28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 14 MAYIS 2006 PAZAR 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB PB PB PB B A B B PB 21 23 24 25 27 29 26 25 18 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y Y Y Y PB PB PB Y B 21 16 13 12 19 21 21 15 25 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB PB PB PB PB PB PB PB Y 30 25 23 28 23 24 19 18 13 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun kuzey kesimleri çok bulutlu, Orta ve Doğu Karadeniz, Doğu Anadolu’nun kuzeyi ile Sinop ve Sivas çevreleri sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler parçalı ve az bulutlu geçecek. Hava sıcaklığı; doğu kesimlerde azalırken, diğer yerlerde artacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih PB PB Y PB PB PB PB Y Y 12 11 14 18 16 16 20 18 20 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih PB Y PB Y PB PB Y PB Y 19 22 30 20 25 24 21 22 19 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Stockholm Y PB PB PB Y PB Y PB B 22 34 25 38 23 32 16 31 25 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Yağmurlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada ‘‘kötü niyetli kişilerce’’ yapıldığını söyledi. Demek ki Gül, bu tür saldırıları ikiye ayırıyor: Kötü niyetli saldırılar, iyi niyetli saldırılar! Kötü niyetli saldırıları tarife gerek yok. Ne ki iyi niyetli saldırılar acaba ne mene bir şey? Gül ola ki kader arkadaşı RTE’nin önüne çıkana veya aklına gelene argo karışığı söylediklerini iyi niyetli saldırı diye yorumluyor. Olmaz demeyin; yaşam sürprizlerle dolu. Üstelik AKP iktidarında. ??? Evet, AKP’li yıllar sürprizlerle dolu. Örneğin Viyana’daki futbol maçında eşi Emine Hanım, türbanlı başı, tesettüre uygun moda giysileriyle Türkiye’yi İslamcıl biçimsellikle temsil ederken; kocası RTE, haşema şortla sahaya inmeyerek Batılı bir görüntü sergiledi. Bu görüntüler, ülke yönetimindeki gerici hamleler, Avrupa’da başlangıçta iyi niyetli yaklaşımlara darbe indiriyor. Fransa’da soykırımın yapılmadığını söyleyene beş yıl hapis ve ağır para cezası vermeyi öngören tasarıyı önlemek için iki CHP, iki de AKP milletvekilinden oluşan Türk parlamento heyeti, Paris’teki temaslarında kişisel açıdan olumlu ama parlamentodaki oylama açısından fazla umut vermeyen sonuçlarla dönüyor. Heyet üyeleri Paris’te görüştükleri ismini ve sıfatını vermek istemedikleri önemli bir Fransız’ın değerlendirmesiyle karşılaştılar. Fransız, Türkiye’ye karşı Avrupa’da havanın neden değiştiğini açıkladı: ‘‘Biz laikliğe önem veririz. Türkiye laiklikten uzaklaşıyor. İslami göstergeler güç kazanıyor’’ dedi. Bu iki cümle Avrupa’da AKP iktidarı sayesinde Türkiye’nin nereden nereye geldiğini özetliyor. Batı’ya ulaşmaya çalışan ülke, RTE sayesinde bu amacından uzaklaşıyor. Giderek İslama kayan 70 milyonluk dev bir ülkeyi AB neden içine alsın ve İslami koşullarda yaşayan, kültür farklılığı giderek yoğunlaşan bir ülkeyi AB neden sindirsin? Fransız’ın gerekçesi bu. ??? Tasarıyı yapanlar Türkiye’yi gözden çıkarmışlar. Fakat tasarı Meclis’te kabul görürse Fransa, Türkiye’yi gözden çıkarmış olacak! Fransız Cumhurbaşkanı Chirac’ın RTE’ye Viyana’da ayaküstünde ne kadarı doğru, bilinmeyensöylediklerini önemsiyor ve bu sözleri biz yine iki ülke arasındaki yıllık ticaret hacmine, kimi ihalelere bağlıyoruz. Chirac, ‘‘Meclis gündemi çok yoğun. Tasarı, gündeme alınıp alınmamasına ilişkin oylamada reddedilebilir’’ demiş ya... Kimileri olaya vartayı atlattık diye bakıyor. Oysa tasarı geri alınmamış, ret edilmemiş, gündemde duruyor olacak. Bir tarihlerde Ermeni Anıtı’nın açılış törenine bir Fransız bakan da katıldığı için elçimizi çektik. Bir başka Ermeni girişiminden Fransız iş dünyasına boykot ilan ettik. Ettik de ne oldu? Zaman geçti. Sert duruşumuz yumuşadı, yumuşadı ve TürkiyeFransa ilişkileri eskiye oranla daha sıcak ortamda gelişti, serpildi. Fransa bildiğini okudu, biz karşı çıktıklarımızla kaldık ve daha sonra aleyhimize olayı sindirdik. Chirac’ın RTE’ye söylediği, ‘‘rahatlatan mesaj’’ imiş. Güldürmeyin insanı... Güvenlik birimleri dış aktörlerin içerideki örgütleri kullanmış olma olasılığını da mercek altına aldı GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Geniş soruşturma ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhuriyet’e yönelik saldırıların ardındaki giz perdesi henüz aralanamadı. Güvenlik birimleri tüm olasılıkları değerlendirirken; dış aktörler aracılığıyla ‘‘içerideki örgüt elemanlarının’’ kullanılmış olma olasılığını da mercek altına aldılar.Cumhuriyet’in 5 Mayıs Cuma gününden başlayarak bir hafta içerisinde 3 bombalı saldırıda hedef seçilmesinin ardında yatan gerçek ve tetikçi güçlerin kim ya da kimler olduğu sorularının yanıtı hâlâ bulunamadı. Ordu’da MHP İl Başkanlığı ve Ülkü Ocakları Temsilciliği’ne de Cumhuriyet’e yönelik saldırılarla aynı günlerde zaman ayarlı patlayıcı konulması saldırıların bağlantılı ya da aynı odaklarca organize edilip edilmediği sorusunu gündeme getirdi. Cumhuriyet gazete olma özelliğinin ötesinde rejim açısından ‘‘sembol’’ olma niteliğini de taşıyor. Türkiye’nin bölge açısından önemi düşünüldüğünde, Cumhuriyet’in bölgedeki gelişmeler konusunda ulusalcı çizgisini koruması ve direncinin bazı çevrelerde rahatsızlık yarattığı da biliniyor. Cumhuriyet’e yönelik saldırılarla, gazete üzerinden Türkiye’de bir kaotik ortamın yaratılmak mı istendiği sorusu da öne çıkıyor. Saldırılarla Cumhuriyet’in ürettiği ve üreteceği politikaların engellenmesi, bu yolla sağduyudan uzaklaştırarak bir ‘‘kavga ortamına’’ çekilme çabasına girişilmiş olabileceği de değerlendirilen konular arasında yer alıyor. Cumhuriyet’in bir kavga ortamına çekilmesini isteyen güçlerin bu yolla, Türkiye’nin bölgesel politikalarını da etkilemek istediği söz konusu olabilir. Cumhuriyet’in emperyalist güçlere ve ülkelere yönelik izlediği politikanın bu çevrelerde rahatsızlık yarattığı biliniyor. Bu nedenle gazetenin saldırılarla bu gündeminden uzaklaştırılarak, farklı bir yöne çekilmesi girişiminin de olabileceği uzmanlarca düşünülüyor. Bu görüşü dile getiren kaynaklar, saldırıların ucunun dışarıya kadar sarkabileceğine işaret ediyorlar. Ancak saldırganlar özelinde düşünüldüğünde bunların yurtiçindeki örgüt üyeleri olabileceği değerlendiriliyor. Bu durumda, ‘‘bombayı atanlar’’ ile attıranların farklı orijinli olması kesin gibi görünüyor. İlk iki saldırıyı gerçekleştirenlerle son saldırıyı yapanların farklı kişiler oldukları saptandı Polis beş teröristi arıyor İstanbul Haber Servisi Gazetemizin Şişli’deki merkez binasına yönelik ilk iki bombalı saldırının, aynı kişilerce gerçekleştirildiği öğrenildi. 11 Mayıs günü son saldırıyı gerçekleştirenlerin farklı 3 kişi olduğu saptandı. Şeriatçı terör örgütleri üzerinde duran emniyet birimleri, eşkâlleri belirlenen 5 saldırganı arıyor. Emniyet yetkilileri, saldırganların, askerliklerini Güneydoğu bölgesindeki illerde yaptığı ve kullandıkları bombaları da askerden getirdikleri olasılığı üzerinde duruyor. Gazetemize 5 Mayıs, 10 Mayıs ve 11 Mayıs tarihlerinde yapılan el bombalı saldırılara ilişkin, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nin incelemeleri sürüyor. Saldırı biçimi diğerlerinden farklı Kamera görüntülerinin incelenmesi sonucunda ilk 2 saldırıyı aynı kişilerin gerçekleştirdiği anlaşılırken 11 Mayıs günü patlayan bombayı 3 farklı kişinin attığı belirlendi. 5 saldırganı arayan polis, kamera görüntülerinin yanı sıra, görgü tanıkları, patlamamış iki el bombası, patlama yerinden toplanan parçalar gibi delillerden bir sonuç elde etmeye çalışıyor. Uzmanlar, bir haftada aynı yere 3 saldırı yapılmasına daha önce bir terör örgütünün eylem biçimi olarak rastlanmadığına dikkat çekiyorlar. Saldırının şeriatçı te Türkçemizi çağdaşlaştıran ve zenginleştiren yeni bir kapının açılmasını sağlayan ise Mustafa Kemal Atatürk oldu. İşte Atatürk’ün Türkçeye, dile ilişkin tonlarca sözlerinden biri. ‘‘Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili dillerin en zenginlerindendir, yeter ki bu dil şuurla işlensin. Ülkelerini, yüksek istiklalini korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.’’ Atatürk’ün 1930’da söylediği bu söz hâlâ güncelliğini koruyor. ??? Türkçemiz 300 milyon insan tarafından, 11 milyon kilometrekarelik büyük bir toprak parçasında 25 ana biçimde konuşulan zengin bir dil. Sürekli gelişmeye açık üretken bir dil. Kökler üzerinden dilediğin kadar sözcük üret. Öylesine doğurgan bir dil ki, sadece ‘sür’ kökünden yüzden fazla sözcük sürgün vermiş. Türkçe çok ünlü bir dil. Yeryüzündeki bütün dillerde toplam 13 ünlü varken, sadece Türkçedeki ünlü sayısı 8. Türkçemiz onlarca kolu olan büyük bir ırmak gibi. Her kol kendi içinde ayrı zenginliklere sahip. Türkçemiz onlarca çeşit üzüm veren zengin bir bağ gibi... Türkçe denince benim aklıma ilk bağ ve ırmak gelir. Bağırmak, bağırmak... Bağırmak, bağırmak isterim. ??? Bağırmamın bir nedeni Türkçenin gücündendir... Öteki nedeni de Türkçenin karşı karşıya kaldığı durumun gücüme gitmesindendir. Bugün ülkemizde dil deyince şu görünüm karşımıza çıkıyor: Arapça dua ediyoruz, Farsça âşık oluyoruz, Türkçe tartışıyoruz, İngilizce iş arıyoruz... Sokakların görünümü ise şöyle: Türkilizce! Türkçemizin vitrini olması gereken medyada iş arayan gençlerimizin İngilizce bilmesi önemli. Ama Türkçe bilip bilmemesinin fazla bir önemi yok... Medyadan haberleri sunan arkadaşlarımız özel bir çaba içinde... Ne var ki medyanın şeyting, affedersiniz reyting değeri olduğunu düşündüğü programların katılımcılarına, sunucularına bakıyoruz, özet şu: Doksan altmış doksan... Her şey tamam, Türkçe noksan! Yüz bini bulan sözcük hazinesiyle, dünyanın çok az dilinde bulunan deyim, benzetme zenginliğiyle Türkçemiz bizim kimliğimiz, vatanımız... Ses bayrağımız... Onu en yükseklere çıkarmak... Yurttaşlık görevimiz... ankcum?cumhuriyet.com.tr Gazetemizin önündeki güvenlik önlemleri arttırıldı. Arama yetkisi bulunan resmi ve sivil polisler, şüpheli gördüğü şahısları ve araçları durdurarak arıyor. (FATİH ERDOĞDU) rör örgütleri tarafından gerçekleştirildiği olasılığı üzerine polis araştırmalarını bu yönde derinleştirdi. İlk iki saldırıda herhangi bir terör örgütü ile ilgili bir tespit ve tahmin yapılamadığı için yasa gereği soruşturma Şişli Cumhuriyet Savcılığı nezdinde Şişli İlçe Emniyet Müdür lüğü ekipleri tarafından yürütüldü. 11 Mayıs’taki patlamanın ardından Terörle Mücadele Şubesi bombalı saldırıları şeriatçı terör örgütlerinin yapmış olabileceği tahmininde bulundu. Soruşturmayı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı yönetiminde Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri devraldı. BASIN ÖRGÜTLERİ KINADI IŞIL ÖZGENTÜRK ? Baştarafı Arka Sayfada Bu kehanet değil ve gerçekleşirse, bunda savcı Ferhat Sarıkaya’nın Van Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın’la birlikte içeri giren ve bu durumu onuruna yediremediği için intihar eden namuslu bir bürokratın (Enver Arpalı) ölümüne neden olduğu gerçeğini göz ardı edip, savcıyı demokrasi havarisi kabul eden cümle aydınların da payı olacak! 23 Nisan Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda 21 yaşında bir çocuğu Meclis Başkanlığı kürsüsüne oturtup, söylemek istediklerini o çocuk aracılığıyla seçmen kitlesine söyleyen Meclis Başkanı’nın da! Olup bitenler karşısında sessiz kalan, hâlâ eski Sovyetler Birliği’nde olduğu gibi her girdikleri krizde devlete gidip ‘‘para para’’ diye yalvaran işadamlarının da! Tam bunları yazarken, ressam arkadaşım Aylin Güzelbeyoğlu aradı,‘‘Geçmiş olsun’’ dedi ve ‘‘Işıl şunları yazar mısın?’’ diye rica etti. Bir ressam arkadaşı Cumhuriyet gazetesinde sergisinden söz edilmesini çok istiyormuş, ‘‘Aylin senin tanıdıkların var, lütfen yardım eder misin’’ demiş. Aylin şaşırmış, ‘‘Neden Cumhuriyet gazetesi? Sen o gazeteyi okumuyorsun bile...’’ Aylin bu hikâyeyi anlattıktan sonra, ‘‘şimdi’’ dedi, ‘‘bir önerim var, bir Cumhuriyet alan bir tane daha alsın! Bu dayanışmaya en çok bizlerin ihtiyacı var!’’ Bu Aylin’in söyledikleri, canı isteyen alır istemeyen almaz. Ama unutmayın, Cumhuriyet Türkiye’sinin en çetin kalelerinden biri işgal edildiğinde iş işten geçmiş olacaktır. Bu böyle biline! Not: Yazıda kullandığım desen, Hindistan Madhubani sanatından alınmıştır. ‘Sonsuza dek yaşa Cumhuriyet’ Haber Merkezi Gazetemize yapılan bombalı saldırıların ardından toplumun her kesiminden gelen kınama mesajları sürüyor. Çukurova Holding Başkanı Mehmet Emin Karamehmet, saldırıyı kınarken, faillerin bir an önce yakalanacağını ümit ettiğini belirtti. Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, olaya tepki göstererek saldırıyı yapanları “gözü dönmüş, dinle insanlıkla ilgisi olmayan kişiler” olarak niteledi. Eski Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı da saldırının sadece Cumhuriyet gazetesine değil, aynı zamanda rejime yönelik olduğunu ifade etti. Desteklerini ileten kişi ve kuruluşlardan bazıları şöyle: Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik: ‘‘Her kimden ve nereden gelirse gelsin olayı esefle karşılıyorum.’’ CHP Genel Başkanı Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mustafa Özyürek: ‘‘Cumhuriyet gazetesinin Atatürk ilkelerine, laik ve demokratik Cumhuriyete sahip çıkan yayın politikasını ve basın özgürlüğünü hedef alan bu saldırılar amacına ulaşamayacak.’’ CHP Ankara Milletvekili Mehmet Tomanbay: ‘‘Hangi zihniyetçe yapıldığı aşikâr olan bu ‘faili meçhul’ saldırılar, Cumhuriyet gazetesinin izlediği aydınlık yolda daha kararlı olarak yürümesinden başka bir işe yaramayacaktır.’’ CHP İzmir Milletvekili Abdurrezak Erten: “Cumhuriyet gazetesine yapılan bu saldırıların, aslında Cumhuriyetimize ve rejimin değerlerine yapılmış olduğunu kabul etmekteyiz.” CHP Hatay Milletvekili İnal Uluslararası destek mesajı İstanbul Haber Servisi Uluslararası basın meslek örgütleri, gazetemize yapılan saldırıları kınadı. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF), İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’ya çağrıda bulunarak Cumhuriyet gazetesine saldıranların en kısa zamanda yakalanmasını isterken Basın Enstitüsü Derneği Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Türkiye Şubesi’nden yapılan açıklamada da saldırılar ‘‘özgür düşünceye ve demokrasiye yapılmış çok vahim ve çirkin saldırıdır’’ şeklinde tanımlandı. ler, ama tam aksine, bizi daha güçlü kıldılar’’ ifadelerine yer verildi. Basın Enstitüsü Derneği Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Türkiye Şubesi’den yapılan açıklamada da şunlar kaydedildi: ‘‘Cumhuriyet gazetesini art arda hedef alan bombalar; basın ifade özgürlüklerine, özgür düşünceye ve demokrasiye yapılmış çok vahim ve çirkin bir saldırıdır. Demokratik rejimlerde yeri olmayan bu saldırıları tepkiyle kınıyor, bir daha asla tekrarlanmamasını umuyoruz. Hükümeti toplumda gerginlik ve infial yaratan şiddet olaylarına karşı uyanık ve kararlı olmaya davet ediyor, faillerin bir an önce ele geçirilip adalete teslim edilmesini talep ediyoruz.’’ Öte yandan Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) adına açıklama yapan Enver Ercan, ‘‘Saldırı Türkiye Cumhuriyeti’ne yapılmıştır. Düşünce özgürlüğüne tahammülü olmayan çevrelerden güç alan saldırganların, Cumhuriyet gazetesini hedef seçmeleri yeni değildir. Böylesi girişimler, biz düşünce özgürlüğünden yana olanları asla yıldıramaz. Cumhuriyet gazetesi, daha da güçlenerek yoluna devam edecektir’’ dedi. GAZETEMİZE HER KESİMDEN DESTEK CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, CHP Karaman Milletvekili Fikret Ünlü, Bağımsız Cumhuriyet Partisi Başkanı Prof. Dr. Mümtaz Soysal, AKP’li Beykoz Belediye Başkanı Muharrem Ergül, UEFA Asbaşkanı Şenes Erzik, TSYD Asbaşkanı Levent Tüzemen, eski hakem Binali Kartal, Emekli Tümgeneral Osman Özbek, Prof. Dr. Baki Sübütay, işadamı Ahmet Özal, gazeteci Uğur Dündar, yazar Adalet Ağaoğlu, Prof. Dr. Zekeriya Beyaz, yazar Nedim Gürsel, Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Nedim Köroğlu, Dr. Aydın Gençsoy, BES Merkez Yönetim Kurulu, Halkevleri Genel Merkezi Yönetim Kurulu üyesi Nejat Yaraş, TOBAV Genel Başkanı Tamer Levent, TSİP MYK Üyesi Celal Fil telefon ederek elektronik posta ve faks göndererek saldırıyı kınadılar, gazetemize desteklerini bildirdiler. Yırtılmayacak sayfalar İstanbul Haber Servisi Gazetemize yapılan saldırının ardından destek ziyaretinde bulunanlar, 11 Mayıs’tan itibaren açılan ziyaretçi defterini imzalıyorlar. Deftere yazılan notlarda, aydınlık güçlere birlik olma çağrısı yapılıyor.CUMOK’lar mesajlarında ‘‘Bu defter için yazılan her sayfa yırtılmamak üzere yazılmıştır’’ vurgusunu yaptılar.ADD Beşiktaş Şube Başkanı Uğur Seten, ADD Şişli Yönetim Kurulu Üyesi Dilek Tarhan, ADD Şişli Şubesi Gençlik Kolu Başkanı Sibel Çınar, ADD İstanbul Şubesi üyesi Güler Ergin, Yurttaşlık Hareketi Derneği Başkanı Zafer Furtacı mesajlarında Cumhuriyet’e her zaman destek olacaklarını kaydettiler. Batu: ‘‘Laik Cumhuriyet rejimini de hedef alan bu çirkin eylemleri gerçekleştirenlerin adalet önüne çıkarılması için yetkilileri göreve çağırıyoruz.’’ YÖK Başkan Yardımcısı Prof. Dr. İsa Eşme: ‘‘Cumhuriyetimizin sesisoluğu olan Cumhuriyet gazetesine yapılan saldırıları nefretle kınıyorum. Bu saldırılar, bir gazeteye yapılan sıradan bir eylem olarak değerlendirilemez. Daha duyarlı, daha dikkatli, daha uyanık olmamıza ve dayanışma içinde bulunmamıza vesile olmalıdır.’’ İstanbul Barosu Başkanı Kâzım Kolcuoğlu: ‘‘İdarenin ve yasamanın başındakilerin ne kadar takıyye yaparlarsa yapsınlar gizli niyetlerini kamufle etmekte zorlanıyorlar. Dinci örgütlenme baş tacı ediliyor. Yayınlarını ödünsüz olarak sürdüren Cumhuriyet gazetesi bu zihniyete ayna tutuyor. Aynaya bunun için kızıyorlar.’’ Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Kurul Delegeleri: ‘‘Türkiye Cumhuriyeti ile özdeşleşmiş, laikliğin, hukukun üstünlüğünün ve de mokrasi savunucusu gazetemize yapılan bu alçak saldırganların bir an önce yakalanmalarını ve onlara bu cesareti verenlerin de ortaya çıkmasını, tüm Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği şubeleri adına bekliyoruz.’’ Amiral İlker Güner: ‘‘Laik ve demokratik Cumhuriyetimizin ve ülkenin bölünmez bütünlüğünün yılmaz savunucusu Türk milletinin aydınlık seyir feneri Cumhuriyet gazetesinin gerici hain saldırılara hedef olması bizleri son derece üzmüştür.’’ Türkİş Yönetim Kurulu: ‘‘Cumhuriyet gazetemize yönelik bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz.’’ Sosyalİş: “Bu tür girişimcilere, onların arkasındaki karanlık güçlere en iyi yanıtı bir fazla Cumhuriyet daha okumak ve okutmak olarak vereceğiz.” Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Kazım Genç: “Cumhuriyet gazetesine son bir hafta içinde 3 defa bombalı saldırıda bulunmak sadece cesaretle izah edilemez.” Eğitimİş Genel Başkanı Yüksel Adıbelli: “Cumhuri yet’e yapılan saldırılar, Cumhuriyetin desteklediği değerlere, Atatürk ilkelerine yapılmıştır.” Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği Genel Başkanı Mustafa Erol: “Gazetenizi ve Cumhuriyet ismini hedef alan, Allah’ın ismi anılarak yapılan bu eylemin, İslam dinine hizmet değil ihanet olduğunu bu zavallılara anlatmak gerektiğine inanıyor, geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.” SHP Ankara İl Başkanlığı: “Bu saldırı sadece Cumhuriyet gazetesine değil, aynı zamanda demokrasiyedir.” MHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Şandır: “Bu saldırı Cumhuriyete ve demokrasiye yapılan aşağılık bir saldırıdır.” Yıldız Kenter ve Kent Oyuncuları: “Geçmiş olsun Sevgili Cumhuriyet. Sonsuza dek yaşa Sevgili Cumhuriyet.” Mustafa Kemal Derneği Genel Sekreteri Çetin Yitmener: “Bugün artık doruk noktasına ulaşan ‘tehlikenin’ farkındayım. Bunun farkında olmayan, gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde olanların da farkındayım ve onları da aynı nefretle kınıyorum.” Ulusal Sanayici ve İşadamları Derneği Genel Başkanı Fevzi Durgun: “Olayın faillerinin en kısa sürede yakalanmaları ve gerici eylemlerin temel nedenlerinin ortadan kaldırılması gerek.” Genel Maden İşçileri Sendikası Başkanı Çetin Altun: “Bu alçakça saldırılar, sadece Cumhuriyet gazetesine değil onun savunduğu ilkelere ve o ilkeleri yaşatan, savunan herkese ve her kuruma yapılmıştır.” ‘Kaygı duyuyoruz’ Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü tarafından yapılan açıklamada, Cumhuriyet gazetesinin ‘‘ekstrem bir sol muhalif gazete’’ olduğu ifade edilerek ‘‘Muhalif bir gazeteyi hedef alan bu şiddet dalgasından kaygı duyuyoruz’’ denildi. Açıklamada, eylemin Cumhuriyet’e yapılan ilk saldırı olmadığı, 1999’da Cumhuriyet gazetesi köşe yazarı ve akademisyen Ahmet Taner Kışlalı’nın evinin önünde bir bombalı saldırıda, 1993 yılında da Uğur Mumcu’nun benzer bir biçimde katledildiği anımsatıldı. Örgüt açıklamasında Cumhuriyet Gazetesi Yazıişleri Müdürü Mehmet Sucu’nun ‘‘Bizi yıldırmak istedi CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear