28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 ŞUBAT 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP’den medyaya yönelik baskılar ve çalışanların sorunları için araştırma önergesi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘Amaç güdümlü medya’ ‘Kargadan korkan darı ekmez’ ? İstanbul Haber Servisi DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, terör örgütü PKK tarafından kendisine yönelik suikast hazırlığında oldukları haberlerine ilişkin, “Bu da bizim hayatımızın bir parçası halindedir. Kargadan korkan darı ekmez’’ dedi. Ağar, Rami Gıda Toptancılar Çarşısı’nı ziyareti sırasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ağar’a, kızı Yasemin Ağar’ın ölüm yıldönümünde Zincirlikuyu’daki mezarını ziyareti esnasında suikast düzenlemeyi planladıkları iddia edilen 4 kişi önceki gün düzenlenen operasyonla yakalanmıştı. ANKARA / İSTANBUL / İZMİR (Cumhuriyet) CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç ile Yozgat Milletvekili Emin Koç, “iktidarın yasal olmayan yöntemlerle basın üzerinde kurduğu baskılar ve sektör çalışanlarının sorunlarını incelemek ve gerekli önlemleri belirlemek” için Meclis araştırması önergesi verdi. CHP’lilerin dün TBMM Başkanlığı’na verdiği araştırma önergesinin gerekçesinde, “medya kuruluşlarının yönetimlerinin borçlarından dolayı TMSF’ye devredilmesi sonucunda devlet güdümünde bir medya ortaya çıkarıldığı ve büyük gazeteci kıyımları yaşandığı, bunun da medya meslek mensuplarının kendi içlerinde oto sansür uygulamalarını beraberinde getir Metin Gür’e Tehdit... DÜSSELDORF Almanya, Belçika, Hollanda gibi ülkelerde örgütlü olan “Avrupa Milli Görüş”ün para musluğu 2007 yılında el değiştirdi mi? Almanya gezisinde bu soruya yanıt arıyorum... 2002 seçimlerinde iktidara gelen AKP, ilk iş olarak AB ülkelerindeki “Milli Görüş” örgütlerinin yönetimlerini ele geçirmek için harekete geçti... Aradan beş yıl geçti... Değişen bir şey yok!.. Ne Recep Tayyip Erdoğan, ne Abdullah Gül ne de Bülent Arınç, Avrupa’daki Necmettin Erbakan’ın “Milli Görüş”ünü etkileyememiş... AKP bunun üzerine Almanya merkezli “Avrupa Türk Demokratlar Birliği”ni kurdu, başkanlığına da Dr. Fevzi Cebe getirildi. Fevzi Cebe de üç gün önce başkanlık görevinden sağlık sorunları gerekçesiyle ayrıldı... Avrupa Milli Görüş’ün bir internet sitesi var gayri resmi olarak. Bu sitede Almanya’da yaşayan arkadaşımız gazeteciyazar Metin Gür ölümle tehdit ediliyor. Sitenin adını veriyorum: “Milli Görüş Forumu” Sitenin 5 bin kayıtlı militan üyesi bulunuyor... Milli Görüş ve Almanya’daki köktendinci hareketleri inceleyen kitaplarıyla tanınan Metin Gür’ün ev adresi, telefonları sitede yayımlanıyor... Bakın Metin Gür için ne deniliyor: “Metin adlı komünist Almanya’da yaşıyor. Müminler evine uğrasın tebliğ için...” Metin Gür’le uzun uzun konuştum Almanya’da... Şöyle dedi: “Benimle ilgili her türlü bilgiyi elde etmişler. Ölümle tehdit ediliyorum.” Metin Gür’e sordum: “Tebliğ etmek ne anlama geliyor?” Gür: “Tebliğ etmeye gelen kişiye bağlı. Uyarı da olur, yaralama da, öldürme de...” ??? Almanya’da “Yeşil Sermaye”nin camilerde “Faiz haramdır” diyerek soydukları yurttaşlarımızla da görüştüm... Ellerinde ne varsa vermişler!.. Çoğunluğu bankalardan kredi çekmiş... Sayıları 500 bini buluyor soyulan yurttaşlarımızın... Almanya’da yaşayan Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının sayısı 2.7 milyon olduğuna göre durum vahim!.. Biliyorsunuz, yaklaşık 89 milyar Avro toplanmış Almanya, Hollanda, Belçika ve Avusturya’da yaşayan saf Müslüman Türklerden... Ortada örgütlü bir çete var!.. Çetenin merkezi Türkiye’de... Nedense örgütlü çete yargıda aklanmaya başladı. Af, zamanaşımı denilirken; olan, parasını kaptıran saf Müslümanlara oldu. Almanya’daki “Milli Görüş”, “Fethullahçılar”, “Nakşiler” ve “Süleymancılar” Dışişleri Bakanlığı’nın protokol listesine girdiler... Keyifleri yerinde!.. Çünkü onlar “sivil toplum örgütü” oldular... Avrupa Milli Görüş, Berlin’de altı arsa almıştı. Oraya binalar dikmişler. Ellerinde bol para var. Almanya’daki bankaların gözdesi olmuşlar. Toplam paraları 2.53 milyar Avro. 2000 yılı başlarında Anayasayı Koruma Örgütü’nce “mercek altına” alınan, AKP’nin iktidar olmasından sonra “korunan” Avrupa Milli Görüş, bazı Alman politikacılarının da sevdiği bir örgüt konumuna gelmiş... Berlin’deki “İslam Koleji” Milli Görüş’ün. Altı yıllık bir okul burası. Okulu Berlin Eyalet Hükümeti tanımış. Berlin’deki devlet okullarında Milli Görüş’ün İslam Federasyonu üç bin Türk çocuğuna din dersi veriyor. Berlin’deki “İslam Koleji”nin tüm giderlerini eyalet yönetimi karşılıyor... Ne derler? Yeme de yanında yat!.. ??? Gazeteciyazar arkadaşım Metin Gür, “Milli Görüş”ün militanları tarafından ölümle tehdit ediliyor... Metin Gür’e başvurusu üzerine üç gün polis verilip korunmuş... Şimdi korunmuyor... Sordum: “Bu tehditler karşısında ne yapacaksın?” Metin Gür: “Demokratik İşçi Dernekleri, Halkçı Devrimci Federasyonu ve Göçmen Dernekleri’yle birlikte basın toplantısı yapıp avukatım aracılığıyla suç duyurusunda bulundum. 35 yıldır Almanya’da yaşıyorum. Başka yapacağım bir şey yok...” ? CHP’lilerin TBMM Başkanlığı’na verdiği araştırma önergesinin gerekçesinde, “medya kuruluşlarının yönetimlerinin borçlarından dolayı TMSF’ye devredilmesi sonucunda devlet güdümünde bir medya ortaya çıkarıldığı ve büyük gazeteci kıyımları yaşandığı, bunun da medya meslek mensuplarının kendi içlerinde oto sansür uygulamalarını beraberinde getirdiği” vurgulandı. diği” vurgulandı. Medyasiyasetticaret ilişkilerinde yaşanan dönüşümün otosansürle sınırlı kalmadığı, “iktidar yanlısı olmayan gazetecilerin köşelerinin, televizyoncuların ise programlarının ellerinden alındığı, iktidarın baskıları ile gazete köşe yazarlarının belirlendiği bir sürecin yaşandığı”na dikkat çekilen önergede şu görüşlere yer verildi: “Kanaltürk ve onun çalışanları hakkında başlatılan incelemeye ilişkin belge, özgür basına yapılan baskıları göstermesi açısından yeni bir baskıcı döneme girildiğini ortaya koymaktadır. Siyasi iktidara yakın medya gruplarına halkın parasını gasp eden holdinglerden para aktarıldığına ilişkin belgeler olmasına karşın inceleme başlatılmazken, siyasi iktidarın yaptıklarını eleştiren medya grupları üzerinde baskı kurulması Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerini etkilemeye yönelik girişimlerdir.” lik “mali gözaltıya” İzmir’den de tepki geldi. İzmir Barosu, ADD İzmir Şubeleri, Eğitimİş Sendikası İzmir Şubesi, Ege Öğretim Elemanları Derneği, Yolİş Sendikası 1 No’lu Şube, İzmir Diş Hekimleri Odası, Türk Hemşireler Derneği, Türkiye Opera ve Balesi Çalışanlar Vakfı, Kemalist Üniversiteler Birliği, Kanaltürk Ulusal Gönüllüleri, Yarımada Cumhuriyet Platformu, Ulusal Uyanış Platformu tarafından yapılan ortak açıklamada, sansür ve susturma girişimi kınandı. Açıklamayı okuyan İzmir Barosu Başkanı Nevzat Erdemir, iktidar yanlısı kişilerin yaptığı yolsuzlukları duyuran Kanaltürk televizyonuna yapılanların “sansür” girişimi olduğunu belirtti. Öztürk: Hukuk dışı Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk de Kanaltürk’e yönelik uygulamanın hukuk dışı olduğunu belirtti. CHP İstanbul İl Başkanı Şinasi Öktem yaptığı açıklamada “Kanaltürk, Atatürk’ün çizdiği yolda ilerleme inadı gösteren milyonlarca vatanseverin sesi olduğu, AKP’nin yolsuzluk haritasını, laik Türkiye cumhuriyetine yöneltilen tehditleri ifşa ettiği için susturulmak isteniyor” dedi. SODEV Başkanı Aydın Cıngı da, iktidarın antidemokratik ve sansürcü baskısını kınadıklarını belirtti. İzmir’den tepki Maliye Bakanlığı tarafından Kanaltürk televizyonuna yöne Vergi uzmanları ÇİZMEDEN YUKARI AKP varoşlarda “sadaka kültürü” yaratıyor. MUSA KART İçişleri Bakanı Aksu’dan uyarı ? DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır’daki emniyet müdürleri zirvesine katılan İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ve Nevruz kutlamalarını provoke etmek isteyenler olabileceğini belirterek “Bu konuda asla müsamaha göstermeyeceğiz. Halkımızın sevinç ve mutluluğuna gölge düşürmek isteyenlerin heveslerini kursaklarında bırakacak tüm tedbirleri almanızı istiyorum” dedi. ‘Kanaltürk değil servet incelemesi’ ? Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada Kanaltürk televizyonu hakkında yapılan incelemenin yasal olduğu ve diğer TV’ler için de benzer incelemenin yapıldığı kaydedildi. Vergi uzmanları ise çalışanların şahsi hesaplarının sorgulanmasının bu inceleme kapsamına giremeyeceğini belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Gelir İdaresi Başkanlığı, Kanaltürk’e yönelik incelemenin “gayet doğal” olduğunu savunarak “İncelenen tek televizyon kanalı Kanaltürk değildir” açıklamasını yaptı. Açıklamada, yapılanların vergi incelemesi kapsamında yasal olduğu savlanırken Kanaltürk’ün tüzelkişiliği ile yönetim kurulunda bulunanların iki ayrı hukuki kişilik oldukları gerçeğinin görmezden gelinmesi dikkat çekti. Gelir İdaresi Başkanlığı, Kanaltürk Televizyonu ve ortaklarına yönelik inceleme konusunda yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, şöyle denildi: “Vergi incelemesine yetkili denetim elemanlarımız birçok sektörde yer alan mükellefleri incelediği gibi, medya sektöründeki mükelleflerin de incelenmesi gayet doğaldır. Bu incelemelerin bir kısmı da halen devam etmektedir. Bu çerçevede, incelenen tek televizyon kanalı Kanaltürk değildir. İncelemenin yürütülmesi sırasında denetim elemanının incelenen firmanın, firma ortaklarının, yönetim kurulu üyelerinin, çalışanlarının ve firmayla ilgili bulunan diğer kişilerin hesaplarıyla ilgili bilgi alması kanunun inceleme elemanlarına verdiği bir yetki olup vergi incelemelerinde sıkça kullanılan bir yöntemdir.’’ Kanaltürk incelemesini doğal bulan Gelir İdaresi’nin, çalışanların bu kapsama, hukuksal dayanak olarak nasıl dahil edildikleri konusunda bir değerlendirme yapmaması dikkat çekti. Uzmanlar, şirketlerin tüzelkişiliği ile çalışanların kişiliklerinin ayrı hukuksal kişilikler olduğuna işaret ederek “Yönetim kurulu üyelerinin hesapları istenemez. Kanaltürk inceleniyorsa, defterleri istenir, hesaplarına bakılır. Ama Kanaltürk’ün tüzelkişiliğini temsil eden yönetim kurulu üyelerinin ya da çalışanlarının hesaplarını inceleyemezsiniz. Şirketi inceliyorum adı altında ortaklara yönelip servet incelemesi yapılması, soruşturmadan sapmadır. POAŞ’a ilişkin inceleme yapılırken Aydın Doğan’ın ya da yönetim kurulu üyelerinin banka hesapları istenmiş midir?” değerlendirmesini yaptı. ‘PKK için sabırlı olun’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adil Abdülmehdi, Türkiye’den PKK konusunda sabırlı olmasını isterken, Irak’a dışarıdan hiçbir müdahaleyi kabul etmeyeceklerini söyledi. Abdülmehdi, Ankara’daki temaslarının ikinci gününde Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Abdülmehdi, Irak’ta bir anayasa olduğunu ve uluslararası meşruiyet bulunduğunu ifade ederek Irak’ın bunlara göre hareket ettiğini söyledi. musakart@yahoo.com Erdoğan yine YÖK’e yüklendi 10 yeni üniversite kurulmasına ilişkin teklifin karara bağlanmamasını ‘oyalama’ olarak değerlendiren Başbakan, ‘Bilime sınır getiriyor. Ben bundan dertliyim’ diye konuştu Haber Merkezi Başbakan Tayyip Erdoğan, 10 yeni üniversite kurulması teklifini henüz karara bağlamayan YÖK’ü sert bir dille eleştirdi. Erdoğan, “Öyle bir YÖK anlayışı var ki bilime sınır getiriyor. Ben bundan dertliyim” dedi. Deniz Ticaret Odası’nın (DTO) şubat ayı meclis toplantısına katılan Başbakan Erdoğan konuşması sırasında, DTO Meclis Başkanı Erol Yücel’in denizcilik sektörüne yönelik üniversite proje izninin YÖK tarafından verilmediğine ilişkin sözlerini anımsattı. Erdoğan, “Erol Bey Erdoğan’a DTO toplantı bir şey söyledi. En çok üzüldüğüsında denizci şapkası verildi. müz konulardan bir tanesi... İktidarımızın bilime sınırı yoktur. Bakanlar Kurulumuzda bugüne kadar bir tane fakülte talebi asla, tereddütsüz, bekletilmeden onaylanmıştır. Bilime engel olur mu, bilime sınır olur mu?” dedi. doktor açığı var mı? Var. Varsa bunu kim yetiştirecek? Sen yetiştireceksin arkadaş, sen’’ diye konuştu. Hayırsever insanların üniversite kurma konusunda yardımları bulunduğunu aktaran Erdoğan, “10 ilde üniversite kuracağız, gönderdik, YÖK’te. Hâlâ yorumunu yapıp da gönderemedi. Efendim, ‘Öğretim üyesi yok.’ Öğretim üyesini kim yetiştirecek? Sen yetiştireceksin kardeşim. Ama insanların beyinlerini okumaya kalkarsan bu ülkede öğretim üyesi çıkmaz. YÖK hâlâ oyalıyor. Halbuki gönderse, biz hemen çıkaracağız’’ ifadesini kullandı. Emekli Sandığı’na suç duyurusu ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Sağlık Komisyonu, dün Sayıştay’ın “Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü Gayrimenkullerinin Kiralanması, İşletilmesi, Değerlendirilmesi ile SandıkVakıfVakıf Şirketleri Arasındaki İlişkiler Hakkında İnceleme Raporu”nu görüştü. Komisyon, sandığın vakıf şirketlerindeki uygulamalarla ilgili olarak eski yöneticiler hakkında suç duyurusunda bulunulması ve bu konuda genel görüşme yapılmasını kararlaştırdı. ‘Beyin okumaya kalkarsan...’ “Ülkemizde öyle bir YÖK anlayışı var ki, bu YÖK anlayışı bilime sınır getirmiştir” diyen Başbakan, “Konuşmak istemiyordum ama bugün Erol Bey açtı diye konuşuyorum, dertliyim. Diyor ki, ‘Tıp fakülteleri açamayız.’ Ne demek açamayız? Açacaksın. Senin görevin bu... Benim ülkemde bugün hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 CHP’Lİ KOÇ, ERDOĞAN’IN GRUP TOPLANTISINDA YAPTIĞI ŞOVU ELEŞTİRDİ TBMM’ye baz istasyonu kulesi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM kampusu içerisinde cep telefonlarıyla daha sağlıklı görüşme yapılabilmesi amacıyla 3 GSM firmasının ortak hazırladığı proje doğrultusunda, içerisinde baz istasyonları bulunan 14 metrelik kule, Kabatepe Parkı’nın yanına kuruldu. ‘Başbakan’ın tezahürata ihtiyacı var’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç parlamentoda gazetecilerle sohbet ederken, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın AKP grup toplantısındaki konuşması sırasında “bindirilmiş kıtaların yarattığı tribün manzarasının şık olmadığını” söyledi. Koç “Başbakan kendi sahası ve seyircisi önünde konuştu. Tek parti devleti yaratma iddialarının yaşama geçirildiğini görüyoruz. Başbakan’ın bindirilmiş kıtaların tezahüratına, bu kıtalar tarafından politikalarının doğru olduğuna inandırılmaya ihtiyacı var” diye konuştu. CHP’li Harun Akın’ın Zonguldak Karaelmas Üniversitesi’nin adının “Bülent Ecevit Karaelmas Üniversitesi” olarak değiştirilmesine ilişkin önerisinin doğrudan gündeme alınmasının kabul edilmediğine de dikkat çeken Koç, “Yakışık almadı. Türk insanının vicdanında derin yaralar bıraktı” dedi. CHP’li Emek’ten Arınç’a soru önergesi Öte yandan, CHP’li Atila Emek, Bülent Arınç’ın yanıtlaması için verdiği önergede, “TBMM’nin, tribün anlayışıyla miting alanına dönüştürülmesini uygun buluyor musunuz” diye sordu. Emek, AKP’nin grup toplantısına katılanların, “siyasi şova dönüşen sloganlarının, canlı yayınla kamuoyuna siyasi propaganda olarak sunulduğunu” belirtti. Haluk Koç. CUMHURİYET 05 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear