Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 15 MART 2006 ÇARŞAMBA 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI Y Y Y Y Y Y Y Y Y 15 13 17 12 16 16 17 16 17 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB B B B PB Y PB S Y 15 20 17 14 14 13 13 10 17 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB PB S B S S S S S 20 19 16 18 12 15 10 9 6 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun batı kesimleri çok bulutlu, Marmara, Ege, Batı Akdeniz, Batı Karadeniz’in batısı ile Eskişehir çevreleri sağanak ve gökgürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler parçalı az bulutlu geçecek. Hava sıcaklığı Trakya ile kıyı Ege’de değişmeyecek, diğer yerlerde artmaya devam edecek. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih PB PB PB B PB B B PB K 4 6 4 8 5 2 5 2 1 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih K PB B K Y Y PB Y K 0 5 16 2 12 12 13 14 1 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Stockholm K Y Y PB B PB PB Y B 0 26 6 19 12 22 12 24 21 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Yağmurlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada şim’’ göstererek dinsel inançlarını siyaset uğruna bir anda terk ediyorsa... Bu insan ordunun hiyerarşik düzenine uygun hareket edeceğini içeren sözünden bir iki ay sonra neden vazgeçmesin? Dokunulmazlıkların kaldırılacağını TV ekranlarında vaat eden bir siyasetçi iktidara geldikten sonra bu vaadinden yüz seksen derece çark etmişse, tartışmalardan sonraki tırmanan gelişmeleri yatıştırmak için Org. Özkök’ten sonra Org. Büyükanıt’ın Genelkurmay Başkanlığı’na geleceğini ifade eden sözlerini niçin değiştirmesin? Bu nedenlerle RTE’nin TSK’deki hiyerarşik düzene bağlı kalacağı söylemlerine kuşkuyla bakmak eşyanın tabiatına uygun düşüyor. ??? Fakat Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök’ün Atatürk’ün Harp Okulu’na girişinin 107. yıldönümünde gazetecilere yaptığı tartışmaya olanak vermeyen açıklamalar ülkenin gelecek günlerde giderek derinleşen bir bunalıma sürüklenmeyeceğini gösteriyor. Org. Özkök, ‘‘Bir iki istisna dışında hükümetler genel olarak TSK’nin teamüllerine uymuşlardır’’ diyerek ağustostaki görev değişiminin arızasız, iktidar iştihalarına olanak vermeden gerçekleşeceğini söyledi. Bu gerçeği, Büyükanıt Paşa’nın Genelkurmay Başkanı olmasını engelleyecek bir durum olmadığı gerçeğini, ‘‘Adı üzerinde Büyükanıt’tı, daha ‘büyük bir anıt’ oldu’’ sözüyle perçinledi. Genelkurmay Başkanı sorunları yumruğu masaya vurarak çözmeyi reddediyor. Bu görüşüne karşı çıkan yok. Ne yumruk ne darbe. Ama bir iktidarın rejimsel konulardaki davranışlarına, tutumuna ve gerçekleştirdiklerine karşı laik rejimin, Atatürk Cumhuriyetinin koruyucusu yegâne bir kurum olarak askerin sağlam durması gerekmiyor mu? Son gerilim boyunca daha önceki günlerde yaşanan duyarlı ulusal konularda da Org. Özkök’ten istenen ve beklenen de buydu. RTE’nin kuşkulu yorumlara yol açan açıklamalarına karşı Org. Özkök’ün son açıklamaları... Elbette rahatlatıcı, elbette inandırıcı ve güven verici! ??? İktidarın gerçekleri saptırdığını kanıtlayan örneklerle yaşadığımız için elbette dün olduğu gibi bugün de yarın da askerden inandırıcı, rahatlatıcı ve güven veren açıklamalar bekleniyor. Medyayı şaşkına çeviren oysa örneğin asker, RTE gibi başının iki yanındaki camlara (prompter: metni ezbere okuduğunu sanmamızı sağlayan gereç) bakarak İstiklal Marşı’nın tümünü okur gibi davranmıyor. İşsizliği önledim derken işsizliğin arttığını, yoksulluğun tavana vurduğunu gizlemiyor. Gizli kararnamelerle son olarak Güneydoğu sınırlarındaki hassas bölgeleri yapişletdevret formülü ile yabancılara peşkeş çekmiyor. Kıbrıs sorununu ‘‘Çözümsüzlük çözüm değildir’’ formülünü işleterek bugün elden çıkmış bir soruna dönüştürmüyor. ABD’ye kolunu kaptırmış sürüklenmiyor. İçeride bağımsız, ne ki IMF’ye bağımlı siyaset güden Merkez Bankası başkanlığına işinin ehli biri yerine, ama eşi türbanlı, içki içmez diye ünlenen, hükümetin doğrultusunda davranan birini atamaya çalışmıyor. Org. Büyükanıt’ın Genelkurmay Başkanlığı üzerine Ankara’dan Van’a, Van’dan Ankara’ya tezgâhlanan tertibi; tertipçilerin yüzüne vurarak, TSK üzerinde uygulanmak istenenleri boşa çıkararak... Büyükanıt olayı gösterdi ki; böyle davranarak RTE iktidarının ılımlı İslam yörüngesindeki olumsuz gidişatını önlemek olanaklı. Asker: Atatürk Cumhuriyetine karşı yükümlü ve yapmak zorunda olduğu görevi yerine getirdi. Erdoğan’a ağır eleştiriler yönelten Washington Times, Aşkın ve Büyükanıt olaylarına dikkat çekti ‘İslamofaşist darbe peşinde’ ? Baştarafı 1. Sayfada ‘‘İslamofaşist darbe mi?’’ başlıklı yazıda, hilafetin tekrar kurulmasının İslamofaşistlerin en büyük hedefi olduğu belirtildi.İslamofaşizmin Suudi Arabistan başta olmak üzere İslami rejimlerce desteklendiğini ve bunun tehlikeli bir siyasi hamle olduğunu kaydeden gazete, İslamofaşizmin yükselişinin ardından Batı’da Türkiye’nin tekrar Müslüman dünyaya model olarak görülmesinin umut edildiğini ifade etti. Gazete, Batı’nın bunu ‘‘2002’de İslamcı Tayyip Erdoğan’ın oyların azınlığını almasının ardından iktidarda bir tekel haline gelmesine rağmen bile’’ sürdürdüğünü belirtti. Batı’nın bu umudunun, Türkiye’nin AB ile müzakerelere başlamasına izin verilmesinin altında yatan gerçek olduğu belirtilen yazıda, AB sürecinin Erdoğan tarafından ‘‘orduyu mat etmek için başarılı bir şekilde kullanıldığı’’ ifade edildi. Yazıda, ‘‘böylece Erdoğan’ın ülkedeki laik kurum ve geleneklere karşı giriştiği İslamofaşist darbe isteğinin karşısındaki ordunun,Türkiye’yi ‘Avrupa’nın dışında tutmakla’ suçlanabildiği’’ öne sürüldü. Altı ay önce de benzer bir makaleye yer verdiklerini hatırlatan gazete, Türk ekonomisinin ‘‘yeşil sermaye’’ olarak da bilinen ve Suudi Arabistan ile diğer bazı Körfez devletlerinin petrolünden gelen milyarlarca dolara boğulduğunu belirtti. Yazıda, bu paranın Türk iş hayatına akarak İslamcıların güç merkezini oluşturması ve İslamofaşist terörü desteklemesine neden olabileceğine inanmak için nedenler bulunduğu ifade edildi. kadınların, laik bürokrasinin ve basının karşısında kullandıklarını belirtti. İslamofaşist darbenin özellikle odaklandığı hedeflerin başında Türkiye’nin laik eğitim sisteminin geldiğini belirten gazete, medrese benzeri imam hatiplerin ve sadece Kuran eğitimi verilen ‘‘diğer okulların’’ desteklendiğini ifade etti. Eğitim ve yargı hedefte Gazete eğitim gibi yargının da İslamofaşist darbenin hedeflerinden biri olduğunu ifade etti. İlk olarak ‘‘yukarıdan emirler alan bir yerel savcının’’ laik akademisyen Yücel Aşkın hakkında suçlamalar ortaya attığını belirten gazete, on binlerce Kuran eğitimi veren okuldan mezun olmuş kişinin yargıç olarak atandığını ve bunların şeriata göre dava yönetmesine izin verildiğini iddia etti. Erdoğan’ın okullarda türban yasağını destekleyen AİHM kararını da eleştirdiğini hatırlatan gazete, mahkemenin kararının ardından Erdoğan’ın Klasik faşist teknikleri Gazete, İslamcıların ‘‘klasik faşist teknikleri’’ kullandıklarını, yani ‘‘yeşil fonları’’, demokratik muhalefeti destekleyen işadamlarının, Türkiye’nin geniş Alevi azınlığının, ülkenin başarılı ekonomisi ve sosyal modernizasyonu için önemli olan çalışan ‘‘Buna onlar karar veremez, o hak ulemanındır’’ dediğini belirtti. Gazete bu açıklamanın, Erdoğan’ın Türkiye’nin AB’ye katılımı yönünde gösterdiği çabaların inandırıcılığının sorgulanmasına da neden olduğunu ifade etti. Erdoğan’ın AB sürecini basit bir şekilde laik hukuku koruyan orduyu ekarte etmek için kullandığını öne süren gazete, Başbakan Erdoğan’ın orduyu İslamofaşist düzeni kurma yolunda bir engel olarak gördüğü savunuldu. Gazete, Orgeneral Büyükanıt hakkında ortaya atılan suçlamaların da bu çerçevede gündeme geldiğini savundu. Büyükanıt’ın bu yaz Genelkurmay başkanı olmasının beklendiğini belirten gazete, Büyükanıt’ın Cumhuriyet karşıtları aleyhinde söylemleriyle tanındığını belirtti. Makalenin yazarı Frank Gaffney, Amerikan Güvenlik Politikaları Merkezi’nin başında bulunuyor. Gaffney daha önce Reagan döneminde Savunma Bakanlığı’nda görev yapmıştı. Erdoğan’la görüşme Özkök sert uyarmış ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın Şemdinli iddianamesinde suçlanmasının ardından gerçekleşen Başbakan Tayyip Erdoğan ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök arasındaki görüşmenin içeriğine ilişkin yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Görüşmede savcılığın suçlamalarına işaret ederek ‘‘bardağın taştığı’’ saptamasında bulunan Özkök’ün, Erdoğan’a, ‘‘Silahlı Kuvvetler’i savunmak, destek olmak ve sahip çıkmak en başta sizin görevinizdir. Bu yapılmadığı takdirde kendimizi savunmak zorunluluğumuz ortaya çıkar ki bu durumdan başta ekonomi ve AB süreci olmak üzere herkes zarar görür’’ dediği öğrenildi. NTV’nin haberine göre Özkök, geçen hafta yapılan görüşmede, Büyükanıt’ın iddianamede suçlanmasını ‘‘Silahlı Kuvvetler’in halkın gözündeki itibarını zedelemeye dönük bir girişim’’ olarak niteledi. Özkök, yargıya müdahale etmek gibi niyetlerinin olmadığını, bu olayda kusuru olanlar haklarında işlem yapılmasını da istedi. Öte yandan Van Savcılığı’nın yazısının Genelkurmay Başkanlığı’na, Adalet Bakanlığı üzerinden ulaştırıldığı bildirildi. Genelkurmay Adli Müşavirliği’nin çalışmasının bu hafta sonuna kadar bitirilerek sonuçlarının Özkök’e sunulabileceği belirtildi. Baykal, Erdoğan’ın iddianameyi ‘karanlık tertip’diye nitelediğine dikkat çekti ‘Senaryo geri tepti’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Şemdinli iddianamesinin TSK’ye karşı bir ‘‘yakışıksız senaryo’’ olarak planlandığını, ancak partisinin ve kamuoyunun tepkisi üzerine ‘‘geri teptiğini’’ söyledi. Baykal, ‘‘İster Başbakan gibi karanlık tertip deyin, ister benim gibi sivil darbe girişimi deyin. Ortada planlı bir uygulama vardı. Bir deneme yapıldı, başarısızlıkla sonuçlandı’’ dedi. ‘‘Orduya karşı sivil darbe’’ sözleri nedeniyle Başbakan’ın kendilerine ‘‘demokrasi dersi” vermeye kalkarak çizmeyi aştığını belirten Baykal, ‘‘Başbakan’ın demokrasi anlayışının tedaviye ihtiyacı var’’ görüşünü dile getirdi. revlilerini, bir telefonda görevden uzaklaştıran bir kişi olduğuna dikkat çekti. Bu kişinin Şemdinli olaylarıyla ilgili tanık olduğu hiçbir olay bulunmadığını, 7 yıl önce o dönem kolordu komutanı olan Büyükanıt’la ilgili iddialarını aktardığını belirten Baykal, daha sonra 50 ifade içinden savcının, sadece işadamının tutanağını istediğini, AKP’li komisyon başkanının da gönderdiğine işaret etti. İddiaların önü kesildi ‘Söyleyemedikleri var’ AKP’li bazı milletvekillerinin de iddianameyle ilgili savcıya ‘‘Bizim söyleyemediğimizi siz söylediniz’’ diyerek destek verdiğini belirten CHP lideri Baykal, ‘‘Bu olayın özü zaten bu. Demek ki AKP milletvekillerinin söyleyemekdikleri şeyler var. Üçte iki çoğunlukla niye söylemiyorsun? Bu çok önemli itiraf’’ dedi. İddianameyi hazırlayan savcının Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü’yle ilgili iddianamesi nedeniyle zaten ‘‘sabıkalı’’ olduğunu ifade eden Baykal, yarının Genelkurmay Başkanı olacak kişi hakkında hiçbir kanıt olmadan, böyle ağır suçlamlar yöneltilmesini ‘‘kişisel bir girişim ya da hukuki bir girişim’’ olarak değerlendirmenin mümkün olmadığını söyledi. Teamüllere uyulacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Şemdinli iddianamesindeki ifadelerin ‘‘Orgeneral Büyükanıt’ın Genelkurmay Başkanlığı’nı engellemeye yönelik’’ olduğu yönündeki iddiaların önü kesildi. Atatürk’ün Kara Harp Okulu’na katılışının 107. yıldönümü nedeniyle önceki gece yapılan kutlamalara katılan Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’ün açıklamaları, TSK’de atama ve terfi konusundaki teamüllerden sapılmayacağını bir kez daha ortaya koydu. Özkök, Büyükanıt ile kendisi arasındaki tek anlaşmazlığın ‘‘FenerbahçeBeşiktaş taraftarlığından’’ kaynaklandığını, ‘‘Büyükanıt’ın şimdi daha büyük anıt olduğunu’’ söylemişti. Bu açıklamalar, TSK’nin atama ve terfi eğilimlerinin zorlanmayacağı mesajını içerdiği şeklinde değerlendiriliyor. Ağustos ayında yapılacak YAŞ’ta Özkök’ten boşalacak Genelkurmay Başkanlığı’na Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na Orgeneral İlker Başbuğ’un, 1. Ordu Komutanlığı’na da Orgeneral Işık Koşaner’in getirilmesi bekleniyor. Savcılık Tekçe’nin ifadelerini istedi ‘En yaygın iddianame’ Baykal, partisinin grup toplantısında Şemdinli iddianamesiyle başlayan gerilim ve tartışmaları değerlendirdi. Kürsüye elinde iddianameyle çıkan ve belgeyi ‘‘Türkiye’nin en meşhur, en yaygın, en çok reyting yapan iddianamesi’’ diye nitelendiren Baykal, bu iddianamenin henüz resmiyet kazanmadan her yerde dolaştığını, ‘‘tiraj üstüne tiraj yaptığını’’ söyledi. 100 sayfalık iddianamenin üçte birinin Kara Kuvvetleri Komutanı Büyükanıt hakkında olduğuna işaret e Komisyonda 2. tutanak kavgası AYŞE SAYIN Baykal, grup toplantısında Şemdinli iddianamesini gündeme getirdi. ANKARA TBMM Şemdinli Olaylarını Araştırma Komisyonu’nun dünkü toplantısında ikinci kez ‘‘tutanak krizi’’ yaşandı. Olay yaratan Şemdinli iddianamesiyle ilgili Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya’dan sonra, Ankara Cumhuriyet Savcılığı da, komisyonda ‘‘PKK terör örgütü değildir bana göre’’ diyen Hakkâri Belediye Bşkanı Metin Tekçe’nin ifadeleriyle ilgili tutanakları istedi. Sarıkaya’ya, işadamı Mehmet Ali Altındağ’ın ifade tutanaklarını komisyon üyelerinin bilgisi dışında veren AKP’li Komisyon Başkanı Musa Sıvacıoğlu, CHP’nin ve kamuoyundan gelen tepkiler üzerine bu kez, tutanak istemiyle ilgili üyelerin görüşüne başvurdu. Sıvacıoğlu’nun önerisine CHP’li üyeler Ahmet Ersin ve Mesut Değer karşı çıktı. AKP’li komisyon üyeleri ve Sıvacıoğlu ise tutanakların gönderilmesinde sakınca olmadığı görüşünü savundular. Ersin ve Değer, komisyonun raporunu Meclis Başkanlığı’na sunmadan herhangi bir yere belge gönderilmesinin sakıncalı olduğunu belirttiler. Toplantıda ayrıca 27 Mart’ta Hakkâri, Şemdinli ve Yüksekova’ya gidilmesi kararlaştırıldı. den Baykal, bu iddiaların hukuki kaynağı olmadığını ifade etti. İddiaların maddi kaynağının AKP Diyarbakır Milletvekili Cavit Torun’un önerisiyle TBMM Şemdinli Araştırma Ko misyonu’nun ifadesine başvurduğu bir işadamı olduğunu, bu işadamının savcıyla buluşmak için geldiği binada kendisini arayan ve üzerinde ruhsat süresi geçmiş silah bulan güvenlik gö JİTEM raporları PKK’nin elinde Dosyadaki kayıtlara göre, örgüt üyeleri yaptıkları telefon görüşmesinde bazı raporlara ulaştıkları ve kendilerinin nasıl deşifre olduklarından söz ediyorlar İLHAN TAŞCI Sezer ve Özkök’ün açıklamaları CHP: Başbakan müdahale ediyor Komisyonun açık bölümünde ise CHP’li Değer, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, Kızılcahamam’da, komisyonunun CHP’li üyelerinin de ‘‘konuşmaması gerektiği’’ yönündeki sözlerine dikkat çekerek ‘‘Komisyona müdahale ediliyor’’ diye tepki gösterdi. Toplantıda ayrıca Yüksekova İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Erhan Arıkan, Yüksekova İlçe Emniyet Müdürü Ergin İşler, Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Büro Amiri Başkomiser Murat Kara, Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Büro Amiri Başkomiser Orhan Coşkun’un bilgisine başvuruldu. ANKARA Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in ‘‘olağandışı’’ olarak nitelediği Şemdinli davasının dosyasında, JİTEM raporlarının PKK’nin eline geçtiğine ilişkin iddiaları içeren kayıtlar yer aldı. Kayda göre, örgüt üyelerinin yaptıkları görüşmede bazı raporlara ulaştıklarını, kendilerinin nasıl deşifre olduklarını ve haklarında toplanan istihbarat bilgilerinin de yer aldığından söz ediyorlar. Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, kamu güvenliğini tehlikeye düşüreceği ve adil sonuçlanacağı konusunda kamuoyunun tatmini bakımından Şemdinli davasının naklinin gerekliliğine işaret etti. Şemdinli davasının 10 bin say fayı bulan dosyasında telefon dinlemelerden, tutuklanan astsubaylar Ali Kaya, Özcan İldeniz ve jandarma elemanı Veysel Ateş’in hesap numaralarına kadar onlarca konuya ilişkin bilgi ve belge yer alıyor. Şemdinli’de 9 Kasım’da gerçekleşen patlamanın ardından örgüt üyelerinin kendi aralarında yaptıkları telefon konuşmaları da dosyada yer aldı. İki örgüt üyesinin cep telefonu ile yaptığı görüşmedeki sözleri dikkat çekti. Örgüt üyeleri, JİTEM’e ait bazı raporları ‘‘ele geçirdiklerini’’ belirterek kendileri hakkında neler yazıldığına ilişkin görüş alışverişinde bulunuyorlar. 16 Kasım 2005 tarihli görüşme şöyle: X: Çocuk bu olaylar çıktı, adamların hepsi deşifre olmuş, biz deşifre olmuşuz, sen olmuş sun, birçoğu yakalanmış. Y: Ben niye, ben nasıl? X: Ya ne bileyim, yani sicilden tut annenin kızlık soyadına kadar... Y: Şerefime JİTEM raporlarında diyor, Renas, Agir’in ablasının oğludur. X: Nerede diyor? Y: Ya JİTEM raporlarında, JİTEM’in bizim elimize geçen raporlarında. X: Öyle mi diyor? Y: Vallah senin bütün sicilini biliyorlar, ilişkilerin hepsini biliyorlar, telefon konuşmalarını... ‘Dava nakledilmeli’ Yargıtay Onursal Başsavcısı Kanadoğlu, 4 Mayıs’ta Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek davayla ilgili olarak önemli uyarılarda bulundu. Ka nadoğlu, davanın Van’da görüşülmesinin kamu güvenliğini tamamen ortadan kaldırabileceği olasılığına işaret ederek ‘‘Adalet Bakanlığı kamu güvenliğinin tehlikeye girebileceğini göz önünde tutmalı. Hem yargı yönünden hem oradaki kamu güvenliğinin tehlikeye düşmemesi yönünden bu gereklidir. Bu davanın adil sonuçlanabileceği konusunda da kamuoyunun tatmini için nakledilmesinde yarar var.Adalet Bakanlığı’nın harekete geçmesi gerekir’’ diye konuştu. Ceza Muhakemesi Yasası’nın 19. maddesi, ‘‘kovuşturmanın görevli ve yetkili olan mahkemenin bulunduğu yerde yapılması kamu güvenliği için tehlikeli olursa, davanın naklini Adalet Bakanı Yargıtay’dan ister’’ hükmünü getiriyor. Erdoğan: Saygı duyuyorum ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, gazetecilerin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’ün Şemdinli olaylarına ilişkin açıklamalarını anımsatması üzerine ‘‘Cumhurbaşkanı ve Genelkurmay Başkanı’nın açıklamalarına son derece saygı duyuyorum’’ dedi. Erdoğan, “Cumhurbaşkanı sürecin olağandışı olduğunu söyledi. Sizce de olağandışı mı’’ sorusuna karşılık da ‘‘Cumhurbaşkanı’nın düşüncesidir, saygı duyarım. Şu anda süreç işliyor’’ dedi. CUMHURİYET 08 K