28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 26 KASIM 2007 PAZARTESİ 6 DSP’den Longoz Ormanları sorusu ? ANKARA (ANKA) DSP İstanbul Milletvekili Hasan Macit, Longoz Ormanları konusunu Meclis gündemine taşıdı. Macit, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu’nun yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na verdiği önergesinde şu soruları yöneltti: “Saka Gölü Longozu Tabiatı Koruma Alanı ve Saka Gölü Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları”nın koruma statülerinin değiştirilerek, bu sahaları kapsayan alanın İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı ilan edilmesinin nedeni nedir? İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı içinden İstanbul’a su getirmek amacı ile boru hattı geçecek midir? Milli park ilan edilmesinde, mevcut koruma statülerinin İstanbul’a su getirilmesi amacı ile yapılacak boru hattının yapılmasına imkân vermemesi etkili olmuş mudur? HABERLER Rujundan oyuncağına, turizminden perakende zincirine kadar şeriat merkezli serbest piyasa ekonomisi yaratıldı Helâl olsun kapitalizme... NECDET ÇALIŞKAN Marmara’da lodos uyarısı ? İSTANBUL(ANKA) Meteoroloji’den yapılan açıklamada, halen İstanbul ve çevresinde güney yönlerden hafif kuvvette esen rüzgârın, bugün öğle saatlerinden itibaren etkisini arttırarak güneybatıdan (lodos) kuvvetli ve kısa süreli fırtına (6070 km/h) şeklinde eseceği bldirilerek yurttaşlar fırtınanın olumsuz etkilerine karşı uyarıldı. Gıdadan kolaya, oyuncaktan uçağa, ilaçtan turizme kadar şeriat kuralları esas alınarak üretilmiş ürün ve hizmetler, ayrı bir sektör oldu. “Helal” standardını gıda ile birlikte tüm alanlara yaymaya çalışan yeşil sermaye, 2.1 trilyon dolarlık pastadan pay kapma yarışına girdi. “Helal endüstrisinin” hacmi 2.1 trilyon dolara ulaşırken 1.6 milyarı bulan Müslüman nüfustaki hızlı artışa bağlı olarak her yıl 500 milyar dolar büyümesi bekleniyor. Sektörün en hızlı büyüyen kollarından biri ise yıllık 560 milyon dolarlık bir pazar oluşturan “helal kozmetik ürünleri.” Küresel “helal gıda” pazarı 580 milyar dolar, “helal finans sektörü” ise yaklaşık 500 milyar dolarlık bir büyüklüğe sahip. Geçen hafta İngiltere’nin başkenti Londra’da gerçekleştirilen Dünya Seyahat Pazarı (World arbie bebekler İslaTravel Market – mi kurallara uymaWTM) Fudığı için 2003’te piyasaya arı’nda bir araya sürülen Fulya bebekler özelgelen turizmciler likle Ortadoğu ülkelerinde de kolları sıvadı. satış rekorları kırdı. SuriFuarda, hızla arye’de Newboy Design Stutan Müslüman dio şirketi tarafından tasarnüfusundan tulanan bu oyuncağı “helal” rizm sektörü olayapan ise tesettürlü olması! rak pay almak için “helal turizm, helal uçak, helal otel” gibi uy kat çekilen fuarda, “helal turizm” angulamalara hız verilmesi çağrısı yapıl layışına uygun olarak uçaklarda helal dı. Hatta “helal turizm”, fuarda açık gıdalar, dua gibi hizmetlerin yanı sıra lanan “Dünya Seyahat Pazarı’nda koltuklara Kuran konması, dini progKürsel Trendler 2007” raporunda bi ramların verilmesi, hatta kadın ve erle geniş bir şekilde yer aldı. “helal tu keklerin ayrı ayrı oturması bile önerilrizmin” en geniş alanlardan biri oldu di. Uçaklarda yemeklerin yanı sıra emğu vurgulanan rapora göre Ortadoğu böl niyet kemerlerinden koltuklara, dijital gesinde turizm gelirleri 2011’de yüzde ekranlardaki Kuranlara kadar İslami 108 artışla 51 milyar dolara ulaşacak. usullere uyulması da tartışılan konular arasında. İslami kurallara göre uçak Öte yandan geçen hafta Cumhurbaşİslami kuralları havayolu şirketleri kanı Abdullah Gül’ün de katıldığı İsnin de dikkate alması gerektiğine dik tanbul’daki İslam Konferansı Teşkila Barbie’ye tesettürlü rakip B tı’nın toplantısında İslam ülkeleri arasında ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla sermayesi en az 1 milyar dolar olan bir turizm şirketi kurulması önerildi. lunan HalMart’ta gıdanın yanında helal sertifikalı 50 farklı ürün satılıyor. Zincir, 2008’de yıl Avrupa’da 100’ü Fransa’da olmak üzere toplam 400 mağaza açmayı hedefliyor. Kola da var enerji içeceği de Helal sertifikalı ürünlerden en bilineni Mekke Kola (Mecca Cola). 2002’de Pepsi ve Coca Cola’ya rakip olarak Tunus asıllı Tevfik Mahluki tarafından Fransa’da kurulan Mekke Kola, 30 ülkede ayda 50 milyon litrelik satış yapıyor. “Aptalca içme, davan için iç” sloganlı ürün, enerji içeceği pazarında da rekabet edebilmek için “Mekke Power”ı piyasaya sürdü. Wallmart’a karşı HalMart Malezya’nın başını çektiği “Helal Sertifika”yı dünya çapında veren yaklaşık 93 kurum bulunuyor. Her ülke kendi helal sertifikalı ürünlerini pazarlamak için fuar ve organizasyonlar düzenliyor. Bu etkinliklerden en büyüğü ise “Halal World Expo”. Nestle’nin sponsor olduğu fuar, bu yıl 911 Aralık’ta Abu Dabi’de yapılacak. Bir diğer dikkat çeken etkinlik ise Birleşik Arap Emirlikleri’nde 12 yıldır gerçekleştirilen Güzellik Fuarı. 80 ülkeden 10 binlerce ziyaretçinin gezdiği fuar, Ortadoğu’nun en büyük güzellik ve kozmetik fuarı olarak biliniyor. Dünyadaki ilk “helal” perakende zinciri yine Malezya merkezli HalMart. 100’e yakın mağazası bu Modaya 96 milyar dolar Amerikan Herald Tribune gazetesine göre, 1.6 milyarlık Müslüman nüfusunun yüzde 50’si şeriat kurallarına uygun olan kıyafetlere yılda ortalama 120 dolar harcıyor. 96 milyar dolarlık bir endüstrinin oluştuğu bu alanda, son yılların en yeni ürünü ise haşema, bikini ve burkanın birleşiminden üretilen burkini. Müslümanlar için helal kozmetik İngiltere’de ekim ayında piyasaya sürülen “Halo Skincare” adlı nemlendiricide, koku verici alkollü maddeler, parfüm veya özel renklendirici kullanılmadığı kaydedildi. Ürününün AB standartlarına uyduğunu savunarak Halo’yu geliştiren Soni Zuberi Şah, “Müslümanlar olarak artık inanç ve prensiplerimizi bir kenara atmak zorunda değiliz” diyor. AKP sendikal örgütlenmeye darbe üstüne darbe vuruyor SELİN GÖRGÜNER Ağabey acısına kalbi dayanmadı ?SİVEREK (AA) Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde Ali T. (77), evde yalnızken av tüfeğiyle boğazına bir el ateş etti. Olay yerine gelen polis ekipleri, Ali T’nin öldüğünü belirledi. Ali T. otopsi için Siverek Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Ağabeyinin ölüm haberini alan Mehmet T. (65) fenalaştı. Hastaneye kaldırılan ve kalp krizi geçirdiği belirlenen Mehmet T, yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı. AKP iktidarı son 5 yılda Türkiye’de sendikal örgütlenmeye büyük darbe vurdu. 3 Kasım 2002’de iktidara gelen AKP, 28 Mart 2004’teki yerel seçimlerde 3 bin 250 il, ilçe ve belde belediyesinin 2 binden fazlasını ele geçirince, DİSK ve Türkİş’te örgütlenen belediye işçilerine yönelik sendikal kıyım başlattı. Yaklaşık 50 ilde süren operasyonla işçiler hükümet yanlısı Hakİş’e bağlı Hizmetİş sendikasına geçmeye zorlanıyor. Sendika değiştirmeyenler de çöp toplama, bahçe sulama, dere temizleme gibi işlerde çalıştırılarak angarya uygulanıyor. Sorularımızı yanıtlayan DİSK Genel İş Sekreteri Musa Çam, AKP yöneticilerinin “Ya iş ya Hakİş” diyerek başlattıkları sendikal baskının neoliberal politikaların bir sonucu olduğunu belirterek, son 5 yılda 45 belediyede 4 bin 698 işçinin baskı ve tehditle DİSK’ten istifa ettirildiğini açıkladı. Çam, yandaş sendika dönemini başlatan AKP’nin asıl hedefinin özelleştirme olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Tek amaç sendikadan kurtulmak değil. Biz DİSK olarak çalışanların hak ve özgürlüklerini korurken hizmet Çam, İstanbul’da İstanbul Büyükşehir, Güngören, Bahçelievler, Bağcılar belediyelerinde ve Türkiye genelinde 45 ilde yaşananları şu örneklerle aktardı: “İşçiler bulundukları konumdan alınıp en zor işlerde çalıştırılıyorlar. Kadın işçilere gece nöbetleri yazıyorlar. Bu baskılar tacize kadar uzanıyor. Mamak Belediyesi’nde çalışan aynı zamanda Kırıkkale’nin bir beldesinde AKP’den meclis üyesi olan Osman Nuri Gümüş, Eyüp Bağcı adlı arkadaşlarımız DİSK’ten istifa ettirilmek istendi. Hakİş’e geçmek istemeyince işlerinden oldular. Sendikal örgütlenmeyi kırmak için gözleri dönmüş durumda.” lerin piyasalaştırılmasına ve taşeronlaştırılmasına karşı da mücadele veriyoruz. Halkın ödediği vergilerin birtakım insanların cebine atılmasına engel oluyoruz. AKP özellikle ve sağlık ve eğitimde hizmetleri özelleştirerek çokuluslu şirketlere ve ulusal büyük holdinglere devretti. Belediye hizmetlerini de özelleştirerek AKP yandaşı firmalara ihale etmek istiyorlar. Basit bir sendika tercihi değil. İşçiler Hakİş’e geçirildikten sonra tazminatları verilerek işten çıkarılıyor. Hizmetler özelleştirilerek, halkın vergileri AKP yandaşı şirketlere aktarılmak isteniyor.” AKP ‘helalharam’da ısrarlı Türkiye’de de Türk Standartları Enstitüsü (TSE) bünyesinde 2005’te başlatılan “Helal Gıda Standardı” çalışmaları kamuoyundaki tepkilere karşın halen sürerken bu ayın başında Malezya merkezli Dünya Helal Forumu, İstanbul’da da bir toplantı düzenledi. Türkiye’den Diyanet İşleri ve Türk Standartları Enstitüsü’nden yetkililerin katıldığı forumda, Türkiye’nin en kısa zamanda helal standartları uygulamaya geçmesi istendi. Özellikle İslami kesim “Alkole standart veren bir kurum, helal sertifika veremez” gerekçesiyle bu standardın TSE tarafından verilmesine karşı çıkıyor. TSE’nin ardından Dış Ticaret Müsteşarlığı da eylül ayında eczacılık, kozmetik ve sağlık alanındaki ihraç ürünlerine “helal sertifikası” vermek için çalışmalara başladı. Yerel seçimler çok önemli AKP’nin 1994’te başlayan örgütlenme ile şimdiki iktidarını belediyeler üzerine kurduğuna dikkat çeken Çam, 2009’da yapılacak yerel seçimlerin Türkiye’nin kaderi açısından hayati önem taşıdığını dile getirdi. Çam, “Emek örgütleri olarak tek başımıza mücadele vermemiz yeterli değil. Bunun bir siyasi ayağının olması gerekir. Yerel seçimde AKP karşıtı güçlerin bir araya gelmesi, solun toparlanması gerek. Yoksa belediyeler daha ezici biçimde AKP’ce ele geçirilecek” uyarısını yaptı. Yunus Nadi Armağanı Yarışması, 1946’da kuruldu; hem geçmişe hem geleceğe dönük olan anlamı, gazetemizin kurucusu Yunus Nadi’ye saygı ve sevgiden kaynaklanıyor. Yalnız Cumhuriyet gazetesinin değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda büyük emeği bulunan Yunus Nadi’nin anısını her yıl tazelemek bizim için bir görev. Devrimci ve demokrat Cumhuriyet’in Ulusal Bağımsızlık Savaşımızla ve Türkiye Cumhuriyeti’yle zamandaş ve eşanlamlı bir kuruluş tarihçesi var. Yunus Nadi, gazetemizin temel taşlarını bu doğrultuda koydu. Yunus Nadi’nin ölüm yıldönümünü geçmişe dönük bir acı olarak değil, geleceğe yönelik bir kültür olayına dönüştürmek amacıyla bu yarışma düzenlendi. Yarışmanın ilk düzenlendiği yıllarda Türkiye’de sanat alanında hiçbir özel ödül yoktu; tek parti dönemiydi ve yalnız CHP’nin koyduğu bir şiir ödülü vardı. Aynı dönemde bütün dünyada sanat, bilim ve edebiyat ödülleri ün yapmışlardı. İsveç’te Nobel, ABD’de Pulitzer, Sovyetler’de Lenin, Fransa’da Goncourt ödüllerinin sonuçları Türkiye’de de izleniyordu; ama ülkemiz bu alanda da geç kalmıştı. Cumhuriyet gazetesi bu öncülüğü üstlendi, altmış yıl önce düzenlenen Yunus Nadi Armağanı’yla sanat ve kültür yaşamımızda bir yarışma coşkusu oluşturdu. Daha sonraki yıllarda Türkiye’de de yarışmaların ve ödüllerin sayısı çoğaldı, yirmiyi aştı. Bugün belki ödül enflasyonundan söz açılabilir; eleştirel bir yaklaşımla sakıncaları gündeme getirilebilir, ama yine de kültür, bilim ve sanat konularında yapılan yatırımların çok yararlı olduğu rahatlıkla söylenebilir. 62. YIL YUNUS NADİ ÖDÜLLERİ 2008 Zamanla ödüller arasında ayrımlar ortaya çıkar; bir yarışma kurumsallaştıkça, amacı, nitelikleri, karakteri belirginleşir. Bu arada kimi holdinglerin kendi amaçlarına yönelik yarışmalar düzenlemeleri ve ödüller dağıt maları da bu alanda kaçınılmaz çoğulculuğu yansıtıyor. Kimi bankaların, şirketlerin, ticari tekellerin reklam amacıyla düzenledikleri yarışmaların ödülleri, parasal açıdan ne kadar büyük olursa olsun; özü, maddi çerçevenin dışındaki anlamda odaklaşıyor. Ödüller, Yunus Nadi Armağanı Yarışması adıyla aralıksız olarak kırk yılı aşkın bir sürede düzenli olarak gerçekleştirildi, kültür ve sanat hayatımıza amaçlanan katkıları yaptı ve etkilerini duyurdu. Daha önce bir dalda yapılan ödüllendirmenin kapsamı 1990 yılından itibaren genişletildi ve Yunus Nadi Ödülleri adıyla sürmeye başladı. Ülkemizin kültür ve sanat yaşamı bütün baltalanmalara ve olumsuz yatırımlara karşın sürekli gelişiyor ve yaygınlaşıyor. Fikir ve sanat özgürlükleri Türkiye’de tam değil; siyasal iktidarların baskıları hâlâ sürüyor ve çağdaş demokratik ortamdan henüz yoksun sayılıyoruz. Buna karşın fikir, sanat, bilim, kültürde çabalar sürüyor. Tarihsel gelişim sürecinde elbette ‘aydınlanma’nın önüne hiçbir güç geçemez. Cumhuriyet, çağdaş uygarlığa giden yolun fikir, sanat, kültür, bilim yolu olduğunu kuruluşundan beri savunan bir gazete. Bu yoldaki çabaları desteklemek ve özendirmekte Yunus Nadi Ödülleri’nin işlevi sürecek. 1999 yılında başlanılan iki ana başlık altında dört ödül verilmesi yöntemi geçen yıl değiştirildi. 2008 Yunus Nadi Ödülleri Edebiyat Ana Dalı’nda öykü, roman, şiir; Görsel Sanatlar Ana Dalı’nda karikatür; Bilimsel Araştırma Ana Dalı’nda Sosyal Bilimler Araştırması olarak belirlendi. Adaylara başarılar diliyoruz. ÖYKÜ Ödüle 1 Nisan 2007 ile 1 Şubat 2008 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazır bir ‘kitap dosyası’yla aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtların, beyaz dosya kâğıdına makine yazısı ile çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlarını altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Hikmet Altınkaynak, Mehmet Başaran, Tarık Dursun K., Sami Karaören, Emin Özdemir. Ş İ İ R Ödüle 1 Nisan 2007 ile 1 Şubat 2008 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazır bir ‘kitap dosyası’ ile aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtların beyaz dosya kâğıdına makine yazısı ile çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlarını altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Ataol Behramoğlu, Prof. Dr. Cevat Çapan, Muzaffer İlhan Erdost, Doğan Hızlan, Kemal Özer. Dr. Emre Kongar, Prof. Dr. İoanna Kuçuradi, Prof. Dr. Türkel Minibaş, Prof. Dr. Ahmet Mumcu. K A R İ K A T Ü R Karikatürlerin boyutu 30x40 cm.’yi geçmemelidir. Her türlü teknik serbesttir. Yarışmaya en fazla 5 karikatürle katılabilinir. Seçici Kurul: Kâmil Masaracı, Tan Oral, Ferit Öngören, Turhan Selçuk, Tonguç Yaşar. No: 2 34381 Şişli / İstanbul adresine iadeli taahhütlü olarak postayla ulaştırmaları ya da elden teslim etmeleri gerekmektedir. Yayımlanmış yapıtların daha önce herhangi bir ödül almamış olması şartı geçerlidir. Zarfın ya da paketin üzerine hangi dal ile ilgili olduğunun (şiir, roman, öykü vb.) yazılması zorunludur. Ödül dallarında konu sınırlaması yoktur. Yapıtlar hiçbir şekilde iade edilmez. Ödül alan ya da herhangi bir şekilde ön elemeden geçirilen yapıtlar, genel yayın ilkelerimiz doğrultusunda gazetemizde yayımlanabilir. Ödül sonuçları gazetemizin kuruluş yıldönümü olan 7 Mayıs 2008 Çarşamba günü açıklanacaktır. HER DAL İÇİN GEÇERLİ R O M A N Ödüle 1 Nisan 2007 ile 1 Şubat 2008 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazır bir ‘kitap dosyası’yla aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtların, beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlarını altı adet olarak göndereceklerdir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Adnan Binyazar, Ahmet Cemal, Konur Ertop, Prof. Dr. Şara Sayın, Prof. Dr. Tahsin Yücel. S O S Y A L B İ L İ M L E R A R A Ş T I R M A S I Ödüle 1 Nisan 2007 ile 1 Şubat 2008 tarihleri arasında yayımlanmış bilimsel araştırmalarla, yayıma hazırlanmış en az 25 sayfa olarak beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış bilimsel araştırmalar katılabilir. Adaylar yapıtlarını sekiz adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul ödülü kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Erdal Atabek, Prof. Dr. Rona Aybay, Dr. Alev Coşkun, Prof. GENEL KOŞULLAR Ödüller, her dalda amatörprofesyonel herkese açıktır. (Cumhuriyet mensupları hiçbir dalda ödüle aday olamazlar.) Adaylar gerçek ad ve adreslerini ve telefon numaralarını belirtmek zorundadırlar. Ancak adaylar ad ve adreslerinin saklı tutulmasını isteyebilirler. Ödül koşullarına uymayan yapıtları yarışma dışında tutmak zorundayız. Adayların yapıtlarıyla birlikte adlarını ve soyadlarını arkasına yazacakları iki fotoğraflarını, açık adreslerinin de yer aldığı katılma belgesini ve yaşamöykülerini 15 Şubat 2008 Cuma günü saat 17.00’ye kadar ‘Cumhuriyet Gazetesi Yunus Nadi Ödülleri Prof. Dr. Nurettin Mazhar Öktel Sok. Ö D Ü L Her dal için: 2.000 YTL. KATILMA BELGESİ ADIM, SOYADIM: ADRESİM: TELEFONUM: KATILDIĞIM DAL: CUMHURİYET 06 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear