önemli özelliği, değişen şartlara ve gelişen teknolojiye göre düzenli olarak uyarlanmasıdır. Günümüzde, uluslararası pazarlarda rekabet edebilmenin yolu standartlara uygun ve kaliteli mal ve hizmet üretiminden geçmekte bir başka ifade ile standartlar “uluslararası ticaretin ortak dili” olarak kabul edilmektedir. Dünya ülkeleri bunu gerçekleştirmek amacıyla özel ya da kamusal kurum, kuruluşları oluşturmuştur. Ülkemizde her türlü madde ve mamuller ile usul ve hizmet standartlarının hazırlanması görevi 132 sayılı kuruluş kanunu ile Türk Standartları Enstitüsü’ne verilmiş olup yalnız TSE tarafından hazırlanan standartlar TÜRK STANDARDI adını alır. TSE standardların hazırlanmasında ülke şartları, can ve mal güvenliği, Gümrük Birliği, üretim ve ihracatı geliştirme, ithalatı denetleme, tüketici meseleleri, kalite ve çevre konularına öncelik ve önem verilerek yayımlanmış uluslararası (ISO, IEC vb.) ve bölgesel standartlar (EN) ile diğer gelişmiş ülkelerin milli standartları (ASTM, DIN, BSI, JIS vb.) esas almaktadır. Geçen günlerde TSE Başkanı Kenan Malatyalı ile konuşma olanağını buldum. Bir yandan Çorum TSO başkanlığını diğer yandan da TSE başkanlığını yürütüyor. TSE’ye geldiğinde geçmişte yapılan usulsüzlüklerin soruşturulması için hiç çekinmeden teftiş isteyen, yolsuzlukları, kamuoyuna, medyaya taşıyan biri olarak tanınır. Kendisiyle yaptığım görüşmede,TSE’nin gereken ivmeyi bir türlü kazanamadığı yönünde. Kenan Malatyalı, bakın içtenlikle neler söylüyor: “TSE bugün, Avrupa Birliği’ne uyum sürecinde ve muadili kuruluşlarla rekabet konusunda ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. AB ülkelerinde muadil kuruluşlar özerk bir yönetim yapısına sahipken TSE’nin bugünkü yasa ve tebliğlerle deyim yerindeyse elini kolunu bağlar duruma düşürmüştür. Bunun başlıca kaynağını, TSE’nin 132 sayılı Kuruluş Kanunu ise çıkarılan pek çok yasal düzenlemeyle uygulanamaz hale gelmiş, Enstitü’nün görev ve yetkileri, yönetim organları tartışılır duruma düşmüştür. Bir başka sorun ise 2006 yılı itibarıyla Enstitü’nün 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ve 4737 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamına alınması oluşturmaktadır. Bu durum,TSE’nin muadili kuruluşlarla rekabet edebilmesi için programladığı tüm yatırımların önüne set çekmiştir. 5018 sayılı kanun ile hizmet gelirlerimizin temelini oluşturan belgelendirme ve ithal mallarının uygunluk değerlendirmesi çalışmaları sekteye uğramıştır. Kanunun uygulanmasına paralel olarak harcırah kanunu kapsamına girilmesi, dışarıdan elemanuzman görevlendirilmesini fiili olarak imkânsız hale getirmiştir.” Umarız yeni hükümet ve Sanayi ve Ticaret Bakanı ülkemizin ekonomisi, sanayicisi ve insanlarımız açısından gerçekten çok önemli olan bu ulusal kuruluşumuzun sorunlarına çözüm getirir. SAYI: 2004/283 esas Borçluya ait ve bir borçtan dolayı hacizli bulunan ve aşağıda tapu kaydı, kıymeti, satış gün ve saati ve önemli özellikleri ile satış şartları belirtilen, İstanbul ili, Tuzla ilçesi, Merkez Postane mah., G 19 sokak, 236 EF3d pafta, 6391 parseldeki, 4568.42 m2 alanlı 10 konut, 1 havuz vasıflı taşınmazda bodrum + zemin + birinci kat, 10 nolu, 2/20 arsa paylı gayrimenkul, dosya borcundan dolayı açık arttırma suretiyle satışı çıkarılmıştır Satış ilanı, ilgililerin adreslerine tebliğe gönderilmiş olup, adreste tebligat yapılmaması veya adresleri bilinmeyenler için de iş bu satış ilanının, ilanen tebligat yerine kaim olacağı ilan olunur. 1.İİK.127.MD. GÖRE SATIŞ İLANININ TEBLİĞİ: Adresleri tapuda kayıtlı olmayan alakadarlara gönderilen tebligatların, tebliğ imkansızlığı halinde iş bu satış ilanı, tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. GAYRİMENKULUN TAPU KAYDI: İstanbul ili, Tuzla ilçesi, Merkez Postane mah., G 19 sokak, 236 EF3d pafta, 6391 parseldeki, 4568.42 m2 alanlı, 2/20 arsa paylı, 10 konut, 1 havuz vasıflı taşınmazda, bodrum + zemin + birinci kat 10 nolu bağımsız bölüm olarak kullanılan gayrimenkul, tapuda borçlu adına kayıtlı olup, gayrimenkulün tapu kaydında haciz ve tedbir şerhi mevcuttur. İMAR DURUMU: Satışa konu gayrimenkulun, TUZLA Belediyesi İmar müdürlüğünün, 01/12/2005 tarih ve 8033 sayılı yazılarına göre satışa konu “6391 ada, 1 parsel sayılı yer, 11/05/1998 tasdik tarihli, 1/1000 ölçekli, Tuzla Plan tadilinde 5/A2/3, Kaks:0,30 yapılanma şartında konut alanında kalmakta olduğu, ancak bölgede yapılan imar uygulamalarının iptal olmuştur” denilmektedir. HALİ HAZIR DURUMU: Satışa konu gayrimenkul; 236 EF3d pafta, 6391 ada, 1 nolu parsel; Postane mah., G 19 sokakta, Hüseyin Polat sitesinin yanında Adaevler adıyla anılan sitenin bulunduğu yerdir. Söz konusu gayrimenkul bu sitenin içinde, deniz tarafında 10 numaralı bağımsız (Tripleks) binadır. Parselin tamamı 4568,42 m2dir. Parsel üzerinde site şeklinde, 10 adet bağımsız tripleks bölüm mevcut olup, sitenin orta yerinde havuz vardır. Evlerin etrafında ve site içerisinde, ortak bahçe düzenlemesi yapılmıştır. Siteye ait elektrik, su ve doğalgaz vardır. Satışa çıkarılarak paraya çevrilmesine karar verilen gayrimenkul, 10 numaralı bağımsız bölüm, bodrum kat, zemin kat ve l. kat olmak üzere 3 kattan ibaret, villa şeklinde yapılmış, tripleks binadır. Bina 90 m2 alana oturtulmuş olup, toplam olarak üst kattaki çıkmalarla birlikte, 290 m2 kapalı inşaat alanına sahiptir. Konutta, toplam olarak 2 adet salon, 6 adet yatak odası, 2 adet mutfak, 2 adet WC ve 3 adet banyo mevcuttur. Bina zemin kat ön tarafında, geniş bir teras vardır. Duvarlar saten alçı ve saten boyalıdır. Bütün odalarda yerler lamine, ıslak hacimler ise mermer kaplıdır. Kapı doğramaları Panel Amerikan tarzında ahşaptan yapılmıştır. Bina genel olarak (B) grubu 3. sınıf yapı tarzında yapılmıştır. Deniz görür ve yaklaşık olarak denize 100150 m. mesafededir. Binanın villa şeklinde yapılmış olması, bağımsız bina olması, sitenin içinde deniz tarafında bulunması, ön tarafı açık şekilde deniz görmesi, bina ile ilgili olumlu etkenlerdir. KIYMETİ: Mezkur gayrimenkulun kıymeti, bilirkişilerce 400.000,00.YTL. olarak tespit edilmiştir. İhale damga resmi bedeli, tapuda alım satım harcının 1/2’si, KDV, tellaliye, tahliye ve teslim masrafları alıcıya aittir. SATIŞ ŞARTLARI: 1) Yukarıda açık tapu kaydı, imar ve halihazır durumu ve kıymeti belirtilen gayrimenkulun, ilk açık arttırması 25/09/2007 Salı günü, saat 14.30’dan 14.40’a kadar, TUZLA icra müdürlüğü salonunda yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklıları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartiyle, ikinci açık arttırması 05/10/2007 Cuma günü, saat 14.30’dan 14.40’a kadar, TUZLA İcra Müdürlüğü salonunda yapılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse, gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere, artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki; artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka, paraya çevirme ve masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2) Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para ile olup, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi ihale pulu, tapu harç ve masrafları ile KDV, tahliye ve teslim giderleri, öncelikle müşteri tarafından ödenir. Birikmiş Emlak Vergisi ve cezaları ile Tapu alım satım harcın 1/2’si satış bedelinden müşteriye iade edilir. Vergiler satış bedelinden ödenir. 3) İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını, hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları Tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4) İhaleye katılıp, daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle, ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi, ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5) Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6) Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2004/283 E. Sayılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 08/08/2007 (İc. İf. Kan. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 44669 TUZLA İCRA ve İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI CUMHURİYET 14 K