28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 16 TEMMUZ 2006 PAZAR 14 KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr 8. Cinefan Film Festivali önceki gün görkemli bir şölenle açıldı SANATA BAKIŞ SELMİ ANDAK İki filmimiz Hindistan’da GÖNÜL DÖNMEZCOLIN Yaşayan Sanat ve Arif Mardin 9 Temmuz 2006 Pazar günkü ‘‘Sanata Bakış’’ köşemizde ‘‘Festival Yağmuru’’ başlığı altında, yaz mevsiminin festivaller, şenlikler, her türlü eğlenceler ile dolu, hareketli yönünü kısaca belirtmiş, bu arada en önemli sanat ve kültür olayının ‘‘34. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali’nin olduğuna değinmiştik. Özellikle bu yılki festivalin tüm dünyada ses getiren evrensel bir önem taşıdığını, müzik tarihinin altın harflerle dile getirdiği Wolfgang Amadeus Mozart’ın doğumunun 250. yılı olarak kutlanmasının ayrıcalıkla Türkiye’de de ses getirdiğine değinmiş, İstanbul’da açılış konserinin Aya İrini Müzesi’nde Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın katılımı ile konuk İngiliz şef Joseph Volfe tarafından yönetildiğini, az çok eleştirel bir olay olarak gözümüzün şef olarak sahnede uluslararası kariyeri bulunan Gürer Aykal’ı aradığını da belirtmiştik... Yaşadığımız 2006 yılı yaz mevsiminin hareketli ve başarılı etkinlikleri arasında çok üzüntü verici kayıplarımız olmuş ve çok değerli, yerleri doldurulamaz sanat ve kültür adamlarımız yaşama veda etmişlerdir. Bu ölümsüz insanların arasında: Türkiye’de caz (jazz) müziğinin yaratıcılarından ve bu yolda ülkemizde bu uğraşı verenleri B. Amerika’da ve dünyada tanıtanların başında gelen, çok değerli dostum Arif Mardin’in yaşamını yitirmiş olmasını asla unutamıyorum... Bu konuda çok değerli, insan ve halkla ilişkiler uzmanı, Arif Mardin’in kızkardeşi Betül Mardin’e içtenlikle başsağlığı diliyorum... Bu unutulmazlar arasında, geçen hafta geçirdiği ameliyattan sonra, Okmeydanı Hastanesi’nde yaşama veda eden tiyatro sanatçısı, oyuncu, koreograf, folklorcu, araştırmacı yazar Mehmet Akan yeri doldurulamaz aydın insanlarımızdan biri idi.... Dünyada Sanat ile Spor’un ne kadar birbirine yakın olduğunu, hatta ülkelerin karşılıklı uğraş içinde başarı beklediklerini, bir sanatçı ile bir sporcunun kazanmak için ne zorlu, ne tükenmez emekle yıprandığını, en büyük mutluluğun sanatta ve sporda ödül sahibi olmak hedefi yaşadığını, örnek olarak Dünya Kupası bu gerçeği gösteriyor... İşte bu alanda da önemli ve duygusal bir kaybımız oldu: Ve ne acıdır ki bu kayıp doğal değil, talihsiz bir sonla yaşama veda sayılıyor! Türkiye’de spor alanında voleybol tarihinin ender isimlerinden, başarılar kazanmış sporcu Paidar Demir’i İzmir’de uğradığı bir trafik kazası sonunda kaybettik. Paidar Demir’in voleybol sporunda yetişmesi ve sevilmesi ile, uluslararası bir kişilik kazanmasında unutulmayacak bir gerçek var: Galatasaray Spor Kulübü’nün voleybol bölümündeki verimli çalışmaları... Böylece, yaşamına veda etmiş bir voleybolcu olan Paidar Demir’in Türkiye Spor Tarihi’nde hizmetleri unutulamaz... YENİ DELHİ 14 Temmuz’da görkemli bir şölenle açılan 8. Cinefan Film Festivali’ne Kutluğ Ataman’ın ‘İki Genç Kız’ı ve Nuri Bilge Ceylan’ın geçen Cannes Film Festivali’nde yarışan ‘İklimler’iyle katılıyoruz. ‘İki Genç Kız’ ana bölümde yarışırken ‘İklimler’, ‘Frescolar’ bölümünde izleyiciyle buluşacak. Hintli Pan Nalin’in açılış galası için seçilen ‘Çiçekler Vadisi’ (Valley of Flowers) filminin ardından Asya’nın her bucağından on iki film izleyeceğiz yarışmada. İranlı feminist yönetmen Tahmineh Milani’nin yeni evli bir çiftin evlilik koşullarına ayak uydurma çabalarını hicivle veren ‘Ateşkes’ (Ceasefire) filminden Suudi Arabistan’dan ender bir yapıta, İzidore K. Musallam’ın ‘Bugün ve Yarın’ (Kayf el Hal) filmine dek değişik kültürleri yansıtan tam on iki film. Hint filmleri yarışmalı bölümü de çok iddialı. Koca yarım kıtanın apayrı diller konuşulan, başka başka tanrılara tapılan değişik köşelerinden gelen bu filmlerle nitelikli si nemaya kendini adamış yönetmenler, şu sıralarda ünü dünyaya ulaşmış tecimsel Bollywood sinemasına meydan okuyor sanki. Buda’nın 2550. doğum yılı Asya filmlerine koşut olarak bir de ‘Arabesk’ bölümü eklenmişti festivale birkaç yıl önce. Bu arabesk sözcüğü bizim kullandığımız anlamda değil, Arap ülkelerinden gelen filmleri anlatıyor. Bölümün en güçlü filmi, Lübnanlı kadın yönet men Joceyln Saab’ın ‘Dünya’ yapıtı. Film Mısır’ın ataerkil kapalı toplumunda yeşeren özgürlük, aşk ve dans tutkusunu görüntülüyor. Cezayirli Mohamad Chouikh’in ‘Kadınlar Köyü’ filmi ise erkeksiz kadının çaresizliği kavramını çürüten müthiş bir yapıt. Buda’nın 2550. doğum yılını kutlamak amacıyla hazırlanan ve Buda ile ilgili filmlerden oluşan ‘Orta Yol’ bölümünde Koreli Kim KiDuk’un ‘Bahar, Yaz, Kış, Bahar’ filminden Bernardo Bertolucci’nin ‘Küçük Buda’sına dek farklı bakış lar sergilenecek. Hint sanat sinemasını en çok etkileyen yönetmenlerden Ritwik Ghatak ve Hong Konglu usta Stanley Kwan’ın yapıtlarından seçme örnekler, özel bölümlerde buluşacak izleyiciyle. İlgiyle beklenen Uluslararası Medya Yuvarlak Masa Tartışması’nın ana teması ‘Sinemadan Öteye’ bu yıl. Gazetelerde günden güne azalan sinema sütunları, film dergilerinin okuyucu yetersizliğinden art arda kapanması, dedikodu basını sözde yıldızların seks yaşamını büyük boy kışkırtıcı tablolarla sergilerken değerli filmlerin sessiz sedasız geçip gitmesi, Hollywood’un gölgesinde sesi kısılmış ülke sinemalarını tehdit eden önemli öğeler çağımızda. Başka bir sinema türü düşündüğümüzde medya ile pazarlama arasındaki ilişki de önem kazanıyor kuşkusuz. Yeni Delhi’nin 40 dereceyi aşan sıcağında 23 Temmuz’a dek sürecek olan festival, İranlı Jafar Panahi’nin Berlin’de ödül alan ‘futbol, genç kızlar ve özgürlük’ filmi ‘Offside’ ile son bulacak. 23 TEMMUZ’A KADAR Açıkhava keyfi sürüyor Kültür Servisi İstanbul klasiği haline gelen ‘Harbiye Açıkhava Konserleri’ 18 23 Temmuz tarihleri arasında Makara Group’un (MKR) ve Fahrenite’ın desteğiyle müzikseverleri ağırlayacak. Cemil Topuzlu Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nda ilk olarak 18 Temmuz Salı günü Türk topluluklardan biri ülkemizde yeni kuşak rock müziğin en popüler ve başarılı topluluğu Mor ve Ötesi ile Doğu’ya özgü sufi müziğin ilahi geleneği ile çağdaş müziğin tınılarını incelikli bir şekilde harmanlayarak, bir anlamda eski ile yeniyi ve Doğu ile Batı’yı birleştiren Mercan Dede sahneye çıkacak. 19 Temmuz Çarşamba günü müzikseverlerin karşısına çıkacak olan Sertab Erener ile uluslararası başarılara imza atan besteci Fahir Atakoğlu’nun ardından 20 Temmuz Perşembe günü ise Yıldız Tilbe ile halk müziğinin büyük ismi Neşet Ertaş dinleyicilerle buluşacak. Harbiye Açıkhava Konserleri’nde 21 Temmuz Perşembe günü Mahsun Kırmızıgül ile dünyaca ünlü Yunanistan’ın en ünlü klarnetçisi Vassilis Saleas izleyici karşısına çıkacak. 22 Temmuz Cuma günü de Funda Arar ile Kıraç konser verecek. Konser dizisinin son günü olan 23 Temmuz Pazar günü kapanışı ise Anjelika Akbar, Ercan Irmak, Erkan Oğur ve ritim virtüözü Mısırlı Ahmet konseri Brassed Off ile yapılacak. Caz rüzgârı bugün denizden esecek YILDIZ ÇELİK KOOİMAN Caz Festivali’nin geleneği haline gelen Caz Kenti’nde herkes dinlesin diye caz sokağa taştı. İnsanların, caddelerde daha yoğun bulunduğu saatlerin tercih edilmesi ile yaşamın daha eğlenceli kılınması amaçlanıyor. İlk olarak, İtalya’nın en iyi yürüyen bandosu olan FUNK OFF İstiklal Caddesi’nde, Tünel Meydanı’nda ve Bağdat Caddesi’nde verdikleri konserlerle cazı sokağa taşıdılar. Caz Festivali’nin sonuna doğru yaklaşırken, Hollandalı 4 bayandan oluşan keyifli bir topluluk olan BRASSED OFF da geçtiği yerleri renkli melodileri ve ritimleriyle dolduruyor. Alto saksofonda Susanne Alt, trombonda Teddy Steen, tubada Hermine Schneider, davulda ise Nicolette Lie yer alıyor. Soul, pop, funk ve salsa karışımından oluşan eğlenceli müzikleriyle anılarımızda yer etmiş ‘altın şarkılar’a yeni yorumlar getiriyor. Stevie Wonder, Abba, The Police hit leri ve daha birçok sevilen parçayla bulundukları anın ruhunu yakalayıp izleyicilerin kalbini çalmayı çok iyi biliyorlar. Perşembe günü Nişantaşı caddelerinde, Cuma günü Kadıköy Vapur İskelesi’nde neşeli dakikalar yaşatan topluluk dün de Bebek Parkı’nda bizleri bir an olsun kentin keşmekeşinden uzaklaştırıp kulaklarımızı melodilerle doldurdu. Festivalin en keyifli etkinliklerinden biri olan Caz Vapuru ise geleneği bozmayıp festivalin son günü olan bugün, cazı denizlere taşıyacak. Kabataş’tan 11.00’de hareket edecek vapur, Boğaz’dan Adalar’a ve Anadolu Kavağı’na uzanan bu caz yolculuğunda Brassed Off topluluğu ile alto saksofonda gaydada Richard Laniepce, tubada Kemal Oksal, bariton saksofonda Ertan Şahin, akordeonda Tamer Ahmet, asma davulda Ediz Hafızoğlu’ndan oluşan topluluk KOLLEKTİF bize hoş saatler yaşatacaklar. Yekta Kara Bu hafta ‘‘Sanata Bakış’’ köşemizde, önce yaz mevsiminin etkinliklerinden, başta ‘‘34. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali’’nin öneminden, bu arada bizlere derin üzüntü bırakarak yaşama veda eden sanatçı, sporcu ve aydınlarımızdan özetle söz etmiştik... Bu karanlık atmosferin dışında sessiz geçen bir aydınlık ise, ülkemizin yetiştirdiği çok değerli ve uluslararası bir kariyeri bulunan sahne koyucu Yekta Kara’nın sahneye koyduğu, ölümsüz besteci Amadeus Mozart’ın ‘‘Saraydan Kız Kaçırma’’ adlı üç perdelik operasıdır... Günümüzde eşi az bulunan bir sahne koyucu sayılan, ‘‘Saraydan Kız Kaçırma’’ operasını da bir kurtarıcı gibi ustaca sahneye koyan Yekta Kara’yı ne denli övsek azdır. Ancak operanın tümü ile oynanışı için aynı övgüyü yapamayacağız... CUMHURİYET 14 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear