24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 14 KASIM 2006 SALI 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI S S S S B B B B S 12 13 13 12 15 14 16 15 12 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y Y Y Y S S B K B 13 14 13 10 9 10 10 8 20 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y Y Y Y Y K Y K 19 20 13 15 13 14 9 10 7 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Bütün bölgelerimiz parçalı ve çok bulutlu, Orta ve Doğu Karadeniz, İç Anadolu’nun güney ve doğusu, Doğu Akdeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile Batı Karadeniz kıyıları yağışlı geçecek. Yağışlar Güneydoğu Anadolu’nun doğusunda etkili olmak üzere yağmur ve sağanak yağışlı olacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih K K K Y Y Y Y Y Y 4 4 7 14 14 12 14 15 16 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y B B B B B B B Y 13 15 18 15 15 13 20 16 16 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı B B B B Y B K Y Y 2 22 4 21 18 16 0 22 17 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada de kendinden sonra kimin parti genel başkanı ve başbakan olacağına işaret eden hareketler yaptı, sözler söyledi. Kongrede yanından ayırmadığı Gül’ü kendisinden sonrası için göstermesi... Dörtbeş yıl iç ve dış siyasette anlaşarak birlikte yürüdüğü Gül’ü Çankaya’ya çıktıktan sonra tabii çıkarsa en yakın, güvenilir AKP’li olarak diğer adaylara yeğlemesi zaten doğaldı. RTE, yukarıya çıkmadan önce elbette parti yönetiminde ‘‘kendisinden sonrasını’’ hazırlayacak; şayet 3 Kasım 2007 seçimlerinde 2002’deki kelepir başarıyı gösterirse parti yukarıdan aşağıya gelişmelere egemen olmanın gerekli koşullarını bugünden hazırlayacaktı. Hazırlamak zorundaydı. Bir zamanların solcularının kullandığı deyimlemedyadaki kongreye dair ‘‘son analizlere’’ göz atılırsa; örneğin RTE, kongrede bundan sonraki süreçte nasıl bir parti görmek istediğini anlatmış... ve AKP’nin aşırılıklardan uzak durması gerektiğine işaret buyurmuş... Ama hangi aşırılıklardan? Dört yıldır uyguladığı yöntemlerle din ticaretini, din sömürüsünü yaparak laik rejimin içini boşaltmaya girişen politikalardan uzak durulmasını herhalde salık vermiyor Gül’e. Beri yandan tüzük değişiklikleriyle iktidardan önce baş üstünde tuttuğu parti içi demokrasi kavramının ruhuna fatiha! ??? Kendinden sonra Gül’ün de bir yandan laik rejimi överken diğer yandan içini boşaltmaya devam etmekten uzak durmamasını istiyor. Tabii bütün bu hazırlıklar AKP’nin 2007’de de tek başına iktidara geleceği hesaplarına göre yapılıyor. Oysa 100 bine yakın kişinin katılımıyla yapılan internetteki son bir anket, AKP’nin bir ay önce yüzde 26 olan oy oranının yüzde 21’e indiğini, CHP oylarının yüzde 19.9’a yükseldiğini gösteriyor. Anketlerin gösterdiği sonuç gerçekleşirse 2007 seçiminde... Abdullah Gül ancak olası koalisyon hükümetlerinde başbakan yardımcısı görevi alabilir. Başbakanlık çoook gerilerdeki tatlı bir düş olarak kalabilir. ??? Bir başka olasılık daha var, RTE’nin Gül’e vasiyet ettiği. Kocatepe Camisi’nde görkemli manzara ve buna RTE’nin bakış açısı. ‘‘Türkiye liderliğini’’ afişlerle ilan ederek Cumhurbaşkanlığı’na soyunan RTE’nin yüzüne binlerce insanımızın, sadece Türkiye’nin değil, Çankaya’nın da laik kalacağını haykırmasına karşı tepkisi... Cenazeden sonra ‘‘Sevgili halkımız cenaze töreninin siyasi miting olmadığını belli ki hâlâ anlamıyor’’ diye yazanlar; dün baktık... Başyazılarında ya gelen tepkilerden... Ya da RTE’nin kongrede yüzüne Türkiye’nin ve de Çankaya’nın laik kalacağını haykıranlara gösterdiği son derece tutarsız, yersiz ve daha doğrusu kendini, duygularını ortaya koyan bir davranış sergilemesinden sonra... Galiba pişmanlık duydular. RTE, kongrede halka ‘‘Bunu kime söylüyorsunuz’’ diye sordu ve yanıtladı: ‘‘Bunun (laikliğin) kavgasını, mücadelesini verenlere söylüyorsunuz’’ diyebildi. Yetinmedi. Açıldıkça açıldı: ‘‘Bunu söylemenin ne anlamı var’’ dedi ve üstelik laik rejimle ilgili toplum duyarlılığını bir kez de halktan duysun diye seslendirenleri ‘‘ilgili ilgisiz’’ diye tanımladı. ‘‘Adeta futbol maçı seyreder gibi, sloganlarla bağıran çağıranlar’’ diye aşağıladı ve: Bu adam Türkiye’nin lideri sıfatını kendine yakıştırıyor. Sağ sol, fakir zengin ayırt etmeyerek Türk ulusunu kucaklayacak, kucaklaması görevi olan TC Cumhurbaşkanlığı’na kendini layık görüyor. ‘‘Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete’’ deyimini gerektiği gibi okumanın zamanıdır: Bindirilmek istendiğimiz alameti, sürüklendiğimiz kıyameti bilmeyenimiz mi kaldı? Irak, ülkede bulunan terör örgütlerini sıralarken PKK’ye yer vermedi GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY PKK listede yok MAHMUT GÜRER ANKARA Irak hükümetinin hazırladığı ‘‘Irak’taki terör örgütleri’’ raporunda PKK’nin yer almadığı ortaya çıktı. Buna karşın raporda, Türkiye’den şeriatçı ‘‘Hizbut Tahrir’’ ile ‘‘Afganistan’daki El Kaide’’nin de bulunduğu 42 örgüte yer verildi. Iraklı kaynaklardan ulaşılan 21 sayfalık raporda, Irak’taki terörün ABD’nin ‘‘Saddam rejimine’’ müdahalesinden önce başladığı vurgulanıyor. Terörün sivil, kadın ve çocuk ayrımı yapmaksızın faaliyet gösterdiği anlatılan raporda, özellikle eski Baas ile dış kaynaklı Vahhabi terörünün dikkat çekici boyutlarda olduğu belirtiliyor. Raporda, aralarında Afganistan’daki El Kaide örgütü, Türkiye’deki şeriatçı Hizbut Tahrir, Irak’taki Tevhid ve Cihad örgütlerinin de yer aldığı 42 terörist yapılanmanın adı yer alıyor. Terör örgütleri arasında en büyük zararı verenin El Kaide olduğu Terör örgütünü işgal besliyor ? Baştarafı 1. Sayfada operasyon düzenleyebileceği uyarısında bulundu. “Bu ciddi bir olasılık” diyen Dean, ancak Türkiye’nin Irak’ın kuzeyine müdahalesini “olabilecek en kötü şey” olarak niteledi. Dean, Türkiye’nin ABD’nin en önemli müttefiklerinden biri olduğunu belirterek “Biz Irak’a girmeseydik bu ciddi sorun ortaya çıkmayacaktı. Bu siyasetin tahmin edilemez sonuçları ortaya çıkıyor. Sorun, şeklinde değerlendiriyor. Irak, PKK ile mücadele konusunda bir hükümet deklarasyonu yayımlamış, ardından da PKK ile mücadele temsilcisi atamıştı. Ancak bu süreçte Irak’ın, koordinatörün ekibine bir Kürt temsilci sokmak istemesi ile Irak’ta kapatılan PKK bürolarının tekrar açılması tepkiye neden olmuştu. Raporda bunun dışında, terörün izlediği tutumlara da dikkat çekiliyor. Özellikle bombalı araç, canlı Başkan George Bush’un, ABD’yi Irak macerasına attığında ne yaptığına dair bir fikrinin olmaması. Bu nedenle ne yapılırsa yapılsın sonuçlar kötü olmaya devam edecek” dedi. Dean, Kongre seçimlerine 48 saat kala yaptığı açıklamada, Bush’u Irak savaşına girerken Türkiye’nin istikrarını dikkate almamak ve Irak’ın bölünmesi halinde bunun Türkiye’ye vereceği zararı düşünmemekle suçlamıştı. bomba, uzaktan kumandalı mayınlar ve uzaktan füze ile atışlar terör örgütlerinin en fazla kullandığı yöntem olarak belirtiliyor. Raporda, Irak’taki terörün mali kaynakları ise ‘‘bazı ülke hükümetlerinin desteği, yurtdışındaki bazı şirketler’’ ve ‘‘halk yardımları’’ olarak sıralanıyor. Bunun yanı sıra örgütlerin hem birbirleriyle hem de yurtdışındaki birçok örgütle birlik halinde olduğuna işaret ediliyor. vurgulanıyor. Örgütün Irak’ın yanı sıra bölgedeki diğer ülkeleri de tehdit ettiğine dikkat çekiliyor. Bunun yanı sıra Irak içindeki en güçlü örgütün ise yapılanma bakımından Devrim Tugayları olduğu ifade ediliyor. Ancak raporda PKK’nin adına hiçbir şekilde yer verilmiyor. ‘Irak ikili oynuyor’ Türk diplomatik kaynakları ise bu durumu ‘‘ikili oynamak’’ MİSYONERLERE Gülen bağışı ? Baştarafı 1. Sayfada Şoför ile müdür birbirini vurdu ? KİLİS (AA) Kilis Belediyesi’nde makam şoförü Mustafa Çetin ile Park ve Bahçeler Müdürü Ali Deli, henüz bilinmeyen bir nedenle Özel Kalem Müdürlüğü’nde kavga etti. Kavganın büyümesi üzerine silahlarını çeken Çetin ve Deli birbirlerine karşılıklı ateş açtı. Kavga sonucu yaralanan Çetin ve Deli belediye çalışanları tarafından hastaneye kaldırıldı. Çetin, doktorların tüm çabalarına karşın kurtarılamayarak hayatını kaybederken Müdür Ali Deli’nin tedavisi sürüyor. Olayın ardından belediye çevresinde yoğun güvenlik önlemi alan polis ekipleri olayla ilgili soruşturma başlattı. Doktor silah zoruyla kaçırıldı ? NEVŞEHİR (AA) Nevşehir Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’nde doktor olarak görev yapan M.A. nöbette olduğu sırada 2’si kadın 4 kişi tarafından kaçırıldı. Hastane çalışanları ve eşinin ihbarı üzerine harekete geçen polis ekipleri, M.A’nın da içinde bulunduğu otomobili Adana Pozantı yakınlarında durdurdu. Otomobilde bulunan C.D. ve S.D. adlı kadın, polis tarafından gözaltına alındı. Otomobilde yapılan aramada 1 tabanca, 1 şarjör ve 6 mermi ele geçirildi. Olaya karıştıkları iddia edilen 1’i kadın, 2 kişi de Mersin’de yakalandı. M.A’nın, zanlıların kendisini silah zoru ile kaçırdıklarını, çıplak fotoğraflarını çekerek şantajla para istediklerini söylediği belirtildi. mi kurallara göre toplanan paralardan elde edildiğine, yani kumar, alkollü içki ve sigara satışından edinilmediğine dikkat çekildi. TurkishAmerican Journal’de, söz konusu bağışla kurulacak ‘‘Modern İslam Kürsüsü’’nün, McDonald Merkezi’nde faaliyet gösteren Hartford Seminary Papaz Okulu’nun İslam ve HıristiyanMüslüman İlişkileri Bölümü altında araştırma yapacağı bilgisi yer alırken şu değerlendirmelere de yer verildi: ‘‘Seminary Papaz Okulu uzun yıllardan beri Gülen cemaati ile çalışmaktadır. Bu cemaat İslam adına şiddeti reddetmekte ve bu cemaatin çok sayıda öğrencisi ve din adamı buradaki Papaz Okulu’na gelip araştırma yapmaktadır. Gülen’in takipçileri İslamdan taviz vermeksizin modernizmi, diyaloğu, hoşgörüyü ve demokrasiyi savunmaktadırlar.’’ Başarılı öğrencilere ödül Fen Bilimleri Merkezi Dershaneleri, 2006 ÖSS ve OKS’de dereceye giren 80 öğrencisine, düzenlediği törenle ödüllerini verdi. Fen Bilimleri Merkezi Dershaneleri kurucusu Nazmi Arıkan, ilk ve orta dereceli okullardan yetişmiş olarak gelen öğrencilere sınavın gereklerini anlattıklarını belirterek “Başarımızı önümüzdeki yıllarda da devam ettirmek istiyoruz” dedi. Arıkan’ın konuşmasının ardından öğrencilere ödülleri verilirken gece, düzenlenen kokteylle son buldu. (Fotoğraf: CİHAN ORUÇOĞLU) 1833 YILINDA KURULAN HARTFORD SEMINARY hizaya getirip; görürsün Hanya’yı Konya’yı demişiz... Nil’in Akdeniz’e 20 koldan döküldüğü deltada kurulu Dimyat’ın bereketine bakıp; Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olma, demişiz... Kızıldeniz’de suyun bir metre altındaki şap adalarının Yemen yolcularına oynadığı oyuna bakıp şapa oturdun, demişiz... Yol binbir gece masallarının kenti Bağdat’a bile olsa, yanlışsa uyarmışız; yanlış hesap Bağdat’tan döner, demişiz... ABD Başkanı Bush, öteki Anadolu sözlerinin kaçından haberdar bilmiyoruz ama, son sözü kulağına küpe yapmasa bile seçim sandığına bağ yapmak durumunda kaldı. ABD, bugün Bağdat’ın tümüyle istikrar içinde olmasını, yönetimi devralan Iraklıların huzur içinde ülkenin geleceğine bakmasını ister miydi? Bizce istemezdi. Çünkü o zaman Saddam sonrası yönetim sorardı: İşgal güçlerinin ülkemizde ne işi var? Kontrollü karmaşa Bush yönetimi için en ideal durumdu! Ancak bugünkü durum, giderek iç savaşa, kırıma dönüşen karışıklık da ABD’nin işine gelmiyor. ??? Bütün dünyanın kafasında şu soru var: ABD’nin Irak politikası değişecek mi, değişecekse nasıl olacak? Öngörümüz şu: ABD’nin Irak politikası değişmeyecek ama yöntemleri değişecek! Zira, ABD gibi küresel aktörler hedef değiştirmezler, yöntem değiştirirler... Amerikan seçimlerinden zaferle çıkan Demokratların önde gelen isimlerinden Howard Dean Fox televizyonuna çıktı, Bush yönetimine verdi veriştirdi: Türk ordusu Irak’a operasyon düzenleyebilir. Bu ciddi bir olasılık ve olabilecek en kötü şey. PKK sorunu Bush yönetiminin Irak’ı işgalinden sonra yükseldi. İşgal olmasaydı, PKK TürkAmerikan ilişkilerini bu ölçüde etkileyecek durumda olmazdı. Türkiye bizim en önemli müttefiklerimizden biri. Bush yönetimi Irak’ın bölünmesiyle Türkiye’nin de istikrarsız hale geleceğini göremedi. Bunun ABD için yaratacağı olumsuzlukları anlayamadı. Sorun, Başkan Bush’un Irak’ı işgal ederken sonuçlarına ilişkin herhangi bir fikrinin olmamasıdır. Bu yüzden Irak’ta ne yapılırsa yapılsın, olumsuz haberler gelmeye devam edecek. Dean’ın saptamaları bizim öngörü arayışımızla örtüşüyor! ABD, çevre ülkelere de sorumluluk yükleyerek Irak’ta hedef olmaktan kurtulma yolu arıyor. ??? ABD nerede hata yaptı? Irak Bataklığında TürkAmerikan İlişkileri kitabını hazırlarken, ABD’nin değişik karargâhlarda verdiği gizli brifinglerin belgelerini de incelemiştim. ABD her şeyi ama her şeyi hesaplamıştı. Saddam’ın etrafından kaç kişi satın alınabilir? Irak’ın silahlı gücü ne kadar? Irak ekonomisi güçlü bir dış saldırıya ne kadar dayanabilir? Irak’ın stratejik noktaları neresidir, nasıl ele geçirilebilir? Bütün bu soruların yanıtları en ince ayrıntılarına dek verilmişti. Bir şey unutulmuştu: Halk! Yanlış hesap Bağdat’tan dönüyor... Nereye dönüyor? Şimdilik net bir şey söylemek zor ama, en azından bu kadarı net: Doğru yere dönmüyor! ankcum?cumhuriyet.com.tr En eski misyoner okulu Hartford Seminary 1833’te Amerika’nın Connecticut eyaletinde kuruldu, Kuzey Amerika’daki 230 Hıristiyan misyoner okulundan en eskisi. Bir zamanlar papaz yetiştiren bu misyoner okulu 1970’li yıllardan beri HıristiyanMüslüman diyaloğuna yönelmiş durumda. Fakültede sadece rahipler değil cezaevlerinde istihdam edilmek üzere imamlar da yetiştiriliyor. Hartford Seminary misyonerlik faaliyetlerinden yöntem değişikliğine 1970’li yıllarda başlamış. Klasik anlayışı terk ederek Müslümanlar ile diyalog arayışına girişilmiş. Ve sonuçta fakültede İslami eğitimin de verilmesine karar verilmiş. İmamlık sertifikası almak isteyenler iki bölümden oluşan ders programına tabi tutuluyor. İlk bölüm akademik. Müslüman hocalardan ilgili konularda eğitim alıyorlar. İkinci bölümde ise uygulama yapılıyor. Çeşitli cemaatlere mensup hocalar fakülteye davet edilerek konferans verdiriliyor. Bu konuda Amerika’daki Müslümanların en büyük kuruluşu olan Islamic Society of North America (ISNA) ile işbirliğine gidilmiş. Bu yıl ISNA’nın başına Hartford Seminary öğretim üyesi Ingrid Matson getirildi. Okul satışları TBMM’de ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı, Milli Eğitim Bakanlığı’nın, başta İstanbul olmak üzere birçok ilde satmak istediği okulları Meclis gündemine getirdi. Gazalcı, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde, şu soruların yanıtlandırılmasını istedi: ‘‘Okulların satışına niçin gerek duyulmuştur? Satmayı planladığınız daha kaç okul vardır? Bu okullar hangi illerdedir ve adları nedir? Satılan okulların çevresinde oturan ailelerin çocuklarının daha uzaklardaki okullara taşınması, yoksul ailelere ekonomik yük getirmeyecek midir? Hangi okulun satılacağına nasıl karar veriyorsunuz?’’ Susurluk davasında yeniden yargılanan eski milletvekilinin cezası ertelendi Bucak’a hapis cezası HİLAL KÖSE Pamuk etkinliğe katılamıyor ? DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin bu yıl dördüncüsünü düzenlediği Edebiyat Günleri’ne Nobel ödülü alan yazar Orhan Pamuk da davet edildi. Pamuk, ABD’de olduğu için etkinliklere katılamayacağını açıkladı. Belediye Başkanı Osman Baydemir, bu yılın sloganını ‘‘Daha barışçıl bir dünya için edebiyat’’ olarak belirlediklerini anlatarak ‘‘Kadın şairlerimiz ve dengbejlerimiz (Kürtçe ezgiler söyleyen ozan) ortak bir programda şiirlerini ve ağıtlarını okuyacaktır. Kürt, Ermeni, Süryani ve Arap edebiyatlarından örnekler ele alınacak. Geleneksel hale gelen Kürt Dili Konferansı’nda akademisyenler ve dilbilimciler bir araya gelecek’’ dedi. Enişteye tecavüz suçlaması ? Haber Merkezi Almanya’dan ailesi ile birlikte 21 Haziran’da yaz tatili için memleketi Manisa’ya gelen 15 yaşındaki E.Ç, Almanya’ya döndüğünde ailesine teyzesinin eşi E.E’nin tecavüzüne uğradığını söyledi. Genç kızın eniştesinden korktuğu için olayı gizlediğini söylemesi üzerine ailesi Türkiye’ye dönerek E.E’den şikâyetçi oldu. E.Ç, polise verdiği ifadede, eniştesinin bir gece yarısı kızı B.E’nin gözleri önünde kendisine tecavüz ettiğini anlattı. Bunun üzerine ifadesi alınan B.E’nin de babası hakkındaki iddiayı doğrulaması üzerine gözaltına alınan E.E. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Susurluk davası kapsamında “cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak” suçundan yeniden yargılanan eski milletvekili Sedat Edip Bucak, suç işlemek için kurulan örgüte bilerek ve isteyerek yardım ve yataklık ettiği gerekçesiyle 1 yıl 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Cezası ertelenen Bucak’ın, iki yıl denetim altına alınmasına hükmedildi. Bucak’ın hakkında verilen beraat kararı “ceza alması gerektiği” yönünde bozulmasının ardından yeniden yargılanmasına devam edildi. İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya “Abdullah Çatlı’nın yerini bildiği halde yetkili mercilere haber vermeyerek saklamak”, “cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak” ve “vahim nitelikte silah bulundurmak” suçlarından yargılanan tutuksuz sanık Bucak katılmadı. Bucak’ın avukatlarından Süleyman Çınar Bacanlı, olayların yoğunlaştığı dönemde Mehmet Ağar’ın Bucak’tan devletin yanında yer almasını istediğini belirtti. PKK baskını sonucu amcasını yitiren Bucak’ın bu teklifi kabul ettiğini, dönemin Başbakanı Süleyman Demirel ve Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş’e de durumu izah ettiğini anlatan Bacan lı, Demirel’in Bucak’ın mücadeleye katılmasını teşvik ettiğini belirtti. Leyla Zana ve arkadaşlarının Bucak ile görüştüklerini, özür dilediklerini söyleyen Bacanlı, “Yanımızda değilseniz, karşımızda olmayın, ‘İstersen Apo’nun telefonunu verelim onunla konuş ya da Apo seni arasın’ demişler. Sedat bunu vatan hainleri ile birlikte olmam diyerek reddetmiştir” dedi. Bacanlı, Bucak’ın Mehmet Ali Yaprak’ın kaçırılması ve Ömer Lütfi Topal’ın öldürülmesi olaylarında da tanık olarak bile isminin geçmediğini ileri sürdü. Çatlı’nın devlet kurumlarınca kullanıldığını, Meclis’e girip çıktığını ifade eden Bacanlı, Bucak’ın Çatlı’dan şüphelenmesinin mümkün olmadığını dile getirdi. Avukat Şevket Küçük de “Çatlı, Mehmet Özbay olarak tanınıyor. Çatlı’nın kimliğini istihbarat birimleri bilmezken müvekkilim nasıl bilecek?” dedi. Mahkeme heyeti, Bucak’a 1 yıl 15 gün hapis cezası verdi. Mahkeme heyeti, cezayı, sanığın ileride suç işlemeyeceği kanaati oluştuğundan erteledi. Sanığın iki yıl denetime tabi tutulmasına ve ruhsatlı tabancasının iadesine de hükmedildi. Bucak bu iki yıl içinde suç işlemezse cezası infaz edilmiş sayılacak. Suç işlerse de cezasının tamamı infaz edilecek. İstanbul’da ‘Darbe’ operasyonu ? İstanbul Haber Servisi İstanbul Narkotik Şube Müdürlüğü ekiplerinin, ‘‘Darbe’’ adı verilen operasyonu kapsamında, İstanbul Otogarı’nda durdurulan bir otomobilde arama yapıldı. Otomobilde, 19 paket içerisinde uyuşturucu hap imalatında kullanılan 47 kilo 950 gram amfetamin katkı maddesiyle 54 bin 512 adet captagon adlı uyuşturucu hap ele geçirildi. Olayla ilgili, otomobilde bulunan Mehmet K. ve Mehmet Murat T. gözaltına alındı. CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear