Catalog

SAYFA CUMHURİYET 19 EKİM 2007 CUMA 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI B B B B PB PB PB PB PB 22 22 23 21 23 24 27 25 20 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB PB PB PB B B B B B 23 22 23 18 22 22 21 20 29 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B PB PB PB PB B B B 29 29 25 26 21 21 16 17 17 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurtta yağış beklenmiyor. Yurdun kuzeybatı ve güneydoğu kesimleri parçalı ve çok bulutlu, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklıkları iç ve doğu bölgelerde 2 ila 4 derece azalacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih Y Y Y Y Y PB PB PB PB 7 8 12 14 14 12 12 9 9 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y Y PB Y Y Y Y Y Y 11 11 24 10 12 13 20 24 11 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Stockholm Y PB B PB B PB PB B PB 12 19 12 20 20 23 12 28 28 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Yağmurlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada İçimizdeki heyecan ve kararlılığın dış dünyada olumlu karşılandığı söylenebilir mi? RTE’nin kadim dostu Bay Bush’tan son darbe: “Sınır ötesi harekât Türkiye’nin çıkarına değil”. Yani, ABD yapma, diyor. Varsın desin. Benim başı yücelerde, yıllarca ABD politikalarına hizmet vermiş, ama Bush’un sözlerine “Kimin ne söylediği önemli değil. Önemli olan TBMM’nin kararı” cümleleriyle dün karşı duruş sergileyebilen ama bugün yarın sözünden vazgeçip geçmeyeceği Allah’a kalmış, yüzde 47 destekli bir Başbakanım var! ??? AB daha diplomatik bir dille sınır ötesi harekâta karşı olduğunu duyuruyor. NATO keza. Arap usulü son manevra. Irak diplomatik saldırıya geçiyor. Amaç Ankara’yı soğutmak! Önce Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı (Sünni) Tarık Haşimi acele Ankara’ya geliyor ve… bir günlük görüşmelerden sonra, “İstediğimi aldım” deyip Bağdat’a dönüyor. Herhalde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt’ın dediği gibi, “çarşıdan ne almışsa…” bilinmiyor. Irak Başbakanı Maliki ise telefonda, “Aman acele edip hemen bir operasyon, harekât yapmayın. Bize zaman verin, (bir habere göre) gerekirse PKK’ye karşı birlikte askeri harekât yapalım” diyor. ??? Ne Arabın yüzü, ne Şam’ın şekeri. Bu söylemlere, sözlü vaatlere ancak RTE mantığında birileri inanabilir... Kuzey Irak’a söz geçiremeyen Bağdat, PKK’nin üzerine gidebilir mi? Bu iki Iraklıya diplomasi dilindeki kıvraklıkla, ama halkın anlayacağı dilde “Üçün birini aldılar” dedik mi, demedik mi? Bilen de yok, açıklayan da! Bağdatlı siyasetçilerin neredeyse Türkiye’den şefaat beklentilerini dile getirdikleri, hatta Maliki’nin telefonda zaman tanımasını içeren öneriye onay aldığını söylediği sırada, peşmergelerin komutanı Barzani, TürkIrak sınırına yığınak yapıyor(du). Şimdi ne olacak? TC hükümeti sağı solu biraz daha dinleyip sınır ötesi harekât için “dışımızda olumlu hava esmediğine” sığınarak… “Türkiye böyyük devlettir. Böyyüklüğünü gösterir; silahı kılıfından, tezkereyi cebinden çıkarmaz” mı diyecek, diyebilir mi, der mi? Bu hükümetle her şey olabilir. Sınır ötesi harekât gelecek bahara (hatta baharlara) kalabilir… Ta ki yeni bir 15 şehit birden verinceye kadar! ??? Bu hükümeti hafife almayalım; Türkiye’nin gelmiş geçmiş en… nasıl tamamlamalı cümleyi, karar vermek zor… hadi, diyelim ki en demokrat hükümeti… Bu yargıya nereden, nasıl vardın diyeceklere önceki günkü gazetelere göz atarak Çevre Bakanı ile Enerji Bakanı’nın birbirine ters düşen açıklamalarını birlikte irdelemelerini salık veririz. Başımızda birbirine karşı görüşler ifade etmekten çekinmeyen, demokrat mı demokrat, şeffaf mı şeffaf bir hükümet var! Kaz Dağı’nda altın aranıyor. Yollar açılmak için ağaçlar kesiliyor. Tepki giderek büyüyor. Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, karşı vaziyet alıyor; “Gerekirse altın aramakla ilgili Maden Yasası’nı değiştiririz” diye demeç veriyor. Enerji Bakanı Hilmi Güler ise parlamentoda, altını çıkarmakta kararlı olduklarını vurguladıktan sonra, güzelim yeşilliklerin kaz yolar gibi biçilmesine ışık yakıyor. Hayret verici bir açıklama yaparak; yol yapımına olanak sağlayan ağaç kesimini mazur ve haklı göstermek için… “hektar başına 5 bin YTL ödendiğini”… söylüyor. Belki de bakan imanın paradan geldiğini söylemek istiyor. Gerçi değişik amaçlar içerse de iki bakan aynı noktada buluşuyorlar: Gerekirse Maden Kanunu’nu değiştirecekler! ??? İktidar başının teröre (PKK’ye) karşı tek yumruk olmayı sürekli irdeleyen söylemlerine destek veren CHP lideri Baykal’ın, “Ortak bir milli terör politikası ortaya koyalım” önerisine RTE, göz ucuyla bile bakmadan es geçiyor. Çankaya’nın çağdaş kimliğine hiç mi hiç yaraşmayan, üstelik gösteri olarak gözlerde olumlu izlenim bırakmayan, üstü altı çuvala benzer giysi ve türbanıyla Bayan 11’inci, Hayrünnisa Hanım, üstelik Atatürk büstü önünde boy gösteriyor. Meclis tuvaletlerindeki parlamentoya yakışmayan görüntüleri, aptes alırken çoraplarını çıkararak ayakların yıkanmasını eleştiren bağımsız Kamer Genç’e, “Saygısız” diye bağıran AKP’liler aslında: Namaz kılmanın, aptes alma yerinin camiler olduğunu unutacak kadar hem dinsel kurallara hem de Meclis’e saygısız olduklarını sergiliyorlar. İşte Başbakan, işte Çankaya Köşkü’ndeki siyasal simge türbanlı gösteriler, işte Meclis’in tuvaletleri… ve işte: Çağdışı bütün gösterilerin, zorlamaların alaşımı (halitası) AKP! ‘Türkiye meydan okudu’ Dış basında tezkerenin, ABD’nin tavrından duyulan hayal kırıklığının sonucu olduğu yorumu yapılırken ‘savunma hakkını kimsenin engellememesi gerektiği’ vurgulandı Dış Haberler Servisi TBMM’nin, Kuzey Irak’ta olası bir operasyonun önünü açan tezkereyi büyük çoğunlukla onaylaması dünya basınında büyük yankı buldu. ABD’de yayımlanan New York Times gazetesi, oylamanın ABD’nin tavrından duyulan hayal kırıklığının sonucu olduğunu öne sürdü. Washington Post da, dünya liderleri Ankara’ya itidal çağrısını yaparken TBMM’nin büyük çoğunlukla tezkereyi onayladığını belirterek “Oylamaya saatler kala Türk liderleri tüm dünyadan gelen telefonlarla kuşatıldı” yorumunu yaptı. CNN televizyonu “Türkiye’de milliyetçi duyguların yükselmesinde,ABD’nin PKK ile mücadelede ihtiyaç olan desteği vermemesi ve Irak’ın kuzeyindeki Kürt yönetimini desteklemesi etkili oldu” değerlendirmesinde bulundu. Kürtler arasında görüş farklılıkları bulunduğunu yazdı. Independent gazetesi, Bağdat yönetiminin Irak’ın kuzeyinde kontrolü bulunmadığını belirterek “Geçmişte Türklerin Kürtlere yönelik saldırısı ABD tarafından tercih edilebiliyordu. Ancak Irak’taki savaşın sürdüğü şu günlerde Türkiye’nin Kürtlere yönelebilecek saldırısı ABD için kâbus olur” dedi. Times gazetesi, Türkiye’nin giderek artan bir biçimde Washington’ın Kuzey Irak’a ilişkin kaygılarını görmezlikten geldiğini savundu. İngiliz yayın kuruluşu BBC de, Türk milletvekillerinin ABD ve Irak’a meydan okuyarak Irak’a saldırıya yeşil ışık yaktıklarını belirtti. Fransız Le Figaro, Türk hükümetinin “sertlik taraftarlarına katılarak duygusal şantaja boyun eğdiği” yorumunu yaptı. Liberation gazetesi, 60 binden fazla Türk askerinin sınıra yığıldığını yazarken operasyonun TürkiyeABD ilişkilerindeki krizi körükleyeceğini savundu. Almanya 2. kanalı ZDF, kararın “Türkiye’deki milliyetçileri daha da coşturduğu” yorumunu yaptı. Belçika’da yayımlanan Le Soir, bölgede istikrarsızlık ortamı doğmasının olası gözüktüğünü yazdı. Muhafazakâr La Libre Belgique de, “Kabul etmek gerekir ki Türkiye’nin eyleme geçme tehdidi Iraklı yöneticileri sarsmaya yetti” ifadesini kullandı. GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY ‘Savunma hakkı engellenemez’ İngiliz basını da tezkereye geniş yer ayırdı. Daily Telegraph gazetesinin başyazısında, egemen bir devlet, komşusunun sınırları içinde belirgin bir rahatlıkla faaliyet gösteren teröristlerin saldırısına uğruyorsa kendisini savunma hakkını kimsenin engellememesi gerektiği kaydedildi. Guardian gazetesi, olası bir operasyon halinde buna kimin karşı koyacağı konusunda Bağdat yönetimiyle Kuzey Irak’taki YİMPAŞ ŞİKÂYETİ Açılış açılış geziyor cezası erteleniyor ? Baştarafı 1. Sayfada SağlıkSen üyeleri, radyoloji çalışanlarıSağlıkçılardan tabutlu eylem Türk nın çalışma sürelerinin haftalık 45 saate yükseltilmesini “tabutlu eylemle” protesto etti. Türk SağlıkSen Başkanı Önder Kahveci, hükümetin, açıkladığı zam oranıyla memuru açlığa mahkum etmeye devam ederken bir yandan da çalışma saatlerini yükselterek kamu çalışanlarına bakış açısını ortaya koyduğunu kaydetti. Sağlık Bakanlığı’nın, hazırladığı genelgeyle radyoloji teknisyenlerinin günlük çalışma saatlerini 5 saatten 9 saate çıkardığını belirten Kahveci, “İktidar ne yazık ki, memuru rahat bir yaşama kavuşturmak yerine onlara az maaşı, çok çalışmayı layık görmekte’’ dedi. Ortadoğu turuna çıkan Babacan, terörle mücadele mesajı verdi ‘Kimse kararlılığımızı sınamasın’ KAHİRE (AA) Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Türkiye’nin terörle mücadelede kararlı ve bu kararlılığın kesin olduğunu vurgulayarak “Hiç kimse bu kararlılığımızı sınamaya, test etmeye kalkmasın” dedi. İkili ilişkiler ve bölgedeki duruma ilişkin görüşmelerde bulunmak üzere Mısır’a gelen Babacan, Ortadoğu turunun ilk ayağı olan Kahire’de Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek tarafından kabul edildi. Babacan, yaklaşık 1 saat 15 dakika süren kabulden sonra yaptığı açıklamada, Doğu Akdeniz’in iki önemli ülkesi olan Türkiye ile Mısır arasındaki işbirliğinin önemine işaret etti. Mübarek ile görüşmesinde Irak, Filistinİsrail sorunlarıyla Lübnan’da yaklaşan seçimler gibi başlıca konuların gündeme geldiğini belirten Babacan, bu konularda Mısır ile ortak yaklaşım ve hedefleri bulunduğunu söyledi. Babacan, görüşme sırasında terörle mücadele konusunda bölgesel ölçekte işbirliğinin önemli olduğunu ifade ettiğini bildirdi. Babacan, gazetecilerin sorularını yanıtlarken terör örgütüyle mücadelede hem ABD hem Irak ile ortak mücadele vermek için çaba harcadıklarını, ancak sorunun çözülmediğini, tersine büyüdüğünü söyledi. TBMM’nin hükümete verdiği yetkiye işaret eden Babacan, gerekirse düzenlenebilecek operasyonun, sınırlı ve terör örgütüne yönelik olacağını kaydetti. ğunun basına yansıdığı bir ortamda kesinleşmiş hapis cezasıyla ilgili ikinci kez erteleme kararı veren savcılar hakkında “soruşturma” başlatılmasını talep etti. Almanya’nın tüm dünyada Interpol kanalıyla aradığı, İsviçre’nin kara para aklamak suçlamasıyla soruşturma yürüttüğü Uyar’ın, 31 Aralık 1999 tarihinde işlediği suç nedeniyle aldığı hapis cezası 7.5 yıllık zamanaşımı süresinin dolmasına 17 gün kala 13 Haziran 2007 tarihinde Yargıtay’ca onandı. Yimpaş’ın patronu, sağlık durumunu gerekçe göstererek Yozgat Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu ve cezasını 26 Haziran’da üç ay süreyle erteletti. Uyar’ın cezası 26 Eylül’de üç ay süreyle ikinci kez ertelendi. Aldığı hapis cezasının zamanaşımına uğramaması için avukatlarıyla hukuk mücadelesi veren Yimpaş mağdurları, erteleme kararını alan yetkilileri 4 Kasım 2007 tarihinde vekilleri avukat Papakçı aracılığıyla HSYK’ye şikâyet etti. Papakçı, ertelemenin 26 Aralık 2007 tarihinde dolacağını bu süreye kadar HSYK’den yazılı bir yanıt beklediklerini söyledi. Uyar’la birlikte aynı cezayı alan dönemin 10 Yimpaş yöneticisinin cezalarının birer ikişer gün arayla ertelenmesi dikkat çekiyor. Kesinleşmiş hapis cezaları bir kez daha ertelenmezse Uyar’ın da aralarında bulunduğu sanıklar 8’er ay hapis yatacak. MHP’nin oylarıyla kabul edildi. Gazeteler, üç partinin desteğiyle çıkan tezkere için genel anlamda olumlu başlıklar attılar. Ancak CHP adına konuşan Şükrü Elekdağ ile MHP adına konuşan Deniz Bölükbaşı, iki eski diplomat olarak hükümet üzerinde ağır soru işaretleri oluşturan saptamalar yaptılar. Elekdağ ve Bölükbaşı’nın diplomatik sözlerini siyaset diline çevirirsek şu saptama gündemde: “AKP hükümetinin tezkere çıkarmaya hiç niyeti yok. Mecbur kaldığı için Meclis’e getirdi. Hiç değilse bunu çok belli etmesin. Eğer, böyle olduğu yaygın kanı haline gelirse bundan sonra atılacak adımlar önemsizleşir.” Bize göre de bu kuşkular son derece yerinde ve gerçekçi! ??? Tezkereye karşı çıkanların başlıca gerekçelerinden biri şu: Sınır ötesi operasyon tek başına çözüm değildir. Türk askerinin bataklığa sürüklenmesini beraberinde getirebilir! Bu iki saptamada da gerçek payı var. Ancak bu değerlendirmeyi yapanlara şunu sormak gerek: Size göre terörle mücadelede çözüm nedir? Buna net yanıt veren yok. Bizce de sınır ötesi operasyon tek başına bir şey ifade etmez. Türkiye terörle kesin sonuç almak üzere mücadele edecekse, öncelikle bu kararlılığını göstermesi gerekir. Kararlılığı da bu yönde çizilecek iyi bir strateji izlemeli. AKP hükümetinin böyle bir çalışması var mı? Yok... Tam tersine, mecburen çıkardığı tezkerenin neredeyse kullanılmayacağını, aslında ciddi bir adım da sayılmaması gerektiğini, sadece ama sadece terör örgütü PKK üyelerini kapsadığını anlatmaya çalışıyor. Eğer bu mantıkla Irak’a girilirse güvenlik güçleri sadece PKK üyesi olduğunu saptadığı kişilere yönelik operasyon yapacak. Onlar da peşmergelerle ve öteki gruplarla karışmaması için göğüslerine kocaman “PKK” harfleri yazar, böylece karışıklık giderilmiş olur! Oldu olacak önce bir mektup yazıp “bizi şurada bekleyin” diyelim! ??? Asker ne yapacak? Bugüne kadar asker aleyhine mangalda kül, tespihte püskül, edebiyatta fasikül bırakmayanların Irak’a operasyon olasılığıyla birlikte Türk askerini korumak için olağanüstü çaba harcadığını görüyoruz. “Aman Mehmetçik oraya gitmesin, batağa saplanır” diyorlar... “Aman bu oyuna gelinmesin, PKK bunu istiyor” diyorlar... “Aman orada neyle karşılaşacağı belli değil, iş sınırın ötesinde değil berisinde” diyorlar... Asker sevgisinin bu kadarı insanın gözlerini yaşartıyor! Irak Bataklığında TürkAmerikan İlişkileri kitabımda, Türk ordusunun 2003’teki olası tutumuyla ilgili bölümde bu konuyu ayrıca işlemiştim. Türkiye, o günün koşulları içinde “Barış Kalkanı” adı altında bir operasyon planlamıştı. Buna göre, Irak’ta terör örgütünün güç almasını önleyecek tüm adımlar atılacaktı. Bir güvenlik hattı oluşturulacaktı. Ya Türkiye’nin karşısına ABD çıkarsa? Bizim ulaştığımız bilgilere göre, asker Türkiye’nin güvenliği için her şeyi göze almıştı! ankcum?cumhuriyet.com.tr Kuleden çalınan çan bulundu ? ESKİŞEHİR (AA) Eskişehir’in Sivrihisar ilçesindeki saat kulesinden geçen yıl çalınan 300 kilogram ağırlığındaki tarihi çan, Afyonkarahisar’a bağlı Sincanlı ilçesinde düzenlenen operasyonda ele geçirildi. Şüpheli 5 kişinin gözaltına alındığı olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor. 1915 yılında yaptırılan saat kulesinde bulunan 300 kilogram ağırlığındaki çan, halatlar yardımıyla yerinden indirilerek çalınmıştı. Kapalıçarşı’da kanser taraması ? İstanbul Haber Servisi Türk Kanser Derneği ve Kapalıçarşı Esnafları Derneği, Kapalıçarşı esnafı ve ziyaretçilerini ücretsiz kanser taramasından geçirmek için çalışma başlattı. Türk Kanser Derneği Başkanı Günseli Kılınç, kanserde erken teşhis ve tedavinin önemine değinerek, “Kanserde kadınlarda meme kanseri, erkeklerde de prostat kanseri birinci sırada yer alıyor. Ölüm oranı en yüksek olan ise akciğer kanseridir. Akciğer kanserinin nedenleri de sigara, çevresel faktörler, beslenme bozukluğu ve stres olarak biliniyor” dedi. İstanbul’da 29 Ekim hazırlıkları ? İstanbul Haber Servisi Cumhuriyetin 84’üncü yıldönümü dolayısıyla Boğaziçi Köprüsü ile Kız Kulesi arasında, 16 ayrı noktadan 15 dakikalık müzikli havai fişek gösterisi yapılacak. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen ve maliyeti 2 milyon 250 bin YTL olan gösteriyi, Avustralya’nın başkenti Sydney’deki yılbaşı kutlamalarıyla ünlü Foti International firması yapacak. Gösteriye, Tuluyhan Uğurlu’nun Cumhuriyet Bayramı için yaptığı özel bestesi eşlik edecek. Gösteriler, Ortaköy, Beşiktaş, Dolmabahçe, Kabataş ve Üsküdar (Paşalimanı, Kuzguncuk, Salacak ve vapur iskelesi) sahillerinden izlenebilecek. Sabiha Gökçen Havaalanı ihalesini kazanan firma müsteşarlıktan davet bekliyor Limak, yatırım için gün sayıyor 1. KOŞU: F: Sky Beauty (3), P: Peymane (6), PP: Niran (5), S: Black Eagle (2). 2. KOŞU: F: Rusalka (9), P: Altınyayla (5), PP: Sonia Dor (10), S: Altıntaş (1). 3. KOŞU: F: Nalmes (2), P: Jade (1), PP: Sultaniye (6), S: Latigo Bay (4). 4. KOŞU: F: Güneşimsin (7), P: Ayverdi (4), PP: Ödemiş Efesi (3), S: Sultanbey (9). 5. KOŞU: F: Baba Karapire (1), P: Fincan (8), PP: Coşkunprenses (7), S: Boran (2). 6. KOŞU: F: Karakuruş (4), P: Nihat (1), PP: Ümidim (2), S: Selvican (3). 7. KOŞU: F: Velo Crown (1), P: Drop Of The Flower (4), PP: Selak (2), S: Kerem Paşa (3). 8. KOŞU: F: Ekim (6), P: Şahanım (9), ALTILI GANYAN PP: Kayabaşfırtınası (2), S: Zatinde (11). 9. 7 1 4 1 6 7 KOŞU: F: Fatine Ha4 1 4 9 2 nım (7), P: Canısı 3 2 2 2 (2), PP: Işık (11), S: My Flower (13). 9/11 3 3 Pazar günü yapılacak referandum nedeniyle İstanbul ve Elazığ yarışları ertelendi. İstanbul yarışları Pazartesi günü Bursa yarışlarıyla, Elazığ yarışları ise Salı günü Ankara yarışlarıyla birlikte koşulacak. İstanbul Haber Servisi Limak Grubu, Sabiha Gökçen Havaalanı Projesi’nin yer teslimi için Savunma Sanayi Müşteşarlığı’na (SSM) başvurulmadığı yönünde basında yer alan haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Proje şartname gereği Yüksek Planlama Kurulu onayının verilmesinin ardından, SSM’nin firmamızı imzaya davet etmesi beklenmektedir. Limak Grubu en kısa zamanda yatırımlara başlamak arzusundadır” denildi. Limak Grubu tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Sabiha Gökçen Havaalanı yeni Dış Hatlar Terminal Binası ve Mütemmimleri Projesi’nin yapişletdevret modeli çerçevesinde yapımı ihalesinin 9 Temmuz 2007’de Savunma Sanayii Müşteşarlığı tarafından basına açık bir şekilde düzenlendiği, ihale sonucunda LimakGMRMAHB Ortak Girişim Grubu’nun 1 milyar 932 milyon Euro teklif bedeli ile en yüksek teklifi verdiği” ifade edilerek, “İhale sonucu öncelikle SSM’nin onayına sunulmuş ve ilgili onayın alınmasını takiben ikinci aşama olarak SSM tarafından uygulama sözleşmesini paraflamak üzere davet edilen Ortak Girişim Grubu 24 Temmuz 2007’de SSM huzurunda hazır bulunarak sözleşmeyi paraflamıştır “görüşüne yer verildi. Açıklamada, yapişletdevret modeli olarak düzenlenen ihalenin doğası gereği taraflarca pa raflanan Uygulama Sözleşmesi Yüksek Planlama Kurulu’nun onayına sunulduğu anımsatılarak, 24 Temmuz 2007’den itibaren bu sürecin başladığı ve halen devam ettiği belirtilerek, şöyle denildi: “Yüksek Planlama Kurulu’nun onayının alınmasını takiben daha önce paraflanan sözleşme SSM ve Ortak Girişim tarafından imzalanacak ve akabinde Ortak Girişim Grubu’na şer teslimi yapılabilecektir. Limak, Türkiye’nin önde gelen firmalarından birisi olarak kuruluşundan itibaren yurtiçi ve yurtdışında sözleşme bedeli yaklaşık 4 milyar ABD doları tutarında birçok projeyi başarıyla tamamlamış, birçok stratejik projeyi de halihazırda başarıyla yürütmek tedir. LimakGMRMAHB Ortak Girişim Grubu, Sabiha Gökçen Havaalanı’nın zorlu ihale sürecinde de rekor bir fiyat vererek tüm rakiplerini geride bırakmıştır. Ortak Girişim Grubu kendi finansmanıyla yıllık 10 milyon yolcu kapasiteli 170 ihale apron eklenecektir. Ayrıca alanda 60 odalı bir havaalanı oteli, yeni sağlayan hidrant sistemi de yeniden inşa edilecektir. LimakGMRMAHB Ortak Girişim Grubu proje ile ilgili olarak tüm hazırlıklarını başlatmış, proje ile ilgili ekiplerini oluşturmuş, halen 100 kişiyi aşkın geniş bir teknik kadro ile çalışmalarını hızla devam ettirmekte olup en kısa zamanda yatırıma başlamak arzusundadır.” Mevlana için vapurda kutlama ? İstanbul Haber Servisi Mevlana’nın doğumunun 800’üncü yılı ve UNESCO tarafından ilan edilen 2007 Mevlana Yılı kapsamında ‘Vapurda Mevlana’ etkinlikleri düzenleniyor. İDO AŞ’nin düzenlediği etkinlikte, 1822 Ekim tarihleri arasında Karaköy ve Kadıköy vapur iskeleleri ile Kalamış ve Paşabahçe vapurlarında sema gösterilerine yer verilecek. Beş gün boyunca 12 kişilik bir ekip tarafından gerçekleştirilecek sema gösterilerinin yanı sıra Kalamış ve Paşabahçe vapurlarında “Ney ve Mevlana” sunumları yapılacak. Kutlama kapsamında 18 Ekim9 Kasım tarihleri arasında, Gülcan Karadağ’ın “Gel” isimli resim sergisi Karaköy İskelesi’nde gezilebilecek. CUMHURİYET 08 K