28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
11 MART 2007 PAZAR ‘Sevr, Lozan’dan öç alıyor’ ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Türkiye İnsan Hakları Kurumu Kurucu Üyesi ve İnsan Hakları Savunucusu Dr. Alparslan Berktay, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’e verilen cezayla ilgili, “Sevr, Lozan’dan öç alıyor” yorumunu yaptı. Berktay, insan haklarının en büyük düşmanı emperyalizmin, çirkin yüzünü İsviçre’de bir kez daha gösterdiğini belirterek, “Perinçek’in kişiliğinde Türkiye Cumhuriyeti mahkum edilmek isteniyor. Soykırım yalanı önümüzdeki ay da ABD Temsilciler Meclisi’nde gündeme gelecek. ” dedi. C İhbarcı Mesud Barzani CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 , ABD askerlerinin İranlı diplomatlara yönelik yaptığı operasyonların ayrıntılarına ulaştı BAHADIR SELİM DİLEK Aksoy, ABD’den iade edildi ? İSTANBUL (AA) Türkiye’de “uyuşturucu ticareti yapmak’’ suçundan yakalama kararı çıkarılan ve Interpol aracılığıyla da aranan Hakkı Aksoy, ABD’de yakalanarak Türk polisine teslim edildi. Aksoy, ABD’den gelen bir uçakla Atatürk Havalimanı’na getirildi. Aksoy, daha sonra hakkındaki yakalama kararının yüzüne okunarak cezaevine konulması amacıyla Bakırköy Adalet Sarayı’na götürüldü. Marmaris’te Evren’li yürüyüş ? MARMARİS (Cumhuriyet) Herkes İçin Spor Federasyonu tarafından düzenlenen “Bahara Merhaba Yürüyüşü” Marmaris’te gerçekleştirildi. 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in de katıldığı yürüyüş öncesi konuşan Federasyon Başkanı Göksel Arsoy, “Herkes İçin Spor Federasyonu olarak Marmaris Kaymakamlığı ve belediyesinin katkısıyla, bütün Türkiye’ye model olacak bir sağlık yürüyüşü hazırladık” diye konuştu. ANKARA Irak’ta, ABD askerlerinin üç aydan bu yana İranlı diplomatlara yönelik yaptığı operasyonların arkasından bölgesel Kürt yönetimi lideri Mesud Barzani çıktı. Terör örgütü PKK’yi koruyup kollayan Barzani’nin istihbarat birimleri, Türkiye’nin resmi olarak istemesine karşın PKK militanlarını görmezden gelirken İran ile ilişkisi olan hemen herkesin yer aldığı bir “tutuklama” listesi hazırlayıp ABD güçlerine verdi. Cumhuriyet’in, bölgeden Ankara’ya ulaşan resmi raporlardan edindiği bilgilere göre ABD Başkanı George W. Bush’un açıkladığı yeni Irak stratejisi çerçevesinde uygulamaya konulan Bağdat Güvenlik Planı’nın yanı sıra, Washington yönetimi, İran’ın Irak’ta faaliyetlerini engellemek için de harekete geçti. Bu çerçevede başlatılan “tutuklama” operasyonlarında ABD’ye en güçlü desteği veren isim ise Barzani oldu. 11 Ocak’ta Erbil’deki İran Konsolosluğu’nun basılması sonrası 8 İranlı diplomatın gözaltı ? Terör örgütü PKK’yi koruyup kollayan Barzani, Türkiye’nin resmi olarak istemesine karşın K.Irak’taki PKK üyelerini görmezden gelirken İran ile ilişkisi olan hemen herkesin yer aldığı bir “tutuklama” listesi hazırlayıp ABD güçlerine verdi. ABD güçleri İran’la işbirliği yaptıkları gerekçesiyle çok sayıda siyasetçi, işadamı ve hatta sanatçıları operasyon kapsamına aldı. na alınması ve geçen aralık ayında Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin İran’dan gelen resmi konuklarının tutuklanmasına neden olan istihbaratların, Barzani’nin talimatıyla Kürtlerin istihbarat örgütü Parastin tarafından ABD’ye verildiği ortaya çıktı. İran’ın özellikle Irak’ın kuzeyinde yürüttüğü faaliyetlere ilişkin olarak da yine Barzani tarafından bir “tutuklama listesi” de oluşturularak ABD’li yetkililere iletildi. Hatta, Barzani’nin kendi partisinde ya da Irak’ın kuzeyindeki Kürt gruplar içinde yer alan muhaliflerini bile bu yolla bertaraf etme çabası içine girdiği belirtildi. ABD güçlerinin, “İran ile işbirliği yaptıkları” ya da “İran adına casusluk faaliyeti yürüttükleri” gerekçesiyle Irak’ın kuzeyinde İran ile ekonomik, ticari ve siyasi açıdan ilişkisi bulunan, işadamları, siyasetçiler, yerel yöneticiler ve sanatçılar da dahil olmak üzere herkesi operasyon kapsamına aldı. Talabani operasyonlara soğuk Bu bağlamda, başlatılan operasyonun bir başka amacının, Kuzey Irak’ın İran ile ekonomik ve ticari ilişkilerini kesmek olduğu da belirtildi. İran ile Irak arasındaki ticaret hacmi yıllık 1 milyar dolar civarında bulunuyor. Özel likle, Talabani’nin güçlü olduğu Süleymaniye bölgesi açısından İran ile yapılan ticaret büyük önem taşıyor. Talabani, bu operasyona soğuk bakarken, Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği’ne (IKYB) bağlı peşmergelerin Musul’da ABD güçleri tarafından hedef alınmasının bir nedeni olarak da, bu politika gösteriliyor. İran, Kuzey Irak’ın enerji gereksiniminin de büyük bölümünü karşılıyor. ABD’nin bu operasyonları, Irak yönetiminde fiilen bulunan Şii liderleri de hedef aldı. Geçen günlerde, ülkenin en etkili Şiii gruplarından olan Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyi’nin (SCIRI) lideri Abdülaziz el Hekim’in oğlunun da ABD güçleri tarafından tutuklandığı, Şiilerin sert muhalefeti sonucu bırakıldığı bilgisi kulislere yansıdı. Listede, Irak’ın kuzeyinde faaliyet gösteren Sosyalist Demokrat Partisi Genel Sekreteri Muhammed Hacı Mahmut ile Kürdistan İslam Hareketi’nin üst düzey yetkililerinden Ali Abdülaziz’in isimleri de yer aldı. ABD güçleri daha önce de İslam Hareketi liderlerinden Ali Babiri’yi tutuklayarak uzun süre gözaltında tutmuştu. ‘ Şiarımız Mevlanı’nın sözleri’ ? İstanbul Haber Servisi Erciyes Üniversitesi’nin geçen yıl düzenlediği “Günümüz Penceresinden TürkErmeni İlişkilerinin Tarihsel Resmi Konferansı’’ndaki sunumların, ‘’Hoşgörü Toplumunda Ermeniler’’ adıyla 4 ciltlik kitap olarak yayımlanması nedeniyle dün Çırağan Sarayı’da düzenlenen tanıtım toplantısına katılan Türkiye Ermenileri Patriği Mesrob II, “Hem Türk, hem Ermeni milliyetçileri iflah olmaz durumdadır ve iki tarafın da öğrenmeleri gereken insanlık dersleri var. Görevimiz Hazreti Mevlana’nın bize gösterdiği yoldan yürümektir. ‘Gel, gel ne olursan ol yine gel...’ Bizim şiarımızın bu olması gerektiğini düşünüyorum’’ dedi. Türkiye sınırına yakın 3 bin 500’den fazla PKK’li bulunduğuna dikkat çeken Orgeneral Başbuğ ‘Türkiye şantajları ciddiye almaz’ MAHMUT ORAL Rumların ‘Lokmacı’ kavgası ? LEFKOŞA (Cumhuriyet) Lefkoşa’da KKTC ile Rum tarafını ayıran Lokmacı barikatının Rum tarafının da yıkılması Rumlar arasında gerginliğe neden oldu. Barikatın yıkılmasının ardından bir grup Rum, şarkılar eşliğinde kapının da açılması için gösteri yaptı. Bu arada, kapının açılmasına karşı olan Rum gençler, “İşgal olduğu sürece TürkRum dostluğu olamaz’’ sloganlarıyla diğer Rum gruba müdahale etti. Rum polisi iki grubu birbirinden ayırarak kavganın büyümesini önledi. DİYARBAKIR Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, Kuzey Irak’ta büyük çoğunluğu Türkiye sınırına yakın 3 bin 500’den fazla PKK’li bulunduğuna dikkat çekerek “Askeri ihtiyaçlar gerektirdiği zaman, anayasa ve yasalar ile uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde, Türkiye, Irak kuzeyindeki bölücü terör örgütüne karşı görebileceği tedbirleri her zaman alabilir. Türkiye’nin milli menfaatı, bütün gelişmelere rağmen Irak’ın siyasi ve toprak bütünlüğünün korunmasını zorunlu kılmaktadır” dedi. 2. ve 3. Ordu bölgelerinde yürütülen “İç Güvenlik Harekâtı”na ilişkin durumu değerlendirmek amacıyla Jandarma Genel Komutanı Işık Koşaner ile Diyarbakır’da incelemelerde bulunan Başbuğ, dün Diyarbakır Askeri Hastanesi’nde tedavi gören yaralı askerleri ziyaret etti. Burada önemli açıklamalarda bulunan Başbuğ, geçen yıl ekim ayında Diyarbakır’ı ziyaret ettiğini ve geçen sürede meydana gelen olaylarla ilgili değerlendirme yapmak istediğini söyledi. ‘Devlet bütün imkânlarını kullanır’ LİDERLERE ÇAĞRI Perinçek: İsviçre’de konuşun İstanbul Haber Servisi “Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır” dediği için İsviçre’de yargılanarak para cezası alan İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, Türkiye’ye döndü. Perinçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve tüm siyasi parti liderlerini İsviçre’de Ermeni soykırımı iddialarını yalanlayan basın toplantıları düzenlemeye çağırdı. Perinçek, Türk Hava Yolları’na ait bir uçakla dün akşamüstü İstanbul’a indi. Perinçek’i, karşılayan bir grup partili Türk bayrakları ve İP bayrakları taşıyarak, “Özgür, cesur Doğu Perinçek”, “Lozan fatihi”, “Soykırım yalanı Amerikan oyunu” ve “Soykırım yapmadık, vatanı savunduk” sloganlarını attı. Burada bir basın açıklaması yapan Perinçek, “Türkiye’nin bugünkü, İstiklal Savaşı’ndaki ve yarınki vatan savunmasını mahkum etme peşindeler. Ülkemizin istiklal ve hürriyet mücadelesi tarihini, Tala Paşa’ları, Atatürk’leri, savaş suçlusu ilan etme kahpeliği ve alçaklığına tevessül ediyorlar” dedi. ‘Yalanın üzerine gidin’ 2. ve 3. Ordu bölgelerinde yürütülen “İç Güvenlik Harekâtı”na ilişkin durumu değerlendirmek amacıyla Jandarma Genel Komutanı Işık Koşaner ile Diyarbakır’da incelemelerde bulunan Başbuğ önemli açıklamalarda bulundu. Gündem’e el koyma talimatı ? İstanbul Haber Servisi İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, bir süre önce mahkemece yayını durdurulan Gündem gazetesini çıkaran şirketin “Yaşamda Gündem” adıyla çıkardığı yeni gazeteye el koyma talimatı verdi. Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay, yazılı bir açıklama yaparak Gündem ve Yaşamda Gündem gazeteleri hakkında verilen kararları kınadı. 100 çocuğa tecavüz iddiası ? İstanbul Haber Servisi Gaziosmanpaşa’da 4 yılda 100 çocuğa tecavüz ettiği iddia edilen zanlı Z.A. (26) polisin 6 aylık takibi sonucu yakalandı. Emniyette yapılan sorguda 100 çocuğa tecavüz ettiğini söyleyen zanlının, yapılan DNA testiyle 10 çocuğa tacavüz ettiği belirlendi. Ekim ayı başlarında yurtiçinde bulunan PKK’li sayısının yaklaşık 1800 ila 2 bin civarında olduğunu, ancak kış sürecinde bu sayının 1100 ila 1200’lere düştüğünü vurgulayan Başbuğ, “Yani sayıları 700800 arasında değişen teröristin Irak’ın kuzeyine çekildiğini değerlendirmekteyiz. Irak’ın kuzeyinde ise büyük çoğunluğu Türkiye hududuna yakın bölgelerde olmak üzere 3 bin 500 ila 3 bin 800’e yakın terörist bulunmaktadır. Kandil Dağı bölgesinde bulunan terörist sayısı ise yine yaklaşık 500 civarındadır” diye konuştu. Bu süreçte 101 PKK’linin etkisiz hale getirildiğini anlatan Başbuğ, “Bölü cü terör örgütüne karşı mücadele esas itibarıyla dört ana alanda, güvenlik, ekonomi, sosyokültürel ve bilgi harekâtı alanlarında yürütülmektedir. Bu devletin bütün kurumlarını ve imkânlarını kullanarak, teröre karşı kararlılıkla mücadele etmesi demektir. Teröre karşı etkili bir biçimde mücadele etmek için bu dört alandaki faaliyetlerin paralel ve eşzamanlı olarak yürütülmesi zorunludur. Bu konuda kavram kargaşası yaratılmamalı, zihniyetler bulandırılmaya çalışılmamalıdır” diye konuştu. Bugünlerde bazı bölgelerde askeri hareketlilik görünebileceğinin altını çizen Başbuğ, bu hareketliliğin kış döneminde bölgeden ayrılan birliklerin geri dönmesine ilişkin olacağını aktardı. Bölgedeki insanları terörle özdeşleştirmenin, herkesi potansiyel terörist olarak görmenin terörle müca delede yapılacak en büyük yanlış olduğunu ifade eden Başbuğ, “Bu tip davranışlar terör örgütü yararına olacaktır. Terörle mücadelenin her hal ve şartta hukuk düzeni içerisinde yürütülmesi zorunludur” dedi. Orgeneral Başbuğ, uzun süredir tartışılan sınır ötesi harekât konusuyla ilgili olarak da şunları söyledi: ‘Türkiye her zaman tedbirlerini alır’ “Türkiye’de yaşanan terör olayları, Irak’ta meydana gelen gelişmelerden doğrudan etkilenmektedir. Irak’taki gelişmeler çerçevesinde Türkiye’nin milli menfaatlarını ilgilendiren konular iki ana başlıkta toplanabilir. Bunlar, Irak’ın kuzeyindeki bölücü terör örgütünün mevcudiyeti ile Irak’ın siyasi ve toprak bütünlüğünün korunmasıdır. Türkiye Cumhuriyeti egemen bir devlettir. Askeri ihtiyaçlar gerektirdiği zaman, anayasa ve yasalar ile uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde, Türkiye, Irak kuzeyindeki bölücü terör örgütüne karşı görebileceği tedbirleri her zaman alabilir. Türkiye’nin milli menfaatı, bütün gelişmelere rağmen, Irak’ın siyasi ve toprak bütünlüğünün korunmasını zorunlu kılmaktadır. Türkiye milli menfaatlarını koruyacak güçtedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kaynağı ne olursa olsun şantajları ve şantajlara dayanan tehditleri ciddiye almaz.” Orgeneral Başbuğ konuşmasında, 21 Mart’ta gerçekleştirilecek olan Nevruz kutlamalarına da değinerek “Halkımızın bu bayramı büyük bir coşku ile kutlaması, ancak bölücü amaçlara alet olmaması temel isteğimizdir” dedi. ‘Ağar’a suikast’ iddianamesi İstanbul Haber Servisi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar’a “suikast planladığı, ancak sonra vazgeçtiği’’ öne sürülen Servet Akkaş’ın da aralarında bulunduğu 6 kişi hakkında iddianame hazırladı. İddianamede Akkaş’ın, terör örgütü PKK/KongraGel üyesi olduğu ve yurtdışından Ağar’a suikast yapma talimatı verilerek Türkiye’ye gönderildiği kaydedildi. Akkaş’ın, Mehmet Ağar’ın kızının mezarını ziyareti sırasında cep telefonu düzeneğini kullanarak patlama gerçekleştirmeyi planladığı ifade edilen iddianamede, bu sırada öldürme emri veren sözde örgüt komutanı “Sarı İbrahim’’in ölmesi ve Mehmet Ağar’ın da “ovada siyaset yapılması gerektiği’’ yönündeki söylemleri nedeniyle eylem yapma konusunda tereddüt yaşayan Akkaş’ın, eylemde kullanılacak patlayıcıların da ele geçirilmesi üzerine eylemden vazgeçtiğine yer verildi. İddianamede, Servet Akkaş’ın, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak amacıyla örgüt üyelerine yönelik fotoğraftan yaptığı teşhislere ilişkin 3 sayfalık tutanağın da soruşturma dosyasına konulduğu bildirildi. Eski Diyarbakır Emniyet Müdürü ve 5 polis memuru 2001’de şehit edilmişti Okkan suikastında müebbet DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Eski Diyarbakır Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan ve 5 polis memurunun öldürülmesi olayına katıldıkları gerekçesiyle yargılanan 5 Hizbullahçıdan biri müebbet, 3 sanık ise toplam 19 yıl 4 ay hapisle cezalandırıldı. 1 sanık ise beraat etti. Hizbullah’a yönelik önemli operasyonların düzenleyicisi olan Gaffar Okkan, 24 Ocak 2001 günü Diyarbakır Şehitlik semti Sezai Karakoç Bulvarı’nda makam aracının çapraz ateşe tutulması sonucu hayatını kaybetti. Okkan ve 5 polis memurunun şehit edilmesiyle ilgili karar bu haftaki duruşmada verildi. Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada tutuklu sanıklar Servet Yoldaş, Suat Çetin, Şener Dünük, Veysi Şanlı ve Mehmet Yaman hazır bulundu. Oturumda son savunma yapan Yoldaş’ın avukatı, müvekkilinin Okkan suikastına katıldığı yönündeki iddiayı inandırıcı bulmadıklarını belirterek “Müvekkilim ifadesinde ‘Havaya ateş açtığını, ek takviye gelirse karşı koyacaklarını’ söylemiştir. Silah sesleri geldikten sonra havaya ateş edip kaçtığını belirtmiştir. Müvekkilimin kolluk ifadesi doğru kabul edilse bile bu eylem üyelik boyutunda olabilir, çünkü eyleme bizzat katılmamıştır” dedi. Diğer sanık avukatları da müvekkilleriyle ilgili suçlamaları kabul etmediklerini belirterek beraatlarını istedi. 3 sanığa toplam 19 yıl Kısa bir ara veren mahkeme heyeti, sanık Servet Yoldaş’ın “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin mevcut anayasal düzenini silah zoruyla değiştirip yeri ne İslami esaslara dayalı bir şeriat devleti kurmayı amaçlayan ve bu amaç doğrultusunda eylemlerde bulunan terör örgütü Hizbullah adına vahamet arz eden silahlı eylemlere katılmak’’ suçunu işlediği sabit görüldüğünden TCY’nin 146/1. maddesi gereğinde ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına karar verdi. Karar, sanığın yargılama sürecindeki olumlu tutum ve davranışları göz önüne alınarak müebbet hapis cezasına dönüştürüldü. Mahkeme, örgüt üyeliği suçlamalarıyla da sanıklar Suat Çetin’in 10, Şener Dönük’ün 6 yıl 3 ay, Veysi Şanlı’nın da 3 yıl 1 ay hapisle cezalandırılmasına, Mehmet Yaman’ın ise hakkında silahlı eylemlere katıldığına ve Hizbullah terör örgütüne üye olduğuna ilişkin yeterli inandırıcı delil elde edilmediğinden beraatına karar verdi. Perinçek, yargılandığı davanın basit bir dava olmadığını, bunun 200 yıldır emperyalizme karşı yürütülen savaşın bir cephesi olduğunu vurgulayarak, “Bu yalanın üzerine üzerine gitmemiz gerek” yorumunu yaptı. Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, DSP Genel Başkanı Zeki Sezer başta olmak üzere tüm siyasi parti başkanları ve Atatürk geleneğinin aydınlarını derhal İsviçre’ye gitmeye çağıran Perinçek, “Orda basın toplantıları düzenlesinler. Onların da bu vatana sahip çıkmasını istiyoruz. Bu yalanı çiğneye çiğneye bitireceğiz” diye konuştu. İsviçre’de “Ermeni Soykırımını İnkâr Yasası’nı ihlal ettiği gerekçesiyle, Lozan’da yargılanan İP lideri Perinçek’e, 3 bin İsviçre Frangı para cezası verilmişti. Perinçek, bir Ermeni derneğine bin, dernek başkanına da 10 bin İsviçre Frangı tazminat ödemeye mahkum edilmişti. Kararın haksız ve önyargılı olduğunu savunan Perinçek ise temyiz başvurusunda bulunmuştu. CUMHURİYET 09 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear