26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 24 HAZİRAN 2007 PAZAR 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Hatay’da yurttaşlara seslenen CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Erdoğan’a yüklendi ‘Ateşler İçindeydi Germencik’ Sevgili, Bilmiyorum, hiç başına geldi mi? Bir arkadaşın sana çocukluk anılarını anlatırken, onun körpe yıllarındaki yüzünü canlandırdığın oldu mu kafanda? Örneğin İsmet Paşa’nın (İnönü) hiç çocukluk resmini görmedim. Bir zamanlar bir can dostum ile çizgili öyküler yapmaya karar vermiştik. İnönü ve Atatürk’ün çocukluklarının da yer alacağı bir tanesinde, yüzleri nasıl çizeceğini düşünüyorduk. “Çocuk vücutları üstüne erişkin yüzleri’’ yerleştirirsin demiştim. “Ateşler İçindeydi Germencik”i okurken bu duyguyu yaşadım. Hele hele sekiz yaşındaki Ekrem’in, (Ekrem Amca) Ali Ağa’nın çocuklarını biraz telaş, biraz korku, bir hayli de öfkeyle dövdüğü sahnede... Olayları kafamda canlandırıyor, fakat konuk gittikleri evin çocuklarını pataklayan Ekrem’in yüzünü bir türlü gözümün önüne getiremiyordum; sonunda bizim Ekrem Amca’nın yüzünü yerleştiriverdim sekiz yaşındaki veledin vücudunun üstüne. İtiraf etmeyiyim ki hayli komik oldu. Feyza Zaim’in yazdığı “Ateşler İçindeydi Germencik’’ 1919 yılında Batı Anadolu’da, Kuvvacılar adına, mücadeleyi örgütlemeye çalışan İttihatçı “Galip Hoca”nın (Celal Bayar) kendisi de İttihatçı olan Nahiye Müdürü Emin Bey’in (Ulucan) Germencik’teki evinde saklanması, Emin Bey’in işgalciler tarafından gözaltına alınıp epeyce hırpalanarak sorguya çekilmesi, evin Yunan askerleri tarafından basılması, kadın ve çocukların dövülmesi olayını, usta bir edebiyatçı biçemi ile anlatıyor. Kitabı okurken, aklıma bir destanın başka yapıtları, örneğin Mustafa Yıldırım’ın “Ulus Dağına Düşen Ateş”i geldi... Keşke bu tür kitapları çok kişi okusa da, insanlar bu vatanı süpermarketten gofret alır gibi almadığımızı, nice acılar, kanlar ve canlar pahasına elde ettiğimizi anlasalar... Anlatı mı desem, öykü mü, roman mı bilemiyorum, kitapta adı geçen Emin Ulucan ailesinin bireylerinin önemli bir bölümünü tanıdım. Emin Bey’in büyük oğlu Ekrem Ulucan’ın oğlu, benim oğlumun adaşı Devrim ile İstanbul Hukuk Fakültesi’nin birinci sınıfında başlayan dostluğumuz yarım yüzyıla yaklaşan bir süredir devam ediyor. Ulucanlar’ın evlerine çok girdim çıktım.. Herkese açık, dergâh gibi bir yerdi. Ailenin küçük kızlarından Feyza Zaim’in kitabını okurken gördüm ki, Ulucanlar’ın evleri Emin Bey zamanından beri öyle imiş. Her gelenin gönülden konuk edildiği dolu doyum bir odak. Ekrem Amca ile Cezmi Amca’nın sofralarında çok oturdum. Onları kendi amcalarım gibi algıladım, hatta öz amcamdan daha çok sevdim. Bunca yıl sonra, “Ateşler İçindeydi Germencik”i okurken, onların çocukluk yıllarına gitmekten, Kurtuluş Savaşımızın başlangıç kesitlerini bir kez daha anımsamaktan büyük bir keyif duydum. Bu vesileyle, buradan bana bu keyfi tattıran, yazar Feyza Zaim’e sonsuz teşekkürlerimi sunar, sana da bu güzel yapıtı okumanı salık veririm. ... 1919 yılındaki öyküde adı geçen üç çocuğun en büyüğü Ekrem Ulucan, daha sonra sigortacı oldu. Milli Reasürans şirketinde, en üst makamlara kadar yükseldi. Fethi Ulucan, işadamı ve matbaacı oldu, sonradan matbaası Sirkeci’deki infilakta yıkıldı. Yeniden kolları sıvayıp işlerini yoluna koymayı becerdi. Dr. Cezmi Ulucan ise tıp fakültesi yıllarında komünist oldu, Mihri Belli, Dr. Müeyyet Boratav ile birlikte tutuklandılar, hapis yattılar. Vefalı bir insan olan Celal Bayar, Ulucan ailesi ile bağlarını hiç koparmadı. Cumhurbaşkanı seçildikten sonra da her yıl Naime Ulucan Hanımefendi’yi (Emin Bey o sırada ölmüştü) ailesi ile birlikte ağırlamayı hiç ihmal etmemişti. Ulucanlar, Kurtuluş Savaşı kahramanı Celal Bayar’dan hep saygı ve sevgiyle söz etmişlerdir. Ama ona da DP’ye de, hiç değilse bildiğim kadarıyla Ekrem ve Cezmi amcalar oy vermemişlerdi (belki 1950 seçimleri hariç). Komünist tevkifatı sırasında, gayretkeş kimi görevliler, Cezmi Ulucan’dan, Celal Bayar’ı da bu işe bulaştıracak ifade elde etmek üzere çok uğraşmış, hiçbir şey elde edememişlerdir. Bildiğim kadarıyla Bayar’ın bundan haberdar olduğunu sanmıyorum. Yine de Celal Bayar, Cezmi Ulucan ile ilgilenmiş, kendisine bir dileği olup olmadığını sormuş, “Teşekkür ederim, hiçbir isteğim yok” cevabını almıştır. Bayar, buna rağmen kara listedeki Dr. Cezmi Ulucan’a, bir maarif doktorluğu verilmesini sağlamıştır. Bu konuda komik bir öykü de var. Sanırım 1956 67 Eylül olayları sırasında solcular gözaltına alınırken (o zaman öyleydi, nerede bir olay olsa, önce solcuları gözaltına alırlar, sonra olayı soruştururlardı) Celal Bayar nasıl haberdar olmuşsa, Cezmi Amca’nın adını listeden silmiş. Arkadaşlarından ayrı, imtiyazlı bir duruma düşen Cezmi Amca buna çok üzülmüş, sonunda yine Naime Hanım’ın ricası ile yeniden listeye dahil edilmiş ve rica minnetle kavuştuğu hapishane yolunu tutuvermiş... Bu olayların kahramanlarından hiçbiri aramızda değil artık. Hepsinin mekânı cennet olsun! ‘Sen milleti anlayamadın’ ? Antakya Uğur Mumcu Alanı’nda yaklaşık 4 bin kişiye hitap eden Baykal, “Halkımızı ezdirmeyeceğiz, soydurmayacağız” dedi. MEHMET ALİ SOLAK Helikopter duvara çarptı ANTAKYA CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Hatay’daki konuşmasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yüklendi. Partililerin Erdoğan’ı yuhalamasına izin vermeyen Baykal, “Sakın AKP mitinglerini örnek almayın. Milletçe hepimiz çok üzülüyoruz. Cumhurbaşkanına yuh çekilmesinden utanç duyuyorum” dedi. Antakya Uğur Mumcu Alanı’nda saat 14.00’te başlayacağı belirtilen miting, 1.5 saat gecikince ve bunaltıcı sıcak havanın da bastırmasıyla katılım geçen yıllara oranla sönük geçti. Yaklaşık 4 bin kişiye seslenen Baykal’a Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen, İlhan Kesici ve milletvekili adayları da eşlik etti. Baykal, 22 Temmuz seçimlerinde Türkiye’nin uzun vadeli geleceğini belirleyeceğini ifade ederek “Ülkemizde yeni tezgâhlanmak istenen oyunları da biliyorsunuz. Ayırma Partisinin Hatay’da düzenlediği mitingde konuşan CHP lideri Baykal, 22 Temmuz seçimlerinde Türkiye’nin uzun vadeli geleceğini belirleyeceğini ifade etti. CHP ve DP mitinglerinde kaza: 4 ölü Haber Merkezi Hatay’da CHP lideri Deniz Baykal’ı taşıyan helikopterin kopan pervanesinin çarptığı kadın yaşamını yitirirken Aksaray’da ise bir beton mikserinin DP’nin seçim konvoyuna girmesi sonucu meydana gelen kazada 3 kişi öldü. Maşuklu beldesindeki Hatayspor Tesisleri yerine kent merkezindeki Atatürk Stadı’nın yanındaki Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne ait boş alana inen helikopter, Baykal’ın miting alanına gitmesinin ardından manevra yaparak yer değiştirmek istedi. Bu sırada, helikopterin kuyruk kısmı Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün duvarına çarptı. Kaza sonucu kopan pervane parçaları çevredeki dolmuş durağında bekleyen Mübeccel Güner ve Erkan Yüce’ye çarparak yaraladı. Ağır yaralanan Güner, kaldırıldığı hastanede kurtarılamadı. Olayın ardından pilot Cüneyt Biçer gözaltına alındı. Karayoluyla Adana’ya geçen Baykal ise büyük üzüntü içinde olduklarını kaydetti. Öte yandan, Önder B. yönetimindeki beton mikseri, AksarayKonya karayolunun 35. kilometresinde önünde giden Mehmet Sait Malkondu idaresindeki Karayolları’na ait çim biçmek için kullanılan iş makinesine çarptı. Çarpmanın etkisiyle sürücüsünün kontrolü kaybetmesi üzerine beton mikseri, karşı yönden gelen Demokrat Parti (DP) seçim konvoyundaki Faruk Özyurt’un kullandığı otomobille çarpıştı. Kazada, otomobilde bulunan Refik Karabatak olay yerinde yaşımını yitirirken Sadık Gümüşsoy ile sürücü Faruk Özyurt kaldırıldıkları hastanede hayatlarını kaybetti. ya değil, parçalamaya değil, birbirine düşürmeye değil, el ele vererek bütünleşmeye geliyoruz. Halkımızı ezdirmeyeceğiz, böldürmeyeceğiz, soydurmayacağız” diye konuştu. Baykal, Cumhurbaşkanlığı seçimi süreciyle ilgili Başbakan Erdoğan’a yüklendi. Baykal, “Senin istediğini cumhurbaşkanı seçmek zorun da değiliz” deyince, kalabalığın “yuh” çekmesine karşı gelerek “Sakın AKP mitinglerini örnek almayın. Milletçe hepimiz çok üzülüyoruz.Cumhurbaşkanına yuh çekilmesinden utanç duyuyorum. Çünkü cumhurbaşkanı milletinin simgesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin şerefi ve onurudur” dedi. Baykal, Başbakan Erdoğan’ın “Bana 370 üzerinde milletvekili verin yoksa kriz çıkar” sözlerine de tepki gösterdi. Baykal, Erdoğan’ın milleti tehdit ederek oy toplamaya çalıştığını belirterek “Kriz çıkarmış, hadi canım sen de. O krizin altında ilk sen kalırsın. Tayyip Erdoğan sen bu milleti anlamamışsın. Bu millet öyle kuru tehditlere pabuç bırakmaz” dedi. Başbakan’ın ‘derin devlet’ sözlerine yanıt DP lideri Tekirdağ’da yurttaşlara seslendi Bahçeli’den Erdoğan’a: Yeni çatışmalar yaratma LEVENT GENCELLİ Ağar: Askersiz, terörle mücadele edemezsiniz TEKİRDAĞ (AA) Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Mehmet Ağar, “Askerle elbette siyaset yapılmaz ama askersiz devlet yönetemezsiniz, terörle mücadele edemezsiniz” dedi. Partisinin Tekirdağ mitinginde halka hitap eden Ağar, daha kötü günlerin geleceği bir dönemde sandığın geldiğini ifade ederek “AKP bitmek üzere. Canı pahasına rekabet etmek zorunda olan sanayici, evladı gibi sevdiği işçileri sokağa çıkarmak zorunda kaldı. Bunların hepsini aşacağız” dedi. İlk kez bir başbakanın “sıfır” terörle bir ülkeyi teslim alma şansı olduğunu hatırlatan Ağar, “Bu, bunun ne anlama geldiğini kavrayamadı, anlayamadı” dedi. Terör üzerinden siyaset yapmaktan çok uzakta durduğunu ifade eden Ağar, “Terörün olduğu bölgelere hâkim olan bir hükümet arıyor millet, devlet arıyor. Ama her şeyi askere ihale ettiniz. Şimdi kalktınız askerle kavga ediyorsunuz. Siz ne yaptığınızı biliyor musunuz. Askerle elbette siyaset yapılmaz ama askersiz devlet yönetemezsiniz, terörle mücadele edemezsiniz” dedi. BURSA MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, “derin devlet” söylemlerine açıklık getirmesi çağrısında bulunarak “Derin olan devlet ile derin olan Türkiye’yi biraz açıkla. Milletimizi 36 etnik parçaya ayırma çabasındasın. Bölücülüğü, yıkıcılığı her alana taşımaya yeminlisin anlaşılan. Yeterince nifak saçtın, bölücüye ödün verdin. Yeni bir çatışma alanı yaratma” diye konuştu. Aşırı sıcağa karşın Bursa’daki Şehreküstü Meydanı’nda toplanan MHP’liler, Bahçeli’nin konuşmasını sık sık alkışlarla kestiler ve Başbakan Erdoğan’ı yuhaladılar. Bahçeli, partisinin Bursa milletvekili adaylarının tanıtılmasından sonra başladığı konuşmasında Başbakan Erdoğan’ın eline geçirdiği tek başına iktidar şansını kullanamadığını, tarihe, tek başına iktidar olmasına karşın cumhurbaşkanı seçemeyen lider olarak geçtiğini söyledi. Erdoğan’ı mağdur edebiyatı yapmakla suçlayan Bahçeli, “Mağdur olan sen değilsin. Mağdur olan milyonlar” dedi. ERDOĞAN’DAN CEM UZAN’A ‘Babası, kardeşi hepsi kaçak’ ? Partisinin Elazığ mitinginde konuşan Başbakan Erdoğan, terörle mücadele konusuyla ilgili olarak “Aramıza fitne sokmak isteyenlere fırsat vermeyeceğiz” dedi. ELAZIĞ (Cumhuriyet) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Elazığ mitinginde bu kez Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan’ı hedef aldı. Erdoğan, “Birisi meydan meydan dolaşıyor, babası kardeşi hepsi yurtdışında kaçak. Madem haklısın, madem dürüstsün niye burada değiller, niye kaçıyorlar?’’ dedi. Başbakan Erdoğan, Elazığ İstasyon Meydanı’nda partisince düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada terörle mücadele konusuyla ilgili olarak “Aramıza fitne sokmak isteyenlere fırsat vermeyeceğiz, terör örgütüne karşı hep beraber dimdik duracağız. Bunun şüphesiz ki bize madden, manen bir faturası oluyor ama er veya geç bunun da üstesinden geleceğiz” diye konuştu. Erdoğan, konuşmasında siyasi partilerin “mazot 1 YTL” olacak vaatlerini de eleştirdi. Erdoğan, “Biri çıkıyor diyor ki, ‘Mazot 1 YTL olacak’. Sayın Baykal diyor ki, ‘Ben daha ucuzuna satarım’, bir diğeri çıkıyor ‘Ben bir müddet sonra açıklayacağım’ diyor. Sayın Baykal diyor ki, ‘AKP ne veriyorsa ben iki katını vereceğim’ diyor. İnanın, bunlar hesap bilmiyor. Bizden böyle bir şey duymayacaksınız. Çünkü biz aldatan olmayacağız’’ dedi. Uzan’ın babasının ve kardeşinin yurtdışında kaçak olduğunu belirten Erdoğan, şunları söyledi: “Madem haklısın, madem dürüstsün niye burada değiller. Niye kaçıyorlar, bu malın, bu mülkün sahibi madem sensin. O zaman niye, açıkça ‘Bunların sahibi benim’ diyemiyorsun. Niye adaletten, yargıdan kaçıyorsun, niye farklı yöntemler uyguluyorsun? İmar Bankası kime aitti? İmarzedelere, 6.5 milyarı kim ödedi? Bu iktidar, biz ödedik. Ama diyor ki, ‘Benim malıma mülküme, her şeyime el koydular’. Nasıl senin oluyor? Seninse o zaman de ki, ‘benim’. Ama bu beyefendi bakıyorsunuz Türk yargısıyla değil, yurtdışında kendine göre yollar, çareler arıyor. Ve inanıyorum ki gereken dersi, gereken cevabı, 22 Temmuz’da yine verecek, çok aldatıldık.’’ asirmen?cumhuriyet.com.tr ‘Aydınlık bir gelecek için iktidar’ ? İstanbul Haber Servisi CHP İstanbul 1. Bölge milletvekili adayları dün bir restoranda yurttaşlarla buluştu. İstanbul 1. Bölge milletvekili adaylarından Prof. Dr. Nur Serter, CHP’nin bu seçimlerde iktidar olmak zorunda olduğunu ifade ederek “Türkiye’yi aydınlık bir geleceğe taşımak için buna mecburuz. Türkiye bizi istiyor, bizi bekliyor’’ dedi. Toplantıya Algan Hacaloğlu, Ahmet Tan, Ayşe Jale Ağırbaş, Ali Topuz, Bayram Meral, Nur Serter, Şinasi Öktem, Mustafa Zengin, Ahmet Sırrı Özbek, Emin Korur Kalender, Süleyman Adil Özkol, Fatma Dilek Yardım, Ali Şecaattin Güney, Mehmet Salih Usta, Basri Bayar, Doğan Küçükemre, Haydar Acun, Hüsniye Kaya ve Binali Ağaç katıldı. 32 ilde oy verme saati değişti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek Seçim Kurulu (YSK) 32 ilde oy verme saatlerini değiştirdi. YSK’nin kararına göre, Adıyaman, Ağrı, Artvin, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Gaziantep, Giresun, Gümüşhane, Hakkâri, Kars, Malatya, Kahramanmaraş, Mardin, Muş, Ordu, Rize, Siirt, Sıvas, Trabzon, Tunceli, Şanlıurfa, Van, Bayburt, Batman, Şırnak, Ardahan, Iğdır ve Kilis illerinde oy verme işlemi saat 07.00’de başlayacak ve 16.00’da sona erecek. CUMHURİYET 04 CMYK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear