Catalog

16 MART 2007 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Baykal, medyanın susturulduğunu ve yargıya yönelik kumpaslar yaşandığını söyledi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘Gerilim yükseliyor’ TÜREY KÖSE Alışma... Toplum kıpır kıpır... Kentler, kasabalar, köyler kaynayan kazan... Halkımız paramparça... Önce mayısta Cumhurbaşkanlığı seçimi, ardından temmuz ayında erken genel seçim... İzmir Temsilcisi Serdar Kızık’ın ilk kitabı “Alışma” Cumhuriyet Kitapları’ndan çıktı... Hepsi deneme tadında yazılar... Bir Türkiye fotoğrafı... Serdar Kızık, Batı emperyalizminin Türkiye üzerindeki hesaplarını, planlarını, tezgâhlarını belgelerle ortaya koyuyor... Gölgelerin biçimlenmesini, gerçeklerin aydınlanmasını gözler önüne seriyor... Ilımlı İslam, AB’nin oyunları... İç ve dış güçler!.. Hepsi bir arada! AKP bugün ne laikliğin ne de demokrasi ve özgürlüklerin savunucusu... Erdoğan’ın konuşmalarını izleyin, göreceksiniz... Şimdilerde “milliyetçilik bayrağı”nı kapmaya çalışıyor AKP, MHP’nin elinden... Cumhuriyetin temel nitelikleriyle çatışan Erdoğan, “ulusal devlet” kavramından çok rahatsız... Bu gerçek her yerde görülüyor, halk bunları açık açık dillendiriyor... Denizli’de tekstilci ABD pamuğuna teslim olmuş, Ege’de tütüncüye kısıtlama getirilmiş, Datça’da badem üreticisi batmış... Türkiye’de satılan iç bademin yüzde 85’i ABD’den ithal ediliyor... Serdar Kızık “Alışma” kitabında çok önemli vurgular yapıyor.. Bir tanesi şöyle: “Halkın beklentisi ve Türkiye’nin çıkış yolu Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği rotadan geçiyor.” ??? Ülkemiz takıyye ile gerçeklik arasında ilginç bir süreç geçiriyor... Serdar Kızık bunu çok iyi gözlemlemiş... Anadolu yollarında dolaşırken, Uşak üzerinden Kütahya’ya geçerken, Konya Ovası’nda üreticilerle konuşurken, Ordu’da fındık üreticilerinin sorunlarını dinlerken Serdar Kızık’ın “Alışma” kitabından çok yararlandım... Laikliğin altı oyuldu son beş yılda. Demokrasi ve özgürlük kavramlarının içi boşaltıldı. Laiklik olmadan demokrasi ve özgürlükler olur mu? Laik olmayan hangi ülkede demokrasi ve özgürlükler var, söyler misiniz? Pakistan’da mı, Endonezya’da mı, Malezya’da mı, Fas’ta mı, Tunus’ta mı, İran’da mı, Suriye’de mi? Laikliğe sahip çıkmadan demokrasi ve özgürlükler olmaz... Türkiye 12 Eylül’de bunu yaşadı, Şili yaşadı... ???. Serdar Kızık, Hicri Kızık’ın oğludur. Hicri Bey, Köy Enstitüsü mezunu. Uzun yıllar ilköğretim müfettişliği yaptı. Devrimci bir kişiliği vardı. TÖS ve TÖBDER’de çalıştı. Serdar Kızık, spor akademisi mezunu. 12 Eylül 1980 darbesinden sonra 1402’lik oldu, öğretmenlikten atıldı. İşkenceden geçti, hapis yattı. Cumhuriyet’e girdiğinde 25 yaşındaydı. Cumhuriyet Kitap Zeynep Atayman’ın yönetmenliğinde güzel işler yapıyor... Aslında daha da iyi işlere imza atabilir, engeller ve kısıtlamalar olmasa. Cumhuriyet Kitap, biraz yatırımla istenilen noktaya ulaşabilir. Cumhuriyet Kitap Kulübü’nde Fazilet Kuza ve ekibi de dört dörtlük... ??? AKP iktidarı 2004 yılında kamuya 83 bin 549 işçi almış. Bunlardan 14 bini İŞKUR’dan istenmiş. Geri kalan 75 bini AKP tarafından İŞKUR’a bildirilmeksizin alınmış. Bir hukuk devletinde İŞKUR devre dışı bırakılmış... CHP’li Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu açıklaması, AKP’nin gerçek kimliğini ortaya koyuyor... Fethullahçılar Ege’de yatırım üstüne yatırım yapıyor. Okul sayıları yüzde yüz artmış. Denizli’den İzmir’e her yerde hastaneler kurmuş Fethullahçılar... Yargıda, poliste tarikatçı yapılanmanın yüzünü görmek isteyenler Anadolu’yu dolaşmalılar... Gerçekten laik, demokrat ve özgürlükçü kesimin işi zor... Serdar Kızık’ın “Alışma” kitabında yazılanlar bire bir doğru... “Alışma”yı mutlaka okuyun, bulamazsanız İstanbul, Ankara, İzmir, Adana Cumhuriyet Kitap Kulüpleriyle ilişki kurun... Kitabı çok beğeneceksiniz!.. Erdoğan evden çıkmadı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, bel fıtığı başlangıcı teşhisinin ardından doktorların tavsiyesi doğrultusunda, dün de Subayevleri’ndeki konutunda dinlendi. AKP Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa, öğle saatlerinde Erdoğan’ın evine gelerek yaklaşık bir buçuk saat kaldı. Akşam saatlerinde ise Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Erdoğan’ı ziyaret etti. Çatlı’nın kardeşi BBP’ye katılıyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Büyük Birlik Partisi (BBP), partiye katılan yeni isimlerin yönetimde görev alması amacıyla 15 Nisan’da olağanüstü kongreye gidecek. Partiye katılan yeni isimlerden birinin ise Abdullah Çatlı’nın kardeşi Zeki Çatlı olduğu bildirildi. BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, yaptığı açıklamada olağanüstü kongrenin 15 Nisan’da saat 10.00’da Atatürk Spor Salonu’nda yapılacağını kaydetti. Zeki Çatlı ile bazı AKP’li belediye meclis üyelerinin de cumartesi günü Ankara Sürmeli Otel’de düzenlenecek törenle BBP’ye katılacağı bildirildi. ANKARA CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, önceki gün toplanan Parti Meclisi’nin (PM) basına kapalı bölümünde “Türkiye çok tehlikeli bir istikamete doğru gidiyor. Yüksek gerilimli konjonktüre doğru sürükleniyoruz” uyarısında bulundu. CHP PM önceki gün toplanarak son gelişmeleri değerlendirdi. CHP lideri Baykal, toplantının basına kapalı bölümünde çeşitli kaygılarını PM üyeleriyle paylaştı. Edinilen bilgiye göre, iktidarının 5. yılında AKP kimliğinin tüm yönleriyle ortaya çıktığını vurgulayan Baykal’ın, bugünkü tabloyla ilgili değerlendirmeleri özetle şöyle: Medyaya baskılar: AKP’nin kimliği, kendisi gibi düşünme ? CHP PM’nin basına kapalı bölümünde önümüzdeki sürece yönelik kaygılarını dile getiren Baykal, “Yüksek gerilimli konjonktüre sürükleniyoruz” dedi. AKP’nin kendisi gibi düşünmeyenlere karşı hoşgörüsüzlük içinde olduğunu belirten Baykal, Türkiye’nin medya haritasının değiştiğini, yeni sermaye yaratıldığını söyledi. yen her türlü kurum ve kuruluşa, medyaya, sivil toplum örgütlerine karşı demokratik hoşgörüyle davranmama kimliğidir. İktidarın demokratik topluma, demokratik kanallara, demokratik muhalefete, medyaya, birçok kurum ve kuruluşa hoşgörüyle yaklaşmadığı ortaya çıktı. Fırsat buldukları her yerde demokratik hakları ya ortadan kaldırıyor, ya da kaldırma girişiminde bulunuyorlar. Gazeteler, muhabirler özgür değil. Gazeteciler, Başbakanlık’taki zat tarafından hemen şantaj, baskı ile susturuluyor. Medya kuruluşları mali kurumlarca baskıya alınıyor; Maliye Bakanı hakkında tek ciddi eleştiri yapılamıyor. Bu aşamada özgür basından söz etmek gerçekçi değil. Basın susturuldu. Bu, artık bir rejim sorunudur. Bunların kafasındaki model de işte bugünkü modeldir. Toplum doğal reflekslerini gösteremez, işletemez hale getirildi. İçeride bunu yaparken dışarıda bazı güç merkezleriyle uyum içinde çalışıyorlar. Yüksek gerilimli konjonktür: Çok sıkıntılı, kaygı verici bir noktadayız. Türkiye yüksek gerilimli bir siyasi konjonktüre doğru sürükleniyor. Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili sessizce bir noktaya gitmek istiyorlar. Türkiye’yi tehlikeli bir istikamete doğru sürüklüyorlar. Baskı, sindirme, susturma sürüyor. Bu tablo, bu gidiş, bu birikim gerçekten kaygı verici. Sadece CHP’nin değil, başkalarının da çıkıp Başbakan’a demokratik sınırlar içinde “Aday olma” demesi gerekmektedir. Yeni sermaye çıkarıyorlar: Belediyelerdeki yolsuzluklar akıl almaz boyutlarda. İstanbul’da yaşananlar ortada. İstanbul, üç dönemdir, 15 yıldır bunların kontrolünde. Her yönden kuşatma, etkisizleştirme, kamu kaynaklarıyla yeni bir sermaye yaratma tablosu ortaya çıkarıyorlar. O sermaye de bel li bir ideolojinin yansımasıdır. Yargıya yönelik kumpaslar: Türkiye’nin medya haritası değişiyor. Sermayenin topografyası değişiyor. İktidar dibine kadar hukuk dışı işlemleri, yolsuzlukta kullanıyor. İç ve dış desteklerini de bunda kullanıyor. Yargıya yönelik kumpaslar var. Yargıtay, Danıştay, Sayıştay üyeleri seçilemiyor. Amaçları bu kurumlara kendi istedikleri kişileri getirmektir. Kendi istediklerini getiremeyince de kurumları çalıştırmıyorlar. Kendi alavere, daleverelerini aklayacak bir Sayıştay arıyorlar. Bunu bulamayınca da üyelik seçimi yaptırmıyorlar. Yargıtay’da 2 bin dosya zaman aşımına giriyor, binlerce dosya ele alınamıyor. Hep suspus, baskı. İşte bu iyi bir siyaset üslubu değildir, Türkiye’ye de büyük zarar veriyor. İl ve ilçe örgütlerine yöneltilen sorularda Cumhurbaşkanlığı için 4 isme yer verilmesi sorun oldu AKP’de ‘anket’ sıkıntısı ? Cumhurbaşkanı adaylarına ilişkin seçenekler arasında adı yer almayan Şener, “Sorular isim belirtilmeden yöneltilebilirdi” dedi. Ersönmez Yarbay “Sonucuna uyulmayacak bir anket. 4 kişiden biri çıksa bile aday yapmazlar” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP’nin il ve ilçe örgütlerine gönderdiği ve “Başbakan, Gül ve Arınç dışında hangi isimleri Cumhurbaşkanı olarak görmek istersiniz?” sorusuna seçenek olarak devlet bakanları Mehmet Aydın, Beşir Atalay, Adalet Komisyonu Başkanı Köksal Toptan ve Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’ü sunması partide kriz yarattı. AKP’nin il ve ilçe örgütlerinin cumhurbaşkanı adayı konusunda nabzını ölçmek için POLMARK araştırma şirketine yaptırdığı anket, parti içinde sıkıntıya yol açtı. Adı seçenekler arasında yer almayan Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, gazetecilerin konuyla ilgili soruları üzerine, “Sorular farklı şekilde sorulabilir. Bahsettiğiniz ankette bazı isimler belirlenmiş olarak deneklerin önlerine konmuştur. Bu bir yöntemdir. Buradan nereye ulaşılmak isteniyorsa herkes bunu farklı değerlendirebilir. İsim belirtilmeden, ismi deneklere bırakmak suretiyle daha objektif olabileceği söylenebilir. Anketle başbakanın aday olup olmayacağıyla ilgili bir değerlendirme yapılabileceğini zannetmiyorum” açıklamasını yapması dikkat çekti. Ankette seçenek olarak sunulan isimlerden Köksal Toptan ise “Salt benim adımın geçmiş olması bile, partim tarafından bu şekilde bir şey yapılmış olması bile gurur vericidir” dedi. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu ise “Daha 40 gün var, anketler değişir, yenileri olur” diye konuştu. Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay, milletvekili ve belediye başkanı seçimlerinde de örgütlerin eğiliminin alındığını, ancak buna yüzde 90 oranında uyulmadığını belirterek “Bu da, sonucuna uyulmayacak bir ankettir” dedi. Yarbay, “Gerçek adaylar gizlenmiş. Gül, Şener ve Arınç gerçek adaydır” dedi. Adana Milletvekili Abdullah Çalışkan, ankette doğrudan isimlerin sorulmasının yanlış olduğunu belirterek “Keşke böyle olmasaydı” dedi. Afyon Milletvekili İbrahim Hakkı Aşkar da adayın örgütlere değil halka sorulması gerektiğini belirtti. Ankara Milletvekili Haluk İpek, “Kim aday gösterilirse biz destekleriz” diye konuştu. Öte yandan, AKP Teşkilat İşleri Başkanlığı, söz konusu anketin, “Salt Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili ve sınırlı olmayıp kongreler sonrası teşkilatın yapısal özelliğini belirlemeye yönelik” olduğunu savundu. ‘Operasyon yük getirir’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreterliği’nce hazırlandığı belirtilen ve Irak’ın değerlendirildiği bir raporda, TSK’nin bölgeye olası operasyonunun, “insani kayıplar ve ağır mali yük getireceği”nin dile getirildiği savunuldu. Raporda, operasyonun Türkiye’yi uluslararası alanda da zora sokabileceğinin değerlendirildiği belirtildi. MGK Genel Sekreterliği’nden yapılan açıklamada ise “Irak konusunda rapor hazırlandığına dair haberler gerçeği yansıtmamakta” denildi. ‘Yurtdışındaki yurttaşlar da oy kullansın’ Demokratik Sol Parti (DSP), Avrupa’daki 2.5 milyona yakın Türk seçmenin, seçimlerde daha etkin oy kullanabilmesi için AKP ve CHP’yi anayasa değişikliği yapmaya çağırdı. DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, dün İstanbul’daki Sürmeli Oteli’nde bir basın toplantısı düzenledi. Yurtdışındaki yurttaşların, seçimlere etkili katılımını sağlayacak düzenlemelerinin yapılmamış olmasının büyük bir eksiklik olduğunu vurgulayan Sezer, “ Yasa teklifi, gümrük kapılarında oy kullanmanın yanı sıra mektupla oy ve Türk vatandaşlarının yoğun olduğu ülkelerde konsolosluklarda kurulacak sandıklarda oy verme seçeneklerini getiriyor. Bu teklifin yasalaşması halinde yurtdışındaki yurttaşlar seçme ve seçilme haklarını tam olarak kullanabilecekler” dedi. Basın toplantısına, DSP’nin Almanya’da yaşayan PM üyesi Mehmet Canbolat da katıldı. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) 10 öğrenci serbest ? MERSİN (AA) Mersin Üniversitesi’nde (MEÜ), 20 Aralık 2006’da iki grup arasındaki kavga ve ardından yaşanan olaylar nedeniyle haklarında dava açılan, 10’u tutuklu 37 öğrencinin yargılanmasına devam edildi. Mersin 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ikinci duruşmasında, tutuklu 10 öğrencinin de tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasına karar verildi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ Mali tatil yasalaştı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Maliyecilere 20 günlük tatil olanağı sağlayan “mali tatil” yasalaştı. Buna göre her yıl 120 Temmuz arası mali tatil olacak. Mali tatil süresince yasal sürelerinde verilmesi gereken beyanname, vadesi mali tatile rastlayan vergi, resim ve harçlar ile vergi ceza ve gecikme zamları, vergi ve cezalara karşı uzlaşma talep etme amacıyla yapılacak başvurulara ilişkin süreler, tatilin bittiği günden itibaren 7 gün uzatılacak. ANAVATAN kilit parti olacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanlığı seçim süreci yaklaşırken, siyasi kulislerde de hareketlilik başladı. AKP’nin; Başbakan Tayyip Erdoğan’ın adaylığına karşı çıkan CHP’nin, genel kurul, ilk tur oylamada üçte iki çoğunluk olan 367 milletvekili katılımıyla toplanamazsa seçimi Anayasa Mahkemesi’ne götürme tehdidi nedeniyle bu sayıya ulaşmak için DYP, ANAVATAN ve bağımsızlarla pazarlığa girebileceği belirtiliyor. Bu nedenle parlamentoda 20 milletvekiline sahip olan ANAVATAN’ın tutumu önem kazanıyor. İstanbul Milletvekili Göksal Küçükali’nin Cumhurbaşkanlığı seçimi pazarlığını gerekçe göstererek istifa etmesi, ANAVATAN Genel Başkanı Erkan Mumcu’nun oylamaya katılma eğiliminde olduğu değerlendirmesine yol açtı. ANAVATAN grubunun tavrını, nisan başında yetkili organlarında görüşerek netleştireceği belirtiliyor. ANAVATAN, bu çerçevede hem CHP hem de AKP’yi kolluyor. CUMHURİYET 05 K