26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 ARALIK 2007 PAZARTESİ 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB PB PB PB PB PB PB PB Y 12 7 9 11 15 13 17 15 11 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y 10 Y 10 Y 9 Y 9 PB 8 S 2 B 7 S 4 B 20 Parçalı bulutlu Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B 18 PB 15 PB 9 PB 9 PB 9 B 8 Y 2 Y 3 Y 3 Trabzon Ankara Erzurum Hakkari İzmir Antalya Ş.Urfa Adana Yurdun kuzey ve doğu kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Karadeniz kıyıları, Doğu Anadolu’nun doğusu ile Artvin çevreleri yağışlı, diğer yerler az bulutlu geçecek. Yağışlar kıyılarda yağmur, iç kesimlerde kar şeklinde olacak. Hava sıcaklığı, yurdun iç ve doğu kesimlerinde 46 derece azalacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih Y Y Y Y Y Y Y Y Y 2 3 4 13 12 11 14 5 6 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y Y Y B Y B Y Y B 7 9 16 6 11 7 18 17 5 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı B Y PB PB Y PB PB Y PB 2 9 5 15 2 13 6 28 21 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Sisli Bulutlu Devlet İradesi? ? Baştarafı 1. Sayfada Kuzey Irak’ta Türkiye’ye karşı örgütlenen terör örgütüne karşı ‘himayekâr’ ya da yeni deyişle koruyucu bir siyaseti yürütmekte,AKP iktidarı da bu tutumu sineye çekmektedir. 9) Amerika şimdi Kuzey Irak’taki terör örgütünün koruyuculuğundan bir ölçüde vazgeçmiş gibi görünüyor. Bunun karşılığında Başbakan Erdoğan’la Başkan Bush’un nasıl bir anlaşma yaptıkları ise medyada çok tartışılan bir bilmece sorusudur. Ancak ne olursa olsun TSK’nin Kuzey Irak’a müdahale şartlarının da kısıtlandığı bir gerçektir. 10) Sonuçta Türkiye’yi tehdit eden ve Kuzey Irak’ta üslenen terör kaynağına dönük yeterli bir ‘devlet iradesi’ şimdilik görülmüyor. Askere zamanlaması gecikmiş bir sınırlı yetki tanınmasının yanı sıra iktidar ile muhalefet arasındaki çelişki bu sorunu vurguluyor. 2008 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı, yarın TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Bütçe maratonu başlıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda, bütçe görüşmeleri yarın başlıyor. Sosyal Güvenlik Yasa Tasarısı’nın ise çarşamba günü Sağlık Komisyonu’nda ele alınması bekleniyor. 2008 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı, yaklaşık 1 ay süren komisyon görüşmelerinin ardından bu hafta TBMM Genel Kurulu’na inecek. Bütçenin tümü üzerindeki görüşmeler yarın yapılacak. Bütçe görüşmeleri için TBMM Genel Kurulu hafta sonu da dahil olmak üzere her gün çalışacak. Kamu idarelerinin bütçe görüşmeleri 14 turda tamamlanacak. Görüşmelerde, her turda gruplar ve hükümet adına yapılacak konuşmalar 35’er dakika, kişisel konuşmalar 5’er dakika olacak. Gruplara tanınan sürede birden fazla milletvekili konuşabilecek. Genel Kurul, bütçe nedeniyle her gün saat 11.00’de toplanacak ve günlük programın bitimine kadar çalışacak. Bütçenin tümü üzerindeki görüşmelerin ardından her gün iki tur yapılacak. Cumhurbaşkanlığı bütçesi TBMM, RTÜK, Cumhurbaşkanlığı, Sayıştay ve Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın bütçeleri 5 Aralık Çarşamba günü birinci turda, Başbakanlık, MİT, MGK Genel Sekreterliği, TİKA ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçeleri ikinci turda ele alınacak. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gümrük Müsteşarlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürülüğü bütçeleri 6 Aralık Perşembe günü üçüncü turda; DPT, TÜİK, SPK, BDDK, GAP, Dış Ticaret Müsteşarlığı, İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi ise aynı gün dördüncü turda görüşülecek. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Devlet Personel Başkanlığı, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu, Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu ile TODAİ bütçeleri 7 Aralık Cuma günü beşince turda; Hazine Müsteşarlığı, BasınYayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, TÜBİTAK, TÜBA, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu bütçeleri ise aynı gün altıncı turda görüşülecek. SHÇEK, Özürlüler İdaresi Başkanlığı, Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 8 Aralık Cumartesi günü yedinci turda; Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı bütçeleri aynı gün sekizinci turda, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, YÖK, ÖSYM, YURTKUR ile 85 üniversitenin bükçeleri ise 9 Aralık Pazar günü ele alınacak. Sosyal Güvenlik Tasarısı Anayasa Mahkemesi’nin bazı maddeleriyle ilgili yürütmeyi durdurma kararı verdiği ve yürürlüğü iki kez ertelenen Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası’nda değişiklik öngören yasa tasarısının, 5 Aralık Çarşamba günü TBMM Sağlık, Aile Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’nda görüşülmesi bekleniyor. ? Türkiye işgal altındayken, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkan Mustafa Kemal’in ilk hedefi, düşmana karşı bir devlet iradesini oluşturmaktı. Ankara’da Büyük Millet Meclisi bu amaçla kuruldu. Asker bu iradenin ordusunu oluşturdu.. Yoksa tek başına askerin sonuca ulaşması olanaksızdı. TSK’nin Kuzey Irak’taki operasyonundan beklenecek sonuçları abartmamakta yarar var. Medyamızın da temkinli ve gerçekçi davranması sağduyu gereğidir. Bugün Türkiye’nin en büyük eksiği kararlı bir devlet iradesinden yoksunluktur. AÇI C Düşen uçakta yaşamını yitiren Prof. Dr. Boydağ, son yolculuğuna yakınları, bilim insanları ve öğrencileri tarafından uğurlandı. (solda) Uçağın ikinci pilotu emekli Tuğgeneral Aksoy’un cenazesine Hava Kuvveleri Komutanı Orgeneral Aydoğan Babaoğlu da katıldı. Isparta’da düşen uçakta yaşamını yitirenler, gözyaşları arasında toprağa veriliyor MÜMTAZ SOYSAL Istakozlaşmak mı? ŞÖYLE ya da böyle yüzde 46 oy alarak seçimden çıkmış bir iktidarın halk yığınlarına günlük yaşamda ve gelecekte yararlı olabilecek köklü işlerle uğraşması, onlara el atması beklenir, değil mi? Ağalığın hâlâ hüküm sürdüğü bazı yurt köşelerinde toprak reformu yapmak ya da planlı ulusal kalkınma programı ilan ederek tüketimi kısıp tasarrufu özendirip büyük yatırımlara girişmek gibi. Hele bu seçimi muhtaçların oylarını alarak kazanmışsanız, onların refah düzeyini yükseltecek ve sosyal dengesizlikleri düzeltecek işler yapmak gibi. Ama hayır, şimdiki iktidar tam ters işlere ve en başta da kendisini iktidara getirmiş bir sistemin temellerine dinamit koymaya kalkışmıştır. daletin güvencesi olan yargı bağımsızlığını yıkacak adımlar atmanın başka anlamı var mı? Oysa, bütün mahkemelerinde “Adalet mülkün temelidir” yazan bir ülkede yaşamaktayız. Ülke, vaktiyle padişahların mülküydü; şimdi ulusundur. Ulusun ekonomik varlıklarını, verimli işleyip kamuya para kazandıran büyük işletmeleri “babalar gibi” satsanız bile, ulusun ülkesini ayakta tutacak adalet sistemini nasıl yıkarsınız? Vaktiyle Danıştay’ca iptal edilmiş bir yönetmelik hükmünü şimdi yasa maddesiyle yeniden ortalığa sürmenin ve yargıçlık mesleğine girecekleri “mülakat”a tabi tutmanın başka anlamı yoktur. Niçin? Çünkü Adalet Bakanlığı bürokratlarının önüne çıkacak yargıç adaylarına “bir şeyler” sorarak varılabilecek sonuç, olsa olsa, onların hangi “meşrep”ten olduklarını anlamak olabilir. “Sınav” olsa, bilgi yoklaması derdiniz; ama dereden sudan başlayıp kolaylıkla inançlara, tarikat bağlantılarına, etnik kökenlere ve ideolojik ya da etik boyutlara uzanabilecek bir konuşma, kişiler konusunda, nesnel değil ancak öznel bir değerlendirmeye yol açar. Öznel, yani konuşturanların kendi meşreplerine göre değişen. Bu, yargıyı iktidarın istediği yönde siyasallaştırmak demektir. enel tablo artık iyice netleşmiştir: Kemalist Cumhuriyetin, hatta düpedüz Cumhuriyetin kaleleri birer birer düşürülmektedir. Bu tablo karşısında endişe verici olan, vatandaşların böyle bir gidişe sinsice alıştırılmakta oluşudur. Sayın Kanadoğlu geçen günkü bir konuşmasında bunu “içine atıldığı su kaynatılıp ısı arttıkça haşlanmakta olduğunu fark etmeden ölen ıstakoz”un durumuna benzetmişti. Eskiden de kurbanlık “mor koyunlar”dan söz edilirdi. Ne var ki, insanlar ne ıstakozdur, ne de koyun. Ne olduklarını göstermeleri için sonuna kadar uğraşmaya değmez mi? ‘Yetkililer vebal altında’ Haber Merkezi Isparta’nın Keçiborlu ilçesi yakınlarında düşen Atlasjet uçağında yaşamını yitiren uçuş ekibi ve akademisyenlerin de aralarında bulunduğu yolcular dün İstanbul ve İzmir’de son yolculuklarına gözyaşları içerisinde uğurlandı. Düşen uçağın yapımcısı McDonnel Douglas firmasından bir ekip de incelemelerde bulunmak üzere bölgeye gidecek. Isparta’dan İzmir’e getirilen kaptan pilot Serhat Özdemir için Hatay semtindeki Muratreis Camisi’nde askeri tören düzenlendi. Törene, Özdemir’in eşi Esra, ilk eşinden olan çocukları Özlüm ve Kaan ile annesi Ziynet, ağabeyi Kenan Özdemir, ablası Nevin Öztan, yakınları ve CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam katıldı. Türk bayrağına sarılı tabuta eşi Esra Özdemir, anne Ziynet Özdemir ve abla Nevin Öztan sarılarak gözyaşı döktü. Öğle namazının ardından kılınan cenaze namazında, kadınlar da saf tuttu. Pilotun eşi Esra Özdemir, cenaze namazı sırasında tabutun yanından ayrılmadı ve cenaze namazını ön safta kıldı. Uçağın 2. kaptan pilotu emekli Hava Tuğgeneral Mehmet Tahir Aksoy’un (55) cenazesi, Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verildi. Cenaze törenine, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aydoğan Babaoğlu, 1. Ordu Komutanı Orgeneral İsmail Koçman, Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Hasan Aksay, 3. Kolordu Komutanı Korgeneral Yalçın Ataman, eski Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Aytaç Yalman, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya da katıldı. Törenlerde Aksoy’un eşi Fatma, kızları Tuğçe ve Serra ile kardeşi Tamer Aksoy taziyeleri kabul etti. bırakıldı. Şirin’in cenazesi Kanarya Mezarlığı’nda, Gürtürk’ün cenazesi ise Yedikule Mezarlığı’nda toprağa verildi. nuna dek TBMM’den çıkması hedefleniyor. Yasanın içeriğine baktığımızda, çalışana bakış asosyal... Güvenlik, güvensizlik... Reform da deformdan başka bir şey değil! Sosyal yanı azıcık da olsa kalmış olan devletimiz, demiş ki: Sigortası en alttan yatan var, asgari ücretten yatan var... Ben en iyisi, emeklilik maaşında bir alt sınır koyayım kimsenin maaşının bu sınırın altında olamayacağını ilan edeyim! Halen uygulanmakta olan alt sınır; 520 YTL. Deformun ana maddelerinden biri bunu ortadan kaldırmak. Meclis’ten geçince Gül anında onaylayacağına göre, emekli maaşları 203 YTL’ye kadar düşecek! ??? Ülkemizde bölgeler arası gelir uçurumu çok yüksek. Yaşam maliyeti kentlere göre değişiyor. Büyük kentlerde yaşayan bir emeklinin sadece emekli maaşı ile geçinmesi çok zor. Bu nedenle kimileri, ikinci iş yapıyor. Emeklilik maaşının yanına biraz da yan geliri koyuyor, geçimini sağlıyor. Başbakan’ın deyişiyle, emeklilik yan gelip yatma yeri değil, yan gelir arama yeri! İşte bu kardeşlerimize de hükümet bir iyilik düşünmüş: Emekliyken çalışanlar emeklilik maaşı alamayacak! Seçeneğe zorlanacaklar; ya emekli maaşın ya şu andaki işin! Ne kadar sosyal, ne kadar güven verici... Son büyük müjde de emeklilik yaşı üzerine. Hem mesleklerin yıpranma payı kaldırılıyor hem de süre 65 yaşına kadar uzatılıyor. Bu üç temel düzenleme dışında, hükümet tırpanlamadık hak bırakmamış. Cenaze ödeneği azalıyor, emzirme yardımı kuşa dönüyor, ne ararsan var! Peki, ya bu düzenlemeye oy verecek milletvekilleri? Onların hiçbir hakkına dokunulmamış. Emeklilik hakkı elde edinceye dek 1450 YTL para alacaklar. Elde edince hem 3 bin YTL emekli maaşı hem de 8500 YTL milletvekili maaşı alacaklar. Daha çok alsınlar, gözümüz yok. Ama, kendilerine hiç dokundurmadan emeklinin haklarını tırpanlayan bu yasaya evet derken vicdanları hiç sızlamayacak mı, merak ediyoruz! ??? Hükümet ve çevresi bu eleştirilere karşı çıkamayınca şuna sarılıyor: Öyle büyük kara delik oluştu ki, kapatmak mümkün değil. Bu yüzden mecburen düzenleme yapıyoruz. Hayır efendim... Delik doğrudur ama, çözüm bu değildir! Bu mantığı haklı sayarsak, delik biraz daha büyüdüğünde emekliye hiç maaş verilmesin mi diyeceğiz? AKP hükümeti kayıt dışılığın üzerine gitmek istemiyor. Oy kaybetmekten korkuyor. AKP siyaseti büyük ölçüde kayıt dışılıktan besleniyor. Dokunmadığı o kesimlere, “karşılığında benim icraatımmış gibi görünecek işler yapın” diyor. Eskiden demokrasi paketleri açılırdı... Şimdi paket demokrasisi var. Yoksul kesime kayıt dışı ekonomiden hükümet namına ne kadar paket o kadar oy... Yani o kadar demokrasi! Bu çark ucundan kıyısından düzelmez. Gerçekleri cesurca haykırıp çözüm üretecek bir siyasi hareket gerekiyor. ankcum?cumhuriyet.com.tr Fotoğraflar: SERKAN YILDIZ / AA Tabutunun üstüne fuları konuldu Düşen uçağın kabin görevlilerinden Mana Topçu’nun cenazesi, Sarıyer Rumeli Kavağı Camisi’nde öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından Rumeli Kavağı Mezarlığı’nda toprağa verildi. Törenlere ailesi, çalışma arkadaşları ve işadamı Ali Sabancı katıldı. Kızının resmi olduğu halde tabuta sarılan ve “Yavrum, selvi boylum, mankenim benim. Seni çok seviyorum yavrum’’ diyerek ağlayan Cavidan Topçu, fenalık geçirdi. Topçu’nun tabutunun üzerine hosteslerin kullandığı bir fular bırakıldı. Kabin görevlisi Mümine Bulut, Beylikdüzü Kavaklı Yeni Camisi’nde öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından Kavaklıköyü Mezarlığı’nda toprağa verildi. Törenlere ailesinin yanı sıra Atlasjet Üst Yöneticisi (CEO) Tuncay Doğaner ve çalışma arkadaşları katıldı. Hostes Sinem Hatice Vurgun’un (26) cenazesi, İstanbul’da Karacaahmet Şehitlik Camisi’ndeki törenin ardından kendisinin hayattayken “İstanbul’un en sevdiğim yeri’’ dediği Çengelköy’deki mezarlıkta toprağa verildi. PROF. ENGİN ARIK’IN ARDINDAN Bitmeyen bir enerjiyle çalışıyordu PROF. DR. TOLGA YARMAN Prof. Boydağ’ı öğrencileri uğurladı Doğuş Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fen Bilimleri Bölümü Başkanı Prof. Dr. Fatma Şenel Boydağ, Kadıköy Söğütlüçeşme Camii’nde düzenlenen törenle sevenleri, çok sayıda bilim insanı ve öğrencileri tarafından son yolculuğuna uğurlandı. Cenazeye katılan Doğuş Üniversitesi Rektörü Prof. Mithat Uysal, Türkiye’nin bu kazada bilim adına çok büyük kayıplar verdiğini vurgulayarak “Kaza ile ilgili gazetelerde yer alan iddialar doğruysa Atlasjet ve konuyla ilgili yetkililer büyük bir vebal altında. Kazaya sebebiyet vermenin yanında, bu büyük manevi yükü kaldırabilecekler mi?” dedi. Uçak kazasında yaşamını yitiren Prof. Dr. Engin Arık ile asistanı araştırma görevlisi Özgen Berkol Doğan için bugün Boğaziçi Üniversitesi’nde tören düzenlenecek. Arık’ın cenazesi Etiler Camii’nde öğle üzeri kılınacak cenaze namazının ardından Edirnekapı Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Doğan ise Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camisi’nde ikindi zamanı kılınacak namazdan sonra toprağa verilecek. Isparta’da düşen Atlasjet uçağında yaşamını yitiren yolculardan Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi İşletme Bölümü 2. sınıf öğrencisi Muhammet Kasım Saygılı’nın cenazesi, Yeni Ayazağa Mezarlığı’nda toprağa verildi. Makine mühendisi Hakan Yakup Pullu’nun (22) cenazesi de Edirnekapı Mezarlığı’nda toprağa verildi. A G Güvercinleri serbest bırakıldı Düşen uçağın kabin amiri Çağatay Şirin ve uçuş teknisyeni Alaattin Çelik Gürtürk için İstanbul’da Ataköy 5. Kısım Camisi’nde öğle vakti cenaze töreni düzenlendi. Törene, Şirin’in annesi Diler, babası Faruk ve kardeşi Kubilay Şirin ile Gürtürk’ün eşi Asuman, THY’de hosteslik yapan kızı Sinem Kurter ve THY pilotu damadı Hakan Kurter ile her iki ailenin yakınları ve mesai arkadaşları katıldı. Uçmaya ve kuşlara çok meraklı olduğu, THY teknik bölümünden emekliye ayrıldığı halde uçmaya devam ettiği belirtilen Alaattin Çelik Gürtürk’ün evinde baktığı güvercinleri, yakınları tarafından tabutu başında serbest ENKAZA BÜYÜK İLGİ Düşen yolcu uçağının enkazını görmek üzere çok sayıda vatandaş Keçiborlu yakınlarındaki alana akın etti. Enkazını görmek isteyen yurttaşlar ile jandarma arasında zaman zaman tartışma çıktı.Yurttaşlar, kaza görüntülerini televizyondan izlediklerini belirterek enkazı yakından görmek konusunda ısrar edince, jandarma kısa süreliğine vatandaşların kaza bölgesine girmelerine izin verdi. Vali Uzun’dan tepki Isparta Valisi Şemsettin Uzun, dün bazı gazetelerde, uçağın pilotunun “Shortcut’’ (kısa yol) yaparak 510 dakika kazanmak istemesi nedeniyle kazanın meydana geldiği yönünde ifadelere yer verildiğine dikkat çekti. Kazanın ardından yetkililerin bu tür bir açıklamalarının olmadığını belirten Uzun, “5 dakika uğruna öldüler şeklindeki açıklamalar doğruyu yansıtmıyor. Ayrıca böyle bir açıklamayı kim yapmış?’’ dedi. [email protected] Uçak kazasında, biricik Engin Arık, yitirdiklerimiz arasında... Onunla birlikte yitirdiğimiz çalışma arkadaşlarını, yurttaşlarımızı, tanıma şansım olmadı... Burada Prof. Engin Arık’ın anısına, birkaç söz söyleme ihtiyacını hissediyorum... Sevgili Engin, bilim dünyasında tanıdığım müstesna insanlardan biriydi. Onu ve biricik eşi Prof. Metin Arık’ı, bir akademik ömür boyu tanıdım; onlarla, bilhassa son iki yıldır, çok yakın birlikte olmanın, birlikte çalışmanın müstesna hazzını yaşadım... Dostluk adına “zorlanmak” ne kelime, tersine ilkelerinden hiçbir biçimde şaşmayacak kadar kilitli, baskılar adına ise, inandıklarından zerre kadar taviz vermeyecek kadar yürekli olduklarını, coşkuyla yaşama şansım oldu... Onlar, şunca yılın kaynaştırdığı müstesna bir çifttiler... Müstesna ebeveyn, müstesna büyük ebeveyn... Engin, neredeyse, küçük bir orduya bedel sayılabilecek ve bitmez, kesintiye uğramaz bir enerjiyle ve inançlı bir heyecanla çalışıyordu... Editörlüğünü yaptığı Balkan Physics Letters’da yayına kabul ettiği makalelerin ayrıntılarına, nasıl inanılmaz bir burgu gibi inebildiğini izlemek bile, başlı başına hayranlık oluşturabilirdi... Engin, ne milliliği evrensel adına, ne de evrenselliği millilik adına feda edemeyecek, bütünsel bir bakış ve eylem tarzına sahip bir bilgeydi... Kazadan bir hafta önce, biricik Metin’le birlikte, onun laboratuvarına indik... Konuştuk, şakalaştık... Hava çoktan kararmıştı... Çıktık, sarmaştık, ayrıldık.... Meğer Engincikle vedalaşmışız... Hayat böyle bir şey, işte... Ruhu şad olsun... Onunla birlikte yitirdiğimiz meslektaşlarımızın, gençlerimizin, yurttaşlarımızın, ruhları şad olsun... Başta biricik Metin Arık, hepinize başsağlığı ve esenlik diliyorum... CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear