Catalog

15 EKİM 2007 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kasap, eşini ve kızını bıçaklayarak öldürdü KIRIKKALE (AA) Kırıkkale’nin Balışeyh ilçesinde kasap dükkânı işleten bir kişi, eşini ve kızını bıçakla öldürdü. İlçede kasap dükkânı bulunan ve besicilikle uğraşan Ragıp Kandemir (45), Yeni Mahalle’deki evinde eşi Hatice Kandemir’i (43) bıçaklayarak öldürdü. Olaya şahit olan kızı Nazmiye Kandemir (18) evden kaçtı. Baba Kandemir, elindeki bıçakla peşine düştüğü kızını, eve 200 metre uzaklıkta yakalayarak sokak ortasında öldürdü. Kandemir’in yakalanması için çalışma başlatıldı. 3 İstanbul’un 12 günlük su ihtiyacını karşılayan yağmur bir kişinin ölümüne neden oldu AYDINLANMA EMRE KONGAR Rekor yağış can aldı Haber Merkezi İstanbul’da önceki gece etkili olan yağmur, Azerbaycan uyruklu Aydın İsmailov’un hayatına mal oldu. Kentin özellikle Avrupa yakasında etkili olan yağmur, 1300’ün üzerinde su baskınına yol açarken, kentin 12 günlük su ihtiyacı da karşılandı. Yağış miktarının İstanbul için bir “rekor” olduğu belirtildi. Alanya’da sel sularına kapılan eşini ve çocuğunu kurtarmayı başaran Sami Akın adlı yurttaş boğularak öldü. İstanbul’da önceki gece etkili olan yağmur, Esenler’de su baskınına uğrayan tekstil atölyesinde çalışan Azerbaycan uyruklu Aydın İsmailov’un hayatına mal oldu. İtfaiye ve sivil savunma ekiplerinin çalışması sonucu atölyeden çıkarılan İsmailov, Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. İsmailov, tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı. URTTAŞLAR BOTLARLA Y KURTARILDI İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi’nden yapılan açıklamaya göre, Esenler sağanak yağıştan en çok etkilenen ilçelerden biri oldu. Cadde üzerindeki otobüs, kamyon ve otomobillerde mahsur kalan kişiler, çevredeki yurttaşların ve itfaiyenin çabalarıyla kurtarıldı. Cadde ve çevre binaların bodrum ve girişlerini de su bastı. Evlerinde mahsur kalan kişiler botlarla kurtarıldı. Gaziosmanpaşa, Bağcılar, Eyüp, Şişli, Alibeyköy, Kâğıthane, Küçükçekmece’de de su baskınları oluştu. Gaziosmanpaşa’da 20, Bağcılar’da ise 73 kişi, itfaiye tarafından kurtarıldı. Bağcılar Tavukçu Deresi, Alibeyköy Deresi, Esenler Çinçin Deresi, Bahçelievler Ayamama Deresi taştı. Ekipler 1300 su baskınına müdahale ederken sağanak yağış nedeniyle 450’ye yakın trafik kazası meydana geldi. İstanbul’a dün 3 saat içinde metrekare başına 126 kg. yağış düştü. İstanbul’da ekim ayı ortalama yağış miktarının 70 kg. olduğu belirtilerek önceki akşam gerçekleşen yağış miktarının İstanbul için “rekor” olduğuna dikkat çekildi. U KESİNTİSİ YAPILACAK S Melen Suyu Projesi kapsamındaki çalışmalar nedeniyle kentin bazı bölgelerine 20 saat su verilemeyecek. Yarın saat 20.00 ile çarşamba günü 16.00 saatleri arasında su alamayacak bölgeler şöyle: “Bağcılar, Bahçelievler, Güngören’de Köyiçi Merkez, Yenigün, Parseller ve Haznedar mahalleleri, Küçükçekmece’de Sefaköy ve çevresi (TEM Havaalanı İkitelli bağlantısı, Batı Yanyol Mevkii ve Halkalı caddesi arasındaki mahalleler)” LANYA’DA DA 1 KİŞİÖLDÜ A Antalya’nın Alanya ilçesine bağlı Demirtaş beldesinde dolmuşçuluk yapan Sami Akın’ın eşi ve çocuğu, Dere Köyü’nde sel sularına kapıldı. Akın, eşini ve çocuğunu sel sularından kurtarırken kendisini kurtaramadı. Akın’ın cesedi, köprünün 50 metre ilerisinde bulundu. Hem Saçma, Hem Sakat Hem de Yanlış Bu hafta sonu referandum ile oylanması gereken anayasa değişikliği, hem siyaseten saçmadır, hem hukuken sakattır, hem de rejim açısından yanlıştır. Sadece iktidarın kızgınlığını, dayatmacılığını, cehaletini, beceriksizliğini ve kötü niyetini yansıtmaktadır. ??? Değişiklik, AKP tarafından önerilmiştir. Önerilme nedeni, AKP’nin, cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül’ü Meclis’te cumhurbaşkanı seçtirecek çoğunluğa sahip olmayışı idi. Seçim sürecinin başlaması için gerekli olan üçte iki çoğunluğa erişemeyen AKP, bunun üzerine bir tepki olarak, “Öyleyse ben de doğrudan halka giderim” anlayışı ile, Abdullah Gül’ün seçimi için bu referandum konusu olan anayasa değişikliğini hazırlamıştır. Değişiklik önerisinin doğrudan Abdullah Gül’e endeksli olduğu, teklifteki “on birinci cumhurbaşkanı” ifadesinden bellidir. Oysa bu referandum yasasının Meclis’te kabul edilmesinden sonra, genel seçimler yapılmış ve AKP, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinin başlaması için gerekli üçte iki çoğunluğun sağlanması adına Meclis’e giren MHP’nin desteği ile Abdullah Gül’ü cumhurbaşkanı seçmiştir. Böylece, referandumda oylanacak olan anayasa değişikliği, seçilmiş bir cumhurbaşkanını yeniden halka seçtirmek gibi siyaseten saçma bir hedefe yönelmiştir. ??? Bu saçmalığın farkına varan, üstelik Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı’nın da tehlikeye gireceğini gören AKP, bu kez Meclis’ten yeni bir yasa çıkararak, sınırlarda oy verme işlemi ile başlamış olan referandum sürecine karşın, yasanın geçici 18 ve 19’uncu maddelerini kaldırmış ve “on birinci Cumhurbaşkanı” ifadesinden kurtulmuştur. Başlamış olan bir oylamada, oylar verilirken, oylanan metni değiştirmiş, oylamayı hedefinden saptırmış ve böylece referandumu hukuken sakatlamıştır. Bir anlamda halka “Sen, ‘Evet’ veya ‘Hayır’ de, ben ne için dediğine karar veririm” gibi hukukla, akılla, demokrasiyle bağdaşmayan bir tutum içine girmiştir. Sadece bu tasarrufu bile referandum oylamasının hukuken iptalini gerektirir. ??? Türkiye’deki rejim, “Başkanlık Sistemi” değildir; “Parlamenter Demokrasi” ilkeleri üzerine kuruludur. En güçlü yasama organı Meclis, en güçlü yürütme organı hükümet, en güçlü yönetici Başbakan’dır. Bütün sistem, bu arada tabii ki Cumhurbaşkanlığı da bu rejime göre düzenlenmiştir. Şimdi siz, seçilmiş bir Meclis’in ve bu Meclis’ten yetki almış bir hükümetin ve başbakanın karşısına, halk tarafından seçilmiş, dolayısıyla aynı meşru kaynaktan yetki almış bir cumhurbaşkanı dikerseniz, bütün rejimin mantığını bozar, parlamenter sistemi kilitlersiniz. Hele bir de, cumhurbaşkanının, iktidar partisinden daha fazla oy alarak seçildiğini düşünün! (Ki, Cumhurbaşkanlığı seçim sistemi bunu öngörmektedir). İşte o zaman buyurun yetki kavgasına! Bu açıdan, referanduma sunulan anayasa değişikliği Parlamenter rejim açısından yanlıştır. ??? AKP, neden böyle davranıyor? Bilmiyorum!!! Ama kimse kusura bakmasın: Tarih, onları hem cahil, hem beceriksiz, hem dayatmacı, hem de demokrasiyi, rejimi, bilerek tahrip eden bir parti olarak mahkum edecek gibi görünüyor. ekongar@cumhuriyet.com.tr; www.kongar.org 3 çocuk, turistlere tecavüz etmeye çalıştı ALANYA (AA) Antalya’nın Alanya ilçesinde Norveçli turist Mana Ture Linde, kızı Safie Furelind, Keykubat Plajı’nda yürüyüşe çıktı. İddiaya göre, bu sırada turistlerin yanına gelen 3 çocuk, Norveçli anne ve kızına sarkıntılık yaptıktan sonra yere yatırıp üzerindeki elbiseleri çıkarmaya çalıştılar. Yoldan geçen bir yurttaşın durumu görmesi üzerine 3 çocuk kaçmaya çalıştı. İhbar üzerine 14 yaşlarındaki C.A., M.Ş. ve M.C.Y, yakalandı. Zanlı çocuklar daha sonra Norveçli anne ve kızıyla yüzleştirildi. Çocuklarla ilgili soruşturma sürdürülüyor. YARGITAY KARARI ‘Sevmiyorum’ boşanma nedeni ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında, “kocasını sevmediğini, istemediğini’’ söyleyen kadını eşit kusurlu saydı. Konya’da evli bir çift, boşanma, maddimanevi tazminat ve nafaka istemiyle Konya 3. Aile Mahkemesi’nde karşılıklı dava açtı. Yerel mahkeme, davalıkarşı davacı koca Faruk A’nın davasını reddetti. Kararın temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yerel mahkeme kararını bozdu. Daire, boşanmaya sebep olan olaylarda, “kocasını sevmediğini, istemediğini’’ söyleyen davacıdavalı Ümmügülsüm A’nın da eşit kusurlu olduğuna hükmetti. Kocanın da boşanma davasının kabul edilmesi gerektiğini savunan hukuk dairesi, davanın reddine karar verilmesini usul ve yasalara aykırı buldu. Yerel mahkeme, kararının geçerliliği konusunda diretince, dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na gönderildi. Kurul, 2. Hukuk Dairesi’nin bozma kararına uyulması gerektiğini belirtirken aile mahkemesinin kararını diretmesini usul ve yasalara aykırı buldu. Ek yerleştirmede son kayıt tarihi 19 Ekim ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 2007 ÖSYS Yükseköğretim Programlarına Ek Yerleştirme sonucu kayıt hakkı kazanan öğrenciler için kayıt tarihi 19 Ekim’de sona erecek. Kayıt tarihleri daha önce 911 Ekim 2007 olarak belirlenmişti. Ancak, Yükseköğretim Kurulu’na yapılan başvurularda, kayıt tarihlerinin bayram öncesine rastlaması nedeniyle ulaşım sorunu yaşandığı belirtildiğinden kayıt tarihi 19 Ekim günü mesai bitimine kadar uzatılmıştı. Bayram tatilini İstanbul dışında geçirenler dönüş yolunda köprüler, otoyollar ve feribot iskelelerinde uzun kuyruklar oluşturdu. Özellikle Topçular ve Çanakkale feribot iskeleleleri ile Adapazarı mevki TEM yolunda yaşanan yoğun trafik nedeniyle yurttaşlar saatlerce yollarda beklemek zorunda kaldı. (Fotoğraf: AA) 2008’de 115 gün tatil ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kamu çalışanları, 2008 yılında hafta sonlarında 104, milli ve dini bayramlarda da 11 gün olmak üzere toplam 115 gün resmi tatil yapacak. Çalışanlar hafta sonları, milli ve dini bayramlar nedeniyle 2008’in ekim ayında 11, aralık ayında 12, şubat ve temmuz aylarında 8’er; mart, mayıs, ağustos ve kasım aylarında 10’ar; ocak, nisan, haziran ve eylül aylarında ise 9’ar gün tatil yapacak. Dini bayramlar perşembe günü bittiği için “9 gün” tatil olasılığı gündeme gelecek. Trafikte ağır bilanço: 84 ölü ANKARA (AA) Ramazan Bayramı tatilinde bütün uyarılara ve önlemlere karşın yollar yine kan gölüne döndü. Son 4 günde meydana gelen kazalarda 84 kişi yaşamını yitirdi. 361 kişi yaralandı. Ramazan Bayramı’nda en çok ölümün yaşandığı trafik kazaları, bayram tatilinin başladığı arife günü meydana geldi. Arife günü olan 11 Ekim’de yurt genelinde meydana gelen trafik kazalarında 34 kişi yaşamını yitirdi, 96 kişi yaralandı. Bayramın birinci gününde kazalarda 11 kişi öldü 58 kişi yaralandı; ikinci gününde ise 10 kişi öldü 110 kişi yaralandı. Bayramın son gününde 29 kişi yaşamını yitirdi, 97 kişi yaralandı. Gaziantep’in Araban ilçesi Dağdancık mevkiinde Mahmut Öner’in kullandığı otomobil yoldan çıkarak kayalara çarptı. Kazada Öner’in kızları Gülnaz (10), Fatma (9) ve Aysun (3) olay yerinde hayatını kaybetti, 3’ü ağır 5 kişi yaralandı. Kocaeli’nde Ankara’dan İstanbul yönüne giden Birol Demirpınar yönetimindeki otobüs ile Yaşar Işık’ın kullandığı otomobil, TEM Otoyolu’nun Maşukiye Yıldıztepe mevkisinde çarpıştı. Emine Demir olay yerinde, Zuhal Işık hastaneye kaldırılırken yolda öldü, 3 kişi yaralandı. BursaEskişehir karayolunda Cemalettin Kandemir’in kullandığı otomobil, refüjdeki elektrik direğine çarptı. Kandemir ve eşi yaralanırken kızları Neslihan (5) ile Fatma (14) yaşamını yitirdi. Dün meydana gelen diğer kazalarda 24 kişi yaşamını yitirdi, 90 kişi de yaralandı. ‘Beyaz Baston’lular yürüdü ? İstanbul Haber Servisi “Dünya Beyaz Baston Günü” nedeniyle bir araya gelen, aralarında çocukların da bulunduğu çok sayıda görme engelli yurttaş, “Yaşamaya körlerin de hakkı vardır”, “Körler yalnız değildir, beyaz bastonla bütünleştik” yazılı pankartlar taşıyarak Osmanbey’de bulunan Atatürk Evi’nin önünden başlayan sembolik bir yürüyüş düzenlediler. Yürüyüşte Türkiye’de kayıtlı 450 bin görme engelli yurttaş olmasına karşın, “beyaz baston”la ilgili çok sayıda sürücünün bilgi sahibi olmamasının kazaların yaşanmasına neden olduğuna dikkat çekildi. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, görme engelli çok sayıda yurttaşa beyaz baston hediye etti. Bayram yemeğinden zehirlendiler ? NUSAYBİN (AA) Mardin’in Nusaybin ilçesinde aynı aileden 9 kişi, yedikleri bayram yemeğinden zehirlendi. Yeşilkent Mahallesi’nde oturan Avni (29), Necla (37), Merve (2), Ferhat (6), Aynur (3), Elif (5), Alaattin (3), Gülizar (17) ve Türkan Akyüz (27), bayram için hazırlanan tavuk ve pilavdan yedi. Bir süre sonra fenalaşan 9 kişi, yakınları tarafından Nusaybin Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Yedikleri gıdadan zehirlendikleri belirlenen 9 kişi tedavi altına alındı. CUMHURİYET 03 CMYK (Fotoğraf: HÜLYA KESKİN)