26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7 HAZİRAN 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Aklım Fikrim Merkezi’ne 1 ayda 178 proje başvurusu yapıldı. İstanbul açık ara önde 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Erkekler daha projeci çıktı Ekonomi Servisi Kâğıt üzerinde kalan ya da tamamlanamamış fikirleri hayata geçiren Aklım Fikrim Merkezi, 1 aylık zaman diliminde beklenenin üzerinde ilgi görerek 178 proje başvurusu aldı. Bu projelerin 164’ü erkeklerden gelirken 40’ı İstanbul’dan önerildi. En çok proje üretilen alan, 2030 yılında yüzde 60 talep artışı beklenen enerji alanında oldu. Bunu telekomünikasyon, sağlık ve savunma sanayii projeleri izledi. Anel Grup tarafından desteklenen ve Türkiye geneline açık olan Aklım Fikrim Merkezi’ne başvuru yapanların Türkiye geneline dağılımında dikkati çeken ise İstanbul’un 40 proje ile başı çekmesi oldu. 27 başvuru ile Afyon, 15 başvuru ile Bilecik en çok başvuru yapan şehirler arasında yer alıyor. 1 aylık zaman diliminde Aklım Fikrim Merkezi’ne iletilen 178 proje içinden 164’ü erkeklerden geldi. Başvuru yapan kadınların sayısı ise sadece 14 olarak belirlendi. O Kadar Kolay mı? Liste depremlerinin üzerine ağırlıklı piyasacıların seçim senaryoları, medyanın genel yönlendirmesi çok çarpıcı.. Özetle merkez sağın DP’de buluşamaması, AKP’nin yeni vitrini ile merkez sağa oynaması, CHP’nin adayları ile kucaklayıcı olamadığı yorumları üzerinden yazılan senaryolardan piyasacılar, sermaye cephesi çok memnun. AKP, CHP, MHP’nin olduğu bir üç partili Meclis oluşumuna nerede ise kesin gözü ile bakılıyor. AKPCHP koalisyonu en çok isteneni. AKPMHP ya da CHPMHP koalisyonlarına da itiraz yok. Hatta DTP’nin bağımsız milletvekilleri ile oluşturacağı grubun AKPDTP koalisyonunu da üreteceği dillendiriliyor. Özellikle tüm siyasi partilerin merkezde toplandıkları, sosyal, ekonomik plotikaları arasında önemli bir ayırdın olmadığı, var olan politikaların yürütüleceği olgusunun altı memnuniyetle çiziliyor... O kadar kolay mı? Ya da ne kadar kolay değil mi? AKP’nin iktidar icraatları, hele de en son Cumhurbaşkanlığı seçimi üzerinden, ılımlı İslam adına devleti ele geçirme, sivil iktidar darbe girişimleri bir kalemde çizildi. İster tasfiye, ister tezkerenin rövanşı olsun, geçmişten bilinen Milli Görüşçülerin listelerde kazanacak yerlerde olmamaları, merkez sağ parti kimliği belgesi sayıldı. Üstüne tam da vitrin amaçlı, AKP’li kimliği olmayan, ancak Türkiye’de kadın kimliği ve kadın hareketlerini temsil etmeyle de uzaktan yakından bir ilişkileri bulunmayan, sadece modern giyimli, başları açık kadınların listelere alınmaları en önemli propaganda, görüntü aracı yapıldı. AKP’nin Cumhurbaşkanlığı kalesini fethedemeyince ne yapıp edip işi çıkmaza sokmaya yönelik anayasa ucubesi yaratması, inadı yokmuş gibi davranılıyor. Kökü Almanya’daki Milli Görüşçülerin zaten daha AKP’nin ilk iktidara geldiği günlerden bu yana yaşadıkları değişim yok sayılıyor. Abartmıyorum, çeşitli yurtdışı etkinliklerinde yüz yüze konuştuğum Milli Görüş liderlik kadroları, sürekli nasıl kabuk değiştirdiklerini anlatma ve kanıtlamanın çabası içindeler. ABD’de oturan Fethullah Gülen ismi ile simgeleşen modernite, çağa uyum, ılımlı İslam yaklaşımları, değişim rüzgârları olarak pazarlanıp durmakta... AKP’deki eski Milli Görüşçülerin tasfiyesinin gerçek anlamı kamuoyundan gizleniyor.. Aslında dünkü Hürriyet gazetesinin manşetinde yer alan “Tezkere rövanşı mı” sorusunun yanıtı üzerinde durmak gerekiyor. Dünya ölçeğinde siyasal İslamcıların yaşadıkları günümüzdeki temel ayrımı sorgulamak önem kazanıyor... Günümüzde siyasal İslamcıların yaşadıkları şeriatın yorumu, strateji üzerinden radikalılımlı İslam ayrımları ötesinde belirleyici bir başka ana eksen yokmuş gibi davranılıyor. Oysa yeni emperyalizm, zengin kuzey dünyasının çıkarları adına İslami örgütlenmeler, siyasi iktidarlara yaklaşımda bir tek bu eksen ölçü alınıyor: “ABD, AB ideolojilerine teslim olan İslamcı örgütler ve iktidarlar ile ABD karşıtları olmak üzere İslamcılara iki ayrı bakış, yaklaşım gündemde.” ??? Her ne kadar ABDİsrail gizli örgütlerinin kurdurmuş oldukları bir dizi radikal İslami örgüt, günümüzde radikal terör örgütleri olarak düşman cephede sayılsalar da, ABDİsrail hatta AB ekseni için İslami iktidarlar ve örgütlerinin, iktidarlarının ne kadar ılımlı ya da radikal olduklarından, demokrasiye yatkın ya da en uç ırakta durduklarından çok, kendileri ile olan çıkar ilişkileri, iktidar bağları önemli. Birçok diktatörlük, örneğin Suudi krallıkları bu ölçüler içinde baştacı edilirlerken, Türkiye’de laiklik, Cumhuriyet karşıtlığı, BOP projesine ses çıkarmayacak ılımlı sivil iktidar darbesi sonuna kadar destekleniyor... AKP’nin yakalamış olduğu Meclis çoğunluğu ile devletin tüm kurumlarını ele geçirme operasyonu bir yerlerde tıkandı. Şimdi yaz seçiminden, anayasayı içinden çıkılmaz kılmaya, seçimlerde günübirlik kimlik değiştirme olanağı ya da niyeti varmış gibi, yeni vitrinle seçmen kandırmaya uzanan bir dizi yeni plan, proje gündeme geliyor... AKP iktidarı ile Türkiye’nin içine sokulduğu girdap, kitlelerin akıl almaz yoksullaşması, yoksunlaşması karşılığı katlanarak gömüldüğü borç batağı, üretimden vazgeçme anlamındaki projeler, katlanan işsizlik, Cumhuriyet birikimleri, ülke değerlerinin, kaynaklarının yağmalanması.. yoka sayılacak. Uzun yıllardır ülkemizde ve dünyada yaşanan siyasal kirlenmeyi katlayan AKP iktidar icraatları, AKP’li kadroların ülke kaynaklarını yağmalamaları bağışlanacak. Ülkemizin, çocuklarımızın geleceği için yaşamsal tehdit alanlarında, laiklik ve ülke bütünlüğü üzerinden oynanan oyunlar, tuzaklar olmuş bitmiş varsayılacak. AKP aklanmış paklanmış merkez sağda oyları toplayacak... Bu kadar kolay, bu kadar ucuz mu? Milyonların başkaldırısını tersyüz etmek, ülkenin geleceğini ipotek altına almış AKP’ye ucuz bir vitrin, imaj değişikliği ile iktidar teslim ettirmek, Cumhuriyet kazanımları, laiklik, Atatürk devrimleri adına teslim bayrağı çekmek gerçekten bu kadar kolaysa... soner@cumhuriyet.com.tr Türkiye’nin, AB’nin istihdam oranlarını yakalayabilmesi için yılda 1.5 milyonluk yeni iş sahası yaratması şart İşsizlere 180 milyar dolar gerek ? TÜGİS tarafından düzenlenen İstihdam ve Girişimcilik Konferansı’nda Türkiye’nin yüzde 10’lar seviyesinde olan işsizlik oranının çözümü için 180 milyar dolarlık mali kaynağa ihtiyaç olduğu belirtildi. Ekonomi Servisi İşsizlik sorununun çözümü için her yıl 1.5 milyon kişiye iş bulması gereken Türkiye, bu çerçevede 180 milyar dolara ihtiyaç duyuyor. Türkiye Gıda Sanayii ve İşverenleri Sendikası’nın (TÜGİS) düzenlediği istihdam ve girişimcilik konferansı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, Akfen Holding Yönetim Kurulu T Başkanı Hamdi Akın, Hey Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Aynur Bektaş, TİSK Genel Başkanı Tuğrul Kudatgobilig, TÜGİS Başkanı ve Ülker Grubu Yüksek İstişare Konseyi Üyesi Necdet Buzbaş ile çok sayıda asker ve bürokrat katılımıyla gerçekleşti. Toplantının açılışında konuşan Buzbaş, Türkiye’de işsizlik oranının yüzde 10 olduğunu belirterek “Türkiye’nin AB ülkelerindeki istihdam oranını yakalaması için yılda 1.5 milyon istihdam yaratması gerekiyor. Bu, ABD’de bir yıllık istihdama eşit ve yıllık 180 milyar oplantıya (soldan sağa) Hamdi Akın, Nevzat Ayaz, Aynur Bektaş, Necdet Buzbaş ile Murat Başesgioğlu, Tuğrul Kudatgobilig ve Oltan Sungurlu katıldı. tı gibi yüklerin azaltılmasını, kadınların istihdam oranının yükseltilmesini istedi. Akın: Biraz önyargılılar Akfen Holding Başkanı Hamdi Akın da girişimcilere karşı bürokrasinin “biraz önyargılı” olduğunu belirtti. TİSK Başkanı Tuğrul Kudatgobilig ise Türkiye’deki en büyük sorunun işsizlik olduğuna işaret ederek işsizliğin kayıt dışı istihdama ittiğini öne sürdü. Çalışma Bakanı Başesgioğlu da, “istihdam vergilerinin düşürülmesini içeren istihdam paketini hazırladıklarını ama seçim öncesi ‘popülist politika’ olarak algılanır diye seçim sonrası gelecek hükümete bıraktıklarını” söyledi. dolarlık mali kaynak gerektiriyor. İşimiz kolay değil’’ dedi. Girişimcinin önü açılmalı Buzbaş, istihdamın artırılması için girişimcinin önünün açılmasını, kayıt dışını tetikleyen vergi, sosyal sigorta primi ve kıdem tazmina T U R K C E L L Moody’s: MB’nin kredibilitesi artmalı, Hazine’nin borçlanma maliyeti düşmeli 3G’ye özel ArGe merkezi Ekonomi Servisi Turkcell, iletişim ve ileri teknoloji şirketi olma hedefiyle Telekom ve bilişim alanındaki ArGe kadrosunu “Turkcell Teknoloji” çatısı altında topladı. TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Teknoloji Serbest Bölgesi’nde faaliyet gösterecek olan Turkcell Teknoloji, 6 milyon dolar yatırım ile hayata geçirilecek. Turkcell Teknoloji’nin açılışında konuşan Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, “Bundan sonraki dönemde ben de vaktimin büyük kısmını ‘iyi’ işler bulmaya harcayacağım” dedi. AB ülkelerinde yıllık GSMH’nin yaklaşık yüzde 2’sinin ArGe harcamalarına ayrıldığını, Türkiye’de bu oranın binde 6.6 düzeyinde bulunduğunu hatırlatan Telekomünikasyon Kurumu Başkanı Tayfun Acarer, “Bu durumun düzeltilmesi için 3G lisansı alacaklara ArGe koşulu getirildi” dedi. Kredi notunda ‘Irak’ endişesi ? Türk askeri Irak’a girerse belirsizlik artar diyen Moody’s’in Başkan Yardımcısı Kristin Lindow, Türkiye ekonomisinin hâlâ kırılgan olduğunu belirtti. İstanbul (Reuters) Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in Başkan Yardımcısı Kristin Lindow, Türk askerinin Irak’a girmesini beklemediğini, ancak girdiği takdirde Türkiye’nin kredi notuna yeni bir politik belirsizlik ekleneceğini söyledi. Moody’s tarafından İstanbul’da düzenlenen “Kredi Riski” konferansında konuşan Lindow, şu tespitlerde bulundu: IMF çıpası piyasaların güveninin sürmesi için önemli olacak. Merkez Bankası’nın hedefleri konusunda daha fazla kredibiliteye ihtiyacı var. Merkez Bankası’nın kredibilitesinin artması Hazine’nin maliyetinin düşmesi için kritik önemde. Yüksek oranlı döviz cinsi borçtan dolayı borç yapısı hâlâ kırılgan. Cari açık endişe kaynağı, çünkü Türkiye’nin finansman ihtiyacı ekonominin boyutlarına göre yüksek. Türk askerinin Irak’a girmesini beklemiyorum ama girerse Türkiye’nin kredi notuna yeni bir belirsizlik etkiler. İŞÇİLERDEN PROTESTO İzmir Limanı’nın satışına onay İSTANBUL İZMİR (Cumhuriyet) Rekabet Kurulu, TCDD’ye ait İzmir Limanı’nın 49 yıl süreyle işletme hakkının verilmesi yöntemiyle özelleştirilmesi için açılan ihalede Global Hutchison Ports Ege İhracatçı Birlikleri (EİB Limaş) Ortak Girişim Grubu’na satışına onay verdi. Limanİş Sendikası İzmir Şubesi üyeleri ise İzmir Alsancak Limanı’nın özelleştirilmesini protesto etti. “Ekmeğimizin elimizden alınmasına müsaade yok” yazılı dövizler taşıyan liman işçileri, “Limanlar vatandır satılamaz”, “Hükümetin imamı sattırmayız limanı” sloganları attı. Şube başkanı Niyazi Tuncel, ülkenin en büyük ihracat limanının yok pahasına yabancılara peşkeş çekildiğini belirtti. JP’den İş Bankası’na kalite ödülü Ekonomi Servisi JP Morgan Chase Bank, Türkiye İş Bankası’nı “Kalite Ödülü”ne layık gördü. İş Bankası’ndan yapılan açıklamaya göre banka, 2006 yılında ABD muhabiri JP Morgan Chase Bank’a gönderdiği Amerikan Doları cinsinden döviz havalelerinin otomatik işlenme oranının yüzde 98.9’a ulaşması dolayısıyla JP Morgan Chase Bank’tan “Kalite Ödülü” aldı. Açıklamada, JP Morgan Chase Bank’ın, çağdaş bankacılığın en önemli kavramlarından biri olarak kabul edilen STP oranlarının yüksekliği konusundaki ödülü, kendisiyle çalışan binlerce bankanın yüzde 1’inden daha azına verdiği belirtildi. GÜNÜN İÇİNDEN Çelebi Atina için ihaleye giriyor ? Çelebi Hava Servisi, Atina Uluslararası Havaalanı’nın yer hizmetleri ve kargo hizmetlerinin yürütülmesine ilişkin açılan ihaleye katılmak için hazırlık yapıyor. BTSO 118. yılını kutluyor ? Kuruluşunun 118. yılını kutlayan Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın Yönetim Kurulu Başkanı Celal Sönmez, “Bursa sanayisi ve ticaretinin sesi olmaya devam edeceğiz’’ dedi. PO nanoteknoloji anlaşmasını feshetti ? İngiliz nanoteknoloji şirketi Oxonica, Petrol Ofisi ile arasındaki anlaşmanın feshedildiğini bildirdi. Yakıtta tasarruf sağlaması beklenen sistemin dizel yakıtlarda sonuç vermemesi üzerine anlaşma sona erdirildi. Avrupa faizleri yükseltti ? Avrupa Merkez Bankası, yüzde 3.75 olan faiz oranlarını beklentiler dahilinde 0.25 puan artırarak yüzde 4’e çıkardı. Cari açık 12 milyar dolar ? Cari açık nisan ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 20.4 oranında azalarak 3.1 milyar dolara düştü. Yılın ilk dört ayında da cari açık, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3 oranında azalarak 12.2 milyar dolara indi. CUMHURİYET 13 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear