28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 16 MART 2007 CUMA 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB PB Y PB B B B B Y 10 13 10 12 15 14 17 12 7 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y 8 Y 9 Y 7 Y 7 PB 7 PB 6 PB 4 K 3 PB 19 Parçalı bulutlu Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB PB PB PB PB B K K K 18 18 12 15 11 11 3 3 3 Trabzon Ankara Erzurum Hakkari İzmir Antalya Ş.Urfa Adana Tüm yurt parçalı ve çok bulutlu, Marmara’nın kuzeydoğusu, Karadeniz ile Doğu Anadolu’nun doğusu ve Sıvas çevreleri yağışlı geçecek. Hava sıcaklığı, yurdun doğu kesimlerinde biraz azalacak, diğer yerlerde değişmeyecek. Rüzgâr kuzey ve kuzeydoğu yönlerden hafif ara sıra orta, yurdun kuzeybatı kesimlerinde kuvvetlice esecek. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih PB B PB PB PB PB PB PB PB 8 4 9 12 11 10 13 13 15 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih B B B B PB PB PB PB PB 13 15 19 15 13 14 16 16 15 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Stockholm Y Y Y Y Y Y Y PB Y 6 23 2 23 7 20 13 19 15 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Sisli Bulutlu Yağmurlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada çirdiği fırsatı Meclis’teki ulusu üçte bir oyla temsil eden AKP grubuna kendini seçtirerek kullanacağını biliyor, bekliyor. RTE’nin sürekli yinelediği bir başka savı vardı. Yapacakları anketlerle parti örgütüne, sivil toplum örgütlerine, devletin önde giden kurumlarına ve halka AKP’den kimin cumhurbaşkanı olmasını yeğlediğini soracaktı. Vakit gelmiş olmalı. AKP, üç maddelik ilk anketi parti örgütüne yolladı. Yanıt bekliyor, fakat anketin içeriği açıklandığında görüldü ki: Anket RTE’nin mizah alanındaki dehasının etkisinde. Ancak AKP Genel Merkezi açıkladığı son anketle; Cumhurbaşkanı adaylığını siyasal komediye çeviren trajikomik diye adlandırılacak bir piyesin ilk sahnesini gösterime açmış bulunuyor... ??? AKP örgüte gönderdiği genelgede RTE’nin Cumhurbaşkanlığı adaylığına “nasıl bakıldığını” soruyor. Fakat AKP Genel Merkezi sadece tek bir aday olmayacağı yolundaki söylemlerini doğrulayacak bir yöntem yeğliyor ve şimdi komedinin bu sahnesinde yardımcı aktörlerin isimleri de ankete alınarak, tabii yutan olursa RTE’nin AKP’nin tek adayı olmadığı izlenimini vermeye çalışıyor. RTE’ye rakip adaylar ise: RTE’nin aşağıda olduğu gibi yukarıda da sözünden dışarı çıkmayacak iki devlet bakanı. Din konusunda bilgili Mehmet Aydın ile gözünü kırpmadan AB’ye hükümetin ulusal yararları zedeleyen taahhütlerine imza atan Beşir Atalay! Bir de üç beş gün önce “Başbakanımız kimi söylerse biz onu cumhurbaşkanı seçeriz” diyen Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ile Adalet Partisi hükümetinde Milli Eğitim Bakanlığı döneminde muhafazakâr yanı ağır bastığı savı ile ünlenen Köksal Toptan! Bu isimler neden seçildi? Yanıt gayet basit: RTE’ye yeğlenmeyecekleri için! Ve lakin ankette adı kulislerde, yazılı medyada demeçleriyle sık sık cumhurbaşkanı olmaya hevesli diye geçen... laikliği kuşa benzetmenin şampiyonluğunu yapan... türban deyince aslan kesilen... 20 yaşındaki imam hatipliyi 23 Nisan Çocuk Bayramı’nda başkanlık koltuğuna oturtacağını inatla açıklayan... bir üst katta makamında otururken aşağıda şapkalı hanımların izleyici locasına girmesini engelleyen, ama türbanlıya yol veren Meclis polislerinin saçma sapan uygulamalarından haberli görünmeyen Meclis Başkanı Bülent Arınç ile... ...dış siyasetteki teslimiyetçi politikaların RTE ile birlikte mimarı ve savunucusu, saç modelini değiştirerek dış dünyaya yakışıklı kimlikle çıkmayı başaran... türban konusunda çoook duyarlı Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün adları AKP anketinde yok! ??? Bu durum gülümsemelere, alaylı yorumlara neden olacaktı. Oldu: AKP yönetimi gazetelere göre bu “eksikliği” hayli eğlenceli bir açıklama ile yanıtlıyor. Efendim, anketi AKP merkezi hazırlamamış, bir şirkete ısmarlamış. AKP kaynakları, anketi düzenleyen şirketin partide yerleri zaten belli olan bu iki ismi “yıpratmamak için ankete koymadığını” söylüyorlar. Şirket, demek ki, AKP’nin içini, siyasetini, geleceği, AKP Genel Merkezi ve tabii RTE kadar iyi biliyor, değerlendiriyor olmalı kiii; Arınç ve Gül’ün adlarını ankete almıyor. Bu mantığın yorumu; yersen derler adama; rafta dolma var! ??? Oysa, RTE’nin görüşleri ışığında genel merkezin anketi biçimlendirdiğini kestirebilmek için basit bir analiz yeterli. Zira ankete Arınç ve Gül’ün RTE’ye seçenek olarak yazılması “patronu” sıkıntıya sokacaktı. Genel merkezin daha önce açıkladığı anketlerde örgüt; RTE’nin başbakan kalmasını, Çankaya’ya çıkmamasını önermişti. Son ankette Arınç ve Gül adaylığına nasıl bakıldığı sorulacak olsa, örgüt başbakan kalmasını istediği RTE yerine güçlü bir olasılıkla Arınç veya Gül’ü cumhurbaşkanı adayı gösterebilir ve bu sonuç, RTE ile eşi türbanlı Emine Hanım’ın düşlerinden eksik olmayan Çankaya aşkına müthiş bir darbe olurdu. Bu tehlikeyi RTE elbette göze alamazdı. Diğer anketler genel merkezin yaptırdığı anket içeriğinde olursa, RTE’nin halkın, etkili ve yetkili kurumlarla kuruluşların görüşünü alacağını ifade eden açıklamaları siyasal komedinin diğer sahnelerini oluşturacak. RTE, anketler yaptırdığını öne süren palavra edebiyatıyla adeta nalıncı keseri gibi hep bana hep bana yöntemiyle, aklı sıra herkesi kör, sağır ve de budala yerine koyarak Çankaya’ya çıkmaya hazırlanıyor! İşte para havuzu Resmi raporlarda, oluşturulan yapılanmanın, belediye paralarının ‘geleceğin başbakanını hazırlamak ve cihat hazırlığı’ için yönlendirildiğine işaret ediliyor İLHAN TAŞCI GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY ANKARA CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın gündeme getirdiği “havuz hesabı” aracılığıyla, Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığa taşınma süreci resmi raporlarda da ayrıntılı olarak yer aldı. Raporlarda, oluşturulan yapılanmanın, belediye paralarını “geleceğin başbakanını hazırlamak ve cihat hazırlığı yapmak” için yönlendirildiğine işaret ediliyor. Raporlarda isim verilmese de “Geleceğin başbakanının Recep Tayyip Erdoğan” olduğu ortaya çıkıyor. Baykal’ın gündeme getirdiği ve kendisinden “ispatı” istenen havuz hesabındaki ilişkiler ağı Mülkiye başmüfettişleri ve hesap uzmanlarınca belirlenmiş ve Erdoğan başta olmak üzere bugün birçoğu AKP milletvekili olan belediye yöneticileri hakkında suç duyusunda bulunulmuştu. Müfettişlerin belirlemelerine göre havuzda toplanan para 2001 rakamlarıyla 300 trilyon lira olarak hesaplandı. Havuz hesabının açıldığı Vakıfbank Valide Sultan Şubesi’nin müdürlü ğünü bugün örtülü ödeneğin başında bulunan Maksut Serim yapıyordu. Sedat Abdullah Arısoy başkanlığında 8 kişiden oluşan hesap uzmanları grubu, dolaştırılarak havuz hesabında toplanan paraların bu yolla denetim dışı bırakıldığına işaret ettiler. Raporda, bu paraların bazı kişi ve kuruluşların özel hesaplarına geçirildiği saptamasına da yer verildi. Uzmanlar, İGDAŞ’ta yapıldığı belirtilen yolsuzluktan elde edilen 22 trilyon liranın 1999 yerel seçimlerini kazanmak için oluşturulan havuza aktarıldığına dikkat çektiler. Organize suç örgütünün, faaliyetini üç aşamada gerçekleştirdiği belirtildi. Raporlara göre, ilk aşamayı,menfaatın belli kişilere aktarılması oluşturdu. İkinci aşama raporda, “1999 mahalli idareler seçiminde mevcut olan makamların ve görevlerin korunmasını sağlamak amacıyla yapılacak masrafların bir kısmının karşılandığı seçim havuzu oluşturmada, varlığı bilinen çeteden yararlanılması” olarak belirtildi. Son aşamanın ise “Seçim havuzunun oluşturulabilmesine yö nelik gerçekleştirilen bazı iş ve faaliyetler ile, oluşmuş şartlarını devamının sağlandığı, görev değişikliklerinin bu sürecin devamlılığına etkide bulunmasını önleyerek bu şekilde organize suç örgütünün ödüllendirilmesi” olarak nitelendi. Raporda, şu değerlendirme yapıldı: “Bu organizasyon ve gerçekleştirilen fiillerin en önemli yönü sonuç itibarıyla kamu kaynaklarının seçimi kazanma amacı doğrultusunda kullanılmış olduğudur. Bu organizasyon sadece maddi menfaat sağlamak için yapılmış değildir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı gibi sürekli rant dağıtılabilecek bir makamın elde tutulmasının sağlanmasına yönelik bir organizasyondur. Bu organizasyonu kamu kaynaklarından seçim masraflarının karşılandığı bir kaynak yaratma ve seçimlerde başarılı olmayı amaç edinmiş bir organizasyon olarak görmek gerekmektedir.” ‘Devasa çete oluşturuldu’ Mülkiye Başmüfettişi Candan Eren’in hazırladığı raporlarda da, siyasi ve sosyal bir görüşten kaynaklanan bir amaçla “devasa” bir çete oluşturulduğuna işaret edilerek organizasyonun “Hayali şirketlere, naylon ve sahte faturalarla ödemeler yaptığı, yapılan bu ödemeler sonucu, toplanan paraları kendilerince bilinen kişilerin elinde toplayarak özel amaçlar doğrultusunda kullandığı, devlet parasını yani belediye parasını, nitelikli yollar kullanarak yukarıda belirtilen (Geleceğin başbakanını hazırlamak ve cihat hazırlığı yapmak) amaçlara yönlendirdiği ve zimmete geçirdiği” vurgulandı. Başta Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere birçok belediye yöneticisi hakkında davalar açıldı. Ancak dokunulmazlık dosyaları nedeniyle yargılanmaları askıya alındı. Erdoğan hakkında, belediye başkanlığı dönemine ilişkin “görevi ihmal, zimmet, kalpazanlık, resmi evrakta ve kayıtlarda sahtecilik, cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak” suçlarından dokunulmazlık dosyası bulunuyor. SHP’den Iraklı kadınlara destek SHP Kadın Meclisleri Genel Başkanı Eser Cilasun başkanlığındaki bir grup partili, Iraklı 3 kadının ölüm cezasına çarptırılmasını protesto etmek amacıyla Irak’ın Ankara Büyükelçiliği önüne siyah çelenk bıraktı. Burada grup adına basın açıklaması yapan Eser Cilasun, uygar dünyanın ölüm cezasını yasalarından attığını, dahası idamı bir ceza olarak kabul etmediğini belirterek “Kapı komşumuz Irak’ta üç kadının idam edilmesini sessizce kabul etmemiz mümkün değildir’’dedi. Eser Cilasun’un açıklamasının ardından SHP’liler, siyah çelengi büyükelçilik önüne bırakarak dağıldılar. (AA) leme karşı çıkıyormuş! Akdağ, göreve geldiği günden beri en aktif çalışmayı iki alanda yapıyor: 1. Kadrolaşma işlemlerini tamamlamak. 2. Sağlık politikasına yönelik eylemleri başından kesmeye girişmek. Tıp Bayramı, bakanın belli başlı kadroları kendileştirdiğini ortaya koydu. Kimi başhekimlerin aceleyle yaptığı açıklamalara bakınca insan, “Acaba bir hastanenin başhekimi mi konuşuyor yoksa Bakan’ın hastane özel temsilcisi mi” sorusunu sormadan edemiyor. AKP’nin sağlık politikası nedir, sorusunun kestirme yanıtı şöyle verilebilir: Öteki alanlarda neyse, sağlıkta da odur! AKP, sosyal devlet kavramının temelini oluşturan hizmetlerin çoğunu özelleştirmeye değil, yabancılaştırmaya girişti. Sağlık da adım adım bundan payını alıyor. ??? Akdağ, sağlık politikasına yönelik eleştirileri, eylemleri reddederken “ben yaptım oldu” anlayışının yasal boyutları Köşk’ten dönüyor. AKP’liler de “şimdilik” kaydıyla, Köşk vetosunu kabul ediyor. Sağlık alanında son yapılan deformlardan biri ithal doktor ve yardımcı elemanlarla ilgili yasaydı. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in veto gerekçelerine yanıt vermekte zorlanan AKP’liler çareyi bu bölümü yasadan çıkarmakta buldular. İkna oldukları için mi? Elbette hayır... Kimi adımları mayısa, yani Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasına erteledikleri için. Sağlık Bakanlığı’nın son birkaç yıl içinde “reform” diye başlattığı uygulamalara baktığımızda çoğunda eskiden daha kötü bir tablonun oluştuğunu görüyoruz. SSK hastanelerinin devlet hastaneleriyle birleştirilmesi ve SSK ilaç fabrikalarının kapatılması sürecinde Başbakan Erdoğan ballandıra ballandıra anlatıyordu: “Benim vatandaşım artık ilaç için kuyrukta beklemeyecek... Bana ilaç verecek eczane hangisidir diye aramayacak... Her yerden ilaç alabilecek...” Başbakan’ı dinlerken insanın hasta olup, ilaç alası geliyordu! Ya bugünkü tablo? Pek çok ilaç bulunmuyor... Kuyruklara devam! SSK ilaç fabrikalarında en temel ilaçlar üretiliyor, böylece büyük kalemler buradan karşılanıyordu. Bu üretimin bir başka özelliği de piyasayı dengeleme aracı olmasıydı. ??? Tüm hastanelerin ortak hizmet vermesi de sorunu çözmedi. Ankara’da Numune Hastanesi başta olmak üzere temel hizmetleri veren hastanelerde muayene olmak için insanlar sabah erkenden değil, geceden kuyruğa giriyorlar. Bütün bu karmaşanın arkasında yatan, başta vurguladığmız gibi sağlık sektörünü de yabancılaştırma arayışı... IMF politikalarının sadece finans sistemiyle ilgili olduğu sanılır. Gerçekte çok daha geniş bir alana müdahale ediyorlar. İletişim sektöründe yabancılaşma büyük ölçüde sağlandı. Bankacılık aynı yolda gidiyor. Sırada sağlık ve sigorta sektörü var. Bu konu bitmez... Şimdilik Bakan Recep Akdağ’la noktayı koyalım... Recep Bey, hekimlerin performansından hastanelerin fiziki olanaklarına, eczane sorunlarından yan hizmetlere kadar her şeyin çözümünü paraya bağlıyor. Hekim; daha çok hasta baksın, daha çok kazansın... Hastane; gelenleri artırsın, payını büyütsün... Kısacası bütün sorunların çözümü “cep”ten geçiyor. Yoksa diyorum, bu bakanlığın adını Recep Bakanlığı mı koymalı? ankcum?cumhuriyet.com.tr CHP’lilerin, İstanbul’daki belediye ihaleleriyle ilgili eleştirileri AKP’yi gerdi Sahte avukat yakalandı ? İstanbul Haber Servisi İstanbul’da kendisini avukat olarak tanıtıp dolandırıcılık yaptığı iddia edilen bir kişi gözaltına alınıp tutuklandı. Emniyet güçleri, Avcılar’da avukatlık bürosu olarak faaliyet gösterdiği öne sürülen bir yere operasyon düzenledi. Kendisini “Avukat Murat Polat’’ olarak tanıtan Tahir A. ofisinde yakalanarak gözaltına alınırken büroda, “Murat Polat’’ adına düzenlenen sahte hukuk fakültesi diploması, 16 adet senet, 1 adet çek, 64 adet sahte vekâletname ele geçirildiği bildirildi. Meclis’te ‘tükürüklü’ kavga ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İstanbul’un sorunları ve Büyükşehir Belediyesi’nin ihaleleriyle ilgili Meclis araştırma önergesi veren CHP’lilerin eleştirileri AKP’lileri gerdi. CHP’lilerin belediye ihaleleriyle ilgili iddiaları anımsatıp yaptığı eleştirilere AKP’liler tükürükle karşılık verdi, yumruklaşma son anda engellendi. TBMM’de İstanbul için verilen araştırma önergesinin öncelikle görüşülmesini isteyen CHP’lilerin AKP ve belediye yönetimine yönelik sert suçlamaları kavgaya yol açtı. CHP’li Mehmet Ali Özpolat, “İstanbul karanlık bir kuşatma altında, yönetimde tarikat, sokaklarda çeteler egemen. İstanbul tarikatsiyasetticaret şeytan üçgeninde ağa takılan balık gibi can çekişiyor. Cerrah yerinde oturuyor, İçişleri Bakanı da koltuğunda” dedi. AKP’li Ahmet Işık’ın tepki gösterdiği Özpolat’ın “Senin yüzünden konuşamıyorum, dinlemek istemiyorsan dışarı çık” demesi gerginliği artırdı. Özpolat’ın “Terbiyesizlik etme” diye bağırdığı Işık, yerinden kalkarak kürsüye yürümek istedi. AKP’li Ayhan Sefer Üstün’ün engellemeye çalıştığı Işık, arkadaşının omzunun üzerinden Özpolat’a tükürdü. CHP’li Anadol’dan Erdoğan, Topbaş ve Çelik’e sert tepki TSK dergisinde nükleer incelemesi ? Baştarafı 1. Sayfada ‘9 soruyu yanıtlamayan namerttir’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, Maksut Serim’in Başbakanlık örtülü ödeneğinin başına getirilmesi sürecine ilişkin savları nedeniyle CHP lideri Deniz Baykal’a “İddialarını ispatlamazsan namertsin” diyen AKP’li Faruk Çelik’e tepki gösterdi. Anadol, Başbakan Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile Çelik’e “9 altın soru” yöneltirken “Yanıtlarlarsa özür dilemeye hazırız.Yanıtlayamazlarsa namert onlardır. Erdoğan’dır, Faruk Çelik’tir” dedi. Anadol, ADD, Cumhuriyetçi Kadınlar Derneği ve Eğitimİş Sendikası yöneticilerini kabul etti. Sivil toplum örgütü yöneticileri, Petrol Yasası’nın geri çekilmesini isteyerek Anadol’a toplanan imzaları verdi. Anadol, Baykal’ın açıklamalarına AKP’nin “dişe dokunur AKP’li Başkanvekili Nevzat Pakdil, oturuma ara vermek zorunda kaldı. Aradan sonra söz alan CHP’li Algan Hacaloğlu, Deniz Baykal’ın açıkladığı, eski İstanbul Valisi Erol Çakır’ın 9 Eylül 1999’da dönemin başbakanı Bülent Ecevit’e yazdığı gizli yazının elinde olduğunu belirtti. Hacaloğlu, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde ihale bir yanıt veremediğini” kaydetti. Erdoğan, Topbaş ve Çelik’e, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin paralarının Serim’in şube başkanlığını yaptığı Vakıflar Bankası’nın Valide Sultan Şubesi’nde offshore hesaplara yatırılıp yatırılmadığını, Serim’in sahte diplomayla Vakıfbank Genel Müdür Yardımcılığı’na getirilip getirilmediğini, Serim’in sahte resimli evrak düzenlemekten 2 yıl ceza alıp almadığını, Serim’in örtülü ödeneğinin başına AKP döneminde getirilip getirilmediğini” soran Anadol, AKP’lilerden ayrıca Erdoğan’ın belediye başkanlığı döneminde kontrolündeki belediye şirketlerinin vergi kaçakçılığı yapıp yapmadığını yanıtlamasını istedi. CHP’li Atilla Kart da Serim ile ilgili iddiaları Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi vererek Meclis gündemine taşıdı. çöreklendi” sözleri üzerine AKP’li Faruk Çelik söz aldı. Mehmet Sevigen AKP’lilerle tartışmaya girdi. AKP’li Zeyit Aslan’ın “Otur yerine” demesi üzerine Sevigen AKP’lilerin üzerine yürüdü. Aslan ile Muharrem Candan da kavgaya katıldı. Birbirlerine hakaret eden vekillerin yumrukları araya girenler sayesinde havada kaldı. Evde bakıma sertifikalar verildi ? İstanbul Haber Servisi Şişli Belediyesi ile Sosyal Güvenli Yaşam Eğitim ve Sağlık Vakfı’nca düzenlenen “Evde hasta, yaşlı ve çocuk bakımı’’ eğitim programını tamamlayanlara sertifikaları verildi. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, işsiz kadınların topluma kazandırılması gerektiğini belirterek eğitim programlarının sürmesini istedi. Her yıl enerji gereksinmesi artan ABD’nin termik, hidrolik ve yenilenebilir enerji santralları kurduğu ve kendi ülkesi için nükleer santral planlamadığı kaydedilen yazıda, “Buna karşın Türkiye’ye nükleer santral konusunda her türlü desteği vereceğini ve ileri teknoloji ile çalışan santral kurmaya hazır olduğunu ifade etmektedir” denildi. Kanada’nın gelişmekte olan ülkeleri nükleer enerjiye özendirmesine karşın 7 santralını kapattığı anlatılan yazıda, bu ülkenin termik santralları yeniden hizmete soktuğu vurgulandı. Enerji gereksinmesinin önemli bölümünü nükleerden karşılayan Avrupa’nın gelişmeleri izlediği ve “bekle gör” politikası uyguladığı anımsatılan yazıda, şu değerlendirme yapıldı: “Dünyada nükleer santralların işletilmesinden dolayı ortaya çıkan nükleer atık miktarı, 2005 yılı itibarıyla 200 bin tonun üzerindedir. Buna her yıl 12 bin ton ilave olmaktadır. Nükleer atıkların uzun süreli depolanması, acil çözüm gerektiren büyük bir soruna dönüşmüştür.” Terör tehdidinin ön plana çıktığı günümüzde nükleer santralların güvenliğinin önemli bir sorun olduğu anlatılan yazıda, yakıt nedeniyle de bağımlılığın ortaya çıktığı dile getirildi. Köşkteki büfeler Beltur’a ? İstanbul Haber Servisi İBB Meclisi’nin dün yapılan mart ayı olağan toplantısında Sarıyer Emirgan Parkı içerisinde bulunan Beyaz Köşk ile Kartal Kültür Merkezi’nde bulunan kafeterya ve büfelerin işletmesinin aylık 1000 YTL bedelle 5 yıllığına Beltur AŞ’ye verilmesine oybirliğiyle karar verildi. Turist Rehberleri Federasyonu ? İstanbul Haber Servisi Türkiye’nin 7 kentin vurgunlarının tarikatsiyasetticaretmedya dörtgeninde dağıtıldığını gösteren çürümüş ilişkilerin kanıtı değil de nedir?” diye konuştu. deki profesyonel turist rehberleri meslek örgütleri “Profesyonel Turist Rehberleri Dernekleri Federasyonu”nda (TUREF) birleşti. Turist rehberliğinin bir meslek olarak tanınmasını isteyen TUREF’in amacı Rehberlik Meslek Yasası’nın çıkarılmasını, meslek ve mesleki örgütlenme konusunda halen sürmekte olan idari ve mesleki çabaların başarıya ulaşmasını sağlamayı amaçlıyor Yumruklar havada... Gerginlik, Hacaloğlu’nun konuşmasıyla yine kavgaya dönüştü. Hacaloğlu, “İstanbul’a çöreklenenler, şimdi Türkiye’ye Cem Karaca Kültür Merkezi ? İstanbul haber Servisi İBB Meclisi’nin mart ayı olağan toplantısı yapıldı. Toplantıda Cem Karaca’nın yıllarca yaşadığı Bakırköy Yenimahalle’de İBB’nin yaptırdığı kültür merkezine Cem Karaca’nın isminin verilmesi oybirliği ile kabul edildi. CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear