28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 30 ARALIK 2007 PAZAR 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI S B S S PB PB PB PB PB 7 6 8 9 12 10 14 11 6 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y 9 Y 9 Y 8 Y 8 S 4 S 3 S 1 S 1 PB 20 Parçalı bulutlu Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB 18 PB 17 PB 9 PB 11 PB 9 PB 8 S 2 S 1 B 4 Trabzon Ankara Erzurum Hakkari İzmir Antalya Ş.Urfa Adana Yurdun kuzey kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları ile Bartın, Sinop, Artvin ve Ardahan çevreleri yağışlı, diğer yerler az bulutlu geçecek. Hava sıcaklığı kuzey ve iç kesimlerde 2 ila 4 derece azalacak. Rüzgâr kuzey ve kuzeydoğudan hafif ara sıra orta kuvvette esecek. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo K 0 Helsinki K 6 Stockholm K 6 Londra Y 9 Amsterdam Y 9 Brüksel B 7 Paris PB 7 Bonn PB 5 Münih PB 10 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih PB PB PB PB PB PB Y Y PB 4 2 12 2 0 2 10 10 0 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı PB K K K PB Y K PB PB 4 3 7 4 6 6 1 21 14 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada diasıyla ayakta. Hatta ayaklanma çağrılarına benzer açıklamalar yapıyorlar: “Sabrımız zorlanıyor!” İmza, Demokratik Toplum Partisi (!) adına Bayan Ayna Emine! İnsanın, çıkarın ağzınızdaki baklayı, diyesi geliyor. Bu açıklamalarla sabrın sonu selamet demek istemediklerini ilkokul çocukları bile anlar. Peki ama sabrınızın sonuna geldiğinizde Genel Başkan Yardımcısı Ayna Emine Hanım; “Sabrın sonuna gelince ne yapacaksınız?” Elde üç renkli PKK bayrağı isyanları mı oynayacak, oynatacaksınız, evet ne yapacaksınız? Bayan Ayna, söyle bana, açıkla! Bu türden sözler, demokratik haklar arayanların ağzına yakışmayacak sözler. Devlet içinde devlet olmayı arayanların ve kendilerinde gereğinden fazla güç olduğunu sanan gözleri artık gerçeklere kapalı budalaların sözleri olabilir bu türden sözler. Yoksa siyasetçi Kürtler, siyaset yapan herkes kadar akıldan da, mantıktan da, sağduyudan da yoksun mu? ??? Dün terörist PKK’nin Kürt sorununun silahlı parçası olduğunu söyleyenler, bugün dolaylı ifadelerle içimizde isyanları oynayabileceklerini söylüyorlar. Asıl devlete sormak gerek; ayrıcalık içeren, devletin bütünlüğünü ve halkın huzurunu tehdit eden bu türden açıklamalara daha ne kadar sabırla bakacak? Tehdidi, kabul edilmesi olanaksız bir başka istekle örterek kurnazları oynuyorlar. “Üniter yapı içinde Cumhuriyet felsefesi demokratikleştirilmeli, devletin idari yapılanmasını demokratik özerk bir yapıya kavuşturmalı” ve… tabii anayasada iki millet, iki dil, yani Türk ve Kürt ulusları, yani küçük bir coğrafya dışında ne tanınır ne de anlaşılır olan Kürtçe, Türkçenin yanı sıra devletin resmi dili olmalı. Devletin adı da TürkKürt Cumhuriyeti! ??? Daha ileri de gidebilirler. 1960’ta imzalanan Zürih ve Londra anlaşmaları, adadaki nüfus oranına göre, Kıbrıs Cumhuriyeti’nde Bakanlar Kurulu’nun üçte biri Türk bakanlardan oluşacak, yönetimdeki görevlerin üçte birinde Türkler bulunacaktı. Uygulama başladı, yürümedi. Bizim ayrılıkçılar ha bir gayret. Kürt kökenli bakanlar, milletvekilleri, bürokratlarla yetinmeyebilir; Bakanlar Kurulu’nda şu kadar Türk’ün yanında bu kadar “özerk” Kürt bakan olacağının anayasa ile güvence altına alınmasını da isteyebilirler. Diyeceksiniz ki, canım bunlar isteyenin bir yüzü. Ya öteki yüzü?.. Türk devletine, halkına silahla saldıranlara karşı girişilen hava harekâtının derhal kesilmesi için eylem kararı alıyorlar. Büyük müttefikleri ise Türk halkı, Türk halkının temsilcileri değil: Görüşme talebinde bulundukları Barzani! Operasyonların durmasını sağlamak için: Türk düşmanı, milletvekilliğini yaptıkları Güneydoğu ve Doğu illerini de kapsayan büyük Kürdistan hayali kuran, K. Irak halkını korur izlenimi vererek bombalar altında ezilen PKK’yi korumaya çalışan Barzani! İkiyüzlülüğün, devleti, iyi niyetli davranışları arkadan kör bir bıçakla vurmanın bu denli açıkça sergilenmesine karşı söylenebilecek tek sözcük: Pes! Kanadoğlu, TCY’nin 221. maddesinin ‘esnetilmemesi’gerektiğini söyledi GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY ‘Öcalan da yararlanır’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Türk Ceza Yasası’nın (TCY) etkin pişmanlığı düzenleyen 221. maddesinin “esnetilmesi” durumunda, İmralı’da tutuklu bulunan terör örgütü başı Abdullah Öcalan’ın da aftan yararlanabileceği uyarısında bulundu. Sabih Kanadoğlu, Halk TV’de katıldığı bir programda 221. ve 301. maddelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. TCY’nin 221. maddesinin esnetilmemesi gerektiğini vurgulayan Kanadoğlu, “Eğer, hiç örgüt suçu işlememiş birilerini affetmek istiyorsak bu zaten 221. maddenin içeriğinde var. Amaç suç işlememişlere yönelik bir uygulama ise ayrı bir düzenlemeye gerek yok. Suçun işlenip işlenmediğinin tespiti de ayrı bir konu. İktidar, 221. maddenin bazı hükümlerini esneteceğini söylüyor. 221 bir temel yasadır. Temel yasalarda böyle oynama yapılması gelecek açısından umut vermiyor” dedi. “Amaç suç işlemiş kişileri de işlemeyenler gibi topluma kazandırmak ise, bunun adı aftır ve hiç ummadığımız kişilerin de aftan yararlanmasına kadar gidebilir” diyen Kanadoğlu, isim vermeden terör örgütü başı Öcalan’ın da düzenlemeden yararlanabileceğine işaret etti. çerçevesinde bu insanlara iş bulunması, çeşitli sosyal güvencelerinin sağlanması söz konusu olur. Bu konu suiistimale de neden olabilir. İş bulmak için, devlet güvencesi için suça yönelenler dahi olabilecektir.” ‘Dağa çıkışı teşvik edebilir’ Daha önce çıkan pişmanlık yasalarının istenilen sonuçları vermediğine dikkat çeken Kanadoğlu şu değerlendirmeyi yaptı: “2003 yılında 4 bin 360 kişi başvurdu. Bu başvuruların 2 bin 980’i cezaevinde bulunanlar tarafından yapılmış, 1360 kişi dışarıdan ya da dağdan başvurmuş. Başvuranların 1975’i Hizbullah üyesi, o zamanın bakanlığının deyimiyle ‘dini motifli örgüt üyeleri’, 1935’i PKK’li ve aşırı sol örgütler. Bir devlet bu şekilde bir af çıkarırsa, esas olarak dağa çıkışı teşvik etmiş olabilir. Örgüt mensuplarında ya da suçlularda, devlet nasılsa bir şekilde ödün verecektir düşüncesine neden olabilir.” ‘Eşitlik ilkesi gündeme gelir’ Kanadoğlu, şunları söyledi:“Buna PKK’nin lider kadroları da dahildir. Çünkü siz böyle bir yasayı gündeme getirirseniz, eşitlik ilkesi de gündeme gelir. Ayrıca, silahlı mücadele devam ederken, af konusunun ortaya çıkması, sizin terörle mücadele etmekte olan güvenlik güçlerinizi de moral açıdan etkiler. Bunun bir sakıncası daha var. Afla dışarı çıkan insanın suçlu olup olmadığıyla ilgili devlet sorumluluk alır çünkü eğer o kişi suçlu derse bunu kanıtlamak zorundadır. Bu sorumluluklar ‘AKİL ADAMLAR’ÖNERİSİ İmralı’dan talimat veriyor, DTP yerine getiriyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın DTP hakkındaki kapatma davasıyla ilgili iddianamesinde dile getirdiği terör örgütü başı Abdullah Öcalan’ın DTP’yi cezaevinden yönettiği savı bir kez daha doğrulandı. Birkaç gün önce avukatlarıyla görüşen Öcalan, “tek devlet iki merkez” önerisini dile getirdiği açıklamasında, Kürt sorununun çözümü için “akil adamlar” heyeti oluşturularak PKK’nin silah bırakmasının sağlanabileceğini ileri sürmüştü. Bu heyetin başına da emekli Büyükelçi İlter Türkmen’i öneren Abdullah Öcalan, “Onların belirleyeceği esaslar çerçevesinde silahlar bırakılabilir” görüşünü savunmuştu. Gökçek zam peşinde Ankara Anakent Belediyesi, başkentlilere 1 Ocak 2008’e kadar 50 YTL’nin üzerinde gaz satışı yapılmaması kararı aldı. Belediyenin yeni yıldaki zammı beklediğine işaret eden yurttaşlar, AKP’li Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’e tepki gösterdi.Uygulama, yurttaşları mağdur ederken, özellikle çalışan kesim “Parça parça gaz mı almaya geleceğiz. İşimiz gücümüz var, nasıl zaman ayıralım” diyerek uygulamadan yakındı.Anakent Belediyesi Basın Yayın Koordinatörü Avni Kavlak ise BOTAŞ’ın yeni yıldan sonra doğalgaz ücretine zam yapacağını açıklamasıyla yurttaşların telaşa kapıldığını ve stok yapmak için harekete geçtiğini söyledi. (NECATİ SAVAŞ) Batı “Sandıktan bağımsızlık çıktı” naraları atmakta zorlanıyor. Bunun yerine Sırbistan yönetimini “Kosova’yı serbest bırakmaya” çağırıyor. AB’nin Belgrad’a çağrısı şu: “Ver Kosova’yı, gir AB’ye!” Sırbistan bunu reddetti. Kosova’nın bağımsızlığını tanıyacak ülkelere yaptırım uygulayacağını ilan etti. Yanına da Rusya ve Yunanistan’ı aldı; SlavOrtodoks dayanışması! BM’nin Kosova için geliştirdiği bağımsızlık planı yaşama geçerse başka ülkeler için de “örnek” oluşturacak! Dışişleri Bakanı Ali Babacan hafta başında Kosova’ya gidecekti, son anda vazgeçti. AB’nin Sırbistan’dan tam üyelik karşılığında Kosova’yı feda etmesini istemesi, bilmem AKP için bir şey ifade eder mi? ??? Irak’ta Talabani ve Barzani şaşkın. Yıllardır “güvenilir ağabey” diye baktıkları ABD’ye nasıl bakacaklarını saptamaya çalışıyorlar. ABD’nin avuçları içinde Irak’ı yönetiyorlar, ama ABD’ye küsler! Bu sütunlarda özellikle 2003’ten bu yana şu değerlendirmeyi çok sık yaptık: Eyy Irak’ın kuzeyinde yaşayanlar, dışarıdan gelen kurtarıcının size hiçbir faydası olmaz. Gün gelir; kurtarıcıdan kurtulmaya çalışırsınız, ama her şeyinizi teslim ettiğiniz için başaramazsınız. Dünyadaki en zor şeylerden biri, kurtarıcıdan kurtulmaktır! Irak’ta güncel konu şu: Petrol Yasası... ABD, Irak petrollerinin tamamen kendi şirketlerince kontrol edileceği bir yasa istiyor. Barzani de “Olur ama, bu kadarı olmaz” diyor! Talabani’nin önceki gün geçmişte İran’la Irak’ın 8 yıl boyunca savaşmasına neden olan Şattülarap su yoluyla ilgili yasayı tanımadığını ima etmesi, ABD’nin ikiliyi İran’a yönelik olarak da kullanabileceğini gösteriyor. Bu tablo, Irak’ın üniter bir devlet olarak önce kendi ülkesinin insanlarını düşünerek karar alan bir yönetime sahip olamayacağını gösteriyor. Irak’ta ABD işgali altındaki bu parçalanma, bilmem AKP için bir şey ifade eder mi? ??? Pakistan’da Benazir Butto cinayeti faili meçhul mü kalacak derken tersi oldu. Şimdi de fail enflasyonu var. Her kesimin bir suçlusu oluştu. Önce El Kaide üstlendi. Yetmedi, yanına Taliban’ı da verdiler. Dün yelpaze değişti. El Kaide’nin üstlenmediği açıklandı. Tüm radikaller Devlet Başkanı Pervez Müşerref’i fail seçtiler. Bu da “fail demokrasisi” olsa gerek. Herkes kendine göre cinayeti işleyeni saptayıp yol haritası çiziyor. Sonuç olarak Pakistan’ı bu hale getiren radikal akımlarla küresel aktörlerin çıkarlarının çatışması ve çakışması! Bilmem, Türkiye’yi yönetenler için bir şey ifade eder mi? ankcum?cumhuriyet.com.tr Birbiriyle örtüşen açıklamalar Öcalan’ın bu açıklamalarının Fırat Haber Ajansı’nda yayımlandığı saatlerde, DTP Meclis grubunu olağanüstü toplayan Grup Başkanı Ahmet Türk, akademisyen, bilim adamları ve sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinden oluşacak bir “akil adamlar” heyetinin sorunun çözümüne önemli katkı sağlayacağını açıkladı. Türk, “Akil adamların bir araya gelip ortak yol bulduğu zaman sorunların aşılabileceğini düşünüyorum” dedi. Öcalan açıklamasında, “Ortadoğu Demokratik Konfederasyonu” önerisini yaşama geçirmek için Türk aydınlarına da çağrı yaparken, “Baharda halklarımıza dev bir demokratikleşme, kardeşlik, özgürlük adımı hediye edebiliriz” görüşüne yer verdi. Türk de grup konuşmasında, “Herkes operasyonun ne kadar gerekli olduğunu tartışıyor ancak 35 ay sonra operasyonun gerekli olmadığını tartışacak” diyerek, bahar aylarında yeni bir “açılımın gündeme gelebileceği” mesajını verdi. Öcalan’ın bu açıklamasında PKK’ye siyasal kimlik kazandırma çabası dikkat çekerken, DTP PM’nin birkaç gün önce açıkladığı sonuç bildirgesinde de PKK’yi “siyasal bir örgüt” olarak tanımladı. İSTANBUL’DA 3 TUTUKLAMA Atalay: 7 kentte 95 araç yakıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İçişleri Bakanı Beşir Atalay, son günlerdeki otomobil yakma olaylarında, başta İstanbul olmak üzere 7 ayrı ildeki 53 ayrı olayda toplam 95 aracın zarar gördüğünü, olaylarla ilgili olarak 30 kişinin tutuklandığını açıkladı. Atalay, kundaklamaların bir kısmının terör örgütü PKK yandaşları tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Otomobil kundaklama eylemlerine ilişkin bilgi veren Atalay, İstanbul’da 77, Hakkâri’de 5, Adana’da 5, İzmir’de 1, Antalya’da 1, Mersin’de 4, Gaziantep’te 2 olmak üzere toplam 95 aracın yanıcı madde dökülerek ya da molotofkokteyli atılarak kundaklandığı bilgisini verdi. Atalay, olaylarla ilgili olarak 56 kişinin yakalandığını, bunlardan 30’unun tutuklandığını ifade etti. IŞIL ÖZGENTÜRK Türk konvoyuna mayın ? Baştarafı 1. Sayfada Keşke gitmese miydim?.. ? Baştarafı Arka Sayfada Şimdi Küba’ya gittiğim Pronto Tour’la ilgili hikâyemi anlatmaya başlıyorum; bunu öncelikle, ani iklim değişikliklerine karşı ciddi hayati bir tehlikeyle karşı karşıya olan, ama 68’li olduğu için kahramanı Che’nin mezarını ve müzesini ziyaret etmek için 16 saatlik Küba yolculuğunu göze alan Feride Dayanç ve bende imzası bulunan 16 tur arkadaşım için yapıyorum. Onların 13 tanesi tur programında Che’nin anıt mezarını ziyaret yazdığı halde, ne yazık ki, Küba’nın Santa Clara kentindeki anıt mezarı ve Che müzesini göremeden ülkeye döndüler. Zaman yok muydu.. elbette vardı; ama tur rehberinin zamanı ve yol haritasını yanlış ayarlamasından ötürü, 500 kilometre yol gittikleri halde kendileri için çok önemli olan Che’nin anıt mezarına götürülmediler ve üstelik ısrarlı istekleri, 32 kişinin bulunduğu turda bir kişi bile “Hayır gitmeyelim derse gidilmez” diye son derece antidemokratik bir söylemle reddedildi. Oysa hava kararmasına rağmen biz gitmek isteyenler 16 kişiydik. Bu şuna benziyor arkadaşlar, Anıtkabir’i görmek istiyorsunuz, dibine kadar gitmişsiniz.. size “Hayır göremezsin, gidemezsin’’ deniyor. Varın uğranılan hayal kırıklığını siz düşünün... Bu arada 68’li ben, 78’li Feryal ve henüz 36 yaşında olan ve sınır ötesi doktorlara katılacağına adım gibi emin olduğum Çağla yunuslarla yüzmekten ve dalmaktan vazgeçip ertesi gün kendi imkânlarımızla 260 kilometrelik yolu gidip gelmeyi (Küba koşullarında bu çok uzun bir yol) göze alıp Che’nin anıt mezarına ve müzesine gittik. İyi ki gitmişiz. Sanki bir suya girdik ve arındık. Sadece o mu, benim için bütün Küba arınmak için girdiğim bir su gibiydi. Ninesi köle olan çocukların dans ettiği, mutlu bir farklı cennetti. O cenneti size anlatacağım, şimdilik bu kadar, tadı damağınızda kalsın. Bu arada yeni yıl size neşe ve aşk getirsin. lerde tedavi altına alındığı, birinin de ambulansla Türkiye’ye gönderildiği belirtildi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Levent Bilman, kamyonlardan oluşan konvoyun yol kenarına döşenen mayına çarptığını doğrularken, patlama sonucu ölü ve yaralı sayısı konusunda kesin bilgi bulunmadığını duyurdu. Bilman, “Musul Başkonsolosluğumuzun Irak güvenlik makamlarından derleyebildiği ilk bilgiye göre, ülkemizden Irak’a malzeme taşıyan kam yonlardan oluşan bir konvoy, Irak sınırları içinde yol kenarına döşenmiş bir mayına çarpmıştır. İlk derlenebilen bilgilerden olayın Irak’taki güvenlikle ilgili genel durumdan kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Musul Başkonsolosumuz olay hakkında Irak ve ABD makamlarıyla yakın temas içindedir. Olayın mahiyeti ve meydana gelen zarar hakkında etraflı şekilde bilgi derleme çalışmalarımız sürmektedir” dedi. Öte yandan bazı yerel kaynaklar patlamanın ardından Türk konvoyuna ateş açıldığını ileri sürdü. ‘Bir kısmı PKK yandaşlarının işi’ Olayların başladığı 8 Aralık’tan itibaren denetim ve önlemlerin arttırıldığını belirten Atalay “Yakalanan şahısların ifadelerine göre kundaklamaların bir kısmının bölücü terör örgütü yandaşlarınca gerçekleştirildiği tespit edilmiştir. Fakat bunların tamamı değil. Farklı sebeplerle de kundaklamalar olmaktadır. Ama terör örgütü farklı sebeplerle meydana gelen kundaklamaları da sahiplenme ve kitleleri yönlendirme gayreti içindedir” dedi. Öte yandan, Bahçelievler’de araç kundaklama olaylarına karıştıkları iddiasıyla gözaltına alınan 3 kişi tutuklandı. ? Baştarafı 2. Sayfada Kurucu meclis tarafından hazırlanacak anayasa, halkoylamasına sunulmalıdır. Yeni anayasa yapımında tutulması gereken, demokratik, hukuksal ve meşru yol budur.Yetkisi bulunmayan tali kurucu iktidarın “Ben yaptım oldu” mantığı ile yasalaştıracağı anayasayı halkoyuna sunması, o iktidara ve anayasaya meşruiyet kazandırmaz. Ülkemizi meşruiyet sorununa ve sonu bugünden belli olan maceralara atmaya kimsenin hakkı yoktur. II 1982 Anayasası’nda değişiklik yapılması gereklidir. Özellikle yargı bağımsızlığını zedeleyen hükümler anayasadan çıkarılmalı, yasama dokunulmazlığı sınırlandırılmalıdır. Ancak basına açıklanan bilim kurulu taslağı, tam tersine yargıyı siyasallaştırma çabalarını açığa çıkarmıştır. Siparişe egemen olan zihniyetle nasıl değişikliğe gidileceği de ayrı bir sorundur. Toplum katmanlarının katılımının sağlanması, uzlaşma, anlaşma zorunluluğu bir tarafa bıra AKP Yeni Anayasa Yapamaz Sabih KANADOĞLU Onursal Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı kılmıştır. Bugüne değin izlenen hazırlık aşamaları, gelecek için umut vermemektedir. AKP anayasada yapacağı değişikliklerle laik, demokratik Cumhuriyetin temel niteliklerini yozlaştıracağını, etkisizleştireceğini ve özlem duyduğu ılımlıİslam cumhuriyetine yol açabileceğini sanıyorsa, fena halde yanılıyor demektir. Her ne kadar Anayasa Mahkemesi’nin yetkisi, anayasa değişikliklerini şekil yönünden inceleme ve denetleme ile sınırlandırılmış ise de anayasanın 1. 2. ve 3. maddeleri ve 2. maddede belirtildiği gibi başlangıç kısmındaki temel ilkeler değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez. Teklif edilemeyecek konulardaki değişikliklerin, anayasa değişikliği olarak yasalaştırılması durumunun, şekil yönünden anayasaya aykırı olduğunda kuşku yoktur. Anayasa Mahkemesi kararları da bunu doğrulamaktadır. Örneğin, üniversitelerde türban, Anayasa Mahkemesi kararı ile laiklik ilkesine aykırı görülmüştür. 2. maddedeki laiklik ilkesi ve başlangıçtaki laiklik tanımı, türbanı serbest bırakmayı hedefleyen bir anayasa değişikliğine engeldir. III AKP çoğunlukçu demokrasi anlayışından bir an önce vazgeçmelidir. “Millet bana çoğunluğu verdi, o halde istediğimi yaparım” düşüncesinin, geçmiş iktidarları nereye götürdüğü yakın tarihimizdeki örnekleriyle ortadadır. Çağdaş demokrasinin temelleri kuvvetler ayrılığı, laik devlet, ulus devlet, çoğulculuk, katılımcılık, saydamlık, hukukun üstünlüğü ve hukuk devleti ilkelerine dayanır. Siyasi partiler, demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır. Ancak yine anayasanın 68/3. maddesi uyarınca siyasi partiler, anayasa ve yasa hükümle ri içerisinde faaliyetlerini sürdürürler. Anayasa yürürlükte olduğu sürece siyasi partilerin eylemleri; devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz. Örneğin bir siyasi parti, anadilde eğitimin yolunu açarak, ulus devlet ilkesine, yargıyı siyasallaştırarak hukuk devleti ilkesine, her türlü uluslararası anlaşma ve sözleşmeleri koşulsuz üstün sayarak millet egemenliğine, laiklik ilkesini yeniden tanımlıyorum diyerek bu ilkeyi yozlaştırıp türbanı serbest bırakarak laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı eylemler içerisine giremez. AKP bir yol ayrımında bulunuyor. Ya laik, demokratik Cumhuriyetin, çağdaş bir siyasal partisi olarak iktidarda veya muhalefette ülkeye hizmet verecektir ya da kendisini bir anda anayasanın 68/4. maddesinde belirtilen fiillerin işlendiği “odak” durumunda bulacaktır. Takdir ve tercih AKP’nindir. 1. KOŞU: F: Günal (4), P: Assolist (5), PP: Gökçel (2), S: Aklımda (1). 2. KOŞU: F: Harbiye Fatih (5), P: Kaymet (6), PP: Yeşilırmak (10), S: Aşkınbey (2). 3. KOŞU: F: Lunatic (2), P: Black Wail (1), PP: Tabasco (8), S: Tequilla (3). 4. KOŞU: F: Akbayram (5), P: Dilem (4), PP: Pekkan (11), S: Haberer (8). 5. KOŞU: F: Tige (10), P: Mahcup (13), PP: Oyster Pearl (14), S: Amadeo (1). 6. KOŞU: F: Pardon My Dust (6), P: Wanhelsig (4), PP: Black Spy (3), S: Artem (1). 7. KOŞU: F: Tılsım (4), P: Son Darbe (10), PP: Çağan (5), S: Vurgunay (11). 8. KOŞU: F: Borayel (14), P: Bellegarde (8), PP: Esin Hanım (13), S: Yudum (11). 2 1 8 3 ALTILI GANYAN 5 10 6 4 14 4 4 10 8 11 5 11 CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear