24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 MART 2006 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA TIP BAYRAMI 9 14 Mart Tıp Bayramı mecburi hizmet, ithal doktor ve Genel Sağlık Sigortası tartışmalarının gölgesinde geçti Hekimlerin buruk kutlaması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 14 Mart Tıp Bayramı Anayasa Mahkemesi’nin mecburi hizmet kararı, ‘‘ithal doktor’’ ve TBMM’de görüşülen ‘‘Genel Sağlık Sigortası’’na (GSS) yönelik tartışmaların gölgesinde kutlandı. Türk Tabipleri Birliği (TTB) 2. Başkanı Dr. Metin Bakkalcı, Anayasa Mahkemesi’nin kararının enine boyuna düşünülmemiş bir karar olduğunu söyledi. ‘‘TTB olarak, son dönemde mevcut hükümetin çizgilerini aşan bir tavır sergilendiğini gözlemlemekteyiz. Türkiye tarihi, hekimlere bu denli hürmetsiz ve sevgisiz bir hükümetle ilk kez karşı karşıyadır’’ diyen Bakkalcı, söyle konuştu: ‘‘Türkiye’de sağlık anlayışı kamusal hizmet anlayışının dışına çıkmakta ? Türk Tabipleri Birliği 2. Başkanı Metin Bakkalcı, doktorların tepkisini çeken pek çok uygulamaya imza atan AKP hükümeti için “Türkiye tarihi, hekimlere bu denli hürmetsiz ve sevgisiz bir hükümetle ilk kez karşı karşıyadır” değerlendirmesini yaptı. SES Başkanı Köksal Aydın da “AKP hükümeti hekimlerin onuruyla oynamıştır” dedi. dır. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 18 Şubat’ta yaptığı Bursa Orhangazi konuşmasında, devletin sağlığa yapılan yatırımlardan çekileceğini ifade ederek, 59 başbakan arasında bir ilk olma özelliğini göstermiştir. Sağlık ‘hak’ olmaktan çıkarılıp ticari unsur haline getirilmeye çalışılmaktadır.’’ Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Başkanı Köksal Aydın, yüksek mahkemenin kararını değerlendirirken, ‘‘Zorunlu hizmet hükümetlerin politik tercihleriyle ilgili bir yaklaşımdır ve sağlık hizmetlerini çözmek açısından yararlı bir yaklaşım değildir’’ dedi. Bu tür zorunlulukların gönüllü hizmete çevirilmesi gerektiğine işaret eden Köksal Aydın, ‘‘Zorunluluk sınavında AKP sınıfta kalmıştır’’ diye konuştu. ‘‘İthal doktor’’ ve Genel Sağlık Sigortası’na ilişkin düzenlemeleri de eleştiren Aydın, şunları kaydetti: ‘‘İthal doktor, piyasaya ucuz işgücü getirme operasyonudur. Türkiye’de sağlık ortamının dejenere olmasına, iş pozisyonunun bozulmasına neden olacak bir yaklaşımdır. Genel Sağlık Sigortası da, paran ne kadarsa o kadar sağlıklı olursun görüşü ile sosyal devletin sağlık alanında bitimi anlamına gelmektedir. Bu hükümet hem mecburi hizmet hem de ithal hekim tartışmalarıyla hekimlerin onuruyla oynamıştır.’’ Türk SağlıkSen Başkanı Önder Kahveci de yaptığı değerlendirmede, ‘‘Çok farklı yöntemlerle doğu bölgelerimizin sağlık açığı kapatılabilirdi. Ancak yargı organları ve hükümet bunun yöntemlerini aranmadı’’ dedi. Atamalar ay sonunda yapılacak Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Orhan Gümrükçüoğlu, mart ayının sonunda 734 pratisyen, 733 uzman hekimin açıktan atamasının yapılacağını belirtti. Görev yerlerinin, Sağlık Bakanlığı’nın internet sitesinde açıklanacağını ifade eden Gümrükçüoğlu, ‘‘Hekimlerimizin şikâyetlerinin ortadan kalkması için dileyenler kendilerine tebligat yapılmasını beklemeden atandıkları ilin valiliklerine başvurarak görevlerine başlayabilecekler’’ dedi. Cumhurbaşkanı Sezer ve Başbakan’dan hekimlere kutlama mesajı Hekimler, Tıp Bayramı nedeniyle yaptıkları etkinliklerde AKP’nin ‘‘mecburi hizmet’’, ‘‘Genel Sağlık Sigortası’’, ‘‘ithal hekim’’ gibi sağlık sistemine yönelik uygulamalarını eleştirdiler. ‘Sağlık hizmetlerinin niteliği yükseltilmeli’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, hekimlerin Tıp Bayramı’nı kutladı. Cumhurbaşkanı Sezer, övgüye değer hizmetler ortaya koyan Türk doktorlarının, dünyadaki gelişmelerin dışında kalmadığını, buluş ve çalışmalarıyla tıp bilimine yadsınamaz katkılarda bulunduklarını vurguladı. Cumhurbaşkanı Sezer, Tıp Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, çağdaş dünyada ‘‘önce insan’’ anlayışının benimsendiğini, tıp alanındaki buluşların, insan yaşamı için tehdit oluşturan sağlık sorunlarının çözümü konusunda yeni iyileştirme yöntemleri ve teknolojilerin geliştirilmesine olanak sağladığını bildirdi. Sezer, sağlık hizmetlerinin niteliğinin yükseltilmesi, koruyucu hekimlik uygulamalarının yaygınlaştırılması, hastadoktor iletişiminin eksiksiz sağlanabilmesinin planlı ve özverili çalışmaları gerektirdiğini ifade etti. Sezer şöyle devam etti: ‘‘Doktorlarımızın çalışma koşulları ve özlük haklarının iyileştirilmesi, doktor başına düşen hasta sayısının azaltılması, onlara mesleklerinin saygınlığına yaraşır, rahat çalışabilecekleri ortam ve olanakların sağlanması konusunda gerekli düzenlemeler yapılmalıdır. Aldıkları eğitimin niteliğinden hiçbir biçimde kuşku duymadan, güç koşullar altında, özverili çalışmalarla yetişen doktorlarımızdan en verimli biçimde yararlanmayı amaçlayan politikaların benimsenmesi ve uygulanması gerekmektedir. Büyük sorumluluklar üstlenerek çalışmalarını yurdun dört bir yanında özveriyle sürdüren tüm sağlık personelimizin sorunlarının çözümüne yönelik çalışmalara hız verilmeli, düzenlemeler yapılırken onların görüş, bilgi ve deneyimlerinden yararlanılmalı, yurttaşların beklenti ve gereksinimleri de göz önünde bulundurulmalıdır.’’ Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise mesajında, ‘‘kamu ve özel sektörümüzün tıp alanında son yıllarda kaydettiği bilimsel başarılarla milletçe gurur duyduklarını’’ söyledi. Fotoğraf: FATİH ERDOĞDU ‘Sağlık bakanı ithal edin’ İSTANBUL TABİP ODASI ‘Aidatları firmalar ödedi’ ? İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Çerkezoğlu, AKP yandaşı olan bazı kesimlerin oda seçimleri öncesi hastanelerde asistanları zorla üye yaptığını ve bir ilaç fabrikasının da üyelerin aidatlarını ödediğini söyledi. SİBEL BAHÇETEPE Nisan ayında yapılacak olan İstanbul Tabip Odası seçimleri öncesinde, AKP yandaşı bir grubun Tabip Odası’nı ele geçirmek için etik olmayan üye kayıtları yaptığı, gruba yakınlığıyla bilinen bir ilaç firmasının da üyelerin aidatlarını ödedediği öne sürüldü. İstanbul Tabip Odası Sekreteri Dr. Ali Çerkezoğlu, seçimler öncesi AKP yandaşı olan bazı kesimlerin ve ‘‘Hekim Hakları Derneği’’nin yasal olmayan birtakım çalışmalar yaptığını iddia ederek ‘‘İstanbul’daki birçok hastanelerde klinik şefleri, asistanlar üzerinde baskı kurarak zorla İstanbul Tabip Odası’na üye yapıyor. Yapılan üyelerin odaya ödemesi gereken aidatları ise bir ilaç firması ödüyor’’ dedi. Çerkezoğlu, bu kişilerin İstanbul’daki hastanelerin başhekimlerine gönderdikleri mektuplarında oda seçimlerinde çalışacak yandaşlarının listelerini istediklerini belirterek ‘‘Oda’ya üye olmayan ve kendilerine oy verme ihtimali olan hekimlerin de telefon, email ve çalışma yerlerini içerin listelerin kendilerine iletilmesini istediklerini biliyoruz’’ dedi. Geçen seçim döneminde de buna benzer durumların yaşandığını dile getiren Çerkezoğlu, ‘‘Hekimlerden bazıları yemek dağıtarak, otopark kiralayarak yapacakları seçim çalışmalarını kamu hastanelerinin döner sermaye gelirlerinden finanse etmek için girişimlerde bulunmuşlardı’’ diye konuştu. İstanbul Tabip Odası Başkanı Gençay Gürsoy ise AKP’nin eleştirilere açık olmadığını vurgulayarak ‘‘Hükümet kendi güdümünde olmayan yönetimi istemediği için Oda’yı ele geçirmek istiyor’’ açıklamasında bulundu. Haber Merkezi 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle yurt genelinde düzenlenen etkinliklerde AKP’nin başlattığı ‘‘sağlıkta dönüşüm projesi’’ne tepki yağdı. Tüm yurtta hekimler, AKP’nin ‘‘Mecburi hizmet’’, ‘‘Genel Sağlık Sigortası’’, ‘‘İthal hekim’’ gibi birçok uygulaması başta olmak üzere sağlık sistemine yönelik uygulamalarını eleştirdiler. Hekim, söz konusu politikaların sağlıktaki sorunları çözmediğini, daha da arttırdığını vurguladılar. İstanbul’da Tabip Odası’nca İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Oditoryumu’nda tören düzenlendi. İstanbul Tabip Odası (İTO) Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, AKP iktidarının ve Sağlık Bakanlığı’nın Türk Tabipleri Birliği’ni (TTB) kendi yandaşı haline getirmek istediğini savundu. İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Özgün Ender ise ‘‘Tıp Bayramı şeklinde kutlayacağımız günleri de inşallah görürüz’’ diye konuşurken İstanbul Diş Hekimleri Odası Başkanı Rifat Yüzbaşıoğlu da bu ortamdan işbirliği ile çıkmaya kararlı olduklarını söyledi. Daha sonra Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelen Tabip Odası üyeleri ise Taksim Cumhuriyet Anıtı’na çelenk koydular. ‘‘Mecburi hizmet istemiyoruz’’, ‘‘Yabancı doktor değil sağlık bakanı ithal edin’’ dövizleri ile ‘‘Sağlık haktır satılamaz’’ sloganları atan hekimler, ellerinde Tabip Odası’ndan Cumhuriyet’e 2 ödül İstanbul Tabip Odası, 14 Mart Tıp Bayramı etkinlikleri çerçevesinde gazetemiz çizerlerinden Musa Kart’a ‘‘Devlet Kasası’’ adlı karikatürüyle, yazarımız Prof. Dr. Coşkun Özdemir’e ise ‘‘Kök hücre umudu ve gerçeği’’ yazısı ile ‘‘Basında Sağlık’’ ödülünü verdi. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Prof. Dr. Cem’i Demiroğlu Oditoryumu’nda dün gerçekleştirilen törende konuşan Musa Kart, bu günün aynı zamanda doğum günü olduğunu ve alabileceği en güzel hediyeyi aldığını söyledi. Prof. Dr. Coşkun Özdemir ise ‘‘Aldatılmaya yakın olan halkıma bilimsellikten uzak teoriler sunuluyor. Yazılarımla halkıma ışık tutmaya çalışıyorum’’ dedi. ki karanfilleri yurttaşlara dağıttılar. Ankara Tabip Odası, Sağlıkİş ve Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) üyeleri, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla Numune Hastanesi’nden Abdi İpekçi Parkı’na yürüdü. Yürüyüş sırasında ‘‘Aile hekimliğine hayır’’, ‘‘Sağlık hizmetleri döner sermaye ile döndürülemez’’ yazılı dövizler taşıyan grup, ‘‘Sağlık haktır, satılamaz’’, ‘‘Herkese eşit, ücretsiz sağlık’’ sloganları atıldı. Grup üyeleri adına yapılan açıklamayı okuyan SES Ankara Şubesi Başkanı Adem Bulat, ‘‘Başbakan’ın son günlerde ortaya attığı yurtdışından ucuz emek gücü olarak doktor ithal etmeye yönelik açıklamaları siyasi iktidarın sağlık alanına ticari bakışının, hekimlere ve sağlık emekçilerine verdiği değerin göstergesidir’’ denildi. İzmir’de Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi, İzmir Tabip Odası, Pratisyen Hekimlik Derneği İzmir Şubesi ve Türk Hemşireler Derneği İzmir Şubesi’ne bağlı sağlık çalışanları da AKP’nin başlattığı ‘‘sağlıkta dönüşüm projesi’’nin çağdışı bir hedefe yöneldiğini belirtti. Konak Vapur İskelesi’nde basın açıklaması yapan sağlıkçılar, hükümetin hedefinin sağlığı kamusal alandan çıkarıp vahşi piyasa koşullarına bırakmak olduğunu kaydetti. Antalya’daki açıklamalarda çalışanlar ikiye bölündü. Atatürk Devlet Hastanesi önünde, aynı saatte, hem Antalya Tabip Odası, hem de Yurtsever Cephe Antalya Sağlıkçılar İnisiyatifi’nin, sorunlara ilişkin açıklamaları oldu. Söylemler birbirine benzer olsa da sağlık çalışanları birbirlerine 300 metre uzaklıkta iki ayrı açıklama yaptı. Fotoğraf: AA A NKET ÇALIŞMASI Doktorlar geçmişe özlem duyuyor İstanbul Haber Servisi İstanbul’da yaşayan hekimlerle yapılan anket çalışmasında, hekimlerin büyük çoğunluğunun ‘‘10 yıl öncesine göre toplumsal statü ve saygınlıkları ile reel gelirlerinin düştüğü’’ belirlendi.İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyeleri Dr. Nilüfer Kapaklı ile Dr. Güray Kılıç tarafından gerçekleştirilen ‘‘İstanbul Hekim Profili’’ anketinin sonuçları dün İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Oditoryumu’nda açıklandı. Yüzde 76’sı uzman, 1218 hekimle yapılan görüşme sonucu gerçekleştirilen ankete katılan hekimlerin yüzde 86’sı, ‘‘10 yıl öncesine göre toplumsal statü ve saygınlıklarının’’, yüzde 80’i de ‘‘10 yıl öncesine göre ortalama reel gelirlerinin düştüğünü’’ söyledi. Yüzde 65’ini erkek hekimlerin oluşturduğu ankette ortalama aylık gelirlerinin 25 bin YTL olduğu kaydedildi. ‘‘Yeniden hekim olmayı seçer misiniz’’ sorusuna hekimlerin yüzde 56’sının, ‘‘Çocuğunuzun hekim olmasını ister misiniz?’’ sorusuna ise yüzde 30’unun ‘‘evet’’ dediği ortaya çıktı. Hekimler, gelir dağılımındaki bozukluğu, eğitim ve işsizliği Türkiye’nin en önemli 3 sorunu olarak gördüğünü, bunun nedeninin ise ‘‘ulusal sağlık politikasının olmayışı, koruyucu hekimliğin göz ardı edilmesi ve yönetimsel sorunlar ile siyasal baskılar’’ olduğunu belirttiler. İlhan Selçuk, Ege Üniversitesi’nde düzenlenen ‘Hekim ve Laik Cumhuriyet’ söyleşisine katıldı ‘Hekim haksızlığa karşı sorumlu’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Gazetemiz tarihlerini algılamadan olayları duyumsayamaya bette aydınlanma diyoruz. Aydınlanma olmadan biİmtiyaz Sahibi İlhan Selçuk, 14 Mart Tıp Bayra cağını belirten Selçuk, ‘‘1919 tarihi bizler için ken lim yapılamaz. İnsanlık, uygarlık, laiklik ve bilim mı’nın aynı zamanda bir ‘‘insanlık bayramı’’ ola dimizi kavramanın anlamıdır. Hekimin hastayı ta birbiri ardı sıra gelen olgulardır. Bilimsel özgürlürak algılanması gerektiğini söyledi. Selçuk, hekim nıması için ilk olarak kendisini bilmesi gerekir. Bu ğün olmadığı yerde hiçbir gelişme kaydedilemez. lerin hasta hakları kadar ülke ve toplum çıkarları nedenle 1919’da başlayan bağımsızlık mücadelesi Başbakan kalkıp, ‘Ben buradaki hekimlere enjekte yaptırmam’ diyor. Bunu temelinde aldığı eğitim bu noktada da önemlidir’’ diye konuştu. üzerine de düşünmeleri gerektiğini belirtti. yatıyor. Bu söyleme karşı sormak gereSelçuk, 14 Mart Tıp Bayramı kutlakir, hekime enjekte yaptırmazsın da ne maları kapsamında Ege Üniversitesi ? Başbakan’ın bilime karşı tepkili olduğunu vurgulayan yaparsın, üfürükçüye mi gidersin?’’ (EÜ) Tıp Fakültesi tarafından düzenSelçuk, Başbakan’ın söyleminin bilenen ‘‘Hekim ve Laik Cumhuriyet’’ ko Selçuk, ‘‘Çünkü üniversitelere de tepkililer. Üniversiteleri ele nulu söyleşiye katılarak, İzmirli okur geçirebilirler ise laik Cumhuriyeti daha kolay yıkabileceklerini lime karşı bir tepki olduğunu vurgulayarak, ‘‘Çünkü üniversitelere de tepkilarıyla bir araya geldi. Etkinliğin açış ve yerine ılımlı İslamı getirebileceklerini biliyorlar’’ dedi. liler. Üniversiteleri ele geçirebilirler ise konuşmasını yapan EÜ Tıp Fakültesi laik Cumhuriyeti daha kolay yıkabileDekanı Prof. Dr. Ata Erdener, Başba14 Mart Tıp Bayramı’nda sadece hekimlerin ve ceklerini ve yerine ılımlı İslamı getirebileceklerini kan Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘‘Buradaki hekimlere enjekte yaptırmam’’ sözüne gönderme yapa hastaların haklarının konuşulduğu gün olmaktan biliyor’’ görüşlerine yer verdi. Emperyalizmin dünrak, ‘‘Ama unutmasın ki bizler, ‘Beni Türk hekim çıkması gerektiğini söyleyen Selçuk, ‘‘Bugün tüm yanın değişik noktalarında saldırılarını sürdürdülerine emanet ediniz’ diyen Mustafa Kemal’in dok insanlığın haklarını konuşmalıyız’’ diyerek şöyle ğünü ve Türkiye’nin zor bir süreçten geçtiğini vurtorlarıyız’’ dedi. İlhan Selçuk da yoğun katılımın konuştu: ‘‘ABD Türkiye’ye ılımlı İslam modelini da gulayan Selçuk, ‘‘Bize düşen görev 1919’da oluşan gözlendiği söyleşisinde, Tıp Bayramı’nın ilk kez yatmaya çalışıyor. Bizim kaderimize müdahale edi bilincin kendi tarihimizde sürekli yaşatılmasıdır. İsTürkçe tıp eğitimi verilen günü simgelediğini vur yor. Bu noktada şu soruyu sormalıyız. Laiklik ol lamcının ümmeti varsa bizim de milletimiz var. gulayarak, ‘‘Bu bizim uygarlık tarihindeki yerimi madan tıp olabilir mi? Aydınlanma mı, dinci dev Onlar ümmet diyorsa biz de ulusalcılık diyoruz. Bu zin göstergesidir’’ diye konuştu. İnsanların kendi let mi? Toplumun bunun farkına varması gerek. El güç etrafında birleşmeliyiz’’ dedi. CUMHURİYET 09 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear